Tam boşanacağım bir gülme geliyor.

Ben sizde de bu evlilik için pek bir çaba göremedim. Ya da anlayamadım galiba.

3 doktor gezmiş en son hormon testi olmuş. Eee sonra?
Siz kendi adınıza ne yaptınız? O ekrana neden bu kadar rağbet ediyor?
Oğlunuz zihninizi çok meşgul ediyor sizin. Konularınızdan biliyorum.

Eşinizi rencide ederek libidosunu fırlatacağınızı düşünmekle hata ediyorsunuz. İyi al buyur deyince sonucu ne bekliyordunuz ki? Öncesinde ne oldu ki şimdi ne olacak derseniz arpa boyu kadar bile yol alamazsınız..

Ben de evliliğimde dominant tarafım. Eşim daha sakindir. Ama sevişme öncesinde şu diyaloğu kursam eminim o bile git işine der döner kıçını uyur.

Ben bir balkon kapısı tamiri, bir kabaran tavan için kaç defa hatırlatıyorum saymıyorum. Tutup bir usta getiremez miyim veya kendim boyayamaz mıyım? Hayır onun yapmasını istiyorum.
Çünkü erkek beyni ihtiyaç dogrultusunda çalışıp işe yaradığını düşünür..

Evladınızı düşünün ve evliliğinize odaklanın boşanmaya değil..
 
Merhaba hatunlar
Aslında başlık tam olarak içinde bulunduğum durumu açıklıyor lakin ben yine de detay yazayım. Eser miktarda cinsel detay içerir konu. Sonra vay efendim ahlakımız bozuldu, libidomuz kan ağladı diye höykürmeyin bana.

Bir haftadır eşimle ortak çocuğumuzla alakalı mevzular dışında tek kelam konuşmuyoruz. Genel olarak da çok muhabbet etmiyoruz zira eşim beni yıllardır mobil cihazıyla aldatıyor. Aldatmaya konu olan canlı kanlı bir kadın olsa inanın daha işime gelirdi. Boşanmak için çok haklı bir gerekçem olur ve bir dakika bile düşünmezdim.

O kadar çok detay var ki okumayı zulüm görenler için nasıl özetlerim diye düşünüyorum bir yandan. Eser miktarda değineceğim cinsellik konusuna geçeyim. Beş yıllık evliyim ve son iki buçuk yıldır artarak devam eden bir cinsel problem yaşıyoruz. Önce karşılıklı isteksizlik, sonra tek taraflı isteksizlik, sonra eşimden kaynaklanan sorunlar neticesinde bir doktora gitmesi gerektiğine karar verdik. "psikolojik bu düzelir" diyerek sürekli erteledi. En son ben "ya doktora gidersin ya da boşanma dilekçesine kuş öldü beybi" yazarım deyince gitmeye karar verdi. Tam üç doktor değiştirdi. Hayatının tamamında erteleyen rahat bir insan olduğu için bu noktada "erkeklik gururu" zırvalığını düşünmenize engel olmak isterim. O her durumda, her işi erteler. Rahattır kendisi ve her daim onu iteklemem gerekir. En son ciddi bir para ödediği doktora tahlil sonuçlarını almak için haftalarca gitmediğinde çileden çıktım. Ancak içime doğru çileden çıktım. Bu kısma bir ara verip diğer konulardan devam edeyim.

Yine ittirmeli kaldıraç olma yolunda azimle ilerleyen eşim bize ekstra bir kazanç getirecek olan bir işi tam iki buçuk ay boyunca erteledi. Oradan gelecek parayı önemsiyorum çünkü oğlumun Psikolog masraflarına harcayacağım. Bu noktada ben çileden çıkıp bana yalan söylediğini, ortada bir iş ya da kazanç olmadığını, aksi halde bir insanın en azından baba olarak bu işi ertelemesini aklımın almadığını söyledim. Dırdır yapmakla itham edildim yine ve yeniden.

Gelelim dün geceye. Ben kendi halimde oğlumla ilgilendiğim bir haftanın sonunda dün laf attı konuşmak için. Asla sinirli bir çıkışım olmadı ki zaten uzun süredir sinirleri alınmış çürük et gibi dolaşıyorum evde. Benim olağanca sakin halime sinirlenip "ayrılmak istiyorsan ayrıl alla alla" gibi saçma bir çıkışta bulundu. "o da olur elbet de maddi olarak hazır değilim cicim. Malum bakmakla yükümlü olduğum senin pek ilgilenmediğin bir oğlumuz var" dedim. O konuşma da öyle kaldı.

