Sürekli Ayrılmak İsteyen Sevgili!!!

naranta

^_^
Kayıtlı Üye
12 Kasım 2015
582
800
Öncelikle söyleyeyim erkek arkadaşım 28 yaşında ben 21 yaşındayım. Erkek arkadaşım eften püften çıkan tartışmaları büyütüp sonra da lafı ayrılmaya getiren bir insan. Aynı zamanda hastalık hastası ve çok titiz. Üç gün önce ben kamp yapmayı sevdiğim için gelecekte kamp yaparız dedim o da benim sağlık sorunlarımı tetikler vs dedi. Dediğim tek şey şu "Çadırın evle arasında pek fark yok, yerde yatmıyorsun şişme yatak sonuçta seninle ileride yıldızların altında iki gün uyumuşuz bu sağlığını etkilemez bence." Tek dediğim buydu. Fakat normal olan bu cümle ona küfür! gibi gelmiş. Başladı işte senin benin sağlığıma saygın yok, hastalığıma saygın yok.

Anlatmaya çalıştım "Demek istediğim o değildi, benim de bir çok sağlık sorunum var ama ben insanlar bir şeye heves ettiği zaman canım yana yana eşya da taşırım, kumsalda da sabahlarım. Lys'de bile burnu kanamış insanım. Sağlık sorunların var diye hayatı bir fanus içinde yaşamana gerek yok ki?" minvalinde bir şeyler yazdım. Ama anlamadı... Ve tartışma en sonunda yine "Senle çadırda kalacak birini bul o zaman"a döndü.

Ben de yoruldum artık, bir fikir veririm. Eğer onun hoşuna gitmiyorsa anında der "öyle birini bul o zaman." Ha o bir fikir verir ise benim hoşuma gitmek zorundadır. Benim hoşuma gitmiyorsa yine "öyle birini bul o zaman." der.

Neyse, 2 haftadır hastalıktan resmen geberiyorum. Sadece okula gidip belgeleri hallettim. Ağır grip geçiriyorum ve sevgilim de hasta. Bu haftasonu sırf onu hasta etmemek için 2-3 hafta yatak döşek yatmasın diye buluşmayalım dedim. Buna bile kulp buldu.
Sosyoloji okuyorum, kendisi Bilgisayar Mühendisi. Bize okulda tüm istatistikleri gösterirler, Türkiye genelinde aile dağılımı, boşanma oranları hatta aldatma istatistikleri. Bu durup dururken benimle Türk kadınının erkekten daha çok aldattığını söyledi. Bilgin yanlış dedim, düzelttim. Sonra beni dalgaya almaya başladı, neymiş onun çevresinde öyleymiş de falan da filan da... Bildiğiniz mesleğimi dalgaya alıyor. Onun bilmediği bir şey biliyorum diye beni bu şekilde ezmeye mi çalışıyor yoksa ben mi yanlış düşünüyorum anlamadım. Araştırsa kendi de görecek zaten aldatan erkek oranı 2 katı daha fazla kadınlardan. Bir de garip imalı konuşmalar... Dalgaya alma ben o işe emek veriyorum Türkiye'de herkes sosyolog olmaya çalışmasa senin gibi dedim en sonunda. Bu sefer de yaptığını reddetti.

Konu bir yerden sen benim sağlığıma hakaret ettin kendini affettirmelisin'e geldi. Kendimi evinin önüne gidip ziline basarak affettirebilirmişim! Kendimi affettirmek istesem her şartta gelirmişim. Ben ONA GİTMELİYMİŞİM. Çünkü o ayrılalım diyerek beni kırmadı zaten... Bugün yine "sen beni çok kırıyorsun kıracağın başka birini bul bence" yazdı.

Bende şalterler attı tabii! Ben de bunu zırt pırt demesinin beni yıprattığını söyledim. (zaten evlilik konusu geçtiğinde de ben ileride bu ayrılık tehditlerinin boşanma tehditlerine dönmesinden korkuyorum demiştim.) Sonra bir de bana yıktı! Ben gitmek istiyormuşum zaten. Eğer kalmak istesem kalırmışım.

