Beni Evlatlık alman konusunda gittikçe ciddilesiyorumBabamın maddi durumu çok iyi, müteahhit
Ama neden ya başka erkek mi yok?Bu adama bağımlı olduğum doğru.
Estafurullah reis niye öyle diyek.."salak!"
Reis hakikaten destek al yardım al cidden diyorum kurtul bu adamdan.Geleceğim yok. Mutlu olacağım günlerim de yok.
Arkadaşım senin psikolojin de iyi değil
Sen bırakmamışsın adamı, o değil
O çok kez bırakmış sen tutup eve getirmişsin
Adamın kendine has bi karakteri yok
Kim nereye çekerse oraya gidiyor
Damacana bile bu kadar dolmamıştır bu nasıl adam anca anasının dolduruşuna geliyor
Annesi de ne nankörmüş o kadar iyiliğine annen sen o geçirdiğiniz güzel zamanları hiçe saymış
Neymiş annen poposunu dönmüş oturmuş
Annemin k.çına kurban ol sen be diyemedin mi o kadın öyle hakaretler ederken ailene?
Sende bu adama karşı aşırı derecede takıntılı bağımlılık var
Çünkü normal bi insan bunları çekmez
Hadi kendini geçtim ailesine bu kadar laf ettirmez
Yıllardır ortada olmayan ana babası şimdi seni istememe lüksüne sahipler
Sen çektin çevirdin onlar söz sahibi oldular
Daha 25 yaşındasın benden bile küçüksün
Maddi durumunda iyi
Baksana hayatına
50 yaşında boşanıp yeni hayat kuran nice insan var az onları örnek al
İnan çıkarsız sevildiğinde "ben kendime napmışım neyi reva görmüşüm ah ne aptalmışım şükür bugünüme" diyeceksin
8 ay senin için imtihandı
Çık şimdi bu sınavdan ve yeni bir yol çiz kendine
Arkana bile bakma
Yoksa yıllarca böyle devam edeceksin herşey daha kötü olacak
Herkes seçimlerini yaşar
Hayat senin
Çiçek bahçesinde yaşamak da senin tercihin
Bataklıkta da.
Maaşından bir kuruş nafaka, tazminat alacak olsam dünyanın en kötü insanı beller beni biliyorum. Ama bunun için değil, ona hiçbir zaman ihtiyacım olmadı maneviyat dışında. Şimdi de yok. Gururuma yediremem parasını almayı. İstemeyeceğim, rahat rahat boşanıp ailesine kavuşsun. Kavga edince sinirlenir çirkin konuşurdum. "Annen anca et et et et istesin!" derdim. Çooook kızardı buna. Şimdi rahatça alsınlar etlerini. Aylık gelirleri 11.000TL olacak. Kiraları da 1100 TL. Bir de babasının köpeği var, o köpek kadar kıymet vermedi hiçbiri bana.Ne demek nafaka tazminat istemeyeceksin ? Öncelikle esinizi o evden kovun,siz cikmayın cünkü zaten her seyi siz almissiniz. Sonrada sadece borclarinizi kapatacak kadar olsa dahi tazminat nafaka talep edin.
Keşke arkadaş olsak sizle :) Ne kadar neşelisiniz, umarım çok mutlu bir anne olursunuz. Ben 3 yaşından beri "büyüyünce anne olucam" derdim, ben hiçbir zaman anne olamayacağım. Beni en çok üzen şeylerden biri de bu.Beni Evlatlık alman konusunda gittikçe ciddilesiyorum
Ama neden ya başka erkek mi yok?
Eziyet hoşuna mı gidiyor reis
Estafurullah reis niye öyle diyek..
Reis hakikaten destek al yardım al cidden diyorum kurtul bu adamdan.
Genceciksin yasayacagin güzel.bi hayatın var saçma şeyler düşünerek geçirme o hayati
Bu evi kararlı şekilde terk ettiğim 2 seferde de çektiklerimden çok "artık annesinin o asla anlam veremediğim garip cümlelerini duymak zorunda kalmayacağım" diyerek terk etmiştim. Şimdi de aynı şeyi düşünmeye zorluyorum kendimi.Tam düşündüklerimi yazmışsın.
