Valla o üst perdeyi yutturana denk gelmemis o, kendi ailesi gibi ailede yetişmiş bi kizla evlenmezse ariza cikar o evlilikte her gun, ben mesela yapamam öyle adamla, yoluveririz birbirimizi 3 güne. Sen hayatımin kalanini bu tarz adamla geçirip kucagimda cocukla anamin evine donucem diyosan sen bilirsin, ama cocugunu da vermez bunlar, mahkum kalirsin adama. Neyse sen bilirsinEvet didaktik, üst perdeden konuşan bir üslubu var bunu ona söylediğimde normal diyor. Çünkü ataerkil aileden öyle görmüş. Eşe dosta hep nasihat eder gibi konuşma, didaktik bir tarz.
Bunların geldiği gelenekte zaten çocuk baba tarafının her türlü, babası olmasa amcası bakar dedesi bakar, sana bırakmazlar.Valla o üst perdeyi yutturana denk gelmemis o, kendi ailesi gibi ailede yetişmiş bi kizla evlenmezse ariza cikar o evlilikte her gun, ben mesela yapamam öyle adamla, yoluveririz birbirimizi 3 güne. Sen hayatımin kalanini bu tarz adamla geçirip kucagimda cocukla anamin evine donucem diyosan sen bilirsin, ama cocugunu da vermez bunlar, mahkum kalirsin adama. Neyse sen bilirsin
Çok haklısınız gerçekten teşekkürler uyarılarınız içinValla o üst perdeyi yutturana denk gelmemis o, kendi ailesi gibi ailede yetişmiş bi kizla evlenmezse ariza cikar o evlilikte her gun, ben mesela yapamam öyle adamla, yoluveririz birbirimizi 3 güne. Sen hayatımin kalanini bu tarz adamla geçirip kucagimda cocukla anamin evine donucem diyosan sen bilirsin, ama cocugunu da vermez bunlar, mahkum kalirsin adama. Neyse sen bilirsin
Ben bir şeyi çok üsteleyip konusunu açıp baskı yaptıkça bunalıyor ve sinirleniyor ama sinirlenince de cidden ağır konuşuyor. Fiziksel şiddet, küfür hakaret var. Ama kelime seçimi ve konuşma şekli konuşmaları ağır. Sinirlenince bunalınca birkaç saat ya da gün içine kapanıyor bana yansıtıyor konu ben olmasam da. Ben benle paylaşsın istiyorum iletişime geçiyorum öyle olunca daha da sinirleniyorÖfke kontrolünden kastın ne ben onu tam anlayamadım, sonuçta tartışırken yanınızda değiliz. Düğün arefesi çok stresli bir zamandır zaten, tartışmanız normal. Karşı taraf her şeyi yaparız dediyse ve vazgeçtiyse bunun yükünü nişanlına yükleyip sonra da öfke kontrolü yok demen bana doğru gelmedi. Keşke sana yansıtılmasaydı bunlar. Aslan burcuyum ve darlanmaya hiç gelemem mesela, aynı konu bana her gün açılsa ben de kükrerim şahsen hayatta en sevmediğim şeydir. Bunun haricinde şahsen dokuz kardeşi olan erkekten koşarak kaçarım, o yüzden iyi düşün derim. Kısacası seni eşyaya çok kıymet verir gördüm, inan hiç gerek yok. Ben de istediğim şık otelde yapamadım düğünümü çünkü eş ailesi kalabalıktı ve otele sığamayacaktık başta beğenmediğim yerde oldu düğünüm. Düğünün güzel geçsin ve siz anlaşın önemli olan bu
İnanın değil, ev mobilyaları onların ödeme kolaylığı olan bir yerden alındı. Düğün de zannetmeyin çok pahalı bir yerde yapılacaktı. 30-40 bandında bir yer. Ki o yeri de kendileri dediler en başta burada yapabiliriz diye, şimdi yine kendileri cayıyorlar daha mahalle arası bir yer istiyorlar uygun diye. Nişanlımı anlıyorum yalnız kaldı mahcubiyet ve huzursuzluk duyuyor ama bana çok gergin ve sinirli yansıtıyor.