- 7 Kasım 2012
- 11.553
- 11.942
- 498
- Konu Sahibi _asmunikal_
-
- #27.361
Merhaba baykuşlar,
Goriot Baba bitti. Lise yıllarında aynı yazarın Vadideki Zambak kitabını yarım bırakmıştım. Bana göre çok fazla tasvir vardı.
Goriot Baba'da daha çok karakter tasvirlerine yer verilmiş. Bu nedenle okumak biraz uzun sürdü, ams bu sefer yarım bırakmadım.Goriot Baba ticari zekasıyla zengin olmuş, eşi ölünce yaşamının merkezine kızlarını koymuştur. Onları zengin insanlarla evlendirince rahat edeceğini düşünür ama hayırsız damatlar yüzünden kızlarıyla görüşemez bile, üstelik devamlı olarak mallarını satarak kızlarının ve sevgililerinin borçlarını öder. Ve tabi sonunda sefil bir şekilde kötü bir pansiyon odasında can verir. Cenaze masraflarını bile yabancı insanlar karşılar. Pansiyon sahibi, orada yaşayanlar, Fransız sosyetesi, karakterlerin ruh hâlleri yazarın kaleminin ucunda sanki ete kemiğe bürünüyor. Sakin kafayla okumanızı tavsiye ederim.
Yeni kitabım:
Stefan Zweig - Insanlığın Yıldızının Parladığı Anlar
Sayfa - 44
Eskisi kadar giremiyorum topiğe . Ama okumaya her zaman vakit ayırmaya gayret ediyorum. Yeni gelen arkadaşlar "hoşgeldiniz " .
Eski sayfaları pek okuyamadım. InşaAllah herkes iyidir. Kendinize iyi bakın
Evet bütün kitaplarını okudum:)Ben de ins. Takip ediyorum yazarı ama hiç okumadım, tavsiye eder misin canım?
Ben farmasiye pek güvenemiyorum ballı ürünlerine bile vegan diyorlar. Ama cruelty free olma ihtimali yüksek. Çinde satısı var mı öğrenmek gerek.Note u severim kozmetik olarak. Farmasi arkadaşım sattığından çok ürününü kullandım vagan diyorlar ama çok araştırmadım. Çok teşekkür ederim paylaşımların için.
İletilerde düzenleme yapabiliyorsak rica edelim revize etsinŞimdi gördüm bir yerden koylaya yapıştır mı yaptınız acaba keşke sonu yazmasaydı.
Çok çok teşekkürlerHerkese günaydın,
Güzel bir hafta geçirmenizi diliyorum. Notre Dame'ın Kamburu sayfa 14 galiba :))
Umarım :))
Tabi ki paylaşırım. Hatta hangi markanın neyi güzel onu da yazarım :)) Note kozmetik hem cruelty free hem vegan hem de yerli. Rimeli dısında her ürünü çok basarılı. Rimelde Essence Lash Princess mor ve yeşil renkli olanları çok basarılı fiyatı da uygun. I heart make up , make up revolution markaları da hem cruelty free hem cogu urunleri vegan bu markaların aydınlatıcı ve paletleri çok basarılı. Bunun dısında pastel kozmetik olabilir, flormar işi ise biraz karışık şu an Yves Rocher satın almış flor marı , Çinde satısları görünüyor ama özerk bölgede satıyoruz deneyden muafız diyorlar, bir netlik yok ortada.
Bunun dısında cilt bakımı icin Atelier Rebul tavsiye ederim. The body shop olabilir. Bir de benim göz bebeğim Art De huile olabilir ve ev yapımı bakımlar :))
İletilerde düzenleme yapabiliyorsak rica edelim revize etsinhayatin_anlami ,mümkün mü acaba ?
Çünkü kitabın sonunu öğrenince ister istemez okumak istemiyorsun,bundan dolayı Martin Eden'i okumuyorum ben
Kusura bakma canım, klasikler her zaman diliminde çok okunan kitaplar arasında yeralıyor. Mesela Suç ve Ceza , Sefiller , Anna Karenina, Faust ...vb. kitapların konusu biliniyor. Goriot Baba da bilinen klasiklerden diye düşündüğüm için sonunu yazmakta sakınca görmedim. Ama haklısın, bir dahaki sefere dikkat ederim.Herkese merhaba ,
Vadideki Zambak bitti,zaman zaman okurken yorulsam da betimlemelerden kitabı sevdim,tavsiye ederim.
Yeni kitabım "Serenad" Zülfü Livaneli sayfa 100..
Katılıyorum,uzun uzun betimlemelere rağmen konu ilgimi çekti,bu sayede sabırla okuyabildim.
Bence bir ara Vadideki Zambaka devam etmelisinizGoriot Babaya karşı nedendir bilmem bir ön yargılıyım,sanki çok ağır okuyamayacakmışım gibi, o yüzden alış veriş listeme eklemiyordum,konusu etkileyiciymiş,lakin keşke sonunu yazmasaydınız
Tepki değil ki uyarı sadece. Tabiki olabilir böyle şeyler. Ben yaparsam sen de beni uyarabilirsin sıkıntı yok
Iyi geceler. Hak veriyorum ben sana bazen uyarılarda üslup eminim kasıtlı değildir biraz incitici oluyor.
