Ben de ceza verdiğini düşünmüyorum asla. Ona da söyledim. Ben sana kızmıyorum sadece olanin karşılığını söylüyorum. Geziye gitmek için izin dilekçesine ihtiyacin var ve bir dilekcen eksik o yuzden dilekçesi eksik olan geziye gidemiyorsun diyorum dedim. Neler neler yasadik da yarası derin olmadı bir geziden ders çıkarır diye umut ederek bu tavrı takındım. Yoksa defalarca olduğu gibi dilekçeyi elle yazabilir ya da evde unuttuğu dilekçeyi öğretmene mesajla yolladığım şekliyle devam edebilirdim. Nereye kadar? Hangi olaylarda...Ayni sey değil belki ama oğlunuzdan bir yaş küçük kızım var. Paten kaymayı çok seviyor. İki sefer dışarıdan geldiğimizde eve çıkarmak istedi. İlkinde dışarı çıkarken alması gerektiğini söyledim unuttu ben aldım.
İkincisinde, hazırlanırken hatırlattım ama yine almadı aşağıya indi ve bende arkasından almadım, öylece gittik pikniğe, arabadan inip patenini almadığını hatırlayınca bir fasıl ağladi, sızladı ama sonra kendine meşgul olacak başka şeyler buldu. Şimdi ya yukarıya çıkarmıyor, çıkarıyorsa da unutmuyor. Ben ikinci sefer peşinden alıp aşağıya inseydim unutmaya devam edecekti. Ceza da vermedim kızıma, unutmasının karşılığını gördü sadece.
Oğlunuz iki geziden birine gitmezse bir şey olmaz bence.
Yorumlardaki derin yaralar açma kısmına falan hiç katılmıyorum zaten.
İzin verirsem annem bak ben bağırıp çağırıp tepki gösterince nasıl da donduye baglanmasindan da endişe ediyorum. Bu defa netligimi kaybederim. Aman ne zor işler yaO yaşlarda sorumluluk kazandırmak gerekli kendi düzenini olması gereken şekilde sağlamayı öğrenmeli kirli kıyafetini kirli sepetine, yemek yediği tabağını mutfağa götürmeyi,çöpünü dökmeyi,eşyalarına sahip çıkmayı vs bilmeli bunun içinde uyarıların ardından hala uygulama yoksa yaptırım olmalı eşiniz iyi polis değil ama sizin yaptığınızın söylediğinizin doğru olduğunu savunan konuşma yapmalı,hatasını tekrar etmemek üzere özürle geliyorsa cocuk geri çevrilmemeli son şans verilmeli verilirkende uyarılmalı bu son şansın bu konuda unutma diyerek. Ve eşinizle rolleri arada değişmelisiniz. Ardını toplayan birileri olduğu sürece sorumluluk almaz tabikide öğretilmeli kızda olsa erkekte olsa.
Onun canını aşırı yakmayacak farklı bir yol bulabilirsiniz belki.. O geziye gidilmeyecek tavrınız bana göre doğru değil. Ne olursa olsun onun minicik kalbini kırmaya değmez, üstelik dehb teşhisi var diyorsunuz, bu çocuk bile isteye yapmıyor ki. Geri adım atın bence, ben çok geri adım attım yeri geldiğinde çocuğum küçükken, kızıp veya sorumluluğunu bilsin diye yasak vb koyup sonra ona kiyamayip geri adım attım. Doğru demiyorum ama ondan kıymetli değildi kurallar (Kuralin da önemlisi, önemsizi var bana göre. Gerçekten "hayır" denilecek şeyde esnekliğe zaten müsade etmem..) Zamanla sorumluluğunu almayı da, derslerini önemsemeyi de, çok keskin konularda "hayır" da durmayı da öğrendi..Bir anne kalbiyle söylüyorum, onu o geziden mahrum etmeye değmez, zamanla siz zaten öğretirsiniz sorumluluklarını güzellikle.Geri adım atamam artık. Yoksa aman söylüyor söylüyor yine iş benim istediğime geliyor deyip savsaklar. Bu geziye gitmeyecek o kesin yani. Benle okula geleceksin o gün dedim. Onu da istemiyor çünkü okula gelince gözümün önünde ders çalışıyor. Ha hoşuna gitsin diye yemeğe ua da sinemaya götürüyorum sonrasinda ama oradaki ders çalışma isinden rahatsız tabi.
