Garip bir evlilik

Evet bizim saygın mesleklerimiz var, dışarıdan herkes imreniyordur muhtemelen ama ben öğrenci iken bile böyle rezil yaşamamıştım.
Eşim gerçekten kötü bir insan değil ben bir yatırım yaptım ama tutmadı yanlış yaptım bunları telafi edeceğim diyor, 4 aydır tatil organizasyonları, kartımı vereyim alışverişe çık vs evde de keza öyle beni mutlu etmek için çabalıyor ama o kadar kırgınım ki. Kendisi de farkında hiç iyi olmadığımın. Bu arada hiç dememiştir bana alma/gezme/harcama. Ama ben kocam dibim dibindeyken bunları yapamazdım ki. İçimde korku vardı sürekli, kıtlık anksiyetesi yaşadım her an batabilir elimde tutayım ve eşime vereyim diye.
Bilmiyorum keşke böyle olmasaydı. Başkası anlatsa ben de direkt boşan derim, yaşayınca öyle olmuyormuş. Ben içimi dökmek ve akıl almak istedim. Gözlerimdeki perde kalktı 4 aydır..
Bir de yeni moda oldu üniversite mezunu saygın mesleği olanlara ne hikmetse herkes imreniyor nereden uyduruyorsunuz bunu Allah aşkına kendini eğitememiş insan imrenir.
 
Yanılmak istiyorum hala daha çoğu şeyi üstleniyorım lütfen sen para biriktir diyorum. Çok mücadele ettim 3 senem gitti evliyken bir 3 sene de evlilik öncesi… filmin sonunu görmek istiyorum sanırım
hala yanlis yapiyorsunuz. bugun kendinizden kisarsiniz, yarin da evladinizdan. kendi masraflariniz icin esinizden para alin, kendi paranizi da biriktirin. cok uzucu
 
Ben çok aptalım ya hatanın en büyüğü bende. Ben eşimin sigortasıydım bana o kadar güvendi ki istediği gibi kredi çekebildi eksiye girebildi çünkü papua yemez içmez öder dedi. Bana güvenmeseydi böyle yapamazdı. Benim eşim kötü bir insan değildir, adildir hakkaniyetlidir neden bunu bana yaptı? Bu bende o kadar değersizlik hissi yarattı ki.. ben layık değil miydim güzel bir hayata? Üstelik ben istediğim her şeyi yapabilecek maddi imkana sahiptim.. eşim tarafından köreltildim.. isteklerim görmezden gelindi.. gerçi hiçbir şey de istemedim..

Bu gelinlik vs alma mevzusu şöyle, evlenicez al desem alır, ben dahil olmıcam desem düğün bırçlarını karşılar ama ben biliyorum parası yok, benim varken nasılsa damat o, ödesin nerden bulursa bulsun demedim ama kesinlikle demek lazımmış.

Soranlar olmuş borsada nasıl battı diye, tüm maaşını kredi kartlarını asgari ödeyip borsaya attığı için kartları patladı, krediler çekti ve 500 binin üstünde eksi hesaptaydı. Eksi hesap faizi zaten 50 bin liraydı. Her ay zaten 50 bin sokağa atıyordu.. sonra borsa kuş kadar kaldı, parayla borçlarını kapatamayınca benim düğün altınlarına sardı işte.

Arkadaşlar masrafları buna yıkmama sebebim de şu, henüz askerlik yapmadı işi gereği 35 yaşa kadar tecili var ve bir sene içinde bedelli askerlik ödemesi 400 bin tl olur mıhtemelen.. biriktiremezse benden talep eder ya da kredi çeker eve harcama yapamayacak hale gelir, yine elimdeki avcumdakinden olurum..

Benim eşim merhametsiz bir insan değil, ben ona istanbul gibi yerde cebimde 1 lira yok, sen beni aldatsan ben evden ayrılamam bu yaşta ailemden para isterim beni bu hale düşürdün dediğimde, arabayı bana devretmeyi vs teklif etti.. 3 yılın diyeti araba mı dedim.. zaten ben de eşim de hukukçuyuz, olası bir boşanmada haklarımı biliyorum eşim de bunların hukuken olmasa da ahlaken ve vicdanen benim olduğunun farkında.. ailesi de durumun az biraz farkında benim yanımda olurlar..