Öfke kontrolünden kastın ne ben onu tam anlayamadım, sonuçta tartışırken yanınızda değiliz. Düğün arefesi çok stresli bir zamandır zaten, tartışmanız normal. Karşı taraf her şeyi yaparız dediyse ve vazgeçtiyse bunun yükünü nişanlına yükleyip sonra da öfke kontrolü yok demen bana doğru gelmedi. Keşke sana yansıtılmasaydı bunlar. Aslan burcuyum ve darlanmaya hiç gelemem mesela, aynı konu bana her gün açılsa ben de kükrerim şahsen hayatta en sevmediğim şeydir. Bunun haricinde şahsen dokuz kardeşi olan erkekten koşarak kaçarım, o yüzden iyi düşün derim. Kısacası seni eşyaya çok kıymet verir gördüm, inan hiç gerek yok. Ben de istediğim şık otelde yapamadım düğünümü çünkü eş ailesi kalabalıktı ve otele sığamayacaktık başta beğenmediğim yerde oldu düğünüm. Düğünün güzel geçsin ve siz anlaşın önemli olan bu
Sövmekten küfür etmekten beter etmis zaten. Küfür etse bu kadar batmaz bence.Yok vurmuyor. Sinirlenince ayrılıyor yanımdan tepki gösterip. Çok bağırmaz. Şahsım adına hiç küfür hakaret de etmez. Sadece kelime seçimi, düşünme şekli ve konuşma şekli ile kalbimi kırıyor çok. İlk mesajda bazı cümleleri var örnek olarak onun gibi: “Git şen şakrak birini bul o zaman kendine, bıktım yemin ederim bıktım yaaaaa, yeter ulan yeter be yeter” , “Ne halin varsa gör” bunları da geçen gün söyledi ve bu sözlerinden sonra ciddi ayrılığı düşünmeye başladım. Ne oluyoruz ya dedim. “Yarabbim sen bana sabır ver delireceğim ya kafamı duvarlara sürte sürte delireceğim” bu tip cümleler öfkeli cümleler kuruyor zor zamanlardan geçiyor farkındayım ama bu sözleri hak edecek bir şey de yapmadım.
Bunlar delirmez merak etmeyin. Ama sizi delirtir. Kendileri ağrı kesici bile kullanmaz, ama siz onları çeke çeke antidepresan bombası olursunuz. Kendilerinin saçı bile ağarmaz ama sizin belinizi bükerler. Hasta değiller, kötüler. Ama sizi hasta ederler.Yok vurmuyor. Sinirlenince ayrılıyor yanımdan tepki gösterip. Çok bağırmaz. Şahsım adına hiç küfür hakaret de etmez. Sadece kelime seçimi, düşünme şekli ve konuşma şekli ile kalbimi kırıyor çok. İlk mesajda bazı cümleleri var örnek olarak onun gibi: “Git şen şakrak birini bul o zaman kendine, bıktım yemin ederim bıktım yaaaaa, yeter ulan yeter be yeter” , “Ne halin varsa gör” bunları da geçen gün söyledi ve bu sözlerinden sonra ciddi ayrılığı düşünmeye başladım. Ne oluyoruz ya dedim. “Yarabbim sen bana sabır ver delireceğim ya kafamı duvarlara sürte sürte delireceğim” bu tip cümleler öfkeli cümleler kuruyor zor zamanlardan geçiyor farkındayım ama bu sözleri hak edecek bir şey de yapmadım.
Anası başka kız bulur, ne planı olacak? Ev hazır eşya hazır, içine kadın lazım, kim olduğunun önemi yok. Seçtiğim olmazsa da en azından biri olsun, o kadar masrafa boşa mı girdik diyordur.Bi halt olmaz bu adamdan. Bir de nisan atmasi icin deadline vermis shdjhshs. Demek ki sen nisani atsan baska plani da var.
Manipülasyona maruz kaldığımın farkındayım. Dün süre istediğimde bile kararını şimdi ver diye baskı yapıyordu.Sövmekten küfür etmekten beter etmis zaten. Küfür etse bu kadar batmaz bence.
Hala nisanlınızı bi savunma güdünüz var hala. Uyarı, destek istiyosunuz ama ben sizin asla akıllanacagınızı sanmıyorum. Tehlikeli bi manipülasyon altındasınız. Siz bu manipülasyondan cıkamadıgınız sürece kendinizi nikah masasında bulacaksınız.