Bağırdığı için değil bağırmadan öncesinde özür dilerim anne yarın getircem söz gitmek istiyorum lütfen gibi konuşma yaptıysa o aşamada kabul edin son şansın diyin ağlayıp bağırıp sonrasında kabul etmeyin kesinlikle tabiki çözüm yolu olarak görmesin o davranışıİzin verirsem annem bak ben bağırıp çağırıp tepki gösterince nasıl da donduye baglanmasindan da endişe ediyorum. Bu defa netligimi kaybederim. Aman ne zor işler ya
Kadınlar kulübünden de kesin bir karar çıkmamis oldu
İzin verirsem annem bak ben bağırıp çağırıp tepki gösterince nasıl da donduye baglanmasindan da endişe ediyorum. Bu defa netligimi kaybederim. Aman ne zor işler ya
Kadınlar kulübünden de kesin bir karar çıkmamis oldu
Mesela ben kendimden örnek vereyim: Böyle bir konuda belki geziyi iptal etmezdim ama tablet süresinden kisardim veya Cumartesi günü tablet bakma yasağı alırdı gibi, gibi. Bu başka birşey de olabilirdi, örnekler çoğaltılabilir..Ben aklıma gelen ilk örneği verdim..Ben de ceza verdiğini düşünmüyorum asla. Ona da söyledim. Ben sana kızmıyorum sadece olanin karşılığını söylüyorum. Geziye gitmek için izin dilekçesine ihtiyacin var ve bir dilekcen eksik o yuzden dilekçesi eksik olan geziye gidemiyorsun diyorum dedim. Neler neler yasadik da yarası derin olmadı bir geziden ders çıkarır diye umut ederek bu tavrı takındım. Yoksa defalarca olduğu gibi dilekçeyi elle yazabilir ya da evde unuttuğu dilekçeyi öğretmene mesajla yolladığım şekliyle devam edebilirdim. Nereye kadar? Hangi olaylarda...
bence ceza verilmesinde bir sikinti yok aslinda ama onemli olan cocugun cezayi nasil algiladigi. mesela anne baba genelde cocuk ona inat yapiyor diye dusunur, ama aslinda cocugun bambaska dusuncesi var. gercekten cocukla iletisime gecmek ve yol gostermek en onemli seyçocuk bence bu kadar eğleneceği bir geziye gitmediğinde aklında kalan tek şey annesinin onu gödermediği olacak . Bu sınırlar mevzusunu bu kadar abartmasanız mı acaba? Dokuz yaşında çocuk sorumluluk alacak bazen unutacak hayatı öğrenecek. Bence bu mantalitede ilerlerseniz çocuğunuz ergenlikte tepkisel olacak. Siz cezalandırıyorsunuz hemde çok gıcık bir biçimde. Çocuklar da deney tüpü değil bir "insan"
Pardon atlamışım, siz öğretmen misiniz?Lisede de sorumsuz çok ogrenci görüyorum. Aile ile iletişime geçtiğimizde aman hocam ne olacak bir kez de böyle olsun idare ediverin tavrı olabiliyor. Ben idare edeyim senin çocuğun işe başladığında da ailesini arayıp çocuğunuz sorumluluğunu yerine getirmiyor denmeyecek ya da kimse e hadi idare edivereyim demeyecek diyorum. Bu akşam ki cikarimim bu kez eksik dilekceli geziye gondermemek ve eşime de bu yüzden yüklenmemek şeklinde oldu. Teşekkür ediyorum tüm yorumlar için
Neden çelişkili geldi size? Sonuçta sorun çözüldü o çöpler bir daha gelmedi. Gerçekten anlamak için soruyorum. Çocuğuma bir yaftalama yok ki bu ifadede. Sadece yaptığının sorumlulugunu yüklenmesi var. Yani ben böyle düşündüm en azından
Aklıma geldi. Yıllar önce o zaman 20 yaşında bir tanıdık vardı. Ailesinin maddi durumu iyiymiş, bir dediği iki edilmemiş. Muhtemelen en iyi okullarda okumuştur. Başarısızlıkla hiç tanışmadan büyümüş. Sonuç? 20 yaşında mücadele nedir bilmeyen, en ufak başarısızlıkta depresyona giren biri olmuş.Hah işte bunu yasamasin istiyorum. Ben bugün idare etsem, başkası idare etse sürekli böyle buyuse calisma hayatında da özel yasantisinda da kimse onu idare etmeyecek ki.. içim bir nebze rahatladı. Teşekkür ediyorum
Beğenmediniz herhalde ama evet :)Pardon atlamışım, siz öğretmen misiniz?
