su söze acayıp takıldım insanlar diyorlrya içki yok dayak yok kadın yok ..... dıye saygı yok kardesım saygıııı kı bu en önemlısı gıbı gelıyo bana sankı mecburuz yukardakı maddeler yok dıye oturup katlanmaya 2 insan artık anlaşamıyorsa ve saygısını yıtırmış hale gelmişse ne anlamı var aynı evde 2 yabancı gibi yasamanın ve saygıyı yıtırdığınde diğerleride gelir zaten sen bosanmıs bı ailenin çocugusun ne gibi zorlukları var biliyosun ölçüp biçebilirsin muhakkak her gun diken ustunde ha kavga cıktı cıkacak tedırgınlığiyle yasanmaz giden senın hayatından gidecekmutsuzum , anlaşamıyorum, karakterlerimizden kaynaklı değiştirilemeyecek problemlerimiz var.
2 yaşında bir oğlum var, iyi bir baba.
ama biz 5 gün iyiysek 3 gün kötüyüz.
En güzel zamanlarımızda bile (tatil, yemek, oyun vs) tam olarak içim rahat değil, onunda öyle aslında.
Çok yüz göz olduk, saygı yok artık aramızda.
Sevgi var aslında, ama bitmek üzere hissediyorum.
O yokken keyfim iyi oluyor,ama eve geldiğinde tedirgin oluyorum, hemen kızabileceği şeyleri toparlamaya başlıyorum.(İlla Bulur kızıp bağracak bişey)(annemin yanında bile kükredi bi kaç defa)
dayak yok ama bikaç karşılıklı bağrışmadan sonra korkup susmasam olabilir gibi geliyor(bikaç defa ittirdi çünkü)
boşanma lafı yaptığımda "sıkıysa boşan" diyor. gerçi ben kesin karar versem vız gelir tehditleri ama
Oğluma kıyamıyorum, iyi bir baba çünkü. biliyorum boşanan bir aile ne kadar çocuğun etkilenmemesi için uğraşsada etkileniyor. Öğretmenim öğrencilerimden biliyorum.
2 yaşında oğlum, onun etkilenmesi beni bitiririr, biliyorum mutsuz evlilikten se boşanmak daha iyi ama ona yansıyan bi mutsuzluğumu yok, büyük kavgalarımız gürültülerimiz yok. ve dediğim gibi baba olarak çok iyi
bazen diyorumki keşke şöyle içimi,vicdanımı rahatsız etmeyecek büyük bir nedenim olsada gözümü kırpmadan boşanabilsem.
İnsanlar dayak yok, içki yok, aldatma yok.. e daha ne istiyorsun kimse dör dörtlük değil diyor yazık çocuğun var diyor ama BEN MUTSUZUM İŞTE. yüzüm gülmüyor, bişeye keyiflensek birlikte gülsek hemen içinden 2 dk sonra bişe kızıp hakaret etmeye başlar diye geçiriyorum,çünkü hep öyle oluyor.
Boşanmış bir ailenin çocuğuyum bu arada...
napıcam bilmiyorum, napmalıyım bilmiyorum. Tek bildiğim zamanla düzelmeyecek durumumuz. emin olduğum tek şey bu.
Merhaba
16 yaşında evlenmiş, 17 yaşında 1. çocuğunu, 20 yaşında 2. çocuğunu, 22 yaşında 3. çocuğunu doğurmuş; 3 çocuk annesiydim. Liseyi 2.sınıfta terketmiş, dolayısı ile mesleği bile olmayan, hiç çalışmamış biriydim. Eğer konuşursam, her gün şiddet görür (dayak,küfür,hakaret); her gün bin defa ölürdüm.
