Kaynanam yüzünden mutsuzum

Ben okumadım zaten. Cevap yazmaya çalışan insanlar için söylüyorum. Size yardımcı olmaya çalışan insanlara saygınız varsa atar yapmak yerine konuyu düzenleyebilirsiniz. Yoksa ben zaten bu kadar uzun ve dil bilgisi kuralları olmayan konuları okumuyorum
Yok atar yapmıyorum siz emir verir gibi yazmışsınız ben de kimse okumak anlamak değil zorunda yazdım
 
Kaynanan 180 kilogram mı gerçekten?
Evet o bantlarda niyetim kimsenin dış görünüşünü küçümsemek değil asla Allah herkese akıl fikir vermiş Bu arada boşanmış gelmiş 40'lı yaşlarda bir görümcem var o da psikolojik hasta ilaç kullanıyor ve donuk donuk bakıyor bir tane de 25 yaşlarında engelli kardeşi var ama top gibi eli ayağı tutuyor yani down sendromlu değil eşim babası olmadığı için hep eşim işlerini görüyordu hep eşim koşturuyordu o sebepten onları bırakmak istemiyor
 
Evet o bantlarda niyetim kimsenin dış görünüşünü küçümsemek değil asla Allah herkese akıl fikir vermiş Bu arada boşanmış gelmiş 40'lı yaşlarda bir görümcem var o da psikolojik hasta ilaç kullanıyor ve donuk donuk bakıyor bir tane de 25 yaşlarında engelli kardeşi var ama top gibi eli ayağı tutuyor yani down sendromlu değil eşim babası olmadığı için hep eşim işlerini görüyordu hep eşim koşturuyordu o sebepten onları bırakmak istemiyor
“Top gibi eli ayağı tutuyor “ ne demek?
 
“Top gibi eli ayağı tutuyor “ ne demek?
Özür dilerim yanlış yazdım çocuk gibi biraz saflık var ama eli ayağı tutuyor yani bir fiziksel bir engeli yok mikrofonda yazdığım için öyle yanlış çıkmış %80 engeli
 
Çok iyi. Eşinizin ailesiyle belli bir mesafeniz olsun. Sık görüşmeyin. Tabi eşiniz istiyorsa kendi görüşebilir ona da engel olmayın ki kötü siz olmayın. Bir de durumlar böyleyken asla çocuk sahibi olmayın lütfen. Öncelikle herşey otursun rayına. Anlaşmazlıklar olunca olan çocuğa ve kadına oluyor.
Ben de sizin gibi düşünüyorum yetişkin insanlar ne yaşıyorsa yaşıyor olan çocukları oluyor onların travmalarla büyümesine sebep oluyor çocuğuma tramvaya yasatmak istemiyorum asla çok yakın sevdiğim birine ben bu duruma danıştım kendisi bir abla bana sabret imtihandır deyip deyip durdum sabret sonu güzel olacak bak ben de aynı sıkıntıları çektim şu an hepsi öldü gitti ferahlık olacaktır vesaire dedi o an içini rahatladı ama ben kendimi düşünmek zorundayım ben bunlara neden izin veriyorum diye kendimi suçluyorum beni ya bunları müsaade edersen daha çok kendime olan saygımı kaybedeceğim çocuğumu böyle kaoslarda büyütemem bu ortamda büyüyen çocuktan bir hayır gelmez zaten psikolojik hasta olur özgüvensiz kendini savunamayan hayır diyemeyen bir insan olur çıkar
 
Evet o bantlarda niyetim kimsenin dış görünüşünü küçümsemek değil asla Allah herkese akıl fikir vermiş Bu arada boşanmış gelmiş 40'lı yaşlarda bir görümcem var o da psikolojik hasta ilaç kullanıyor ve donuk donuk bakıyor bir tane de 25 yaşlarında engelli kardeşi var ama top gibi eli ayağı tutuyor yani down sendromlu değil eşim babası olmadığı için hep eşim işlerini görüyordu hep eşim koşturuyordu o sebepten onları bırakmak istemiyor

Özür dilerim yanlış yazdım çocuk gibi biraz saflık var ama eli ayağı tutuyor yani bir fiziksel bir engeli yok mikrofonda yazdığım için öyle yanlış çıkmış %80 engeli
Bir insan yüzde 80 engelli olup; nasıl turp gibi, eli ayağı tutuyor oluyor ?
 
