-
- Konu Sahibi letthelightin
- #81
Ne merhametli adam ama. Herkese merhamet var bi eşe yok. Çünkü ailesi dahil yüzüne bakmazlar ama eş öyle değil. Aynı evin içinde, ortak hayatlar, sabah küsse akşam aynı sofraya oturcak aynı yatağa geçecek, olmazsa aynı odada oturcak, koridorda çarpışacak, ay başı ödemelerde muhatap olacak bir şekilde yüzyüze bakılacak. Adam iyi değil ki eşten yana kafa rahat.Ya eşin gercekten minnoş kalpli bu devirde inan bulmasi zor ama ilişkinize zarar veriyor seninle olması gereken vakitlerde başkalarıyla bence terapiye ikna et bide öyle dene,yazık adama kıyamadım iyi kalplilikten evliliği bitmesin
Merhaba sevgili kadınlar,
Eski açtığım konuyu bilenler vardır. Eş ailesiyle tatile gitme mevzusundan ve eşimin kendisini herkesin babası zannetmesinden dolayı aramızda gerginlik çıkmıştı. Eşim babasını tatil yerine götürüp geri döndü. Kalbim kırık olduğu için sıcak davranamıyordum. O da bu duruma sinirlendi. "Keşke babamı götürdüğümde buraya geri dönmeseydim." dedi. Aşırı üzüldüm ve daha da gerilmeyelim diye günlük yürüyüşümü yapmaya çıktım.
Sanırım her şeyi uzattığımı düşünüyor. Belki haklıdır. Ama ben de durduk yere mutsuz hissetmiyorum. Kendimi ikinci plânda ve yalnız hissettim birçok olayda. Benim çok hasta olduğum bir gün kız kardeşinin klimasının kurulumunu gözlemlemeye gitmesi, ailede bana karşı bir hakaret olunca sorgusuzca göğüs germemesi, kimden telefon gelirse gelsin hemen koşması, paramızı birleştirip daha iyi bir araba satın alabilecekken kız kardeşine yardım olsun diye ondan hasarlı araç satın alması, bizim birçok kere yolda kalmış olmamız ve buna benzer şeyler. Anneme bu aralar mutsuz olduğumu anlattım, hiç oralı olmadı. Anneme göre aldatma ve şiddet yoksa mutsuz olmaya gerek yok. Bu da beni desteksiz hissettiriyor.
Belki bana kendin etmiş kendin bulmuşsun diyenler olur. Belki de biraz hak verenler. Biliyorum kimse değişmez bu saatten sonra. Ya olduğu gibi kabul etmeliyim ya da gitmeliyim. Çok zor şeylermiş.
Bu adamla ömür geçmez...Çok üzgün ve kırgınım kızlar. Daha önce de evliliğimle ilgili konular açmıştım. Tam her şey halloldu, bütün sorunlarımızı çözdük derken her şey başa sardı. Ben de artık kendi şehrime dönmek için biletimi aldım. Yazarken ağlayamıyorum bile.
Bizim en baştan beri tek bir sorunumuz vardı. Eşimin kendisini herkesin babası sanması. Geçen ay oturduk, çok uzun süre konuştuk, bir anlaşmaya vardık. "Senin ailen benim" dedim, anlar gibi oldu. Yalan yok, çabaladı, iyi de gitti bir ay. Ama yine başa döndük.
Geçen hafta eşim amcasının evini temizlemeye gitti ve 2 gün harcadı. Ev dediğime bakmayın, çöp ev arkadaşlar. Ocağın üstünde geçen seneden kalma bulaşıklar, duşta dağlarca kıyafet yığını, yatağın üzeri her tür eşyayla dolu. Neden sen temizliyorsun diyorum? Amcanın eli ayağı tutan 3 kardeşi, 5 tane yeğeni var diyorum. Ben yapmazsam kimse yapmaz diyor. Herkes para toplasın birini tutalım diyorum. Onu akıl edecek kapasiteleri yok diyor. Bunu misyon edindi, gitti, temizledi. Nolur kendini istismar ettirme bu kadar diyorum. Ben yardım etmeyi seviyorum diyor. Laf anlatamadım. O günden 1 gün sonra seyahat ettik.
