kardeşim 2 haftadır bizde

Yıllar önce MEB bursu vardı

Almanya ya yükseklisansa gidilecek dönüşte de İzmir dokuz eylül de kadro hazır

Gidemedim

O senedi imzalarsak ödemek için annemlerin evini satmak lazımdı

Annem babam öğretmen ben tek çocuğum ama imzalayın gideceğim diyemedim

Şartlar ağırdı örneğin belirtilen günde okula gidemezsen vs ilişiğin kesiliyordu

Herkes amma abarttın, öğrenci hem de MEB bursu olumsuz ne olabilir ki dedi

Evet o yıllarda olmadı ama 2016 da gördük herşey olabilir

Kullanılmış alınan bir telefon, üst komşu ile paylaşılan bir internet bile insanların yıllarını aldı götürdü

Baban garantör olsun en azından evi vs varsa


Evet meb bursu hala var ona başvurdu zaten
Bence çok riskli gidip dönmemesi, başarısız olması falan.
Benim kendi üniversiteme imzaladığım bir senedim var. İki kefil istediler 270 bin tl değerinde. 1 kefilim eşim. İkincisi babam yaptım. Şimdi zaten kendim topun ağzında yaşarken açıkçası kardeşim kazanırsa 2 senelik eğitime yaklaşık 50 bin euro, 6 senelik eğitime 150 bin euro kefalet senedi istiyorlarmış hiç cesaret edemiyorum.
 
Ay herkes duygusal ponçik yorumlar yazmış 😁
Bağıra bağıra konuşan misafire benim de tahammülüm yok isterse babam olsun kimsenin kimseyi rahatsız etmeye hakkı yok. Benim de dayımın oğlu geldi geçenlerde bir gün kaldı ama bağıra bağıra konuşmalar, eliyle şeyini kaşımalar, sakalını kesip döküntülerini lavaboda bırakmalar. Bu kadar eğitimsizliğe gerek yok medeniyet lütfen.

Babamın evinde kardeşimi her türlü uyarırım ama kendi evimde en ufak şeye alınma ihtimali olduğu için kardeşimin dikkatli olmasını beklerim. Rahat olsun ama insanlara da zarar vermesin. Adam her akşam ağrı kesici alıyormuş yazık günah ya.
 
Nankör falan değilsiniz.
Sizi anlıyorum.
Sadece sıkıntılarınızdan dolayı hiçbir şeyi kaldıramaz duruma gelmişsiniz.
İçinizi döküp rahatlamak istemişsiniz ama ne mümkün.
Allah kolaylık versin.
anlayan birilerini görmek geröekten rahatlattı beni.
gelsin bir ay kalsın isterse ama bizim durumumuz böyleyken değil.
kafa olarak yorgunum zaten kendimi çekecek halim yok benim aylardır.
amin teşekkür ederim dilekleriniz için.
 
Bu forum garip. Konu kayın görümce olsa çoğunluk defet derdi.
Sizi anlıyorum konu sahibi. Eşinin işsizliği, maddi kaygılar , çocuğunuz da var zihinsel olarak çok yorgunsunuz. İnsan bu arada kendi sorumlulugunu kaldiramazken kardesiniz size yoldas değil ayrı bir yük olusturmus. Umarım en az zararlara ( manen) atlatirsiniz bu dönemi.
Kardesinizi karşınıza alın ve konuşun, bu hem dertleşmek gibi de olsun. Belki anlar sizi.
maddi kaygılar beni gerçekten çok yıprattı.
kafam kendimi kaldıramazken başka birinin gönlünü hoş etmek bu kardeşim bile olsa beni yoruyor.
 
Yani gercekten kalbinizde hiç mi sevgi yok. Kardeşin gelmiş 2 hafta kalayım demiş her şeyi gözüne batmış.

Hiç kimse benden bir şey istemesin evimde kalmasın ama benim ihtiyacım olduğunda herkes bana yardım etsin. Kardeş değil mi isteyelim ihtiyacımız olan parayı ama o yeğenini sevse bile rahatsız olayım...
para konusunu güncelleme de açıkladım.
 