Aramızdaki bağ vs. geç bunları bence. Hayatını bu kadar kolaylaştıran birine seni sevmiyorum diyememis sadece. Hayatımın bir köşesinde dursun da iş güç sahibi olunca annemi babamı alır kenara çekilirim demiş herhalde kendine.
Daha 25 yaşındasın. Bu senin hayatının sonu olabilecek bir yaş değil ! Tam tersi her şeye yeniden başlayacağın bir yaş. Sen otur kalk çocuğun olmadığına şükret. Bu aileyle en ufak bir bağın olmayacak çok şükür!!
Kaç kurtar kendini. İşin gücün var. Onlara harcadığını biraz da kendine harca git bir psikolojik yardım gör. Senin de ihtiyacın var çünkü. Bir kişiye bu kadar bağımlı olmak sağlıklı değil. Gözlerin kör olmuş çünkü. Ben buna aşk diyemiyorum. Aşkın bile kendine göre hesap kitabı vardır, zarar gördüğün kişiden seve seve de olsa uzaklaşırsın. Sen bunu yıllardır görememişsin. Düzelecek insan sence düzelmek için bu kadar zaman bekler mi?
Daha bu süreç bitmeden de yeni biri olur mu yalnız kalır mıyım sevilir miyim diye düşünme. Önce bir ruhun temizlensin psikolojini bir arındır. Sonra kendine yatırım yap. Eminim yıllardır onların peşinden koşmaktan kendin için zevkine bir harcama yapmamışsındır. İşine kendine ve kendi ailene ada kendini. Ada derken senin bildigin anlamda adamaktan da bahsetmiyorum. Değer ver diyorum yani.
Sonrası çorap söküğü gibi gelir. Elbet çıkar karşına hakettiğin değeri verecek biri. Şimdi bu en son düşüneceğin şey olsun
Annem biz nişanlandıktan sonra, annesiyle samimi olduktan sonra eşimin iyi biri olduğunu düşünmeye başlamıştı. Annesi öyle iyiydi ki mayası temizdir bu çocuğun diyordu. Bu arada çok haklısınız. Başıma ne geldiyse o askerden dönünce geldi. 19 gün yaptığı askerlikte ilaçlarını içmedi çünkü. Döndüğünde ise canavara dönüşmüştü resmen.
sevılmıyorsan hayatından cıkartırsın baska bırını bulursun pıskolojık sıddet goruyorsuun adam senı oyle bı duruma getırmıs kı ondan ayrılırsan kocasız kalırsın dusuncesındesın dunyada tek erkek kocan degıl kendını hıc umursamıyormusun bukadar acız mı goruyorsun kendını acız olan sen degıl kocan olacak o hıyar kıymetını degerını bılmıyor ben olsam bukadar gururumu ayaklar altına aldırmam kı aldırmadım ılk esıme sımdı allaha sukur altın gıbı kocam var aılem oldu herseyım oldu hala evlısın benım sana tavsıyem en kısa surede bosan bır de ayrılıdıgınızda evı sız terk edıyormussunuz etmeyın o ev sızın hakkınız onun degıl olmayacak sumukluye ev brakmayın hersey sızın paranıla yapılmıs ınanın okudugumdan berı sınır oluyorum onlar gelın gormemıs sızın gıbı saf temız bırını bulmus parmagında oyuncak ollmusunuz gercekten kocanızı tanısam dayanamam 2 lafta ben ederımAmin... para umrumda olmadı hiç. Salaklığım sevilmediğimi görememekten:)
Ailem değil, ben karşıladım. Valla nasıl bir ispat lazımsa ben hazırım, isteyin yeter. Keşke gerçek olmasaydı.6 yıldır 1. Sınıftaydı tanıştıktan sonra onu bizim şehrimize getirttim, ve bu aşamada masraflarını karşıladım demişsiniz. Bu aşamada annem onu hiç sevmiyordu diyen de sizsiniz. Nişandan önce aileniz neden hiç sevmedikleri ve onaylamadıkları bir ilişkinin tüm masraflarını karşılasın?
Güzel yazmışsınız ama ciddi mantık hataları var. Böylesi bir hayalgücü hiç sağlıklı değil. Bence de ortada bir psikiyatrik problem var ama eşinizde değil... tabi öyle biri gerçekten varsa.
