• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

tiksiniyorum ikiyüzlü adaletinizden ahlakınızdan toplumunuzdan

Ben N.Ç. davasını yakından takip ettim. Çıldırdım kafayı yedim. Sadece oturabilmek için onlarca ameliyat geçiren bir kızın rızası var denilen bir ülkedeyiz. Bu kadının akli dengesi yerinde raporu bence yanlıştır diyorsanız ben de size inanmak isterim. Çünkü bu içimi biraz olsun rahatlatır.
Münevver Karabulut cinayetinde çocuk hemen yakalanınca işte aile çok zengin ya o yüzden yakalandı denildi. Kimse de en azından yakalandı. En azından adalet bir kez olsun yerini buldu demiyor da. Diğer yakalanmayan insanlar varken bu çocuk neden bu kadar çabuk yakalandı derdinde. Sizin de burda yaptığınız bu. Gelin hep beraber diğer konularda da adaletin tecelli olması için mücadele edelim. Ama siz türkiyedeki diğer suçlular gibi 3-5 yıl yatıp çıksa sevineceksiniz nerdeyse.
ben tek başına çocuk büyüten biriyim
çaresizliği de anneliği de çok iyi bilirim
zira 5.5 ay ölecek korkusuyla zorla karnımda tuttuğum,3.5 ay kuvözden çıkmasını beklediğim bir çocuğa sahibim
babasından ayrılıp onu alıp gelirken sadece üzerindeki kıyafetler ve kol çantam vardı
ne işim ne evim ne de param vardı
açlıktan öleceksek beraber ölücez sokakta kalırsak beraber kalıcaz dedim
belki o ölecek ben yaşayacaktım
belki ikimiz ölecektik
o zaman beni de hapsederler adalet yerini bulurdu
 
Bizim gibi ülkelerde ne yazık ki bu iki yüzlü ahlak anlayışını en çok kadınlar yaratıyor. Bu sitede bile öyle. Bence bir kadın isterse evlenir, isterse evlenmez. Bebek sahibi olmak istiyorsa olur, istemiyorsa olmaz. İster evlenir hamile kalır, isterse evlenmeden çocuk sahibi olur. Bu tamamen kadının kendi insiyatifine bağlı. Ama bakın bu sitede bile evlilik dışı cinsel ilişki yaşadığını söyleyen kadınlar neredeyse lince uğruyor.
Neden biliyor musunuz? Çünkü kadınlarımız bekaretleriyle övünüp bunu bir üstünlük meselesi olarak görüyorlar. Çünkü kadınlarımızı da anneleri böyle yetiştiriyor. Yani bu tip olayları yaşayan kadınları toplum dışına itmek için erkeklere gerek bile yok aslında. Kadınlarımız bacaklarının arasında neredeyse hiçbir işe yaramayan bir zarla övünmek yerine azıcık akıllarıyla, yetenekleriyle, başarılarıyla ön plana çıkmaya çalışsalar, kadınlarımız kadınlarımıza destek olsalar, kadınlarımız kızlarını bu anlayışın dışında yetiştirseler belki de yıkacaklar içinde bulundukları zindanı ama zindanda olduklarının bile farkında değiller.
Şimdi bu olayda kim suçlu diye sorsanız bana belki de en az suçlu olan bu kadın. Evet hiçbir yaratık evladını bu şekilde bırakmamalı. Zaten ben bu kadının yaşadıkları dolayısıyla akıl sağlığının da çok yerinde olduğuna inanmıyorum. Ama ya onu o hale getirenler? Onlar bu iki yüzlü ahlak anlayışına göre gayet masum çünkü namuslarını koruyorlar, şereflerini koruyorlar. Ama bence en büyük namussuzluğu ve şerefsizliği yapıyorlar.
Tecavüze uğrayan kadının namusu kirlendi diye ailesi tarafından öldürüldüğü, tecavüzcünün aflarla falan iki üç yıl bile yatmadan serbest bırakıldığı bu ülkede zaten başka da bir sonuç beklenemez.
Bize de kadınlar olarak övünebileceğimiz en büyük meziyet olarak elimize kocamız dışında başka birinin elinin değmemesi kalır. Gerisi hikaye.