Beni anca evinin önüne kadar gelip ziline basarsam affedermiş. Size soruyorum ne yaptım ki bu kadar? Ayaklarına mı kapanacağım? Şu zamana kadar ne peşimden koşturdum ne peşinden koştum. Ben Bahçelievler'de oturuyorum o ise Tuzla'da 80 km ediyor bu kafadan. Ekstra, hastayım ayakta zor duruyorum. Öksürük nöbetleri geliyor.

"Benden bunu mu istiyorsun ciddi ciddi?" yazdım.
"Ben senin için geliyorum ya." yazdı.

Buluşmalar için Bahçelievler'e gelmesini istememin sebebi de toplu taşımaya binmekten korkmam ve kişisel aracımın olmaması. Buna da anlayış göstermemişti zamanında, beyefendiye zor geliyor çünkü nedense doktor randevusu olunca koşarak gidiyor cildiyeciye (o da Bahçelievler'de) iş naranta'ya gelince yokuşa sür...

"Bu halde nasıl gelmemi beklersin?" yazdım.
"Kendini affettirebilmen için bu kafa yapının değişmesi gerek." yazdı.

Kendisi için hayallerimin yarısını feda etmişimdir. Bunu aynen söyledim. Neymiş?? demesiyle saymaya başladım. Sonra dönüp bana ne dese beğenirsiniz "ben tartışmalarda tepki olarak ayrılalım diyorum sen ise yaptığın fedakarlıkları gözüme sokarak"

Size soruyorum ikisi de aynı mı? O ayrılalım demeden ben bir kere bunları saymamışımdır. "Ben bu ilişki için hayallerimden vazgeçtim sen gelmiş ayrılalım mı diyorsun bu ne perhiz bu ne lahana turşusu?" diyerek yazmaya başlıyorum.

Sevgi, sevdiğini en korktuğu şey olan "terk edilme" ile en ufak tartışmada bile tehdit etmek midir? Beni o kadar çok kırdı ki en sonunda "Bitsin böyle yapacaksan, seni çok uyardım değiştireceğim dedin 6-7 ay önce.. Bak değişen bir şey yok." dedim. Sonra klasik senin sevgin bu kadar mı, bunu istiyorsan sen bilirsin vs.

En son;
"Ben seni kalbimde de severim madden bulunmana gerek yok. Seni seviyorum ama bazen istemediğimiz şeyleri yapmak mecburiyetinde kalırız. Bu yüzden "Ayrılmak istiyor musun" soruna cevabım hayır istemiyorum seni seviyorum çünkü "Ayrılıyor musun sadece evet ya da hayır yaz" soruna cevabım ise evet. İyi geceler dilerim."

Yazdım ve gittim.

Ses kaydı atmış "Sen bu ilişki için ne yaptın ki zaten?" temalı. Adam beni sürekli kırıyor.

İçimden bir ses birkaç gün bırak kendi gelsin gelmezse de kendi bilir diyor, kalbimse yaz yaz yaz diyor. Ne yapmalıyım?

Uzun oldu, kbakmayın...

Edit: Son güncelleme 8. sayfada. :)
 
Son düzenleme:
Uzun değil bildiğin destan olmuş.
Konuna gelince, 28 yaşına gelmiş, olgunluğun o'sunu taşımayan birine boşa zaman harcıyorsun.
Ergen kafası bile değil bu başka bi kafa.
Söylenecek çok şey var ama sana tek önerim ASLA dönme bu değişiğe. Daha çok üzer bu seni çünkü. Azcık akıl varsa dönmezsin.
 
Valla okudum da sen gözümde hep benim istediğim olsun diyen bir piremses olarak belirdin. Benim de sağlık sorunum olsa çadırda kalmak istemem bunu söyledkten sonra karşımdaki senin gibi konuşsa saygısız bulurum. Bir de toplu taşımaya binmekten korkuyosun e aracında yok sen napıyosun nası yaşıyosun ? Bahçelievler sınırınsan dışarı çıkmıyor musun ? Yoksa hep eş dost özel araba mı talep ediyorsun ? Öyleyse çekilir dert değilsin bence kendine dön bi kendini eleştir. Çocuk her zaman tuzladan gelmek zorunda mı ?
 