Şok içinde okudum yazılanları. İşsizlik psikolojisini, eşi tam 11,5 ay işsiz kalmış biri olarak o kadar iyi biliyorum ki. Bir de bu durumda kardeşinize karşı yaşadığınız hisler sizi çok yıpratmış. 3 abim var. Üçünü de çok severim, evime gelirlerse iş güç beklemem, sofraya dokundurmam, çamaşıra bulaşığa karıştırmam. AMA eşimin işsiz olduğu süre içinde evime gelselerdi değil yukarıda saydıklarım nefes almaları bile batardı eminim. Ki battı da. Abimlerin değil ama evime gelen başka misafirlerin nefes almasından bile rahatsız olduğum oldu. Çünkü o dönem o kadar doluydu ki kafam. Nasıl geçinecez, geleceğimiz ne olacak, evliliğimiz ne olacak, evlenirken bunları asla aklıma getirmemiştim, eşim işten çıkarken de işsizliğin bu kadar uzun süreceğini düşünmemiştik.

Her neyse size tavsiyem kardeşlik ilişkinize göre ne kadar yıprandığınızı kardeşinize anlatmak, yapamıyorsanız da annenizle durumu konuşup onu aracı yapmak.
gerçekten birileri tarafından anlaşılmaya ihtiyacım vardı teşekkür ederim yazınız için.
maddi kaygılar, gelecek belirsizliği, hayat standardının düşmesi insanı o kadar darmaduman ediyor ki.
bende evlenirken bunların hiç birini düşünmemiştim. ayaklarım yere basmıyordu senelerce beklediğim adama kavuşmuştum. çok şükür eve 2 maaş girecek bir maaşı borçlara kredilere masraflara gitse bile kalan 4-5 bin kadar bize hayli hayli yeter. zaten baba evinde maddi yönden çok sıkıntı çektim şimdi biraz rahat edeceğim diye düşündüm. ama evlendik senesi doldu pat işsizlik hiç beklemediğimiz birşeydi. ben hala sindirememişken bu durumu kimseyi çekecek gücüm yokken gelip keyfi olarak 3 hafta birinin bende kalması olmuyor, olmamalı..
özel olmazsa şeyi soracağım size eşiniz işsizken sizde de çok kavga gürültü oluyor muydu ? bizde çok fazla oluyor ve bu beni çok yıprattı
 
Çocuk varken başkasıyla yaşamak çok zor oluyor, biliyorum.
Benim ablam ya da görümcem bizde uzun kalırlar.
10 günde evin bütün düzeni şaşar.
Ve kendimi bir süre sonra onlar mutlu olsun rahat etsin diye uğraşan hizmetçi gibi görürüm ister istemez.
Çünkü dediğim gibi çocuklu evde kurallar vardır, yasaklı kelimeler, saatli yemekler, alçak ses vs gibi.
Bunlara uyulmadıkça işler çığrından çıkıyor.
Ben sizi gayet içten anladım, ama gidince geçecek biliyorsunuz.
Az biraz daha sabır sadece.

yine konu sahibini karıştırdım çok pardon ya😂😂😂
çok haklısınız evin bütün düzeni şaşıyor.
ben haftada 1 gün makarna 1 gün kızartma 1 gün kahvaltı falan gibi pratik yemekler yapıyorken şimdi ister istemez sonuçta evde misafir var diye 1 tencere sarma sardım dün. pasta yaptım kurabiye yaptım köfte yaptım börek yaptım.hani kahvaltıdan, sofradan aç kalkmasın çeşit olsun diye. bunların hepsi benim çocuğumdan çaldığım zaman demek. ve kendimi yormam demek. dediğiniz gibi bir süre sonra gelen rahat etsin mutlu olsun diye olan kendimize oluyor.
 
