Sürekli Ayrılmak İsteyen Sevgili!!!

Yarısına kadar okudum.tahammül edemedim. kaç kaç kac....
Zevkleri sana uygun birini bul 2 yıl uğraştın diye bütün hayatını feda etme.
Dedem gibi konuşuyor adam.ve sana saygısı yok
 
Ve sen hala o adamı mı çekiyorsun tatlım boşver salla gitsin evlenince de boşanır der sana atar suçu soylim bu ne be kız gibi diyecem kızlara kıyamıyorum erkekler daha fena bir hal aldı yeminle bu nya kız mız yok git bullar falan kaç kaç
 
Öncelikle söyleyeyim erkek arkadaşım 28 yaşında ben 21 yaşındayım. Erkek arkadaşım eften püften çıkan tartışmaları büyütüp sonra da lafı ayrılmaya getiren bir insan. Aynı zamanda hastalık hastası ve çok titiz. Üç gün önce ben kamp yapmayı sevdiğim için gelecekte kamp yaparız dedim o da benim sağlık sorunlarımı tetikler vs dedi. Dediğim tek şey şu "Çadırın evle arasında pek fark yok, yerde yatmıyorsun şişme yatak sonuçta seninle ileride yıldızların altında iki gün uyumuşuz bu sağlığını etkilemez bence." Tek dediğim buydu. Fakat normal olan bu cümle ona küfür! gibi gelmiş. Başladı işte senin benim sağlığıma saygın yok, hastalığıma saygın yok.

Anlatmaya çalıştım "Demek istediğim o değildi, benim de bir çok sağlık sorunum var ama ben insanlar bir şeye heves ettiği zaman canım yana yana eşya da taşırım, kumsalda da sabahlarım. Lys'de bile burnu kanamış insanım. Sağlık sorunların var diye hayatı bir fanus içinde yaşamana gerek yok ki?" minvalinde bir şeyler yazdım. Ama anlamadı... Ve tartışma en sonunda yine "Senle çadırda kalacak birini bul o zaman"a döndü.

Ben de yoruldum artık, bir fikir veririm. Eğer onun hoşuna gitmiyorsa anında der "öyle birini bul o zaman." Ha o bir fikir verir ise benim hoşuma gitmek zorundadır. Benim hoşuma gitmiyorsa yine "öyle birini bul o zaman." der.

Neyse, 2 haftadır hastalıktan resmen geberiyorum. Sadece okula gidip belgeleri hallettim. Ağır grip geçiriyorum ve sevgilim de hasta. Bu haftasonu sırf onu hasta etmemek için 2-3 hafta yatak döşek yatmasın diye buluşmayalım dedim. Buna bile kulp buldu.
Sosyoloji okuyorum, kendisi Bilgisayar Mühendisi. Bize okulda tüm istatistikleri gösterirler, Türkiye genelinde aile dağılımı, boşanma oranları hatta aldatma istatistikleri. Bu durup dururken Türk kadınının erkekten daha çok aldattığını söyledi. Bilgin yanlış dedim, düzelttim. Sonra beni dalgaya almaya başladı, neymiş onun çevresinde öyleymiş de falan da filan da... Bildiğiniz mesleğimi dalgaya alıyor. Onun bilmediği bir şey biliyorum diye beni bu şekilde ezmeye mi çalışıyor yoksa ben mi yanlış düşünüyorum anlamadım. Araştırsa kendi de görecek zaten aldatan erkek oranı 2 katı daha fazla kadınlardan. Bir de garip imalı konuşmalar... Dalgaya alma ben o işe emek veriyorum Türkiye'de herkes sosyolog olmaya çalışmasa senin gibi dedim en sonunda. Bu sefer de yaptığını reddetti.

Konu bir yerden sen benim sağlığıma hakaret ettin kendini affettirmelisin'e geldi. Kendimi evinin önüne gidip ziline basarak affettirebilirmişim! Kendimi affettirmek istesem her şartta gelirmişim. Ben ONA GİTMELİYMİŞİM. Çünkü o ayrılalım diyerek beni kırmadı zaten... Bugün yine "sen beni çok kırıyorsun kıracağın başka birini bul bence" yazdı.

