- 1 Kasım 2023
- 699
- 1.403
- 31
-
- Konu Sahibi letthelightin
- #41
Teşekkürler sağ duyulu yaklaştığınız için. Kedi konusunu en son açtığımda güvenilir birini bulmadan rastgele bir yere verirse duygusal olarak çok kötü hissedeceğini söyledi eşim. Tartışma epey büyüdü. Sonra konuya komşuya haber salmak üzere konu kapandı. Sizce tekrar bahsetmeli miyim birini bulmaktan? Bir de kardeşiyle görüşmek istemediğimi nasıl bir yaklaşımla açıklayabilirim? Aslında eşim kendisinin de istismar edildiğinin farkında ama görmek istemiyor.Benim amacım sizi üzmek değil. Algınızı değiştirmek. Hani diyorsunuz ya eşimle hiç problemim yok.
Nedeni bu. Niye problem olsun ki, adamın tüm garip davranışlarını tolere etmişsiniz. Siz her şeyi sineye çektiğiniz için problem yok. Hep alttan alsam ben de eşimle gül gibi geçinirim ama bu hayatın içinde varlığım olmaz. Kardeşine bu kadar tölerans gösteren adam, siz biraz problem çıkarın bakalım ne yapıyor?
Bu konuyu o zaman bir daha konuşalım.
Gorumceniz kendini begenmiş egolu birisi kimseye saygisi yok anlaṣilan.Ne olur olsun arabadan indirmek filan bunlar çok ezikce haraketler vede saygisizca sonucta kardeşsiniz.Kedilerede yazik yani kolay sanmiṣ kedi bakmayı sonra bakamayip birde sizin üzerinize yikmiş bakamiyorsa kendisi kediler icin birşey duşunmeli abisi onun sorumluluklarini taṣimali degil hep hemde boyle terbiyesizlikler yaparken.Tavsiyem bu kadinla çok polemige girmemeniz zaten boyleleri ne dersen de anlamaz kendi abisine boyle davranan size neler yapmaz.Ama yinede asla sizede terbiyesizlik yapmasina ve sorunlarini size yikamasina musade etmeyin kucuk çocuk degil ergen gibi davranacagina kendi sorunlarinin üstesinden gelmeye alişsin.Selamlar herkese,
1 yıllık evliyim. Son 1 aydır aile içinde aklımı karıştıran bir sorun oldu. Konu eşimin kız kardeşiyle ilgili. Kendisi biraz fevri biridir, abisine ve babasına bağırdığına, abisine hakaret ettiğine sık sık şahit oldum. Her tartışma çıktığında genellikle ben de aynı ortamda oluyorum.
Geçen ay eşim, görümcem ve ben bir parkta vakit geçirmeye gidiyorduk. Ayrı ayrı arabalar alıp kalabalık etmeyelim diye sadece görümcemin arabasını aldık. O kullanıyordu. Parka tam vardığımızda, basit bir sebepten (birinci sağdan değil ikinci sağdan dön gibi basit bir sebep) eşim ve görümcem arasında bir tartışma çıktı. Görümcem alışık olduğumuz üzre bağırmaya ve abisine hakaret etmeye başladı. Son olarak da araba benim arabam, in arabamdan dedi. (Bu arada hepimiz 20'li yaşların sonundayız. Tartışmanın abukluğundan onu da belirtmek istedim.) Eşim önceki tüm tartışmaları alttan aldığı için, yine durumu idare etmeye çalıştı. Ne yani, gerçekten inmemi mi istiyorsun gibi bir şey dedi. Görümcem de evet, bugün seninle uğraşmak istemiyorum, bye bye dedi. Ben saçmalamayin falan diye araya girsem de işe yaramadı. Eşim indi arabadan. Hâliyle ben de indim. Görümcem de bastı gitti. Akşam vaktiydi, biraz vakit geçirip güç bela toplu taşıma bulup eve döndük.