çok haklısınız evin bütün düzeni şaşıyor.
ben haftada 1 gün makarna 1 gün kızartma 1 gün kahvaltı falan gibi pratik yemekler yapıyorken şimdi ister istemez sonuçta evde misafir var diye 1 tencere sarma sardım dün. pasta yaptım kurabiye yaptım köfte yaptım börek yaptım.hani kahvaltıdan, sofradan aç kalkmasın çeşit olsun diye. bunların hepsi benim çocuğumdan çaldığım zaman demek. ve kendimi yormam demek. dediğiniz gibi bir süre sonra gelen rahat etsin mutlu olsun diye olan kendimize oluyor.
İşte bunu anlayamam.
Bu yoğunlukta ne gerek var?
Bi pasta yapın değişiklik olsun diye.
Çocuğun vaktinden çalınarak yapılan işleri anlamıyorum.
Kendinizi ekstra yormanızı da anlamıyorum.
 
Kardes yazmıssınız ama sız hıc kardes gıbı degılsınız ben kardeslerım gelsın dıye can atıyorumm kardes demek evlat gıbı demek ben sıze hak veremedım. Umarım daha fazla sız arkasından konusmadan gıder yazık kardesınıze
 
gerçekten birileri tarafından anlaşılmaya ihtiyacım vardı teşekkür ederim yazınız için.
maddi kaygılar, gelecek belirsizliği, hayat standardının düşmesi insanı o kadar darmaduman ediyor ki.
bende evlenirken bunların hiç birini düşünmemiştim. ayaklarım yere basmıyordu senelerce beklediğim adama kavuşmuştum. çok şükür eve 2 maaş girecek bir maaşı borçlara kredilere masraflara gitse bile kalan 4-5 bin kadar bize hayli hayli yeter. zaten baba evinde maddi yönden çok sıkıntı çektim şimdi biraz rahat edeceğim diye düşündüm. ama evlendik senesi doldu pat işsizlik hiç beklemediğimiz birşeydi. ben hala sindirememişken bu durumu kimseyi çekecek gücüm yokken gelip keyfi olarak 3 hafta birinin bende kalması olmuyor, olmamalı..
özel olmazsa şeyi soracağım size eşiniz işsizken sizde de çok kavga gürültü oluyor muydu ? bizde çok fazla oluyor ve bu beni çok yıprattı

olmaz olur mu hiç? tabii ki tartışmalarımız oluyordu. eşimin çaresizliği, benim derin düşüncelerim derken birbirimize patladığımız çok oldu. ama benim sabretmemin asıl sebebi hem bu süreci bir imtihan olarak görmem hem de işsiz kalmanın eşimin insiyatifinde olmamasıydı. o kadar çok yere başvurdu, o kadar çok iş görüşmesine gitti ki sayısını unuttum. her gittiği görüşmede çok beğenildi hem kişilik hem iş tecrübesi olarak. ama konu işe almaya gelince ne hikmetse bir türlü geri dönüş alamıyorduk. yine bununla beraber gelen bir iki iş teklifini de biz kendi aramızda konuşup, artı eksilerini toplayıp kabul edemedik çünkü attığımız taş bir kuş bile vurmayacaktı. hem şehir değişmemiz gerekecekti, hem gideceğimiz işler geçici süreli işlerdi şantiye gibi hem de teklif edilen maaşlar çok komik rakamlardı. burada nasıl işsiz kalmış gerekirse markette çalışsın gibi yorumlar gördüm ama benim eşim elektrik elektronik mühendisi. 5 sene bir okul okumuş, üstüne 10 yıla yakın iş tecrübesi olan bir mühendisken açıkçası kendisine asıl işini yapmak değil de başka bir işi yapmayı yediremezdi, sadece o değil ben de kabullenemezdim bu durumu sanırım. ha mecbur kalsak öyle işlere de girip çalışmaktan gocunacak biri değil ama ortada 15 yıla yakın verilen bir emek varken bunu hiçe saymayı siz kendinize yedirir misiniz?

bizim bir çocuğumuz yoktu ama baktınız tartışmaya doğru gidiyorsunuz çocuğunuza yönlendirin enerjinizi. yapabiliyorsanız dışarı çıkıp bir yürüyüş yapın, evde bir oyun kurun, mutfakta yanınıza alıp bir kek çırpın. hem ona aktivite olsun hem de siz tartışma havasından uzaklaşmış olun.

