• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Mutlu değilim

Merhaba

16 yaşında evlenmiş, 17 yaşında 1. çocuğunu, 20 yaşında 2. çocuğunu, 22 yaşında 3. çocuğunu doğurmuş; 3 çocuk annesiydim. Liseyi 2.sınıfta terketmiş, dolayısı ile mesleği bile olmayan, hiç çalışmamış biriydim. Eğer konuşursam, her gün şiddet görür (dayak,küfür,hakaret); her gün bin defa ölürdüm.
Ya hiç konuşmazdım ki zaten eve çok geç saatlerde gelirdi yada gelmezdi. Boşanmayı hep düşünürdüm ama ailem karşı çıkardı. Çocuklara nasıl bakacaksın, biz nasıl bakacağız vs.. şeklinde. Sabrediyordum ama psikolojim öylesine bozulmuştu ki, olmayacak nedenlerle çocuklarıma bağırır olmuştum. Kitap okumayı oldum olası severdim. Ve kendimi tamamen kitaplara vermiştim artık. Her gün yeni bir kitaba başlayıp, mutlaka bitirerek uyurdum. Ufkum açılmaya, cesaretlenmeye başlamıştım. Okulumu kaldığım yerden bitirmeye karar vererek, ben,eski eşim ve onun en yakın arkadaşıya birlikte okula kaydımı yaptırmaya gittik. Okuldan çıkarken tartışmaya başladık. Okulumu bitirmeme karşıydı, " ne b.k olacaksın bitirince sanki" diye konuşmaya başladı. Cevap vermedim önceleri, ama hakaretleri canıma yetmişti. "neden korkuyorsun" dedim sadece.. Sonra beni saçlarımdan tutup yerlerde sürüklemeye, tekme, tokat, küfürler... Arkadaşı elinden alamadı ve beni zorla arabaya bindirdi. Kız kardeşimin evinin kapısına geldiğimizde beni zorla arabadan indirdi ve saçlarımdan tutarak yere attı. Çocuklarımın 3'ü de evde babaannesiyle kalmışlardı. Yanımda sadece kol çantam, cep telefonum ve cüzdanımın içinde şu anki 20TL değerinde para vardı. Çocuklarımı vermeyeceğini, beni istemediğini ve bir daha gelmememi söyleyerek; çekti gitti. 2 gün sonra aradım, çocuklarımı getirmesini istedim, getirmedi. Ayrılmayı kafama koymuştum. Ölsem de dönmeyecektim artık! 1 hafta sonra hergün aramaya, yalvarmaya başladı. Yetmedi kapıya gelmeye, beni zorla götürmelere kalkıştı. Kızkardeşimde kalmaya devam ettim bu süre boyunca ve onun eviyle aramızda 100km mesafe vardı. Annem ve babam "kocana geri dön" diye baskı yapmaya başladılar. Beni kapıya attığının 10. günü bir alış-veriş merkezine satış temsilcisi olarak iş başvurusu yaptım ve ertesi günü çalışmaya başladım. Öyle bir azimle çalışıyordum ki, kafamı dinleyip kendimi toplamaya başlamıştım. İzinli olduğum bir gün, biri 3. sınıfa diğeri anasıfına giden 2 çocuğumu almak için okullarına gittim. Çocuklarım okula gelmemiş o gün. Evlerine gittim kapıdan kovuldum. Derken aradan 1 ay geçmişti ki yine okula gittiğimde sadece 3. sınıfa giden çocuğumun o gün okulda olduğunu gördüm ve hemen çocuğumu oradan aldım. Öğleden sonra aradığında da çocuğumu aldığımı ve geri vermeyeceğimi söyledim. Boşanmak istediğimi de ekledim. "diğer 2 çocuk bende kalacak,kabul ediyorsan tek celsede boşanırız yoksa boşanmam" dedi. Kabul ettim ve tek celsede boşandık. 1 yıl boyunca ailemin evinde, her gün babamın şiddetine rağmen sığıntı gibi yaşadık kızımla. 2 oğlumu yılda 3-4 kez ancak görebiliyordum ama buna rağmen geri dönmedim, çok direndim. Çok çalışkan ve başarılı olduğum için her çalıştığım yerde saygı gördüm, yönetici olarak çalışmaya devam ediyordum ki, eski eşim gelip silah gösterek yada döverek, bir şekilde benim çalıştığım yerden istifa etmeme neden oluyordu. Dayanamadım bu duruma ve şehir değiştirdim. Artık diğer 2 çocuğuma, aileme çok uzaklarda bir şehirde kızımla beraber yaşamaya başlamıştım. Mecburen yeni bir iş aramaya başlamıştım ve şansımdan mıdır hemen bulmuştum. Çok iyi bir şirketin yeni açılacak alış veiş merkezinde yönetici olarak çalışmaya başladım. Hayatıma mükemmel biri girdi, aşık oldum. Hiç evlenmemiş, hiç çocuğu olmayan ama beni çok iyi anlayan biriydi. Onun anne ve babası boşanmış olduğu için belki de bu kadar kolay anlaştık. Şimdi 2 yıldır evliyiz. Geçen yıl diğer 2 çocuğumun velayeti için dava açtık, kazandık. Artık 3 çocuğum yanımda, mükemmel bir evliliğim, sorunsuz bir yaşantım var. Şimdi üniversiteyi bitirmem konusunda bana çok destek olan, inanan, bana saygı duyan ve beni çok seven eşimle beraber çok mutluyum. Çok sabrettim, çocuklarımdan ayrılmak bedeldi, ödedim ama yeni bir hayat kurdum kendime. Hayatımı kısaca özetledim, umarım size yardımcı olur. Kendinize inanmak, istemek ve sabretmek.. Kangren olan yeri kesmezseniz, her yeri kaplar. Hayatınızda başarılar dilerim..


