Bu kez cidden canım sıkıldı

Hepsinde haklısınız ama anne ve babanıza kıyıp yalnız bırakmayin derim zaten
Yok yalnız bırakamam zaten. Ters de davranmıyorum. Hatta gidip ihtiyaçlarını aldım bugün. Ama art niyetli davranıyor bunu bile bile böyle davranmak zorunda olmam gücüme gidiyor. Babam konusunda böyle düşünmüyorum. Annem ölsem bir bardak su vermez ama babam daha farklıydı. Bu ben küçükken de böyleydi yani. Bir kere oyun oynarken düştüm ayağım kırıldı. Annem akşam eve geldi canım acıyor dedim umursamadı uzan geçer dedi yatağa yolladı. Gece babam geldi eve ayağım ağrıyor diye ağlarken aldı hastaneye götürdü. Lisede yüzüm gözüm kapandı dış iltihabindan yine aynı. Babamı bir kere aradım aldı geldi beni hastaneye başka şehirden. Yani babam sert adamdır ama babamdir. Emeği çok. Annem çalıştı zaten bize hala baktı sonra kendi kendimize baktık. Ama ben bir kere annemin sarıldığını bilmem mesela. Ya da canım gülüm dedigini. Ne bana ne kardeşlere. Tatlı bir söz de duymadım hiç. Başkasının çocuklarına söylerdi yalandan. Bazen kızım der seslenirken arada nadiren. Kavga da etmedik hiç. Yani aramızda hep mesafe vardı bebeklikten beri. Zaten emzirmemis. Bilmiyorum bir kere çok ağır bir olay taciz falan değil başka bisi yaşadım ağlıyordum. Yaşım 13 o zaman. Odama geldi baktı biliyor olayı. Altı aya düzelirsin şimdi yapacak bisey yok dedi çıktı. Ardindan yıllar sonra dedi ki ben o gece odadan çıktıktan sonra intihar edeceğine emindim biliyor musun dedi. Bunu düşünüp çıkmış uyumuş. Öyle bisey yoktu tabi. Ama yemeğimizi yapardı çamaşırı yikardi. Dövmesi sovmesi yoktu. Yabancı biri gibiydi bize karşı. Mesela ben boşanıyorum dedim moralim çok bozuk dedim. Yuzyuzeyiz o an. Kuaföre gitti saç yaptırmaya. Bosandim eve geldim bana birkaç saat sonra d
dedi ki Allaha şükür başımda kocam var da bi şeye ihtiyacım olunca başımda. Başında koca olmayan kişilere açıyorum. Yani bunlar ufak tefek şeyler. Doğumda hastanede kaldım bebek kuvozde. Herkesin annesi kapıda. Benim annem şehir dışından yanıma gelip o akşam lunaparka gitti. Bebeğin hayatı tehlikesi var ben yalnızım sezaryenla. Yani bunlar daha neler neler.. o yüzden bir şekilde nasıl gecinmenin yolunu bulmalıyım derdim o. Eskiden böyle mudahelesi yoktu görmezden geliyordum ama artık buyuran tavrı var. Ve rahatsız oluyorum. Mesafe koymak istiyorum kimse incinmeden
 
Bunu söyledim ama dediki kartları verdim çocuk çok masraf yaptı. Zaten işin maddi boyutundan ziyade aynı evde yaşama durumu can sıkıcı. Ayrı eve cikabilme durumum yok çünkü. Buraya taşınali 10 gün oldu. En azından bir sene idare etmem lazim
E kardeşiniz Maldivlere tatile gider tabi. Anne babanızın gelirinden biriktirmiştir. Zaten 50 bin dediğiniz zaman şaşırmıştım 2 bin $ bile yapmıyor o para. Tropik adalarda 3 gün kalamaz o parayla. Üstelik, yemekler dahil değil ve otellerin restoranları da çok pahalıdır.

