Tatlı tatlı anlatmışsın hoşuma gitti
Hani sansürsüz bir şekilde anlatmışsın biz başardık sizde başarabilirsiniz gibi ..
İçten ,sempatik geldi ,yanlış birşey hissetmedim.
Dürüstçe yazmak istiyorum evirip çevirmeden.
Eşini sevmiyorsun doğal olarak da arzulamıyorsun.
Sana katılıyorum insanın birini arzulaması için sadece cinsellik isteğine sahip olması kafii değil.
Öyle olsaydı herkes birbirini arzulardı.
Ama biz bize çekici geleni arzuluyoruz elbette siz de öylesiniz.
Eğer görücü usulü 3 ay içinde evlendik deseydiniz size cidden çok üzülürdüm.
Ama 2,5 yıllık bir flört yeterince çekici olmayan bir adamla keşke evlenmeseydiniz.
Cinsellik halledilir yani o birleşme gerçekleşecekse illa gerçekleşir.
Ama ya eşiniz hakkındaki düşünceleriniz eşiniz bunları nasıl değiştirebilir ki...
O sizin kafanızdaki erkek profili değil.
Cinsel sorun sizin başka sorununuzun sonucu olmuş sadece.
Kendinizi zorlayın onda ilgi çekici birşeyler bulmak için yapacak başka birşey görünmüyor.
sanırım şimdi anladım konuyu ,bir çekim yok ,yani ön sevişmeyi beceremiyor ,pek taraftar değilim ama eşine birkaç bişey izletsen ,bak erkekler partnerlerini ne yöntemlerle tatmin ediyor gibi ,yani bende açık konuşamıyorum ama eşler arasında sekste sınır yoktur ya hani ,bir dünya pozisyon vardır ,hatta sadece o organla değilde elle ,ve ağız yoluyla filanay banlanıcam şimdi ama napim yol göstermeye çalışıyorum .yani mesela benimde eşim hep aynı pozisyonda kalırdı ilk yıllarda sonra aştı kendini ,herşeyi deniyo ama renk geldi hayatımıza inan ..
Dürüstçe düşünüyorum, sanırım haklısın
Sevdim, yani canımı da halen bir tek onun için veririm, çok ciddiyim
Ama bir kadının bir erkekten etkilendiği gibi et-ki-le-ne-me-dim
Haklısınız, suçluyorum ama inanın bin düşünüp bir yargıda bulunuyorum
Çok hatası oldu, iki iyi ve sevilmeyi hak eden insanın çok güzel olabilecek ilişkisi onun saçma davranışları yüzünden bu noktaya geldi
Benim yargım bu, o yüzden ona kızıyorum zaten, bir de çok geç anladığı için
Hep konuştum, açıkladım, ona duygularını yaz demişler, yazdım da çok
Ama evet, o kafamdaki sahiplenen, etkileyen, her şeyi düşünmeyi bana bırakmayan erkek profili değil
Giyimini kuşamını değiştirdik, çok güzel giyinir, ağzı kokusu da başta olan bir olaydı, geçti
Ama onun bu halim-selim tavrı, güvensizliği (bana göre) geçmedi
Geçmez de
Çünkü bu onun kişiliği
Evlenmeden önce de tartışırdık, ona resmen yalvardım ikna etmeye çalıştım "bak dedim, ben senin hep değişmeni istiyorum ama benim için değişme, kimse için değişmeye değmez, sen böyle kal, ayrılalım" dedim, inanın defalarca
Bana, yok haklısın, değişirim ırva zırva bir şeyler dedi
Geçiştirdi
Aramızda cinsel uyum olmadığını sevgiliyken o da biliyordu
Yine de evlenmek istedi
Şimdi burada kurban kim?
Ben masumum demiyorum, ben onda bir ailenin sıcaklığını ilk kez buldum, canımı verecek kadar sevdim ve evlendim
Evlenmemeliydim haklsınız
Ama tek kurban o değil
Malesef sen onu sevmiyorsun..Senin istediğin sahiplenici özelliklerde değil diye..Ama onu böyle sevmeye çalışsan...Eşin oldu artık..zamanla herşey güzel olur belki..zamanla onu farklı özellikleriyle seversin belki de..Hoşlanmadığın bir özelliği varsa,hoşlandığın başka bir özelliği çıkabilir..Belki hoşlandığın özellikte başka erkek de sana olmadık kazıklar atacaktı..Herşey istediğimiz gibi olmuyor ki..Hem bu hissini ona çok yükleme bunalım yapabilir..Konuşurken canını acıtmaktan kaçın..
Evlilik aşamasına gelmeden farketmek beklentilerini ,belki işe yarardı....Benimde şimdi buna benzer bir durum var,evlenmek için kararsız kaldığım biri..Ben de korkmuyor değilim..Geleceğimden umutlu olmadığım için daha iyisini beklemek bana lüks ne yazıkki..
Baban yaşıyor mu?Baban nasıldı senin gözünde?Abin var mı?
Teşekkür ederim yorumunuz için.
Ama geleceğinizden umutlu olmadığınız için kesinlikle emin olmadığınız biriyle evlenmeyin, lütfen.