Ya hiç konuşmazdım ki zaten eve çok geç saatlerde gelirdi yada gelmezdi. Boşanmayı hep düşünürdüm ama ailem karşı çıkardı. Çocuklara nasıl bakacaksın, biz nasıl bakacağız vs.. şeklinde. Sabrediyordum ama psikolojim öylesine bozulmuştu ki, olmayacak nedenlerle çocuklarıma bağırır olmuştum. Kitap okumayı oldum olası severdim. Ve kendimi tamamen kitaplara vermiştim artık. Her gün yeni bir kitaba başlayıp, mutlaka bitirerek uyurdum. Ufkum açılmaya, cesaretlenmeye başlamıştım. Okulumu kaldığım yerden bitirmeye karar vererek, ben,eski eşim ve onun en yakın arkadaşıya birlikte okula kaydımı yaptırmaya gittik. Okuldan çıkarken tartışmaya başladık. Okulumu bitirmeme karşıydı, " ne b.k olacaksın bitirince sanki" diye konuşmaya başladı. Cevap vermedim önceleri, ama hakaretleri canıma yetmişti. "neden korkuyorsun" dedim sadece.. Sonra beni saçlarımdan tutup yerlerde sürüklemeye, tekme, tokat, küfürler... Arkadaşı elinden alamadı ve beni zorla arabaya bindirdi. Kız kardeşimin evinin kapısına geldiğimizde beni zorla arabadan indirdi ve saçlarımdan tutarak yere attı. Çocuklarımın 3'ü de evde babaannesiyle kalmışlardı. Yanımda sadece kol çantam, cep telefonum ve cüzdanımın içinde şu anki 20TL değerinde para vardı. Çocuklarımı vermeyeceğini, beni istemediğini ve bir daha gelmememi söyleyerek; çekti gitti. 2 gün sonra aradım, çocuklarımı getirmesini istedim, getirmedi. Ayrılmayı kafama koymuştum. Ölsem de dönmeyecektim artık! 1 hafta sonra hergün aramaya, yalvarmaya başladı. Yetmedi kapıya gelmeye, beni zorla götürmelere kalkıştı. Kızkardeşimde kalmaya devam ettim bu süre boyunca ve onun eviyle aramızda 100km mesafe vardı. Annem ve babam "kocana geri dön" diye baskı yapmaya başladılar. Beni kapıya attığının 10. günü bir alış-veriş merkezine satış temsilcisi olarak iş başvurusu yaptım ve ertesi günü çalışmaya başladım. Öyle bir azimle çalışıyordum ki, kafamı dinleyip kendimi toplamaya başlamıştım. İzinli olduğum bir gün, biri 3. sınıfa diğeri anasıfına giden 2 çocuğumu almak için okullarına gittim. Çocuklarım okula gelmemiş o gün. Evlerine gittim kapıdan kovuldum. Derken aradan 1 ay geçmişti ki yine okula gittiğimde sadece 3. sınıfa giden çocuğumun o gün okulda olduğunu gördüm ve hemen çocuğumu oradan aldım. Öğleden sonra aradığında da çocuğumu aldığımı ve geri vermeyeceğimi söyledim. Boşanmak istediğimi de ekledim. "diğer 2 çocuk bende kalacak,kabul ediyorsan tek celsede boşanırız yoksa boşanmam" dedi. Kabul ettim ve tek celsede boşandık. 1 yıl boyunca ailemin evinde, her gün babamın şiddetine rağmen sığıntı gibi yaşadık kızımla. 2 oğlumu yılda 3-4 kez ancak görebiliyordum ama buna rağmen geri dönmedim, çok direndim. Çok çalışkan ve başarılı olduğum için her çalıştığım yerde saygı gördüm, yönetici olarak çalışmaya devam ediyordum ki, eski eşim gelip silah gösterek yada döverek, bir şekilde benim çalıştığım yerden istifa etmeme neden oluyordu. Dayanamadım bu duruma ve şehir değiştirdim. Artık diğer 2 çocuğuma, aileme çok uzaklarda bir şehirde kızımla beraber yaşamaya başlamıştım. Mecburen yeni bir iş aramaya başlamıştım ve şansımdan mıdır hemen bulmuştum. Çok iyi bir şirketin yeni açılacak alış veiş merkezinde yönetici olarak çalışmaya başladım. Hayatıma mükemmel biri girdi, aşık oldum. Hiç evlenmemiş, hiç çocuğu olmayan ama beni çok iyi anlayan biriydi. Onun anne ve babası boşanmış olduğu için belki de bu kadar kolay anlaştık. Şimdi 2 yıldır evliyiz. Geçen yıl diğer 2 çocuğumun velayeti için dava açtık, kazandık. Artık 3 çocuğum yanımda, mükemmel bir evliliğim, sorunsuz bir yaşantım var. Şimdi üniversiteyi bitirmem konusunda bana çok destek olan, inanan, bana saygı duyan ve beni çok seven eşimle beraber çok mutluyum. Çok sabrettim, çocuklarımdan ayrılmak bedeldi, ödedim ama yeni bir hayat kurdum kendime. Hayatımı kısaca özetledim, umarım size yardımcı olur. Kendinize inanmak, istemek ve sabretmek.. Kangren olan yeri kesmezseniz, her yeri kaplar. Hayatınızda başarılar dilerim..
Çok çok teşekkür ederim. Her güzel şeyin mutlaka bedeli vardır ve ben çok genç yaşta, en ağır bedelleri ödedim. Şimdi hayatımı doyasıya yaşıyorum. İnşallah hak eden herkes mutlu yaşasın. Sevgiler..okurken ürperdim yemin ederim.eli öpülesi bir annesiniz , dilerim hayat siz ve çocuklarınıza hep en güzel yüzünü gösterir. bir daha sevdiklerinizden ayrı kalmamanız dileğiyle
Merhaba
16 yaşında evlenmiş, 17 yaşında 1. çocuğunu, 20 yaşında 2. çocuğunu, 22 yaşında 3. çocuğunu doğurmuş; 3 çocuk annesiydim. Liseyi 2.sınıfta terketmiş, dolayısı ile mesleği bile olmayan, hiç çalışmamış biriydim. Eğer konuşursam, her gün şiddet görür (dayak,küfür,hakaret); her gün bin defa ölürdüm.