Bugün sevgili eşim "sevişince geçer" düşüncesi ile bir adım attı. Klasik erkek beyinsizliği. Ben de yatağa uzanıp "al buyur" dedim. "haşlanmış pırasa gibi yatıp bir de cinsel sorunlarımız var diyorsun" dedi. Öyle baktım yüzüne uzun uzun. Sonra da "ortada haşlanmış pırasaya benzetilebilecek bir organ var esasında haklısın" dedim. Bi tadı kaçtı tabi. Fazla detay verdim farkındayım ama detay yazasım var. Anlaşılsın ki anlatmak için çabam olmasın. Sonra bir ciddileşip "merak etme kuzum düzelir aramız üzme kendini" dedi. Ve ekledi "sende bu memintolar varken ayrılmayız biz". Espri yaptı dangalak. Sevişince düzelmeyeceğini anlayınca, Johnny sins olamadık bari çakma cem yılmaz olayım da evlilik buradan kurtarılır diye düşündü demek. Neyse işte yataktan kalktık.

Bir müddet sonra kendi kendime yemin edip konuşmayacağım dediğim halde şu cümleleri söyledim ona.

-bak bu sevişince geçecek bir durum değil. Sen de biliyorsun öyle olmayacağını. Ben artık senin annen, öğretmenin, düşünmen gereken sorumlulukları hatırlatan alarmın olmayacağım. Ben ömrünün kalan yarısında yanıma eş istiyorum bir kambur değil. Benim bir oğlum var zaten bakmakla yükümlü olduğum. Çok da zor bir çocuk malum. Gerçi sen metresimin ekranına bakmaktan çocuğu da unuttun ya. Her neyse ben sadece onu yetiştirmekle yükümlüyüm. Ben bana destek bir eş olmayacaksa, zaten tek başıma üstlendiğim sorumluluklarla sen yokken de başa çıkabilirim. Bak ben hasarlıyım zaten. Çocukluktan, aileden. Ben artık daha fazla yük istemiyorum sırtımda. Ben başımı yaslayacak bir omuz isterken o omuz ağırdı diye masaj kremi ile ovmak istemiyorum. Anladın değil mi beni?

Anladım, haklısın dedi ama biliyorum unutacak yarın. İki gündür durmadan ağlıyorum. O kadar uzun zaman ağlamadım ki kriz gibi bitmek bilmiyor. O da şişen gözlerimden anlayıp merhamet ediyor belli ki. Merhamet duygusunun bittiğini sanıyordum ama kalmış biraz demek.

Çok uzattım kusura bakmayın ama daha da yazabilirim sayfalarca. Velhasılı kelam evli gibi değiliz. Bir paylaşım yok, sohbet yok, sıcaklık yok. Belki biraz sevgi var. Bugüne kadar emindim boşanma kararımdan. Ancak öyle bir tavrı var ki "hadi hadi barışalım ay küstün mü sen" şeklinde. Acaba ben şizofren falan mı oldum diye düşünüyorum. Yok yani, adam ciddiye alamıyor mevcut durumu. Ya da şaka yapmaya çalışıp beni normalleştitmeye çalışıyor bilmiyorum.

Ne evli gibiyiz ne de boşanıyoruz. Böyle saçma sapan bir ilişki. Birkaç gün de böyle bir şey yokmuş gibi davranır eski soğuk günlere geri döneriz. O kadar kafam karışık ki bu evlilikle ilgili, olduğu gibi yazdım. Anlaşılır oldu mu bilmiyorum. İlk kez evliliğimle ilgili hiç hoşnut olmasam da cinsel detaylara da girdim. Artık taştıysam demek ki.

Cevap veren parmaklarınız zeval görmesin efenim.
Bana çok ciddi sorunlar gibi gelmedi.
Telefon hepimizin kumpası gibi konuşup belli bir sınır koyabilirsiniz.. Cinsel anlamda da madem o iş için yatağa girdiniz, niyetlendiniz sizin de çaba sarf etmeniz lazım...Birliktelik esnasında birbirinize laf sokmuşsunuz.. Yeri ve zamanı değil bana kalırsa bu şekil olduğu zaman cinsel soğukluk olması kaçınılmaz..
 