Ben de sizin gibi düşünüyorum yetişkin insanlar ne yaşıyorsa yaşıyor olan çocukları oluyor onların travmalarla büyümesine sebep oluyor çocuğuma tramvaya yasatmak istemiyorum asla çok yakın sevdiğim birine ben bu duruma danıştım kendisi bir abla bana sabret imtihandır deyip deyip durdum sabret sonu güzel olacak bak ben de aynı sıkıntıları çektim şu an hepsi öldü gitti ferahlık olacaktır vesaire dedi o an içini rahatladı ama ben kendimi düşünmek zorundayım ben bunlara neden izin veriyorum diye kendimi suçluyorum beni ya bunları müsaade edersen daha çok kendime olan saygımı kaybedeceğim çocuğumu böyle kaoslarda büyütemem bu ortamda büyüyen çocuktan bir hayır gelmez zaten psikolojik hasta olur özgüvensiz kendini savunamayan hayır diyemeyen bir insan olur çıkar
İşin en çıkılmaz noktası da kayınvalidemin kocası yok kendisi 60'lı yaşlarda 45'lik 40'lı yaşlarda görümcem var o da psikolojik hasta ilaç kullanıyor şizofreni tanısı kondu 25 yaşında yüzde seksen zihinsel engelli bir kaynım var bunlar beraber yaşıyorlar alt katımızda bu zamana kadar eşim her işlerini gördü götürüp getirdi gittik istedikleri yerlere sırf sabrettim ailesidir diye kendini bu durumda olduğu için eşimi bırakmak gitmek istemiyor ama ben de ruh sağlığından olmak üzereyim annesini bu halde kardeşini bu halde bırakıp gitti oğlunu benden kopardı demesinden de çekiniyorum gitti oğlunu benden kopardı demesinden de çekiniyorum
 
Bir insan yüzde 80 engelli olup; nasıl turp gibi, eli ayağı tutuyor oluyor ?
Zeka seviyesi kartı var bebekken havale geçirmiş kayınvalidem Antepli sen kullanmış bilinçsizce bilmeden bebek de o yüzden böyle olmuş çok üzülüyordum acıyordum ama baktım ben acınca hale düşüyorum artık hiç de öyle insanmış gibi de davranmıyorlar sıkışınca bunu kullanıyorlar ben kendimi suçlu hissediyordum bir şey deyince kötü davranınca ama baktım onlar benden daha kötü eli ayağı tutuyor hatta bu kavgaları olurken annesini gaza getiriyordu ama sorsan o hasta herkes bir şeylerinin arkasına sığınıyor
 
Yaşadıklarına çok üzüldüm ama şanslısın eşin arkanda maşallah. Benim hem kaynanam şeytandı hem de eski kocam adam değildi.
 
