Yabancılar gibi çocuk yetiştirmek?

Soyle bir sey de var; turk anneler parkta cocugun pesini birakmiyor. Onu birak ustunu kirletirsin.. oraya cikma dusersin. Cocugu kisitladikca cocuk yarisa giriyor anneyle. Ne yapsam da dedigimi yaptirsam diye. Yabancilar cocuk camura bulansa gidip bunaltmiyor. Alan veriyor. Cocuk rahat ozgur.

onerim bolca cocuk egitimi kitabi alin. Altini cize cize, not ala ala okuyun. Ve uygulayin. O kitaplar yazilana kadar ne arastirmalar ne egitimler yapiliyor.
 
Daha anne karninda nasil bir insan oldugunuz sekillendiriyor cocugu. Mesela siz huzurlu ve rahat bir hamilelik gecirdiyseniz cocuk da nispeten sakin olabiliyor. Elbette tek etken bu degil. Dogduktan sonra da onunla iletisiminiz cok onemli,babasiyla olan sohbetiniz,evde kavga gurultu olup olmamasi cok fark ediyor. Biraz da dnadan gelenler etkili. Tek bir faktor olmadigindan isimiz cok zor aslinda cocuk yetistirirken. Her zaman yaptiginiz gibi olmuyor olamiyor.

Mesela ben kendi adima hic alingan bir insan degilim, her zaman orta yol bulmaya calisirim. Sakin de sayilirim, cok konusurdum eskiden, sonra anne olunca süngüm düştü resmen evde asla ses yukselmez,gurultu olmaz, inanilmaz rahat bir hamilelik gecirdim ama cocugum benim tam tersim. Dnaya mudahale edemedik ondan diyorum ben
 
O çocuğu kaldırmadığınızda siz ilgisiz ve kötü annesiniz.
Benim umrumda mı?
1 değil, 2 değil, ama sonra umrumda.
Aştım ben bunları dedikten sonra bile ufak bir kanıtlama isteği geliyor.

Aynen oyle, cok kendimize yuklenmeyi de dogru bulmuyorum bu sebeple. Elimizden gelenin en iyisini yaptiktan sonrasini da kabullenmek akil sagligi icin gerekli.
 
Ben o çocuklarda öğrenilmiş çaresizlik olduğunu düşünüyorum . Müdahaleden uzak ağladığında tepki vermeyen susmasını bekleyen ebeveynler. Ben bunu yapamam biz millet olarak duygusalız ağlayan bebeğe-çocuğa dayanamaz üzülürüz . Sevgi açısından bebeklikte doyuruluyoruz istisnaları dışarda tutuyorum . Müdahalesiz yetişen bebeklerin anne baba sevgisini tam alamadıklarını hissediyorum sanki bu benim görüşüm .
 
Önerdiğiniz psikolog ve kitapları yazabilir misiniz
 

Cok haklisiniz. Hollandada yasiyorum burda bu bilinen birseydir; bir cocuk agladigi zaman kimse mudahale etmez. Her cocugun bu surecten gectigi bilinir. Kimse yadirgamaz.
 
İşte biz kollektif çocuk yetiştiriyoruz maalesef, karışanımız edenimiz bitmez. Yeni nesil buldumcuk uzman anneler ne kadar abartıysa kendi ailemizden başlayıp parktaki teyzeye kadar herşeye burnunu sokan teyze terör örgütü de o kadar abartı :))
 

Yaaaa bebekler icin organik cips mi istemis yerim ben onu tatlis ya. Saglikli yasam gurusu bebis masallah. ❤❤❤❤
 
Bakıcam çok teşekkür ederim.
 
Yaw bi de devlet kurmayıversin fetih yapmasın normal efendi bi çocuk olsun, ne hak yesin ne hakkını yedirsin mutlu huzurlu yaşamayı öğrensin yeter. Birey gibi kabul edip kişiliğine saygı duyarak çocuk yetiştirmek zor zanaat yaw hakkaten, sabır ve olgunluk istiyordur çokça.
 
benim kızımda bazen sebepsiz su isterken bile agliyor ama su istiyorum demiyor aglarken suratina bakiyorum iyice sinir olup daha cok agliyo anlamiyorum ne demek istiyorsun diyorum ben su istiyorum diyor, annemde ne istiyor kizim bu cocuk niye agliyo aglatmasana der hep boyle zamanlara sahit olunca, sanki keyfimden aglatiyorum anlasam ne istedigini zaten aglamayacak ama kabul edemiyor bi turlu torununu aglatiyormuşum
aglarsan anlamam anlamazsamda tabiki istedigini yapamam vs diyordum bugün düsmüs salincagindan yanima koşa kosa gelmis ben dustun cok aciyor aglayabilirmiyim diyo nerde yanlis yapiyoruz anlamiyorum ki bir ayarı yokmu bu işin
 
Zeynepinharikalardiyari var Instagram'da, bilen bilir. O da hamile şimdi, Danimarka'da. Bugünkü storisinde şey demis; doktora birkaç şey sormus 'soyle şöyle yapsam sakıncası olur mu,böyle böyle yapayım mi' falan, doktoru şaşırmış demiş ki 'hasta degilsin,hamilesin. Normalde napiyorsan aynen hayatına devam et'
Yani bence olay burada başlıyor. Bizde hamile kadin markete gitse kabahat. Herkes ağır hasta gibi davranır. Bisiklete bineceğim desin linç edilir. Spora devam edeceğim desin, dikkat etmeyip bebeğini kaybeden hayali hikayelerle korkutulur, bir ton felaket senaryosuyla korkutulur. Doğum bile aslında binlerce yıldır her insan ve hayvan tarafından doğal şekilde yapılan bir şey olduğu halde hastane odası,yatar pozisyon ve ilaçlarla bagdastirilir...
Aslında insan oğlunun ne kadar doğal bir süreci...
 
