ya bizim zamanlar cok guzel zamanlarmis o zaman :)
ya bizim zamanlar cok guzel zamanlarmis o zaman :)Canım o senin devrinde kaldı. Artık böyle, son on yılda inanılmaz değişti ilişki anlayışı.
Ben de 91liyim mesela, ben yine sonundan ucundan bir şekilde gördüm 'biz şimdi sevgiliyiz/çıkıyoruz' zamanlarını. Yeni nesilde gören de yok.
Artık insanlar öpüşüp vedalastigi insanlara bile hemen 'sevgilim' diyemiyor (evlilik amacıyla tanistirilan, başladigi andan itibaren "ciddi ilişki" olan, ilanı aşk ile başlayan ilişkiler hariç)
Bizim zamanimiz da kotuydu evleneceğim diye kandırılan insanlar onlara ac ac bakan kotu gozle bakan insan coktu bilmiyorum yaya bizim zamanlar cok guzel zamanlarmis o zaman :)
ya ben de bu mantigi anlamiyorum, ben 38 yasindayim, bizim genclik zamanlarimizda boyle flort falan yoktu. biriyle cikinca, gorusunce sevgili olmus oluyordun, o zaman da baskasiyla gorusmemen gerekiyordu haliyle. bu flortle iliski arasinda ayrim ne zaman oluyor ki. hadi mesajlastin vs daha ciddi degil, o zaman baskalariyla da mesajlasilabilir, ama bulustugun opustugun koklastigin anda bence iliski olmus oluyor zaten.
Biz tarih öncesinde kalmışız arladaşım. 39 yaşındayım, ben de ağzım açık bakıyorum olaylaraya bizim zamanlar cok guzel zamanlarmis o zaman :)
Bilemiyorum, bu zamanın da kendince güzel bir tarafı var , hepten kötü değilya bizim zamanlar cok guzel zamanlarmis o zaman :)
tamam, şimdi ne demek istediğini anladım. evet ben açtığım konuda öyle söylediğimde 2 haftalık falandık ve o dönem sahiden öyle düşünüyordum. sonuçta insan pat diye iki günde bağ kurmuyor. hele ki ben tanıdıkça seven, görüştükçe bağlanan biriyimdir. o günkü hislerimle ayrılmadan önceki hislerim asla aynı değil.Ben seni sadece açtığın konulardan tanıyorum. Bu çocukla okuduğum ilk konuda, daha bir ay önce 'takiliyoruz öyle, olmazsa arkadaşa bağlar ,arada gezer kanka olurum" demiştiniz. Benim de bu tarz flortte kalan, tam 'iliski iliski' olmayan birlikteliklerim oluyor. O yüzden böyle bir yorum yazdım.
Bence sende şu durum var; Eki Görüntüle 3179796
Üçüncü kişilere gerçek hislerini söylemekten çekiniyor olabilirsin..yani ilişkiniz Ekim sonunda başlayıp birbucuk ay sonra bittiyse o mesajı yazdığın sırada tam ortasinda,en tatlı yerindeydiniz. Belki hislerin daha derindi ama burada 'takiliyoruz işte yea' demeyi tercih ettin.
Orasını bilemeyeceğim.
Ama neyse, zaten iyi olmuş bittiği. Dediğin gibi bu gerçeği bilmesen belki de daha uzun süre tekrar başlama ihtimali yüzünden beklenti içinde olacaktın.
İnsanın cansız hayatına renk getiren insanları unutması çoook zor. Bu yüzden kendini zorlayip kendini mutlu edecek ,kafanı oyalayacak şeyler yapmani öneririm. Neyse ki yoğun çalışıyorsun. İşte zaten kosusturmadan çıkıyordur aklından. İş cikislarina da yorgun da olsan planlar ekle, tiyatroya git, arkadaşlarınla buluş, kursa kaydol...öyle ki eve gelince patates çuvalı gibi uyu:)
Bir sure sonra artık aklına daha az gelecektir.