kardeşinizle ilgili olarak da ben kesinlikle sizi haklı gördüm. sizin şu an tepkileriniz zaten kardeşinize değil, içinde bulunduğunuz duruma karşı. şu dönemde onların size anlayışla yaklaşması gerekirdi. bu dediğimi nispet olarak görmeyin ama bizim o kötü günlerimizde değil abilerim ve babam, annem bile evime 1 defa 6 günlüğüne geldi sadece. o da ben çok özlediğim için. çünkü ben o dönemde eşimi evde yalnız bırakıp memlekete gitmek istemedim.

bayağı uzun yazdım ama son olarak şunu yazayım. sabrın sonu selamet. bizim 11,5 ay hatta 1 sene boyunca ne çektiğimizi, ne düşündüğümüzü bir Allah bilir. üstelik ben o dönemde çekirdek ailem dışında eşimin işsiz kaldığını hiç bir akrabama söylemedim, etraftan gelen sorular karşısında daha çok üzülüp gururu kırılsın istemedim. evin içinde 1 sene boyunca diz dize verip oturduk. güldüğümüz çok az oldu. ikimizin de başında kara bulutlar vardı hep. ama 1 senenin sonunda Rabbim bitirdi imtihanımızı. eşim eski işyerine girdi ama hem koşulları daha iyi şekilde hem de maaşı daha yüksek olarak. evimize tekrar huzur geldi inanın. bir de bebek bekliyoruz şu an. ha bunları tekrar yaşayabiliriz, bu ihtimal hep var ama biz o süreci atlatarak evliliğimizi güçlendirdiğimize inandık hep. çünkü ne olursa olsun birbirimize sırtımızı dönmedik. en büyük, sinir krizi geçirmeli/geçirtmeli tartışmanın ardından bile sarılamasak dahi el ele tutuşarak uyuduk. sabredin, dua edin. inşallah sizin için herşey çok çok çok daha güzel olacak.
 
olmaz olur mu hiç? tabii ki tartışmalarımız oluyordu. eşimin çaresizliği, benim derin düşüncelerim derken birbirimize patladığımız çok oldu. ama benim sabretmemin asıl sebebi hem bu süreci bir imtihan olarak görmem hem de işsiz kalmanın eşimin insiyatifinde olmamasıydı. o kadar çok yere başvurdu, o kadar çok iş görüşmesine gitti ki sayısını unuttum. her gittiği görüşmede çok beğenildi hem kişilik hem iş tecrübesi olarak. ama konu işe almaya gelince ne hikmetse bir türlü geri dönüş alamıyorduk. yine bununla beraber gelen bir iki iş teklifini de biz kendi aramızda konuşup, artı eksilerini toplayıp kabul edemedik çünkü attığımız taş bir kuş bile vurmayacaktı. hem şehir değişmemiz gerekecekti, hem gideceğimiz işler geçici süreli işlerdi şantiye gibi hem de teklif edilen maaşlar çok komik rakamlardı. burada nasıl işsiz kalmış gerekirse markette çalışsın gibi yorumlar gördüm ama benim eşim elektrik elektronik mühendisi. 5 sene bir okul okumuş, üstüne 10 yıla yakın iş tecrübesi olan bir mühendisken açıkçası kendisine asıl işini yapmak değil de başka bir işi yapmayı yediremezdi, sadece o değil ben de kabullenemezdim bu durumu sanırım. ha mecbur kalsak öyle işlere de girip çalışmaktan gocunacak biri değil ama ortada 15 yıla yakın verilen bir emek varken bunu hiçe saymayı siz kendinize yedirir misiniz?

bizim bir çocuğumuz yoktu ama baktınız tartışmaya doğru gidiyorsunuz çocuğunuza yönlendirin enerjinizi. yapabiliyorsanız dışarı çıkıp bir yürüyüş yapın, evde bir oyun kurun, mutfakta yanınıza alıp bir kek çırpın. hem ona aktivite olsun hem de siz tartışma havasından uzaklaşmış olun.