Çok çok haklısınız, en güzel yorum :KK9:
 
çocuğu olmayan anlayamaz !!!
çok da iyibir ceza vermişler bir bebeğin o kadar uzun aç ve susuz kalmayacağını herkes bilir bilerek kasıtlıyapılmış bir şey için az bile :KK62:
keşke çoğu suçluya böyle ceza verseler :KK66:
 
ben tek başına çocuk büyüten biriyim
çaresizliği de anneliği de çok iyi bilirim
zira 5.5 ay ölecek korkusuyla zorla karnımda tuttuğum,3.5 ay kuvözden çıkmasını beklediğim bir çocuğa sahibim
babasından ayrılıp onu alıp gelirken sadece üzerindeki kıyafetler ve kol çantam vardı
ne işim ne evim ne de param vardı
açlıktan öleceksek beraber ölücez sokakta kalırsak beraber kalıcaz dedim
belki o ölecek ben yaşayacaktım
belki ikimiz ölecektik
o zaman beni de hapsederler adalet yerini bulurdu
sen kendini nasıl bu kadınla bir tutuyorsun,çocuğunu bırakabildin mi bir gün bile,aslında en çok senin tepki vermen gerekir bana göre.
 
Olayın gerçekleştiği yerde yaşıyorum.Bu kadın Adana'dan döner dönmez eve gidip bebeğe mama hazırladım fakat yemeyince alıp hastaneye götürdüm diye ifade vermiş.O gün saat 11 gibi simit sarayında oturuyormuş bu kadın.Giyimi oldukça dikkat çekici olduğundan olay medyaya yansıyınca haliyle tanındı.Doktora da bebeği bim poşetinin içinde getirip masanın üstüne bırakıp bak bakıyım buna neyi var demiş.Apartmandakilerin bile bebekten haberi yok.Bence okula giderken de köpek yavrusu gibi evde yalnız bırakıp işe gidip icabında gezip geliyordu.Ona güvenerek 3 4 günlüğüne diye çekip gitti.Bir arkadaşıyla da arasıra bebeği besle diye anlaşmış.Bir erkek birkaç gün eve gelip bebeği beslemiş.Köpeğinizi komşunuza emanet eder gibi.Ne acı değil mi.Demem o ki bu kadın ne zavallı ne de çaresiz.HAsta ruhlu bir sadist
 
ben tek başına çocuk büyüten biriyim
çaresizliği de anneliği de çok iyi bilirim
zira 5.5 ay ölecek korkusuyla zorla karnımda tuttuğum,3.5 ay kuvözden çıkmasını beklediğim bir çocuğa sahibim
babasından ayrılıp onu alıp gelirken sadece üzerindeki kıyafetler ve kol çantam vardı
ne işim ne evim ne de param vardı
açlıktan öleceksek beraber ölücez sokakta kalırsak beraber kalıcaz dedim
belki o ölecek ben yaşayacaktım
belki ikimiz ölecektik
o zaman beni de hapsederler adalet yerini bulurdu

hayır dante seni hapsetmezlerdi, çünkü sen beraber ölmeyi göze almıştın.. paran olmadığı halde bebeğini bırakıp röfleli saçlarınla ailenin yanına tatile gitmezdin..
 
kadının psikolojini bu kadar iyi biliyor olman çok ilginç. dışarıdan bakınca normal olmadı

Kadının psikolojisini bildiğimi iddia etmiyorum zaten, empati yapıyorum, normal bir insan olsa ne yapardı, nasıl düşünürdü diye. Malum kadının hareketleri, yaptıkları normal şeyler değil...
 
