konu açmıycaktım ama burası insanın ilerde okuması ve yaşananları unutmaması için güzel bir platform .
şimdi biraz içimi dökücem ve bunları buraya kaydedicem yıllar sonra okumak için .
22 yaşında tanıştık , evin bir kızı şımartılmış bir genç kız ben o ise okutulmamış bile babasından baya çektiği için annesine düşkün olmuş bir genç .
görür görmez aşık oldum . karşıdan gelirken daha parfüm kokusu gelmişti burnuma gördüğüm ilk saniye öpmemek için zor tutum kendimi bi erkek bukadar güzel olamaz . yüzü sakalları elleri . allahım ölüyorum aşık oldum . eve gittim anne hemen evlenmeliyiz çok tatlı bi çocuk çok efendi çok sakin çok saygılı ....
kısa bi zaman sonra evlendik . evlenme arefeleri biraz sıkıntılıydı nikaha yarım saat kala kavga ettik ve ayrılma eşiğine geldik ama gecikmelide olsa salona gidip nikahlandık .
doğum günümde evlenmiş olduk . hem doğduğum gündü hemde onun olduğum gün .
balayının 3. günü kavga ettik dönünce boşancaktık . olmadı ertesi gün barıştık .
derken nasıl başladıysa öyle gitti işte
5. ay 6. ay 8 . ay sürekli boşanma eşine git gel git gel ....
benim ' dünya benim etrafımda dönsün' havalarım onun anne düşkünlüğü bizi sürekli bu noktaya getirdi ....
konular açtım burda bazen suçlandım bazen hak verildi
ama suçluyum be ...
yani bilmiyorum aslında ama sanırım evlilik için ikimizde asla olgun davranamadık . çnkü biliyorum ki karşımda olgun bi adam olsa bunlar bukadar olmazdı .
hep inatlaştık hep misilleme yaptık . kaybettik. .....
boşanmayı yine ben istedim çnkü bu kez aileme saygısızlık yapmıştı aramızda sürekli aile muhabbeti vardı . bukez çok ileri gitti ve bitti....
canım acıyor içim acıyor deli gibi özlüyorum ama bitti .
evimi boşattık bile . dün geçtim önünden perdeleri bile çıkmış ....
hiç bişey almadım evden üst baş okadar çıktım ..
hatta evimize kiralık yazısı bile asılmış .. ne çabuk ....
belki evet olması gereken oldu .
24 yaşındayım şuan bir çok dersle çıkıyorum bu evlilik kurumundan .
hala seni çok seviyorum adam .
şuan bana geliyor ki hep onu sevicem ömür boyu .
geçiyor mu sahi bu acı ? bu düşünceler ?
sürekli resimlerine bakıp bakıp ağlama modu ? geçiyor mu
ondan başkasına değemem midem bulanır gibi geliyor .
öyle özledim ki kokusunu sakallarını ellerini ayakklarını .....
keşkelerle doluyum.
buda burda kalsın ......
konu açmıycaktım ama burası insanın ilerde okuması ve yaşananları unutmaması için güzel bir platform .
şimdi biraz içimi dökücem ve bunları buraya kaydedicem yıllar sonra okumak için .
22 yaşında tanıştık , evin bir kızı şımartılmış bir genç kız ben o ise okutulmamış bile babasından baya çektiği için annesine düşkün olmuş bir genç .
görür görmez aşık oldum . karşıdan gelirken daha parfüm kokusu gelmişti burnuma gördüğüm ilk saniye öpmemek için zor tutum kendimi bi erkek bukadar güzel olamaz . yüzü sakalları elleri . allahım ölüyorum aşık oldum . eve gittim anne hemen evlenmeliyiz çok tatlı bi çocuk çok efendi çok sakin çok saygılı ....
kısa bi zaman sonra evlendik . evlenme arefeleri biraz sıkıntılıydı nikaha yarım saat kala kavga ettik ve ayrılma eşiğine geldik ama gecikmelide olsa salona gidip nikahlandık .
doğum günümde evlenmiş olduk . hem doğduğum gündü hemde onun olduğum gün .
balayının 3. günü kavga ettik dönünce boşancaktık . olmadı ertesi gün barıştık .
derken nasıl başladıysa öyle gitti işte
5. ay 6. ay 8 . ay sürekli boşanma eşine git gel git gel ....
benim ' dünya benim etrafımda dönsün' havalarım onun anne düşkünlüğü bizi sürekli bu noktaya getirdi ....