Babam var, annem ben 17 yaşındayken öldükten sonra hiç evlenmedi, benim evlenmemi bekledi, bana zarar gelmesin diye ki halen de daha evlenmiş değil. Bana yemekler yapardı, canım, kızım derdi ama hiçbir zaman o da sahiplenmedi beni, koruyucu bir baba olmadı, dılarda olduğumda aramadı sormadı. İki ablam var, olmasalar da bir şey fark etmezdi herhalde. Annemin ölümünden sonra 1,5 sene sonra evlendiler ve beni ben hiç arayıp sorduklarını kardeşim nasılsın, bir sıkıntın var mı, bir şeye ihtiyacın var mı diye sırduklarını hatırlamıyorum. Ben, onlardan 10 yaş küçük olduğum halde, evlerine gider anne gibi onlara yardım ederdim. Ama evlenirken de ben, bu tavırlarını sürdürdüler, ağızlarından yalandan da olsa bir şeye ihtiyacın var mı, yapabileceğimiz bir şey var mı lafı çıkmadı. Bir kere bile. Şimdi ikisiyle de görüşmüyorum çünkü varlıkları bana acı veriyor. Bu arada üniversiteye gidiyordum, birini çok sevdim, hayatımda gördüğüm en kötü insandı, öyle diyeyim, bana yaptıkları,hiç hak etmediğim haldei bende öyle travmalar yarattı ki, ömrümden 10 sene götürdü. Bunalımda olduğum, kendi tabirimle çamurun dibinde olduğum dönemde eşimle tanıştım bir ortamda, çok sevimliydi (onu tanıştırıp da çok sevmeyen kimseyi görmedim) hoşlandım ondan ve çıkmaya başladık. Sonrasını anlattım işte.
Abi sormuşsunuz, hayır abim yok, olmasını hep çok çok istedim, bu aile içinde beni olsa olsa abim korurdu diye hayal ettim salak salak. O yüzden başka erkeklerde hep bir abi gördüm, beraber oldğum erkeklerde, onlar da bana kazıkların en güzellerini sundular. Sonrası böyle işte, 28 yaşıma geldim.
Hep konuşuyoruz, bazı dönemler işte çok moralimiz bozulduğu için böyle bir durum yokmuş sanki gibi geri plana atıyoruz.
Sonra düşünüyorum, mesela aynı şeyleri izlemeyi, yemeyi seviyoruz, olaylara aynı yorumları yapıyoruz falan, eğleniyoruz ama akşam oluyor kuzu kuzu, kardeş kardeş yatağa gidiyoruz. Bu bana arkadaşlık geliyor, evlilik gibi değil. Gece yatınca bana hiç sarılmaz mesela arkasını döner. Halbuki eskiden sevgilim varken en sevdiğim şey buydu, sarılıp uyumak, her şeyden güzel bir paylaşım gibi gelir bana. Ama yok eşim sarılmaz. Romantik mi öküzün (Afedersiniz çok sinirliyim ona karşı) biri mi diye düşünüyorum bazen. Hasta olunca bana bakar eder mesela ama dışarıda bu benim kadınım, karım imajını vermeyi bir bilmez. Yanımda arkadaşım gibi yürür falan.
NOT: Bu arada eşimin eşcinsel olma ihtimali yok arşadaşlar. Iyy yazması bile bir tuhaf. Yani yok.
Arkadaşlar, 28 yaşındayım, Ocak'ta iki senedir evli olacağım. Ancak başlığımdan da anlaşılacağı üzere kafam karışık; evlendiğimden bu yana şöyle iç huzuruyla, aynı şeyleri kafamda evirip çevirip durmadan bir gün dahi geçirmedim. Yaklaşık iki senedir süren bu durum tüm yaşam enerjimi bu konuya yöneltmeme neden oluyor, mutlu-huzurlu olamıyorum, işimde bile performansım çok daha iyi olabilecekken düşüyor.
Sorunuma gelince; biz eşimle 2,5 senelik bir flörtün sonunda evlendik. Üniversite mezunuyuz, çalışıyoruz, gelirlerimiz Allah'a şükür. Evlendiğimiz (Ocak ayı) gece çok üşüdüm ve o geceyi resmen zangır zangır titrereyerek on kat yorganın altında geçirdim, aramızda bir şey olmadı, bu normaldi. Sonra balayına gittik, 1 hafta süren balayında ilişkiye girmeyi denedik ama olmadı, giremeden geldik. Sonraki süreçte zamanımız kah deneyerek kah pes ederek ancak çokça tartışarak geçti. Evlendiğimizden 5 ay sonra (yani uzun olmayan bir süreçte) evlilik terapistine gittik. Çok tatlı, yol gösterici, rahatlatıcı bir insandı. Arkadaşlar bu arada ben vajinismus değilim, eşimde de ereksiyon problemi falan yok. Terapistin verdiği ödevleri yaptık ama onu istemiyordum, içim onu almıyordu sanki. Sonra onun işi ile ilgili atlatması gereken çok önemli bir süreç başladı ve bu olay geri plana atıldı. O süreç geçti, yine normal bir cinsellik olmadı, olmadı, olmuyor. Ten uyumu diye bir şey duymuşsunuzdur, bizim aramızda da resmen ten uyumsuzluğu var. Eşimle hiç ilişkiye giremedik değil, 3-4 kere oldu sanırım ama hem kısa sürdü, hem de benim asıl sorunumu sanki çok mekanik bir şey oluyor, filmlerdeki gibi olsun demiyorum ama hiç hiç sevişme yok. Sanki ne yapacağını bilmiyor, beceremiyor, bir şey yapıyor duraklıyor. Çok itici.
