allahım inş banada bir gün anne olmayı nasip eder ...bu sefer o kadar çok yaklaşmıştım ki onları kaybedince çok üzüldüm... sanki bu ay kendiliğimden hamile kalabilecekmişim gibi geliyor öyle bir his var ve sanki içim onun mutluluğu ve huzuruyla dolu oysaki biliyorum 10 yıldır olmayan bu ayda olmicak ve hiç bir zamanda olmicak diyorum ama içimdeki umuttanda vazgeçemiyorum işte böyleyim arkadaşım karmakarışık...bu arada sanada çok geçmiş olsun...güzel hastalık bunlar idare et azcık annecikleri...
canım sana bişey anlatmak istiyorum.ben anasınıfı öğretmeniym.üç yıl önce sınıfımıza bir yardmcı seçecektik.bir bayan vardı 20 yaşlarnda falan ama evli.o kadar çok istiyordu ki bizimle çalşmayı,çocuğu olmuyormuş 2-3 yıldr falan benim umudum yok artk çocukları çok seviyorum bari bunlarla günüm geçsin demişti.tabi yaşı çok küçük olduğu için bu umutsuzluk laflarına fln kızmıştık.neyse elemelerden sonra bu bayanı aldık işe. kimsesi yoktu bununda. babası hastaydı,kayınvalide ölmüş, bir annesi ve anneannesi vardı.aradan birkaç ay geçti, bu yine tedaviye falan gidip geliyor, annaannesi vefat etti ona çok üzülürken bir ay sonramıydı ne annesi de vefat etti.kız yapayalnız kaldı,defin işlemleri,ağlamar falan derken 15 gün içinde kız fark etmeden hamile kalmış.şimdi iki yaşlarında falandır.
benim hikayemde çok farklı değil. evlendikten sonra 5-6 ay kadar falan doğum kontrol hapı kullandım yasmin. hep diyordumki çocuk istedikten sonra olmazsa hiç beklemiycem küçüğüm falan demiycem hemen gidip kendimizi gösteririz.24 yaşında evlenmiştim. gittik doktora, biz şöyle şöyle tedaviler olucaz diye beklerken, iki doktor da hiç uğraşmayın çok zor,siz direk tüp bebek yapın dedi.dünya başımıza yıkıldı,bilirsin sende.problem eşimdeydi,sperm az hareketlilik az.ben gizli gizli ağlıyorum,eşim gizli gizli ağlıyor,daha iki hafta falan geçmişti eşim polislik sınavlarına girecek o stresle.tam da o yıl sorular çalınmıştı.bizimki gece gündüz uyumadı desem yeridir, barajı geçebilsemmi, hangi puanla kapanacak derken sınava 4 gün kala bizimkinin bi burun kanaması, bi diş eti kanaması derken lösemi teşhisi kondu.hastaneye yattık iki gün sonra sınav oldu, bizimkinin en istediği şey, üstelik barajı da geçmişti, izin vermediler. derken kemoterapiler falan ben evliliğimin ikinci yılında hastanelerde kalıyorım, okula burdan gidip geliyorum, zorunlu ev değişikliği, okul değişikliği ben mahvolmuştum. bizimki atlattı dedik bir yıl sonra çıktı, biz tüp bebeğe başvuduk, 10 ay sonra hop hastalık tekrar etti. bu daha ağır geçti, acımayla bize bakan gözler,arayanlara cevap ver artık psikolojik tedavi görmeye başlamıştım, ilaç kullanıyordum.eşimin annesi vefat etmiş o küçükken,üvey anne var,dolayısıyla bana çok iş düşmüştü.merhamet, sevgi, korku, vicdan vs...iki yıl hastanede %90 ben kaldım, resmen taşınmıştık oraya. evimizde ne yemek pişti ne alışveriş yapıldı. neyse ilik nakli yapıldı eşime, şükürki kardeşininki %100 uyumlu çıktı. şimdi 1 yıl oldu hastaneden çıkalı. yani biz geçen sene bu zamanlarda ölümle pençeleşiyorduk.şimdi gelelim bu güne. maşallah subhanallah binlerce kez hamd olsunki tüp bebeğe bir kez daha başvurduk ve kurban olduğum Rabbim sanki tüm yaşanılanların mükafatıymış gibi (hoş hak ettikmi onu da bilmiyorum ya) tüp bebek sürecinde hiç ama hiç zorluk çıkmadı desem yeridir. Allahım hep korudu. çorap söküğü gibi ilerledi ve şuan işte bildiğin gibi 1buçuk aylığım.
velhasıl kelam güzel arkadaşım dibe çöküşler en yükseğe sıçrayışların belirtisidir, sabır, dua, dua,dua heppp dua. zamanını bekliycez. bende 22 nisanda 28 yaşına basıyorum. hayatın halen ne getireceğini bilmiyoruz, bilmiycez ve bunu biz seçmiycez. önümüze geleni okuyup en hafif şekilde atlatmanın ve güzel günlere erişmenin yollarını arıycaz.. kolay mı asla... ama imkansız değil.. sevgiler...