• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

cocuk sahibi olmadanda cok mutlu hayatini yasayan kadinlar :)))

Cennet Kokusu;

İlk cümlenizi okudum akabinde -ben parantez içinde ne yazdım ama?- dedim. Evet çook hassas olduğunuz ortada.Buna da anlayış göstermeliyiz bence.Hassas olduğunuzu anladığım için üzerinize alınmamızı,yanlış anlamamanızı söyledim zaten.Görüyorum ki yazdığımla kalmışım. Buradaki arkadaşlarım benden farklı olarak evliler, fikirlerini merak ettiğim için onlara sormak istedim. Ama siz alıntılayıp, o kadar açıklama gereği duymuşsunuz. Sizin mesajınızda zaten -zorlama- kelimesi geçmiyor iyi okudum. Sadece siz -ikna- sözcüğünü kullanınca aklım başka yerlere gitti benim.

Benim bahsettiğim istememe nedenlerinden biri olarak maddiyat değildi ayrıca. Salt çocuk için evlenen kadınlar var bu ülkede. Yani bir erkek bulayım basayım nikahı doğurayım çocuğu düşüncesindeler. Erkek istiyor mu istemiyor mu ilgilenen yok. Bencillik başka birşey değil. Evlilik = Çocuk onlar için. Bir çocuğun en az anne kadar babaya da ihtiyacı vardır.

Üzgünüm ama buradan az çok tanıdığım, sevdiğim insana söylediğim kelimeyi yine kendinize çekmişsiniz. Sizin özgürlüğe laf söylediğinizi, karıştığınızı belirtmedim ki ? Özgürlük lafı geçti mi biz hep konuşuruz burda fixtir bu.

''Kendimi ayağını kullanıp hiç adım atmamış birine birine ayakkabı giymenin öneminden bahseder gibiyim. ''

Yukarıdaki cümlenizi okuduktan sonra bencede hassas olduğunuzu bildiğiniz halde yazmasanız daha iyiydi.Zaten benimde okuduğum zaman dikkatimi çeken şu - sonradan pişman olup olmayacağınızı iyi düşünün- cümlenizi yazmazdınız, hassas olmasanız. Kaç yaşında aklı başında çok mantıklı bir kadın kendi çok iyi düşünmüş etmiş tartmış etmiştir zaten pişman olur muyum düşüncesini akıl etmiştir denir normalde.

Şimdi yine yanlış anlamayın yazıp yazmamak sizin tasarrufunuzda burda tek konuştuğumuz konu çocuk değil ne konuda isterseniz yazarsınız ben karışamam buna.

Siz bilirsiniz cevap yazmayın ama okuyun lütfen bu mesajımı. Size söylemediğim birşeyleri üzerine alınıyorsunuz. Söylesem gam yemeyeceğim yani.Ben burda birine birşey söyleyeceksem alıntı yapar söylerim direkt.Diğer türlü imayla,kinayeyle, göndermeyle işim olmaz.

Neden çocuk istediğinizi açıkladığınız içinde teşekkürler. Acaba çok ekstrem bir neden vardır da anlamayacağımızı mı düşündü diye sormuştum. Elbette nedenlerinizi kendinize saklamanızı anlarım.

Teşekkür ederiz.Sizinde gönlünüze göre olur umarım.

Mesajınızı okudum, görüşlerinizi paylaştığınız için teşekkür ederim. Dediğim gibi biraz fazla hassasım sanırım. Neyse ya herkesin kendi hayatı. Güzel yorumlarınız ve paylaşımlarınız için sağolun.
 
Tesekkürler yorumun icin Cennet kokusu_ gercekten farkli görüsler dinlemekde güzel, ama dedigin cok dogru hic ayakkabi giymemis, kendisini bir kaliba sokmamis, özgür özgür yalin ayak dolasana, ya giysene bak cok güzel durur ama ayaginda demek, bana sadece o ayakkabiyi giydigimde, ayaklarim rahat etmeyecegini düsünürüm. Herkesin degisik düsünceleri var, Tanri bizleri ayri ayri yaratmis iste. Kadin oldugum halde ( buna geleneksel bakarsak ) benim beynim, bir bebek görünce mutluluk hormonlari salgilamiyor. Yapacak bir sey yok. Bu böyle.

