Bu hayat benim değil

Eşimin memleketinde doğuda kücük bir sehirdeyim. Bu sehir beni boguyor. Yaz basinda ailemin yanina gittim uzun bir sure kaldim 15 gun oldu geleli ve simdi yine gitmeden önceki halime döndüm. Boguluyorum sıkılıyorum. Okullar henuz acilmadigi icin is de yok (ogretmenim)
Daha onceki hayatimi anlatacak olursam, evlenmeden önce Ankara da calisiyordum, oldukca eglenceli bir arkadas cevrem vardi, buyuksehir surekli gezecek gorecek bir yerler buluyorduk, alisverislere cikiyorduk, yeni kafeler kesfediyorduk, yani anlayacaginiz cok aktif cok hareketli eglenceli bir hayatim vardi.
Ama buraya geldigimden beri yalnizim.
Bakiyorum cevremdeki kadinlara (ki cogu 20 yasinda filan evlenmis 3,4 cocuklari var) butun gun birbirlerine gidip geliyorlar dedikodu muhabbet öyle yasayip yaslaniyorlar, cogu hic bu sehirden disari adimini bile atmamis gayet mutlu gorunuyorlar. Sakın burdan kucumseme cikartmayin aksine onlara imreniyorum çünkü hayatlarindan memnun gozukuyorlar.
Bu sehirde hic arkadasim da yok. Daha oncebir köy okulunda ucretli ogretmenlik yaptim, okulda 2 ogretmendik digeri erkekti, dolayisiyla öyle cok bir samimiyet kuramadim. Bu yil insallah özel bir okula basliyorum ve insallah bir arkadas cevresi edinirim.

Ama kizlar gercekten bu sehir beni boguyor, hayatimin cogunu izmir ve ankara da gecirdim, simdiyse burda olmak.. sanki hayatin guzelliklerini kaciriyorum gibi hissediyorum, esimi de sinir etmeye basladim galiba çünkü beni anlamiyor o burda dogmus buyumus unv yine buraya yakin baska bir kucuk sehirde okumus cok kisa sure de Ankara da yasamis. Bir de onun ailesinde ki kadinlarin hic boyle sikayetleri olmuyor tabi ona tuhaf geliyor, cunku annesi kardesleri filan unv okumamis 18inde evlenmis cocuk yapmis, hic boyle istekleri yok.

Esim gezmeye sever tatile goturur senede 1 kez, insallah bu yil yurt disina da cikicaz ama mesele tatile gitmek degil yasadigin yr ve oradaki imkanlar. Kafami kaldiriyorum daglar ustume ustume geliyor sanki burda kendimi kapana kisilmis gibi hissediyorum. Evde kendi kendine biseyler yap diyeceksiniz ama inanin denedim, mesela kitap okumak zaten benim hayatimin bir parcasidir, evde 700 kitaplik bir kutuphanem var, puzzle yaptim, elisi yaptim herseyi denedim ama yok tatmin etmiyor ESKI HAYATIMI OZLUYORUM. Napicam ben bilmiyorum bütün gün kk da takilmak şu ara yaptigim en eglenceli sey ama buda bi zaman sonra sıkacak burda yasamak istemiyorum, burda yaslanmak istemiyorum..

Burdan kurtulmanin tek yolu bosanmak ama insan bunun icin bosanirmi. Ailesiyle anlasamasamda, esim cok iyi bir insanve cok iyi bir es. Napıcam ben bu psikolojiden nasil kurtulacam bilmiyorum. 2 sene oldu buraya geleli ama hic degismedi dusuncelerim.