Merhaba benim bir sıkıntım var lütfen ön yargı ile yaklaşıp yargılayacak kişiler yazmasın eleştirilmeye değil birazcık dertleşmeyi nasihata ihtiyacım var 25 yaşındayım iki buçuk senelik evliyim kaynana elde yiyorum diye hepimiz aynı binadayız evlenmeden önce hepsini tanıyordum ve çok iyi anlaşıyorduk beni çok sevdiklerini düşünüyordum o dönemde kendi ailemle bazı sıkıntılar yaşıyorum çok üzgündüm evimde hiç değer görmüyordum çok üzülüyordum o süre zarfında eşimle tanıştım onu Çok sevdim mutlu olmak istedim aileme bunu söylediğimde benim bir de 31 yaşında bir ablam daha var evlenmemiş bekar sırada o var dendi ablası varken sana ne oluyor dendi çeşitli bahaneler sundular maddi olarak biz seni evlendirecek gücümüz yok dediler ben de bir işe girdim çalıştım çeyizime her şeyimi yaptım yatak odası takımıma kadar aldım bu süre zarfında şimdi hala beraberdik eşim de evini düzdü sonra ailemle tekrar görüştüm her şeyimiz hazır sadece bir söz nişan yapalım aileler tanışsın dedim maalesef beni adam yerine koyan olmadı yaşın küçük vesaire zaten anne ve babamın hiçbir şekilde bir iletişimi yoktu Kendi içlerini bir anlaşmazlık devamlı vardı evimizde hiç huzur yoktu Bir sene bu şekilde gitti kabul ettirmeye çalıştım eşim geldi kapıdan çevrildi en sonunda gizli bir şekilde evlendik ailemin haberi oldu eşimin ailesi İlk zamanlar çok destekçimdi kayınvalidem beni çok seviyordu ailemde yumusamisti düğünüm kınam her şeyim oldu her şey düğünden sonra başladı arkamdan konuşmalar dedikodular bunlar beni çok yıprattı eşim bana çok kıymet veriyordu kayınvalidem her seferinde karısını bulsa altın kafese koyacak deyip konuşuyordu onun bana olan ilgisini kimse çekememişti anladığım kadarıyla arkamdan konuşulan laflar sözler benim kulağıma geldikçe her geçen gün daha da kötü oluyordum bir yere gitsek göz hapsine alınıyorduk onların aile içlerinde hep bir çekememezlik vardı kardeşlerin arasında Eltiim bana çok dost gibi görünüyordu aramızda yaş farkı vardı ben de onu öyle görüyordum kayınvalidem evlenmeden önceki evde yaşadığım sıkıntıları biliyordu o kadar pişmanlık ki onu anlattığım için her şeyi samimiyetine inandım gerçekten aile binasına geldim çok pişmanlık yaşadım çünkü bir mahremiyet kalmıyordu ben bunu bil ben bunu kadarını tahmin edememiştim akşamın 10'unda 11'inde kapı çalınıyor devamlı bir kavgaya sövmek ben bunları yaşamak istemiyorum evliliğim odaklanamıyorum onların yaşadığı ailevi sorunlar bizi çok etkiliyordu ben yıpranıyor gibi hissediyordum annesi çok saygısız bir insanmış sürekli çocuklarını yanımda azarlıyordu köpek gibi davranıyordu sonra onların özür dilemesini onlardan bekliyordu bu durum bana çok ters gelmişti sonra evlatlarıyla gidip onun elini öpüp hemen helallik istiyordu elbette aralarının iyi olmasını ben çok isterim ama bir büyük gibi davranmıyordu ben nereye düştüm Allah'ım diye kendimi her gün sorguluyorum sürekli bir çocuk muhabbeti dönüyordu düşünmediğimi söylüyordum baskı oluyordu hala da düşünmüyorum herkes birbiri arkasından ağza alinmayacak laflar sonra ikiyüzlülük ben bunları görünce mesafeli oldum sınır koydum her zaman müsait olmadım gidip gelmeleri azalttım kestim daha fazla incinmemek için balayına dahi gidememiştik bu sıralar çok bunalmıştım sürekli evdeyim aynı şeyler monotonluk derken eşime bir iki günlüğüne bir yerlere mi kaçsak dedim evde kedilerim olduğu için iki günden fazla bir yerde kalamıyorum neyse eşim de 2 günlüğüne sapanca'da iki günlüğüne yer tutmuş çok mutlu oldum çok heyecanlıydım eşim de bir gece öncesinden haber verdi anne biz gidiyoruz haberin olsun annesi başladı bağırmaya siz niye kendi kafanıza iş yapıyorsunuz benim buzdolabım su akıtıyordu vesaire onu götüreceğim götürecektik sen bana demiyor muydun cumartesi günü çalışmıyorum diye eşim de çok kızdı niye bu kadar sorun çıkarıyorsun dedi abisi de oradaydı abisinin yüz ifadesi farkettim dalga geçer güler gibi bir ifadesi vardı onu fark ettim onlar orada tartışıyor o içten içe gülüyordu bu duruma çok moralim bozuldu artık dayanamadım eşime kızdım ben hiçbir yere gelmiyorum Bir daha da bir yere gidelim diye teklif etme git annenin işini hallet dedim yukarı çıktım hala tartışmalar devam ediyordu 180 kilo kadın 3 kata kadar nasıl bir hırsıta çıktıysa bağıra bağıra evimize girin ne oluyor size ne yapmaya çalışıyorsunuz diye ben de onu durdurdum benim evime kavga çıkarmaya geldiyseniz gidebilirsiniz kendiniz gibi dedim dur bir bakayım sen dedi oturdu koltuğun üstüne oğluyla kavga etmeye başladı ben de ruhumla kavga ediyorum sana ne oluyor dedi o benim oğlum ben onu istediğimi söylerim söyleyemezsin dedim benim evimde ben böyle şeylere müsaade etmiyorum dedim emrin huzurunu kaçırmayın gelmeyin dedim beni sevmek zorunda değilsiniz ama bana saygı göstermek zorundasınız ben onun