Öğretmenlik güzel meslek,hafife alıncak bir meslekte değil,yan gelip yatmıyorlardır ama zor bir meslekte değil,hatta diğer mesleklere göre evet rahat bir meslek,bunu söyleyince neden olay oluyor ki,öğretmenlik rahat bir meslek demek kötü bir şey mi? Ben öyle düşünüyorum mesela,ailesinin %80 i öğretmenlerden oluşan biri olarak.
her yerde öğretmenlerin hiçbir iş yapmadan maaş aldıklarının söylenmesi
buna katılmıyorum elbet. kim diyorsa yanlış bir düşünce. hiç bir iş emek vermeden olmaz. kapıya koyuverirler adamı. elbetteki emek veriyorsunuz. ama o maddeler sanki çok zor bir iş yapıyorsunuz gibi göstermiş okuyana.
.sorumluluklarınızın fazla olduğunada katılıyorum. ama polisin,doktorun,hemşirenin bence daha fazla sorumluluğu var ..nede olsa insanlar canını teslim ediyorlar bu meslektekilere.
.
sadece tartışma çıkarmak için gelenler o kadar belli ediyorlar ki kendilerini.
bu bölüme birçok veli de gelir. birçoğu sorunlarını anlatır ya da soru sormak isterler ve elimizden geldiği kadar yardımcı oluruz ama herkes bilir ki burası o çirkin tartışmaların yeri değildir.
ne kadar kaba ve itici öyle mi??? Siz kimden alıntı yaptığımı gördünüz mü? Ya da o kişinin neler yazdığına hiç dikkat ettniz mi? Bir kere daha okuyun neler yazdığını ondan sonra cevap verin. Birisi kalkmış utanmadan hakaret etmiş sonra da ona aaa çok ayıp mı dememi bekliyorsunuz. Değil öğretmen ne olursam olayım kimsenin böyle bir cümlesini karşılıksız bırakmam. Bazen insanlara hakettikleri gibi davranmak zorunda kalıyoruz. Size birisi kalkıp aynı cümleyi yazsa tepkiniz ne olurdu acaba.
Diğer alıntıma ise sizin hayatınızın yanında bir de böyle bir hayat var diye pencere açmanıza hiç gerek yok. Bizlerin de aileleri var, bizler de çalıştık özel sektörde. Neyin ne olduğunu çook iyi biliyoruz. Fakat bu farkın anlatılacağı yer burası değil. Çünkü biz bu ülkeyi yöneten insanlar değiliz ki. Elbette biz yaratmadık bu durumu, bunda sıyrılacak bir cümle göremedim ben.
Burada hiçbir öğretmen biz dünyanın en zor işini yapıyoruz diye birşey mi yazmış acaba? Ben böyle bir cümle göremedim. Bizler burada sadece toplumdaki genel kanının aksine zor bir iş yapıyoruz dedik. Bunun sebeplerini de sıraladık. Ama bunları yaparken asla bizim mesleğimizden başka zor meslekler yoktur demedik.
Belli belli,tartışmak istemediğiniz,şuraya yazan onca insanı nasıl da çemkirdiniz
Öğretmenlik sabır ister diyorsunuz ya,bu durumda onda biri sizde olmadığını gösterior şakkıdı
Tahammülünüz yok eleştrilmeye..
"sen anlamazsın bekarsın" lafının mesleğe uyarlanmış hali mi?
bir öğretmen polisin mesleğinden bahsederken, ya da hemşirenin nöbetinden bahsederken anlayabilir itiraz yok; ama öğretmen olmayan öğretmenden bahsederken anlayamaz mı?
İşte bu topik bu yüzden gerildi, bu tarz konuşmalar yüzünden..
KK'da ne çabuk haber olmuş bizim burası. Bu bölüme hiç uğramayanlar bile koşa koşa gelmiş hemen
Nerede tartışma var hoooop oraya.