Öyle size içimi dökmek istedim..
ben de tam tersine küçük bir ilçede doğup büyüdüm. lise bitince sürekli ben ömrümü burada mı çürüteceğim, hiçbir sosyal aktivite yok. sadece küçük bir çay bahçesi, bir cafe ve altın günleri.
istanbul a gitme hayali kurardım her zaman. kısmetim İstanbul muş, eşimle tanıştık ve İstanbul a geldim. tabi benden mutlusu yok. sürekli gezme tozma halindeyim. canım sıkılınca işe girip, biri biraz canımı sıksa çıkıyordum. sonra yine -gezme tozma derken böyle 7-8 yıl geçti ve gezip tozmak bile hayatımı monotonluktan kurtaramadı.
sürekli evdeydim, nette geziniyordum. öyle ki 2-3 ayda bir o sıkıldığım memlekete gitmeye başladım. gidip 1 hafta kalıp dönüyordum.
sonra üniversite kpss sınavlarına sardım. insanın meşgalesi olmayınca sürekli kuruyor kafasında. kpps yi de üniversiteyi de kazandım ama peşpeşe iki hamilelik ve iki çocuk olunca inan artık sıkılmaya fırsatım kalmadı. artık harala gürele de olsa kızlarımla geziyorum.
özetle demek istediğim her şey gezme tozma değil. iş hayatı veya çocuklu hayat gibi insanı daima meşgul edecek şeyler lazım. yoksa hayattan beziyoruz.
iş hayatına yakında başlayacaksın ya inşallah sıkıntın kalmaz, harika arkadaşlıklar edinirsin ve şehri seversin umarım.
şimdi eşimin kpss ile başka ile atanmasını istiyorum. çocuklarla istanbul hayatı çok zor. sakin bir şehir hayali kuruyoruz şimdi de :)
 
Evet bu hayat sizin değil gerçekten, yorumlarınızda eşinizi sevdiğinizi hissettiremediğinizi söyleyenlere Sevdiğim için demişsiniz, belki incindiğini bu sözlere ama o sözlerin ana teması başka bence, bende benzer birşey söylemek istiyorum, amacım sizi kırmak değil ama eşinize olan sevginizin önüne geçmiş yaşadığınız şehirle ilgili düşünceleriniz.

Şehir o kadar yorup bunaltmış ki boşanmayı dile getiriyorsunuz, bazen insan öyle bir noktaya gelir ki, bir duruma, bir olaya, bir kişiye, bir Şehre katlanmak için sevgisi Aşkı da yetmez hale gelir, siz o raddedesiniz şu an, eşiniz kötü davransa, evlilikle ilgili çizgilerinizi aşacak bir harakette bulunsa sebep sayıp yolları ayırmanızı kolaylaştırmış olurdu ama sanırım eşiniz size karşı sevgi ve aşkla dolu olduğundan Şehri sebep gösterip ayrılmak vicdanınıza dokunuyor.

Ama mutsuzsunuz, bu mutsuzluğunuzu, şehrin sizi bunalttığını eşinize söylediniz zannediyorum buna rağmen sizin mutsuzluğunuzu görmezden geliyorsa üzgünüm ama eşiniz sadece kendi isteklerine öncelik veriyor demektir, onun Doğduğu ve mutlu olduğu yer diye aynı hisleri paylaşmanızı bekleyemez.
Ki siz farklı bir yerde yaşamış birisiniz, her insan küçük yerlere alışamayabilir, bu o kadar normal ki, insan evlendiğinde merkezi eşi olmuyor, kadınında erkeğinde kendine ait bir özel hayatı oluyor, arkadaşlıklar istiyor, vakit geçirecek yerler, mekanlar istiyor, bu imkanlar kısıtlı olunca da bunalması olağan, her kadın altın günü, komşu gezmesi, kapı önü sohbetlerinden hoşlanacak diye bir kâide yok, sizin Yaşadığınız Şehirdeki kadınlarla ortak noktanız yoksa zorlamanızın manası da yok, istemeye istemeye altın gününe, kısırlı, börekleri komşu gezmelerine gidilmez.