O beni çok beğeniyor, siz şimdi bakımlı ol falan diyeceksiniz, zaten sokakta gören dönüp bir daha bakıyor, güzelim, bakımlıyım, evde de öyleyim, güzel iç çamaşırlarım da var da, işte cinsellik bu kadar basit bir formüle sahip değil ne yazık ki. Benim, boşanmalı mıyım ya da boşanayım diye düşünmediğim bir gün olmuyor resmen. Huzursuzluğumu siz düşünün. Eşim çok iyi denebilecek bir insan. Bu kural mıdır, bir erkeğin iyi huyları varsa ilişkisi ölü gibi, kötüyse ilişkisi heyecanlı olur diye. Ben ne yapmalıyım, boşanıp yoluma mı bakmalıyım? Bu şekilde evlilik gider mi, ömür geçer mi? Annem olmadığı için anne olmayı, o sıcaklığı yavrum/yavrularımda bulmayı çok istiyorum. Boşanırsam anne olabilme ihtimalim olur mu bir daha? Ama ömrümü bu şekilde geçirmek de korkunç geliyor.
Uzun oldu, daha uzatmayım, içtenlikle yardım etmek isteyen arkadaşlara şimdiden teşekkürler. Bu arada bu konuyu açsam mmı diye nerdeyse iki senedir düşünüyordum.
Birinin seni korumasına ihtiyacın yok ki? Hep baba figürü var yazdıklarının altında. Kabullen bunu. Hayatında böyle biri olmayacak. Cünkü sen yeterince güclü duruyorsun, birinin gelip de seni sarıp sarmalamasına ihtiyacın yok.
Güçlü olmak, mecburiyetten dolayı oluyor. Çok zor bir şey.
Ama dediğiniz bakış açısıyla bakmayı deneyeceğim.
sana birşey söyliyim mi canım ,ben cinselliği normal zamanda konuşmayı sevmem ,eşim sever ama ,arabada giderken bile benle pazarlık yapar ,şöyle yapalım böyle yapalım diye ,ay sus nolur hoşlanmıyorum derim ,ama olay yatak odası boyutuna geçince kendimi tanıyamıyorumbu benmiyim diyorum ,eşimde ulan ne tutarsız kadınsın istemem istemem diyorsun ,şu yaptıklarına bak der özellikle sese karşı çok duyarlı olur erkekler ,sevişme anında çıkardığın sesler onu da tahrik eder .birde bunu denesen
ANLATTIKLARINA bakılırsa arkadaşın eşiii sesle falan da tahrik olamaz gibime geliyorr....zaten kıza o sesi çıkarttıracak bişey yaşatmıyor kı anladığım kadarıylaa..ses cıkarsa bu sefer yapmacık yapıosun sen der belkıde..
Ne ses, ne evlilik terapisti, tek çözüm, evliliğe duygusallık ve heyecan katmak... En sevdiğim şey sarılıp uyumak demiş mesela konu sahibi...Erkek dediğin sahiplenecek, yolda arkadaşın gibi yürümeyecek, kalabalıkta seni kollayacak kimse sana değmesin bile diye, farklı sürprizlerle gelecek; kısacası mutlu olmak istiyorsa mutlu edecek...Bu kadar basit aslında...Bu rahatsız olduğunuz durumları eşinizle paylaştınız mı ?
bir yorumda HALİM-SELİM bir insan yakıştırması yapmıştı konu sahibi eşine ,belliki bu adam duvarları olan ,kişiliği çok arsızlığa ( mecazi anlamda )münasip olmayan ,kendi halinde
bir adamcağız ,dediğin gibi bu gibi şeyler onu etkilemez gibi ,vallahi engin bilgilerim de tükendi böyle bir adama karşı ne diyim bilemedim ..
Evet, paylaştım.
Uç ya da zor değil, normal istekler değil mi?
Bana en sonunda dedi ki, bakabilir başkaları ben herkesi engelleyemem ki, sen görmeden de şu kadar kişinin sana bakmasını engelledim diyor mesela. Sinirlenmiyor ama bana bakıyorlar diye ya da belli mi etmiyor bilmem ki.
bir yorumda HALİM-SELİM bir insan yakıştırması yapmıştı konu sahibi eşine ,belliki bu adam duvarları olan ,kişiliği çok arsızlığa ( mecazi anlamda )münasip olmayan ,kendi halinde
bir adamcağız ,dediğin gibi bu gibi şeyler onu etkilemez gibi ,vallahi engin bilgilerim de tükendi böyle bir adama karşı ne diyim bilemedim ..