- 19 Eylül 2018
- 14.183
- 37.998
-
- Konu Sahibi Mavi Mucize
- #21
Ne kadar ağır ve can acıtan bir yorum.Bence geç kalmışsınız her kadın anne olmak zorunda değil zaten ben eşinize de hak verdim istememesine rahatınızı huzurunuzu bozmayın hayırlısı olsun
Elbette evliligin tek amaci degil ama onceden konusulup ortak karara varilmis bir konuda eslerden birisi sozunde durmuyorsa bence bosanma sebebidir. Hele ki anne olmak isteyen ( kendiniz cok istediginizi soylediginiz icin diyorum) yasi da olan bir kadinin bu istegi, beyefendinin kendi sacma endiseleri yuzunden elinden aliniyorsa katmerli bosanma sebebidir. Siz durumdan rahatsiz degilseniz sorun yok tabii.Boşanmak için evet yeterli bir sebep de, evliliğin tek amacı bu değil ki.
O nedenle bu kadar uzun uzadıya yazdım.
Anlamadım ne dediğinizi.
Dışarıda buluşup bazen etkinlik yapıyorlar çocuk isterse. Eşime sürekli oğlunu araz ihmal etme, o ergen her şeyi söyler, istemiyorum da der ama sen onu boşlamamalısın diyorum. Bu okulu bırakma konusu olana kadar görüşüyorlardı ara sıra. Şimdi çocuk onunla iletişim kurmak istemiyor.Yani esiniz bosandiktan sonra ogluna babalik yapti mi para göndermektek baska
Ben ona rağmen değil, onun da canı gönülden istediği bir evladın annesi olmak istiyorum.Bence eşinizi karşınıza alıp konuşun. En başta söylemişsiniz, onun bi oğlu var babalığı tatmış herşeyi açıkça söyleyin seviyorsa sizi zaten bu konuda yalnız bırakmaz .Ha bıraktı boşverin yolunuza devam edin. Bende anne olmayı çok istiyorum eşimle bazı sorunlarımız vardı boşanmaya kadar geldik lakin açıkça herşeyi söyleyip ona yol gösterdim korktu elimi tutuğu gibi hastaneye götürdü şuan süreci başlattık, ki onun sorunu vardı ve hep erteliyordu her şeyi. iş ciddiyette binince davranışları bi an değişti kararlı olun korkmadan hareket edin. Dilerim herşey gönlünüzce olsun inşallah
Dışarıda buluşup bazen etkinlik yapıyorlar çocuk isterse. Eşime sürekli oğlunu araz ihmal etme, o ergen her şeyi söyler, istemiyorum da der ama sen onu boşlamamalısın diyorum. Bu okulu bırakma konusu olana kadar görüşüyorlardı ara sıra. Şimdi çocuk onunla iletişim kurmak istemiyor.
İkna edilmişlerle yola çıkılmaz, yola inanmışlarla çıkılır diyorlar ya.Boşanırım bak filan diyin belki sizi kaybetmemek için fikri değişir
Bizde eşimle çocuğumuz bebekken bir daha asla çocuğumuz olmasın diyorduk biz anlamıyoruz hep ağlıyor çocuğa yetemiyoruz diye ağlıyorduk . Ama şuan çocuğumuz büyüdü ve tekrar düşünüyoruz zaman geçtikçe fikirler değişiyor ona güzel güzel anne olmanın hakkıniz olduğunu söyleyinMerhaba,
Otuz dört yaşında ilk evliliğimi yaptım ve evliliğim boyunca eşim çocuk istemedi. Normal yollarla çocuğu olması mümkün değildi, beş senenin sonunda da; bana ayak bağı olduğunu, anneliğin hakkım olduğunu iddia ederek benden boşanmak istedi ve boşandık. Ondan iki sene sonra başka biri ile tanıştım ve sekiz ay aynı evde yaşadıktan sonra, evlendim geçen sene. Anne olmayı çok istedim. Hayatımın her evresinde istedim. Hiçbir zorluk beni korkutmadı, hep pozitif düşündüm. İkinci evliliğimin öncesinde, eşimle bekarken de bu konuyu konuştuk. Bunu kendi de istedi. Birlikte hayaller kurduk. İsim bile bulduk, yani buna çok inandım. İkinci eşimle yaşlarımız yakın, ilk eşim benden on üç yaş büyüktü. Şimdiki eşimin bir oğlu var annesi ile yaşıyor. Bağları kopuk biraz, çocuk annesine çok düşkünmüş onlar evlilerken.
Şimdi on yedi yaşında ve ergenlik sorunları başlamış sanırım bir süredir. Annesi çocuğunun her şeyine yetişemiyor anladığım kadarıyla. (Maddi olarak her şeyini yaptığına eminim, babası olarak eşim de destek oluyor zaten.) Eşime geçen aylarda mesaj attı. "Ben artık başa çıkamıyorum, okulu bırakacakmış vs. Sen konuş oğlunla" demiş. Oğlunu bize davet etti, konuştular ikna etti okula devam etmesi için. İki hafta sonra eski eşi yine mesaj atmış. "Okula gitmiyor, ben artık ne yapacağımı şaşırdım" falan diye. Yine aradı oğlunu ama çocuk bu kez annesinin şikayet ettiğini bildiği için açmıyor telefonu. Babasını görmek istemiyor. Anneye de ters davranıyor. Çok garip hayalleri var ama bilgisayarda oyun oynamaktan başka bir eylemi yok şu an. Annesi de babası da çaresiz. Terapi de aldırdılar, yine aynı.