Bu Arada ben de yakın zamanda sevgilimden ayrıldım. Hem de konuşup icimdekileri döküp rahatlayıp ,ya da bir şeyinden soğuyup da ayrılmadım, derin bir sessizlikten sonra engelledimÜstelik ayrilmasaydik tam da bugünler için harika bir plan yapmıştık. Normalde çok flörtöz,yeni insanlarla tanışmaktan hoşlanan biriyimdir ama hiç o modda degilim. Erkek sinek bile göresim yok. Süper mariodan haritaya, araba kullanan insandan oto çocuk koltuğuna her şey bana adamı hatırlatıyor gördüğüm her şeyle bir anımız var. Bazen kafayi mi yedim diye düşünüyorum.
üstelik yazsam eminim bir şey olmamış gibi devam ederiz ama benim ittirmemle devam edecek ilişki ittirsin gitsin kafasindayim. Beni görmezden gelen bir insana neden kendini açıklaması için şans vereyim ki? Bu sebeple kendimi tutuyorum,ama benim için de zor.
Aynı sana tavsiye ettiğim gibi bir gune üç plan falan sigdiriyorum, bir sürü etkinliğe bilet aldım,bir sürü arkadaşa sözüm var, keyifli bir doğa sporu aktivitesine başladım (onla başlamıştım gerçi,neyse)... Böyle böyle kendimi oyalayip yazmama gücü buluyorum.
Beraberken çok mutluydum ama böylesi daha iyi...
Biz daha iyisine layığiz
İşte o da onun haysiyetsizligi.bu şahıs, en başından beri "ilişki istiyorum, hayatımda bir yoldaş istiyorum" gibisinden konuştuğu, hal ve tavır olarak da hep böyle yaklaştığı için benim dikkatimi çekmişti. madem diğerleriyle bağını koparamayacaktı o zaman neden bana bu kadar ciddi yaklaştı? bu arada ciddiden kasıt öyle evlilik vaadi falan değil bak kimse yanlış anlamasın. ben zaten evlilik kafasında bir kadın değilim beni bilen bilir burada da. lakin adına ilişki dediğin şeyde sorumluluk almak vardır. telefonum sessizde kaldı diye kavga çıkaran insan bu ve gerekçesi de "senin hayatında biri var, sana ulaşamayınca merak ediyor, neden hayatında biri var gibi davranmıyorsun" olan bir insan. görüşemediğimiz zaman benimle tartışan, "ben mesajla ilişki yürütecek değilim, bana ayıracak zamanın yoksa neden devam edeyim" diyen bir insan. yani benim ilk başlardaki laylaylom havamı daha ciddiye çeviren de kendisi. yoksa biz flört gibi takılıyor olsaydık, duyguları ciddileşene kadar diğerini de bırakmasaydı, bunu dert etmezdim. ama duygusal anlamda bir ciddiyetten bahsedip karşındaki kadını da buna çekiyorsan, "seni seviyorum"u ilk söyleyen tarafsan, gelecek planlarına bu kadını dahil ediyorsan, etrafındakilerle sevgilim diye tanıştırıyorsan, patronuna bile beni anlatıyorsan, tanıştırmadıklarına bile bu kadından bahsetmişsen üstelik millete de seviyorum meviyorum demişsen, sadakat de göstermek zorundasın.
Aldatmak için illa cinsel temas olmak zorunda değil bence. Onu seninle,seni de onunla aldatmış. İkinizi de denemiş,hangisiyle giderse hesabı. Bundan sonrası böyle olacak değil elbette vardır daha iyileri. Zihnini arındır ve yenilere yer açmerhaba kk'nın güzel kadınları :)
artık "olmayan aşk hayatım"la beni bilenler bile var bu forumda, biliyorum, her şeyin farkındayım
konuyu tamamen dertleşmek için açıyorum. aslında acı içindeyim. ilişkilerde asla dikiş tutturamıyorum. şimdiye kadar en azından tanışıp, görüşüp, biraz flört edip uygun değilmişiz diyor ve yoluma bakıyordum. ancak son yaşadığım ilişki, kısacık sürmesine rağmen beni mahvetti hanımlar.