Su hayatta tahammül edemedigim seylerin basında öfke kontrolü olan biri gelir. Sevdigin adam, sevdigim kadın demeyle olmuyor o isler. Sevmek bu degil.
Bu yanlış bir beklenti bence. Kocasından beklentisi olabilir bir kadının maddi olarak ama ailesinden olmamali diye düşünüyorumİşte en başta onlar tarafından her şey geleneğine göre olsun dendi. Biz yaparız merak etmeyin dendi. Ki mobilyaları falan aldılar. Durumları bizden kat ve kat iyi. Sanırım evet bu yüzden biraz takıntım var. Çünkü benim annem kadın haliyle çeyiz dizmeme yardın ettiyse onlar da kendilerine düşen görevi yapmalı.
Koşarak kaç . 5-10 yıl vermemişsin. Şimdiden ruh sağlığı falan diyor yarın seni çok yıpratırMerhaba, 5 aylık bir nişan sürecim var, yazın nasipse düğün olacaktı ama bu süreç içerisinde kafamı karıştıran huzursuz olduğum birçok konu oldu.
Nişanlım ve ben de öğretmeniz. O başka yerde görev yapıyor. Evlilik durumundan sonra benim yaşadığım yere tayin alıp gelecek. İstanbul’da yaşıyor yıllardır ama aslen Doğulu muhafazakar 9 kardeş olan bir aile. Babasının durumu fena değil İstanbul’da kendilerine ait 9 daire var.
Sadakat, romantiklik/duygusal, cömert, kültür seviyesi, beraber vakit geçirme, netlik konusunda hiçbir sıkıntı yok ama nişanlım sinirlenince bambaşka bir insana dönüşüyor. Bağırmaz çok ama beni çok kırıyor kelimeleri ile, onunla konuşurken çoğu zaman bir duvara çarpıyorum. Mücadele ediyorum ama beni anlamıyor, sinirden ağlıyorum. Daha sonra senin üzerine çok geldim sen benim kıymetlisin özür dilerim seni seviyorum diyip bana hak veriyor.
Düğün süresinde onların geleneklere göre hareket ediyoruz. Düğün onların, kına nişan bizim. Mobilya, halı, perde, çamaşır makinesi, tv onların ; işte buzdolabı fırın bulaşık m, diğer küçük ev eşyaları, tabak çanak bizimdi. Bu süreçte biz üzerimize düşen çoğu şeyi aldık ve bitirdik. Ama nişanlım görev icabı uzakta olduğu için, gitmeden sadece mobilyayı ve çamaşır makinesinin peşinatını verdi, taksitleri ailesi ödüyor şu an. Altınlar ve tvyi ailesi sonradan alacaktı. Ama babası özellikle maalesef cimri bir insan olduğu için başından alırız dediği şeyleri şimdi oğlunun üzerine atmaya çalışıyor. Tv alacaktı ama almadı en son nişanlım gidip onu da kendisi almış. Altınları üzerine atmaya çalışmış nişanlımın, ama annesi araya girdiği için vazgeçmişler. Üstelik en başta yaparım diye söz verdiği halde. En başta bize dedikleri düğün salonu da pahalılaşınca nişanlım orası olmasın artık, çok pahalılandı, değmez, mahalle arasında bir yer var orası olabilir dedi. Benim de içime sinmedi gösterdiği yer, açıkçası bana eski yeri onlar söylemişti ve içime sinmişti orasının hiç mi olma ihtimali kalmadı dedim, süreç ilerlesin bakalım ama biraz zor gibi dedi. Ben de üzüldüm ama onun da gösterdiği yer inanın hiç içime sinmedi. Nişanlım kesin orası olur demedi ama belli ki olsun diye ısrar edecekti. En son konuştuğumuzda senin istemediğin yer olmaz zaten dedi bu konuyla ilgili.