Geldiğimiz yerde öteki amcasının yazlığı var. Daha önce de bu yazlık muhabbeti olduğu için katiyen başka bir yer kiralayalım dedim. Kiraladık. Amcasına biraz uzak. Birkaç gün başbaşa olacaktık. Peki ne oldu dersiniz? Görümcem amcasını ziyarete gelmiş, çünkü kuzeni yeni doğurdu. Ona hayırlı olsun demek için. Görümcemle aramda epeeeey bir mesafe var. Çünkü geçen sene bizi arabadan atmıştı. Ben o günden sonra onunla hiç konuşmamıştım. Anca bayramda seyranda denk geldik, o yüzüme güldü, ben sınırımı korudum.
Ta ki geçen gün amcasını ziyarete gelene kadar. Gece geri döneceğini düşünürken bir anda arabasıyla bizim kiraladığımız yere geldiğini gördüm. Eşime sordum, bu ne? Başbaşa olmayacak mıyız? Zaten 2 günümüz yok mu? "Sadece gece kalıp sabah gidecek, özür dilerim, hayır diyemedim" diyor. Orada bende kayış koptu. O günden beri konuşmuyoruz. Her şeyi saydım döktüm. Buradan artık bir dönüş olur mu, sanmam. Biletim birkaç gün sonraya. Gideceğim yer benim önceden yaşadığım bekar evim.
Sınır bilmeyen herkesten bıktım artık. Eyvallah kötü alışkanlığı yok, merhametli, aldatma şüphesi yok, yobaz değil, elinden her iş gelir, öfke kontrolü var. Ama ailesinin eteğinden kurtaramadım. İçim sıkışıyor. Fevri mi davranıyorum? Son bir defa konuşmaya değer mi?
Lütfen boşanın. Eşiniz sizi İNSAN yerine koymuyor. Görümcenize haddini bildirmemiş. Tatil günlerini sizinle baş başa geçirmek yerine milletin b.kunu temizliyor. Eşiniz olmasa ne olacaktı peki ? Böyle hayat geçmez. Bu adam ömür törpüsü. Benzer süreçlerden geçtim. Eski eşim annesinin dayısının torununun telefon faturasını öderdi ki 29 yaşında özel vakıf üniversitesinde öğrenciydi 3 kez sınıfta kalmış :) Evimiz hacı baba tekkesine dönmüştü. 3. ve 4. dereceden akrabalarını eski eşim bize sormadan günlerce yatıya çağırıyordu ve daha rahat yatsınlar diye yatak odamızdaki yatağı gelen misafirlere veriyordu. Eski kayınvalidem zaten klinik vaka'ydı.
İki seçeneğiniz var konu sahibi : Ya bu adamı olduğu gibi kabul edip evli ama yalnız takılacaksınız. Umursamayacaksınız. Bu arada çocuk olursa vay halinize. Evladınız hastayken sizi bir başınıza bırakıp akrabalarına gider. Diğer ihtimal hemen anlaşmalı boşanmak.
Eşiniz sizi sevmiyor. Bu gerçeği sindirin önce. Yastık değişir, kader de değişir. Yeniden evlendim. Mutluyum. Ne eşim ne de onun kök ailesinde böyle tuhaflıklar yok.
Siz evli değilsiniz. Arada bir adamın keyfi isterse sex yapıyor o kadar. Hafta sonunu karısına ayırmayan eşten hayır gelmez.
Yakın bir gelecekte amcaları ve diğer yakın akrabaları tamamen elden ayaktan düşecek. Eşiniz gerçekten beyinsiz.