Ay senin özgüvensizliğin beni benden aldı halbuki bilsen nasıl mutlu olacağını bir dakka durmazsın emin ol hiç bir zaman şu halinden daha kötü olacağını düşünmüyorum. Resmen seni hasta yapmışlar kusura bakma. Öyle psikolojine saldırmışlar ki “ben ne yapacağım nasıl yaşarım“ diyorsun. Gücünün farkına var artık.Topluca bir cevap yazayım dedim.
Öncelikle konumu en fazla 2 kişi okur diye düşünüyordum, hayatımda ailem dışında bu yazıyı okuyarak bana emek vermiş tek insanlar siz bu konuyu okuyan kadınlar olabilirsiniz. Çok teşekkür ederim.
Sert mizacı olanlar salak demiş, yumuşak mizacı olanlar kıyamamış yazık sana demiş. Hepinize katılıyorum. Sorularınızı da cevaplayayım.
Üniversite 2. sınıftayken çok parasızlık çekiyordum. Babamın maddi durumu çok iyi, müteahhit. Ama babamla şu olayları ona anlatana kadar yakın bir ilişkim olamamıştı hiç. Eşime de bir KYK kredisiyle destek olmaya çalışırken debelenip duruyordum, babamdan aldığım harçlık da yetmiyordu. İnternetten SEO uyumlu makaleler yazmaya başladım. Sayfası 1 liraydı o zamanlar. "Halı yıkama" diye aratanlar için mesela, onlarca sayfa yazı yazıyordum her bir sayfada farklı şeyler anlatarak, yaptığım son işti bu "halı yıkama", bu yüzden aklımdan çıkmaz hiç. Bu işi yaparken bir kadınla tanıştım. Bulunduğumuz sitede yazdıklarımı okuyor, bu iş yerine başka bir iş yapabileceğimi söylüyordu. Onunla tanıştıktan sonra proje danışmanlığını iyice araştırdım, öğrendim, onunla ortaklık kurduk ve kosgeb, kalkınma ajanslarına vb. proje hazırlamaya başladım. Evimden çalışıyordum, hala da evimden çalışıyorum. Harcadığım paraların hepsini de bir anda harcamadım, bir anda kazanmadım çünkü. Ama küçük de olsa bir birikimim vardı ve sürekli para kazanabiliyordum. Evlendikten sonra sürekli kavgalar, krizler yüzünden işlerime hiç odaklanamadım. Birikimimi zaten harcamıştım. İşlerimi yapamadığım için insanlar haklı olarak benden memnun kalmadılar, iadeler yapmam gerekti. Böyle böyle çöktüm, şimdi para kazanıyorum yine. Ama borçlarım olduğu için birikim vs. yapamıyorum. Corona nedeniyle bazı borçlarımı ertelettim. Bu durumdan istifade ayağa kalkmaya çalışacağım diyordum. Ama yine sabaha kadar oturmuş ve ağlamış halimle burada sizlere yazıyorum. Babama yaşadıklarımı anlattıktan sonra çok büyük maddi-manevi destek gördüm. Borçlarım için de. Eşim bu sırada sayemde kazandığı maaştan ailesine para vermenin savaşını yapıyordu, ben bu durumdayken. Annesi de babası da emekli öğretmen bu arada. Paralarının neden yetemediğini sorgulamam bile kavga sebebi oluyordu. Çünkü anneciğinden başkasına ait olamazdı onun parası, sevgisi, gücü, her şeyi.
İkinci olarak, güzel falan değilim. Kilo problemim var. Eşim bunu sorun etmedi hiç, yani bana söylemedi böyle bir şey. Ancak kayınvalidem beni evden kovmadan önce "seni kilona rağmen kabul ettim" demişti. Bunu unutamıyorum. Buradan arkadaşlar edinebilirsem, bu süreci atlatmak için, fotoğraflarımızı zaten göreceklerdir.
Bu adama bağımlı olduğum doğru. En büyük sebebi hayallerim. Evli olanlar, ya da uzun süreli ilişkisi olanlar düşünmeli, sadece sevdiniz ve üzerinize düşeni yaptınız. Şöyle haksızlıklar görseniz üzülmez miydiniz geçen zamanınıza ve emeklerinize? Ben üzerime düşenden de çok fazlasını yaptım, çok şeyin savaşını verdim. Şimdi her birini geride bırakmak hem de hiçbir suçum yokken, çok canımı yakıyor. Yapmam gereken bu biliyorum. Tutmamış bir yatırıma hayatımı harcadım. Artık daha fazla harcayıp yatırımın tutmasını beklemek salaklık, biliyorum. O yatırım hiçbir zaman tutmayacak çünkü.