(Başka bir ülkede yaşıyoruz, toplu taşıma ayarlamak pek kolay değil.)
Ben hem eşim için üzüldüm hem de kendi adıma. Çünkü yok sayılmış hissettim. Abisine kızmış olsa bile sırf ben de aynı ortamdayım diye bizi arabadan indirmemesi gerekirdi bence. Üstelik aynı gün bu olaydan önce görümceme eşimle birlikte bir hediye almıştık. Yalnız yaşadığı ve her yardıma ihtiyacı olduğunda eşimin koşa koşa gittiğini söylememe bile gerek yok.
Ertesi gün özür bekledik ama gelmedi. Eşime de, beni suçlu hissettiriyorsun gibi manipülatif bir mesaj atmış. Tabiki onlar kardeş oldukları için bir süre sonra olayı unuttular ama benim kalbimde bir soğukluk oldu. Eskisi gibi, arkadaşımmış gibi davranamiyorum artık.
Boyle hissetmemi sağlayan bir diğer olay da, iki kedisini, hiç telefonla beni arayıp "olur mu, müsait misiniz" demeden bizim eve getirmesi oldu. 3 aydır buradalar. Bakamiyormuş. Geri almıyor. Eşim de ne yapayım, kardeşime yardım ediyorum diyor. Tuvaletlerini o temizleyip yemeklerini o veriyor ama ben hem evin genel temizliğini yaptığım için, hem de hayvanlarla yaşamaya alışık olmadığım için rahatsız oluyorum.
Size sorum, sizce aile içinde durduk yere soğukluk mu yaratıyorum? Kendimi görümceme yakın hissedemiyorum artık ama tabiki aynı ortamda bulunmamız gerekiyor. Bu iki sorun da hiç yaşanmamış gibi davranıp yüzüme gülüyor o. Ben onunla bu konuları konuşmadım ama eşime söyledim. Direkt ona söylersem geri dönüşü olmayan aile içi bir tartışma çıkar diye çekiniyorum. Fikirlere ve eleştiriye açığım.
Petshop'a verecekti. Bir nevi sokağa atmak aslında. 5-6 tane yavru vardı onları başkalarına dağıttı. Bakamiyorsun, kısırlaştır bari anne kediyi dedim. Yok günah münah dedi dinlemedi. En son anne kedi de, tek yavru kedi de bize kaldı. Ben nazik olmanın her ortamda değersiz görülmesinden çok yoruldum inanın ki. Görüşmek istemeyince de sorun çıkaran yine ben diye algilanacagim.Eşin ciddi anlamda garip ya insan eşine bir danışır sorar sorumluluk bu. Kedileri sahiplendirsin tekrar iyi ailelere ya. Ben bakamıyorum deyip sokağa mı atcaktı siz almasaydınız eve. Ne gaddar bir kadın bu. 3 kedi bakımı nasıl diyim kedilere resmen aşık biriyim ama zor olduğunu söyleyebilirim kılı tüyü çok birkere. Gönüllü bakan insan bunlara katlanabilir zaten bakamayan da hayvancıkların günahına girmesin.
Hala olgunlaşamamış ondan arkadaş olma mümkünse. Görümcen olarak kalsın. Gerekmedikçe diyaloğa girme bundan sonra. Zannederim nezaketi eziklik anlıyor.
Tabii ki siz haklısınız ama suçlusunuz da. Ne demek kedilerini haber vermeden getirip bırakmak? Sahiplenirken kendi düşünecekti bunları, tepkinizi koymazsanız daha da tepenize binerSelamlar herkese,
1 yıllık evliyim. Son 1 aydır aile içinde aklımı karıştıran bir sorun oldu. Konu eşimin kız kardeşiyle ilgili. Kendisi biraz fevri biridir, abisine ve babasına bağırdığına, abisine hakaret ettiğine sık sık şahit oldum. Her tartışma çıktığında genellikle ben de aynı ortamda oluyorum.