eşiyim siz de benim dedim annemsiniz dedim bakın anne diyorum size yaşınıza hürmet ediyorum bir saygısızlık yapmak istemiyorum lütfen beni zorlamayın dedim eline yapıştım tabii anne diyeceksin başka ne diyeceksin deyince bana geldiler o zaman siz beni kızınız gibi gördünüz mü dedim görmek zorunda değilim sen ensin ben seni kızım gibi göremem dedi istesem de evet dedim zaten dedim görmedi ben size annem gibi görmüyorum annem gibi olamazsınız dedim niye haber vermiyorsunuz bir hafta önceden ben de kendimi ona göre ayarlardım benim her şeyi bilmek hakkım değil mi ben dedim kendi annemi babama bile dedim haber vermemişim gideceğim geleceğim yerlere dedim yapıp ettiğimi ben bile rapor vermiyor kendisine neden haber verelim dedim ne yapacaktınız bir hafta önce öğrenip dedim yani gitmeden önce size haber verdik dedim ayrıca değeri oldunuz da burada diğer oğlunuz dedim arkasını dönüp gülüyor dedim sizin yaşattığını güldürmeyin o zaman dedi kendinizi dedi neden bu kadar sorun yaptınız her şeyi diğer oğlunuz gelininiz dedim kesiyorlar yılda iki defa geziyorlar kalıyorlar niye bu kadar tepkili vermiyorsunuz onlara bu kadar dedim o size kıskançlıklar da başlamış diye başladı hayır dedim ben benden daha iyi olsun herkes daha iyi yerleri gezsin ben benden daha çok isterim dedim huzursuzluk olmasındansa insanların mutluluğuna sevinmek benim ahlakım başkalarının mutsuzlukları ile ben beslenemem dedim başkaları gibi dedim size bir şey söyleyeyim mi dedim madem bu kadar şey yapıyorsunuz ben dedim gitmek istedim dedim çok ısrar ettim zaten ani olan bir şeydi hemen de ayarladık gitmeden önce size haber verdik budur yani neden bu kadar sorun oluyor dedim o dedi siz dedi özgür yaşamak istiyorsunuz gidin gidin madem dedi gidin buralardan dedi ben dedim sizden çok istiyorum dedim buraya gitmekten de dedim oğlunuz dedim sizleri bırakmak istemiyor dedim ben dedim çok bunalıyordum iki gündür öyle bir yerlere gitmek istedim tatil ayarladık gitmek istedim dedim sen neden mutsuzsun ki sen zaten evinde de annenle babanla da geçinemiyordun kocanla da geçemiyorsun biz sürekli evde bir sıkıntım var ne derdin var senin neden memnun hazıra geldiniz zaten hazır eve geldiniz şöyle böyle konuşmaya başladi geçmişi benim yüzüme çarpınca şartellerim attı sizin haddiniz değil benim ailemle olan sorunlarımı konuşmak sizi hiç alakadar etmez dedim yazıklar olsun size dedim Evet bazı sıkıntılar yaşadım Çok büyük sıkıntılardı bunlar oğlunuzla oğlunuzu sevdim oğlunuzla bir gelecek kurup mutlu olmayı planlamıştım ama siz bile bunu bana çok gördünüz şimdi ailem iyi olan sıkıntılarım yok yüzüme vuruyorsunuz ben size bunu samimiyetinize inanıp da sizi ve anne gördüğüm için söylemiştim keşke söylemeseydim de bunlar benim yüzüme vurulmasaydı ben boşanıyorum ne haliniz varsa aklınızda bir soru işareti olmasın diye bunu siz de ömür boyu kalacağını düşünüyordum fakat siz kötü olunca insanların yumuşak karnından vurmayı çok iyi biliyormuşsunuz dedim oğlum sen zaten bitmişsin dedi oğlumun başını yeme bari dedi öyle mi dedim peki ben boşanma davasını açıyorum annemin evine gidiyorum siz de mutlu olun dedim gidin buradaki dedikoduları da gelin dedim kapı kapa anlatın milletlere derim telefonlarla konuşun şimdi dedim bak size ne güzel dedikodular v erdim dedim gidin derim hadi
Hala susmadı git bırak bunu annesinin evine gitsin de aklı başına gelsin demelere başladı git bırak da kafa dinlesin azıcık demelere başladım o sırada dizlerimin üstüne çöktüm bağıra bağıra ağlamaya başladım Allah'ım sen beni kimlere bıraktın diye elini ben ne durumlara düştüm ben kendimi nasıl bir duruma nasıl bir pozisyona soktum diye sinir krizlere geçirdim onun üstüne yürüdüm defol git evimden diye sen benim ailem hakkında konuşamazsın diye ona çok bağırdım bina ayağa kalktı komşulara da manyak geri zekalı demiş Müslüman keder üzüntü bilmez ancak gezmekle tozmakla kafayı bozmuşlar geçmişin neydi ki geleceğine olsun bir insan geçmişinden belli olur geleceği o kadar kötü hissediyorum ki kendimi hayatım kayıp gidiyor hayatı kaçırıyormuş gibi hissediyorum kendimi çok yalnızlaştırılmış hissediyorum eşim benden taraf olması zaten çoktan gitmiştim annesi onları yetim büyütmüş ve devamlı oğullarına muhtaç bir kadın git en azından bir yere götürüp getirirken arabayla gitti götürülüp getiriyor bir istediği olmadığı zaman çocuk gibi tatsızlıklar yapıyor karşı tarafı asla düşünmüyor ona bunu söylediğin zaman kabul etmiyor ben bu iki yüzlü samimiyetsiz insanların içinde yaşayamıyorum sizce ne yapmalıyım lütfen beni eleştirecek yargılayacak insanlar yazmasın?
Çok uzun, paragraf falan yok. Dolmussun belli ki. Ama inatlasacagin kişi eşin değil. Hatayı gitmiyorum demekle yapmışsın , eşin zaten gidelim demiş çıkıp gitseydiniz bir daha size karisamayacakti.
 