Bir kez daha "salak!" diye suratıma bağırın, ama ben bu adamı çok sevdim. Eskisi gibi değilse de, hala seviyorum. Ama dün gece ona "bizim aile olmamız için ailenle yakın olmama gerek yok, beni sevmiyor musun" dediğimde bana söylediği gibi, "sevgi yetmiyor."
O en kötü zamanlarında içindeki ışığı görebildiğim biriydi. Onu o karanlıktan tutup çıkarmak istemiştim. Bu yüzden parayı, pulu hiç önemsemedim. Ama ne yazık ki o karanlığa çekti beni. Annemin söylediğiniz gibi beni alıp kurtarma şansı da yoktu, çünkü hep annem "ilişkimizin düşmanı" rolündeydi, evlenmeden önce denemedi de değil. Ama yapamadı. Çünkü ben izin vermedim. Yapma çabaları da hep eşim tarafından anneme hakaret olarak kullanıldı.
Ben gençliğimi, hayallerimi, hayatımı aldım, çöpe attım. Bundan sonra da bir gelecek yok benim için diye düşünüyorum. Dün annesinde teyzesinin gönderdiği yiyeceklerden yemiş. Ben ayrılalım dediğimde beni durdurup barışmak isteyen adam ortada hiçbir şey yokken ayrılalım dedi. Nasıl bir enerji yükledilerse o yiyeceklere ben de istiyorum inanın :)
İşin şakası bir yana, eşimin psikiyatrik rahatsızlığı önemli bir boyutta, ailesinin de öyle. Benim psikotik bir rahatsızlığım yok ama (onun psikiyatristine kendim de uzun süre muayene oldum, en son bu corona olayından önce gitmiştim) korkunç bir depresyonun içindeyim uzun zamandır. Diyetisyenimle arkadaş gibiydik, ona bunlardan bahsederken "kurtar kendini" demişti bana. "Ama hocam perdelerimi bile diktirdim" demiştim. Acıyarak gülmüştü bana. Şimdi o acımayı çok iyi anlıyorum.
Ben ayağa kalkmak için savaşacağım. Söylediğiniz gibi ezik, zavallı olmayacağım. En azından deneyeceğim. O ailesinin yanına, ben ailemin yanına gittiğimizde onu aramak, ondan bir güzel söz duymak için saatlerce acı çekip ağlayacağım biliyorum, ama başaracağım bunu. Çünkü hepiniz haklısınız, bu adam beni sevmiyor. Hep git gel yaşadım bu konuda, bazen öyle şeyler yaptı ki beni sevdiğine kendimi ikna etmeme yardımcı oldu, ama sevmiyor işte. Hiçbir zaman da sevmeyecek.
Bu arada artık ona ya da ailesine karşı herhangi bir maddi desteğim yok. Sadece borç ödeyip geçimimi karşılayacak param var çünkü.
Kayınvalidem de eşim de kötü insanlar. Bunu biliyorum. Ve benden bu kötülüklerini hiç esirgemediler. Kayınvalidem evlendikten sonra böyle yapmaya başladı bana. "İlgisizsin" diyerek. Oysa inanın gerçekten ilgiliydim.
Çekeceğim acıyı sorgulayacağınızı biliyorum, ben size anlattığım adamdan ayrı kalacağım için acı çekmeyeceğim. Bu koltukları, bu halıları, her bir bibloyu, helva şekillendirmek için kullanılan zımbırtıyı bile "mutlu olacağım günler" için aldım, evimi yerleştirirken bile kimse yoktu yanımda. Her bir damlasında umudum var bu yuvanın. İşte bunun için acı çekeceğim. Olmadı diye. Mutlu olacağım günler asla gelmedi diye. Ve bunda hiçbir eksiğim yok diye. Keşke eksiklerim olsaydı, güzel olmamak dışında. O zaman hak ettim diyebilir ve mutlu olmaya çalışabilirdim. Geleceğim yok. Mutlu olacağım günlerim de yok. Duyduğum onca hakaret, yaşadığım onca eziyet yanlarına kar kalsın. Hiçbir şekilde tek kuruş nafaka ya da tazminat vs. istemeyeceğim. Annesine harcasın.