Bende şalterler attı tabii! Ben de bunu zırt pırt demesinin beni yıprattığını söyledim. (zaten evlilik konusu geçtiğinde de ben ileride bu ayrılık tehditlerinin boşanma tehditlerine dönmesinden korkuyorum demiştim.) Sonra bir de bana yıktı! Ben gitmek istiyormuşum zaten. Eğer kalmak istesem kalırmışım.

Beni anca evinin önüne kadar gelip ziline basarsam affedermiş. Size soruyorum ne yaptım ki bu kadar? Ayaklarına mı kapanacağım? Şu zamana kadar ne peşimden koşturdum ne peşinden koştum. Ben Bahçelievler'de oturuyorum o ise Tuzla'da 80 km ediyor bu kafadan. Ekstra, hastayım ayakta zor duruyorum. Öksürük nöbetleri geliyor.

"Benden bunu mu istiyorsun ciddi ciddi?" yazdım.
"Ben senin için geliyorum ya." yazdı.

Buluşmalar için Bahçelievler'e gelmesini istememin sebebi de toplu taşımaya binmekten korkmam ve kişisel aracımın olmaması. Buna da anlayış göstermemişti zamanında, beyefendiye zor geliyor çünkü nedense doktor randevusu olunca koşarak gidiyor cildiyeciye (o da Bahçelievler'de) iş naranta'ya gelince yokuşa sür...

"Bu halde nasıl gelmemi beklersin?" yazdım.
"Kendini affettirebilmen için bu kafa yapının değişmesi gerek." yazdı.

Kendisi için hayallerimin yarısını feda etmişimdir, kafa yapımı fazlaca değiştirmişimdir. Bunu aynen söyledim. Neymiş?? demesiyle saymaya başladım. Sonra dönüp bana ne dese beğenirsiniz "ben tartışmalarda tepki olarak ayrılalım diyorum sen ise yaptığın fedakarlıkları gözüme sokarak"

Size soruyorum ikisi de aynı mı? O ayrılalım demeden ben bir kere bunları saymamışımdır. "Ben bu ilişki için hayallerimden vazgeçtim sen gelmiş ayrılalım mı diyorsun bu ne perhiz bu ne lahana turşusu?" diyerek yazmaya başlıyorum.

Sevgi, sevdiğini en korktuğu şey olan "terk edilme" ile en ufak tartışmada bile tehdit etmek midir? Beni o kadar çok kırdı ki en sonunda "Bitsin böyle yapacaksan, seni çok uyardım değiştireceğim dedin 6-7 ay önce.. Bak değişen bir şey yok." dedim. Sonra klasik senin sevgin bu kadar mı, bunu istiyorsan sen bilirsin vs.

En son;
"Ben seni kalbimde de severim madden bulunmana gerek yok. Seni seviyorum ama bazen istemediğimiz şeyleri yapmak mecburiyetinde kalırız. Bu yüzden "Ayrılmak istiyor musun" soruna cevabım hayır istemiyorum seni seviyorum çünkü "Ayrılıyor musun sadece evet ya da hayır yaz" soruna cevabım ise evet. İyi geceler dilerim."

Yazdım ve gittim.

Ses kaydı atmış "Sen bu ilişki için ne yaptın ki zaten?" temalı. Adam beni sürekli kırıyor.

İçimden bir ses birkaç gün bırak kendi gelsin gelmezse de kendi bilir diyor, kalbimse yaz yaz yaz diyor. Ne yapmalıyım?

Uzun oldu, kbakmayın...
Yaz yaz yaz diyen kalbin kırılmalara doyamamış sende ki mantığı aya mi fırlatın canım. Şu yazdıklarını birde bizim gözümüzden okusan var ya arkana bakmadan kaçarsın. Bu adam değil 28 38 yaşına bile gelse yine aynı olur hatta birkaç kat fazlası. Daha 21 yaşındasın niye yıpratıyorsun kendini. Bu adam için mi? neden hep kendinden feragat ettin? Niye? Bu adam için mi? Bak uğruna hayallerinden geçtiğin adama senin için gel kapımda yat diyecek nerdeyse. Allah aşkına okuluna odaklan daha çok yol var önünde illaki kafana göre birini bulursun. Kalbini dinleme sakın yazma ve iletişimini ebediyen kes at.
 