Nişanlımın bu süreçte çok siniri bozuldu, hayal kırıklığı yaşadı, yıprandı. Onun yanında olmak istiyorum ama bana duvar örüyor, sinirli anında bana öyle şeyler söylüyor ki kalbimi paramparça ediyor inanılmaz bir öfke problemi var. En sonki tartışmamızda “Yok ya ben seninle konuşmak istemiyorum, akıl sağlığımı korumak istiyorsam seninle konuşmamam gerekiyor ve ben bana kötü gelen şeylere artık katlanmayacağım, yeter. Bi canım ve ruh sağlığım var hiçbir şey için bunlardan taviz vermeyeceğim” gibi bir laf etti yazdım aradım açmadı. Kalbim paramparça oldu ama 1 gün boyunca bana cevap vermedi. Dün buluşacaktık. Cuma günü de “yarın geliyor musun” diye yazdı o olaydan sonra sadece.
Ben annemle yaşıyorum, babam vefat etti. Annem de çok üzülüyor. Huzurumun kalmadığını benim de sinirli bir insan haline geldiğimi düşünüyor bu süreçte. Ve tavırlarından ötürü nişanlıma çok kızıyor. En son dün nişanlımın ailesine gidip her şeyi anlattı, nişanlıma kızdı, eleştirdi. Kızım nişanı atmak istiyor dedi ki gerçekten öyleydi. Nişanlım buna rağmen “annen bu kadar gelip esip gürledi, ama sen varsan ben varım” dedi “aklını başına al sen sevdiğim kadınsın ben sevdiğin adamım yanlış bir karar verme sakın” dedi.
Dün akşam da benden attık kesin bir karar bekliyordu. Süre istedim, ona bile hemen karar ver dedi. Zar zor birkaç gün süre aldım. İkiye bölünmüş durumdayım. Mantığım bu kişiyle uyumsuzsun, seni üzer, anlaşamazsın diyor. Annem ve yakın arkadaşım da bunu destekliyor. Kalbim ise zor anlarında yine de yanında ol seviyorsun. İlişkine bu kadar emek verdin, daha sonra böyle bir insan karşına çıkmaz diyor.
Tecrübelerinize dayanarak sizden bir değerlendirme rica ediyorum. Biraz uzun oldu farkındayım, teşekkür ederim.
Aynen dediğiniz gibi. Kimsenin şahsi mülkü olmaz o evler. İsterse 9 çocuk da evli olup o evlere yerleşsin. O kültürde ev araba yazlık vs babanın kontrolündedir. İstedikleri zaman da gider birinin evinde kalırlar. Gelinimiz oğlumuz okula giden çocuk var falan dinlemezler. Halamın kızı bu tarz bir aileye gelin gitmişti. Kaynanası hiç sormadan haber bile vermeden bekar çocuğunu alır gelir kalırdı kuzende. Kendisini görmek isteyen ahbaplarını komşularını falan o evde ağırlar, ev hanımına sormazdı bile.Eski konuda anlattı, adamın ailesi en başta her şeyi kendileri yapmak istemişler, hiç karıştırtmıyorlar. Düğün salonunu ödeyeyim diyor, erkek sultan han hazretleri karşı çıkıyor, ailem yapacak diye. Mahalle arası da olsa ailesi yapacak, gelenekte erkeğin yapması gereken şeyi kadın yaparsa söz sahibi olur, ses çıkarırsa susturamazlar ilerde. Başta ben de senin gibi düşündüm, ama aile hiç sütten çıkmış ak kaşık değil. 9 ev var 9 da çocuk. Bu insanlar hesabı ince yapmış, kimin yüzü yumuşaksa onda kalacaklar. 9 ev 9 çocuğun ve çekirdek ailesinin olmayacak, her şey herkesin olacak. Kabile tarzı yaşıyorlar. Ama kız isterken mallar mülkler sayılıyor. Veriyorlar ama iyilikten değil.