İsteyen kızsın ama benim de iki kızım var. Bu hayattaki tek görevim, yetişkin olana kadar onları sağlıklı güvende ve huzurlu tutmak. Mutlu yazmadım çünkü bunu garanti edemem. Sizin kızınız arada derede, kişisel alanı olmadan, anneanne dede azarı arasında büyüyecek. Kimsenin durumu olmasa mecbur dersin de hem ikisinin maaşı üstelik evleri varken niye herkes birbirine eziyet ediyor? Niye yazlık yerdekini satıp kendilerine şehirde ev almıyorlar? 69 bin ödeniyormuş bakım evine. O paraya kaç tane yardımcı tutulur. Hatta hem temizliğe yardımcı hem de hasta babanıza hasta bakıcı tutulur. Siz de arada gider kontrol edersiniz her şey yolunda mı diye. Herkes evinde huzurlu yaşar.

Lüks ev, yarısını da onlar öder diye kabul etmeniz bence hata olmuş. Milletin evine bir ton masraf yapıp bir de yüksek kira ödüyorsunuz. Üstelik huzurunuz yok.
 
E kardeşiniz Maldivlere tatile gider tabi. Anne babanızın gelirinden biriktirmiştir. Zaten 50 bin dediğiniz zaman şaşırmıştım 2 bin $ bile yapmıyor o para. Tropik adalarda 3 gün kalamaz o parayla. Üstelik, yemekler dahil değil ve otellerin restoranları da çok pahalıdır.

İsteyen kızsın ama benim de iki kızım var. Bu hayattaki tek görevim, yetişkin olana kadar onları sağlıklı güvende ve huzurlu tutmak. Mutlu yazmadım çünkü bunu garanti edemem. Sizin kızınız arada derede, kişisel alanı olmadan, anneanne dede azarı arasında büyüyecek. Kimsenin durumu olmasa mecbur dersin de hem ikisinin maaşı üstelik evleri varken niye herkes birbirine eziyet ediyor? Niye yazlık yerdekini satıp kendilerine şehirde ev almıyorlar? 69 bin ödeniyormuş bakım evine. O paraya kaç tane yardımcı tutulur. Hatta hem temizliğe yardımcı hem de hasta babanıza hasta bakıcı tutulur. Siz de arada gider kontrol edersiniz her şey yolunda mı diye. Herkes evinde huzurlu yaşar.

Lüks ev, yarısını da onlar öder diye kabul etmeniz bence hata olmuş. Milletin evine bir ton masraf yapıp bir de yüksek kira ödüyorsunuz. Üstelik huzurunuz yok.
Dede zaten şu an konuşamıyor hareket edemiyor dedesinden bisey yok. Anane de ben gereken cevabı veriyorum ama tabi huzursuz oluyor çocuk.cocuga karşı sevecen zaten biraz da benden korkusundan .Ben öyleyim çünkü. Bakıcı ben tutacak durumda değilim zaten onlara da dedim her gun gelmelik gerek yok dediler. Benim cekincem ezilmek değil pasif değilim saygısızlık etmek istemiyorum şu an konuşmuyorum ama bu bilr rahatsız edici. O da odasından çıkmıyor zaten. Lüks değil aslında sadece daha büyük engelli için daha elverişli. Daha küçük evleri 15 bine aynı ayarda tutabilir idik. Eşyaları zaten benim esyalarim.banyo büyük ama öyle yapılı falan değil. Mutfak da öyle büyük ama yapılı değil. Yani yarı parasına aynı ayarda küçük ev bulunurdu ki biz küçük bir evden geldik dört oda değildi bunun gibi iki oda bir salondu hatta daha iyiydi daha yeniydi. Böyle olacağını hiç bilmiyordum eve gelene kadar çok uyumlu davrandı. Sözler verdi. Şimdi o kadar masraf ettim ki yeni bir eve çıkamam. Bu evi tek karsilayamam. Hadi oldu geçtim diyelim bir eve bu sefer de onlar ne olacak öbür tarafa gidemezler. Bakimevi 90 bin olmuş daha ucuzlari annem kabul etmiyor iyi değilmiş. Babama kıyamıyorum aslında. Babam bana da kızıma da hep düşkündür. Haftada iki gün bakıcı gelecekmiş önümüzdeki ay ne kadar yararı olur bilmem. Şimdiki aklım olsa zaten yapmazdım. Şimdi baştan ev taşı eşya kirala okullar açıldı ödeyecek gücüm yok. Kardeşim zaten kendi kafasında. Sokağa da atamam ki. Annem de minnet edeceğine bana değil kardeşime övgü yagdiriyor.
 