Son düzenleme:
Öncelikle söyleyeyim erkek arkadaşım 28 yaşında ben 21 yaşındayım. Erkek arkadaşım eften püften çıkan tartışmaları büyütüp sonra da lafı ayrılmaya getiren bir insan. Aynı zamanda hastalık hastası ve çok titiz. Üç gün önce ben kamp yapmayı sevdiğim için gelecekte kamp yaparız dedim o da benim sağlık sorunlarımı tetikler vs dedi. Dediğim tek şey şu "Çadırın evle arasında pek fark yok, yerde yatmıyorsun şişme yatak sonuçta seninle ileride yıldızların altında iki gün uyumuşuz bu sağlığını etkilemez bence." Tek dediğim buydu. Fakat normal olan bu cümle ona küfür! gibi gelmiş. Başladı işte senin benim sağlığıma saygın yok, hastalığıma saygın yok.

Anlatmaya çalıştım "Demek istediğim o değildi, benim de bir çok sağlık sorunum var ama ben insanlar bir şeye heves ettiği zaman canım yana yana eşya da taşırım, kumsalda da sabahlarım. Lys'de bile burnu kanamış insanım. Sağlık sorunların var diye hayatı bir fanus içinde yaşamana gerek yok ki?" minvalinde bir şeyler yazdım. Ama anlamadı... Ve tartışma en sonunda yine "Senle çadırda kalacak birini bul o zaman"a döndü.

Ben de yoruldum artık, bir fikir veririm. Eğer onun hoşuna gitmiyorsa anında der "öyle birini bul o zaman." Ha o bir fikir verir ise benim hoşuma gitmek zorundadır. Benim hoşuma gitmiyorsa yine "öyle birini bul o zaman." der.

Neyse, 2 haftadır hastalıktan resmen geberiyorum. Sadece okula gidip belgeleri hallettim. Ağır grip geçiriyorum ve sevgilim de hasta. Bu haftasonu sırf onu hasta etmemek için 2-3 hafta yatak döşek yatmasın diye buluşmayalım dedim. Buna bile kulp buldu.
Sosyoloji okuyorum, kendisi Bilgisayar Mühendisi. Bize okulda tüm istatistikleri gösterirler, Türkiye genelinde aile dağılımı, boşanma oranları hatta aldatma istatistikleri. Bu durup dururken Türk kadınının erkekten daha çok aldattığını söyledi. Bilgin yanlış dedim, düzelttim. Sonra beni dalgaya almaya başladı, neymiş onun çevresinde öyleymiş de falan da filan da... Bildiğiniz mesleğimi dalgaya alıyor. Onun bilmediği bir şey biliyorum diye beni bu şekilde ezmeye mi çalışıyor yoksa ben mi yanlış düşünüyorum anlamadım. Araştırsa kendi de görecek zaten aldatan erkek oranı 2 katı daha fazla kadınlardan. Bir de garip imalı konuşmalar... Dalgaya alma ben o işe emek veriyorum Türkiye'de herkes sosyolog olmaya çalışmasa senin gibi dedim en sonunda. Bu sefer de yaptığını reddetti.

Konu bir yerden sen benim sağlığıma hakaret ettin kendini affettirmelisin'e geldi. Kendimi evinin önüne gidip ziline basarak affettirebilirmişim! Kendimi affettirmek istesem her şartta gelirmişim. Ben ONA GİTMELİYMİŞİM. Çünkü o ayrılalım diyerek beni kırmadı zaten... Bugün yine "sen beni çok kırıyorsun kıracağın başka birini bul bence" yazdı.