Nasıl hemen haber alıp geliyorsunuz şaştım doğrusu =)))
Affınıza sığınarak ve bu topicde fazlaca öğretmen olduğunu düşünerek ayrıca konuyla hiç alakası olmayan bi soru sormak istiyorum.. lütfen yanlış anlaşılmasın rica ediyorum. cevap vermeyebilirsinizde tabiki.. sadece kişisel gözlemim bu. fakat gözlemim yanlışsa ve bana öyle denk geldiyse de en azından bu önyargımı kırabilirim sizin sayenizde.. sorumu saçma bulmayın diye bu önkonuşmayı yaptıktan ve önlem cümlelerimi kurduktan sonra geçiyorum sadede:))
benim etrafımda bir çok öğretmen var.. akrabalarım, onların arkadaşları, benim arkadaşlarım ve yine onları çevresi v.s... ve eğer 100 kişiyi tanıyosam bunlarda 70 i ya boşanmış, ya boşanma aşamasında yada ikinci evliliğini yapmış kişiler... öğretmenlik mesleğinin çok stresli olmasındanmı yoksa entellektüel anlamda kendilerini geliştirip bir süre sonra birlikte olduğu kişinin kendisine yetmemesindenmi acaba? tabi bunların hiç birde olmayabilir.. belki benim çevremdedir anormallik:)
Benim anlamadığım madem bu kadar duyarlı devlet okulundaki öğretmenlerimizde eğitiyor öğretiyor servis giderken arkalarından el bile sallıyor ))) peki bu devlet okulları niye nal topluyor bu sınavlarda merkezdeki okullarda bile çocuklar bölmeyi çarpmayı yapamıyorlar niye bu çocuklar dersaneye gitme gereği duyuyorlar (maddlelerde yazıyor ya öğleden sonraları bedava etüt )
"YAŞAMAYAN ANLAMAZ" diye son noktayı koymuşsunuz ya,o zaman anlatayım:
Okul bittikten sonra bankada çalışmaya başladım. Sabah 8,30 akşam belirsiz.Kasa tutarsa,kart girişi yoksa(o zaman şubelerdende yapılıyordu),müşteriler aranmayacaksa,ATM tarafından alıkonulan debit ve kredi kartları şubelerine gönderilmeyecekse,vs.vs.vs. en erken 18:00 gibi çıkabilirsiniz.Tabi şube müdürü tarafından belirlenen kişisel satış hedefleriniz tuttuysa..Yoksa oturup bir aksiyon planı yaparsınızsengözlerimebaksanab
Bu arada öğle tatiliniz olmadığı için arada yemek yiyebildiyseniz ,ayrıca müşteriler gözünüzün içine bakarak zehir zıkkım etmemişse bir bardak çay içebilmişseniz şanslı gününüzdesiniz:sm_confused:
Cumartesi 11:30-15:00 arası açık olan bankanızda müşterilerinize hizmet vermek için gününüzün ortası gider.Kalanla ne yapabilirsen yaparsın...
Üç sene bu tempoya dayandıktan sonra ayrıldım.Sonuç:Migren
Evde sesini yükseltemeyip şubede aslan kesilen müşterilerden mi istersiniz,yoksa gözünüzün içine baka baka sırnaşanlardan mı?Çok üzgünüm çoook
Uzatmayalım...Evlendiğim sene vekil öğretmenlik yaptım.Sabah 7:30-12.20 .Okuldan çıktıktan sonra tüm gün size ait.Evinin işini yap,yemek yap,alışverişe git,kitap oku,gez,yat ne istersen seç,beğen...
Karşılığında minicik yüreklere insan sevgisini,vatan sevgisini,Atatürk hayranlığını koyabilip,minicik beyinlerine sayı doğrusunu,kulağın iç yapısını,nasıl görebildiğimizi kazıyabilmişsem ne mutlu bana...
Çoğu öğretmen suya sabuna dokunmadan tertemiz çıkarken teneffüse ben siyah pantolonum bembeyaz olmuş vaziyette tebeşir tozuyla çıkardım.Neden? Tahtayı çocuklarıma sildirip zaman kaybetmeyi istemedim.
"BU MESLEK AŞKLA YAPILIR" diyen anne ve babamı en çok o zamanlar anladım.Ben bir öğretmen çocuğuyum,öğretmen eşiyim.Teyzem,halalarım,amcam ve müfettiş olan büyükbabamla eğitimci bir ailenin ferdiyim.Ve bu kadar güzel bir mesleği seçmediğim için pişmanım.
Dünyanın en güzel mesleğini yaptığınızın farkında mısınız bilmem ama şu bir gerçek ki ülkemiz koşullarında en rahat mesleğide yine sizler yapıyorsunuz.