Bu olaylar kontrolden çıktı ve eşim kendini baba olamamakla suçlayıp, çocuğun hayat boyu problemlerinin devam ettiğinden bahsederek, baba olmak istemediğini söyledi bana.
Dünya başıma yıkıldı.
Yine aynı yerden vurdu hayat beni.
Bu çocuk konusu dışında, aramızda başka hiçbir sorun yok. Ama ben gerçekten anne olmayı çok istedim. Kendimi yine aynı yol ayrımında buldum.
Şimdi kırk bir yaşındayım. Bu sebepten eşimden ayrılmak aklıma gelmedi. Haklıdır muhakkak bu kaygılarında da ama ben de anne olmak istiyorum, ben de bu duygumda haklıyım kendimce. Hem beni buna o kadar inandırdı ki, o nedenle yıkıldım. Yani tavrım netti. Ben bunu istiyordum, o da istiyordu. Sonra dengeler bozuldu.
Şimdi ne yapmam lazım benim?
Boşanmayı da aklıma getirdim, diyelim boşandım.
Sonra?
Bu yaştan sonra; sevdiğim adamı unutması, tekrar biri ile tanışması, inanması, güvenmesi... Diyelim bunca imkansızlığı başardım ve yıllar geçti. Zaten artık istesem de anne olamam, ki şimdi bile riskli bir yaştayım.
Bu duygu ile nasıl yaşarım? Soruna o kadar kafayı taktım ki, bir çözümü varsa da göremiyorum.
Lütfen bir yol bulalım bana da. Anne olmadan da aile olur muyuz? Hep böyle mi yaşarız? Ben bu içgüdüden bir gün kurtulur muyum, ileride kendimi ya da eşimi suçlar mıyım? Her şey belirsiz.
Dediğim gibi, bunun dışında herhangi bir sorun yok, bir saygısızlığı, kabalığı veya aşırılığı yok. Gerçekten seviyorum onu ve sevildiğimi hissediyorum.
Baba olmak istememesini anlamaya çalışıyorum ama olmuyor. Eski kaygıları, yaşanmışlıkları, evladı. Bunlar bizim hayatımıza yön veriyor ve bu kanıma dokunuyor.
Beni buna inandırdığı ve şimdi vazgeçtiği için vicdanı rahat değil ama kesin olarak çocuk istemiyor. Gerekçelerinde de kendince haklı.
Ben şimdi ne yapmalıyım sizce?
Haftalardır üzüntüden kendi kendimi yedim bitirdim.
Mucizeler bir gün gerçek olur mu?
Eşimin düşüncesi değişir mi bilmiyorum ama, benim duygularım değişir mi?
Bu kadar çok çocuk istiyorken bundan 10 yıl sonra pişmanlık duymayacağınızın bir garantisi yok, hele eşinizle aranız bozulursa iyice psikolojiniz bozulabilir. Ama yine de siz bilirsiniz tabii. Ben çok çocuk istiyor olsam kendi adıma ayrılmayı tercih ederdim. Evet belki ayrıldıktan sonrada işler iyi gitmeyebilir, yine çocuk sahibi olmayabilirim ama bu kandırılmış olma hissi ve eşinizin ve eski eşin hatalarının faturasını ödüyor olma düşüncesi bende daha büyük problemler yaratırdı.Ben ona rağmen değil, onun da canı gönülden istediği bir evladın annesi olmak istiyorum.
Böylesi çok daha kırıcı olur.
Boşan diyen arkadaşları da haklı buluyorum ama bu konu evet çok önemli fakat boşandıktan sonra da gene durumum aynı olacak, üstelik bu kez bekar olacağım.
Bu arada kalmışlık hissi çok ağırıma gidiyor.
İstiyorsanız vazgeçmeyinİkna edilmişlerle yola çıkılmaz, yola inanmışlarla çıkılır diyorlar ya.
Tam da oradayım ben.
Belki haklıdır, belki çocuğumuz olsa biz de aynı evrelerden geçeriz ama ne bileyim bu kaygılarla hayat geçmez ki.
Peki çocuk olmaz ise boşanırım dediğinizde ne diyorBen ona rağmen değil, onun da canı gönülden istediği bir evladın annesi olmak istiyorum.
Böylesi çok daha kırıcı olur.
Boşan diyen arkadaşları da haklı buluyorum ama bu konu evet çok önemli fakat boşandıktan sonra da gene durumum aynı olacak, üstelik bu kez bekar olacağım.
Bu arada kalmışlık hissi çok ağırıma gidiyor.
Baştan da kasten evet diyorlar evlenmek içinBoşanmış çocuklu erkekler genelde başta evet dese de evlenince istemiyorlar, zaten hayırlı değil diğer eşi çocukla boşanmış cocuk travma yaşıyor belli ki,
Cocuk için boşanmaya da karşıyım ama bir erkek çocuk istemiyorsa çocuğa bakmak istemediği içindir cünkü hormon alacak cocuk doğuracak vücudu bozulacak kadın, erkeğe hava hoş, buna rağmen cocuk yapılan adamlar çocuğa bakmıyorlar.