hanımefendiciğim ne yazarsanız yazın ne bahaneler sunarsanız sunun gerekçeleriniz ne olursa olsun bir bebeğin ölümünün asıl sorumlusunun anne diye geçinen varlık olduğu gerçeğini değiştiremeyiz..baba vasıfı bulunmayan bir karaktersizin varlığı,asarım keserim diyen vicdan yoksunu şeref yoksunu bir ailenin varlığı dahi bu durumu değiştirmez..kadın istediği zaman istediği erkekle yatar kalkar çocuk yapar anlayışı sadece bu ülkenin kara tabusu değil..ülkemize bu kadar düşman olmayın,dünya ülkelerinin güncel haberlerini gidişatlarını takip ederseniz bizde var olan bu tabunun daha da beterlerinden bizi koruduğunu görürsünüz...işaretlediğim yerdeki ben kimim önce bunu sormak istiyorum size..hiç eşimden şiddet görmedim çok şükür ..kayınvalide dertlerimde olmadı benim..ailemizde hoşgörü ve saygı hakim..sorumluluk bilincimiz olması gereken bilgiler üzerindeki hakimiyetlerimiz bize yetiyor..yeterli kariyere sahibim..toplum içinde iyi bir konumda sağlam bir bireyim..dayak yiyen ailelerin sosyo ekonomik pozisyonlarını bana endekslemeniz ilginç olmuş..sanırım size göre olmam gereken (konu tartışmaya gitmesin ama hem yorumuma bakıp hem avatarıma bakıp basma kalıp bir yorum yaptığınız için yazıyorum bunu)başımdakini çıkarıp her türlü ortama girip istediğim insanlarla birlikte olup ağzıma kilit vurmayıp bildiğim gibi yaşayıp (özgürlük anlayışınız bana göre farklı) ben özgürüm ayaklarıyla yaşayıp kimseye eyvallah demememle eş değer...çünkü bekareti tabulaştırdığım için görünüşüm için benim cahil olup dayak yiyen hakaret işiten bir birey olmam kaçınılmaz değil mi.çünkü eğitim durumları doktorolarda olup üst düzey maddi imkanlara sahip olan hiç kimse şiddet görmüyor herkes çok mutlu çocuklarının doğacağı tarihlere kadar hayata kendileri yön veriyorlar..hayat magazinlerde göründüğü gibi değil,saygılarımla.

Size samimiyetle söylüyorum avatarınıza şu yazdığınız yorumdan sonra baktım. Hiçbir önyargım da yok türbana karşı emin olabilirsiniz. Ben kadın suçsuzdur demiş miyim önce ona bir bakın isterseniz. Elbette sadece evladını değil, korunmasız herhangi bir varlığı öyle bir durumda bırakan herkes suçludur. Bu kadın da dahil (dediğim gibi eğer yaşadıklarından dolayı akli dengesi yerindeyse) Ben sadece şunu söyledim, bir tek bu kadını suçlayıp canavarlaştırmak yerine bu kadını bu duruma getiren toplum değerlerini sorgulamamız gerekiyor. Ayrıca ben kariyerden de hiç bahsetmedim. Benim tanıdığım öyle kariyer sahibi kadınlar var ki ama beyinleri örümcek ağı tutmuş ve dediğim gibi tek övündükleri tek konu cinsel temizlikleri:) Artık buna koyacak başka bir ad veremediğim için cinsel temizlik koydum adını. Ayrıca ben hiç her ortama girip, önüne gelenle birlikte olmaktan da bahsettiğimi hatırlamıyorum. Siz benim yazdıklarımı çarpıtmışsınız ya da anlayamamışsınız. Ben samimiyetinize güvenerek anlayamadığınızı var sayıyorum. Ki anlamamanız da gayet normal. Ama size şunu söyleyeyim bu ülkedeki bu tip sorunların kaynağı bekaretin tabulaştırılması emin olun.
 
ben tek başına çocuk büyüten biriyim
çaresizliği de anneliği de çok iyi bilirim
zira 5.5 ay ölecek korkusuyla zorla karnımda tuttuğum,3.5 ay kuvözden çıkmasını beklediğim bir çocuğa sahibim
babasından ayrılıp onu alıp gelirken sadece üzerindeki kıyafetler ve kol çantam vardı
ne işim ne evim ne de param vardı
açlıktan öleceksek beraber ölücez sokakta kalırsak beraber kalıcaz dedim
belki o ölecek ben yaşayacaktım
belki ikimiz ölecektik
o zaman beni de hapsederler adalet yerini bulurdu

Siz kendi mükemmel anneliğinizle o kadını bir tutuyorsanız daha da bir şey diyemem size. Hayır hanımefendi çocuğunuzu evde bırakıp 9 gün bir yere gitmediğiniz sürece kimse sizi hapsetmezdi. Nasıl bir ruh halindesiniz anlamıyorum.
 
olayın bize yansıtılandan çok farklı olduğunu düşünüyorum.