Dede zaten şu an konuşamıyor hareket edemiyor dedesinden bisey yok. Anane de ben gereken cevabı veriyorum ama tabi huzursuz oluyor çocuk.cocuga karşı sevecen zaten biraz da benden korkusundan .Ben öyleyim çünkü. Bakıcı ben tutacak durumda değilim zaten onlara da dedim her gun gelmelik gerek yok dediler. Benim cekincem ezilmek değil pasif değilim saygısızlık etmek istemiyorum şu an konuşmuyorum ama bu bilr rahatsız edici. O da odasından çıkmıyor zaten. Lüks değil aslında sadece daha büyük engelli için daha elverişli. Daha küçük evleri 15 bine aynı ayarda tutabilir idik. Eşyaları zaten benim esyalarim.banyo büyük ama öyle yapılı falan değil. Mutfak da öyle büyük ama yapılı değil. Yani yarı parasına aynı ayarda küçük ev bulunurdu ki biz küçük bir evden geldik dört oda değildi bunun gibi iki oda bir salondu hatta daha iyiydi daha yeniydi. Böyle olacağını hiç bilmiyordum eve gelene kadar çok uyumlu davrandı. Sözler verdi. Şimdi o kadar masraf ettim ki yeni bir eve çıkamam. Bu evi tek karsilayamam. Hadi oldu geçtim diyelim bir eve bu sefer de onlar ne olacak öbür tarafa gidemezler. Bakimevi 90 bin olmuş daha ucuzlari annem kabul etmiyor iyi değilmiş. Babama kıyamıyorum aslında. Babam bana da kızıma da hep düşkündür. Haftada iki gün bakıcı gelecekmiş önümüzdeki ay ne kadar yararı olur bilmem. Şimdiki aklım olsa zaten yapmazdım. Şimdi baştan ev taşı eşya kirala okullar açıldı ödeyecek gücüm yok. Kardeşim zaten kendi kafasında. Sokağa da atamam ki. Annem de minnet edeceğine bana değil kardeşime övgü yagdiriyor.
Bakım evine 69 bin ödeniyordu yazdınız daha önce. Onu kim ödüyordu?
 
Bu yazdıklarınızda hiçbir duygu bağı olmadığı çok net. Sanki anneden değil de bir yabancıdan bahsediyor gibisiniz. Aslında diğer yorumlarınızı okuyunca size hak verdim, ama iyi annelik etmemiş birine aynen onun gibi karşılık vermek ne derece doğru bilemiyorum. Bir de gerçekten ne kadar sinir olursanız olun bugün var yarın yokuz. Anneniz daha genç sayılır, o kadar da yaşlı değil. Anlaşılan kendi hayatına dönük yaşamayı da seven biriymiş. Onun da hayat arkadaşı babanız, o şekilde görmek üzüyor ve yalnız hissettiriyordur, yine hayatta olması ve babanıza bakması çok büyük bir şey. Ona o kadar ağır gelmez fakat o olmasaydı evlatları olarak size bunları yapmak çok ağır gelecekti. Herkesin kaldırabileceği bir psikoloji asla değil. Şu anki huysuzlukları aslında üzüntüsünden geliyor olabilir, böyle yansıtıyordur. Şu an aslında en doğrusu size uzak olmayan bir ev tutulması ve annenizin kendine ait düzeni olması, hem yaşı da çok ileri değil kadın kendi evinde daha rahat eder. Zaten anneniz bakıyor babanıza. Maaş kartları kendi ellerinde olsa, kardeşiniz de kiraya verdiği 15 bini vermeye devam etse bir ev ve haftada 2 gün gelebilecek bakıcı yine tutulamaz mı?
 
