- 29 Nisan 2013
- 16.168
- 30.996
-
- Konu Sahibi icimdekibosluk
- #21
Ne de güzel anlatmışsın, zorlu süreci atlatmışsın ne güzel. Bizde roller değişti en başından böyleydi. Ben soğuk yapılı biriyim, sevgimi ''aşkım,hayatım'' gibi sözcüklerle gösteremiyorum. Ne kadar uğraşsam da ne yalnızken ne de başkaları varken kullanamıyorum bu lafları.ama 'odun' da değilim. Seni seviyorum,özlüyorum derim sık sık.öperim sarılırım.yani sözlerle değil de hareketlerle gösteririm sevgimi. Eşime göre bu hareketim erkekçe! Genelde kadındır dır dır konuşan,sorunlarını etrafla paylaşan, telefonla gün aşırı annesini,kardeşlerini arayan. Bense böyle değilim,yurt dışındayken bile annemi haftada bir arardım bazen on güne bir.o da uzaktayız onlar arayamıyor,merak etmesinler diye.eşim der hatta çoğu kız gibi değilsin,millet yan yana otururken bile her gün arar annesini der. Eşimse iki üç güne bir kendi annesini arar. Bu konuda da roller değişmiş bizde. Sonra kadındır di mi olayları eşeleyen,geçmiş defterleri açan,detaylarda boğulan? Bizde eşim öyle.her sözümü,her davranışımı başka şeylere yorar,eski mevzuları ısıtıp ısıtıp önüme koyar...... Çok yeni evli olmasaydık ve aynı çatı altında yaşıyor olsaydık belki daha kararlı olabilirdim. Ama biz şu an farklı ülkelerdeyiz,2 ay sonra yanına gideceğim ve birkaç ay kalıp tekrar döneceğim. Böyle olunca oturmuyor evlilik,hep sıfırdan başlıyoruz tam alıştık derken hooppp işim gereği dönmek zorunda kalıyorum.Boyke biriyle evliydim. Onun istedigi gibi olursam kavgalar biter belki dedim. Sindirildim. Kavgalar bitmedi. Bahaneler degisti sadece. Bense kendimi kaybettim cunku ben ben degil onun istedigi gibi hareket etmeye calisan biriydim. Bir sure aonra kendi evimde misagir gibi hissettim kendimi. Elimi ayagimi nereye koyacagimi bilemez hale geldim. Oyle sindirilmistim ki ustume bile bir sey almaya kendim karar veremez hale gelmistim. Ozguvemin sifirlandi. Ortada bir terslik vardi ama o degismiyordu. Degisen sadece bendim. 12 yil idare ettim. Sonra bir gun mutsuzum dusunecegim diye gitti. Gidis o gidis. Bosandik. Sonradan ogrendim ki baska biri varmis da aslinda bitirmek icin bahaneler ariyormus. O da oyleydi. Olmadik seylwrden kavga cikarir gunlerce kuser sonra da bir anda barisir seni seviyorum derdi. Oysa seven sevdigini incitmez. Insan severse sevdiginde kusur aramaz. Kusur goremez. O kisiyi oldugu gibi kabul eder. Sma sevmezse iste o zaman kusur arar. Kusurlar ona batar.
Bosandiktan sonra ilk bir yil sudan cikmis balik gibiydim. Kendimi yeniden bulmak icin epey ugras verdim. Ozguvenimi kazanmak icin. Simdi cok huzurlu ve cok mutluyum.
Hikayemi belki sana ornek olur diye anlattim.
Kimse icin degisme. Olmuyorsa da olmasi icin zorlama. Eger bir evlilikte durmadan bizde oldugu gibi bosanma lafi geciyorsa birgun gercekten onunden bile gecmedigin adliyenin koridorlarinda yururken buluyorsun kendini.
Kimse vazgecilmez degildir. Baskasi icin aska kisiliginden vazgecme. Seninle devam etmek istiyorsa o da biraz caba gistersin. Sen bir gidiyirsan o da bir gelsin. Ama oba giden hep sen olma. Yani alttan alan hep sen olma. Nasil olsa alttan alir diye cok rahat kalp kirabiliyorlar. Net ol. Seni kaybetmekten korkmuyor sanirim. Bir de onu asla hayatinin merkezi yapma. Hayatinin merkezine kendini koy. Onu merkeze yakin bir yerlerde tut. Bir de sunu anlamasini sagla: onun ailesi artik sensin. Senin ailen de o. Kol kirilir yen icinde kalir. Neyse problemleriniz kendi icinizde cozmeye calusin. Cozemeyecek kadar buyuk problemlerde buyuklerden yardim isteyin. Bunu onun anlanasi gerekiyor. Bir de kisi kisinin aynasidir denir. Adam sana baktiginda aslinda kendini goruyor. Kendi bencil ama sana bencil diyor. Sen onun aynasisin. Kadin gibi sikayetci olan taraf onun olmasi da o yuzden. Sizde roller mi degisti?