Olaylar çoook fazla olduğu için böyle birileri yazınca parça parça geliyor aklıma. Eşim beni alıp ailesine karşı gelerek eve döndüğümüzde annesi psikiyatristimizi tehdit etmişti. Bu psikiyatrist neden bana sadece antidepresan verdi bilmiyorum, özgüvenim hiçbir zaman yükselmedi. Psikologa gitmeliydim belki de. Herkese gösterdiğim sabrı asla kendime gösteremedim.Bence önce neden bu kadar ağır bir kurtarma kompleksiniz olduğunu sorgulayın. Cünkü başınıza bir sürü iş açıyor. Tedavi almanızı öneriyorum (ve evet ciddiyim)
Olaylar çoook fazla olduğu için böyle birileri yazınca parça parça geliyor aklıma. Eşim beni alıp ailesine karşı gelerek eve döndüğümüzde annesi psikiyatristimizi tehdit etmişti. Bu psikiyatrist neden bana sadece antidepresan verdi bilmiyorum, özgüvenim hiçbir zaman yükselmedi. Psikologa gitmeliydim belki de. Herkese gösterdiğim sabrı asla kendime gösteremedim.
Benden daha sabırlı olanda varmış. Ama ben bu kadar şeye katlanır miydim bilmiyorum? Büyük konuşmak istemem ama dayanamazdım ben çeker giderdim. Madem arkanda güçlü baban var neden çektin bunları sana yazık değilmi hayatının güzel yıllarını anlarını böyle kişilere harcadın. Bırak gitsinler ne halleri varsa görsünler hayatini yada.
Bir de en garip olanı aylardır BEN PARA HARCADIM DEYİP NORMAL BİR GELİNİN YAPTIKLARINDAN GERİ DURAMAZSIN, ANLADIN MI? GELİN GELMİŞ GİBİ DAVRANACAKSIN, DAMAT ALMIŞ GİBİ DEĞİL! diye üzerime saldırdılar. Hem pastam dursun, hem karnım doysun. Normal bir gelinin olacağından çok daha samimi ve sevgi dolu olmuştum oysa.Şimdi tamamını okudum, hala aynı şeyi düşünüyorum üzgünüm. Mantıklı tek bir hareketiniz olmamış.
Siz psikolojik destek alıyor musunuz?
Nasıl iyi geldi bu mesaj bilemezsiniz. Kilo vermeyi başarsam fena değilim aslında, eskiden böyle değildim. Şimdi saçımı taramıyorum.Şu an hayat çok zor, korkunç gelecek, onsuz nefes alamıyor gibi hissedeceksin bunlar çok normal, ona adanmış onca yıl var. Zamanla geçecek anladığım kadarıyla akıllı bir kızsın ama tipik anne baba boşanınca baba sevgisi alamayan her kız çocuğu gibi seni sevdiğini sandığın ilk adama bağımlı olmuşsun.sen de demişsin ölü yatırım yapmışsın ama hala doğru yatırım yapabilirsin, insanlar senin yaşında okulunu daha yeni bitirip daha yeni hayata atılıyorlar zaten . Güzellik kilo vs nedir ki, bir diyetisyen bir kaç estetik müdahale çözer ama seni gerçekten sevecek insan bunların hiçbirine takılmayacak sen de göreceksin ama tüm bunar sen kendi kendine yetebildiğin zaman kendiliğinden gelecek. O istediğin yuvayı her şeyini özenle aldığın eşyaları yine alacaksın ama bu sefer gerçekten yuva olacak. Şu an dua ediyorum ne olur o gereksiz adam sana yeniden bulaşmasın sen kendi yolunu dimdik kimseye muhtaç olmadan çizebil diye, hamilelerin duası kabul olur derler umarım tüm mutluluklar senin olsun
Topluca bir cevap yazayım dedim.
Öncelikle konumu en fazla 2 kişi okur diye düşünüyordum, hayatımda ailem dışında bu yazıyı okuyarak bana emek vermiş tek insanlar siz bu konuyu okuyan kadınlar olabilirsiniz. Çok teşekkür ederim.