Cocuk yetiştirmenin toplumsal bir boyutu olduğu kısmına katılıyorum.

Hamilelikten başlıyor bizde bazi şeyler. Hasta gibi davranmalar, az kilo alsan sorun, çok kilo alsan sorun. Bebeğin kilosu çok olsa kilolu az olsa ah yazık durumu. Kaç anne çevre baskısı ve ilk çocuk acemligiyle gereksiz mamaya başlamıştır kim bilir.

Daha sonra en basitinden bir markette istediği şeyi almadığı için ağlamaya başlayınca oradan çıkana kadar manasız bir sürü bakış hatta müdahale ile karşılabiliyorsun .

Parkta gözüm üzerlerindedir çocukların ama müdahale etmem çok fazla. Birşey yapacakken zorlanıyorsa hemen yanında mı büyükler yardım etmek ister düşer çocuk, ben genelde müdahale etmem ama etrafta eden biri mutlaka vardır.

Her babaane dede yanına gidisimiz çocuğun edindiği birçok alışkanlığa balta vuruyor. Aman ağlamasın, bu seferlik birşey olmaz, eve girince kendi bildiğini yaparsın diye başlayan onlarca cümleye muhattap oluyoruz.

O yüzden yabancı anneler üzerinden bir doğruya ulaşmak mümkün değil bence. Tabi yine doğru iletişim kurmayı, sınırları çizip onlara uymaya çalışacağız ama kendi gerçekligimizi kabul ederek.
 
Son düzenleme:
Almanyada yaşıyorum ve burada bahsedilen örnekleri çok uç buldum ,hiç öyle birşeyle karşılaşmadım evde bırakıp gitmek falan... birkere çocukların başına birşey gelse devlet hemen ellerinden alır gözünün yaşına bakmaz.kendi çocuğunuza bağırın şiddet uygulayın bakalım hemen polis gelir ,öyle tapulu mal değil yani.ben kimsenin çocuğunu azarladığına şahit olmadım.sanki avrupada anneler katı gibi görülüyor hiç öyle değil.
Kendime gelecek olursam çocuğuma bağırmayan biriyim,agrasif davranışlara girmem.sinirlensem bile ona yansıtmam.onda da aynı şekilde bağırma tarzı davranışlar görmedim.biraz etki tepki meselesi sanki.sakinliği koruyabilmek önemli
 
Ben her çocuğun kendi karakteri ile geldiğini düşünüyorum,anlasabilmek ise anneye bağlı evet...ben anlasabiliyormuyum? Her zaman değil çocuk tam bir isterik aynı benim 10 yaşıma kadar ki halim...bu sene ama daha sakin gecen senelere göre tabi çok bi beklentim yok anası neydi ki danası olsun...
 
Çok güzel yazmışsınız uzun uzun teşekkürler
 
Cocugu cok da severek ayni zamanda sabah aksam seni seviyorum diyerek yonetiyor. Bizde cocuk aileyi yonetiyor.

El kadar cocuk için "Evin patronu o, ne derse onu yapiyoruz daha şimdiden hepimizi parmaginda oynatiyor hahaha hihihi" şeklinde, cocugun yaptigi şımarıklıklari zeka belirtisi sanma ve övünme durumları...
 
Cocuklarimi genel olarak saygi ve sevgi icinde yetistirmeye calisiyorum. Psikolojik sahliklarina fiziksel sagliklari kadar önem veririm. Iletisim halindeyiz hep. Cocuklarima duygularini ögrenip ve onlarla nasil basa cikabilmelerini de gösteriyorum. Bizim yetistirilmede yalnis yapilanlari tekrar etmemeye gayret ediyorum: mesela dayak yerdik, kücük düsürücü veya kirici laflar esitirdik. Baktim sesim yükseldi felan cocuklarimdan özür dilerim. Onlarda hata yapinca özür diler. Anne baba olmak bir sanat. Cok bilgi ve emek gerektirir. Bilincli yetistirmeye gayret eden her anne baba cocugu ile iletisim kurma imkani bulur diye düsünüyorum.
 
Kusursuz yetiştirmeye çalışmıyorum açıkçası. Oğlumun çevresinde asla bağıran çağıran birisi olmadı ama son iki haftadır sürekli bize bağırarak, ağlayarak, üstümüze oyuncak fırlatarak yaptırmaya çalışıyor herşeyi. 18 aylık olduk birçok şeyi konuşarak hallediyoruz ama inat tarafıda babasına çekmiş. Yorumlara katılıyorum sen kusursuz olsan bile karışan çok insan var nasıl doğurduğun ne kadar emzirdiğin neden mama verdiğin bile ilgilendiriyor milleti
 
Annem hep kızar bana ‘o koca sesinle bir de çocuklara kızıyorsun, öcü gibi bir şey oluyorsun’ diye.
Evet sesim gür, kısık konuşamam, tonlamalarım çokça benim de
Elbet belirli ölçüde siz de ben de dikkat ediyoruzdur ama yapımız bu.
Bir misafir gelince daha kapıda başlar ‘ooo hoşgeldiniz, ne özleştik’ seremonisi.

Ne kadar engelleyebiliriz ki kendimizi
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…