Çok Mutsuzum Ama Boşanamıyorum

Tabi sonuçta kendi hayatınız. Ben manevi olarak bile başkalarından destek bekleyerek karar almanın çok kısıtlayıcı olduğunu düşünüyorum.
 
Benim ailem akrabalarım bana destek olmadı boşanirken yalnız gittim mahkemeye.
Büyüklerden destek beklemeyin.
Çok büyük sebep olmadıkça bizim genel kafa yapısı boşanma yuvani yıkma kafasında.
Siz öncelikle bir iş bulun kenara biraz para atın.
Ve eşinizden ayrı kendinizi mutlu etmeye çalışın bir hobi farklı bir arkadaş ortamı vs gibi.
Ayrıca mümkünse şehir değiştirin veya uzak mahalleye taşının baskıcı babadan uzak durun boşandıktan sonra.
 
Ben şurasına takıldım sevdiğin ve güvendiğin birisi ile evlenmişsin. Ayrıldıktan sonra bile sevebilir miyim güvene bilir miyim diye tereddüt yaşıyorsunuz. Eşiniz size ne gibi bir güvensizlik yaşattı.
 
Bence siz bosanmazsiniz o netliği göremedim sözde kendi ailenizi de bahane ediyorsunuz anı duygu degisimleriyle akliniza gelen bir düşünce bu madem eşiniz sevgi dışında her bakımdan size rahat bir hayat sunuyor o zaman birbirinizw olan sevgiyi tekrardan alevlendirmek için bir şeyler yapın terapi olur adamakıllı konuşmak kararlar almak tatile çıkmak birbirinize gerçekten vakit ayırmak vs hepsi olur ama bebek değil kesinlikle ve hala ateş sönmüş durumdaysa o zaman daha makul bir karar alabilirsiniz
 
Böyle bir evlilik hayal etmemiştim. Özellikle evliliğimizin ilk aylarında çok sıkıntı çektim ailemden arkadaşlarımdan uzak hiç bilmediğim bir yere gelin geldim günlerce haftalarca evden çıkmadığım oldu eşim hiç destek olmadı beni asla anlamadı bütün gün evde bunalmışsındır hadi kalk bi dışarı çıkalım hava al demedi hiç bir zaman. İşten gelir yemek yer televizyon izler çay kahve hizmeti bekler sonra da döner sırtını uyur. Ne sevgi gösterir ne ilgi. Saatlerce mutfaktan çıkmasam gelip bi napıyosun yardıma ihtiyacın var mı diye sormaz. Evde hiç bir işin ucundan tutmaz. Hüngür hüngür ağladığımı gördüğü halde umursamaz hiç bir şey yokmuş gibi yatar uyur. Ama anneme göre bütün evlilikler böyle bütün erkekler ilgisiz ve odun bu boşanmak için geçerli bir neden değil. Bende bundan korkuyorum gerçekten bütün erkekler aynı mı yeniden biriyle birlikte olmak istesem aynı şeyleri tekrar yaşar mıyım acaba korkusu…
 
Ani duygu değişimiyle alınmış bir karar değil bu yaklaşık 1 senedir aklımda olan yapmayı deli gibi istediğim ama cesaret edemediğim bir karar. İnanın gidecek yerim olsa 1 saniye durmam bu evde bu adamın yanında. O kadar büyük bir duygusal boşluğun içindeyim ki bi ara çocuk çok istedim yalnızlığıma iyi gelir bana arkadaş olur boşansam bile en azından anne olabilmek için biriyle yeniden evlenmek zorunda kalmam çocuğumla hayatıma devam ederim diye ama sonra bunun çok büyük bir bencillik olduğunu çocuğa haksızlık olacağını düşünüp vazgeçtim
 

Bütün evlilikler böyle değil, ancak çoğu evlilik böyle evet. Erkek cinsi yamuklarla dolu, bir yerden ömür yiyecekler illa bence.

Ben ne tatlı adam bu yaa, ömür uzatır dediğim çok az koca gördüm..

Onlari bulan kadınlar için de Kadir gecesi doğmuşlar diye düşünürüm.

Daha iyisini bulurum fikriyle hareket etmeyin. Zira bunu bilemeyiz. Daha iyi ihtimali daha kötüsünü bulma ihtimalinden daha düşük bu gerçek.
Buna bakıp mutsuzlugumuzu giyip oturacak da değiliz elbette.

Ben sizin eşinizin duygularınızdan haberi bile yok diye algıladım. Ayrılık fikrinizi bilse şok olur muhtemelen.
Önce bildirin, sessiz sessiz gitmeyi seçiyor gibisiniz ama bu kuş beyinliler anlamıyor oyle maalesef..
Belki bir çift terapisi iyi gelir denemeye değer..
 
İhtimal ile evlilik yapamazsınız. Bu kumar oynamaya benzer.
 
Evet eşimin boşanmayı düşündüğümden haberi yok. Ona göre her şey normal her şey güllük gülistanlık. Çift terapisine gitmeyi de kabul etmez. Benim mutsuzluğumun farkında ama boşanmayı düşünecek kadar ciddi olduğunun farkında değil. Ona göre ben her şeyden şikayet eden hiç bir şeyden memnun olmayan mutlu olmayı bilmeyen biriyim. O çok normal bir eş sorun bende ben memnuniyetsizim. Hayatından sessizce çekip gitmek düşüncesi bile huzur veriyor bana.
 