Benim eski eşim inanılmaz pişman. Nikahımdan bir gün önce 4 kez beni aradı ağladı. Annesi ve akrabaları için ölüp bitiyordu hani neredeler ? Yüreğinizin acısını öylesine iyi anlıyorum ki. Siz mücadele etmişsiniz bitmemesi adına. Vicdanınız rahat olsun. Akşam karanlık çöktüğünde herkes kapasını kapatırdı ve ben yapayalnız kalırdım. Başlarım böyle evliliğe dedim. Eski eşim annesine ve onun 3. dereceden akrabalarına giderdi hep. Hastaneye götürürdü şaka gibi hepsinin altında kendi aracı var ama eski eş kişisinin aracıyla giderlerdi. İstanbul'dan Kayseri'ye götürür arabasıyla ama ben yapayalnız kalırdım günlerce aylarca. Defalarca zorladım oldurmak için. Aldım karşıma güzellikle konuştum 96874. kez..Bana hak veriyordu ama kendini düzeltmiyordu. Şimdilerde yapayalnız kaldı. Kayınvalidem bir bakım evine yerleştirilmiş. Görümcem zaten çocuk sahibi olamadığı için depresyonun dibine vurmuş. Kocası da Ukraynalı bir kadınla birlikte yaşıyor.
Eşiniz sizi ailesi olarak görmüyor. Eşiniz aile kavramını bilmiyor. Değişmesi gereken eşiniz değil sizsiniz. Madem öyle işte böyle öyle başa böyle tarak diyerek adamın totosuna tekmeyi basın. Hayatta en değerli şey vakittir. Gençliğinizi en güzel günlerinizi bu adama harcamayın.
Siz sabrettiğiniz ve alttan aldığınızda yıllarınız heba olduğunda kimse size madalya vermeyecek. Bakın ben sizi tanımam etmem. Sizin mutsuzluğunuzu istemem için hiçbir sebebim yok. Ben boşandım, siz de boşanın, herkes boşansın, dağılsın yuvalar, evlilik tu kaka demiyorum da demiyorum asla.
Evlenmek gibi boşanmak da hak'tır. Neden hayatı kendinize zehir ediyorsunuz ? Haftasonları eşimle sevişemeyeceksem, yürüyüş yapamayacaksam, baş başa yemek yiyemeyeceksem neden evlendim ki ?? Evlilik nedir ??
Şimdiki aklım olsa anlaşmalı boşanırdım. Yaşınız geçmeden yeniden aile kurarsınız merak etmeyin tüm erkekler böyle değil. Karartmayın içinizi. Hiçbir erkek vazgeçilmez değildir. Seven erkek, siz defalarca konuştuğunuz halde böyle davranmazdı. Huylu huyundan vazgeçmez forumdaşım. Öpüyorum seni.
Siz kendi evliliğinizi kendi kocanızı hanımefindin yerine koymuşsunuz. Zehir zemberekte mesaj yazmışsınız. Sizce o konu sahibinin evliliği mi sizin evliliğiniz mi? Benzer bir parça gördünüz diye sizin yaşadıklarınızla aynı mı? O adam sizin eski kocanız değil konu sahibi de siz değilsiniz. Eski eşinize kininizi kusacağınız yerde burası değil malesef ki. Ben bu mesajlarınızı çok doğru bulmadım. Kimseye “boşan” diyemem hele ki hayatını bimemediğim tek bir mesajla buraya yazan bir kişiye boşan demek nasıl bir vebal? Zor bir hayat geçirmişsiniz belki ama kafası karışık bir insanı bu şekilde yönlendirmekte doğru değil. Farkındaysanız sakin kafayla tekrar okuyacağım demiş. Neyse herkesin kendi hayatı beni ilgilendirmez. Konu sahibi siz de umarım mutlu olacağınız tercihler yaparsınız. Tek tavsiyem dediğim gibi olayın sıcağıyla kimsenin lafına bakıp hareket etmeyin. Mutlu günlerBen boşandım hanımefendi. Hiç kimse gazla çalışmıyor merak etmeyin. Aynısını yaşadım hatta daha beterini. Evlilik ile ev arkadaşlığını birbirine karıştırmayın. Konu sahibi eziliyor. Eşi kendisini ezdiriyor. Eşinin manipüle edilip kullanıldığını ve iyi niyetli olduğunu sanıyor ama eşi planladıkları halde kendisiyle vakit geçirmeye layık bulmuyor. Amcasının kendi evlatları nerede ? Konu sahibinin kocası olmasa ne olacaktı merak ediyorum. Ömür törpüsü mıymıntı köle ruhlu başkalarına hayır diyemeyen ama eşine hayır diyen eşinin duygularını önemsemeyen oksijen israfı bir varlık.