Merhaba benim bir sıkıntım var lütfen ön yargı ile yaklaşıp yargılayacak kişiler yazmasın eleştirilmeye değil birazcık dertleşmeyi nasihata ihtiyacım var 25 yaşındayım iki buçuk senelik evliyim kaynana elde yiyorum diye hepimiz aynı binadayız evlenmeden önce hepsini tanıyordum ve çok iyi anlaşıyorduk beni çok sevdiklerini düşünüyordum o dönemde kendi ailemle bazı sıkıntılar yaşıyorum çok üzgündüm evimde hiç değer görmüyordum çok üzülüyordum o süre zarfında eşimle tanıştım onu Çok sevdim mutlu olmak istedim aileme bunu söylediğimde benim bir de 31 yaşında bir ablam daha var evlenmemiş bekar sırada o var dendi ablası varken sana ne oluyor dendi çeşitli bahaneler sundular maddi olarak biz seni evlendirecek gücümüz yok dediler ben de bir işe girdim çalıştım çeyizime her şeyimi yaptım yatak odası takımıma kadar aldım bu süre zarfında şimdi hala beraberdik eşim de evini düzdü sonra ailemle tekrar görüştüm her şeyimiz hazır sadece bir söz nişan yapalım aileler tanışsın dedim maalesef beni adam yerine koyan olmadı yaşın küçük vesaire zaten anne ve babamın hiçbir şekilde bir iletişimi yoktu Kendi içlerini bir anlaşmazlık devamlı vardı evimizde hiç huzur yoktu Bir sene bu şekilde gitti kabul ettirmeye çalıştım eşim geldi kapıdan çevrildi en sonunda gizli bir şekilde evlendik ailemin haberi oldu eşimin ailesi İlk zamanlar çok destekçimdi kayınvalidem beni çok seviyordu ailemde yumusamisti düğünüm kınam her şeyim oldu her şey düğünden sonra başladı arkamdan konuşmalar dedikodular bunlar beni çok yıprattı eşim bana çok kıymet veriyordu kayınvalidem her seferinde karısını bulsa altın kafese koyacak deyip konuşuyordu onun bana olan ilgisini kimse çekememişti anladığım kadarıyla arkamdan konuşulan laflar sözler benim kulağıma geldikçe her geçen gün daha da kötü oluyordum bir yere gitsek göz hapsine alınıyorduk onların aile içlerinde hep bir çekememezlik vardı kardeşlerin arasında Eltiim bana çok dost gibi görünüyordu aramızda yaş farkı vardı ben de onu öyle görüyordum kayınvalidem evlenmeden önceki evde yaşadığım sıkıntıları biliyordu o kadar pişmanlık ki onu anlattığım için her şeyi samimiyetine inandım gerçekten aile binasına geldim çok pişmanlık yaşadım çünkü bir mahremiyet kalmıyordu ben bunu bil ben bunu kadarını tahmin edememiştim akşamın 10'unda 11'inde kapı çalınıyor devamlı bir kavgaya sövmek ben bunları yaşamak istemiyorum evliliğim odaklanamıyorum onların yaşadığı ailevi sorunlar bizi çok etkiliyordu ben yıpranıyor gibi hissediyordum annesi çok saygısız bir insanmış sürekli çocuklarını yanımda azarlıyordu köpek gibi davranıyordu sonra onların özür dilemesini onlardan bekliyordu bu durum bana çok ters gelmişti sonra evlatlarıyla gidip onun elini öpüp hemen helallik istiyordu elbette aralarının iyi olmasını ben çok isterim ama bir büyük gibi davranmıyordu ben nereye düştüm Allah'ım diye kendimi her gün sorguluyorum sürekli bir çocuk muhabbeti dönüyordu düşünmediğimi söylüyordum baskı oluyordu hala da düşünmüyorum herkes birbiri arkasından ağza alinmayacak laflar sonra ikiyüzlülük ben bunları görünce mesafeli oldum sınır koydum her zaman müsait olmadım gidip gelmeleri azalttım kestim daha fazla incinmemek için balayına dahi gidememiştik bu sıralar çok bunalmıştım sürekli evdeyim aynı şeyler monotonluk derken eşime bir iki günlüğüne bir yerlere mi kaçsak dedim evde kedilerim olduğu için iki günden fazla bir yerde kalamıyorum neyse eşim de 2 günlüğüne sapanca'da iki günlüğüne yer tutmuş çok mutlu oldum çok heyecanlıydım eşim de bir gece öncesinden haber verdi anne biz gidiyoruz haberin olsun annesi başladı bağırmaya siz niye kendi kafanıza iş yapıyorsunuz benim buzdolabım su akıtıyordu vesaire onu götüreceğim götürecektik sen bana demiyor muydun cumartesi günü çalışmıyorum diye eşim de çok kızdı niye bu kadar sorun çıkarıyorsun dedi abisi de oradaydı abisinin yüz ifadesi farkettim dalga geçer güler gibi bir ifadesi vardı onu fark ettim onlar orada tartışıyor o içten içe gülüyordu bu duruma çok moralim bozuldu artık dayanamadım eşime kızdım ben hiçbir yere gelmiyorum Bir daha da bir yere gidelim diye teklif etme git annenin işini hallet dedim yukarı çıktım hala tartışmalar devam ediyordu 180 kilo kadın 3 kata kadar nasıl bir hırsıta çıktıysa bağıra bağıra evimize girin ne oluyor size ne yapmaya çalışıyorsunuz diye ben de onu durdurdum benim evime kavga çıkarmaya geldiyseniz gidebilirsiniz kendiniz gibi dedim dur bir bakayım sen dedi oturdu koltuğun üstüne oğluyla kavga etmeye başladı ben de ruhumla kavga ediyorum sana ne oluyor dedi o benim oğlum ben onu istediğimi söylerim söyleyemezsin dedim benim evimde ben böyle şeylere müsaade etmiyorum dedim emrin huzurunu kaçırmayın gelmeyin