Başı tanıdık sonu ise sadece hayal olarak kalan bir hikaye.. Sizi ne kadar tebrik etsem az, umarım bundan sonrası için de herşey gönlünüze göre olur..

Konu sahibi arkadaşım inan değil 10 yıl 20 yıl geçse de hiç bi şey değişmeyecek ve siz her defasında geriye dönüp baktıkca geçen günlerinize yanacaksınız..
 
Bende 18 yıldır evliyim bir oğlum var,çalışan kendini ifade edebilen çevresinde sevilen biriyim ne yazıkki bir tek eşim beni anlamaz öylesine sindirdiki beni ürkek korkak abdal bir insan konumunda olmamı sağladı kendime olan güvenimi en önemlisi saygımı yitirdim öfkesi,şiddeti, bencilliği şüpheciliği,baskısı, yıllar geçtikçe hiç değişmedi o her şeyi bilir o akıllıdır OOO. Yaşdıklarımı yazsam senin bu adamla ne işin var bırak dersiniz bırakmayı çok istiyorum ama başıma bela olacak ondan her şey beklenir.Kimsem yok bana desdek olacak ailem yok anam babam sağ olsaydı bana böyle davranamazdı gidecek yerim olmadığı için istediği gibi davranıyor,sevmediğin biriyle bir ömür geçirmek zor bana dokunmasına bile tahammül edemiyorum ben ondan konum olarakta maddi açıdanda daha güçlüyüm benim bu gücümün yanında kendisi bana kaba güç göstererek durabiliyor bensiz bir hiç bunu çok iyi biliyor beni taşıyamadığı için bana hep tepkili dışarda iş çevresinde gayet neşeli espirili her kes onu öyle görüyor yakın ailesi annesi babası kardeşleri biliyor ne mal olduğunu onlarda bana hak veriyor ama böyle bu adam, değişmedi değişmezde beni kaybetmekten çok korkuyor bunu biliyorum,Allahım bana güç ver kuvvet ver sabır ver bir cesaret ver bir yol göster kurtar beni bu evcilik oyunundan::(((((
 
bende 18 yıldır evliyim bir oğlum var,çalışan kendini ifade edebilen çevresinde sevilen biriyim ne yazıkki bir tek eşim beni anlamaz öylesine sindirdiki beni ürkek korkak abdal bir insan konumunda olmamı sağladı kendime olan güvenimi en önemlisi saygımı yitirdim öfkesi,şiddeti, bencilliği şüpheciliği,baskısı, yıllar geçtikçe hiç değişmedi o her şeyi bilir o akıllıdır ooo. Yaşdıklarımı yazsam senin bu adamla ne işin var bırak dersiniz bırakmayı çok istiyorum ama başıma bela olacak ondan her şey beklenir.kimsem yok bana desdek olacak ailem yok anam babam sağ olsaydı bana böyle davranamazdı gidecek yerim olmadığı için istediği gibi davranıyor,sevmediğin biriyle bir ömür geçirmek zor bana dokunmasına bile tahammül edemiyorum ben ondan konum olarakta maddi açıdanda daha güçlüyüm benim bu gücümün yanında kendisi bana kaba güç göstererek durabiliyor bensiz bir hiç bunu çok iyi biliyor beni taşıyamadığı için bana hep tepkili dışarda iş çevresinde gayet neşeli espirili her kes onu öyle görüyor yakın ailesi annesi babası kardeşleri biliyor ne mal olduğunu onlarda bana hak veriyor ama böyle bu adam, değişmedi değişmezde beni kaybetmekten çok korkuyor bunu biliyorum,allahım bana güç ver kuvvet ver sabır ver bir cesaret ver bir yol göster kurtar beni bu evcilik oyunundan::(((((