Kizil`im kendim icin diyebilirimki bana anlamsiz geliyor, cünkü bir cocuga cok anlamlar birden yükleniliyor, yani ben yaslaninca yanliz kalmayacagim, cocugum hep yanimda olacak, ben yaslaninca cocugum bana bakacak, bana hep destek cikacak, beni hep sevecek, mutlu cocuk olacak, evliligimi kurtaracak, yuvami daha cok baglayacak, daha cok evimize nese katacak, daha cok esim bize düskün olacak, daha cok itibar görecegim cevrede, cocugum olursa iste o zaman aile olacagiz vs. vs. hayir bir cocuk sadece bir cocuk, o ne senin hayatini kurtaracak, o nede senin yuvani kurtaracak,nede seni bir aile yapacak, bunlarin hepsini siz ebeveynler yapip cocugunuza sunmaniz gerekiyor aslinda.
Ve dogurduktan sonra sadece senin bakis acina bagli.
Eger cocugunu cok seversen ve onu dogurdugun icin mutlu isen, o cocuk sana mutluluk gibi gelecek, ama borderlain psikolojik hastaysan o cocukda seni kurtarmayacak. Yine psikolojik hasta kalacaksin. Yuvan iyi degilse o cocuk senin yuvani kurtaramayacak, eger esin seni aldatiyorsa yine aldatacak, yani cocuk kutudan cikan mucize sihirli birsey degil. Cok büyük anlam ve yük yükleniyor bebeklere ve buna karsiyim. Benim icin bir anlami yok, sadece bir cocuk, benim istedigim icin dogurdugum, ona maddi ve manevi güzel bir hayat sunacagim bir insan. Bu kadar...baskada mucizesi yok...gercekler bu..
Yiiipppiiiiiii bu arada az kaldi hafta sonu....gelsin eglenceler size hepinize güzel bir hafta sonu diliyorum...:KK68:


"
cünkü bir cocuga cok anlamlar birden yükleniliyor, yani ben yaslaninca yanliz kalmayacagim, cocugum hep yanimda olacak, ben yaslaninca cocugum bana bakacak, bana hep destek cikacak, beni hep sevecek, mutlu cocuk olacak, evliligimi kurtaracak, yuvami daha cok baglayacak, daha cok evimize nese katacak, daha cok esim bize düskün olacak, daha cok itibar görecegim cevrede, cocugum olursa iste o zaman aile olacagiz vs. vs. hayir bir cocuk sadece bir cocuk, o ne senin hayatini kurtaracak, o nede senin yuvani kurtaracak,nede seni bir aile yapacak, bunlarin hepsini siz ebeveynler yapip cocugunuza sunmaniz gerekiyor aslinda.
Ve dogurduktan sonra sadece senin bakis acina bagli."

işte bu çok doğru bir tespit. bravo. gerçekten güzel yorumlamışsınız. işte benim de aslında özet geçmek istediğim kendini kurtarmak için çocuk doğuranlardan farklı olmam. :) sanıyorum ben ne %10 lık ne de %90 lık kısma giriyorum :) güzel yorumlarınız için size de teşekkürler.
 
Kizlar bu hafta sonu sarkim Sting`den size gelsin : The Pirate`s Bride...Symphonicities ....:KK37:
 
geyik.jpg
 
Gecen pazar günü esimle kesife ciktik ormanda. Karsimiza ilginc kuslar ve güzel geyikler cikti. Bu fotografi cekmek icin calilarin icinde sesizce bekleyip, nasibimizi aldik. Saniyelerce bize bakti, sanki poz verir gibi durdu. Iste sonucu :KK51:
Hayata nasil bakarsan öyle görürsün...Hepinize sevgiler
 
Dünyaya kendinden bir şeyler bırakmak... Güzel bir duygu. Allah dileyen herkese nasip etsin.

Çocuksuz mutluluk olur mu? Elbette olur. Dünyaya kucağımızda bir bebekle gelmiyoruz neticede.
 
Dünyaya kendinden bir seyler birakmak gercekten cok güzel. Bu bilim, ilim, egitim ve senin yaptigin bir iyilikle tanimadigin bir insanin rahat nefes almasi gibi yapilmasi gereken seylerdir, benim icinde.
 
Merhaba herkese,
Takdir edersiniz ki bütün sayfaları okuyamadım ama konuyu çok sevdim ve yazmak istedim.
Kendimi bildim bileli çocuklara karşı hiçbir şey hissetmiyorum. Yaşım 25.
Ergenlik yıllarımdan beri eşimle beraberiz. Çok güzel bir aşk yaşadık. Herkese nasip olmayan türden. Evlendik ve hala da ona baktığımda kalbim sevinçle doluyor.