Geçen ay eşim, görümcem ve ben bir parkta vakit geçirmeye gidiyorduk. Ayrı ayrı arabalar alıp kalabalık etmeyelim diye sadece görümcemin arabasını aldık. O kullanıyordu. Parka tam vardığımızda, basit bir sebepten (birinci sağdan değil ikinci sağdan dön gibi basit bir sebep) eşim ve görümcem arasında bir tartışma çıktı. Görümcem alışık olduğumuz üzre bağırmaya ve abisine hakaret etmeye başladı. Son olarak da araba benim arabam, in arabamdan dedi. (Bu arada hepimiz 20'li yaşların sonundayız. Tartışmanın abukluğundan onu da belirtmek istedim.) Eşim önceki tüm tartışmaları alttan aldığı için, yine durumu idare etmeye çalıştı. Ne yani, gerçekten inmemi mi istiyorsun gibi bir şey dedi. Görümcem de evet, bugün seninle uğraşmak istemiyorum, bye bye dedi. Ben saçmalamayin falan diye araya girsem de işe yaramadı. Eşim indi arabadan. Hâliyle ben de indim. Görümcem de bastı gitti. Akşam vaktiydi, biraz vakit geçirip güç bela toplu taşıma bulup eve döndük.
(Başka bir ülkede yaşıyoruz, toplu taşıma ayarlamak pek kolay değil.)
Ben hem eşim için üzüldüm hem de kendi adıma. Çünkü yok sayılmış hissettim. Abisine kızmış olsa bile sırf ben de aynı ortamdayım diye bizi arabadan indirmemesi gerekirdi bence. Üstelik aynı gün bu olaydan önce görümceme eşimle birlikte bir hediye almıştık. Yalnız yaşadığı ve her yardıma ihtiyacı olduğunda eşimin koşa koşa gittiğini söylememe bile gerek yok.
Ertesi gün özür bekledik ama gelmedi. Eşime de, beni suçlu hissettiriyorsun gibi manipülatif bir mesaj atmış. Tabiki onlar kardeş oldukları için bir süre sonra olayı unuttular ama benim kalbimde bir soğukluk oldu. Eskisi gibi, arkadaşımmış gibi davranamiyorum artık.
Boyle hissetmemi sağlayan bir diğer olay da, iki kedisini, hiç telefonla beni arayıp "olur mu, müsait misiniz" demeden bizim eve getirmesi oldu. 3 aydır buradalar. Bakamiyormuş. Geri almıyor. Eşim de ne yapayım, kardeşime yardım ediyorum diyor. Tuvaletlerini o temizleyip yemeklerini o veriyor ama ben hem evin genel temizliğini yaptığım için, hem de hayvanlarla yaşamaya alışık olmadığım için rahatsız oluyorum.
Size sorum, sizce aile içinde durduk yere soğukluk mu yaratıyorum? Kendimi görümceme yakın hissedemiyorum artık ama tabiki aynı ortamda bulunmamız gerekiyor. Bu iki sorun da hiç yaşanmamış gibi davranıp yüzüme gülüyor o. Ben onunla bu konuları konuşmadım ama eşime söyledim. Direkt ona söylersem geri dönüşü olmayan aile içi bir tartışma çıkar diye çekiniyorum. Fikirlere ve eleştiriye açığım.
Ben yorumlar geldikçe aslında ne kadar kırıldığımı anlıyorum. Benim ailemden biri eşime böyle saygısız davransa mutlaka karşıma alır konuşurdum diyorum şuan kendi kendime. Ya da en baştan hiç izin vermezdim.Gorumceniz kendini begenmiş egolu birisi kimseye saygisi yok anlaṣilan.Ne olur olsun arabadan indirmek filan bunlar çok ezikce haraketler vede saygisizca sonucta kardeşsiniz.Kedilerede yazik yani kolay sanmiṣ kedi bakmayı sonra bakamayip birde sizin üzerinize yikmiş bakamiyorsa kendisi kediler icin birşey duşunmeli abisi onun sorumluluklarini taṣimali degil hep hemde boyle terbiyesizlikler yaparken.Tavsiyem bu kadinla çok polemige girmemeniz zaten boyleleri ne dersen de anlamaz kendi abisine boyle davranan size neler yapmaz.Ama yinede asla sizede terbiyesizlik yapmasina ve sorunlarini size yikamasina musade etmeyin kucuk çocuk degil ergen gibi davranacagina kendi sorunlarinin üstesinden gelmeye alişsin.