Sert mizacı olanlar salak demiş, yumuşak mizacı olanlar kıyamamış yazık sana demiş. Hepinize katılıyorum. Sorularınızı da cevaplayayım.
Üniversite 2. sınıftayken çok parasızlık çekiyordum. Babamın maddi durumu çok iyi, müteahhit. Ama babamla şu olayları ona anlatana kadar yakın bir ilişkim olamamıştı hiç. Eşime de bir KYK kredisiyle destek olmaya çalışırken debelenip duruyordum, babamdan aldığım harçlık da yetmiyordu. İnternetten SEO uyumlu makaleler yazmaya başladım. Sayfası 1 liraydı o zamanlar. "Halı yıkama" diye aratanlar için mesela, onlarca sayfa yazı yazıyordum her bir sayfada farklı şeyler anlatarak, yaptığım son işti bu "halı yıkama", bu yüzden aklımdan çıkmaz hiç. Bu işi yaparken bir kadınla tanıştım. Bulunduğumuz sitede yazdıklarımı okuyor, bu iş yerine başka bir iş yapabileceğimi söylüyordu. Onunla tanıştıktan sonra proje danışmanlığını iyice araştırdım, öğrendim, onunla ortaklık kurduk ve kosgeb, kalkınma ajanslarına vb. proje hazırlamaya başladım. Evimden çalışıyordum, hala da evimden çalışıyorum. Harcadığım paraların hepsini de bir anda harcamadım, bir anda kazanmadım çünkü. Ama küçük de olsa bir birikimim vardı ve sürekli para kazanabiliyordum. Evlendikten sonra sürekli kavgalar, krizler yüzünden işlerime hiç odaklanamadım. Birikimimi zaten harcamıştım. İşlerimi yapamadığım için insanlar haklı olarak benden memnun kalmadılar, iadeler yapmam gerekti. Böyle böyle çöktüm, şimdi para kazanıyorum yine. Ama borçlarım olduğu için birikim vs. yapamıyorum. Corona nedeniyle bazı borçlarımı ertelettim. Bu durumdan istifade ayağa kalkmaya çalışacağım diyordum. Ama yine sabaha kadar oturmuş ve ağlamış halimle burada sizlere yazıyorum. Babama yaşadıklarımı anlattıktan sonra çok büyük maddi-manevi destek gördüm. Borçlarım için de. Eşim bu sırada sayemde kazandığı maaştan ailesine para vermenin savaşını yapıyordu, ben bu durumdayken. Annesi de babası da emekli öğretmen bu arada. Paralarının neden yetemediğini sorgulamam bile kavga sebebi oluyordu. Çünkü anneciğinden başkasına ait olamazdı onun parası, sevgisi, gücü, her şeyi.
İkinci olarak, güzel falan değilim. Kilo problemim var. Eşim bunu sorun etmedi hiç, yani bana söylemedi böyle bir şey. Ancak kayınvalidem beni evden kovmadan önce "seni kilona rağmen kabul ettim" demişti. Bunu unutamıyorum. Buradan arkadaşlar edinebilirsem, bu süreci atlatmak için, fotoğraflarımızı zaten göreceklerdir.
Bu adama bağımlı olduğum doğru. En büyük sebebi hayallerim. Evli olanlar, ya da uzun süreli ilişkisi olanlar düşünmeli, sadece sevdiniz ve üzerinize düşeni yaptınız. Şöyle haksızlıklar görseniz üzülmez miydiniz geçen zamanınıza ve emeklerinize? Ben üzerime düşenden de çok fazlasını yaptım, çok şeyin savaşını verdim. Şimdi her birini geride bırakmak hem de hiçbir suçum yokken, çok canımı yakıyor. Yapmam gereken bu biliyorum. Tutmamış bir yatırıma hayatımı harcadım. Artık daha fazla harcayıp yatırımın tutmasını beklemek salaklık, biliyorum. O yatırım hiçbir zaman tutmayacak çünkü.
Bir kez daha "salak!" diye suratıma bağırın, ama ben bu adamı çok sevdim. Eskisi gibi değilse de, hala seviyorum. Ama dün gece ona "bizim aile olmamız için ailenle yakın olmama gerek yok, beni sevmiyor musun" dediğimde bana söylediği gibi, "sevgi yetmiyor."