Küçük yaşlardan beri (5 yaşındayken kardeşim oldu) çocukları sevmezdim. Nefret ediyor değilim tabi. Sadece sevgi yakınlık bağlılık bu duyguları hissetmiyorum.
Zaman geçti ama bu düşüncelerim değişmedi.
Mesleğim öğretmenlikti. Küçük öğrencilerim ile iyi anlaşıyorduk ama içimdeki şefkat duygusundan başka bir duygu oluşmadı hiç. İlk kez bir bebeği geçen aylarda kucağıma aldım. Ve yine bir duygu oluşmadı. Derler ya mis kokusunu duyunca vs. Bana hiç de öyle gelmiyor.
Sonra bu mesleğin bana uygun olmadığını anladım ve kariyerimde değişiklik yaptım .akademiye geçtim. Şu an yüksek lisans tezimle uğraşıyorum. Daha önümde doktora var.
Eşimin yaşı 30 oldu. O ise benim aksime çocuklar ile çok iyi anlaşır. Babalık duygusu çok güçlüdür. Parçalanmış bir ailede büyüdüğü için mi bilmiyorum ama bir insan yetiştirmeyi istediğini ve bunu çok iyi yapabileceğini biliyorum.
Benim aklımda ise önce kendimi gerçekleştirmek var. Maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisi vardır bilirsiniz. Alttaki basamaklarda olan ihtiyaçlar tamamlanmadan üst basamaktakiler gerçekleşmez.
Benim ihtiyaçlarım sadece yemek içmek evlenmek ve çocuk sahibi olmak değil. Şimdiye kadar 2 ülkeyi ziyaret ettim. Artık başka yerleri keşfetmeye eşimle gitmek istiyoruz. Hayattaki diğer zevkleri yaşamak, dolu dolu günler geçirmek... bilime bir nokta kadarcık da olsa katkı yapmak istiyorum.
Bir çocuk benim için bunları engelleyen bir varlık olacaktır diye düşünüyorum. "Ama onun anne demesi yok mu" diye tepkiler duyuyorum bazen. O kadar mühim mi birinin annesi olmak? Evet ben biliyorum ki bir çocuk yetiştirirsem ona güzel bir hayat sunarım. Dürüstlüğü, erdemli olmayı, yardımseverliği öğretmeye çalışırım. Dünyanın daha yaşanılabilir bir yer olmasında belki bir katkım olabilir.
Ama bunu ileride öğrencilerime de öğretebilirim. Onlar da kendi çocuklarına..böylece Bir çocuk yerine onlarca yüzlercesini için de bir farklılık yaratabilirim belki.
Neyse konuyu çok dağıttım.
Kısacası benim planlarım içinde çocuk yok aslında.
ama hamilelik fikri bazı dönemlerde çok cazip geliyor. Sonrasını düşününce hemen vazgeçiyorum :)
Eşim bazen ileride düşünürüz değil mi diyor, muhtemelen ileriki yıllarda bu teklifle gelecek. O zaman ne yapacağız bilmiyorum. Çünkü ben hayatını bir çocuğa adayabilecek kadar fedakâr değilim...
 
Sevgili Zeytinagaci, bu ne sempatiklik ve mantikli dünsünceler. Aramiza hosgeldin !!!:KK36:
Hicde konuyu dagitmiyorsun, bizler gönlümüzün istedigi gibi yazabiliriz burada cünkü bazda düsünceler ve hayat bakisi ayni oldugu zaman birbirimizi cok iyi anliyoruz.
Ilk önce mesleki anlamda seni cok tebrik ediyorum. Aynen devam. Hic yilma. Ayaklari yere basan güclü bir kadin daha.
Isin ilginc yani bu topikde hep senin gibi düsünen bayanlar var. Ne istedigini cok iyi bilen, aynen senin yazdigin gibi hayati sadece yemek, icmek, cocuk dogurmakdan daha cok gören ve mental acligini doyurmak isteyen güclü kadinlarimiz var.
Bu topik altinda böylece bulusuyoruz.
Seni cok aramizda görmek isterim. Yazdiklarinin tümüne cani gönülden katiliyorum. Realist her insan, burada bizimle cok eglenir gibime geliyor.
Bende senin gibi cocuklara ve bebeklere karsi hic bir sey hissetmiyorum. Tabiki sansima karsima benim gibi cocuk istemeyen birisi cikti ve esimle 15 senedir evliyiz, inan dogru dürüst bu konuyu konusmamisizdir. Sadece ilk baslarda konusuldu, bazen ben arada bir sordum ama esim tarafindan kattiyen.
Hayat bize güzel diyip, hayatin bize sundugu tüm güzellikleri yasiyoruz. Senede 3-4 kere tatile cikiyoruz. Yani insan mutlu olunca zaten istemedigi seyden acaba gibi süphelerede düsmüyor. Cünkü hissediyorsun evet mutluyum, daha fazlasi bunun olamaz, eee daha niye güzel hayatimi bozayim. Hatta hatta hayvanlari cok sevdigim halde onlara bile vakit yok ne yazikki. Yoksa mesela bir köpegim olsun isterdim ama cok seyahatlerden dolayi ne yazikki simdi degil.
Maslow`un ihtiyac piramidini cok iyi biliyorum aynen bunada katiliyorum. Kendi ihtiyaclarimi bir düzene ve stabiliteye kurmadan, baska bir sey düsünemedim hayatimda.
Bu hayati bir kere yasayacagim icin, bendede cocuk icin yer kalmadi ve daha dogrusu yer acmakda istemedim, cünkü benim gözümde daha önemli seyler vardi yasamak istedigim ve insanlara yasatmak istedigim.
Ama dur bakalim, belki gelecekte cocuk yapsan bile, inaniyorumki cok güzel anne ve baba olursunuz, en azindan bilincli, egitimli insanlarsiniz.
Bizim icinde söylüyorlar, esimle o kadar uyum icindeyizki, gercekten cocugumuzolsaydi, bizim yanimizda cok mutlu büyürdü ama gel görki istek yok, olmayincada zorlayamiyorsun.
Sana ve tüm arkadaslara cok güzel bir hafta sonu diliyorum.:KK36: ve seni bol bol vaktin oldugu sürece burada görmek istiyorum. Degerli düsüncelerini bizimlede paylas, cünkü bizler burda beyin alisverisini cok seviyoruz.
Öteki arkadaslarda kesin senin yorumunu okuduktan sonra sana mesaj yazacaklardir. Iyiki geldin ve yorum yazdin...
 