Siz kendi evliliğinizi kendi kocanızı hanımefindin yerine koymuşsunuz. Zehir zemberekte mesaj yazmışsınız. Sizce o konu sahibinin evliliği mi sizin evliliğiniz mi? Benzer bir parça gördünüz diye sizin yaşadıklarınızla aynı mı? O adam sizin eski kocanız değil konu sahibi de siz değilsiniz. Eski eşinize kininizi kusacağınız yerde burası değil malesef ki. Ben bu mesajlarınızı çok doğru bulmadım. Kimseye “boşan” diyemem hele ki hayatını bimemediğim tek bir mesajla buraya yazan bir kişiye boşan demek nasıl bir vebal? Zor bir hayat geçirmişsiniz belki ama kafası karışık bir insanı bu şekilde yönlendirmekte doğru değil. Farkındaysanız sakin kafayla tekrar okuyacağım demiş. Neyse herkesin kendi hayatı beni ilgilendirmez. Konu sahibi siz de umarım mutlu olacağınız tercihler yaparsınız. Tek tavsiyem dediğim gibi olayın sıcağıyla kimsenin lafına bakıp hareket etmeyin. Mutlu günler
Mutsuzsa devan etmek istemiyorsa bitirebilir kendi kararı ben karışamam buna. Tanımadan etmeden iki mesajla boşan demek destek olmak demek değildir. Destek nasıl olunur maddi manevi yanında olursun süreci atlatması konusunda destek olursun evet destektir. Ne bileyim yeni ev tutmasına yeni düzen kurmasına yardımcı olursun. Burada kim bunu yapacak? Siz yapacak mısjnız mesela? Ayrıca hanımefendinin sizin demenizle mutsuz evliliğe destek göremediği için mahkum olmuş hali yok. Mutsuz olduğu noktada biletini alıp evi terk edecek imkana sahip. Umarım kendisi mutlu olur. Ben üzülmesini istemem şahsen.Peki kadınları değer görmedikleri ve mutsuz oldukları bir evliliğe mahkum etmek nasıl bir vebal? Destek göremediği için mutsuz evliliği sürdüren milyonlarca kadın var
Bu konuyla ilgili bir terapi denemesi oldu mu eşinizin?? Kusura bakmayın daha evvel yazdıysanız görmemiş olabilirim yeni üyeyim. Yerden göğe hak veriyorum benzer durum yaşıyorum daha kötüsünü hatta. Ama diğer + özellikleri cok önemli, evliliğinizi kurtarmak adına bu adımın atılmamış olması size ilerde keşke onu da deneseydik dedirtmemesi icin bunu söylüyorum. Eğer terapiye ragmen sonuc değişmediyse tahammül edemediğiniz bu noktada ısrarcı olmayın. Sevgiler,Çok üzgün ve kırgınım kızlar. Daha önce de evliliğimle ilgili konular açmıştım. Tam her şey halloldu, bütün sorunlarımızı çözdük derken her şey başa sardı. Ben de artık kendi şehrime dönmek için biletimi aldım. Yazarken ağlayamıyorum bile.
Bizim en baştan beri tek bir sorunumuz vardı. Eşimin kendisini herkesin babası sanması. Geçen ay oturduk, çok uzun süre konuştuk, bir anlaşmaya vardık. "Senin ailen benim" dedim, anlar gibi oldu. Yalan yok, çabaladı, iyi de gitti bir ay. Ama yine başa döndük.
Geçen hafta eşim amcasının evini temizlemeye gitti ve 2 gün harcadı. Ev dediğime bakmayın, çöp ev arkadaşlar. Ocağın üstünde geçen seneden kalma bulaşıklar, duşta dağlarca kıyafet yığını, yatağın üzeri her tür eşyayla dolu. Neden sen temizliyorsun diyorum? Amcanın eli ayağı tutan 3 kardeşi, 5 tane yeğeni var diyorum. Ben yapmazsam kimse yapmaz diyor. Herkes para toplasın birini tutalım diyorum. Onu akıl edecek kapasiteleri yok diyor. Bunu misyon edindi, gitti, temizledi. Nolur kendini istismar ettirme bu kadar diyorum. Ben yardım etmeyi seviyorum diyor. Laf anlatamadım. O günden 1 gün sonra seyahat ettik.