Demişsin ya ''İnsan sevdiğini olduğu gibi kabul eder,kusur aramaz.'' O kadar doğru ki bu lafın. Hatta kusur varsa da örtmeye çalışır. Gerçi kusuruna bağlı bu. Örneğin soğuk yapılı olduğumu söylemiştim,insanlar tanıdıkça öyle olmadığımı söylerler. Bende olmayan şey sırnaşıklık,canım cicimli laflar. Eşime göre bu bir kusur. Ona insanların doğuştan veya çevre faktörleri neticesinde farklı farklı olduğunu anlatamıyorum. Eşimin yok mu kusurları? Olmaz mı? Kim mükemmel ki? Eşim bana :' bende beğenmediğin bir yönüm varsa söyle değiştireyim.' Der. Ben de benim dememle olmaz ki derim,ben seni böyle tanıdım sevdim niye değiştireyim ki derşm. Tek istediğim hemen sinirlenip ağzını bozmaması,boşanma lafını ağzına slmaması her tartışmamızda. Bunu değiştir dedim aylarrrr geçti,söz üstüne söz verildi ama değişemedi. Kaldı ki bunları istemem onun da hayrına, ben genelde kabul görmeyen şeylerin değişmesini istedim. O ise benden tamamen karakterimi değiştirmemi istiyor. İnsanlara daha sıcak ol,daha konuşkan ol, şirinlik yap, daha az haber-siyaset izle,mümkünse siyaset konuşulan bir ortamda konuşma,bana bir şey sorulduğunda onun fikrine zıt bir fikri savunma vs vs vsBoyke biriyle evliydim. Onun istedigi gibi olursam kavgalar biter belki dedim. Sindirildim. Kavgalar bitmedi. Bahaneler degisti sadece. Bense kendimi kaybettim cunku ben ben degil onun istedigi gibi hareket etmeye calisan biriydim. Bir sure aonra kendi evimde misagir gibi hissettim kendimi. Elimi ayagimi nereye koyacagimi bilemez hale geldim. Oyle sindirilmistim ki ustume bile bir sey almaya kendim karar veremez hale gelmistim. Ozguvemin sifirlandi. Ortada bir terslik vardi ama o degismiyordu. Degisen sadece bendim. 12 yil idare ettim. Sonra bir gun mutsuzum dusunecegim diye gitti. Gidis o gidis. Bosandik. Sonradan ogrendim ki baska biri varmis da aslinda bitirmek icin bahaneler ariyormus. O da oyleydi. Olmadik seylwrden kavga cikarir gunlerce kuser sonra da bir anda barisir seni seviyorum derdi. Oysa seven sevdigini incitmez. Insan severse sevdiginde kusur aramaz. Kusur goremez. O kisiyi oldugu gibi kabul eder. Sma sevmezse iste o zaman kusur arar. Kusurlar ona batar.
Bosandiktan sonra ilk bir yil sudan cikmis balik gibiydim. Kendimi yeniden bulmak icin epey ugras verdim. Ozguvenimi kazanmak icin. Simdi cok huzurlu ve cok mutluyum.
Hikayemi belki sana ornek olur diye anlattim.
Kimse icin degisme. Olmuyorsa da olmasi icin zorlama. Eger bir evlilikte durmadan bizde oldugu gibi bosanma lafi geciyorsa birgun gercekten onunden bile gecmedigin adliyenin koridorlarinda yururken buluyorsun kendini.