Çoğu yönden benzer bir durum içindeyiz. Ben de günlerdir sorgulama halindeyim. Dostlarımla masaya yatırdık durumu, ortada evlilik kalmamış ama iki çocuk var. Maddi olarak yetemeyeceğim de ortada. Ye iç gez kendi hayatına bak dediler oturuyorum. Aslında gencim daha, içim kıpır kıpır ama öte yandan kim gelse hayatıma bir süre sonra biraz bundakinden biraz da başka huylardan nurtopu gibi yeni bir sorun yaşatacak belki yeni gelen. Bizde de cinsellik öldü, adam aynı seninki gibi, ben de o erken yatarsa geç, geç yatarsa başka odada uyuyorum çünkü mantığım istemiyor artık. Kör topal gidiyoruz, benim isteklerim ve mutluluğum başka bir hayata kaldı artık. Demek ki bunu deneyimlemek istedim dünyaya gelmeden diyorum kendi kendime.

Cinsellik konusunda en başında sorun yaşasaydık evet adam genel olarak İsteksiz ya da başarısız der geçerdim. Ancak sonradan oluşan dolayısıyla çözümü olabilecek sıkıntılar yaşıyoruz. Ancak çözüm için uğraşmıyor.

Bende güven eksikliği de var. Sanki ipleri bıraktığım an Maddi çöküş yaşayacağız ve üç sene önceki zamanlara döneceğiz gibi geliyor. Allah yardımcımız olsun ne diyeyim.
 
Eşin yay burcuymuş.
Genelde bu burcun erkekleri cinselliği reddetmez ama.
Eşinin seni sanalda aldatmadığına emin misin?

Paranoid kişiliğime katkıda bulunmayınız ama :) zaten şüpheci ve niyet okumaya meyilli bir insanım. Valla aldatma konusunda pek şüphelenmiyorum. Eşim flört seven bir model değil. Oldukça da seçici. Özgüven konusunda da sıkıntıları var ve sorumluluk sevmeyen ir şahıs. Bir kadını daha hayatına alacak toto yok onda. O yüzden rahatım ama bu yapmayacağı anlamına gelmez tabi.

Bir de beni tanıyor. Böyle bir durumda asla dönüş olmayacağını biliyor. Cesaret edebilir mi bilmem.
 
Allah yardimcin olsun insallah herşey düzelir hayat senin adına cok güzel olur...

Ben baska birsey farkettim sende aslinda elinde mükemmel bir meslek var senin...
Anlatımın, yorumun kullandığın cümleler hatta kelimelere hükmedişin mükemmel... Çoğu ben yazarim diye geçinen insandan daha iyi yazıyorsun... okuyanlari bir duygudan alip bambaşka bir duyguya götürüyorsun... Sıkılmadan okuyup hedefe odakliyor insan...
Kesinlikle çocuğundan arta kalan zamanlarinda yazmaya başlamani tavsiye ediyorum... Eminim hayal gücünde cok etkileyicidir... illaki uzun romanlar gibi 500 sayfalik bir kitap olmasi sart degil ama anlatimlarinla sen onuda basarirsin... Bu senin için kaçınılmaz bir fırsat kendi ayakların üzerinde durabilecegin bir altın bilezik canım... Umarim hayat sana hep güzellikler sunar... :KK52::KK39::KK69:

Ah çocukluk hayalim. Bir gün bir kitabımın olması. Yani hayalimdi diyelim. Son altı senedir bu hususta özgüvenim yetersiz. O kadar mükemmel yazarlar var ki, insan kürk mantolu Madonna'yı okuyup da bir hastalık tasviri yapmaya cesaret edemez mesela. He beklentimi düşürüp bir Ahmet günbay yıldız olmak istesem evet yazabilirim. Ancak böyle bir şey yapmak da istemem. Geçenlerde eskiden alıp bir kenara attığım kitap geçti elime. Bir Türk yazar üstelik doktor. Kızlarına adamış kitabı. İlk paragrafta zihnimden geçen cümle "yazıklar olsun yahu" oldu. Bu kadar mı kötü bir giriş olur. Böyle insanlar utanmadan ben yazarım diyor. Şimdi biri benim kitabımı eline alıp bu cümleyi kullanırsa kahrolurum. Ne cesaretle yazdın derim kendime. Ondan mütevellit bence yazmak bana uygun değil henüz.
 
Ikiniz de bu evliligi kurtarmak istiyorsunuz ama nasil yapacaginizi bilmiyorsunuz. Adam cabalamis ama bildigi tek yol cinsellik demek ki.
Cift terapisini deneseniz?

Deneyemiyoruz. Ben artık bunu teklif etmeye bile gurur yapıyorum yokuşa sürecek diye. Ona göre bir sorun yok ortada zaten. Çocuktan sonra her evlilik böyle diyor.
 