Ben çok güzel bir hayatım olacakken kendi hayatımı rezil eden bir zavallıyım:)
Eşin seni aşırı aşağıya çekmiş. Hala kendini suçluyorsun! Benim çocuklarımın babası gece kalkıp nefeslerini dinlerdi. Her gün işteyken fotoğraflarını atmamı isterdi. Bir hukukçu olarak bilirsin ki eşler de ailelerde arkadaşlarda mahkeme koridorunda belli olur. Neyse biz boşandıktan sonra çocukları el oldu! En son da konu açmıştım hatta nafaka azaltma davası açmıştı. Yani tanıdığımızı sandığımız( merhametli, ahlaklı, muhteşem) insanları biz öyle görmek istiyor olabiliriz
 
Bir de yeni moda oldu üniversite mezunu saygın mesleği olanlara ne hikmetse herkes imreniyor nereden uyduruyorsunuz bunu Allah aşkına kendini eğitememiş insan imrenir.
Ne bileyim ben akademik başarı/kariyer seviyorum ondan sanırım herkes sever gibi geliyor.. komşunun kızı gs lisesinde mesela, iş arkadaşımın ikizlerinden biri koç tıpta diğeri boğaziçi işletmede çocukları ne zaman görsem diyorum valla allah benim evlatlarıma da nasip etsin diye.. görümcem hekim imreniyorum valla kaç tane hekim var ki trde
 
Eşimle 3 sene flört ardından evlendik, 3 senelik evliyiz, meslektaşız, iyi denilebilecek gelirlerimiz var, ailesini çok sever sayarım, eşimi de bu saydıklarım haricinde çok seviyorum, ama…

Evlenirken kenarda bir lirası yoktu, yalnızca bol arızalı bir arabası vardı. benim bir miktar birikimim vardı, arabam eşyalarım vs vardı, borcum yoktu.

Nişanı tamamen kendim karşıladım elbisesi organizasyonu yemesi içmesi. Düğün için de gelinliğimi dahi kendim aldım, davetiye, balayı cartcurt karşıladım. Düğün salonu ödemesi için de kendisine destek oldum yarısını ödedim diyebilirim. Takı toka istemedim. Ailesi ne uygun gördüyse taktılar. Benim için çok önemli de değildi. Fuzuli hiçbir şeye de para harcamadık her şey olması gerektiği gibi hatta olması gerektiğinden daha basitti.

Evlenince onun yaşadığı şehire geldim, onun evine yerleştik ev tutma maliyetimiz olmadı. Benim bekarken aldığım eşyaları getirdim, eve bir su bardağı almadım. Tayinciyiz gerek yok dedim zira onun yine parası yoktu, ıvır zıvır borçları vardı, açıkçası ben de birikimin eşyaya gitmesini istemedim, borca girmek de istemedim çünkü eşimle gezip tozup yiyip içmek istedim.

Kendisi o dönem bir miktar birikim yaptı benim birikimimden katkat fazlasını borsada değerlendiriyordu.

Evlendikten 3 ay kadar sonra eşimin arabasının büyük masrafları olmaya başladı, yüksek meblalara tamir ettirdik, arabasını sattık, elimdeki tüm birikimi verdim, üzerine kredi çektik, ona yeni bir araba aldık ve kıtkanaat günlerimiz başladı.. inanın bu gelirle bir çorap almayı lüks sayıyordum.. maaşımızın çoğu krediye gidiyordu, onun borsadaki parasına ise dokunmamıştık:) 6 ay sonra rahatlayacağımızı söylemişti…

Yemeden, gezmeden tozmadan, görmeden geçen aylar…bu arada benim eşşek gibi çalışırken böyle yaşamaktan bıktım kredi çekip kart borcumu kapatacağım ve insan gibi yaşayacağım diye ağladığım bir gece, dişimizi sıkalım 6 ay idare edelim, kart borcu için kredi çekilmez diye beni avuturken birkaç gün sonra evde bulunan 15 kadar çeyrek altını bozup kredi kartını kapattı ben borçlarla devam etmek zorunda kaldım…

evliliğimizde 9. Ayı tamamlamış tam elim azcık rahatlamışken, kendisi hala borç döngüsü içinde debelenmeye devam ediyordu, çünkü tüm gelirini borsaya akıtıyordu. kocamın borçları artık bende anksiyete yaratmaya başlamıştı, patladı patlayacak gibi düşünüyordum ve elimde ne varsa ona göndermekten, ona krediler çekmekten yine kendime ve evime faydam olmuyordu. Maaşımın hayrını göremeden aylar aylar geçti..Bu arada onun borsadaki parası katlanmaya devam ediyordu:)