Bakın yabancı bir yere gelin geldim diyorsunuz ve anlaşılan adam sosyal değil e 3 yıldir oradasiniz tamam çalışmıyorsunuz ama elbette komsulariniz vardır kendinize bir arkadaş ortamı edinin hobi edinin hayatınızın merkeslzine eşinizi değil kendinizi koyun 3 yıldır oflayip puflayip ilgi bekleyen ama olmayinca mutsuz olmaya devam ederseniz adam takmaz kendinize odaklanın suslenin puslenin kurslara gidin yabda calisin adam ne oluyor bu kadına desin İstanbuldasiniz anladığım kadarıyla çok fazla avantajınız var çocukta yok kendinize odaklanın
 
Eşinizle bu durumu konuştunuz mu? Yani size ilgi alaka göstermediğini ve bu durumdan dolayı rahatsız olduğunuzu üzüldüğünzü?
 
Hiç komşum yok malesef binada oturanların çoğu yaşlı benim yaşıtım kimse yok. Bütün arkadaşlarımda uzakta arada sırada görüşebiliyoruz. Belki de haklısınız ben bu ilişkide sürekli sevgi ve ilgi dilenen biri oldum kendime olan saygımı kaybettim artık sadece kendime odaklanmalıyım
 
Eşinizle bu durumu konuştunuz mu? Yani size ilgi alaka göstermediğini ve bu durumdan dolayı rahatsız olduğunuzu üzüldüğünzü?
Evet defalarca konuştuk ama malesef değişen bir şey olmadı. En son dün tartıştık YouTube’da komik videolar izliyodu işten geldikten sonra benimle hiç konuşmadı telefondan başını kaldırmadı en sonunda patladım yeter artık bırak şu telefonu elinden dedim bıraktı ama bıraktıktan 10 dk sonra koltukta uyuyakaldı. Sinirlerim boşaldı ağlamaya başladım sesime uyandı noldu neye ağlıyorsun dedi cevap vermedim çekti yatağa gitti ben hüngür hüngür ağlarken o huzurla uyudu
 
Onun dısında bişeylerle ilgilenenin işe gitmek arkadaş ortamı edinmek herhangi bir kurs olur başka bir hayatınızda olabileceğini anlasın
 
Çalış canım ama çok zor degıl mı kolaya alışmışsınız
 
Çalış canım ama çok zor degıl mı kolaya alışmışsınız
Ben çalışmaya 18 yaşında başlamış biriyim. Üniversite zamanlarımda çalışmaya başladım hem okudum hem çalıştım. Evlenene kadar da çalışıyordum evlenince iş yerim evime çok uzak olduğu için ayrılmak zorunda kaldım. Sonra da eşimle olan problemler ve sağlık sorunlarım nedeniyle bir süre çalışamadım. Eşimin maddi durumu çok iyi kolaya alışmış biri olsam şuan iş aramam evde oturur koca parası yerim. Çalışmayı zor gören veya kolaya alışmış biri değilim yani.
 

Bunun bencillikten öte başka boyutları da var. Mesela şuan çocuksuz olarak bile boşanmayı maddi açıdan kaldıramayacağınızı söylüyorsunuz. (Kaygınızı anlıyorum, dediğiniz gibi bir kira zaten asgari ücret kadar olmuş.) Çocuk ile boşanma işini hayal edin bir de. Bakıcı tutsanız, o da bir asgari ücret kadar. İnanın çocuk sadece bez, mamadan ibaret değil. Vitamin, takviye vs kullanıyorsunuz. İyisi olsun istiyorsunuz. Hasta oluyor, her ilaç Devlet tarafından karşılanmıyor, özel reçete alıyorsunuz. Acil durumu oluyor, sıra beklememek veya çocuğun canını çok yakmamak için özel hastanelere koşuyorsunuz. Diş çıkarıyor, granüller almak istiyorsunuz, ek gıdaya geçiyor, organik yesin istiyorsunuz. Deterjanı , kremi, şampuanı vs hep iyisinden olsun istiyorsunuz. Ya o kadar çok şey var kii. Anne olmadan anlaşılmayacak bir şey bu..
Kendi başına geçim kaygısı yaşayan insan, çocuktan sonra hayli hayli o kaygıyı yaşar. Ve emin olun , eşinize olan ihtiyacınız çocuktan sonra çok daha fazla artar.

Benim size tavsiyem, kesinlikle çocuk yapmayın bu evliliğe ve bir işe girin. Eşiniz ile sorunlarınız halledilmiyorsa ama sizin boşanmaya cesaretiniz yoksa , gizli birikim yapın.
 
Başka bir konudan bahsederken annem durup birden bire eğer sen boşanıp gelsen evindeki rahatlığı sana vermem, benim evimde böyle rahat edemezsin demişti.
O günden beri ne zaman ben hep kızımın arkasındayım dese bana belli belirsiz bir gülme gelir.
Evlenirken herkes itiyor da, boşanmak isteyince hepsi bir yana kaçıyor işte.
 
Anneniz ne kadar kaba bir laf etmiş. Kadınların anneleri böyle yaparsa el neler yapmaz.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…