Sevgili Zeytinagaci, bu ne sempatiklik ve mantikli dünsünceler. Aramiza hosgeldin !!!:KK36:
Hicde konuyu dagitmiyorsun, bizler gönlümüzün istedigi gibi yazabiliriz burada cünkü bazda düsünceler ve hayat bakisi ayni oldugu zaman birbirimizi cok iyi anliyoruz.
Ilk önce mesleki anlamda seni cok tebrik ediyorum. Aynen devam. Hic yilma. Ayaklari yere basan güclü bir kadin daha.
Isin ilginc yani bu topikde hep senin gibi düsünen bayanlar var. Ne istedigini cok iyi bilen, aynen senin yazdigin gibi hayati sadece yemek, icmek, cocuk dogurmakdan daha cok gören ve mental acligini doyurmak isteyen güclü kadinlarimiz var.
Bu topik altinda böylece bulusuyoruz.
Seni cok aramizda görmek isterim. Yazdiklarinin tümüne cani gönülden katiliyorum. Realist her insan, burada bizimle cok eglenir gibime geliyor.
Bende senin gibi cocuklara ve bebeklere karsi hic bir sey hissetmiyorum. Tabiki sansima karsima benim gibi cocuk istemeyen birisi cikti ve esimle 15 senedir evliyiz, inan dogru dürüst bu konuyu konusmamisizdir. Sadece ilk baslarda konusuldu, bazen ben arada bir sordum ama esim tarafindan kattiyen.
Hayat bize güzel diyip, hayatin bize sundugu tüm güzellikleri yasiyoruz. Senede 3-4 kere tatile cikiyoruz. Yani insan mutlu olunca zaten istemedigi seyden acaba gibi süphelerede düsmüyor. Cünkü hissediyorsun evet mutluyum, daha fazlasi bunun olamaz, eee daha niye güzel hayatimi bozayim. Hatta hatta hayvanlari cok sevdigim halde onlara bile vakit yok ne yazikki. Yoksa mesela bir köpegim olsun isterdim ama cok seyahatlerden dolayi ne yazikki simdi degil.
Maslow`un ihtiyac piramidini cok iyi biliyorum aynen bunada katiliyorum. Kendi ihtiyaclarimi bir düzene ve stabiliteye kurmadan, baska bir sey düsünemedim hayatimda.
Bu hayati bir kere yasayacagim icin, bendede cocuk icin yer kalmadi ve daha dogrusu yer acmakda istemedim, cünkü benim gözümde daha önemli seyler vardi yasamak istedigim ve insanlara yasatmak istedigim.
Ama dur bakalim, belki gelecekte cocuk yapsan bile, inaniyorumki cok güzel anne ve baba olursunuz, en azindan bilincli, egitimli insanlarsiniz.
Bizim icinde söylüyorlar, esimle o kadar uyum icindeyizki, gercekten cocugumuzolsaydi, bizim yanimizda cok mutlu büyürdü ama gel görki istek yok, olmayincada zorlayamiyorsun.
Sana ve tüm arkadaslara cok güzel bir hafta sonu diliyorum.:KK36: ve seni bol bol vaktin oldugu sürece burada görmek istiyorum. Degerli düsüncelerini bizimlede paylas, cünkü bizler burda beyin alisverisini cok seviyoruz.
Öteki arkadaslarda kesin senin yorumunu okuduktan sonra sana mesaj yazacaklardir. Iyiki geldin ve yorum yazdin...