Evliliğimizin 2. Senesinde artık borsadan çıkıp parasıyla borçlarını kapatmasını söyledim, zira ayda 50 bin tl eksi hesap faizi ödediği için eve de bana da hiçbir faydası yoktu. Bende de kocam her an patlatacak anksiyetesi başlamış kendimi kıstıkça kısmıştım.. inanın sigara haricinde masrafım yoktu. Çünkü kocamın maaşı yok gibi bir şeydi o kadar borcu vardı ki.. hesaplarıma göre borsadaki parası eksi hesaplarını da kredilerini de kapatıyordu..

borsadan çıkması konusunda İkna edemedim, borsaya ve eksi hesaplarına ayda 50 bin lira faiz ödemeye devam etti.. bir sene sonra artık borsadaki para kuşa dönmüş, eksi hesaplarını kredilerini döndüremeyen kocam benden düğün altınlarımı da istedi:)

Düğün altınlarımı da bozup verdim.. elimde bir lira kalmadı..

Birikimimle, arabamla borçsuz evlendiğim bir adamla 3 sene sonra elimde bolca kredi borcundan başka hiçbir şey kalmadı. 3 senelik evliliğimde bu kadar geriye gittiğimi görünce kafamı duvarlara vurmak istiyorum.

Tüm masrafları ortaklaşa üstlenerek, sırf erkek diye karşı tarafa yük olmaktan imtina ederek çıktığım bu yolda kendine 3 senedir bir çanta dahi alamamış bir kadın görüyorum..

Eşimin çok çok borcum var ağlamalarına kanıp tüm gelirimi ona verdiğime inanamıyorum… eşşek gibi çalışırken kendimi bu kadar ihmal ettiğime, kendi hakkıma bu kadar girdiğime inanamıyorum…

Eşim güya pişman, güya üzgün, güya artık benim mutluluğum için uğraşıyor ama her şey boş geliyor. Bana 3 senede varlık içinde bu kadar yokluk yaşattığı için onu affedemiyorum.

Ben ailemle yaşarken, bekarken, öğrenciyken yaşamadığım bir sefaleti evliliğimde yaşadım. Sabit gelirlerimiz bu kadar yüksek olmasına rağmen belki asgari ücretli iki çiftten daha alt düzeyde bir hayata layık görüldüm..

Her şeyi yerine koyacağım diyor peki bana evliliğimin üç senesini verebilecek misin? Çok yıprandım, standartlarım yükselsin diye evlenmemiştim ama bu kadar düşeceğini bilsem yüzüne bakmazdım…
Ne zaman yerine koyacakmış . Süre verin bir ay vs ödesin bulup edip. Sonra da bosanın geçin. İseyaramaz adamın teki
 
ben kendi hayatıma/alışverişime/gezmeme tozmama ve tabi bir miktar da birikime odaklanacağım.
Haklısınız aynı maaşı alırken onun bedellisini benim düşünmem de ayrı bi salaklık:) kendi bilir ona göre yemesin içmesin biriktirsin ben kuruş vermeyeceğim..
“Ben” odaklı bir hayata geçiyorum.. beni dibe çekti epey ama çıkmak benim elimde.. ben toparlandığımda manen, hala borç morç ıvır zıvır derse de yapacak bir şey yok artık kendi seçimi olur..
Üzüldüğüm şey inanın para değil, ben arkadaşlarım “bu ay kartım çok geldi ödeyemiyordum kocama dedim xx tl yolladı” gibi şeyler diyince şaşıyorum mesela, ben düştüğümde ekonok dar boğaza girdiğimde beni toparlayacak bir eşimin olduğunu hiç düşünemedim.. kendimi güvende hissedemedim..
Ya da arkadaşım hamileliğini söylediğinde xx tl muayene ücreti yy tl doğum paketi bi sene izin alcam vs dediğinde aklım direkt “nasıl maaşı olmadan geçinecek” gibi şeylere gitti çünkü bir kocanın karısının geçimini temin etmek zorunda olduğunu, evliliğin iki kişilil bir kurum olduğunu evlilikte tecrübe edemedim.. ben hep tek tabancaydım..
Kendimi övmeyeyim ama ben mantık insanıyımdır, sağduyulu ama mantıklı.. beni gerçekten tanıyan bilen insanlar böyle rezil bir halde olduğumu bilse şok olur. Annem dahi beklemez benden..
İnsanlara öyle çok güvenmem ama eşimin aklına güvenmiştim, yanılmışım…
İnanın paradan ziyade zamanıma üzülüyorum, ben o sürede kaç şehir gezerdim, kaç ülke, kaç insan tanırdım, kaç kursa giderdim, cilt bakımlarına, londrada dil eğitimine.. potansiyelim harcandı..
Bana diyor vericem sana hepsini sanki piyango çıkacak, ortak gelirimizden tasarruf yapıp verecek güya.. ama kaybettiğim zamanı nasıl verecek bilmiyorum.
Yani insanlar o kadar normal hayatlar yaşıyor ki ben o normal hayatlara özeniyorum borçsuz harçsız güle oynaya geçen evliliklere özeniyorum..
 