http://www.turkiyegazetesi.com.tr/gundem/131732.aspx

şunu okuyan var mı bilmiyorum ama kadın yalnız bırakmadım çocuğu, birine emanet ettim diyor. çocuğun babası da psikopat bir polis zaten. hukuka güvenim yok benim. adamın emniyette tanıdıkları var muhtemelen ve her şeyi ayarladı. çünkü dna testi diye bir şey var. adam her ne kadar çocuğu kabul etmese de 20 yıl sonra bile bu çocuk başına dert olabilirdi. o yüzden bu adam emanet edilen kişiyi tehtit edip bir şekilde çocuğun açlıktan ölmesine sebep oldu. ama bu durum basına öyle bir yansıtıldı ki kimse kadına inanmayacak. zaten çocuk işi gizli olduğundan, emanet edilen kişi itiraf etmezse gerçeği ispat edemez kadın.

bu benim görüşüm tabi ki. çünkü kadın çocuğu istemese gider bir cami avlusuna bırakır. gecenin bir yarısı bıraksa inanın kimse onun bıraktığını anlamaz. çocuğun ölmesini istese öldürür atar, yine kimsenin ruhu duymaz. çalışırken 9 ay hamileliğini ve sonrasında bebeği gizleyen bir kadından bahsediyoruz. yani kadın için bebeği kimsenin öğrenmemesi her şeyden önemli. bu işin hiç bir mantıklı yanı yok o yüzden. bir diğer ihtimalde kadının cinnet geçirmesi. ama o da pek mümkün değil. bayramda ailesinin yanındaymış. anlamaları lazımdı.

o yüzden çocuğun babası adam öldürmeden yargınlanmalıydı. kadının hiç mi suçu yok derseniz, var tabi ki. küçücük bebeği sırf toplum baskısından ve işini kaybetmekten korktuğundan, güvenmediği birine emanet etmemeliydi. sonrasında bebek öldüğünde, ne kadar psikopat olursa olsun gerekirse ölümü göze alıp çocuğun babası ve emanet edilen insandan şikayetçi olmalıydı.
 
bu hanımefendi hakkında basın yasağı vardı kalkmıs sanırım,, haberler kadına vurdu da vurdu yalnız baba hakkında tek bir söz edilmedi, kimse anneyi haklı bulmuyor, babadan hiç bahsetmemeyi iki yüzlü buluyoruz sadece.
 
çocuğu olmayan anlayamaz !!!
çok da iyibir ceza vermişler bir bebeğin o kadar uzun aç ve susuz kalmayacağını herkes bilir bilerek kasıtlıyapılmış bir şey için az bile :KK62:
keşke çoğu suçluya böyle ceza verseler :KK66:
Yine çocuğu olan olmayan ayrımı yapmayalım . bence çocuğu olmayan da masum bir bebeğin ağlaya ağlaya aç, susuz,altı pis olarak can vermesini gayet iyi anlar.
 
Size samimiyetle söylüyorum avatarınıza şu yazdığınız yorumdan sonra baktım. Hiçbir önyargım da yok türbana karşı emin olabilirsiniz. Ben kadın suçsuzdur demiş miyim önce ona bir bakın isterseniz. Elbette sadece evladını değil, korunmasız herhangi bir varlığı öyle bir durumda bırakan herkes suçludur. Bu kadın da dahil (dediğim gibi eğer yaşadıklarından dolayı akli dengesi yerindeyse) Ben sadece şunu söyledim, bir tek bu kadını suçlayıp canavarlaştırmak yerine bu kadını bu duruma getiren toplum değerlerini sorgulamamız gerekiyor. Ayrıca ben kariyerden de hiç bahsetmedim. Benim tanıdığım öyle kariyer sahibi kadınlar var ki ama beyinleri örümcek ağı tutmuş ve dediğim gibi tek övündükleri tek konu cinsel temizlikleri:) Artık buna koyacak başka bir ad veremediğim için cinsel temizlik koydum adını. Ayrıca ben hiç her ortama girip, önüne gelenle birlikte olmaktan da bahsettiğimi hatırlamıyorum. Siz benim yazdıklarımı çarpıtmışsınız ya da anlayamamışsınız. Ben samimiyetinize güvenerek anlayamadığınızı var sayıyorum. Ki anlamamanız da gayet normal. Ama size şunu söyleyeyim bu ülkedeki bu tip sorunların kaynağı bekaretin tabulaştırılması emin olun.
buna çarpıtmak demeyelim aslında yanlış anlamada değil ifade farklılığı dersek daha yumuşatırız..sanırım kadının suçlu olup o aile ve adamında eşdeğerde bir adalete maruz kalmasını hepimiz istiyoruz..fakat kadının yaptığı cinsel özgürlüğü meşrulaştırmak olamaz..evlilik dışı ilişkiye herkes girebilir ben buna müdahale edemem ama madem ilişkiye giriliyor sonuçlarına da göğüs gerilir..çocuk sahibi oluyorsan arkasında durulur..bu sebeple ortada büyük bir suç,başlıktaki haberinde beyin israfından muhtelif yazıldığını düşünmekten öteye veya geriye gidemiyorum..
 