Hoşbuldum olivia :)
Sizin hayatınız buradan bakınca çok eğlenceli duruyor. Ne güzel bir çiftsiniz.
Biz de eşimle hayvanları çok severiz.
Evde bizimle yaşayan bir tavşanımız vardı. O bile öyle büyük sorumluluk ki.. malesef bir hastalık yüzünden kaybettik. O yüzden artık evcil de bakmamaya karar verdik.
Bir de benim annemde nörolojik ve çaresi olmayan bir hastalık var. Her geçen gün ilerleyen bir hastalık. Şu anda beyni normal bir insan gibi çalışmasına rağmen vücudunun hiçbir kasını hareket ettiremiyor. Bakımı aynı bir bebek gibi. Bu durum da babam, kardeşim ve benim için epey zorlayıcı şu an. Ben iş, kardeşim okul yüzünden annemden farklı şehirdeyiz. Bu yüzden sık sık onun yanına seyahat ediyorum.
Insanlar genelde yaşladığımda bana bakacak biri olsun diye de çocuk sahibi olmak istiyorlar sanırım. Annemdeki hastalık ileride bende de görülebilir eğer gen mutasyonu bana da geçtiyse. Bu durumda ben zaten gözü kapalı çocuk yapamam. Cesaret edebildiğim zaman test yaptırıp bu hastalık genini taşıyor muyum öğreneceğim. Öyle bir durum varsa, hem bu geni başka bir bireye aktarmamak adına, hem de ileride hastalanıp çocuğuma yük olmamak adına çocuk defterini tamamen kapatırım diye düşünüyorum.
 
Bir de bilmiyorum bana katılır mısınız ama benim çevremdeki çoğu insan çok bilinçsizce çocuk sahibi oluyor ve çocuk yetiştiriyor.
Bunun en yakınımızdaki örneği eşimin yeni doğan yeğeni. Ailenin maddi durumu pek parlak değil. 10 aylık evliler daha. Ve geçtiğimiz günlerde bebekleri oldu. Daha kendi evlilikleri rayına oturmamışken eşim ve ben bu cesarete hayran kaldık :)
Dün de lise yıllarından aynı sırada okuduğumuz çok sevdiğim bir arkadaşım ülkenin bir ucundan yaşadığım şehre gelmiş. Fırsat bulunca görüşelim dedik. O da evlendiği gibi çocuk sahibi oldu eşim 32 yaşında geç kalmasın diye.
İnanır mısınız 4 saat falan görüştük bir avm de ve başladığım hiçbir cümlenin sonunu dinleyemedi çocuğuyla ilgilenmekten. Bebek sürekli ağladı, annesi ile arasınsa yanlış bir bağ oluşmuş bence. Çünkü annesi 1 dk bile kucağından bıraksa hemen huzursuz oluyor. İşin ilginci de anne de bebekle 10 dk ayrı kalsa çocuğumu özledim demeye başlıyor. Arkadaşım öğretmen olmasına rağmen bu durumun olmaması gerektiğinin ve bir şeylerin yanlış gittiğinin farkında değil. Bilemiyorum ben dün zihin olarak çok yoruldum ve annelik gözüme kat be kat korkutucu ve uzak görünmeye başladı.
 
Ilk önce annen icin cok cok üzüldüm canim, cok cok gecmis olsun ve Insallah Insallah Insallah sende bu gen yoktur.
Evet canim o testi illaki yaptir.
Aynen dediklerine öyle katiliyorumki, etrafimda o kadar bilincsiz insanlarin cocuklari oluyorduki artik beni kadinligimdan nefret ettirdiler. Demek arkadasin 10 aylik evli ve hemen bebekleri olmus, vallahi bu kadar cesarete hayran kaldim.
Bazi kadinlar gercekten birseyi abartiyor ama neden bunu yapiyorlar bilmiyorum, herhalde birseyin eksigini cocuklarinda tatmin etmek istiyorlar ama ne yazikki hem kendileri mutsuz hemde cocuklari mutsuz oluyor.
Cocuk büyütmek cok hassas ve disipilin gerektiren bir olay. Ama bu zamanda bir anneye disiplin gerek dedigin zaman, kadin displini kötü algiliyor. Zaten okula gidecek ögretmeni versin disiplini.
Oysa dogdugu ilk gün bir ritim ve düzen icinde yürürse hersey, hem bebek kafasi karismayacak, Hemde anne rahat edecek.
Bu arada iki laf edememeyi cok iyi bilirim. Ama bunu anladigim anda görüsmem olur biter.
Eveettt zeytin agaci, hayatim gercekten eglenceli geciyor, dün esim ve arkadaslar Konserdeydik, belki duymussundur Andre Rieu , belki daha cok gencsin, daha cok orta yasa hitab eden birisi ama cok eglendik...yanimda yasli bir alman Adam oturuyordu, konserin sonunda kol kola oturdugumuz yerde sagdan sola soldan saga sallandik, aman ne mutlu oldu...bende onunla birlikte. :KK68:
 