Bunu niye birine açıklamak zorunda hissediyorsunuz ki?Teşekkürler sağ duyulu yaklaştığınız için. Kedi konusunu en son açtığımda güvenilir birini bulmadan rastgele bir yere verirse duygusal olarak çok kötü hissedeceğini söyledi eşim. Tartışma epey büyüdü. Sonra konuya komşuya haber salmak üzere konu kapandı. Sizce tekrar bahsetmeli miyim birini bulmaktan? Bir de kardeşiyle görüşmek istemediğimi nasıl bir yaklaşımla açıklayabilirim? Aslında eşim kendisinin de istismar edildiğinin farkında ama görmek istemiyor.
Olanları sindiremediğimi söylemeliyim gerçekten. Herkesin toleransı farklı. Bu arada kedilere ben de üzülüyorum. Çok masumlar.Bunu niye birine açıklamak zorunda hissediyorsunuz ki?
Tekrar görüşmek konusu gündem olursa, siz görüşün ben gelmek istemiyorum diyebilirsiniz. Israr edemez. Yaşadığımız şeyleri sen sindiriyor olabilirsin ama ben sindiremiyorum. Bana yansımasına da engel olamıyorsun madem, ben de psikolojimi böyle korumaya karar verdim diyebilirsiniz. Ama hesap verir türde değil. Bu sizin seçiminiz olsun. Kediler için de internete ilan verin, sahiplendirme ilanlarına dönüş çok olur. Ben de çok istedim evimde kedi ama her yer açık alan, evim 1. kat ve mutfağım ayrı değil, teras tehlikeli. Şimdi benim kapıma eşim kedi getirse, almam. Yani ortak hayatınızda duruşunuz da kararlarınız da ortak paydada olmalı. Yazık o hayvana. Ya terastan düşerse?
Petshop'a verecekti. Bir nevi sokağa atmak aslında. 5-6 tane yavru vardı onları başkalarına dağıttı. Bakamiyorsun, kısırlaştır bari anne kediyi dedim. Yok günah münah dedi dinlemedi. En son anne kedi de, tek yavru kedi de bize kaldı. Ben nazik olmanın her ortamda değersiz görülmesinden çok yoruldum inanın ki. Görüşmek istemeyince de sorun çıkaran yine ben diye algilanacagim.
İnternetten bakmıştık melez çıkmıştı. Sokak kedisi ve cins karışık. Anne kedi epey depresif, zaten bu özelliğini sevmediği için ondan kurtulmak istedi kız kardeş. Şimdi yük bize kaldı. Zor iş gerçekten. Muhtaç hayvanlarla vicdan yaptırmak da bencilce. İyi bir aile arıyoruz. Emrivaki olması ve temizlik konusu beni epey yıprattı çünkü. Ve eşimle ilişkimize de zarar veriyor. Teşekkür ederim sizeÇizgi çekmek neden sorun çıkarmak olsun yeterince anlayış gösterilmiş zaten haddinden fazla. Yakın samimi olmuşsunuz ki. Şuan 2 kedi kaldı ise anne kediyi kısırlaştırcak ücreti versin size o hanımefendi eşin bakıyorsa ve senin için aşırı sorun değilse bakabilirsiniz. Yazık sürekli yer değişimi hayvana strese sokar onları. Belki alışmışsındır onlara. Ne diyeyim eğer istemezsen çok iyi aile bulmalısınız cins kedi galiba petshop almaz yoksa para ile satılıp durucaklar.