konular açtım burda bazen suçlandım bazen hak verildi
ama suçluyum be ...
yani bilmiyorum aslında ama sanırım evlilik için ikimizde asla olgun davranamadık . çnkü biliyorum ki karşımda olgun bi adam olsa bunlar bukadar olmazdı .
hep inatlaştık hep misilleme yaptık . kaybettik. .....
boşanmayı yine ben istedim çnkü bu kez aileme saygısızlık yapmıştı aramızda sürekli aile muhabbeti vardı . bukez çok ileri gitti ve bitti....
canım acıyor içim acıyor deli gibi özlüyorum ama bitti .
evimi boşattık bile . dün geçtim önünden perdeleri bile çıkmış ....
hiç bişey almadım evden üst baş okadar çıktım ..
hatta evimize kiralık yazısı bile asılmış .. ne çabuk ....
belki evet olması gereken oldu .
24 yaşındayım şuan bir çok dersle çıkıyorum bu evlilik kurumundan .
hala seni çok seviyorum adam .
şuan bana geliyor ki hep onu sevicem ömür boyu .
geçiyor mu sahi bu acı ? bu düşünceler ?
sürekli resimlerine bakıp bakıp ağlama modu ? geçiyor mu
ondan başkasına değemem midem bulanır gibi geliyor .
öyle özledim ki kokusunu sakallarını ellerini ayakklarını .....
keşkelerle doluyum.
buda burda kalsın ......
konu açmıycaktım ama burası insanın ilerde okuması ve yaşananları unutmaması için güzel bir platform .
şimdi biraz içimi dökücem ve bunları buraya kaydedicem yıllar sonra okumak için .
22 yaşında tanıştık , evin bir kızı şımartılmış bir genç kız ben o ise okutulmamış bile babasından baya çektiği için annesine düşkün olmuş bir genç .
görür görmez aşık oldum . karşıdan gelirken daha parfüm kokusu gelmişti burnuma gördüğüm ilk saniye öpmemek için zor tutum kendimi bi erkek bukadar güzel olamaz . yüzü sakalları elleri . allahım ölüyorum aşık oldum . eve gittim anne hemen evlenmeliyiz çok tatlı bi çocuk çok efendi çok sakin çok saygılı ....
kısa bi zaman sonra evlendik . evlenme arefeleri biraz sıkıntılıydı nikaha yarım saat kala kavga ettik ve ayrılma eşiğine geldik ama gecikmelide olsa salona gidip nikahlandık .
doğum günümde evlenmiş olduk . hem doğduğum gündü hemde onun olduğum gün .
balayının 3. günü kavga ettik dönünce boşancaktık . olmadı ertesi gün barıştık .
derken nasıl başladıysa öyle gitti işte
5. ay 6. ay 8 . ay sürekli boşanma eşine git gel git gel ....
benim ' dünya benim etrafımda dönsün' havalarım onun anne düşkünlüğü bizi sürekli bu noktaya getirdi ....
konular açtım burda bazen suçlandım bazen hak verildi
ama suçluyum be ...
yani bilmiyorum aslında ama sanırım evlilik için ikimizde asla olgun davranamadık . çnkü biliyorum ki karşımda olgun bi adam olsa bunlar bukadar olmazdı .
hep inatlaştık hep misilleme yaptık . kaybettik. .....
boşanmayı yine ben istedim çnkü bu kez aileme saygısızlık yapmıştı aramızda sürekli aile muhabbeti vardı . bukez çok ileri gitti ve bitti....
canım acıyor içim acıyor deli gibi özlüyorum ama bitti .
evimi boşattık bile . dün geçtim önünden perdeleri bile çıkmış ....
hiç bişey almadım evden üst baş okadar çıktım ..
hatta evimize kiralık yazısı bile asılmış .. ne çabuk ....
belki evet olması gereken oldu .
24 yaşındayım şuan bir çok dersle çıkıyorum bu evlilik kurumundan .
hala seni çok seviyorum adam .
şuan bana geliyor ki hep onu sevicem ömür boyu .
geçiyor mu sahi bu acı ? bu düşünceler ?
sürekli resimlerine bakıp bakıp ağlama modu ? geçiyor mu
ondan başkasına değemem midem bulanır gibi geliyor .
öyle özledim ki kokusunu sakallarını ellerini ayakklarını .....
keşkelerle doluyum.
buda burda kalsın ......