olayın bize yansıtılandan çok farklı olduğunu düşünüyorum.

http://www.turkiyegazetesi.com.tr/gundem/131732.aspx

şunu okuyan var mı bilmiyorum ama kadın yalnız bırakmadım çocuğu, birine emanet ettim diyor. çocuğun babası da psikopat bir polis zaten. hukuka güvenim yok benim. adamın emniyette tanıdıkları var muhtemelen ve her şeyi ayarladı. çünkü dna testi diye bir şey var. adam her ne kadar çocuğu kabul etmese de 20 yıl sonra bile bu çocuk başına dert olabilirdi. o yüzden bu adam emanet edilen kişiyi tehtit edip bir şekilde çocuğun açlıktan ölmesine sebep oldu. ama bu durum basına öyle bir yansıtıldı ki kimse kadına inanmayacak. zaten çocuk işi gizli olduğundan, emanet edilen kişi itiraf etmezse gerçeği ispat edemez kadın.

bu benim görüşüm tabi ki. çünkü kadın çocuğu istemese gider bir cami avlusuna bırakır. gecenin bir yarısı bıraksa inanın kimse onun bıraktığını anlamaz. çocuğun ölmesini istese öldürür atar, yine kimsenin ruhu duymaz. çalışırken 9 ay hamileliğini ve sonrasında bebeği gizleyen bir kadından bahsediyoruz. yani kadın için bebeği kimsenin öğrenmemesi her şeyden önemli. bu işin hiç bir mantıklı yanı yok o yüzden. bir diğer ihtimalde kadının cinnet geçirmesi. ama o da pek mümkün değil. bayramda ailesinin yanındaymış. anlamaları lazımdı.

o yüzden çocuğun babası adam öldürmeden yargınlanmalıydı. kadının hiç mi suçu yok derseniz, var tabi ki. küçücük bebeği sırf toplum baskısından ve işini kaybetmekten korktuğundan, güvenmediği birine emanet etmemeliydi. sonrasında bebek öldüğünde, ne kadar psikopat olursa olsun gerekirse ölümü göze alıp çocuğun babası ve emanet edilen insandan şikayetçi olmalıydı.
bence siz çok fşilm izliyorsunuz o cocuğu istese bırakmazdı bu kadar net ve açık
 
olayın bize yansıtılandan çok farklı olduğunu düşünüyorum.

http://www.turkiyegazetesi.com.tr/gundem/131732.aspx

şunu okuyan var mı bilmiyorum ama kadın yalnız bırakmadım çocuğu, birine emanet ettim diyor. çocuğun babası da psikopat bir polis zaten. hukuka güvenim yok benim. adamın emniyette tanıdıkları var muhtemelen ve her şeyi ayarladı. çünkü dna testi diye bir şey var. adam her ne kadar çocuğu kabul etmese de 20 yıl sonra bile bu çocuk başına dert olabilirdi. o yüzden bu adam emanet edilen kişiyi tehtit edip bir şekilde çocuğun açlıktan ölmesine sebep oldu. ama bu durum basına öyle bir yansıtıldı ki kimse kadına inanmayacak. zaten çocuk işi gizli olduğundan, emanet edilen kişi itiraf etmezse gerçeği ispat edemez kadın.

