- 15 Ocak 2018
- 2.670
- 4.840
Istisnalar kaideyi bozmaz ki iyi babalar da vardır konuda ki kadin kötüdür olabilir ama genel olarak bazi yorumlar çok çirkin. .Ya söyledikleriniz doğru da kadının çıkış noktası yanlış.
Oraya gidip ''evlenemiyorum'' dersen insanlar seni para avcısı olarak görürler işte,göstereceksin bir yazılı belge çocuğun ihtiyaçlarına dair vs. bu parayla bunları nasıl alayım diyeceksin.Evlilik ne alaka yani,kadın çok yanlış bir yerden girmiş olaya,linç edilmesinin sebebi o.Bir anneye çocuğu için aldığı nafakaya kimse laf edemez ne münasebet o kadar da erkekçi değil kimse.Bana göre çoğu kadın çocuğunu babaya daha sık göndermeli hatta ama burada da bunu söyleyince yine linç ediliyorum,ben çoğu durumda çocuğa babanın bakması gerektiğini düşünüyorum,çünkü çocuğu olan bekar anneler resmen eziliyor toplumda.Ne evlenebiliyor,ne flört kadın resmen çocuğuna adıyor ömrünü adam gayet rahat yaşıyor hayatını.Burada bile kadınlar üvey anne konularında ''ne biçim anne o çocuklarını almıyor'' diyorlar,ne bekliyoruz ki ?
Bela almak istemem. Gerçekten ahlaksızlık diz boyuAllah size güç versin. Çocuğunuzun soyadını şimdi de değiştirebilirsiniz. Yargı yolu açık.
Annelik parayla yapılmıyor doğru, ama babalık da geciktirerek verilen 200-300 tl ile yapılmıyor. Arada bir telefonla arayarak olmuyor. Kadınlar dövüle dövüle, aldatıla aldatıla oturmak zorunda kalıyor kocasının evinde sırf 200-300 tl ile çocuğa bakamayacağını bildiği için. Kucağında 1-2 aylık çocukla ayrılan kadınlara çalış diyenler var maalesef. Hangi vicdana sığar bu? Kadının hayatını mahvetsin erkek, kendi cinsinden soğutsun, hatta kolunu bacağını kırıp tehdit etsin sonra da psikolojisini mahvettiği o kadına git çalış desin öyle mi? O vicdansızlar bunu derler de biz kadınlar rahat ve sıcak evlerimizde “Erkekler kadınlara nafaka vermek zorunda değil.” sözünü nasıl ve hangi zihniyetle, vicdanla söyleriz gerçekten bilmem!
Olayın aslını bilmek gerek. Hiç kimse antipatik olacağını bile bile kanun adamı olan hâkimin karşısına nişanlısıyla çıkıp “Biz evlenemiyoruz.” demez. Bu, güya mağdur olan nafakazede zavallı erkeklerin lehine kamuoyu oluşturmaya çalışan kimi medya kuruluşlarının uydurması olamaz mı yani?Ben bir sıkıntı görmedim.Oraya gidip ''evlenemiyorum'' dersen tabii ki de insanlar senin parayı evlilik için istediğini düşünürler.Çocuk için istiyorsa çocuk bu hikayenin neresinde ?
Olayın aslını bilmek gerek. Hiç kimse antipatik olacağını bile bile kanun adamı olan hâkimin karşısına nişanlısıyla çıkıp “Biz evlenemiyoruz.” demez. Bu, güya mağdur olan nafakazede zavallı erkeklerin lehine kamuoyu oluşturmaya çalışan kimi medya kuruluşlarının uydurması olamaz mı yani?