Keşke baştan kabul etmeseydiniz diyeceğim ama olan olmuş artık, bence siz eşinizle yeniden bir Konuşun, mutsuzluğunuzu dile getirin, ev alacaktınız galiba, o Şehirde ev alırsanız artık hiçbiryere gidemezsiniz, orta yol bulmaya çalışın.

Umarım hakkınızda hayırlısı neyse o olur.
 
Evet bu hayat sizin değil gerçekten, yorumlarınızda eşinizi sevdiğinizi hissettiremediğinizi söyleyenlere Sevdiğim için demişsiniz, belki incindiğini bu sözlere ama o sözlerin ana teması başka bence, bende benzer birşey söylemek istiyorum, amacım sizi kırmak değil ama eşinize olan sevginizin önüne geçmiş yaşadığınız şehirle ilgili düşünceleriniz.

Şehir o kadar yorup bunaltmış ki boşanmayı dile getiriyorsunuz, bazen insan öyle bir noktaya gelir ki, bir duruma, bir olaya, bir kişiye, bir Şehre katlanmak için sevgisi Aşkı da yetmez hale gelir, siz o raddedesiniz şu an, eşiniz kötü davransa, evlilikle ilgili çizgilerinizi aşacak bir harakette bulunsa sebep sayıp yolları ayırmanızı kolaylaştırmış olurdu ama sanırım eşiniz size karşı sevgi ve aşkla dolu olduğundan Şehri sebep gösterip ayrılmak vicdanınıza dokunuyor.

Ama mutsuzsunuz, bu mutsuzluğunuzu, şehrin sizi bunalttığını eşinize söylediniz zannediyorum buna rağmen sizin mutsuzluğunuzu görmezden geliyorsa üzgünüm ama eşiniz sadece kendi isteklerine öncelik veriyor demektir, onun Doğduğu ve mutlu olduğu yer diye aynı hisleri paylaşmanızı bekleyemez.
Ki siz farklı bir yerde yaşamış birisiniz, her insan küçük yerlere alışamayabilir, bu o kadar normal ki, insan evlendiğinde merkezi eşi olmuyor, kadınında erkeğinde kendine ait bir özel hayatı oluyor, arkadaşlıklar istiyor, vakit geçirecek yerler, mekanlar istiyor, bu imkanlar kısıtlı olunca da bunalması olağan, her kadın altın günü, komşu gezmesi, kapı önü sohbetlerinden hoşlanacak diye bir kâide yok, sizin Yaşadığınız Şehirdeki kadınlarla ortak noktanız yoksa zorlamanızın manası da yok, istemeye istemeye altın gününe, kısırlı, börekleri komşu gezmelerine gidilmez.

Keşke baştan kabul etmeseydiniz diyeceğim ama olan olmuş artık, bence siz eşinizle yeniden bir Konuşun, mutsuzluğunuzu dile getirin, ev alacaktınız galiba, o Şehirde ev alırsanız artık hiçbiryere gidemezsiniz, orta yol bulmaya çalışın.

Umarım hakkınızda hayırlısı neyse o olur.
O şekilde tek bir yorum geldi ona da gayet net cevap verdim. Esimi sevmesem neden katlanayim tum bunlara. Beni kirmak istemediginizi biliyorum ama gercekten bu yoruma uzuldum çünkü eşimi çok seviyorum.
Esimin kendi isteklerine öncelik vermesine gelince evet olabilir belki de goremiyorum bunu, disardan bir bakis acisi her zaman iyidir.
Ev konusuna gelince o konuda haklisiniz, biz o evden vazgectik, onun yerine ege kiyilarinda bir yazlik almaya karar verdik insallah kismet olursa.
 
Bu kadar sayfa boyunca söyleyen oldu mu bilmiyorum ama, KPSS sizin tek kurtuluşunuz gibi. Hadi canım şuraya tayinim çıktı, kalk taşınıyoruz hesabı. Bu durum zamanla anlayışınızı da, aşkınızı da bitirecektir.
 
X