Kimse vazgecilmez degildir. Baskasi icin aska kisiliginden vazgecme. Seninle devam etmek istiyorsa o da biraz caba gistersin. Sen bir gidiyirsan o da bir gelsin. Ama oba giden hep sen olma. Yani alttan alan hep sen olma. Nasil olsa alttan alir diye cok rahat kalp kirabiliyorlar. Net ol. Seni kaybetmekten korkmuyor sanirim. Bir de onu asla hayatinin merkezi yapma. Hayatinin merkezine kendini koy. Onu merkeze yakin bir yerlerde tut. Bir de sunu anlamasini sagla: onun ailesi artik sensin. Senin ailen de o. Kol kirilir yen icinde kalir. Neyse problemleriniz kendi icinizde cozmeye calusin. Cozemeyecek kadar buyuk problemlerde buyuklerden yardim isteyin. Bunu onun anlanasi gerekiyor. Bir de kisi kisinin aynasidir denir. Adam sana baktiginda aslinda kendini goruyor. Kendi bencil ama sana bencil diyor. Sen onun aynasisin. Kadin gibi sikayetci olan taraf onun olmasi da o yuzden. Sizde roller mi degisti?
adam sizden ayrılmak için kırk takla atıyor ,farkında mı değilsiniz bilerek mi farketmemeye çalışıyorsunuz..belki yurt dışında başka bir hayatı vardır ne dersiniz.Merhaba arkadaşlar, forumda 2.başlık açmama rağmen sık sık bakarım, okurum yazdıklarınıza ve üzülürüm herkesin ne çok derdi , hayal kırıklıkları varmış diye... Ben yaklaşık 1 yıllık evliyim ancak eşim işi gereği yurt dışında , ben de işim gereği şu an Türkiye'deyim. Aramızda bitmek bilmeyen bir harp var. Bunun sebebi mesafeler değil çünkü birlikteyken de harbimiz devam ediyor. İki gün iyiysek 3. veya 4. gün muhakkak bir vukuatımız oluyor, sözler kabalaşıyor, ben hep ağlıyorum, o sinirden köpürüyor. Sonrasında çoğunlukla ben yumuşuyorum ya da yumuşamasam da pes ediyorum ve arayı bulmaya çalışıyorum. Tartışma esnasında yediğim hakaretleri, işittiğim kötü sözleri unutuyor muyum? Hayır! Üstünü örtüyorum, içime atıyorum, ancak birikiyor birikiyor birikiyor ve gitgide umudum kalmıyor . Sorun ne? derseniz. Beni olmadığım biri olarak görüyor. Benim bencil, sadece kendime kendi aileme ve kendi arkadaş çevreme önem verdiğimi, onun çevresini asla önemsemediğimi düşünüyor. Varsa yoksa kendim varmışım. Ahh keşke dediği gibi olsa da inceldiği yerden kopsun, bitsin bu evlilik diyebilsem.. Ama diyemiyorum, büyüklerimiz var, her biri ne çok üzülecek. Ben, aramızdaki sorunlar aramızda kalsın, büyüklere anlatmayalım derim. O ise hemen hemen her tartışmayı annelerle, kardeşlerle paylaşır. ( sanki kadın kendisi, normalde kadın anlatır değil mi?) Benim annemi arayıp beni şikayet eder. Bunlar , onun bendeki değerini de düşürüyor ne yazık ki. Hiç olgun değil hiç. Her tartışmamızı boşanma lafıyla noktalıyor. Ben ağzıma almazken onun iki lafından birisi "git, mahkemeye başvur"
Kendisi yurt dışında olduğundan başvuruyu benim yapmamı istiyor. Oysa ilişkimiz çok iyi başlamıştı, çok sevdik çok aşık olduk, bunca olaya rağmen yıpransak da karşılıklı sevgimiz devam ediyor. Benim ailesiyle hiçbir sorunum olmadı ki, hepsiyle aram iyi, şanslıyım kayınvalide görümce elti açısından. Hiçbiri karışmaz, eşelemez bizim iyiliğimizi isterler sadece. Eşime de söylüyorum. "Ailen benden razı, ben onlardan razı." diyorum. Ama kafi gelmiyor ona. Güya onlara karşı bencilmişim, umursamıyormuşum, burnum Kaf Dağındaymış, onların bana olan ilgisi beni şımartmış, kendimi bi halt sanıyormuşum..Duymaktan o kadar bıktım ki.. Hiç hak etmediğim şeyler, insan hak etmediği şeylerle itham edilince sakin olması ne zormuş, ben de çıldırıyorum bunları işittiğimde. Örneğin. geçen hafta kız kardeşi beni aramış ve duymamışım. Sonrasında kız kardeşiyle konuşmuş, konuşuyor musun yengenle deyince kız da az önce aradım da açmadı demiş. Bunun üzerine beni arayan eşim neler saydı neler. Niye açmıyormuşum, niye meşgule veriyormuşum (ki meşgule vermedim) vs vs. İşte böyle pireyi deve yapar kendileri... Şimdi de aramız fena bozuk. Annemle konuştu, yine şikayet etti, bitirmek istiyormuş. Annem de "ben artık yoruldum sizin tartışmalarınızdan" demiş. Eşim babama söylemem konusunda baskı yapıyor, biliyor ki babam öğrenirse her şeyin seyri değişir. Şimdiye kadar adamcağızın hiçbir şeyden haberi olmadı.. Tam bir yol ayrımındayım, ne yapmalıyım, evliliğin ilk 1-2 yılı sancılıdır diyor herkes. Biliyorum , biliyorum da önümü hiç göremiyorum ki.