Ben çok aptalım ya hatanın en büyüğü bende. Ben eşimin sigortasıydım bana o kadar güvendi ki istediği gibi kredi çekebildi eksiye girebildi çünkü papua yemez içmez öder dedi. Bana güvenmeseydi böyle yapamazdı. Benim eşim kötü bir insan değildir, adildir hakkaniyetlidir neden bunu bana yaptı? Bu bende o kadar değersizlik hissi yarattı ki.. ben layık değil miydim güzel bir hayata? Üstelik ben istediğim her şeyi yapabilecek maddi imkana sahiptim.. eşim tarafından köreltildim.. isteklerim görmezden gelindi.. gerçi hiçbir şey de istemedim..

Bu gelinlik vs alma mevzusu şöyle, evlenicez al desem alır, ben dahil olmıcam desem düğün bırçlarını karşılar ama ben biliyorum parası yok, benim varken nasılsa damat o, ödesin nerden bulursa bulsun demedim ama kesinlikle demek lazımmış.

Soranlar olmuş borsada nasıl battı diye, tüm maaşını kredi kartlarını asgari ödeyip borsaya attığı için kartları patladı, krediler çekti ve 500 binin üstünde eksi hesaptaydı. Eksi hesap faizi zaten 50 bin liraydı. Her ay zaten 50 bin sokağa atıyordu.. sonra borsa kuş kadar kaldı, parayla borçlarını kapatamayınca benim düğün altınlarına sardı işte.

Arkadaşlar masrafları buna yıkmama sebebim de şu, henüz askerlik yapmadı işi gereği 35 yaşa kadar tecili var ve bir sene içinde bedelli askerlik ödemesi 400 bin tl olur mıhtemelen.. biriktiremezse benden talep eder ya da kredi çeker eve harcama yapamayacak hale gelir, yine elimdeki avcumdakinden olurum..

Benim eşim merhametsiz bir insan değil, ben ona istanbul gibi yerde cebimde 1 lira yok, sen beni aldatsan ben evden ayrılamam bu yaşta ailemden para isterim beni bu hale düşürdün dediğimde, arabayı bana devretmeyi vs teklif etti.. 3 yılın diyeti araba mı dedim.. zaten ben de eşim de hukukçuyuz, olası bir boşanmada haklarımı biliyorum eşim de bunların hukuken olmasa da ahlaken ve vicdanen benim olduğunun farkında.. ailesi de durumun az biraz farkında benim yanımda olurlar..

Ben çok güzel bir hayatım olacakken kendi hayatımı rezil eden bir zavallıyım:)
500 binle borsa oynanmaz, kumar oynanır. Adam sizi keklemiş kusura bakmayın. Kaldıraçlı ya da coin Vs takılmış bir şeyler. Borsada gün içinde en fazla %10 kaybedebilirsin. Lak diye bir kaç günde batma şansın yok yani. Açın gözünüzü bu adam ne yapıyor bakın biraz ama ya, yıllarca ne borsası bu demediniz mi? Kumarbaz herife sermaye sağlamışsınız.
 
Ne bileyim ben akademik başarı/kariyer seviyorum ondan sanırım herkes sever gibi geliyor.. komşunun kızı gs lisesinde mesela, iş arkadaşımın ikizlerinden biri koç tıpta diğeri boğaziçi işletmede çocukları ne zaman görsem diyorum valla allah benim evlatlarıma da nasip etsin diye.. görümcem hekim imreniyorum valla kaç tane hekim var ki trde
Hepsi evet güzel yerlere gelmişler ne mutlu peki insanî değerleri nasıl ülkemizde bir yozlaşma söz konusu artık çocuğum illa ki üniversite okusun çok iyi yerlerde olsun demiyorum çevresine vatanına insanlara doğaya duyarlı bir evlat olması önceliğim en önemlisi de özgüvenli olsun burada birçok konuda okuyoruz kadınlar okuyor üniversite mezunu eşiyle sorun yaşıyor ciddi sorunlar üstelik ayrılmıyor sorunları örtpas ediyor
 