O en kötü zamanlarında içindeki ışığı görebildiğim biriydi. Onu o karanlıktan tutup çıkarmak istemiştim. Bu yüzden parayı, pulu hiç önemsemedim. Ama ne yazık ki o karanlığa çekti beni. Annemin söylediğiniz gibi beni alıp kurtarma şansı da yoktu, çünkü hep annem "ilişkimizin düşmanı" rolündeydi, evlenmeden önce denemedi de değil. Ama yapamadı. Çünkü ben izin vermedim. Yapma çabaları da hep eşim tarafından anneme hakaret olarak kullanıldı.
Ben gençliğimi, hayallerimi, hayatımı aldım, çöpe attım. Bundan sonra da bir gelecek yok benim için diye düşünüyorum. Dün annesinde teyzesinin gönderdiği yiyeceklerden yemiş. Ben ayrılalım dediğimde beni durdurup barışmak isteyen adam ortada hiçbir şey yokken ayrılalım dedi. Nasıl bir enerji yükledilerse o yiyeceklere ben de istiyorum inanın :)
İşin şakası bir yana, eşimin psikiyatrik rahatsızlığı önemli bir boyutta, ailesinin de öyle. Benim psikotik bir rahatsızlığım yok ama (onun psikiyatristine kendim de uzun süre muayene oldum, en son bu corona olayından önce gitmiştim) korkunç bir depresyonun içindeyim uzun zamandır. Diyetisyenimle arkadaş gibiydik, ona bunlardan bahsederken "kurtar kendini" demişti bana. "Ama hocam perdelerimi bile diktirdim" demiştim. Acıyarak gülmüştü bana. Şimdi o acımayı çok iyi anlıyorum.
Ben ayağa kalkmak için savaşacağım. Söylediğiniz gibi ezik, zavallı olmayacağım. En azından deneyeceğim. O ailesinin yanına, ben ailemin yanına gittiğimizde onu aramak, ondan bir güzel söz duymak için saatlerce acı çekip ağlayacağım biliyorum, ama başaracağım bunu. Çünkü hepiniz haklısınız, bu adam beni sevmiyor. Hep git gel yaşadım bu konuda, bazen öyle şeyler yaptı ki beni sevdiğine kendimi ikna etmeme yardımcı oldu, ama sevmiyor işte. Hiçbir zaman da sevmeyecek.
Bu arada artık ona ya da ailesine karşı herhangi bir maddi desteğim yok. Sadece borç ödeyip geçimimi karşılayacak param var çünkü.
Kayınvalidem de eşim de kötü insanlar. Bunu biliyorum. Ve benden bu kötülüklerini hiç esirgemediler. Kayınvalidem evlendikten sonra böyle yapmaya başladı bana. "İlgisizsin" diyerek. Oysa inanın gerçekten ilgiliydim.
Çekeceğim acıyı sorgulayacağınızı biliyorum, ben size anlattığım adamdan ayrı kalacağım için acı çekmeyeceğim. Bu koltukları, bu halıları, her bir bibloyu, helva şekillendirmek için kullanılan zımbırtıyı bile "mutlu olacağım günler" için aldım, evimi yerleştirirken bile kimse yoktu yanımda. Her bir damlasında umudum var bu yuvanın. İşte bunun için acı çekeceğim. Olmadı diye. Mutlu olacağım günler asla gelmedi diye. Ve bunda hiçbir eksiğim yok diye. Keşke eksiklerim olsaydı, güzel olmamak dışında. O zaman hak ettim diyebilir ve mutlu olmaya çalışabilirdim. Geleceğim yok. Mutlu olacağım günlerim de yok. Duyduğum onca hakaret, yaşadığım onca eziyet yanlarına kar kalsın. Hiçbir şekilde tek kuruş nafaka ya da tazminat vs. istemeyeceğim. Annesine harcasın.
Nasıl iyi geldi bu mesaj bilemezsiniz. Kilo vermeyi başarsam fena değilim aslında, eskiden böyle değildim. Şimdi saçımı taramıyorum.
Şimdi uyandı, her zamanki sabah suratsızlığıyla (aramız iyiyken de böyleydi). Çay falan yapmadım, "kahvaltı yok mu?" diyecek birazdan. Dün gece beni darmadağın etmemiş gibi.