maddi olarak iyiyim demişsin..demekki çalışıyorsun çalışıyorsan neden kendini ezdiriyorsunki..
Sevmediğin bir insanlar ömür geçirmektense gidersin bi eve kiraya çıkarsın bakarsın oğlunu..
Yoksa nereye kadar çekeceksin seni sevmeyen şiddet gösteren bir adamı..
Allah yardımcın olsun..
 
maddi olarak iyiyim demişsin..demekki çalışıyorsun çalışıyorsan neden kendini ezdiriyorsunki..
Sevmediğin bir insanlar ömür geçirmektense gidersin bi eve kiraya çıkarsın bakarsın oğlunu..
Yoksa nereye kadar çekeceksin seni sevmeyen şiddet gösteren bir adamı..
Allah yardımcın olsun..


evet çalışıyorum ayrı eve çıkabilirim ama beni bırakmıyor daha önce ayrılmaya kalktım çocuğumla bana şantaj yaptı peşimi bırakmaz adam normal değil arızalı ben onu değil o beni bırakmalı kendimden soğutmaya çalışıyorum ayrı yatıyorum isteklerine karşılık vermiyorum dengesiz bir adam her şey beklenir ondan.
 
Merhaba

16 yaşında evlenmiş, 17 yaşında 1. çocuğunu, 20 yaşında 2. çocuğunu, 22 yaşında 3. çocuğunu doğurmuş; 3 çocuk annesiydim. Liseyi 2.sınıfta terketmiş, dolayısı ile mesleği bile olmayan, hiç çalışmamış biriydim. Eğer konuşursam, her gün şiddet görür (dayak,küfür,hakaret); her gün bin defa ölürdüm.
Ya hiç konuşmazdım ki zaten eve çok geç saatlerde gelirdi yada gelmezdi. Boşanmayı hep düşünürdüm ama ailem karşı çıkardı. Çocuklara nasıl bakacaksın, biz nasıl bakacağız vs.. şeklinde. Sabrediyordum ama psikolojim öylesine bozulmuştu ki, olmayacak nedenlerle çocuklarıma bağırır olmuştum. Kitap okumayı oldum olası severdim. Ve kendimi tamamen kitaplara vermiştim artık. Her gün yeni bir kitaba başlayıp, mutlaka bitirerek uyurdum. Ufkum açılmaya, cesaretlenmeye başlamıştım. Okulumu kaldığım yerden bitirmeye karar vererek, ben,eski eşim ve onun en yakın arkadaşıya birlikte okula kaydımı yaptırmaya gittik. Okuldan çıkarken tartışmaya başladık. Okulumu bitirmeme karşıydı, " ne b.k olacaksın bitirince sanki" diye konuşmaya başladı. Cevap vermedim önceleri, ama hakaretleri canıma yetmişti. "neden korkuyorsun" dedim sadece.. Sonra beni saçlarımdan tutup yerlerde sürüklemeye, tekme, tokat, küfürler... Arkadaşı elinden alamadı ve beni zorla arabaya bindirdi. Kız kardeşimin evinin kapısına geldiğimizde beni zorla arabadan indirdi ve saçlarımdan tutarak yere attı. Çocuklarımın 3'ü de evde babaannesiyle kalmışlardı. Yanımda sadece kol çantam, cep telefonum ve cüzdanımın içinde şu anki 20TL değerinde para vardı. Çocuklarımı vermeyeceğini, beni istemediğini ve bir daha gelmememi söyleyerek; çekti gitti. 2 gün sonra aradım, çocuklarımı getirmesini istedim, getirmedi. Ayrılmayı kafama koymuştum. Ölsem de dönmeyecektim artık! 1 hafta sonra hergün aramaya, yalvarmaya başladı. Yetmedi kapıya gelmeye, beni zorla götürmelere kalkıştı. Kızkardeşimde kalmaya devam ettim bu süre boyunca ve onun eviyle aramızda 100km mesafe vardı. Annem ve babam "kocana geri dön" diye baskı yapmaya başladılar. Beni kapıya attığının 10. günü bir alış-veriş merkezine satış temsilcisi olarak iş başvurusu yaptım ve ertesi günü çalışmaya başladım. Öyle bir azimle çalışıyordum ki, kafamı dinleyip kendimi toplamaya başlamıştım. İzinli olduğum bir gün, biri 3. sınıfa diğeri anasıfına giden 2 çocuğumu