Bence boşanın ne düzelecek ki yine borca sokacak sizi girmezseniz evde baskı kuracak sen değiştin diyecek. Böyle evlilik olmaz. Ayrıca her seyi üstünüze almıssınız ne gerek var biraz da eşinşz yapsaydı. Adama son model raba cekmenize gerek yoktu. Arabası yoksa otobüse dolmusa binsin .
 
Ben sizin masumluğunuza çok üzüldüm ya 😕Adamın elinde kenarda bir birikim varsa alın gitsin. Sonra bakın çaresine genceciksiniz değişim sancılıdır. Kimseye emeğinizi yedirtmeyin.
 
Neyine bu kadar aklın gitti? Ben 7 yılda aydım.
Neyse bence eşin kumarbaz! Borsa da kazanmıyorsa inadına eksi 50 bin hesapla oynuyorsa böyle biri tedavi olmadan düzelmez. Kaldı ki ben biraz da çakallık seziyorum. Seni hep aşağıda çekmiş. Özgüvenini kırmış. Ona araba aldık dedin. Neden bize demedin? Bence her şeyi kendine hak görmüş.
Bir iş arkadaşım var Ada’mun bekarlık arabasını sattırdı üzerine de kredi çektirdi aracı kendi üzerine aldı. Ve kendinin bekarlık birikimi duruyor. Adamın yarısı maaş alıyor. Erkek evi geçindirir diyerek üç beş destek çıkıyor. Yurt dışı yurt dışı geziyor. Eşinin kredi katları patlamış durumda. Sürekli marka lüks 3 er 5 er alıyor. Ve hep şunu diyor. Kim baskınsa o değerlidir. Haklı da. Adam her şeyin en iyisi sensin diyor. Atıyorum sesi çok kötü. Sesin bile güzel diyormuş 😬 Yani sen kendi elinle kendi değerini düşürmüşsün. Ben de sana benzer şeyler yaptım. Psikoloğum seni annesi yerine koymuş eşi gibi düşünmemiş. Parayı kestiğin an olanlar olmuş dedi. Bence boşanman gereken bir evlilik. Ben hiçbir artı göremedim.
Son olarak e devletinden risk raporuna bak bakalım borçları ne durumda. Ben sana yalan söylediğini de düşünmüyorum
Ben kumar oynadığını sanmıyorum, bu şekilde cimri insanlar riske girmeyi sevmez. Sadece parasına para katıp ekside bırakarak kendini eşine muhtaç gösterip eşten para koparmak.
 
500 binle borsa oynanmaz, kumar oynanır. Adam sizi keklemiş kusura bakmayın. Kaldıraçlı ya da coin Vs takılmış bir şeyler. Borsada gün içinde en fazla %10 kaybedebilirsin. Lak diye bir kaç günde batma şansın yok yani. Açın gözünüzü bu adam ne yapıyor bakın biraz ama ya, yıllarca ne borsası bu demediniz mi? Kumarbaz herife sermaye sağlamışsınız.
Hayır borsa eminim, borsada hisseleri düştüğü için böyle olmadık zaten, borsadaki tutar erirdi biterdi giderdi… eşim hisseler düşünce maaşını yatırdı hisse aldı, kartların asgarisini ödedi, kartlar patladı, ek hesaplara girdi, diyorum ya maaşının yarısına sadece ek hesap faizi ödüyordu kalanı dakredi kartına vs.. büyük kalemleri de tek başıma ben karşılıyordum e ben de patladım haliyle tek başına böyle bir rezil döngü işte
 
Yani her şey film şeridi gibi geçiyor gözümün önünden, çeyizci kızları ayıplardım 3-4 takım yemek takımıydı tüm küçük ev eşyalarıydı özene bözene alırlardı ya.. sefaları olsun valla.. ben iyi markaların (sahte) kürklerini alırdım renk renk evlenmeden önce hiç maddi olarak sıkıştığımı bilmem.. lükse düşkündüm şimdi inanın 3 senedir alışveriş yapmadığım için alışverişi unuttum alışveriş de bir kültürmüş ben körelmişim
 