Bu mesajı görünce kendimden şüphe edip yazdığım mesaja geri dönüp baktım yok alınılıp gücenilecek tek kelime bulamadım.
O tepki şundan dolayı gelmiştir yıllardır veganlikla ilgili kik bir şey dese cevap bitkiler ne o zaman gibi biraz alaycı oluyor . Yazı dilinde iletişim sıkıntısı olmuştur açıkçası ben vegan olsam benim de cevabim o kişininki gibi olabilirse veganlik karşıtı olan birinden ici daha dolu cümleler bekliyordur . Senin cevabın biraz üstünkörü ve ciddi yaklaşım olamamış. O kişi de günde 9274o26341 kişiden zaten aynı yorumu alıyordurGünaydın herkese. Sabah sabah biraz canım sıkıldı. Sizinle de paylaşmak istedim.
Birkaç ay önce 1000kitap'ta biri veganlıkla ilgili bir ileti paylaşmıştı. Ben de " hayvanlar canlı da bitkiler değil mi? " tarzında kimseyi kırmayan bir yorum yazmıştım. Keşke yazmasaymışım. O zaman o iletiyi yazan benim yorumuma karşılık olarak " zaten hemen başlarlar bitkiler de canlı diye. Hiç bunu açıklamakla uğraşamam, internette araştırın" gibi bir yorum yapmıştı.
Cicoretti de o zaman kimseyi kırmadan güzelce açıklamış durumu.
Bugün de başka biri bana demiş ki;
"Bitkilerin sinir sistemi yok! Biraz araştırın"
Hayır ne gerek var o ünleme, öyle celallenmeye?
Ne var güzelce izah etsen değil mi?
Birçok kişi üslup nedir bilmiyor. Sen veganlığı savunduğun kadar bunu güzelce insanlara açıklamalı, onları bilgilendirmelisin. Yoksa ancak öyle kendi kendine savunur durursun. Ben olmam ama hem böyle üsluplar anti- veganizmi doğurur.
Siz anlayışlı insanlar olduğunuz için bunu sizinle paylaşmak istedim.:)
Ben veganlığa karşı da değilim. Bilmediğim şeye nasıl karşı olabilirim ki?O tepki şundan dolayı gelmiştir yıllardır veganlikla ilgili kik bir şey dese cevap bitkiler ne o zaman gibi biraz alaycı oluyor . Yazı dilinde iletişim sıkıntısı olmuştur açıkçası ben vegan olsam benim de cevabim o kişininki gibi olabilirse veganlik karşıtı olan birinden ici daha dolu cümleler bekliyordur . Senin cevabın biraz üstünkörü ve ciddi yaklaşım olamamış. O kişi de günde 9274o26341 kişiden zaten aynı yorumu alıyordur
Eğer okumaya ara vermeseydim şimdiye 4.cilt bile bitmiş olmalıydıOoo 3. Kitaba geçmişsin ben daha 1 bitirdim
ben de öyleydim. dün başladım ufaktan.Selam
Hiç okumuyorum :)
Ben de okudum.İnce Memed 1'i bitirdim.
Klasikleşen kitapların ilerleyen yaşlarda, kitap olgunluğu artınca okunmasının da bazı avantajları olduğunu düşünüp geç kaldım demeden okumaya gayret ediyorum. Dünya klasiklerinin hatırı sayılı bir kısmını lisede bitirmiş biri olarak klasik Türk Edebiyatındaki eksikliklerimi 30 yaşımı devirdiğim bu yaşlarımda okuyup sindirmeye odaklandım.
İnce Memed tam anlamıyla içine alan bir kitap. Sanki İnce Memed'in bir parçası bir uzvu olmuşçasına her şeyi görüyor, tadıyor ve duyuyor gibisiniz. Halbuki dönüp de yazarın uslubuna bakınca o kadar sade ve doğal bir üslup ki şaşıp kalıyorsunuz, basitçe bunu yapmış gibi duruyor ama asıl profosyonelliği de Yaşar Kemal buradan yakalıyor. Sanki kolayca yazmış gibi, ama aslında çok profesyonelce bir teknikle yazmış olduğunu gösteriyor bu bize.
Ne uzun uzun cümleler, ne öyle altı çizilesi özlü sözler hiçbiri yok sadece insan var, köy var, çakırdikenlik var, Alidağı var, var da var... Sadece oradasın işte. Öyle tuhaf.
Bu yılki hedefimin sonuna yaklaştım, hedefim 40 kitaptı 37. kitabım İnce Memed 1'di. Aralık ayında da serinin diğer üç kitabını okuyarak yılı tamamlamayı hedefliyorum.
Kelimeler bana hiç yabancı değil zaten, dedelerimin, babamın , amcamın filan eskiden konuştuğu lafları duymak hoşuma gidiyor.Bir de kitabı okuduktan sonra insanın içinden o yörenin köylüsü gibi konuşmak geliyor bu da ayrı tuhaf.
…
.
Ben de iyiyim Allah'a şükür. İş güç aynen devam …Aaaa evet evet ben de hatırladım merhaba hoşbuldum.. İyiyim çok şükür sen nasılsın? evet canım oğlum var 4.5 yaşında şu an..
Allah şifa versin.merhaba arkadaşlar benim de geçen hafta migren atağım tuttu gelemedim bir geyşanın anıları devam ediyor bu haftasonu btitiririm
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?