dedim beni sevmek zorunda değilsiniz ama bana saygı göstermek zorundasınız ben onun eşiyim siz de benim dedim annemsiniz dedim bakın anne diyorum size yaşınıza hürmet ediyorum bir saygısızlık yapmak istemiyorum lütfen beni zorlamayın dedim eline yapıştım tabii anne diyeceksin başka ne diyeceksin deyince bana geldiler o zaman siz beni kızınız gibi gördünüz mü dedim görmek zorunda değilim sen ensin ben seni kızım gibi göremem dedi istesem de evet dedim zaten dedim görmedi ben size annem gibi görmüyorum annem gibi olamazsınız dedim niye haber vermiyorsunuz bir hafta önceden ben de kendimi ona göre ayarlardım benim her şeyi bilmek hakkım değil mi ben dedim kendi annemi babama bile dedim haber vermemişim gideceğim geleceğim yerlere dedim yapıp ettiğimi ben bile rapor vermiyor kendisine neden haber verelim dedim ne yapacaktınız bir hafta önce öğrenip dedim yani gitmeden önce size haber verdik dedim ayrıca değeri oldunuz da burada diğer oğlunuz dedim arkasını dönüp gülüyor dedim sizin yaşattığını güldürmeyin o zaman dedi kendinizi dedi neden bu kadar sorun yaptınız her şeyi diğer oğlunuz gelininiz dedim kesiyorlar yılda iki defa geziyorlar kalıyorlar niye bu kadar tepkili vermiyorsunuz onlara bu kadar dedim o size kıskançlıklar da başlamış diye başladı hayır dedim ben benden daha iyi olsun herkes daha iyi yerleri gezsin ben benden daha çok isterim dedim huzursuzluk olmasındansa insanların mutluluğuna sevinmek benim ahlakım başkalarının mutsuzlukları ile ben beslenemem dedim başkaları gibi dedim size bir şey söyleyeyim mi dedim madem bu kadar şey yapıyorsunuz ben dedim gitmek istedim dedim çok ısrar ettim zaten ani olan bir şeydi hemen de ayarladık gitmeden önce size haber verdik budur yani neden bu kadar sorun oluyor dedim o dedi siz dedi özgür yaşamak istiyorsunuz gidin gidin madem dedi gidin buralardan dedi ben dedim sizden çok istiyorum dedim buraya gitmekten de dedim oğlunuz dedim sizleri bırakmak istemiyor dedim ben dedim çok bunalıyordum iki gündür öyle bir yerlere gitmek istedim tatil ayarladık gitmek istedim dedim sen neden mutsuzsun ki sen zaten evinde de annenle babanla da geçinemiyordun kocanla da geçemiyorsun biz sürekli evde bir sıkıntım var ne derdin var senin neden memnun hazıra geldiniz zaten hazır eve geldiniz şöyle böyle konuşmaya başladi geçmişi benim yüzüme çarpınca şartellerim attı sizin haddiniz değil benim ailemle olan sorunlarımı konuşmak sizi hiç alakadar etmez dedim yazıklar olsun size dedim Evet bazı sıkıntılar yaşadım Çok büyük sıkıntılardı bunlar oğlunuzla oğlunuzu sevdim oğlunuzla bir gelecek kurup mutlu olmayı planlamıştım ama siz bile bunu bana çok gördünüz şimdi ailem iyi olan sıkıntılarım yok yüzüme vuruyorsunuz ben size bunu samimiyetinize inanıp da sizi ve anne gördüğüm için söylemiştim keşke söylemeseydim de bunlar benim yüzüme vurulmasaydı ben boşanıyorum ne haliniz varsa aklınızda bir soru işareti olmasın diye bunu siz de ömür boyu kalacağını düşünüyordum fakat siz kötü olunca insanların yumuşak karnından vurmayı çok iyi biliyormuşsunuz dedim oğlum sen zaten bitmişsin dedi oğlumun başını yeme bari dedi öyle mi dedim peki ben boşanma davasını açıyorum annemin evine gidiyorum siz de mutlu olun dedim gidin buradaki dedikoduları da gelin dedim kapı kapa anlatın milletlere derim telefonlarla konuşun şimdi dedim bak size ne güzel dedikodular v erdim dedim gidin derim hadi
Hala susmadı git bırak bunu annesinin evine gitsin de aklı başına gelsin demelere başladı git bırak da kafa dinlesin azıcık demelere başladım o sırada dizlerimin üstüne çöktüm bağıra bağıra ağlamaya başladım Allah'ım sen beni kimlere bıraktın diye elini ben ne durumlara düştüm ben kendimi nasıl bir duruma nasıl bir pozisyona soktum diye sinir krizlere geçirdim onun üstüne yürüdüm defol git evimden diye sen benim ailem hakkında konuşamazsın diye ona çok bağırdım bina ayağa kalktı komşulara da manyak geri zekalı demiş Müslüman keder üzüntü bilmez ancak gezmekle tozmakla kafayı bozmuşlar geçmişin neydi ki geleceğine olsun bir insan geçmişinden belli olur geleceği o kadar kötü hissediyorum ki kendimi hayatım kayıp gidiyor hayatı kaçırıyormuş gibi hissediyorum kendimi çok yalnızlaştırılmış hissediyorum eşim benden taraf olması zaten çoktan gitmiştim annesi onları yetim büyütmüş ve devamlı oğullarına muhtaç bir kadın git en azından bir yere götürüp getirirken arabayla gitti götürülüp getiriyor bir istediği olmadığı zaman çocuk gibi tatsızlıklar yapıyor karşı tarafı asla düşünmüyor ona bunu söylediğin zaman kabul etmiyor ben bu iki yüzlü samimiyetsiz insanların içinde yaşayamıyorum sizce ne yapmalıyım lütfen beni eleştirecek yargılayacak insanlar yazmasın?
Eşin adam değil...
 