Sevgili konu sahibi.Güncelleme: Az önce tekrar konuştuk. Eşim araba mevzusu için kardeşine 2-3 kere kesinlikle özür dilemesini gerektiğini söylemiş. (Benim haberim yoktu bu konuşmalardan.) O da yoo, ben hatalı değilim ki demiş. Eşim de o zaman artık eskisi gibi olamayız, bu kırılan şeyi sen kırdın demiş.
Evet keşke kendini yok saymasaydi. İstismar bunun adı. Burada gelen yorumlardan sonra benim içim rahat etmeyince tekrar konuştuk bu akşam. Hem kendisinden hem benden özür dilemezse eskisi gibi olmayacağını söylemiş. Bana eşim "farkında değil misin, telefonlaşmiyoruz bile" dedi. Arada bir konuştuklarını duyuyordum ama, evet eskisi gibi değil. Kedi olayında da, sabah telefonla uyanmış ve kediler ile kardeşini kapıda bulmuş. Aile bireyleriyle uğraşmak ne kadar yıpratıcı ya. Diğer söylediklerinizi de tekrar okuyup düşüneceğim. Sanırım ben de artık kendimi suçlamayı birakmaliyim. Size ve yorum yapanlara teşekkür ederim tekrarSevgili konu sahibi.
O araba mevzusunda haberiniz olmayan o konuşmada size de tuhaf gelen bir şey yok mu?
Arabadan in diyor abisine eşinin yanında. Abisine diyor. Eşiniz de iniyor ve siz de ardından.
Burada sadece özür dilenmesi gereken kişi siz değilsiniz.
Eşiniz durumu kendi içinde normalleştirmiş ama baktı siz arıza çıkarıyorsunuz. Kardeşini ikaz etmiş.
Yani afedersiniz anlaşılır olsun diye böyle yazacağım; benim ağzıma sıçmaya hakkın var, kardeşimsin ama bari karıma yapma.
Bu da arsıza çanak tutmak oluyor işte. İnsanlar bu aile kavramını çok fazla kutsuyor kök aile olunca nedense.
Saygısızlık saygısızlıktır.
Eşinizi siz böyle arabadan sövercesine indirseniz mesela. Ailem o benim deyip gene sizinle konuşur mu? Kavga mı eder? Boşar mı?
Ama bu da aile.
Size onca mesajda anlatmaya çalıştığım buydu.
O ilişkide çok fazla saçmalık var ve halen siz kendinizi suçlayacak argümanlar arıyorsunuz.
Siz HAKLISINIZ.
Kimseye açıklama yapmak zorunda değilsiniz.
Diyelim kız kardeşi özür diledi, hani olmaz da oldu diyelim. O özrü kabul etmek zorunda da değilsiniz.
Lütfen bu ayrıma varın olur mu?
Konu aile olmaksa, siz de eşinizin ailesisiniz. Konu saygıyla, eşiniz kardeşini pışpışlayacak diye sizi yok sayamaz. Keşke kendini de yok saymasa.
Güncelleme: Az önce tekrar konuştuk. Eşim araba mevzusu için kardeşine 2-3 kere kesinlikle özür dilemesini gerektiğini söylemiş. (Benim haberim yoktu bu konuşmalardan.) O da yoo, ben hatalı değilim ki demiş. Eşim de o zaman artık eskisi gibi olamayız, bu kırılan şeyi sen kırdın demiş.