Geldiğimiz yerde öteki amcasının yazlığı var. Daha önce de bu yazlık muhabbeti olduğu için katiyen başka bir yer kiralayalım dedim. Kiraladık. Amcasına biraz uzak. Birkaç gün başbaşa olacaktık. Peki ne oldu dersiniz? Görümcem amcasını ziyarete gelmiş, çünkü kuzeni yeni doğurdu. Ona hayırlı olsun demek için. Görümcemle aramda epeeeey bir mesafe var. Çünkü geçen sene bizi arabadan atmıştı. Ben o günden sonra onunla hiç konuşmamıştım. Anca bayramda seyranda denk geldik, o yüzüme güldü, ben sınırımı korudum.
Ta ki geçen gün amcasını ziyarete gelene kadar. Gece geri döneceğini düşünürken bir anda arabasıyla bizim kiraladığımız yere geldiğini gördüm. Eşime sordum, bu ne? Başbaşa olmayacak mıyız? Zaten 2 günümüz yok mu? "Sadece gece kalıp sabah gidecek, özür dilerim, hayır diyemedim" diyor. Orada bende kayış koptu. O günden beri konuşmuyoruz. Her şeyi saydım döktüm. Buradan artık bir dönüş olur mu, sanmam. Biletim birkaç gün sonraya. Gideceğim yer benim önceden yaşadığım bekar evim.
Sınır bilmeyen herkesten bıktım artık. Eyvallah kötü alışkanlığı yok, merhametli, aldatma şüphesi yok, yobaz değil, elinden her iş gelir, öfke kontrolü var. Ama ailesinin eteğinden kurtaramadım. İçim sıkışıyor. Fevri mi davranıyorum? Son bir defa konuşmaya değer mi?
Ağlayın rahatlayın.Ağlamak istiyorum sinirden o da olmuyor.
Değiştirmek değil de farkındalığını sağlamak icin terapi kurtarıcı olabilirmiş. Tükettiyseniz bitmiştir sabrınızı ona yapacak birşey yok malesef. Ne kadar güçsüz, çaresiz hissettiğinizi çok iyi anlıyorum. Hepsinin geçeceğini hiç aklınızdan cıkartmayın :)Onu değiştirmeye çalışma hatasına düşmek istemiyorum.Belki başkasıyla gayet de uyumlu olur.
Görümceyi çağırması yanlış olmuş iki gün baş başa vakit gecirmek için plan yapmışsınız.Hayır demeyi bilmiyormuş. Onlar geceyi salonda geçirdi muhabbet ederek, ben de yatak odasında. Ve biz iş durumundan dolayı araya mesafeler girdiği için yeni evli sayılırız. Kendime yediremiyorum en ufak seyahatte ailesini de peşinden sürüklemek istemesini.
İşte ben bunu tam anlayamadım konu sahibi, eşiniz gerçekten size karşı da fedakarlıklar yapıp hep iyi davranıyor ve normalde değerli hissetiriyor mu? sadece diğer kişilere sınır belirleyemiyor mu? Değersizlik hissini farkında olmadan değil de açıkça size yasatmışlığı var mı?Terapiye başlayacağını sanmıyorum çünkü kendisi durumundan rahatsız değil gibi. Ama böyle biriyle ömür geçmez. Siz kendinizi kurtarın. Size fikrinizi bile sormamış tatilde yuh, dışarıya yaranmak için her şeyi yapacak tip
Değiştirmek için uğraşların olmuştur, Demek ki Huyu böyle değişmeyen adam değişmez.Çok üzgün ve kırgınım kızlar. Daha önce de evliliğimle ilgili konular açmıştım. Tam her şey halloldu, bütün sorunlarımızı çözdük derken her şey başa sardı. Ben de artık kendi şehrime dönmek için biletimi aldım. Yazarken ağlayamıyorum bile.