Bu arada zeytin agacini gercek hayatdada cok severim. Bana hep barisi ve huzuru animsatir. Ne yazikki Almanya`da dikemiyorum, o kadar az günesi varki....
zaten yesillik manyagiyim, her agac, her bitki ve her hayvan benim icin cok önemli...
 
Merhabaa Olivacımmm. Keyifli ve huzur dolu bir pazar günü seninle olsun.
Merhabalar ZeytinAğacı, Hoşgeldiniz.
Konuya güzel bir giriş yapmışsınız.İlgiyle okudum yazdıklarınızı. Oliva bizi az çok biliyor artık tahmin etmiş hemen.Okur okumaz söylemek istediklerim oldu.

Küçük yaşlardan beri (5 yaşındayken kardeşim oldu) çocukları sevmezdim. Nefret ediyor değilim tabi. Sadece sevgi yakınlık bağlılık bu duyguları hissetmiyorum.
Zaman geçti ama bu düşüncelerim değişmedi.
Mesleğim öğretmenlikti. Küçük öğrencilerim ile iyi anlaşıyorduk ama içimdeki şefkat duygusundan başka bir duygu oluşmadı hiç. İlk kez bir bebeği geçen aylarda kucağıma aldım. Ve yine bir duygu oluşmadı. Derler ya mis kokusunu duyunca vs. Bana hiç de öyle gelmiyor.
Şunu söylemeden geçemem. Ben ki küçük çocukları çok çok severim, bebekleri ise sadece severim.Buna rağmen sizinle aynı paydada buluşuyoruz bende bir bebeğe karşı aşırı yakınlık bir duygu seli hissetmem, kucağıma almaya çok hevesli olmam.Uzun uzun seveyim mıncırayım öpeyim durayım vs istemem.Annesi babası öyle sevsin sonuçta bebek için bir yabancıyım aramda bir mesafe olmalı diye düşünürüm.Yani seveceksem uzaktan severim.Minnacık burnu, minicik elleri vs çok tatlı gelir bir zamanlar bende böyleymişim derim içimden. Ama keşke benimde olsa ya da dilerim benimde böyle bir yavrum olur düşüncesi geçmez aklımdan. Kalpten yürekten istediğimi hiç hatırlamıyorum.Bu arada bebeklerin kendilerine has kokuları olur tabi ama buna büyük anlamlar yüklememek lazım bence.Yine bizim toplumda çocuk için abartılan noktalardan biri.
Bir çocuk benim için bunları engelleyen bir varlık olacaktır diye düşünüyorum. "Ama onun anne demesi yok mu" diye tepkiler duyuyorum bazen. O kadar mühim mi birinin annesi olmak?
Hımmm engellemek denebilir belki evet. Sonuçta öncelikler değişecek. 1.sıraya artık kendinizi değil çocuğunuzu koymak zorunda kalacaksınız. Örnek cümleleriniz yerinde olmuş. Birde 'Yavrum anne deyince dünyalar benim oluyor' derler.Benim tahminim bir insanın annesi olmak mühim ve çok güzel birşey olsa gerek. Ama her kadın için geçerli olacak diye kaide yok. Kimisi için çok mühimdir kimisi için sadece mühimdir kimisi için hiç değildir. Mühim mi değil mi hiç düşünmemiştim ama bir insanın annesi olmayı kendimi hiç konduramadığımı biliyorum.
Sonra bu mesleğin bana uygun olmadığını anladım ve kariyerimde değişiklik yaptım .akademiye geçtim. Şu an yüksek lisans tezimle uğraşıyorum. Daha önümde doktora var.
Eşimin yaşı 30 oldu. O ise benim aksime çocuklar ile çok iyi anlaşır. Babalık duygusu çok güçlüdür. Parçalanmış bir ailede büyüdüğü için mi bilmiyorum ama bir insan yetiştirmeyi istediğini ve bunu çok iyi yapabileceğini biliyorum.
Benim aklımda ise önce kendimi gerçekleştirmek var. Maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisi vardır bilirsiniz. Alttaki basamaklarda olan ihtiyaçlar tamamlanmadan üst basamaktakiler gerçekleşmez.
Benim ihtiyaçlarım sadece yemek içmek evlenmek ve çocuk sahibi olmak değil. Şimdiye kadar 2 ülkeyi ziyaret ettim. Artık başka yerleri keşfetmeye eşimle gitmek istiyoruz. Hayattaki diğer zevkleri yaşamak, dolu dolu günler geçirmek... bilime bir nokta kadarcık da olsa katkı yapmak istiyorum.
Evet ben biliyorum ki bir çocuk yetiştirirsem ona güzel bir hayat sunarım. Dürüstlüğü, erdemli olmayı, yardımseverliği öğretmeye çalışırım. Dünyanın daha yaşanılabilir bir yer olmasında belki bir katkım olabilir.
Ama bunu ileride öğrencilerime de öğretebilirim. Onlar da kendi çocuklarına..böylece Bir çocuk yerine onlarca yüzlercesini için de bir farklılık yaratabilirim belki.
Neyse konuyu çok dağıttım.
Kısacası benim planlarım içinde çocuk yok aslında.
ama hamilelik fikri bazı dönemlerde çok cazip geliyor. Sonrasını düşününce hemen vazgeçiyorum :)
Eşim bazen ileride düşünürüz değil mi diyor, muhtemelen ileriki yıllarda bu teklifle gelecek. O zaman ne yapacağız bilmiyorum. Çünkü ben hayatını bir çocuğa adayabilecek kadar fedakâr değilim...
Başarılar diliyorum size.Maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisine değinmeniz iyi olmuş.Burada hiç bahsedilmemişti. Bende sizinle hemfikirim.Bu söyleyeceğimi negatiflik olarak algılamayın ama bence çok zor bir durumunuz var.Bu konuda eşinizin rengi belli ama siz siyah ya da beyaz değil grisiniz anladığım kadarıyla.Bu da çok zor gelir bana, muallakta kalmak yani.Evlenmeden önce eşinizle çocuk hakkında konuşmuş muydunuz ? Birde hamilelik bazı dönemlerde nelerden ötürü çok cazip geliyor size ? Bunları merak ettim.Söylediklerinizin çoğuna katılıyorum.Keyifle okudum.Mutluluklar diliyorum size.
 