Bu zamana kadar silik davrandığım için kendimi yetersiz hissediyorum gerçekten. İnsan kendisine gösterilecek saygıyı da kendisi yaratırmış.Benim görümce de böyle hem manipülatif hem de küçümseyici üstüne haklı gibi gidip ağlayan bir tip. Abisine hakaret ediyor. Valla kim ne derse desin kardeş mardes dinlemem ben benim kocama benden başkası hakaret edemez pkhfdstabi ben de etmem orası ayrı ama. Birgün yine arabadayiz eşim öndeki araca kızdı kendi kendine söylendi inip dovecegim şimdi gibi bir sey dedi sonra arkadan görümce eşimin kılıbık biri olduğunu bunu mümkün değil yapmayacağını palavra sıkmamasini vs söyledi ve daha birsuru sey. Ben de kızdım abine tavrın çok yanlış böyle konuşma abinle dedim o da sen karışmazsın dedi ben de karışırım o benim kocam değil sen ama babası bile kucumseyip hakaret edemez dedim sesimi yukselterek. O günden sonra abisine saygısı arttı en azından benim yanımda saygılı davrandı.
Bence bu kadar silik olma.
Sen bana sordun mu bu kedileri demeliydin . Veya her olayda sesini çıkarman gerekirdi. Sen kötü gelin olmaktan korkuyorsun. Kötü gelin olmak silik gelin olmaktan bin kat saygı görür bunu da bilmelisin. Naçizane...
Çok teşekkürler aklımdan geçen her şeyi özetlemişsiniz. Çoğu zaman hiçbir şeye bulaşmayayim diye güçsüz göründüğümün ben de farkındayım. Bu ozelligimi nasıl gelistirecegimi düşünüyorum bu sıralarda.Üşenmedim herkesi okudum neler gördüm öyle, kendisini yok saymaya meyilli çekirdek ailesinin sınırlarını henüz algilayamamis iki yetişkin insan ve sürekli tolere edildiği için asla duzelemeyecek ve yetişkin olamayacak şımarık kaprisli ve başkalarına yük olmaktan çekinmeyen sınırlarını bilmeyen bir kardeş.
Hanımefendi rahatsız olduğunuz konuları zamanında sakince konuşarak beklentilerinizle birlikte dile getirmezseniz yakında o abi kardeş kavgaları eşinizle sizin aranizda yaşanacak çünkü dolup dolup bir noktada tasacaksiniz.
Ayrıca artık eşinizin birincil önceliği sizsiniz bunun bilinciyle hareket etmeye çalışması lazım çünkü bu hayatı ikiniz birlikte yürümeye başladıniz kök ailelerinizden ayrisiniz artık bunun bilincinde olmalısınız.
Evliliğinize de o kadar güvenmiyorsunuz ki aşırı bir kaybetme korkunuz var oysa kardeşinin tüm terbiyesizligini affeden biri sizin haklı uyarilariniza arıza cikarip sizi kötü ilan edecekse orda zaten ciddi bir saygı sevgi bağ sorunu vardır evliliğinizi yeniden değerlendirmeniz gerekir.
Önce kendiniz, sonra eşiniz ondan sonra canınız isterse diğerlerini düşünürsünüz. Oturup eşinizle önceliklerinizi, isteklerinizi ve sınırlarınızı açıkça konuşun lütfen. Bu gün kedilerini birakan yarın yaptığı çocuğu da getirip bırakır bu nasıl bir sorumsuzluktur. Bu gün bunu sizi oyalayarak size kabul ettiren yarın size neleri neleri kabul ettirir çünkü idare edilebilen birisiniz malesef bu da manipülasyona açık olduğunuz anlamına gelir.
Ayrıca bulunduğunuz bir ortamda tartışma oluyorsa aman ben müdahil olmiyim vs geçin bunları tabiki de dalmayin konunun ortasına ama kendinize yapılan saygisizlikla ilgili de bı çift laf etmeye hakkınız var. Kendinizi açıkça ifade ettikten sonra kimse kötü ilan edemez sizi. Biraz sağlam durun lütfen.
HaklısınSelamlar herkese,
1 yıllık evliyim. Son 1 aydır aile içinde aklımı karıştıran bir sorun oldu. Konu eşimin kız kardeşiyle ilgili. Kendisi biraz fevri biridir, abisine ve babasına bağırdığına, abisine hakaret ettiğine sık sık şahit oldum. Her tartışma çıktığında genellikle ben de aynı ortamda oluyorum.