O binadan ayrılmadan çocuk düşünmüyorum bu kadar senede o yüzden düşünmedim kendime güvenemedim böyle huzursuz bir ortamda mutsuz bir anne sağlıksız bir çocuk yetiştirebilirdim
Sakın bu ortama çocuk yapma , eşin değişecek emin ol , seni şimdilik tutmuş gibi görünüyor, adam olan anasını konuşturmaz bile ...
 
İşin en çıkılmaz noktası da kayınvalidemin kocası yok kendisi 60'lı yaşlarda 45'lik 40'lı yaşlarda görümcem var o da psikolojik hasta ilaç kullanıyor şizofreni tanısı kondu 25 yaşında yüzde seksen zihinsel engelli bir kaynım var bunlar beraber yaşıyorlar alt katımızda bu zamana kadar eşim her işlerini gördü götürüp getirdi gittik istedikleri yerlere sırf sabrettim ailesidir diye kendini bu durumda olduğu için eşimi bırakmak gitmek istemiyor ama ben de ruh sağlığından olmak üzereyim annesini bu halde kardeşini bu halde bırakıp gitti oğlunu benden kopardı demesinden de çekiniyorum gitti oğlunu benden kopardı demesinden de çekiniyorum
Çok yanlış bir evlilik yapmışsın, yazık...
 