Gecen pazar günü esimle kesife ciktik ormanda. Karsimiza ilginc kuslar ve güzel geyikler cikti. Bu fotografi cekmek icin calilarin icinde sesizce bekleyip, nasibimizi aldik. Saniyelerce bize bakti, sanki poz verir gibi durdu. Iste sonucu Hayata nasil bakarsan öyle görürsün...Hepinize sevgiler
Yakaladığın kareye bayıldımm!! Sende tam bir doğa aşığısın galiba Oliva. Bende doğaya ormana ağaçlara bitkilere çiçeklere böceklere gökyüzüne aya güneşe denize bayılırım, çok severim. Tabi tüm hayvanları da çok seviyorum.
Şahane bir pazar günü aktivitesi bence. Bu güzel ve özel zamana birde bisiklete binmek eklenirse tam olurdu.
 
Zeytinağacı, nickiniz aşina geliyordu bana.Şimdi hatırladım.
Monoton akşamlara öneriler tarzı bir konunuz vardı.
Cevaplardan birinde birden fazla çocuk yapın mesajı okuyunca aynen böyle :KK57:olmuştum.
Yani çocuk boş zaman değerlendirilecek birşey mi ??
Çocuk yapın zamanınız dolsun canınız sıkılmaz oyalanırsınız tarzı düşünenlere inanamıyorum.
İnsanlar başkaları hakkında ne kadar kolay söylemlerde bulunabiliyor.Sanki manavdan portakal al der gibi çocuk yap diyorlar.
Bu arada çok geçmiş olsun.
 
Hayatını bir çocuğa adamak...

Bir insanın çocuk büyütmekten başka bir seçeneği yoksa aslında hayatını adamış olmaz. Adanmak seçim yapmak bir şeyleri tercih etmektir bana göre. Bir insanın başka bir alternatifi yoksa adanmışlıktan söz edemeyiz. Adanmışlık kutsaldır, zorunluluklar değil.

Yeni anne oldum. Oğlumu çok seviyorum ona iyi bir anne olmak istiyorum ama kendimi ona adamak düşüncesi bana ürkütücü geliyor. Çünkü bu tip büyük duygular ister istemez karşı tarafa ciddi sorumluluklar yüklüyor. Bağlı olun bağımlı olmayın diyorlar ya onun gibi bir şey işte.

Karışık işler...
 