bu insan hayatıma girmeden önce, bu kadar çok deneyip de olduramama üzerine, buradaki üyelerin de tavsiyesi üzerine aşk meşk işlerinin üzerine gitmeyi bıraktım bir süre. 2-2.5 ay kadar hiç aranmadan, neden ilişkim yok yaa diye sızlanmadan, kendi hayatıma yoğunlaştığım bir dönem oldu. ağustosun ortasından ekim ayının sonlarına kadar diyelim. ve kendime bir söz vermiştim, gerçekten tanımak istediğim, gerçekten etkileneceğim biri denk gelmediği sürece flört de etmeyeceğim diye. bu sözü tuttum, bi alkış alayım
ekim sonları gibi biriyle tanıştım, beğendim, etkilendim. hiçbir zaman arkadaş gözüyle bakmadım, ilgimiz de karşılıklıymış derken biz kendisiyle kasımın başları gibi yoğun bir ilişkinin içinde bulduk kendimizi. ben 29 o 34 yaşındaydı bu arada. 1.5 aya çok fazla şey sığdırdık, çok hızlı ilerledik. bu gidişattan ikimiz de memnunduk ama aramızda çok fazla uyumsuzluk vardı. bu uyumsuzluklar üzerine bir tatsızlığımız oldu ve ayrılmak istedi, ayrıldık. ayrılığın ertesi gecesi bana özledim diye mesaj attı. bu mesajı bir süre sonra almayı bekliyordum aslında ama bu kadar hızlı özledim demesi çok ilginç geldi. bir iki mesajlaşma sonrası bana, ilişkimizde beni aldattığını itiraf etti. neymiş efenim vicdanı çok rahatsızmış, beni gerçekten sevmişmiş, diğer tarafla ilişkisi benden 2-3 hafta önce başlamış sonra benimle tanışınca benden kopamamış ama diğer tarafı da bırakamamış falan. tüm bunları anlatırken diğer tarafı da hala bırakmış değildi bu arada. af maf diledi, kabul etmedim. olmaz artık ben sana tekrar güvenemem dedim. ya tam sadakatsiz volkan yani kızlar düşündükçe sinirleniyorum. neymiş efenim ben hayatına girdikten sonra onunla hiç sevişmemiş de hep görüşmemek için bahane üretmiş de bilmem ne bi de bana mesajlaşmalarının ekran resimlerini iletti, herhalde kendisini çekip vurmamı falan istedineymiş efenim sadece günaydın ve iyi gecelerden ibaretmiş, beni hep görmek istemiş, hep aramak istemiş ondan sürekli kaçmaya çalışmışmış ama neden bırakamadığını kendisi de bilmiyormuş belki psikolojikmiş. yani neremle gülsem bilemedim. bir hafta kadar böyle sürekli onun beni darlaması benim de ona ağzıma geleni saymamla geçtikten sonra büyük bir tartışmanın üzerine, zaten artık bir araya gelmemin imkansız olduğu bu manipülatör tuhaf şahısla tamamen koptuk.
zaten aşk hayatım b.k gibiydi bir de üzerine bu ihanet eklenince ben iyice soğudum bu aşk sevgi işlerinden. içine düştüğüm olumsuz duyguların hangi birini saysam bilemedim. daha yeni, daha taze ama çok karışık duygular yaşıyorum. o son kopuştan sonra rahatladım, 2 gün kadar tek damla gözyaşı dökmedim. ama dün ve bugün bana inanılmaz bir hüzün çöktü. güzel anlarımız aklıma geliyor, hüzünleniyorum. sonra o güzel anları yaşarken bir de diğer tarafı idare ettiği ve beni en başından beri salak yerine koyduğu için ona öfkeleniyorum. duygudan duyguya sürükleniyorum. hiçbir şeyin tadı yok. yani çok ayrılık yaşadım ama hiç bu kadar kısa sürede yoğun şeyler yaşayıp sonunda da böyle ihanetle mihanetle sarsılmamıştım. kendimi değersiz hissediyorum ne yazık ki.
ihanet öyle kötü ki, sadece o insana duyduğum güven kırılmıyor; sanki bundan sonra hayatıma girecek olan herkese duyacağım güven sarsılıyor. atıyorum ben yeni birine ilk etapta 50 birim güveniyordum mesela eskiden, şimdi bu olay beni etkilendiği için hiç suçu günahı olmayan bir yeni insana 30 birim falan güveneceğim.
hadi beni biraz teselli edin, dertleşelim vallahi kötüyüm ya.
cunku profil resmi erkek :)Sizin yazdığınız iletileri neden hep erkek ağzı ile okuyorum ben?
Kadın olduğunuza inanasım gelmiyor, çok garip.
