Ladym mezuniyetten sonra evime dönüp iş hayatına atıldığım ilk iki sene, hayatımın en buhranlı dönemiydi ve o kadar çok hata yaptım ki anlatsam konun kadar 5 daha çıkar ama sen az buçuk hakimsin, çoğunu da tahmin edersin. (Zaten okulun son senesi sağlık sorunu ile birlikte yaşadığım bir alışma süreciydi)
Deli zayıfladım, sallanıyordum resmen; sıkıntıdan ölüyordum, senden farklı olarak mesleğimden de nefret ediyordum.
Arkadaş çevrem dağıldı, zaten araya benim sağlık durumları da girince, ben eledim bir çoğunu "Bu arkadaş değil, bu da arkadaş değil, bu tanıdık bile değilmiş" vs diyerek resmen kara liste gibi çizik attım hepsinin üzerine :))
Mesleğime göre, yeni mezun olarak iyi yerde, yükselme olanağı ile başladığım işi "Yapamıyorum, duramıyorum burada!" diyerek bıraktım. Ardından öğretmenliğe geçtim ve ondan da istifamı verdim. Bunların hepsi 3 sene içinde oldu bitti belki de, bir yandan da kendimi eve kapattım gibi oldu. Meğer hazzetmesem bile, iş, bir bahaneyle beni dışarı çeken, insanlar arasına karıştıran şeymiş.
Zaten kendi kendime evde uğraşıp birkaç bir şeyler öğrenip sıfırdan, bölümümle alakasız bir yerden başlayarak orada devam ettiğim kısmını biliyorsun ikinci baskıya olmasın. :)
O sıra kullandığım ilaçlarla 70 kilo sınırına dayandımdı bir anda, o kadar karışık bir dönemdi ki; anlatırken 10 farklı yerde çelişebilirim yani öylesine bir sürünme-terk etme-sorgulama-yapamıyorum deme-kendini hissetmeme halleri bütünü; hala daha üzerinden belki bir 10 yıl geçmesine rağmen o dönemin sarsıntısını yaşarım biraz duygusala bağlasam. Hayatıma reset attım gibi bi şey olduydu, şimdi de ikinci reseti yaşıyorum mesleki olarak.
Pişmanlığım şu ki, belki de yapabileceğim, sevebileceğim, orada olabileceğim bir şeye hiç şans tanımamış olmam. İşinde yenisin, bazı şeyleri görüyor ve fakat çoğunu sadece tahmin ediyorsun. Şimdi bıraksan, başka işleri arasan, şu anki maaşını verecek kaç farklı yer olacak? Ya da işte, alışmaya başladığın şeyi sil baştan kaç kere yaşayacaksın? Olduğun yerde biraz sebat, biraz akış...
İşe yakın yere taşınma fırsatın illa ki olur, biraz daha çevre edin, eski arkadaşlarını yokla, ev arkadaşlarıyla çıkabileceğin bir düzen içinde hem çalışıp hem tazelenecek bir "Benim dairem" fikrine doğru kendini rahatlatmaya çalışsan mı acaba? Artan saatleri form tutmak için spor gruplarına katılarak değerlendirebilir, zihnen de fiziken de kendini dinç tutacağın, haftalık aktivitelerde yer alabilirsin. Orada var mıdır bilmiyorum (Vardır muhtemelen) benim kuzenler bisiklet turundalar mesela haftalık. Face üzerinden takımları var,rotaları belli atıyorum 10 güzergahları var ve her haftasonu kahvaltıya birlikte spor sonrası katılırlar vs vs... Bunlar spor arkadaşları edinmeni, oradan endorfin, adrenalin derken kaslar, aşklar...
Olabilir yani olur.
Demek istediğim biraz daha zaman tanı işine, işine göre bir düzen kurmaya; zaman arttıkça dil eğitimine devam edebilir, kendin için gerekenleri toparlarsın. İlkten kestirip atma; bunlar iş hayatına girişte oluyor.
İlerleyen zamanlarda da yüksek yaparsın, lazım görürsen yaparsın yani; benim arkadaş çocuğunu doğurdu, ardından yükseği verdi... Her zaman mümkün, bir yere kaçmıyor. Bilgileri unutuyorum stresine de girme, iki ders kitabı çevirsen hatırlarsın (Ben hala çoğunu hatırlarım mesela bi bakıversem üstünden, bu kadar paslanmama rağmen ki sen daha yeni mezunsun :) Stres yapma boş yere)
Biraz karışık yazdım gibi geldi ama sen beni anladın.