Bende şalterler attı tabii! Ben de bunu zırt pırt demesinin beni yıprattığını söyledim. (zaten evlilik konusu geçtiğinde de ben ileride bu ayrılık tehditlerinin boşanma tehditlerine dönmesinden korkuyorum demiştim.) Sonra bir de bana yıktı! Ben gitmek istiyormuşum zaten. Eğer kalmak istesem kalırmışım.

Beni anca evinin önüne kadar gelip ziline basarsam affedermiş. Size soruyorum ne yaptım ki bu kadar? Ayaklarına mı kapanacağım? Şu zamana kadar ne peşimden koşturdum ne peşinden koştum. Ben Bahçelievler'de oturuyorum o ise Tuzla'da 80 km ediyor bu kafadan. Ekstra, hastayım ayakta zor duruyorum. Öksürük nöbetleri geliyor.

"Benden bunu mu istiyorsun ciddi ciddi?" yazdım.
"Ben senin için geliyorum ya." yazdı.

Buluşmalar için Bahçelievler'e gelmesini istememin sebebi de toplu taşımaya binmekten korkmam ve kişisel aracımın olmaması. Buna da anlayış göstermemişti zamanında, beyefendiye zor geliyor çünkü nedense doktor randevusu olunca koşarak gidiyor cildiyeciye (o da Bahçelievler'de) iş naranta'ya gelince yokuşa sür...

"Bu halde nasıl gelmemi beklersin?" yazdım.
"Kendini affettirebilmen için bu kafa yapının değişmesi gerek." yazdı.

Kendisi için hayallerimin yarısını feda etmişimdir, kafa yapımı fazlaca değiştirmişimdir. Bunu aynen söyledim. Neymiş?? demesiyle saymaya başladım. Sonra dönüp bana ne dese beğenirsiniz "ben tartışmalarda tepki olarak ayrılalım diyorum sen ise yaptığın fedakarlıkları gözüme sokarak"

Size soruyorum ikisi de aynı mı? O ayrılalım demeden ben bir kere bunları saymamışımdır. "Ben bu ilişki için hayallerimden vazgeçtim sen gelmiş ayrılalım mı diyorsun bu ne perhiz bu ne lahana turşusu?" diyerek yazmaya başlıyorum.

Sevgi, sevdiğini en korktuğu şey olan "terk edilme" ile en ufak tartışmada bile tehdit etmek midir? Beni o kadar çok kırdı ki en sonunda "Bitsin böyle yapacaksan, seni çok uyardım değiştireceğim dedin 6-7 ay önce.. Bak değişen bir şey yok." dedim. Sonra klasik senin sevgin bu kadar mı, bunu istiyorsan sen bilirsin vs.

En son;
"Ben seni kalbimde de severim madden bulunmana gerek yok. Seni seviyorum ama bazen istemediğimiz şeyleri yapmak mecburiyetinde kalırız. Bu yüzden "Ayrılmak istiyor musun" soruna cevabım hayır istemiyorum seni seviyorum çünkü "Ayrılıyor musun sadece evet ya da hayır yaz" soruna cevabım ise evet. İyi geceler dilerim."

Yazdım ve gittim.

Ses kaydı atmış "Sen bu ilişki için ne yaptın ki zaten?" temalı. Adam beni sürekli kırıyor.

İçimden bir ses birkaç gün bırak kendi gelsin gelmezse de kendi bilir diyor, kalbimse yaz yaz yaz diyor. Ne yapmalıyım?

Uzun oldu, kbakmayın...
Allah aşkına sakinnn bu adamla evlenme valla ayni evin içine girince katlanilmaz.

Seni kendinden üstün görüyor ve asagiya çekmeye ezme degistirmeye çalışıyor. Saba deger vermiyor saygi duymuyor
 
bu kadar anlaşamadığın bir insan için bunca kelime dökmeye değmez emin ol.
bu zamana dek ayrılmaman garip.
bitir gitsin. çocuk gibi bir şey karşındaki.
sürekli ayrılık lafını ağzına alabilen bir insanla nasıl evlilik düşünebiliyorsun?
seni bir anda bırakıp gidebilir. yarı yolda kalırsın. bu adam üstüne hayaller kurma.
sana uygun biriyle beraberlik yaşa. bağımlılık mı alışkanlık mı nedir bu? yoksa katlanılacak gibi değil.
zamanına yazık.
 