Bu yazdıklarınızda hiçbir duygu bağı olmadığı çok net. Sanki anneden değil de bir yabancıdan bahsediyor gibisiniz. Aslında diğer yorumlarınızı okuyunca size hak verdim, ama iyi annelik etmemiş birine aynen onun gibi karşılık vermek ne derece doğru bilemiyorum. Bir de gerçekten ne kadar sinir olursanız olun bugün var yarın yokuz. Anneniz daha genç sayılır, o kadar da yaşlı değil. Anlaşılan kendi hayatına dönük yaşamayı da seven biriymiş. Onun da hayat arkadaşı babanız, o şekilde görmek üzüyor ve yalnız hissettiriyordur, yine hayatta olması ve babanıza bakması çok büyük bir şey. Ona o kadar ağır gelmez fakat o olmasaydı evlatları olarak size bunları yapmak çok ağır gelecekti. Herkesin kaldırabileceği bir psikoloji asla değil. Şu anki huysuzlukları aslında üzüntüsünden geliyor olabilir, böyle yansıtıyordur. Şu an aslında en doğrusu size uzak olmayan bir ev tutulması ve annenizin kendine ait düzeni olması, hem yaşı da çok ileri değil kadın kendi evinde daha rahat eder. Zaten anneniz bakıyor babanıza. Maaş kartları kendi ellerinde olsa, kardeşiniz de kiraya verdiği 15 bini vermeye devam etse bir ev ve haftada 2 gün gelebilecek bakıcı yine tutulamaz mı?
Ama ortada bir de kız çocuğu var. Konu sahibi kendi annesinden annelik görmemiş ve bir kızı var. Bu çocuk da mı yaralansın? Anneannesinin annesini azarlamalarına ters cevaplar vermesine şahit oluyor. Annemizden çok çocuğumuza karşı sorumlu değil miyiz? Ev para maddi durum düzeltilebiliyor, yetişkinler bir şekilde düzen oturtup hayatlarına devam ediyor, peki ya çocuklar? Hem de hiç biri aç açıkta değil, herkesin geliri var, oturulmayan ev bile var. Kimse çocuğa kötü örnek oluyoruz demiyor. Konu sahibi sıkışmış durumda, istediği kadar annem torununa iyi davranıyor desin. Kendine iyi davranmıyor ve bu davranışlara da çocuk şahit oluyor.
 
Ama ortada bir de kız çocuğu var. Konu sahibi kendi annesinden annelik görmemiş ve bir kızı var. Bu çocuk da mı yaralansın? Anneannesinin annesini azarlamalarına ters cevaplar vermesine şahit oluyor. Annemizden çok çocuğumuza karşı sorumlu değil miyiz? Ev para maddi durum düzeltilebiliyor, yetişkinler bir şekilde düzen oturtup hayatlarına devam ediyor, peki ya çocuklar? Hem de hiç biri aç açıkta değil, herkesin geliri var, oturulmayan ev bile var. Kimse çocuğa kötü örnek oluyoruz demiyor. Konu sahibi sıkışmış durumda, istediği kadar annem torununa iyi davranıyor desin. Kendine iyi davranmıyor ve bu davranışlara da çocuk şahit oluyor.
Zaten en uygunu kendine ait düzeni olması, bunu belirttim yorumumda. Sadece babanın durumunun anne için çocukları açısından daha zor olduğunu söylemek istiyorum. O psikoloji iyi bir psikoloji değil, ama yaşamayanın da anlaması güç olabiliyor. Kadın şimdi 65 yaşında, geçmişte hatalar da yapmış evet ama ben onun da yaşadığı şeyin zorluğunu vurgulamak istedim. Şimdi böyle birine karşılık vermek hem nafile olacaktır hem de bugün var yarın yok, konu sahibesi anneyi kırsa eminim yine kendini kötü hissedecek. Kızı elbette önemli, ben çocuk ihmal edilsin demiyorum fakat bir denge kurulması en iyisi olur anne babayı da kırmadan. Çünkü onlar da gözünden sakınarak çocuklarını büyütmüşlerdi, nelerden kısmışlardı kim bilir... Yine görebilecekleri başka bir düzende olunması en iyisi olur dedim ezcümle.
 
