arkadaşlar benim arkadaşım yeni evlenmişti.sonra tanışmak için komşuları misafirliğe gelmiş.kıza annesinin yanında ilk gece nekadar bağırdın,çok üzüldüm nasıl zor oldu demiş.kız şook.annesinin yanında çok utanmış.lüzumsuz ve gerekssiz insanlar bi defolun ya.
benim eski evde de alt kattaki bayanın eşi yoktu ama hafta sonları inleme sesinden uyunmazdı kadın snaki kasıtlı yapıyordu taşındık öyle kurtulduk sadece inleme falan da değil garip gaip konuşmalar sesler çok kötüydü
:26:Tek başına mı yapıyordu?Bu süper ilginç! Garip garip konuşmalar nedir?Çok esrarlı konuşmuşsun esmer....134 ..
Ya bu inleme nedir ki vurmaların yanında matkap filan hiç bi şey inlesinler çok umurumdaydı sefillerin inlemesi?
benimde evlenmeden önce bir komşum vardı düşman başına!!!! hiç birşey yokken durduk yerde sabahın 5.30unda duvara vururdu. uykudan duvara vurmasıyla uyanırdık. evimiz zaten 3 katlıydı üst katta yaşlılar vardı ki onlarda şikayet ediyordu alt kattakine söylediğimizde "ben yapmıyorum ki" diyip sırıtıyordu. sanırsam oyun yapıyordu kendince ama felaket bir duyguydu o sesle uyanmak
ya varya bir tanııdığımız anlattı.bu çok titiz.yaz kış her gün camları açar havalandırır(doğru olanda bu)
komşusu bir gün buna demiş ki;sen çok ateşleniyosun heralde kışın hep camları açtığına göre demişinanamadım bu insanlar neden bu kadar cahil. .
Bu olaylar en az benim tahminim 1995 ten bu yana ufak ufak gelişti.Sese duyarlılık diye bir hastalık söz konusu insanlar arasında!Yemek yenilen yerlerde tabak kaşık sesine bile dayanamayan sinir hastaları var..Çoğu insanın uykusuz olduğunu gözlemliyorum dışarıda herkes gençler de dahil sürekli esneyenler var işyerinde her gün insanların büyük bir kısmı komşu sorunlarından muzdarip!Sorun yaşayanlar var bir de sapıklık yapanlar var..Bu iki grup son hızla mücadele ediyor..Apartıman bloklarında sese duyarlı olan kesim gündüz banyo yapandan tutun da sebzesini yıkayana kadar aklınıza gelen her şeye vuruyor..Evet ellerine geçirdikleri çubuk değnek dambıl Allah ne verdiyse vuruyorlar....Ve bu ruh hastalığı hızla yayılıyor kimse bir şey yapmıyor..5 ayda bir terkedilen bir daire var karşımızda!Üst katı alt katı ışık yakmıyor ama taşınan olunca her yer yanıveriyor..Belki de yazımı okuyanlar arasında da böyle sapıklar olabilir yaraları gocunabilir di mi?Bu insanlar bu işe ömür adamışlar ve çocuklarını da aynı şekilde yaşatarak ruh hastası yapıyorlar.peki bu insancıklar nası yaşıyor yemek malzemelerini neyle yıkıyor tuvaletini neyle akıtıyor fikriniz var mı?Bir kız bize misafir olarak geliyor tanıdığımız birinin kız arkadaşı ve bu kayık kafalı ne diyor biliyor musunuz ninem karanlıkta oturuyor diyor neden diyorum rahatsız edilmemek için diyor..Nineni kim rahatsız edebilir ki diyorum çok çok kapıyı açmaz..Peki kışın hava 5 te kararıyor ninen akşamdan sabaha kadar ne yapıyor diyorum cevap yok!Bu arada kendini de traji komik alt katındaki taciz ediyor, yakınları evine geliyor ne konuşuyorsunuz diye adam kapılarına gidip bağırıyor va kavga ediyorlarmış ne acıklı değil mi?Karanlıkta oturduğunu bizzat söyleyenler var..İş yerinde yine genç bir adam karanlıkta oturuyoruz diyor niye diyorum çocuğun gelişimi için diyor.Neden çocuğun odasının kapısı yok mu diyorum..cevap yok..Bir süre sessiz durursunuz uyur diyorum zifiri karanlıkta durmakta ne alaka?