almak için okullarına gittim. Çocuklarım okula gelmemiş o gün. Evlerine gittim kapıdan kovuldum. Derken aradan 1 ay geçmişti ki yine okula gittiğimde sadece 3. sınıfa giden çocuğumun o gün okulda olduğunu gördüm ve hemen çocuğumu oradan aldım. Öğleden sonra aradığında da çocuğumu aldığımı ve geri vermeyeceğimi söyledim. Boşanmak istediğimi de ekledim. "diğer 2 çocuk bende kalacak,kabul ediyorsan tek celsede boşanırız yoksa boşanmam" dedi. Kabul ettim ve tek celsede boşandık. 1 yıl boyunca ailemin evinde, her gün babamın şiddetine rağmen sığıntı gibi yaşadık kızımla. 2 oğlumu yılda 3-4 kez ancak görebiliyordum ama buna rağmen geri dönmedim, çok direndim. Çok çalışkan ve başarılı olduğum için her çalıştığım yerde saygı gördüm, yönetici olarak çalışmaya devam ediyordum ki, eski eşim gelip silah gösterek yada döverek, bir şekilde benim çalıştığım yerden istifa etmeme neden oluyordu. Dayanamadım bu duruma ve şehir değiştirdim. Artık diğer 2 çocuğuma, aileme çok uzaklarda bir şehirde kızımla beraber yaşamaya başlamıştım. Mecburen yeni bir iş aramaya başlamıştım ve şansımdan mıdır hemen bulmuştum. Çok iyi bir şirketin yeni açılacak alış veiş merkezinde yönetici olarak çalışmaya başladım. Hayatıma mükemmel biri girdi, aşık oldum. Hiç evlenmemiş, hiç çocuğu olmayan ama beni çok iyi anlayan biriydi. Onun anne ve babası boşanmış olduğu için belki de bu kadar kolay anlaştık. Şimdi 2 yıldır evliyiz. Geçen yıl diğer 2 çocuğumun velayeti için dava açtık, kazandık. Artık 3 çocuğum yanımda, mükemmel bir evliliğim, sorunsuz bir yaşantım var. Şimdi üniversiteyi bitirmem konusunda bana çok destek olan, inanan, bana saygı duyan ve beni çok seven eşimle beraber çok mutluyum. Çok sabrettim, çocuklarımdan ayrılmak bedeldi, ödedim ama yeni bir hayat kurdum kendime. Hayatımı kısaca özetledim, umarım size yardımcı olur. Kendinize inanmak, istemek ve sabretmek.. Kangren olan yeri kesmezseniz, her yeri kaplar. Hayatınızda başarılar dilerim..
ben bu yazıyı gözyaşları içinde okudum,sevgiyle kalın güzel kadın,güzel anne,güzel insan,yüreğinizdeki ışık her zaman yolunuzu açık etsin,karanlığınızı aydınlatsın.çok içimi ısıttınız.
 
okurken ürperdim yemin ederim.eli öpülesi bir annesiniz , dilerim hayat siz ve çocuklarınıza hep en güzel yüzünü gösterir. bir daha sevdiklerinizden ayrı kalmamanız dileğiyle :71:

sabrınıza hayata direnmenize azimle herşeyin üstesinden gelmenize hayran kaldım okurken bile bi tuhaf oldum hayatınızda başarılar dilerim
 
Anlayamadım Neden Bu Kadar Ümitsizsiniz ?
Aynı Şeyleri Yazacağım Belki Ama..
Dayak Yok, İçki Yok, Aldatma Yok..
Herşey Bunlar Değil Ama Yuvayı Yıkan Genel Olaylar Bunlar..

Bence Sizin Evliliğinizin Biraz Harekete İhtiyacı Var..
Bu Sebepten Yüz Göz Olmuşsunuz..

Hayırlısı Olsun..

İlla bir yuvanın yıkılması için dayak içki aldatma olması gerekmiyor...Ruhsal olarak resmen çöküntüde herşeyin başı saygıdır. Saygının olmadıgı yerde ümitte olmaz sevgide olmaz herşeyi yok eder.. Eşininizin kişiliğini bilmiyorum daha evlenmeden önce nasıldı sonradan mı değişti.. Bence biraz yanlız bırakın eşinizi bazen ilgi işe yaramıyor cunku zamana bırakmak en ıyısı bi süre sonra kendi kendine konusmaktan sıkılacaktır...
 
Back