teşekkür ederim ama emin olun kaynanam dediğiniz anlamda cahil değil. çocuklarını o kadar güzel çekip çeviriyor ki maşallah esasen ben bazen onun otoriter olduğunu bile görüyorum. fakat bana karşı nedense var bi zaafı:) hamdolsun. örneğin kızlarına yarım kollu giydirmez ama bana ses çıkarmaz mesela çoğu kez onun sözü üstüne söz demezler yaşı hürmetine ama ben "tontişimm" diye başlayıp kendi fikrimi söyleyince bişey demez güler hemen:) tuhafdır mesela birde enişte var ailede yaşı büyük çok otoriter gerçekten dış görünüş itibariyle ürkütücü bir adam yanında neredeyse hapşurmaya korkuyordum
emin olun herkes öyle yani. ama adam benimle sohbet etmekten çok hoşlanıyor ve artı kimsenin ona söyleyemeyecekleri şeyleri ben uygun bi dille söylüyorum. eşi diyor ki ben söylersem kıyametleri kopartacak keşke sen söylesen ben söylüyorum hem gülerek hemde böyle şive falan yapmaya çalışıyorum o zaman o da gülüyor karşı çıkamıyor:) gezilecek bir yer olsun izin alınamamış bir düğün olsun iki dakika da tamam:) arkadaşlar bilenler bilir doğu çok farklı sakın yanlış anlamayın lütfen ama batıya oranla aile bağları çok kuvvetli vallahi ben ilk orda gördüm birinin başı ağrısa taa istanbuldaki onu arıyor diyor ki senin başın ağrımış neden? geçti mi doktora gittin mi? aile bağları çok güçlü büyük ve küçük kavramı çok güçlü delikanlılar maşallah saygılı efendi. bizim aile mesela kendi ailem yani paşam paşam diye yetiştirdi oğlanları şimdi hayırsız kerata oldular. ama eşimin ailesi o kadar saygılı disiplinli ezerek yetiştiriyorlar ki vallahi hepside adam oluyor
bir defasında evime gelmişdi uzak akrabaları ben çay tutuyorum tepside anne baba 3 erkek evlat neyse ben ebeveynlere tuttum tam büyük oğlana tutacağım babası bir gürledi " sen utanmıyorsun yengene kendine çay tutturuyorsun" deyince oğlan fırladığı gibi tepsiyi elimden alıp diğerlerine ve bana çay tuttu üstelik boşalan bardaklarla falan o ilgilendi. yanlış anlaşılmaktan çok korkuyorum lütfen beni yanlış anlamayın sadece olanı anlattım kimseyi aşağılıyor veya yüceltiyor değilim gözlemlerim bunlar ve son olarak bir şey söyleyip bitireceğim çok uzun oldu afedersiniz bu söylediğimi isterseniz açın google dan araştırın bu bir gerçek. batı da huzurevlerinin kontenjanları dolu kapılarında sıra var almıyorlar bile ama doğuda kaç huzurevi kapandı biliyor musunuz doğuda dolu huzur evi yok doluyu bırakın huzur evi yok. siz oraya anne babanızı koymaya kalksanız sizi rezil ederler koyamazsınız oysa batıda anne babasını huzrevine yatırıp kedi köpek besleyen insanlar var haksız mıyım? hayırlı geceler
Öncelikle bir yabancı gözüyle bakıldığında doğu kültüründe bu anlattıklarınız gerçekten var ancak istisnalar kaideyi bozmaz, siz iyi insanlara denk gelmişsiniz eğer kötü olsalardı bu överek anlattığınız şeyler gözünüze batardı o zaman güzel gelmezdi.
İki yıldır doğuda yaşıyorum ve eşim de buralı o yüzden aradaki farkı görmemem mümkün değil.
Mesela demişsiniz ya erkeklerin otoriter olduğunu, burda bir ailede baba ya da büyük ağabey evin reisidir, onun dediği olur, fazla iş yapmazlar, sözleri dinlenir, aile bağları çok kuvvetlidir o yüzden siz evlenseniz de onların bir parçasısınız, ayrı bir aile olduğunuz idrak edemezler.
Örneğin benim eşimin babası vefat etmiş ondan sonra evin reisi ağabey, ilk geldiğim gün abisi eşime komşudan git şunu getir dedi ben şok oldum çünkü benim eşim de 33 yaşında işi gücü olan bir insan, ki nişanlıydık o zaman abisi bekar. Onlarda erkekler iş yapmaz, iki tane bekar kız var evde benden büyükler ben işten geldiğim zaman üç tane erkek oturur kızlar ortadan kaybolur bütün iş bana kalırdı, iş dediğim önemli birşey değil sofrayı kurmak kaldırmak gibi şeyler zor değil ama ben hergün 1,5 saat git 1,5 saat gel yaparak ilçeye gidiş dönüş yapıyordum yoruluyordum ve bunlarda yemek yerde yeniyor eğilip toplamak çok zor, şimdi biri çıkıp hemen ne var falan demesin bir iki kez yapmakla birşey olmaz ama sürekli yorgun bir şekilde işten gelip hergün o sofrayı kurup kaldırmak gerçekten zor. Ayrıca ayrı bir aile olsan da onlara maddi manevi yardım etmen gerekir, eşimin abisi evin reisi olduğu için hiç iş yapmaz, benim eşim gidecek onlara yoğurt alacak, et alacak, tüplerini dolduracak, bir düğüne ya da misafirliğe giderlerse eşim bırakacak sonra gidip alacak, hem kendi hem benim maaşımdan onlara para verecek bunlar eşimin görevleri. Ancak ben çalıştığım için desem ki haftaiçi biriniz gelin temizliğe bir kadın çağırayım 2 saat başında durun yapmazlar, yani ben gelin olarak onlara hep yardım edicem evlerine gidince iş yapacam ama onlar yapmak zorunda değil. Bilmiyorum bizimkilerde bir de yaptıkları iyiliği yüze kakmak ta var, bana biz seni taaaa bilmem nereye istemeye geldik, yok taşınırken yardım ettik diye sürekli söylerler ancak ben onların ev kirasını öderim, para veririm, ablasına bulaşık makinası alırım, her işlerine koştum en önemlisi Ankarayı bırakıp geldim bunların önemi yok onlar için. Çünkü onlar mükemmel, çok iyiler ben batılı olduğum için fesatım, kötü düşünüyorum. Eşimin düşüncesi de bu.
Ayrıca batıya nazaran aile bağları kuvvetlidir sözü de çok çok doğru değil, biz de ailecek birbirimize çok bağlıyız bizde annenin sözü geçer, annem bir şeye tamam demişse tamamdır, babamı ikna eder yaptırır, aile arasında bir sorun varsa annem hep yapıcıdır, hiçbir evladının ezilmesini istemez, evlendikten sonra benden para beklemezler, ben ailemin benim bir aile kurduğumu idrak ettiklerini görebiliyorum ama eşimin ailesi eşimi arayıp şunu öde şu kadar para ver derler yok derse ne zaman bitirdin daha yeni maaşını almadın mı derler. O yüzden bana faydası olmayan hep benim dezavantajıma olan bu kuvvetli aile bağlarını almıyım daha iyi. Ayrıca sürekli bizim işimize karışma isteklerini anlatmıyım hiç onların yüzünden 1,5 yılda 3. kez taşınmak zorunda kalıyorum.
O yüzden istisnalar kaideyi bozmaz diyorum, her yörenin iyi de kötü de insanları vardır, kültürler farklı olabilir ancak bu karşındaki iyiyse senin için iyi bir şey olabilir, kötülerse daha kötü bir duruma düşersin.