kocası orda çalışıyomuş karısı türkiye de ...eşiniz hangi ülkede? neden siz de gitmiyorsunuz oraya, yazdıysanız kaçırdım..
Her ne kadar kabul etmesen sde,aranızdaki problemin ana kaynağı mesafe.Ve ikinizinde alttan almayışı.Ailesi hakkında böyle bir düşüncesi varsa,sen de onun bu düşüncesini çürütecek şekilde birazx daha fazla vakit geçirebilirsin ailesiyle.Ona da bunu hissettirerek.Ama ailesinden de ona giden şikayetler var ki,böyle düşünüyor.Yalnız her ne olursa olsun,işin içinde hakaret ve kötü söz varsa o evlilikten hayır gelmez.Kavgayı hakaret boyutuna taşıyacak kadar yüz göz olmamalı ve kimse hakareti kabul etmemeli.Boşanırmısın bilmem ama boşanma niyetin varsa büyükler şu bu bahane canım.Merhaba arkadaşlar, forumda 2.başlık açmama rağmen sık sık bakarım, okurum yazdıklarınıza ve üzülürüm herkesin ne çok derdi , hayal kırıklıkları varmış diye... Ben yaklaşık 1 yıllık evliyim ancak eşim işi gereği yurt dışında , ben de işim gereği şu an Türkiye'deyim. Aramızda bitmek bilmeyen bir harp var. Bunun sebebi mesafeler değil çünkü birlikteyken de harbimiz devam ediyor. İki gün iyiysek 3. veya 4. gün muhakkak bir vukuatımız oluyor, sözler kabalaşıyor, ben hep ağlıyorum, o sinirden köpürüyor. Sonrasında çoğunlukla ben yumuşuyorum ya da yumuşamasam da pes ediyorum ve arayı bulmaya çalışıyorum. Tartışma esnasında yediğim hakaretleri, işittiğim kötü sözleri unutuyor muyum? Hayır! Üstünü örtüyorum, içime atıyorum, ancak birikiyor birikiyor birikiyor ve gitgide umudum kalmıyor . Sorun ne? derseniz. Beni olmadığım biri olarak görüyor. Benim bencil, sadece kendime kendi aileme ve kendi arkadaş çevreme önem verdiğimi, onun çevresini asla önemsemediğimi düşünüyor. Varsa yoksa kendim varmışım. Ahh keşke dediği gibi olsa da inceldiği yerden kopsun, bitsin bu evlilik diyebilsem.. Ama diyemiyorum, büyüklerimiz var, her biri ne çok üzülecek. Ben, aramızdaki sorunlar aramızda kalsın, büyüklere anlatmayalım derim. O ise hemen hemen her tartışmayı annelerle, kardeşlerle paylaşır. ( sanki kadın kendisi, normalde kadın anlatır değil mi?) Benim annemi arayıp beni şikayet eder. Bunlar , onun bendeki değerini de düşürüyor ne yazık ki. Hiç olgun değil hiç. Her tartışmamızı boşanma lafıyla noktalıyor. Ben ağzıma almazken onun iki lafından birisi "git, mahkemeye başvur"
Kendisi yurt dışında olduğundan başvuruyu benim yapmamı istiyor. Oysa ilişkimiz çok iyi başlamıştı, çok sevdik çok aşık olduk, bunca olaya rağmen yıpransak da karşılıklı sevgimiz devam ediyor. Benim ailesiyle hiçbir sorunum olmadı ki, hepsiyle aram iyi, şanslıyım kayınvalide görümce elti açısından. Hiçbiri karışmaz, eşelemez bizim iyiliğimizi isterler sadece. Eşime de söylüyorum. "Ailen benden razı, ben onlardan razı." diyorum. Ama kafi gelmiyor ona. Güya onlara karşı bencilmişim, umursamıyormuşum, burnum Kaf Dağındaymış, onların bana olan ilgisi beni şımartmış, kendimi bi halt sanıyormuşum..Duymaktan o kadar bıktım ki.. Hiç hak etmediğim şeyler, insan hak etmediği şeylerle itham edilince sakin olması ne zormuş, ben de çıldırıyorum bunları işittiğimde. Örneğin. geçen hafta kız kardeşi beni aramış ve duymamışım. Sonrasında kız kardeşiyle konuşmuş, konuşuyor musun yengenle deyince kız da az önce aradım da açmadı demiş. Bunun üzerine beni arayan eşim neler saydı neler. Niye açmıyormuşum, niye meşgule veriyormuşum (ki meşgule vermedim) vs vs. İşte böyle pireyi deve yapar kendileri... Şimdi de aramız fena bozuk. Annemle konuştu, yine şikayet etti, bitirmek istiyormuş. Annem de "ben artık yoruldum sizin tartışmalarınızdan" demiş. Eşim babama söylemem konusunda baskı yapıyor, biliyor ki babam öğrenirse her şeyin seyri değişir. Şimdiye kadar adamcağızın hiçbir şeyden haberi olmadı.. Tam bir yol ayrımındayım, ne yapmalıyım, evliliğin ilk 1-2 yılı sancılıdır diyor herkes. Biliyorum , biliyorum da önümü hiç göremiyorum ki.