Yok yalnız bırakamam zaten. Ters de davranmıyorum. Hatta gidip ihtiyaçlarını aldım bugün. Ama art niyetli davranıyor bunu bile bile böyle davranmak zorunda olmam gücüme gidiyor. Babam konusunda böyle düşünmüyorum. Annem ölsem bir bardak su vermez ama babam daha farklıydı. Bu ben küçükken de böyleydi yani. Bir kere oyun oynarken düştüm ayağım kırıldı. Annem akşam eve geldi canım acıyor dedim umursamadı uzan geçer dedi yatağa yolladı. Gece babam geldi eve ayağım ağrıyor diye ağlarken aldı hastaneye götürdü. Lisede yüzüm gözüm kapandı dış iltihabindan yine aynı. Babamı bir kere aradım aldı geldi beni hastaneye başka şehirden. Yani babam sert adamdır ama babamdir. Emeği çok. Annem çalıştı zaten bize hala baktı sonra kendi kendimize baktık. Ama ben bir kere annemin sarıldığını bilmem mesela. Ya da canım gülüm dedigini. Ne bana ne kardeşlere. Tatlı bir söz de duymadım hiç. Başkasının çocuklarına söylerdi yalandan. Bazen kızım der seslenirken arada nadiren. Kavga da etmedik hiç. Yani aramızda hep mesafe vardı bebeklikten beri. Zaten emzirmemis. Bilmiyorum bir kere çok ağır bir olay taciz falan değil başka bisi yaşadım ağlıyordum. Yaşım 13 o zaman. Odama geldi baktı biliyor olayı. Altı aya düzelirsin şimdi yapacak bisey yok dedi çıktı. Ardindan yıllar sonra dedi ki ben o gece odadan çıktıktan sonra intihar edeceğine emindim biliyor musun dedi. Bunu düşünüp çıkmış uyumuş. Öyle bisey yoktu tabi. Ama yemeğimizi yapardı çamaşırı yikardi. Dövmesi sovmesi yoktu. Yabancı biri gibiydi bize karşı. Mesela ben boşanıyorum dedim moralim çok bozuk dedim. Yuzyuzeyiz o an. Kuaföre gitti saç yaptırmaya. Bosandim eve geldim bana birkaç saat sonra d
dedi ki Allaha şükür başımda kocam var da bi şeye ihtiyacım olunca başımda. Başında koca olmayan kişilere açıyorum. Yani bunlar ufak tefek şeyler. Doğumda hastanede kaldım bebek kuvozde. Herkesin annesi kapıda. Benim annem şehir dışından yanıma gelip o akşam lunaparka gitti. Bebeğin hayatı tehlikesi var ben yalnızım sezaryenla. Yani bunlar daha neler neler.. o yüzden bir şekilde nasıl gecinmenin yolunu bulmalıyım derdim o. Eskiden böyle mudahelesi yoktu görmezden geliyordum ama artık buyuran tavrı var. Ve rahatsız oluyorum. Mesafe koymak istiyorum kimse incinmeden
Aslında bu detaylarla anlıyor insan anlıyor daha da haklı olduğunuzu ve biriktirdiginizi bir şeyleri. Yoksa ilk yazdiklariniz yaşlı anne huysuzluklari diyor insan. Biliyor musunuz derecesi aynı olmasa da annemin de ağır lafları vardır. Boşanmanızdaki sözleri ağır olmuş. O kadar olmasa da annem de bazen bir düşmanın söyleyeceği lafları söyler. Kuyruğunu hep dik tutar kaba tabirle. Ama yaş aldıkça anladım ve baktım ki annemin annesi de aynı tarzda bir kadın imiş. Annem erken yaşta evlenmiş. Öyle aman aman mutlu bir çocukluk yaşamamis. Evde hep şiddet var ama kopmayan bir aile. Hele de kardeşler, her bayram bir şekilde birbirini yer ama birbirlerine bir sey olsa da çok üzülürler. Velhasıl annemin geçmiş yaşantısına bakarak diyorum ki annem şu an iyi bile . Ancak bu kadar iyi bir anne olabilirmiş. Annem de aşırı opmezdi ama hic annem beni öpmedi demedim küçükken. Buyudugumde fark ettim. Ama bu beni rahatsız etmiyor. Torunlarını çok öper yer yutarcasina. Düşkündür dersin bize bazen , bazen de deriz ki ablamlar ile konuşurken, yav annemiz neden böyle böyle yapmış. Bir anne böyle yapmaz yaaa. Velhasil aynı değiller sizin annenizle ama benzer tarzda kadinlar annelerimiz. Belki annenizin küçüklüğüne gençliğine baksanız biraz daha anlaşılabilir gelir anneniz. Geçmişte dedikleri hariç, günümüzde size dedikleri inanın aksi yaşlı tripleri sanki . Sıkmayın canınızı. Cok şükür ki yine de iyi bi ailede buyumussuniuz. Babanızdan yana çok sansliymissiniz. Bu da sizin imtihaniniz işte. Anne babanızin yaşlılığı. Bakalım bir nasıl anneler olarak anilacagiz çocuklarımız tarafından . Bunun cevabini da ancak gelecekte çocuklarımız verebilir bize
 