Tabii ki ayrılın şimdi böyleyse evlendikten sonra daha beter cümleler kurar hale gelir.Ben bir şeyi çok üsteleyip konusunu açıp baskı yaptıkça bunalıyor ve sinirleniyor ama sinirlenince de cidden ağır konuşuyor. Fiziksel şiddet, küfür hakaret var. Ama kelime seçimi ve konuşma şekli konuşmaları ağır. Sinirlenince bunalınca birkaç saat ya da gün içine kapanıyor bana yansıtıyor konu ben olmasam da. Ben benle paylaşsın istiyorum iletişime geçiyorum öyle olunca daha da sinirleniyor
Bugün bitsin deseniz yine üste çıkarak sizi vaz geçirmeye çalışacaktır, kanmayın bu numaralara tatlı tatlı gelecektir sizin ciddiyetinizi görünce tamam değişeceğim bir şans daha vs vs kanmayın içi hoduk dışı minnoş asagliklara balık baştan kokarmis birşey nasıl başlarsa öyle gider, henüz 5ayliksiniz çabuk atlatirsiniz ama onlar yakanizdan dahi düşmez dimdik durun yoksa şuan yarın yakayı bile kurtaramazsiniz. ha usteleme surat asmaniza da birşey demiyecegim hatta iki surat asmaniza tutup böyle hakaret ediyr tahmmul edemiyrse ileride duusnmeyrum ağzınizi actirmaz size, sözde kendi hegomanyasi altına alacak kara cahiller bulsunlar tavisyem uzak durunManipülasyona maruz kaldığımın farkındayım. Dün süre istediğimde bile kararını şimdi ver diye baskı yapıyordu.
Bu adamla evlenirsen sonunda seni kanser eder tecrübe.Merhaba, 5 aylık bir nişan sürecim var, yazın nasipse düğün olacaktı ama bu süreç içerisinde kafamı karıştıran huzursuz olduğum birçok konu oldu.
Nişanlım ve ben de öğretmeniz. O başka yerde görev yapıyor. Evlilik durumundan sonra benim yaşadığım yere tayin alıp gelecek. İstanbul’da yaşıyor yıllardır ama aslen Doğulu muhafazakar 9 kardeş olan bir aile. Babasının durumu fena değil İstanbul’da kendilerine ait 9 daire var.
Sadakat, romantiklik/duygusal, cömert, kültür seviyesi, beraber vakit geçirme, netlik konusunda hiçbir sıkıntı yok ama nişanlım sinirlenince bambaşka bir insana dönüşüyor. Bağırmaz çok ama beni çok kırıyor kelimeleri ile, onunla konuşurken çoğu zaman bir duvara çarpıyorum. Mücadele ediyorum ama beni anlamıyor, sinirden ağlıyorum. Daha sonra senin üzerine çok geldim sen benim kıymetlisin özür dilerim seni seviyorum diyip bana hak veriyor.
Düğün süresinde onların geleneklere göre hareket ediyoruz. Düğün onların, kına nişan bizim. Mobilya, halı, perde, çamaşır makinesi, tv onların ; işte buzdolabı fırın bulaşık m, diğer küçük ev eşyaları, tabak çanak bizimdi. Bu süreçte biz üzerimize düşen çoğu şeyi aldık ve bitirdik. Ama nişanlım görev icabı uzakta olduğu için, gitmeden sadece mobilyayı ve çamaşır makinesinin peşinatını verdi, taksitleri ailesi ödüyor şu an. Altınlar ve tvyi ailesi sonradan alacaktı. Ama babası özellikle maalesef cimri bir insan olduğu için başından alırız dediği şeyleri şimdi oğlunun üzerine atmaya çalışıyor. Tv alacaktı ama almadı en son nişanlım gidip onu da kendisi almış. Altınları üzerine atmaya çalışmış nişanlımın, ama annesi araya girdiği için vazgeçmişler. Üstelik en başta yaparım diye söz verdiği halde. En başta bize dedikleri düğün salonu da pahalılaşınca nişanlım orası olmasın artık, çok pahalılandı, değmez, mahalle arasında bir yer var orası olabilir dedi. Benim de içime sinmedi gösterdiği yer, açıkçası bana eski yeri onlar söylemişti ve içime sinmişti orasının hiç mi olma ihtimali kalmadı dedim, süreç ilerlesin bakalım ama biraz zor gibi dedi. Ben de üzüldüm ama onun da gösterdiği yer inanın hiç içime sinmedi. Nişanlım kesin orası olur demedi ama belli ki olsun diye ısrar edecekti. En son konuştuğumuzda senin istemediğin yer olmaz zaten dedi bu konuyla ilgili.