Çalışanlardan sabah duş alan biri yine iş yerinde anlatıyor;duşu sabah 7.30 da alıyorum altımdaki adam da benden 10 dakika önce işe gidiyor diyor.Ve bu alt katındaki adam ne yapıyormuş her gün erinmeden yöneticiye gidip şikayet ediyormuş...Duş almak ne zaman suç oldu ahali?Biz ne zaman bu hale geldik bu nası bir tahammülsüzlük!Yine bir kadının üst katındaki komşusunun 19 yaşındaki oğlu koltuktan aşağıya saatlerce atlıyormuş şiddetini düşünün..Yine bir emlakçı kadın bana anlatıyor.12 saat işteyiz diyor çocuklarım lisede okuyor hafta sonuda dersanedeler diyor. Eve geldiğimde doğal olarak yemek yapıyorum sebzeleri yıkıyorum ve alt kattaki adam direkt çok sert bir değnekle tavana vuruyor...diyor..Ve bu adam tüm gün vuruyormuş karısıyla nöbetleşerek..Bir gün kocası aşağıya inip çok pis bağırıyor derdin ne diye soruyor suyu açmayın biz dinlemek zorunda değiliz demiş Allahım bu nası bir iş biri bana açıklasın ve vurmayı kesiyor ama iğrendiğimiz için yine de taşındık diyor..Daha böyle sayısız hikaye...Sayısız yanan canlar..
Normal tepki verilen gürültüler vardır:komşunuz gece yarısı güler bağırarak konuşur,gece iş yapar,sabahın köründe gürültü yapar doğal olarak tepki verirsiniz..Hiç bir şey yapma manyaklığı hızla yayılıyor..Bu insanlar her yaptığınıza kafayı takıyor hatta bazıları o kadar hastaki eşyalarınız yüklenirken vurup sizi itaat altına almaya çalışıyor ve bu insanların mantıklı düşünme yetisi yok.Başına gelecekleri bile düşünemiyor allah muhafaza biri cinnet geçirip...bi şey yapsa ne olacak..Çalışmayan ev kadınları nasıl göze alıyor duvara 24 saat vurmayı çoluk çocuğu var?bu nasıl bir cesaret arkadaş!İlginç olan bunların çevrelerinde hep tepki vermeyenler oturuyor...Yine kardeşime oturmaya gittik bir adam cinnet geçirdi karşı blokta altındaki öğlen 2 de balkonda niye konuşuyorsunuz diye vuruyormuş..Bağırması nasıldı şiddetini anlatmıycam.
Herkes bu durumları biliyor ve bazıları inkar ediyor yooo ben hiç rastlamadım diyor evine gidiyorum küt küt yan komşusu duvara vuruyor!Misafirler bu arada 5o yaşlarında belirtiyim.Toplam 3 kişi..
Yine bana iş yerinden genç bir kız anlatıyor:bir gece apartımanlarında oturan üniversiteli bir kız gece 2.30 civarlarında ağlayarak bağırmaya başlıyor bütün ahali boşluğa çıkıyor kız yardım edin deliricem diyor altındaki yaşlı kadının sabaha dek tavana vurduğunu söylüyor..Sakinleştirici vursunlar diye hastaneye götürüyorlar.kadının tıp son sınıfta okuyan bir kızı var herkesin önünde annesine bağırıp tokat atıyor bi daha yaparsan seni öldürürüm diye.İyi yine kızı normalmiş...Ya olmasaydı kocası ölmüş bu kadının can sıkıntısının ve mutsuzluğunun bedelini genç kız ödemek zorunda mıydı?İşte duyduklarınızın hepsi şehir hastalıkları!
Mutsuz olan bu insanlar başkalarıyla uğraşarak içindeki nefreti çıkartmaya çalışıyor..Çoğunun amacı yok huzuru yok ya da saplantılı!İlişkiler soğuyup birbirleriyle görüşmeler kesilince şimdi de bunlara sarmışlar..Eskiden komşuluklar vardı birbirimizin nelerine katlanırdık yardım ederdik misafirleri geldiğinde hoş geldiniz derdik vay be insanlık bitmiş...Mayaların kehaneti doğru gibi insanlık bitince ne gelir kıyamet!Artık her şeyi hakediyorlar diye düşünüyorum..Birbirinizi yiyin bakalım sonu neye varacak hep birlikte göreceğiz fani insanlar ölümlü olduğunu asla hatırlamayan canlılar...