Diğer yandan, bir arkadaşım eşinden ayrıldı. Eşi Dubai’de mühendis. Devletin bağladığı nafaka maalesef ki 300 tl. Arkadaşım çalışıyor. Çocuk ilkokul 2’de. Devlet okuluna gidiyor. Sadece servis ücreti 450 tl. Arkadaşım çalıştığı için tam gün olan okula göndermek zorunda tabii bir de etüde. Öğle yemeği 270 tl aylık. Etüt 300 tl. Defteri, kalemi, ıvırı zıvırı, kışlık montu, ayakkabısı, botu, okul kıyafeti, yazlık kışlık normal kıyafeti, aylık saç kesim parası, bilgisayarı, tableti, okuldan habire istenen paralar, yeme içme masrafı vb. ilk aklıma gelenler... Tüm bunlar için babanın iştirak parası 300 tl. Arkadaşım asgari ücretin çok az üstünde maaş alıyor. Ne yapsın bu kadın? Kocası bir psikopattı, dövdü, aldattı vb. Kadın yine ayrılmadı ama kocası açtı davayı ve ayrıldı. Ayrılmadan önce de evlilik içinde alınmış mallarını kaçırmış, başkasının üstüne yapmış, kadıncağız ispatlayamadı. Dımdızlak kaldı ortada. Adam şimdi Dubai’de arkadaşımı aldattığı kadınla bir rezidansta yaşıyor, oğlunu aramıyor bile. Arkadaşım evlenmeye kalksa hâkime “Parasızlıktan evlenemiyorum, nafaka artırımı talep ediyorum.” dese suçlu mu olacak???
Lütfen olayların arka planını da düşünün yorum yaparken.
Artık çocuğunuzun soyadını değiştirip kendi soyadınızı verebiliyorsunuz. Geçenlerde yasalaştı. Süper bir şey olduKimseye minnetim yok çok şükür Allah saglık verdikçe de minnet etmem kimselere ama çocuğum üzerinde de kimse hak iddia edemez adamın alnını karışlarım. O benim oğlum sadece benim... Eğer benim oğlumsa zaten 18 yaşında taşıdığı o soy adından da kurtulacaktır...
Alınan nafakayı ne sanıyorsunuz ki? Anne ve çocuğa bağlanan nafaka toplamda 1000 tl bile olmuyor. Onu da ödemiyorlar bile. Kim buna güvenip de çalışmaz ya???İyi de bizim söylediğimiz şey bu anlattığınız durumlar için geçerli değil ki.
Kadın çalışmıyor diyelim eşiyle boşandılar ama anlaşmalı bir boşanma ve çocuk da kadında. Adam çocuğu için para göndermek zorunda ama kadına olmamalı eğer işin içinde büyük bir mağduriyet yoksa. Kadın çalışabilecek durumdaysa çocuk çok küçük değilse sırf nafaka için çalışmamazlık yapmamalı bunu demek istiyorum.
Kadın çocuğunun başında mı duruyor? Bir annenin onca emeğini böyle mi tanımlıyorsunuz?Çocuga her sart ya nafaka verilmeli zaten ama bosandıktan sonra baska bır evlilik yapmıs ese nafaka neden verilsin ki. Çocugumun basında duruyo dıye nafaka mı verilir. Çocuk her iki tarafında cocugu ve annelik meslek degıl babalık da oyle. Bu yuzden cocuga nafaka verilmesi yeterli dıye dusunuyorum
Ben boyle demiyorum konu sahibi boyle soyluyor. Ayrıca basında durmak bir deyim ve bır cok seyı kapsıyor. Örneğin işinin basında durmak gibi. Dikilip beklemek değil yani sadece. Ayrıca cocugun basında duran kadına demedim ese dedım. Sız de biliyorsunuz ki nafaka veren taraf erkek olmak zorunda degıl ya da cocugun basında duran taraf da kadın olmak zorunda degıl.Her ıkı taraf için de geçerli. Yeterince acıklayıcı olmustur umarım.Kadın çocuğunun başında mı duruyor? Bir annenin onca emeğini böyle mi tanımlıyorsunuz?
Evet, kadının emeğini evliyken görmezden gelen her erkek, boşandıktan sonra kanun zoruyla bunu görmeli ve bedelini de parasıyla ödemeli!
Ben boyle demiyorum konu sahibi boyle soyluyor. Ayrıca basında durmak bir deyim ve bır cok seyı kapsıyor. Örneğin işinin basında durmak gibi. Dikilip beklemek değil yani sadece. Ayrıca cocugun basında duran kadına demedim ese dedım. Sız de biliyorsunuz ki nafaka veren taraf erkek olmak zorunda degıl ya da cocugun basında duran taraf da kadın olmak zorunda degıl.Hee ıkı taraf için de geceli. Yeterince acıklayıcı olmustur umarım.