Nişanlımın bu süreçte çok siniri bozuldu, hayal kırıklığı yaşadı, yıprandı. Onun yanında olmak istiyorum ama bana duvar örüyor, sinirli anında bana öyle şeyler söylüyor ki kalbimi paramparça ediyor inanılmaz bir öfke problemi var. En sonki tartışmamızda “Yok ya ben seninle konuşmak istemiyorum, akıl sağlığımı korumak istiyorsam seninle konuşmamam gerekiyor ve ben bana kötü gelen şeylere artık katlanmayacağım, yeter. Bi canım ve ruh sağlığım var hiçbir şey için bunlardan taviz vermeyeceğim” gibi bir laf etti yazdım aradım açmadı. Kalbim paramparça oldu ama 1 gün boyunca bana cevap vermedi. Dün buluşacaktık. Cuma günü de “yarın geliyor musun” diye yazdı o olaydan sonra sadece.
Ben annemle yaşıyorum, babam vefat etti. Annem de çok üzülüyor. Huzurumun kalmadığını benim de sinirli bir insan haline geldiğimi düşünüyor bu süreçte. Ve tavırlarından ötürü nişanlıma çok kızıyor. En son dün nişanlımın ailesine gidip her şeyi anlattı, nişanlıma kızdı, eleştirdi. Kızım nişanı atmak istiyor dedi ki gerçekten öyleydi. Nişanlım buna rağmen “annen bu kadar gelip esip gürledi, ama sen varsan ben varım” dedi “aklını başına al sen sevdiğim kadınsın ben sevdiğin adamım yanlış bir karar verme sakın” dedi.
Dün akşam da benden attık kesin bir karar bekliyordu. Süre istedim, ona bile hemen karar ver dedi. Zar zor birkaç gün süre aldım. İkiye bölünmüş durumdayım. Mantığım bu kişiyle uyumsuzsun, seni üzer, anlaşamazsın diyor. Annem ve yakın arkadaşım da bunu destekliyor. Kalbim ise zor anlarında yine de yanında ol seviyorsun. İlişkine bu kadar emek verdin, daha sonra böyle bir insan karşına çıkmaz diyor.
Tecrübelerinize dayanarak sizden bir değerlendirme rica ediyorum. Biraz uzun oldu farkındayım, teşekkür ederim.
Dogulu degilsen dogulu biriyle evlenme derimMerhaba, 5 aylık bir nişan sürecim var, yazın nasipse düğün olacaktı ama bu süreç içerisinde kafamı karıştıran huzursuz olduğum birçok konu oldu.
Nişanlım ve ben de öğretmeniz. O başka yerde görev yapıyor. Evlilik durumundan sonra benim yaşadığım yere tayin alıp gelecek. İstanbul’da yaşıyor yıllardır ama aslen Doğulu muhafazakar 9 kardeş olan bir aile. Babasının durumu fena değil İstanbul’da kendilerine ait 9 daire var.
Sadakat, romantiklik/duygusal, cömert, kültür seviyesi, beraber vakit geçirme, netlik konusunda hiçbir sıkıntı yok ama nişanlım sinirlenince bambaşka bir insana dönüşüyor. Bağırmaz çok ama beni çok kırıyor kelimeleri ile, onunla konuşurken çoğu zaman bir duvara çarpıyorum. Mücadele ediyorum ama beni anlamıyor, sinirden ağlıyorum. Daha sonra senin üzerine çok geldim sen benim kıymetlisin özür dilerim seni seviyorum diyip bana hak veriyor.