Zaten en uygunu kendine ait düzeni olması, bunu belirttim yorumumda. Sadece babanın durumunun anne için çocukları açısından daha zor olduğunu söylemek istiyorum. O psikoloji iyi bir psikoloji değil, ama yaşamayanın da anlaması güç olabiliyor. Kadın şimdi 65 yaşında, geçmişte hatalar da yapmış evet ama ben onun da yaşadığı şeyin zorluğunu vurgulamak istedim. Şimdi böyle birine karşılık vermek hem nafile olacaktır hem de bugün var yarın yok, konu sahibesi anneyi kırsa eminim yine kendini kötü hissedecek. Kızı elbette önemli, ben çocuk ihmal edilsin demiyorum fakat bir denge kurulması en iyisi olur anne babayı da kırmadan. Çünkü onlar da gözünden sakınarak çocuklarını büyütmüşlerdi, nelerden kısmışlardı kim bilir... Yine görebilecekleri başka bir düzende olunması en iyisi olur dedim ezcümle.
Ama işte bazen denge kurmak imkansız oluyor. Bir tarafta daha yaşamın başında hiç bir şey bilmeyen kişiliği oluşmamış çocuk, diğer yanda görmüş geçirmiş hayatı her türlü yaşamış ebeveynler. Halden anlayıp torunlarının ruh sağlığı için idare eden anneanne profili yok ortada. Azar, tersleme, hesap sorma, küsme... Anne olunca bunları yapma hakkı oluyor mu bir kadının?

Oğulları ağzına geleni sayıyor ama ona mık demiyorlar. Kendileri demediği gibi diyene kızıyorlar. Maaş kartları, gelirlerinin idaresi oğullarında. Yine aynı oğul paralar saçıp okyanus adalarında tatil yapmaya gidebiliyor. Kiranın yarısını verip gerisine hiç karışmıyor. Hani denge? Evi satalım, gerekirse üstüne kredi çekip ekleyelim buradan alalım, annem babam kendi evinde yaşasın, yatılı yardımcı tutalım ve her fırsatta kontrol edelim diyen yok. Ne var? Ben gezeyim tozayım, anne babamın gelirini alıp sadece kiranın yarısını ödeyeyim kafam rahat olsun diyen erkek kardeş var. Konu sahibinin çocuğu herkesten kıymetli ama en altta kalan bana göre.
 