Düzelmeyecek sekılde bazı seylerı kaybettıgınızı dusunuyorum .
Buna ne sebeb oldu , bu kımın sucu dersen bence hepınızın bır parca hataları ve payı olmus .
Istedıgın bekledıgın seylerde cok haklısın, ınsan esıyle hayatı paylasmayacaksa ne paylasacak ?

Eşim çoğu zaman çocuk gibidir. Ailenin hep sorun çıkaran, sorumluluk verilmeyen ve hatalarının üstü örtülen hınzır çocuğundan koca ya da baba olmuyormuş demek ki.
 
Evlilikte bir taraf takıntılı kuralcı düzen olmayınca boşlukta hisseden tip olunca diğeri geçer modunda olup biz delirirken keh keh gülüp yıllar sonra bu zamanları ozleyecegimizi söyleyip espri yapmak zorunda mi anlamadım anlayamıyorum yalnız da değilim galiba Idrakyollariiltihabi Idrakyollariiltihabi

Gerçekten saldığımda bir ay sonra "idrak ne yapacağız çözüm düşünelim" diye yine beni darlamayacağından emin olsam ben de salmak istiyorum bu kontrol halini. Ama biliyorum ki kabak yine bana patlayacak.
 
zor bir durum.ne yapılabilir bilmiyorum.


benim eşim de üşengeçtir.itmek gerekir.ama bu boyutta değil.kaldı ki bu hali bile beni yoruyor.mutlaka terapiye ikna edin boşanmadan önce..

Allah yardımcınız olsun.
 
Ben sizin diğer konularınızı da okudum. Haklı olduğunuz bir çok detay var. Eşinizin eski kötü alışkanlıkları, güven probleminiz vs. Ama ben sizi de çok çok kusurlu buluyorum. Madem adamın geçmiş hatalarını affettiniz ve boşanmadınız, o zaman ısıtıp ısıtıp önüne koymamalısınız.

Üstelik hep ondan bir adım bekliyorsunuz. Siz ona adım attınız mı aranızdaki sıcaklığı geri kazanmak adına? Bir de adamın sertleşme sorunuyla öyle pırasa mırasa dalga geçmek bence saygısızlık. Üstelik öyle hareketsiz yatarsanız o iş de verimli olmaz adam haklı.

Bence h.sonu için ailecek piknik planı falan yapın. Hem oğlunuzla hem sizinle arasındaki bağı yenilemesi için fırsat yaratın bol bol. Ha diyorsanız ki ben ne uğraşacağımmm, o zaman boşanın artık.
 
Bosansan ailenin evine cocugunla sığabilecek ,eşinle kurduğun yuvadan daha mutlu olabilecek misin güzel kardeşim? Sürekli eşine "bak bosanirim haaa!" dersen er ya da geç "sen bilirsin" diyeceğini söylemiştik daha önce....yavaş yavaş o yola giriyorsunuz ...bu gün "şaka yaptim" a bağlamış ,yarın hicbirseye bağlamaz ..lütfen dilinden boşanma lafını düşür artık. Evde ciddi sorumluluğun var,esin yanındayken bile kendini yalnız hissediyorsun ama bosandiginda senin yükün azalmayacak..senin hayatınin gerçeklerini en iyi sen biliyorsun güzelim .Lütfen biraz gerçekçi ol

Asla ailemin yanına gitmem. Eşim de biliyor oğlumu kendi bencilliğim için aileme ezdirmeyi asla göze alamayacağımı. Çünkü burada tek kişinin kahrını çekerken, ailemin yanına gidince birden fazla kişinin sorumluluğunu, kaprisini üstleneceğim.

Zaten bu kadar arafta kalmamın sebebi de bu. Hesaplıyorum, planlıyorum yok yani oğlumla tek başıma yaşayacak ne maddi ne manevi gücüm var.

Boşanma konusunu çok uzun zamandır açmıyorum ben. Bu konuda kendimi törpüledim. Eşim gazı veriyor. Ne zaman bnei vazgeçmiş görse zarf atıyor bu konuyla ilgili. Ben de pulu yapıştırıyorum haliyle. Aklınca ne düşündüğümü ve planladığımı öğrenmeye çabalıyor ama yöntemi yanlış. "hayır canım saçmalama seni bırakamam" dememi mi bekliyor çok merak ediyorum.
 
Idrakyollariiltihabi Idrakyollariiltihabi eşin yay erkeğiymiş madem biraz ön bilgi vereyim.
Bacım bu erkekler konuşmakla, dırdırla değişmez. Aksine daha huysuz, geçimsiz olurlar.