Şimdi mühendis olarak kamuda çalışıyorum.Yılda bir hafta izin alabilmemiz için müdürümüzün onayı gerekiyor. 8:30-17:00 arası 12 ay boyunca çalışıp aldığımız parayı hakediyoruz.Denetimlerde döner bıçağıyla tarafından kovalandığımız güzide insanlarımız yaşamamıza izin verirse bu iş böyle sürecek.
Birde sizlere bakalım,9 ay boyunca çalışıp (yarım gün hesabına vurarsak 4,5 ay) hemen hemen aynı parayı alıyorsunuz bizlerle.Hala toplum tarafından en çok saygı gören meslek sizinki( ki bende öyle olması gerektiği konusunda hemfikirim).Bir tarafa artılarını diğer tarafa eksilerini koyalım lütfen.Kabul edin ki çoooook rahat bir mesleğiniz var.Ve lütfen bu konu dile getirildiğinde bu kadar gocunmayın...Sadece size verilen bu büyük avantajın hakkını vermeye odaklanın.
Sevgilera.s.
"YAŞAMAYAN ANLAMAZ" diye son noktayı koymuşsunuz ya,o zaman anlatayım:
Okul bittikten sonra bankada çalışmaya başladım. Sabah 8,30 akşam belirsiz.Kasa tutarsa,kart girişi yoksa(o zaman şubelerdende yapılıyordu),müşteriler aranmayacaksa,ATM tarafından alıkonulan debit ve kredi kartları şubelerine gönderilmeyecekse,vs.vs.vs. en erken 18:00 gibi çıkabilirsiniz.Tabi şube müdürü tarafından belirlenen kişisel satış hedefleriniz tuttuysa..Yoksa oturup bir aksiyon planı yaparsınızsengözlerimebaksanab
Bu arada öğle tatiliniz olmadığı için arada yemek yiyebildiyseniz ,ayrıca müşteriler gözünüzün içine bakarak zehir zıkkım etmemişse bir bardak çay içebilmişseniz şanslı gününüzdesiniz:sm_confused:
Cumartesi 11:30-15:00 arası açık olan bankanızda müşterilerinize hizmet vermek için gününüzün ortası gider.Kalanla ne yapabilirsen yaparsın...
Üç sene bu tempoya dayandıktan sonra ayrıldım.Sonuç:Migren
Evde sesini yükseltemeyip şubede aslan kesilen müşterilerden mi istersiniz,yoksa gözünüzün içine baka baka sırnaşanlardan mı?Çok üzgünüm çoook
Uzatmayalım...Evlendiğim sene vekil öğretmenlik yaptım.Sabah 7:30-12.20 .Okuldan çıktıktan sonra tüm gün size ait.Evinin işini yap,yemek yap,alışverişe git,kitap oku,gez,yat ne istersen seç,beğen...
Karşılığında minicik yüreklere insan sevgisini,vatan sevgisini,Atatürk hayranlığını koyabilip,minicik beyinlerine sayı doğrusunu,kulağın iç yapısını,nasıl görebildiğimizi kazıyabilmişsem ne mutlu bana...
Çoğu öğretmen suya sabuna dokunmadan tertemiz çıkarken teneffüse ben siyah pantolonum bembeyaz olmuş vaziyette tebeşir tozuyla çıkardım.Neden? Tahtayı çocuklarıma sildirip zaman kaybetmeyi istemedim.
"BU MESLEK AŞKLA YAPILIR" diyen anne ve babamı en çok o zamanlar anladım.Ben bir öğretmen çocuğuyum,öğretmen eşiyim.Teyzem,halalarım,amcam ve müfettiş olan büyükbabamla eğitimci bir ailenin ferdiyim.Ve bu kadar güzel bir mesleği seçmediğim için pişmanım.
Dünyanın en güzel mesleğini yaptığınızın farkında mısınız bilmem ama şu bir gerçek ki ülkemiz koşullarında en rahat mesleğide yine sizler yapıyorsunuz.
Şimdi mühendis olarak kamuda çalışıyorum.Yılda bir hafta izin alabilmemiz için müdürümüzün onayı gerekiyor. 8:30-17:00 arası 12 ay boyunca çalışıp aldığımız parayı hakediyoruz.Denetimlerde döner bıçağıyla tarafından kovalandığımız güzide insanlarımız yaşamamıza izin verirse bu iş böyle sürecek.