Basında durmak kelime dizisi butun bunların kısaltılmışı deyim haline getirilmişi. İşinin basında durmak gibi. Yani her seyıyle ilgilenmek anlamına geliyor. Bazen sasırıyorum gercekten hangi kelimeden nerelere varılıyor. Hayret dogrusuBen öyle bir şey demedim. Dedim ki,
-Çocuk hastalandığında, ateşlendiğinde başında annesi var,
-Sabah erkenden uyanıp kahvaltı hazırlayan okuluna bırakan annesi,
-Ödevleriyle dersleriyle ilgilenen annesi,
-Veli toplantılarına giden annesi,
-Çocukla alakalı tüm sorumluluğu alan annesi,
-Erkek yeniden yuva kurmak istediğinde hiç zorlanmadan bekar kız bulup evleniyor ama belki anne tekrardan evlenip yuva kurmak istediğinde önüne bir sürü engel çıkıyor ki çocukla alakalı sorunlarda oluyor hepimiz şahidiz. Toplumsal ön yargılardan bahsetmiyorum bile.
Baba sadece hafta sonu gelip çocuğu McDonalds'a, sinemaya götürüyor.
Konuyu biraz karıştırmışsınız. Şöyle ki; eğer boşanmayla birlikte hem kadına hem çocuğa nafaka bağlanmış ise, kadının yeniden evlenmesi durumunda kadına bağlanan nafaka kesilir, müşterek çocuk için bağlanan nafaka devam eder. Normal olanı da budur zaten. Kadına ödenen nafaka, eşinin gelirinden yoksun kalan kadına boşanmayla yoksulluğa düşeceği için ödenir, bu yüzden kadın yeniden evlenirse eski eşinden nafaka almaya devam etmez. Aksi durum eski eş açısından da hakkaniyete aykırı olur. Durumda hiçbir abestlik yok. Yeniden evlenen kendine bir hayat kuran kadının eski eşinden ölene kadar nafaka alması mı normali? Neyi eleştirdiğinizi anlayamadım.
Yerden goge kadar haklisin da. O da verecek babaanneye o bakacak. Olan kuzucuga olacak. O sebeple güçlü ve ekonomik manevi her türlü bağımsız kadınlara ihtiyaç var. Çocuklarımızın geleceği sağlığı huzuru mutluluğu ancak böyle olur.Bu durumu yaşamamak icin çocukların velayetini babaya vereceğiz, haftaiçi cocuk bakmak yerine çalışıp para kazanacağız, haftasonu da çocuğu alıp sinemaya götüreceğiz....
Ben öyle bir şey demedim. Dedim ki,
-Çocuk hastalandığında, ateşlendiğinde başında annesi var,
-Sabah erkenden uyanıp kahvaltı hazırlayan okuluna bırakan annesi,
-Ödevleriyle dersleriyle ilgilenen annesi,
-Veli toplantılarına giden annesi,
-Çocukla alakalı tüm sorumluluğu alan annesi,
-Erkek yeniden yuva kurmak istediğinde hiç zorlanmadan bekar kız bulup evleniyor ama belki anne tekrardan evlenip yuva kurmak istediğinde önüne bir sürü engel çıkıyor ki çocukla alakalı sorunlarda oluyor hepimiz şahidiz. Toplumsal ön yargılardan bahsetmiyorum bile.
Baba sadece hafta sonu gelip çocuğu McDonalds'a, sinemaya götürüyor.
Soyadı konusunda yargıtay kararı var :) http://www.hurriyet.com.tr/gundem/yargitay-karari-bosanmis-anne-soyadini-cocuga-verebilir-40802197Kimseye minnetim yok çok şükür Allah saglık verdikçe de minnet etmem kimselere ama çocuğum üzerinde de kimse hak iddia edemez adamın alnını karışlarım. O benim oğlum sadece benim... Eğer benim oğlumsa zaten 18 yaşında taşıdığı o soy adından da kurtulacaktır...
Bu konular öyle gazete haberlerinde okunan gibi olmuyor. Boşanmış iki çocuğu olan bir adamla evliyim; ne adam dediğiniz gibi rahat ne kadın anlattığınız gibi mağdur, bu işte tek mağdur benim :))) yaşayana soracaksın. Sülalemde boşanmamış insan yoktur epey görmüşlüğümde var yani kadınlar çocukları sigorta gibi, intikam aracı gibi kullandıkları sürece bu işler daha da kötü olacak