kardeşinizle ilgili olarak da ben kesinlikle sizi haklı gördüm. sizin şu an tepkileriniz zaten kardeşinize değil, içinde bulunduğunuz duruma karşı. şu dönemde onların size anlayışla yaklaşması gerekirdi. bu dediğimi nispet olarak görmeyin ama bizim o kötü günlerimizde değil abilerim ve babam, annem bile evime 1 defa 6 günlüğüne geldi sadece. o da ben çok özlediğim için. çünkü ben o dönemde eşimi evde yalnız bırakıp memlekete gitmek istemedim.

bayağı uzun yazdım ama son olarak şunu yazayım. sabrın sonu selamet. bizim 11,5 ay hatta 1 sene boyunca ne çektiğimizi, ne düşündüğümüzü bir Allah bilir. üstelik ben o dönemde çekirdek ailem dışında eşimin işsiz kaldığını hiç bir akrabama söylemedim, etraftan gelen sorular karşısında daha çok üzülüp gururu kırılsın istemedim. evin içinde 1 sene boyunca diz dize verip oturduk. güldüğümüz çok az oldu. ikimizin de başında kara bulutlar vardı hep. ama 1 senenin sonunda Rabbim bitirdi imtihanımızı. eşim eski işyerine girdi ama hem koşulları daha iyi şekilde hem de maaşı daha yüksek olarak. evimize tekrar huzur geldi inanın. bir de bebek bekliyoruz şu an. ha bunları tekrar yaşayabiliriz, bu ihtimal hep var ama biz o süreci atlatarak evliliğimizi güçlendirdiğimize inandık hep. çünkü ne olursa olsun birbirimize sırtımızı dönmedik. en büyük, sinir krizi geçirmeli/geçirtmeli tartışmanın ardından bile sarılamasak dahi el ele tutuşarak uyuduk. sabredin, dua edin. inşallah sizin için herşey çok çok çok daha güzel olacak.
yaa uzun uzun yazmışsınız zamanınızı ayırıp çok çok teşekkür ederim.
biz 5 sene sevgililik 2 sene nişanlılık dönemi yaşadık ve asla şu son bir senede ettiğimiz kavganın çeyreğini bile etmemişizdir 7 sene boyunca. benim zoruma gidende bu. bu adam çok merhametliydi çok sakindi ama bazen içinden bir canavar çıkıyor. benim sevdiğim saydığım adam böyle değildi ki böyle olsa zaten ben evlenmezdim. evet bu dönem geçici evet her şey yoluna girecek diye sabrediyor insan tabi. senelerce çalışan adamın bir anda işsiz kalması evde çocuk bakması kolay değil. psikolojik olarak zor dönemden geçiyoruz her ikimizde. ki benim de çoğu zaman ağzım durmuyor karşılıklı kırıldığımız çok oluyor. bi de zor bi çocuğunuzda varsa hayatta hiç bir şeyi çekecek gücünüz kalmıyor buna kardeşte dahil. çoğu kişi tarafında bu kardeşlik değil yazılmış ama ben şu an sonunu göremediğim evliliğimde kendi derdime mi yanayım çocuğuma mı yoksa bir de kardeş mi pohpohlayayım.
aynen öyle bizimde güldüğümüz o kadar az ki. konuşsakta sohbet etsekte hep aklımızın bir köşesinde gelecek kaygımız var. sizin adınıza inanın ki çok çok sevindim. rabbim ağzınızın tadını bozmasın yavrunuzla eşinizle inşallah daha da güzel günleriniz olur :)
 