Bilemeyiz tabiki burdan. doktora gittik destek alıyoruz yazilinca o şekilde yorumladım. detayını bilme şansım yok. En doğru yorumu tabiki o konuda uzman kişiler verebilir. Her ailenin dinamiği farklı burda da sınırlar sorulunca herkes kendine doğru gelen şekliyle yorumlamış. Ben de çok izin verici bir anne değilim ama çok keskin kurallarım da yok. Şu ana kadar tabiki belli başlı krizler bizde atlattık ama hiç evdeki kurallardan yana kötü bir dönüt almadim. Bizim dengemiz bu şekilde oturdu yani. konu sahibinin yazdığı şeyler benim kendi açımdan daha keskin bir kural koyucu gibi hissettirdi.ama üstte yazdığım gibi her ailenin de dinamiği farklı. Doğrudur yada yanlıştır demek bize düşmez.Teshisli bir hastalığı yok doktorlara götürüyorum yazmış. Klasik b vitamini vs destek vermişler, bence aileyi tatmin etmek için biraz da. O kadar psikolojik desteğe dehb olsa fark edilirdi diye yorumladım. Beslenme çantası olayından sonra bir daha tekrarlanmamis, demek ki isteyince oluyor. Ben bu kadar fazla alttan almayı anlamıyorum bilemiyorum herkesin bir karakteri vardır tabi. Ben bu kadar çocuğu kırılacak oyuncak gibi el üstünde tutup kendi hayatımı zorlastirmazdim. Sadece kendi hayatım da değil bu çocuk surda 5 sene sonra ergen olacak, 8 sene sonra yetişkin olup belki öğrenci evinde yaşayacak, biraz sorumluluk için yaptığı şey hiç fazla gelmedi bana. İnsan yeri geliyor cebinde para yok diye, hastalık sebebiyle, gidilecek yere guvenmedi diye de çocuğu geziye göndermeyebilir, biz de gitmedik kimbilir ne sebeplerle, bir şey olmaz ya ne kadar abartildi
Yani herkes kendi fikrine göre konuşuyor ama ben gerçekten burada bahsedilen "cocukla olayı oturup açıklamak, sevgi ile anlatmak, orantısız ceza vermemek" kısmından tecrübeliyim. Eğitimci ailem vardı, bu sorumsuzluk üstüne psikologlara da götürdüler kardesimi ki bundan 20 25 sene öncesinden bahsediyorum, büyük bir atılımdı yaygın değildi. Biz bir faydasını görmedik, sonucunun daha iyi olacağını iddia eden varsa kardesimi şöyle 1 haftaligina bi size göndermek isterim bakalım hala aynı fikirde mi olacaksınızhatta üniversitede bunlardan bir sürü vardı, hepiniz de bilirsiniz bu tipleri. Varsın bir geziye gitmesin ya ilerde öyle biri olacağına.
Yok beğenmedigimden değil estağfurullah.. Aradaki her mesajı okuyamadığımdan emin olamadım.Beğenmediniz herhalde ama evet :)
Korkutma gece gece beniAllah affetsin ama ben konu sahibesi ne kadar çabalarsa çabalasın bu çocuğun bu şekil bir yetişkin olacağını düşünüyorumSorumluluk sahibi olmak insanın mayasında var, müdaheleyle, yönlendirmeyle, terapiyle, eğitimle şunla bunla olmuyor insanın içinde varsa var, yoksa yok. O yüzden ben olsam bırakırdım bari geziye gitsin gönlü olsun.
Yani zaten o kadar ılımlı yorum yapanların böyle çocuğu yok diye düşünüyorum. Yoksa insan sabrını zorlayan, yaslandiran bir yapısı var böyle sorumsuz çocukların. Yani ben hala biraz disiplinle kontrol edilebilir olacağını düşünüyorum, en azından denemeye değer. İşe yaramayacak yöntem ise belli benim açımdanAllah affetsin ama ben konu sahibesi ne kadar çabalarsa çabalasın bu çocuğun bu şekil bir yetişkin olacağını düşünüyorumSorumluluk sahibi olmak insanın mayasında var, müdaheleyle, yönlendirmeyle, terapiyle, eğitimle şunla bunla olmuyor insanın içinde varsa var, yoksa yok. O yüzden ben olsam bırakırdım bari geziye gitsin gönlü olsun.