Birde sizlere bakalım,9 ay boyunca çalışıp (yarım gün hesabına vurarsak 4,5 ay) hemen hemen aynı parayı alıyorsunuz bizlerle.Hala toplum tarafından en çok saygı gören meslek sizinki( ki bende öyle olması gerektiği konusunda hemfikirim).Bir tarafa artılarını diğer tarafa eksilerini koyalım lütfen.Kabul edin ki çoooook rahat bir mesleğiniz var.Ve lütfen bu konu dile getirildiğinde bu kadar gocunmayın...Sadece size verilen bu büyük avantajın hakkını vermeye odaklanın.
Sevgilera.s.
ayrıca nefertari devlette değil de özel sektörde çalışan öğretmenler var onları düşünelim
dersaneleri kastediyorum
birincisi asgari ücret alıyorlar sırf sigortamız yatsın akşam çıkış saatleri 8 i buluyır
ikincisi teneffüs aralarında bile çalışıyor nasıl mı öğrenci geliyor soru soruyor mecburen cevaplamak zorunda
cumartesi günleri de çalışıyorlar
yazın da bir ay tatilleri var ki her gruba o hak veriliyor zaten
ama devlette çalışan öğretmenler için evet rahat aama yata yata da denmesin bu bizi incitiyor
dediğim gibi bizi kızdıran verilen cevaplar incitici üsluplar
cevapları :) kızlar abartmayın 7 yaşından beri öğretmen gördüm. öğretmen eşiyim. meb personeliyim. kısaca atmışınız :)
1.Toplantılara katılınacak,görende her gün toplantı yapıyorsunuz sanacak
2- Yıllık plan yapılacaknetten indiriyorsunuz
3- Günlük plan yapılacakmilli eğitim bakanlığı öğretmen için ders kitabı yolluyor
4- OGYE çalışmasına katılınacakbak bu bölüme bakıyorum 6 ayda bir defa geldi ve bir hocayı aradım bununla ilgili. ben bişey yapmadım dedi :)
5-TKY çalışmalarında bulunulacak
6- Nöbet tutulacakhaftada bir
7- Sınıflar düzenlenip panolar hazırlanacakkeşke size hizmetli verilse her öğretmene bir tane böylece işsizlik çözülürdü
8- Toplantılar hafta sonları veya ders saatleri dışında yapılacakzaten kaç saat dersiniz varki Allah aşkına :)
9- Kurumların açtığı sınavlara ucuz iş gücü olarak gidilecek,bunun için hocalar arası kavgalar da az değil hani bakanlığa şikayet edende bulunuyor. zorunlu değil yani
10- Seçimlerde zorunlu olarak sandık başkanı olunacakbir üsteki cevabın aynısı
11- Envai çeşit tören, kutlama vb. programa katılınacak.eee anlattığın dersle ilgili egzersiz gibi düşün
12- Her hafta tüm öğrenciler için ve tüm derslerde değerlendirme formları doldurulacak.hafta değil yanlışınız var. yıl sonunda yapılıyor
13- Kişisel dosyalar her dönem sonunda doldurulacak.
14- Öğrenci tanıma fişleri doldurulacak.yav adı üstünde öğretmen
15- Portfolyo dosyalarına hiçbir çalışma getirmeyen öğrencilere çalışmalarını getirmeleri için yalvarılacak.okullara yazı yollandığında mebteki personele de siz aynısını yapıyorsunuz yalanmı :)
16- Öğretmenliği öğretmenlerden iyi bilen velilere dert anlatılacak.kendi çocuğunuzun öğretmenlerine hiç bir şey demiyormusunuz siz
17- Sosyal kulüp çalışmaları ve toplantıları yapılacak.
18- Rehberlik çalışmaları, anketleri yapılacak ve raporları tutulacak
19- Ders işlemek yerine internetteki ve kitaplardaki bilgileri bize okuyarak "bak okuyan toplumuz" imajı veren insanların zorunlu seminerlerine katılınacak.bak bunda haklısınız naparsınız Türkiye şartları
20- Pansiyonda nöbet esnasında öğrencilerin yemek etüt, uyku, banyo, hastalık, can sıkıntısı, aileden ayrılık sendromu, koğuş ve oda düzeni durumlarına bire-bir müdahil olunacak.
liste böyle devam ediyor .......
ne demişler görünen köy klavuz istemez. ama yinede öğretmenlik kutsal meslek. size işiniz az derken kimse küçümsemiyor inanın. öğrencilerle uğraşmak gerçekten zor tabiki. ama bu işleri saymayın bize :)