İkinizde biraz garipsiniz, ama erkek arkadaşın çekilecek çile değil. Miymiy huysuz çocuklar gibi. Çocuğum olsa çekilmez derler ya oylelerinden işte.
 
Gidersen emin ol ki rahatlayacak sin bende aynı şekilde terapi aldım ve daha çok rahatladım kesinlikle git sorunlu insanları biz çekiyoruz
 
Yani 2 yıl oldu evlenmeyi düşünüyorduk. Ama her şeyde ayrılalım demesi çok boğuyor beni...

Hayatımı ona adapte etmemi istiyor, ortak bir hayat kurmayı kesinlikle reddediyor. Ben İstanbul'da bile yaşamak istemezken tamam olur dedim, hayvansever bir insanım ömrümü hayvanların ve çocukların refahına adamak için şuan gönüllü başvurularda bulundum bile. Kedim var ve onu ayda 1-2 görebilme düşüncesi kalbimi sıkıştırıyor. Herkes evde hayvan istemez, o yüzden saygı duydum bu isteğimi kalbime gömdüm. Ama dışarıda sevdiğim kedilere bile on tane laf ediyor. Sinekten dahi rahatsız oluyor. Fanusta yaşıyor, ciddi ciddi.

Çocuk esirgemede çalışmak ya da koruyucu ailelik yapmak istiyorum. Evlatlık demedim, altını çizme ihtiyacı hissediyorum karışmasın. Bir çocuğa koruyucu ailelik. Hep kalbimden geçen his bir çocuğum karnımdan bir çocuğum kalbimden olsun idi. Bunu da kabul etmedi, buna da eyvallah dedim.

Avrupa ülkelerini gezmeyi severim, şimdi ya da ileride tek başıma da çalışır kazanır gezerim. Gezmek istemedi bile, ben sevmem oraları sen tek gez dedi.

Yemek ayırt ediyor, kazaklarına varıncaya kadar ütü istiyor. Bunda sorun yok ama benim anne evinde yaptığım işlere yemeklere burun kıvırıyor.

Sürekli evde takılmak istiyor, evde takılalım deyip duruyor hiç hoşlaşmadığımı bile bile. Arada nikah yok bir şey yok ben biraz daha kültüre bağlı bir insanım.

Ay ne dolmuşum... Kusuruma bakmayın :KK43:
Bir çözebilsem ne istediğini...



Merhaba, onun benim durumumu anlayışla karşıladığını nereden çıkardınız ki? Kendisi ayda 3 kere geliyor zaten. Ayda 3 kere ben arabam olsa onu yormam emin olun. Onun bunu anlayışla karşılaması değil bana kalırsa kendi talep etmesi lazım. Ben o keyfini bozmayacak diye her gün iki üç pisliğin tacizine de uğramak korkudan çatlamak zorunda değilim. Altındaki araba otomatik vites, benim arabam olsa ben gitmem demiyorum. Ben onu görmeye de zamanında bomba olayları azken çok gittim, hiç gitmedim de değil.

Ve sizlere bu konuyu beni azarlayın yargılayın diye yazmadım. Prenses sendromum yok, olsaydı adamdan faydalanırdım zaten her dediğine peki der evlenince de çatır çatır parasını yerdim. Lüks restoranlara gitmeyi talep ederdim. Pahalı hediyeler isterdim falan. Benim derdim, sevgi bağı.

Destan yazacak kadar şikayet ettiğiniz bir kişi ile neden hala devam ediyorsunuz ki??
 