Ama bunun için bir gerekçem yok.
Yok onunla ilgili değil benim demek istediğim.cunku profil resmi erkek :)
İkna olmanız gerekmiyor aslında :)Yok onunla ilgili değil benim demek istediğim.
Kadın cümleleri gibi değil sanki bu cümleler.
Kahvehanede arkadaşları ile konuşan adamların üslubu gibi sanki bazı yerler. Ya da ben paranoyaklık ediyorum bu konuda.
Bu da yüksek ihtimal.
Fakat ikna olamıyorum.
Vicdan yapışmışmış da bilmem ne. Bana da garip geldi, bence bu itiraf karşındaki insanı tamamen kaybetmek demek.Zaten ayrilmisken size aldatildiginizi soylemesinin motivasyonu neymis? Bunun uzerine barisacaginizi dusunmemistir sanirim, hic anlamadim
İkna olmanız gerekmiyor aslında :)
Fakat erkek olsam 2015'ten beri burada olamazdım, yani size veya başkasına gelene kadar site yönetimi diye bişey var onlar mutlaka uyanırdı.
Nereler kahvede arkadaşları ile konuşan adam üslubu gibi mesela, örnek verir misiniz mesajlarımdan? Tek tek alıntı yaparak?
Bu birim hesabı kripto para borsası gibi değil mi meselabirine ilk etapta 50 birim güveniyordum mesela eskiden, şimdi bu olay beni etkilendiği için hiç suçu günahı olmayan bir yeni insana 30 birim falan güveneceğim.
Bu birim hesabı kripto para borsası gibi değil mi mesela
Tamam kadınsınız, ben de paranoyağım.
Dediğim gibi, bu sadece garip bir histen kaynaklanıyor ve üzerinde durulacak bir konu değil. Hiçbir dayanağım olmadığını da belirttim. Ben zerre kadar anlamam mesela bu borsa işlerinden, çevremde hep erkeklerin konuşmalarına tanık olduğum için, bana öyle gelmiştir.Birim demesini kripto paraya baglayip, onu da erkek olmaya nasil bağladiniz anlamadim? Bu erkeklere özel bir şey miydi?
Kaç senedir denk geliyorum konu sahibine, bir defa bile erkek hissi almadim.
Dediğim gibi, bu sadece garip bir histen kaynaklanıyor ve üzerinde durulacak bir konu değil. Hiçbir dayanağım olmadığını da belirttim. Ben zerre kadar anlamam mesela bu borsa işlerinden, çevremde hep erkeklerin konuşmalarına tanık olduğum için, bana öyle gelmiştir.
Bana anlatmış olduğu şey, sadece günaydınlaşmalar var sevgili gibi tabii. Telefon kayıtlarını attı mesela, 2-3 günde bir 5 dk'nın altı konuşmalar. Seni fiziksel olarak hiç aldatmadım, ne zaman görüşmek istese bahane bulup görüşmedim çünkü sen vardın seni sevdim, dedi. Ama ben bu görüşmedim kısımlarına inanmıyorum. Bence bu kadar masum bişey olsaydı bu iş, gelip de anlatma gereği hissetmezdi hele ki ayrıldıktan sonra, vicdan gerekçesi ile. Bana değer verdiği için anlatmışmış. Ama bence bana tamamen kapıyı kapatmak oluyor bunu anlatmak zira dediği gibi sevseydi, bunu anlatarak beni kaybetmeyi göze alamazdı. Hatta sevseydi diğer tarafı 1.5 ay boyunca devam ettirmez, bizim ilişkimizin ilk iki haftasında keserdi. Biz anlaşamadığımız için ayrılmıştık ve bu gayet normal bişey, sorun yok ama işin içine ihanetin karışması çok çirkin.Zaman çok hızlı işliyor yapanın yanına kâr kalıyor gibi hissediyorum artık.
Zavallım diğer kadının olaylardan haberi bile yok. Bir günaydın/iyi geceler yazmak ile kimse kimseyi aldatmis olmuyor. Ne sacma insanmış bu söylemesindeki amaç bile belli değil.
3-5 gün sonra geri dönüp ben seni denemiştim işten güçten kafam allak bullakti sen beni yarı yolda biraktin sorgulamadin değer vermedin bile diyebilir.