Düğün süresinde onların geleneklere göre hareket ediyoruz. Düğün onların, kına nişan bizim. Mobilya, halı, perde, çamaşır makinesi, tv onların ; işte buzdolabı fırın bulaşık m, diğer küçük ev eşyaları, tabak çanak bizimdi. Bu süreçte biz üzerimize düşen çoğu şeyi aldık ve bitirdik. Ama nişanlım görev icabı uzakta olduğu için, gitmeden sadece mobilyayı ve çamaşır makinesinin peşinatını verdi, taksitleri ailesi ödüyor şu an. Altınlar ve tvyi ailesi sonradan alacaktı. Ama babası özellikle maalesef cimri bir insan olduğu için başından alırız dediği şeyleri şimdi oğlunun üzerine atmaya çalışıyor. Tv alacaktı ama almadı en son nişanlım gidip onu da kendisi almış. Altınları üzerine atmaya çalışmış nişanlımın, ama annesi araya girdiği için vazgeçmişler. Üstelik en başta yaparım diye söz verdiği halde. En başta bize dedikleri düğün salonu da pahalılaşınca nişanlım orası olmasın artık, çok pahalılandı, değmez, mahalle arasında bir yer var orası olabilir dedi. Benim de içime sinmedi gösterdiği yer, açıkçası bana eski yeri onlar söylemişti ve içime sinmişti orasının hiç mi olma ihtimali kalmadı dedim, süreç ilerlesin bakalım ama biraz zor gibi dedi. Ben de üzüldüm ama onun da gösterdiği yer inanın hiç içime sinmedi. Nişanlım kesin orası olur demedi ama belli ki olsun diye ısrar edecekti. En son konuştuğumuzda senin istemediğin yer olmaz zaten dedi bu konuyla ilgili.
Nişanlımın bu süreçte çok siniri bozuldu, hayal kırıklığı yaşadı, yıprandı. Onun yanında olmak istiyorum ama bana duvar örüyor, sinirli anında bana öyle şeyler söylüyor ki kalbimi paramparça ediyor inanılmaz bir öfke problemi var. En sonki tartışmamızda “Yok ya ben seninle konuşmak istemiyorum, akıl sağlığımı korumak istiyorsam seninle konuşmamam gerekiyor ve ben bana kötü gelen şeylere artık katlanmayacağım, yeter. Bi canım ve ruh sağlığım var hiçbir şey için bunlardan taviz vermeyeceğim” gibi bir laf etti yazdım aradım açmadı. Kalbim paramparça oldu ama 1 gün boyunca bana cevap vermedi. Dün buluşacaktık. Cuma günü de “yarın geliyor musun” diye yazdı o olaydan sonra sadece.
Ben annemle yaşıyorum, babam vefat etti. Annem de çok üzülüyor. Huzurumun kalmadığını benim de sinirli bir insan haline geldiğimi düşünüyor bu süreçte. Ve tavırlarından ötürü nişanlıma çok kızıyor. En son dün nişanlımın ailesine gidip her şeyi anlattı, nişanlıma kızdı, eleştirdi. Kızım nişanı atmak istiyor dedi ki gerçekten öyleydi. Nişanlım buna rağmen “annen bu kadar gelip esip gürledi, ama sen varsan ben varım” dedi “aklını başına al sen sevdiğim kadınsın ben sevdiğin adamım yanlış bir karar verme sakın” dedi.
Dün akşam da benden attık kesin bir karar bekliyordu. Süre istedim, ona bile hemen karar ver dedi. Zar zor birkaç gün süre aldım. İkiye bölünmüş durumdayım. Mantığım bu kişiyle uyumsuzsun, seni üzer, anlaşamazsın diyor. Annem ve yakın arkadaşım da bunu destekliyor. Kalbim ise zor anlarında yine de yanında ol seviyorsun. İlişkine bu kadar emek verdin, daha sonra böyle bir insan karşına çıkmaz diyor.
Tecrübelerinize dayanarak sizden bir değerlendirme rica ediyorum. Biraz uzun oldu farkındayım, teşekkür ederim.
Adamı tanıyor musunuz ?Bu adamla evlenirsen sonunda seni kanser eder tecrübe.
Hani vurması yoktu? Ya siz şaka mısınız? Bak bunun üçü bir arada değil sadece biri bile ayrılma nedeni. Yazık değil mi annenize kadının bir tek evladı dayanağı var. Ne meraklısınız kendinizi ezdirmeye dövdürmeye! Eksik aldıkları altının, içinize sinmeyen düğün salonunun, size verilmeyen 9 evden birinin vs peşine düşeceğinize fırlatıp atsanıza yüzüğü şunun kafasına. Ya büyük konuşmayayım benim de kızlarım var diyorum ama gel de konuşma. Daha evlenmeden cicim ayları yaşamadan adamın fiziksel şiddeti küfürü var ve siz ama şöyle ama böyle diyorsunuz. Bence de hemen yarın koşun yıldırım nikahını basın kaçırmayın bu hanzoyu.Fiziksel şiddet, küfür hakaret var.