Bu arada zeytin agacini gercek hayatdada cok severim. Bana hep barisi ve huzuru animsatir. Ne yazikki Almanya`da dikemiyorum, o kadar az günesi varki....
zaten yesillik manyagiyim, her agac, her bitki ve her hayvan benim icin cok önemli...

benim memleketim zeytinin çok bol olduğu bir şehir. O yüzden bu ismi seçmiştim.
zeytin ağaçları bazı sebeplerden depresyona girebiliyorlarmış biliyor musunuz? Çok hassas canlılar :)
Ben de imkanlarım bir tek ona bakmaya el verdiği için limon ağacı aldım evime. Salonda ikamet ediyor :)
Yeni yapraklar açtıkça ben de mutlu oluyorum. Henüz meyve vererek gülümsemedi bana ama o da olur umarım :)

Zeytinağacı, nickiniz aşina geliyordu bana.Şimdi hatırladım.
Monoton akşamlara öneriler tarzı bir konunuz vardı.
Cevaplardan birinde birden fazla çocuk yapın mesajı okuyunca aynen böyle :KK57:olmuştum.
Yani çocuk boş zaman değerlendirilecek birşey mi ??
Çocuk yapın zamanınız dolsun canınız sıkılmaz oyalanırsınız tarzı düşünenlere inanamıyorum.
İnsanlar başkaları hakkında ne kadar kolay söylemlerde bulunabiliyor.Sanki manavdan portakal al der gibi çocuk yap diyorlar.
Bu arada çok geçmiş olsun.
Ahhh evet o konuda çok güzel öneriler de gelmişti ama yoğun bir şekilde çocuk yapın tavsiyesi almıştım. planımızda yok dememe rağmen. : )
Eşim ikimiz de hazır olup istersek olur sana asla baskı yapmam ben de kendimi hiç hazır hissetmiyorum en az 5 senemiz var önümüzde bence diyor. Ama hayatının bir döneminde istiyor yani. Evlenmeden önce pek bahsi geçmedi. çocuk sahibi olmaya uzak olduğumun farkındaydı aslında hep. Belki zamanı gelince ister diye düşünmüştür. sağlık problemi yüzünden olmazsa tedaviyle uğraşamayız olmuyor der geçeriz hayatımızın en büyük sorunu olmaz diyor.
Benim üniversiteden falan arkadaşlarım ya hamileler ya da anne oldular. Açıkçası ben de üniversite yıllarındayken zamanla değişirim biyolojik saatim gelir diyordum ama henüz öyle bir şey yaşanmadı. Çevrede bu kadar çok hamilelik haberi olunca da ben neden istemiyorum diye kendimi sorgular oldum.. iyi dilekleriniz için teşekkürler bu arada olivia ve kızılajan. İyi pazarlar dilerim :)
 
Hayatını bir çocuğa adamak...

Bir insanın çocuk büyütmekten başka bir seçeneği yoksa aslında hayatını adamış olmaz. Adanmak seçim yapmak bir şeyleri tercih etmektir bana göre. Bir insanın başka bir alternatifi yoksa adanmışlıktan söz edemeyiz. Adanmışlık kutsaldır, zorunluluklar değil.

Yeni anne oldum. Oğlumu çok seviyorum ona iyi bir anne olmak istiyorum ama kendimi ona adamak düşüncesi bana ürkütücü geliyor. Çünkü bu tip büyük duygular ister istemez karşı tarafa ciddi sorumluluklar yüklüyor. Bağlı olun bağımlı olmayın diyorlar ya onun gibi bir şey işte.

Karışık işler...
Bravooooo obiviyante, eger gercekten bunun bilincinde isen, sen mutlu ve cocugunda mutlu olacaktir. Cünkü aksisi hem anneyi cok üzüyor hemde cocugu. Sadece bizim türkcede sacimi sana süpürge yaptim deyimi vardir, ne yazikki. Ne annelerin hic kimse icin sacini süpürge yapsinlar, nede cocuklar bu yükün altinda ezilsinler.
Ama bilincli bir anne zaten ne böyle hissedecek, nede cocuguna bunu yansitacak. Sevgiler...
 
Bravooooo obiviyante, eger gercekten bunun bilincinde isen, sen mutlu ve cocugunda mutlu olacaktir. Cünkü aksisi hem anneyi cok üzüyor hemde cocugu. Sadece bizim türkcede sacimi sana süpürge yaptim deyimi vardir, ne yazikki. Ne annelerin hic kimse icin sacini süpürge yapsinlar, nede cocuklar bu yükün altinda ezilsinler.
Ama bilincli bir anne zaten ne böyle hissedecek, nede cocuguna bunu yansitacak. Sevgiler...
Teşekkür ederim, umarım iyi bir anne olurum. Bu arada o kareye bayıldım.
 
Back