bu benim görüşüm tabi ki. çünkü kadın çocuğu istemese gider bir cami avlusuna bırakır. gecenin bir yarısı bıraksa inanın kimse onun bıraktığını anlamaz. çocuğun ölmesini istese öldürür atar, yine kimsenin ruhu duymaz. çalışırken 9 ay hamileliğini ve sonrasında bebeği gizleyen bir kadından bahsediyoruz. yani kadın için bebeği kimsenin öğrenmemesi her şeyden önemli. bu işin hiç bir mantıklı yanı yok o yüzden. bir diğer ihtimalde kadının cinnet geçirmesi. ama o da pek mümkün değil. bayramda ailesinin yanındaymış. anlamaları lazımdı.

o yüzden çocuğun babası adam öldürmeden yargınlanmalıydı. kadının hiç mi suçu yok derseniz, var tabi ki. küçücük bebeği sırf toplum baskısından ve işini kaybetmekten korktuğundan, güvenmediği birine emanet etmemeliydi. sonrasında bebek öldüğünde, ne kadar psikopat olursa olsun gerekirse ölümü göze alıp çocuğun babası ve emanet edilen insandan şikayetçi olmalıydı.

Ha işte bu kadının aslında masum olabileceğini düşünüyorsak bunlarla gelin. Bu söylemler doğruysa o kadın suçsuz olabilir. Ama onun dışındakiler saçmalamanın daniskası oluyor.
 
Size samimiyetle söylüyorum avatarınıza şu yazdığınız yorumdan sonra baktım. Hiçbir önyargım da yok türbana karşı emin olabilirsiniz. Ben kadın suçsuzdur demiş miyim önce ona bir bakın isterseniz. Elbette sadece evladını değil, korunmasız herhangi bir varlığı öyle bir durumda bırakan herkes suçludur. Bu kadın da dahil (dediğim gibi eğer yaşadıklarından dolayı akli dengesi yerindeyse) Ben sadece şunu söyledim, bir tek bu kadını suçlayıp canavarlaştırmak yerine bu kadını bu duruma getiren toplum değerlerini sorgulamamız gerekiyor. Ayrıca ben kariyerden de hiç bahsetmedim. Benim tanıdığım öyle kariyer sahibi kadınlar var ki ama beyinleri örümcek ağı tutmuş ve dediğim gibi tek övündükleri tek konu cinsel temizlikleri:) Artık buna koyacak başka bir ad veremediğim için cinsel temizlik koydum adını. Ayrıca ben hiç her ortama girip, önüne gelenle birlikte olmaktan da bahsettiğimi hatırlamıyorum. Siz benim yazdıklarımı çarpıtmışsınız ya da anlayamamışsınız. Ben samimiyetinize güvenerek anlayamadığınızı var sayıyorum. Ki anlamamanız da gayet normal. Ama size şunu söyleyeyim bu ülkedeki bu tip sorunların kaynağı bekaretin tabulaştırılması emin olun.
kişiye göredir bekaretin anlamı ya da tabusu şu devirde. bir süre takılırsan siteye zaten açılan konulardan aslında tabu olmaktan çıktığını çok rahat görebilirsin. kim kime karışmış ki ne yaşadığına dair. Zaten konu kişiye göre tabu değilmiş ki yaşamış, konu kişiye göre tabu değilmiş ki hakkında kendi karar vermediği bir birey dünyaya getirmiş. hiç bir şey düşünmeden..
evledını ölüme terk etmesinin tüm bu tabu kriterleriyle ilgisi ne?
gerçekten hala tabu kaldı mı bu konuda?
buna tabu değil de tercih demek daha doğru olur. Ama artık tabu olmaktan çıkmıştır Türkiye'de.
 
Yine çocuğu olan olmayan ayrımı yapmayalım . bence çocuğu olmayan da masum bir bebeğin ağlaya ağlaya aç, susuz,altı pis olarak can vermesini gayet iyi anlar.
iila ki anlar ama bir anne kadar anlayamaz
kendimden pay biçicek olursam anne olmadan önce b konulara bu kadar duyarlı bile değildim
ama şimdi çocuk lafı geçtiğince kimin olursa olsun akan sular durur
 
bunları yapmaması o bebeğe sahip çıkmak istediğini gösteriyor bence
yoksa zaten en baştan bi çöp tenekesine atardı birçoklarını gördüğümüz gibi
ama o bakmayı her türlü zorluğa rağmen bakmayı seçti ama bakamadı
Bakamadi dediğiniz, olume terk etmek olmus..
 
Back