Bizim en baştan beri tek bir sorunumuz vardı. Eşimin kendisini herkesin babası sanması. Geçen ay oturduk, çok uzun süre konuştuk, bir anlaşmaya vardık. "Senin ailen benim" dedim, anlar gibi oldu. Yalan yok, çabaladı, iyi de gitti bir ay. Ama yine başa döndük.
Geçen hafta eşim amcasının evini temizlemeye gitti ve 2 gün harcadı. Ev dediğime bakmayın, çöp ev arkadaşlar. Ocağın üstünde geçen seneden kalma bulaşıklar, duşta dağlarca kıyafet yığını, yatağın üzeri her tür eşyayla dolu. Neden sen temizliyorsun diyorum? Amcanın eli ayağı tutan 3 kardeşi, 5 tane yeğeni var diyorum. Ben yapmazsam kimse yapmaz diyor. Herkes para toplasın birini tutalım diyorum. Onu akıl edecek kapasiteleri yok diyor. Bunu misyon edindi, gitti, temizledi. Nolur kendini istismar ettirme bu kadar diyorum. Ben yardım etmeyi seviyorum diyor. Laf anlatamadım. O günden 1 gün sonra seyahat ettik.
Geldiğimiz yerde öteki amcasının yazlığı var. Daha önce de bu yazlık muhabbeti olduğu için katiyen başka bir yer kiralayalım dedim. Kiraladık. Amcasına biraz uzak. Birkaç gün başbaşa olacaktık. Peki ne oldu dersiniz? Görümcem amcasını ziyarete gelmiş, çünkü kuzeni yeni doğurdu. Ona hayırlı olsun demek için. Görümcemle aramda epeeeey bir mesafe var. Çünkü geçen sene bizi arabadan atmıştı. Ben o günden sonra onunla hiç konuşmamıştım. Anca bayramda seyranda denk geldik, o yüzüme güldü, ben sınırımı korudum.
Ta ki geçen gün amcasını ziyarete gelene kadar. Gece geri döneceğini düşünürken bir anda arabasıyla bizim kiraladığımız yere geldiğini gördüm. Eşime sordum, bu ne? Başbaşa olmayacak mıyız? Zaten 2 günümüz yok mu? "Sadece gece kalıp sabah gidecek, özür dilerim, hayır diyemedim" diyor. Orada bende kayış koptu. O günden beri konuşmuyoruz. Her şeyi saydım döktüm. Buradan artık bir dönüş olur mu, sanmam. Biletim birkaç gün sonraya. Gideceğim yer benim önceden yaşadığım bekar evim.
Sınır bilmeyen herkesten bıktım artık. Eyvallah kötü alışkanlığı yok, merhametli, aldatma şüphesi yok, yobaz değil, elinden her iş gelir, öfke kontrolü var. Ama ailesinin eteğinden kurtaramadım. İçim sıkışıyor. Fevri mi davranıyorum? Son bir defa konuşmaya değer mi?
Bu mesajı henüz gördüm direk boşanın:)Ne merhametli adam ama. Herkese merhamet var bi eşe yok. Çünkü ailesi dahil yüzüne bakmazlar ama eş öyle değil. Aynı evin içinde, ortak hayatlar, sabah küsse akşam aynı sofraya oturcak aynı yatağa geçecek, olmazsa aynı odada oturcak, koridorda çarpışacak, ay başı ödemelerde muhatap olacak bir şekilde yüzyüze bakılacak. Adam iyi değil ki eşten yana kafa rahat.
Bana da fedakârlık yapar ve iyi davranır. Ama dışarıya yaranmak için de dolaylı yoldan beni harcar. Örnek: Iki günlük mini balayımızı hiç etti işte. Bu arada o gecenin sabahında görümce evden gitmemişti. Ben regl oldum ve çok ağır geçirdiğim için zaten hiçbir etkinlik yapamadım. Sonra eve döndük ve hiç konuşmadık. Çünkü ben adım atmıyorum.İşte ben bunu tam anlayamadım konu sahibi, eşiniz gerçekten size karşı da fedakarlıklar yapıp hep iyi davranıyor ve normalde değerli hissetiriyor mu? sadece diğer kişilere sınır belirleyemiyor mu? Değersizlik hissini farkında olmadan değil de açıkça size yasatmışlığı var mı?