Geçen ay eşim, görümcem ve ben bir parkta vakit geçirmeye gidiyorduk. Ayrı ayrı arabalar alıp kalabalık etmeyelim diye sadece görümcemin arabasını aldık. O kullanıyordu. Parka tam vardığımızda, basit bir sebepten (birinci sağdan değil ikinci sağdan dön gibi basit bir sebep) eşim ve görümcem arasında bir tartışma çıktı. Görümcem alışık olduğumuz üzre bağırmaya ve abisine hakaret etmeye başladı. Son olarak da araba benim arabam, in arabamdan dedi. (Bu arada hepimiz 20'li yaşların sonundayız. Tartışmanın abukluğundan onu da belirtmek istedim.) Eşim önceki tüm tartışmaları alttan aldığı için, yine durumu idare etmeye çalıştı. Ne yani, gerçekten inmemi mi istiyorsun gibi bir şey dedi. Görümcem de evet, bugün seninle uğraşmak istemiyorum, bye bye dedi. Ben saçmalamayin falan diye araya girsem de işe yaramadı. Eşim indi arabadan. Hâliyle ben de indim. Görümcem de bastı gitti. Akşam vaktiydi, biraz vakit geçirip güç bela toplu taşıma bulup eve döndük.
(Başka bir ülkede yaşıyoruz, toplu taşıma ayarlamak pek kolay değil.)
Ben hem eşim için üzüldüm hem de kendi adıma. Çünkü yok sayılmış hissettim. Abisine kızmış olsa bile sırf ben de aynı ortamdayım diye bizi arabadan indirmemesi gerekirdi bence. Üstelik aynı gün bu olaydan önce görümceme eşimle birlikte bir hediye almıştık. Yalnız yaşadığı ve her yardıma ihtiyacı olduğunda eşimin koşa koşa gittiğini söylememe bile gerek yok.
Ertesi gün özür bekledik ama gelmedi. Eşime de, beni suçlu hissettiriyorsun gibi manipülatif bir mesaj atmış. Tabiki onlar kardeş oldukları için bir süre sonra olayı unuttular ama benim kalbimde bir soğukluk oldu. Eskisi gibi, arkadaşımmış gibi davranamiyorum artık.
Boyle hissetmemi sağlayan bir diğer olay da, iki kedisini, hiç telefonla beni arayıp "olur mu, müsait misiniz" demeden bizim eve getirmesi oldu. 3 aydır buradalar. Bakamiyormuş. Geri almıyor. Eşim de ne yapayım, kardeşime yardım ediyorum diyor. Tuvaletlerini o temizleyip yemeklerini o veriyor ama ben hem evin genel temizliğini yaptığım için, hem de hayvanlarla yaşamaya alışık olmadığım için rahatsız oluyorum.
Size sorum, sizce aile içinde durduk yere soğukluk mu yaratıyorum? Kendimi görümceme yakın hissedemiyorum artık ama tabiki aynı ortamda bulunmamız gerekiyor. Bu iki sorun da hiç yaşanmamış gibi davranıp yüzüme gülüyor o. Ben onunla bu konuları konuşmadım ama eşime söyledim. Direkt ona söylersem geri dönüşü olmayan aile içi bir tartışma çıkar diye çekiniyorum. Fikirlere ve eleştiriye açığım.
Kendi kendinize gelişmesi zor ve çok uzun sürer naçizane terapi almanızı tavsiye ederim, hatta eşiniz de alsa o kadar kolaylaşır ki birçok şey.Çok teşekkürler aklımdan geçen her şeyi özetlemişsiniz. Çoğu zaman hiçbir şeye bulaşmayayim diye güçsüz göründüğümün ben de farkındayım. Bu ozelligimi nasıl gelistirecegimi düşünüyorum bu sıralarda.