Eşinin babası yok mu? Bunu bilmiyordum anneye düşkün olması şuan biraz anlam kazandı gözümde.Çoluğun çocuğun evlenmesine izin verilmemeli bence.
Evlilik ehliyeti 25inde verilsin derim.
Şimdi konuya dönersek, konu sahibesi önce senden başlayalım. Bir evin kızıyım sımarığım vs yi artık geçmen gerekmiyor mu sence? Sen artık şımarık çocuk değilsin, 2 yıllık evli bir kadınsın ama kafan hala 15 yaşında. Öncelikle bu şımarıklığı bırak bir. Sana tavsiyem çalışman. İş ortamında öeşit çeşit insan var, dedikodusuydu kazığıydı derken aklın başına gelir. Prenses sendromundan çık yetişkin ol.
Kocana gelince babasız, kötü babalı büyümüş erkekler problemli oluyor. Lakin sen yehuuu ne güzel sakalı var mottosuyla evlendiğin için bu konuya pek eğilmemişsin sanırım. Yani ortada beklenmedik bir durum yok.
Sonuca geleyim bir şımarık kız+bir problemli çocuktan evlilik olmaz. Sen bu evliliği kurtarmak istiyorsan bu çocuğu aile terapistine götür. Kendin de hayata atıl, olgunlaş.
Olmazsa da boşanın , aynı evde olmayın ama ayrılmayın da. Madem seviyorsunuz ama evlilik olgunluğu yok siz de flört edin. Yaşın7z evlilik değil flört yaşı zaten. Sizin derdiniz sevmemek değil evliliği becerememek.
konu açmıycaktım ama burası insanın ilerde okuması ve yaşananları unutmaması için güzel bir platform .
şimdi biraz içimi dökücem ve bunları buraya kaydedicem yıllar sonra okumak için .
22 yaşında tanıştık , evin bir kızı şımartılmış bir genç kız ben o ise okutulmamış bile babasından baya çektiği için annesine düşkün olmuş bir genç .
görür görmez aşık oldum . karşıdan gelirken daha parfüm kokusu gelmişti burnuma gördüğüm ilk saniye öpmemek için zor tutum kendimi bi erkek bukadar güzel olamaz . yüzü sakalları elleri . allahım ölüyorum aşık oldum . eve gittim anne hemen evlenmeliyiz çok tatlı bi çocuk çok efendi çok sakin çok saygılı ....
kısa bi zaman sonra evlendik . evlenme arefeleri biraz sıkıntılıydı nikaha yarım saat kala kavga ettik ve ayrılma eşiğine geldik ama gecikmelide olsa salona gidip nikahlandık .
doğum günümde evlenmiş olduk . hem doğduğum gündü hemde onun olduğum gün .
balayının 3. günü kavga ettik dönünce boşancaktık . olmadı ertesi gün barıştık .
derken nasıl başladıysa öyle gitti işte
5. ay 6. ay 8 . ay sürekli boşanma eşine git gel git gel ....
benim ' dünya benim etrafımda dönsün' havalarım onun anne düşkünlüğü bizi sürekli bu noktaya getirdi ....
konular açtım burda bazen suçlandım bazen hak verildi
ama suçluyum be ...
yani bilmiyorum aslında ama sanırım evlilik için ikimizde asla olgun davranamadık . çnkü biliyorum ki karşımda olgun bi adam olsa bunlar bukadar olmazdı .
hep inatlaştık hep misilleme yaptık . kaybettik. .....
boşanmayı yine ben istedim çnkü bu kez aileme saygısızlık yapmıştı aramızda sürekli aile muhabbeti vardı . bukez çok ileri gitti ve bitti....
canım acıyor içim acıyor deli gibi özlüyorum ama bitti .
evimi boşattık bile . dün geçtim önünden perdeleri bile çıkmış ....
hiç bişey almadım evden üst baş okadar çıktım ..
hatta evimize kiralık yazısı bile asılmış .. ne çabuk ....
belki evet olması gereken oldu .
24 yaşındayım şuan bir çok dersle çıkıyorum bu evlilik kurumundan .
hala seni çok seviyorum adam .
şuan bana geliyor ki hep onu sevicem ömür boyu .
geçiyor mu sahi bu acı ? bu düşünceler ?
sürekli resimlerine bakıp bakıp ağlama modu ? geçiyor mu
ondan başkasına değemem midem bulanır gibi geliyor .
öyle özledim ki kokusunu sakallarını ellerini ayakklarını .....
keşkelerle doluyum.
buda burda kalsın ......