Sizin anneniz evladınızla bosanip tek başına yaşam mücadelesi verirken senelerce bir kere bile aramayıp naptin nettin diye sormasa, dogumgununuzde bile aramasa, siz ararsanız konuşsa, en son konustugunuzda covid oldum ben dedikten sonra bir kere bile arayıp sormasa, iki hafta sonra iyileştiren sonra siz arasanız siz de aynı lafı kullanirdiniz. Evladiniza da böyle davranmanız durumunda o da aynı şekilde anne anne değil lafını kullanırdı. Psikologumun dediği gibi herkes önce alt soyuna şefkat göstermek zorunda, alt soy da üst soyuna saygı. Bunlar karsilikli. O yüzden tekrar diyorum anne anne değil bana göre. Yoksa söylediği sözleri elbette yutarım bir kere gerçekten anne olduğunu hissettirin olsa hayatimda. Sadece nana değil kardeşlere de sevgi hissetmiyor. Ama bazılarından çıkarı var onlara toleranslı. Ya da daha agresif tepki verenlere alttan aliyor. Ben daha saygılı olduğum için daha farklı davranıyor. Kızıma öyle değil sevecen ama kızım da zaten sessiz sakin. Başka bisey diyeyim bu hastalıktan önce de arada iki saat mesafe vardı bir kere gelmedi torunu görmeye. Kız hasta oldu hastanede yattı çağırdım tatile gitti.
Anladım bunları bilmiyordum haklısınız
 
Ama işte bazen denge kurmak imkansız oluyor. Bir tarafta daha yaşamın başında hiç bir şey bilmeyen kişiliği oluşmamış çocuk, diğer yanda görmüş geçirmiş hayatı her türlü yaşamış ebeveynler. Halden anlayıp torunlarının ruh sağlığı için idare eden anneanne profili yok ortada. Azar, tersleme, hesap sorma, küsme... Anne olunca bunları yapma hakkı oluyor mu bir kadının?

Oğulları ağzına geleni sayıyor ama ona mık demiyorlar. Kendileri demediği gibi diyene kızıyorlar. Maaş kartları, gelirlerinin idaresi oğullarında. Yine aynı oğul paralar saçıp okyanus adalarında tatil yapmaya gidebiliyor. Kiranın yarısını verip gerisine hiç karışmıyor. Hani denge? Evi satalım, gerekirse üstüne kredi çekip ekleyelim buradan alalım, annem babam kendi evinde yaşasın, yatılı yardımcı tutalım ve her fırsatta kontrol edelim diyen yok. Ne var? Ben gezeyim tozayım, anne babamın gelirini alıp sadece kiranın yarısını ödeyeyim kafam rahat olsun diyen erkek kardeş var. Konu sahibinin çocuğu herkesten kıymetli ama en altta kalan bana göre.
Kardeşin durumu apayrı bir olay, zaten ilk yorumumda belirttiğim gibi maaş kartının kesinlikle annede olması lazım. Belki o şartta ayrı bir ev tutulabilir onlara, küçük ama konforlu olabilir. Böylece konu sahibi anne babasını görür, aynı evde olmasalar o kadar çatışmazlar zaten dengeden kastım bu. Ben hep birlikte yaşasınlar, kadın kızını azarlamaya ve bu düzen dönmeye devam etsin demiyorum, yani sadece haklı olarak bile ağır bir şey söylese vicdan yapar insan, sonuçta bebek gibi bir hastaya bakan yaşını başını almış bir anne. Her şeyden ayrı buradaki sorun erkek kardeş dediğiniz gibi. Zaten kiraları + maaşları bu insanların kendi eline girse belki bunların hiçbiri konuşulmaz.
 
Kardeşin durumu iyise elini biraz daha cebine atsın bakıma hiç faydası yok sonuçta.sizde madem birlikte yaşayacaksınız biraz yapıcı konuşun kadının felçli kocası var bakıma muhtaç zor yani sizle yaşıyor alıştığı düzeninden olmuş biraz sabırlı olun uyaracaksanızda gelsene buraya şeklinde değilde anneciğim seninle konuşalım birbirimizi ufak tefek şeyler için kırmayalım şeklinde başlamak daha iyi olur öteki türlü insan kendini kapatır yani.ya bu deveyi güdeceksiniz ya bu diyardan gideceksiniz.
 
X