Ya hiç konuşmazdım ki zaten eve çok geç saatlerde gelirdi yada gelmezdi. Boşanmayı hep düşünürdüm ama ailem karşı çıkardı. Çocuklara nasıl bakacaksın, biz nasıl bakacağız vs.. şeklinde. Sabrediyordum ama psikolojim öylesine bozulmuştu ki, olmayacak nedenlerle çocuklarıma bağırır olmuştum. Kitap okumayı oldum olası severdim. Ve kendimi tamamen kitaplara vermiştim artık. Her gün yeni bir kitaba başlayıp, mutlaka bitirerek uyurdum. Ufkum açılmaya, cesaretlenmeye başlamıştım. Okulumu kaldığım yerden bitirmeye karar vererek, ben,eski eşim ve onun en yakın arkadaşıya birlikte okula kaydımı yaptırmaya gittik. Okuldan çıkarken tartışmaya başladık. Okulumu bitirmeme karşıydı, " ne b.k olacaksın bitirince sanki" diye konuşmaya başladı. Cevap vermedim önceleri, ama hakaretleri canıma yetmişti. "neden korkuyorsun" dedim sadece.. Sonra beni saçlarımdan tutup yerlerde sürüklemeye, tekme, tokat, küfürler... Arkadaşı elinden alamadı ve beni zorla arabaya bindirdi. Kız kardeşimin evinin kapısına geldiğimizde beni zorla arabadan indirdi ve saçlarımdan tutarak yere attı. Çocuklarımın 3'ü de evde babaannesiyle kalmışlardı. Yanımda sadece kol çantam, cep telefonum ve cüzdanımın içinde şu anki 20TL değerinde para vardı. Çocuklarımı vermeyeceğini, beni istemediğini ve bir daha gelmememi söyleyerek; çekti gitti. 2 gün sonra aradım, çocuklarımı getirmesini istedim, getirmedi. Ayrılmayı kafama koymuştum. Ölsem de dönmeyecektim artık! 1 hafta sonra hergün aramaya, yalvarmaya başladı. Yetmedi kapıya gelmeye, beni zorla götürmelere kalkıştı. Kızkardeşimde kalmaya devam ettim bu süre boyunca ve onun eviyle aramızda 100km mesafe vardı. Annem ve babam "kocana geri dön" diye baskı yapmaya başladılar. Beni kapıya attığının 10. günü bir alış-veriş merkezine satış temsilcisi olarak iş başvurusu yaptım ve ertesi günü çalışmaya başladım. Öyle bir azimle çalışıyordum ki, kafamı dinleyip kendimi toplamaya başlamıştım. İzinli olduğum bir gün, biri 3. sınıfa diğeri anasıfına giden 2 çocuğumu almak için okullarına gittim. Çocuklarım okula gelmemiş o gün. Evlerine gittim kapıdan kovuldum. Derken aradan 1 ay geçmişti ki yine okula gittiğimde sadece 3. sınıfa giden çocuğumun o gün okulda olduğunu gördüm ve hemen çocuğumu oradan aldım. Öğleden sonra aradığında da çocuğumu aldığımı ve geri vermeyeceğimi söyledim. Boşanmak istediğimi de ekledim. "diğer 2 çocuk bende kalacak,kabul ediyorsan tek celsede boşanırız yoksa boşanmam" dedi. Kabul ettim ve tek celsede boşandık. 1 yıl boyunca ailemin evinde, her gün babamın şiddetine rağmen sığıntı gibi yaşadık kızımla. 2 oğlumu yılda 3-4 kez ancak görebiliyordum ama buna rağmen geri dönmedim, çok direndim. Çok çalışkan ve başarılı olduğum için her çalıştığım yerde saygı gördüm, yönetici olarak çalışmaya devam ediyordum ki, eski eşim gelip silah gösterek yada döverek, bir şekilde benim çalıştığım yerden istifa etmeme neden oluyordu. Dayanamadım bu duruma ve şehir değiştirdim. Artık diğer 2 çocuğuma, aileme çok uzaklarda bir şehirde kızımla beraber yaşamaya başlamıştım. Mecburen yeni bir iş aramaya başlamıştım ve şansımdan mıdır hemen bulmuştum. Çok iyi bir şirketin yeni açılacak alış veiş merkezinde yönetici olarak çalışmaya başladım. Hayatıma mükemmel biri girdi, aşık oldum. Hiç evlenmemiş, hiç çocuğu olmayan ama beni çok iyi anlayan biriydi. Onun anne ve babası boşanmış olduğu için belki de bu kadar kolay anlaştık. Şimdi 2 yıldır evliyiz. Geçen yıl diğer 2 çocuğumun velayeti için dava açtık, kazandık. Artık 3 çocuğum yanımda, mükemmel bir evliliğim, sorunsuz bir yaşantım var. Şimdi üniversiteyi bitirmem konusunda bana çok destek olan, inanan, bana saygı duyan ve beni çok seven eşimle beraber çok mutluyum. Çok sabrettim, çocuklarımdan ayrılmak bedeldi, ödedim ama yeni bir hayat kurdum kendime. Hayatımı kısaca özetledim, umarım size yardımcı olur. Kendinize inanmak, istemek ve sabretmek.. Kangren olan yeri kesmezseniz, her yeri kaplar. Hayatınızda başarılar dilerim..
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?