Bakımsız, çok konuşan, ona muhtaç kadın onlara hiç çekici gelmez. Çoğu bu yüzden başka kadınlarla vakit geçirir sanal/reelde ve arkadaşça veya flört olarak. Aldattığını düşünmediği için rahattır.

Ona ihtiyacı olmadığını hissettiren, sözle değil de davranışlarıyla ona hayatının merkezinde olmadığını gösteren, bakımlı ve şen şakrak kadın dolaylı olarak hükmedebilir.

Bunları yapıp yapmamak sana kalmış. Ben nacizane fikir sunuyorum.

Biliyorum eşimin de tahammülü yok boşvermiş kadına. Yüksek ihtimal bu yüzden aşık oldu bana. Hep sağlam, bakımlı, esprili idim evlenmeden önce. Çocuktan önce ya da.

Kendi çok yakışıklıymış gibi kilolu kadınlardan hiç haz etmez. Neyse ki böyle bir problemim olmadı hiç. Ancak hamilelikte o kadar ödem oldu ki bir ara gözlerinde o korkuyu gördüm, hep böyle mi kalacağım diye. Doğumdan bir ay sonra normale dönünce rahatladı.

Ancak kendi eleştiriyi kaldıramaz. Kendisi de normalden daha zayıftır ama bunu ona söylesem bozulur.
 
Çocuğunla ilgili denk geldiğim konularinda eşinin böyle olduğunu hissetmiştim. Böyle herşeyi halledebilirim,herşeye yetişebilirim imajı veren kadınların eşleri genelde sizinki gibi oluyorlar.30yasindayim,daha aksini görmedim.
'Nasıl olsa o halleder'i en başından itibaren hissettirmemek lazim,ona ihtiyacınız olduğunu,onunda çabalaması gerektiğini gormesi lazım yani kadinlar erkeklesmemeli.
Kızmayin ama aranızdaki ilişkiden gerginlikten etkilendiği, anne baba rollerinin karıştığı,daha doğrusu ortada baba gibi baba yerine hem anne hem baba olan bir anne olduğu için; çocuğunuz fazlasıyla etkileniyor ve hersey içinden çıkılmaz bir hal alıyor. Düzelir mi bilmiyorum,üstunuzdeki esinize ait sorumlulukları bırakin artık,birazda o çabalasın batsın çıksın.

İşte o batma kısmında ben ve oğlum da etkileneceğimiz için bırakamıyorum. Çıkarken destek bekliyor bir de. Batarken sormadığı halde.
 
İşte ben sevgiliyken böyle olsaydı ayrılırdım zaten. Nikahtan daha doğrusu çocuktan sonra böyle oldu. Sevgililik döneminde gayet enerjik, sorumluluk sahibi ve aktif bir adamdı. Sırf beni görebilmek için iki saatlik yol gelir buluşma saatinden önce orada olurdu. Ufacık derdim olsa işinden zaman ayırır çözmeye çalışırdı. Zerre kadar sinyal vermedi sağolsun.
Demek ki çocuktan sonra değişmiş gerçekten böyle biri değilmiş. Kendinize bir sorun bakalım bu adamın bu hale gelmesinde sizin payınız ne kadar
 
Ben hiç gülmedim gerçekten çok yazık. Canım bu adamı BOŞA. Bir halta yaramadığı gibi seni tüketiyor. İnan bana boşuna uğraşıyorsun ilerleyen yıllarda dahada kötü olucak. Ama bu adam senden boşanmamak için çok ağlar zırlar. Çünkü senin sırtına kambur...

Sadece ağlayıp zırlamaz. Çirkefleşir de biliyorum. Elinden gelen her şeyi yapar boşanmamak için. Kambur olduğunu biliyorum ama öyle kolay değil ki hayat da. Dün bir kilo domatese 11 TL verince tekrar tekrar düşünmek zorunda kaldım ayrılık fikrini. Ülkenin durumu malum. Boşanırsam tek başıma olacağım. Kimse kararıma destek olmayacak. Kreş fiyatları malum, alım gücü düşük. Hayalperest olamıyorum bu konuda. Kendimi geçtim, oğlumu düşünmem lazım.
 
Senin anlattığının bazi kısımlarını bende yaşıyorum be kuzum ne desem bilemedim bunlar ancak kanser eder bizi...
Ayıralım diyoruz onuda istemiyorlar düzeltme de yok rabbim yardımcımız olsun demeye geldim...

Amin. Neden ayrılmak istesinler ki. Onları aldatmayacak, dürüst sorumluluk sahibi iyi annelik yapan kadından ben de ayrılmam. İyi bir eş değilim belki ama bir zararım da yok ona.
 
X