yaa uzun uzun yazmışsınız zamanınızı ayırıp çok çok teşekkür ederim.
biz 5 sene sevgililik 2 sene nişanlılık dönemi yaşadık ve asla şu son bir senede ettiğimiz kavganın çeyreğini bile etmemişizdir 7 sene boyunca. benim zoruma gidende bu. bu adam çok merhametliydi çok sakindi ama bazen içinden bir canavar çıkıyor. benim sevdiğim saydığım adam böyle değildi ki böyle olsa zaten ben evlenmezdim. evet bu dönem geçici evet her şey yoluna girecek diye sabrediyor insan tabi. senelerce çalışan adamın bir anda işsiz kalması evde çocuk bakması kolay değil. psikolojik olarak zor dönemden geçiyoruz her ikimizde. ki benim de çoğu zaman ağzım durmuyor karşılıklı kırıldığımız çok oluyor. bi de zor bi çocuğunuzda varsa hayatta hiç bir şeyi çekecek gücünüz kalmıyor buna kardeşte dahil. çoğu kişi tarafında bu kardeşlik değil yazılmış ama ben şu an sonunu göremediğim evliliğimde kendi derdime mi yanayım çocuğuma mı yoksa bir de kardeş mi pohpohlayayım.
aynen öyle bizimde güldüğümüz o kadar az ki. konuşsakta sohbet etsekte hep aklımızın bir köşesinde gelecek kaygımız var. sizin adınıza inanın ki çok çok sevindim. rabbim ağzınızın tadını bozmasın yavrunuzla eşinizle inşallah daha da güzel günleriniz olur :)

bizim de tartışmalarımız hep benim çenemi tutamayıp konuları açmamla başlıyordu zaten. bir de size şunu diyeyim, en karanlıkta, en dipte olduğunuzu hissettiğiniz anın hemen ertesinde güneş doğuyor inanın. biz artık asla eşimin bir işe giremeyeceğini düşünüp tası tarağı toplayı memlekete dönmeye, orda da ne iş olursa yapmaya karar vermiştik ki üstünden çok geçmeden iş haberini aldık. o akşam nasıl ağladığımı anlatamam size. herkesi aradım. abilerimi, annemi, babamı, eşimin ablasını, anne babasını. herkese haber verdim. böyle hıçkıra hıçkıra bir ağlamaktan bahsediyorum ama.

eşinizin mesleği ne bilmiyorum ama mümkünse eski işyerinden sorunlu ayrılmadıysa amirleriyle iletişime geçmesini tavsiye ederim ben. güzel bir sonuç çıkar diye düşünüyorum.
 
bizim de tartışmalarımız hep benim çenemi tutamayıp konuları açmamla başlıyordu zaten. bir de size şunu diyeyim, en karanlıkta, en dipte olduğunuzu hissettiğiniz anın hemen ertesinde güneş doğuyor inanın. biz artık asla eşimin bir işe giremeyeceğini düşünüp tası tarağı toplayı memlekete dönmeye, orda da ne iş olursa yapmaya karar vermiştik ki üstünden çok geçmeden iş haberini aldık. o akşam nasıl ağladığımı anlatamam size. herkesi aradım. abilerimi, annemi, babamı, eşimin ablasını, anne babasını. herkese haber verdim. böyle hıçkıra hıçkıra bir ağlamaktan bahsediyorum ama.

eşinizin mesleği ne bilmiyorum ama mümkünse eski işyerinden sorunlu ayrılmadıysa amirleriyle iletişime geçmesini tavsiye ederim ben. güzel bir sonuç çıkar diye düşünüyorum.
bu aralar haber çıkacak gibi beklediğimiz bir yerden bakalım
 
bu aralar haber çıkacak gibi beklediğimiz bir yerden bakalım

işsizlik parasızlık huzursuzluk çok zor
bizde evlendık ilk 3 sene akla zarar parasız kaldık ekmek alacak paramız yoktu
kızım yeni, dogmuştu , kocam benım saçlarımı evde kesti ben onu evde traş etmiştim hiç unutmuyorum ,
sonra iş değiştirdi bir seneye yakında toparlanmamız sürdü , ama hiç kimseye ağlamadık
kimse bizim ne çektiğimizi bilmedi , bunun bir sınav oldugunu düşündüm hep ,
çok şükür bin şükür lürfen sabır kırmayın birbirinizi ,

hee buarada kardeşinede biraz görev ver , anasının evi değil orası
 
X