Mikrofonla yazdım eziyet oluyorsa okumayın

Okuyan da keşke hoparlör ile dinleyebilse ama mecburen biz kelime kelime tane tane okuyoruz, siz ise kendinizin menfaat göreceği bir durumda bile yazmaya üşeniyorsunuz, bunu utanmadan söylüyor üstelik bir de rest çekiyorsunuz :) konu ne inanın hiç okuyamadım ama sadece bu cevabınızdan bile nahoş biri olduğunuz belli, kaynananıza sabırlar diliyorum.
 
Okuyan da keşke hoparlör ile dinleyebilse ama mecburen biz kelime kelime tane tane okuyoruz, siz ise kendinizin menfaat göreceği bir durumda bile yazmaya üşeniyorsunuz, bunu utanmadan söylüyor üstelik bir de rest çekiyorsunuz :) konu ne inanın hiç okuyamadım ama sadece bu cevabınızdan bile nahoş biri olduğunuz belli, kaynananıza sabırlar diliyorum.
Kimseyi Güzin abla yerine koymuyorum bide utanmaz olduk😂 teşekkürler
 
Sakın bu ortama çocuk yapma , eşin değişecek emin ol , seni şimdilik tutmuş gibi görünüyor, adam olan anasını konuşturmaz bile ...
İlk zamanlar evet susturdu şimdi o sınırı koruyamiyor işte ben kavga çıkardığım icin beni korumadi sussaydim belki bu seviyeye gelmezdi ana oğul arasına girdik diye ben kötü oldum
 
Eşin adam değil...
Bazen ben kendimi erkek gibi hissediyorum gerçekten bu tavrımdan dolayı bende baskıcı narsist bir ailede büyüdüm artık eyvallahim yok evet çok zor oldu ama hayır demeye saygısızlığa müsade etmiyorum ana baba hakkı diyerek kimse evladını uzemez hzuur bozamaz
 
X