Şimdi bana kızacaksınız ama doğru olanı söylüyorum maddi herşeyi erkek karşılamalı.Sevgiliyken de evliyken de.Ben iki kere evlenmiş biri olarak söylüyorum ilkinde sizin gibiydim hiç bir isteğim yoktu,maddi bir kuruş almazdım,ne altın ne pahalı şeyler hiç bişey istemedim.Nede ayrı bir ev istedim.Onun beni sevmesinden başka bir beklentim yoktu.Çocuğuna ödevler yaptırırdım,yemeğini hazırlardım,oyunlar oynatırdım bir teşekkür bile etmezdi.Peki ne oldu ? Ben değersiz oldum o kadar değersiz olmuştum ki beni cebinde görüyodu zaten.Aradan zaman geçti şuanki eşimle tanıştım herşeyin en en iyisini istedim,bir dediğimi iki etmemesine rağmen yetinmedim,sürekli ailesiyle de eşimlede kavgalar çıkardım,hep onlar haklıydı ama hep ben haklıyım diye kavgalar ederdim,bana kimsenin yapamayacağı kadar büyük maddi manevi şeyler yaptı.Bunlara karşılık hep daha fazlasını isteyip ağzına MIÇTIM.Sonuç; Hayatımda hiç sevilmediğim kadar sevildim ilgi görmediğim kadar ilgi gördüm.Hayattan öğrendiğim şey şu ki ilişkilerde veren taraf sizseniz bir şeyler istemezseniz ezilirsiniz.Ama tam tersi aldıklarınızla yetinmeyip hep haklıyım edalarında adamın ağzına mıçarsanız el üstünde tutulursunuz.Buna eşinizin aileside dahil.
 
Şimdi bana kızacaksınız ama doğru olanı söylüyorum maddi herşeyi erkek karşılamalı.Sevgiliyken de evliyken de.Ben iki kere evlenmiş biri olarak söylüyorum ilkinde sizin gibiydim hiç bir isteğim yoktu,maddi bir kuruş almazdım,ne altın ne pahalı şeyler hiç bişey istemedim.Nede ayrı bir ev istedim.Onun beni sevmesinden başka bir beklentim yoktu.Çocuğuna ödevler yaptırırdım,yemeğini hazırlardım,oyunlar oynatırdım bir teşekkür bile etmezdi.Peki ne oldu ? Ben değersiz oldum o kadar değersiz olmuştum ki beni cebinde görüyodu zaten.Aradan zaman geçti şuanki eşimle tanıştım herşeyin en en iyisini istedim,bir dediğimi iki etmemesine rağmen yetinmedim,sürekli ailesiyle de eşimlede kavgalar çıkardım,hep onlar haklıydı ama hep ben haklıyım diye kavgalar ederdim,bana kimsenin yapamayacağı kadar büyük maddi manevi şeyler yaptı.Bunlara karşılık hep daha fazlasını isteyip ağzına MIÇTIM.Sonuç; Hayatımda hiç sevilmediğim kadar sevildim ilgi görmediğim kadar ilgi gördüm.Hayattan öğrendiğim şey şu ki ilişkilerde veren taraf sizseniz bir şeyler istemezseniz ezilirsiniz.Ama tam tersi aldıklarınızla yetinmeyip hep haklıyım edalarında adamın ağzına mıçarsanız el üstünde tutulursunuz.Buna eşinizin aileside dahil.
O kadar haklısın ki
 
O kadar haklısın ki
Siz maddi zararınızı kurtarıp boşanın bu adamdan çok ciddiyim.Adam kendini düşünüyor kendini sağlama alıyor sizin üzerinizden geçiniyor bu ilişkide en çok seven sizsiniz o belli.Altınınızıda aldırın kredilerinizide kapattırın.Altın sizin hakkınız dinen de hukuken de.Her kadının boşanma ihtimaline karşı kenarda kolunda bilezikleri olmalı.
 
Acaba eşinden boşanmaya korkuyor musun? Rezil olan sen değilsin o herif. Peki bu rezil kişiyi hala seviyor musun yoksa?
Senin evliliğin şu şekilde ya kurtulur ya da boşanıp sen kurtulursun. Evde bir kıyamet koparacaksın. E devlet şifresini isteyeceksin. Ordan girip risk merkezi yazıp raporları açacaksın. Benim dandik bir mağazaya elden taksitli alışverişim var o bile çıkıyor orda. İşte o zaman karar vereceksin tamam mı devam mı diye. Yoksa böyle işin içinden çıkamazsın
 
X