Bebeğim küçük yasinda nasıl olgunsun, o hayvanat ise degil 28 48 olsa ayni kafada gider. Sen kendini geri cek gör bak nasi it gibi o geliyor kapina. Hasta hasta kalkip gitme sakin elin danasi icin kendini heba etme. Kalbini dinleme kisacasi sen bu dusuncelerinle ondan iyisini hak ediosun. Seni surundurmek istio egosunu kabartiosun sevio olabilir ama herkes guzel sevemez kendi stilinde ayı gibi sevio. Önemli olan kirmadan incitmeden sevebilmek. Bana ne faydasi var diye düşün hatta otur yaz. Yolu bile problem eden geldi diye kendini fedakar sayan bi tipin sana ne faydasi olabilir?
 
esim benden 1 yas kucuk evlendigimizde o 26 ben 27 yasindaydim. borclar ev gecindirme vs sorumluluklarini aldik simdi 30 lu yaslari surduruyoruz bir evladimiz var. dusunuyorum esim bana boyle birsey dese baskasini bul durmam.
21 yasindasin hayatini mahvediyorsun. San deger bile vermiyor. san saygisi yok. sen hala ne yapayim mi diyorsun??? kendini sorgula Sevgi mi aliskanlik mi bu yasadigin???
benc sevecegin baskasini bul... inan cok daha mutlu olursun...
 
arkana bakmadan kaç derim böyle adam mı olur ya bildiğin rolleri değişmişsiniz siz o kadın siz erkek
 
Bana hiçte piremses gelmedin.egoist narsist adamı çekmek zorunda değilsin.resmen sana psikolojik şiddet uyguluyor.Ayrıca sana karşı saygısız.bu adamla yoluna devam edersen ileride sinmiş mutsuz bir kadın olursun.
 
İçeriğini okumadım başlıktan yola çıkarak zaten sürekli sorun yaşadığınız ve sevgilinizin bu sorunlar karşısında sürekli ayrılmak istemesi ve buna yönelik davranışlar yaptığını anladım. Benim bir sorum olacak sizden sürekli ayrılmak isteyen sorun yaşadığın biriyle ayrılmaman için bir sebebin var mı ? Ki bence hiçbir cevap ayrılmaman için yeterli olmayacak soruyu yazarken vazgeçtim ! :işsiz: Ayrıl
 
Bırak şunu bilki senin hassasiyet duyduğun yerden vurmaya çalışıyor buda ne kadar seni hak etmiyor olduğunu gösterir senin onun için ölüp bittiğini zanneden zavallınin biri sen ne kadar üzülürsen o okadr besleniyor gururu egosu bence artık ilgilenmeye canini uzmeye değmez ruh hastası erkek için ne zaman ondan vagectin o senden vazgeçemez roller değişir bu işler maalesef böyle kim daha cok acıtıyor o kıymetli ....
 
İkiniz de çok garip geldiniz bana. Ne sevgiliniz ne de sizin gibi birini istemezdim hayatımda. Yani sevgilinizi eleştiriyorsunuz ama siz de pek farklı değilsiniz. İkiniz de fazlasıyla zor insanlarsınız e zaten anlaşamazsınız. Sevgilinizi okuyorum, içim daralıyor. Siz kendinizden bahsediyorsunuz buna da içim daralıyor. Uzaktan böyle görünüyorsunuz yani bana. İlişki konusunda, ben kesin bitirirdim böyle birini hayatta sevemezdim zaten. Çok egoist galiba. Böylelerinin nesli tükensin hatta bana kalırsa, çekilmez.
 
Bu adamla evlenilir mi??? İntihar mı etmek istiyorsun canım sen? Burnunu sürtmeye bile değmez bildiğin ruh hastası bu adam.
 
Bir erkek ayrılmayı ağzına bu denli dolamışsa,her sorunda o zaman bunu kabul edecek birini bul a çıkıyorsa yol,yol yakınken geri dön çok net..
Karakteri olan bir adam bu şekilde konusamaz!
 
İnsanlar ülkenin bir ucundan diğer ucuna ilişki yürütmeye çabalıyor.
Ayrılmamak için direniyor.
Şehir içi km hesabı olan ilişkiden ne kadar hayır gelir bilemedim.

Bir de neden tüm buluşmalar Bahçelievler'de, özel araçla hayat şart mı?
Mis gibi metrobüs varken orta noktada buluşmak zor değil.

Bence ikiniz de bazı konularda bencillik ediyorsunuz ama o daha çok hatalı.
 
X