kocası orda çalışıyomuş karısı türkiye de ...
ne bileyim ayol..işleri gereği ayrıyız yazmış bir tek sanırım..konu sahibi neden gitmemiş acaba eşinin yanına
ne bileyim ayol..işleri gereği ayrıyız yazmış bir tek sanırım..
tşekkür ederim canım darısı isteyen herkese Allah razı olsunhahaha çok tatlısın yabu arada hayırlı olsun bebişin park'ım
İşlerimiz gereği şu an ayrı ülkelerdeyiz genelde ben yanına gidiyorum, eğitim sektöründe çalıştığım için benim izin almam daha kolay ve tatillerim daha uzun, eşimin yurt dışında başka bir hayatı-benden gizlediği-yok buna eminim. İşten eve evden işe giden biridir. Mesafeler körüklüyor olabilir tartışmalarınızı ama birlikteyken de oluyor tartışma sürekli. Bugün yine mesaj attı,pişman olmuş söylediği her şeye,tabii ki boşanma lafını sinirle söylemiş,beni bırakmaya niyeti yokmuş,daha birlikte yapacağımız çokk şeyy varmış,şimdiden yazın tatil için gideceğimiz ülkenin uçak biletlerini almış vs vs. Böyle olacağını biliyordum, hemen yumuşamadım,soğuk davrandım ve güvenmiyorum bir daha yaşanmayacağına dedimne bileyim ayol..işleri gereği ayrıyız yazmış bir tek sanırım..
Sen onun anasini dadisini arayacaksin gonullerini hos edeceksin o da seni anana sikayet edecek yok ya oyle bir dunya oldu pasam deyip her dedigine he denir mi?iyi niyet karsiliklidir o sevgisini cok mu gosteriyor da srnden sevgini gostermeni bekliyor?anlamadim hicccccBenden istediği şeyleri sormuştum. Ailesini arayıp sormamı, onlara gittiğimizde daha "münasip" şeyler giyinmemi istediğini söylemişti. Tamam demiştim, bunlar yapılmayacak şeyler değil ki. Ben genel olarak telefonla konuşmayı sevmeyen biriyim, kendi aileme de böyleyim. Ama eşim bunu istediğinde tamam dedim. Eltimi, annesini, babasını aramaya çalışıyorum. Bu konuda aştım kendimi . Hee bende yaltaklanma, yaranmak için söylenen şeyler, yapmacık hareketler yoktur. Yapmacık olarak "canım cicim" diyemem. Sırnaşık olamam. Eşim ise, "olsun yapmacık da olsa sevgini göster aileme" der..Anlaşamıyoruz bu konuda
erkekler zeki ve güçlü kadını sever ama eşlerinin öyle olmalarını istemez kendilerine her konuda muhtaç kadın olmasını isterler bende eşimde ünv. mezunu ki bir eğitimci kendisi ama tipik klasik bir erkek işteValla aynı benim eşimi anlattın. Evet onun fikrine zıt bir fikrim varsa bunu kalabalık ortamlarda beyan etmemeliymişi. Bundan ötürü kaç defa kavga ettik. Benim eşim ünv. mezunu ben de öyle. Ama bunun eğitimle hiç mi hiç ilgisi yok. Aynen dediğin gibi onun önüne geçmemi kaldıramıyor