Merhaba aslında benimki psikolojik oldu. Okulum Taksim-Bomonti'de ve okula giderken geçtiğim tüm yollar alternatif yollar bir bir havaya uçuruldu. Mümkün olduğunca yürümeye çalışıyorum ya da 3-5 vesait kullanıyorum. Küçücük mahallede yaşamama rağmen 2010'da meydanımızda bomba patlatıldı, 11 kişi yaşamını yitirdi. Kalabalık yerlerden korkuyorum. Tuzla'ya 3-5 vesait gidiş yok. Vapura verecek param yok.

Sağlık sorunu büyütülecek bir şey olsa sizce ben bunu der miydim? Adam resmen obsesif olma yolunda ilerliyor, bunu görüp de frenlemeye çalışıyorum yoksa kendisine yazık edecek farkında değil.
 

E siz de bu konuda obsesifsiniz ? O sizin bu durumunuzu anlayışla karşılıyor sürekli olduğu halde ama siz sırf çadır için abuk subuk konuşuyorsunuz. Bak dediğiniz gibi bomba heryerde patlayabilir. Meydanınızda da yolda da.. bunu bahane etmeniz çok yanlış. Bence siz yeterince sevmiyorsunuz. Sonuçta bu hayatu bi şekilde yaşıyorsunuz bomba patlıcaksa 3-5 vesaitte de patlar 10 vesaitte de tek vesaitte de ..
 
İte kaka nereye kadar yürüyebilirse yürümüş zaten yeteri kadar ve ayrı kafadasınız olmuyorsa zorlamayın, en fazla 1ay yine aynı kıvama gelirsiniz .
Yani 2 yıl oldu evlenmeyi düşünüyorduk. Ama her şeyde ayrılalım demesi çok boğuyor beni...

Hayatımı ona adapte etmemi istiyor, ortak bir hayat kurmayı kesinlikle reddediyor. Ben İstanbul'da bile yaşamak istemezken tamam olur dedim, hayvansever bir insanım ömrümü hayvanların ve çocukların refahına adamak için şuan gönüllü başvurularda bulundum bile. Kedim var ve onu ayda 1-2 görebilme düşüncesi kalbimi sıkıştırıyor. Herkes evde hayvan istemez, o yüzden saygı duydum bu isteğimi kalbime gömdüm. Ama dışarıda sevdiğim kedilere bile on tane laf ediyor. Sinekten dahi rahatsız oluyor. Fanusta yaşıyor, ciddi ciddi.

Çocuk esirgemede çalışmak ya da koruyucu ailelik yapmak istiyorum. Evlatlık demedim, altını çizme ihtiyacı hissediyorum karışmasın. Bir çocuğa koruyucu ailelik. Hep kalbimden geçen his bir çocuğum karnımdan bir çocuğum kalbimden olsun idi. Bunu da kabul etmedi, buna da eyvallah dedim.

Avrupa ülkelerini gezmeyi severim, şimdi ya da ileride tek başıma da çalışır kazanır gezerim. Gezmek istemedi bile, ben sevmem oraları sen tek gez dedi.

Yemek ayırt ediyor, kazaklarına varıncaya kadar ütü istiyor. Bunda sorun yok ama benim anne evinde yaptığım işlere yemeklere burun kıvırıyor.

Sürekli evde takılmak istiyor, evde takılalım deyip duruyor hiç hoşlaşmadığımı bile bile. Arada nikah yok bir şey yok ben biraz daha kültüre bağlı bir insanım.

Ay ne dolmuşum... Kusuruma bakmayın

Bir çözebilsem ne istediğini...

Merhaba, onun benim durumumu anlayışla karşıladığını nereden çıkardınız ki? Kendisi ayda 3 kere geliyor zaten. Ayda 3 kere ben arabam olsa onu yormam emin olun. Onun bunu anlayışla karşılaması değil bana kalırsa kendi talep etmesi lazım. Ben o keyfini bozmayacak diye her gün iki üç pisliğin tacizine de uğramak korkudan çatlamak zorunda değilim. Altındaki araba otomatik vites, benim arabam olsa ben gitmem demiyorum. Ben onu görmeye de zamanında bomba olayları azken çok gittim, hiç gitmedim de değil.

Ve sizlere bu konuyu beni azarlayın yargılayın diye yazmadım. Prenses sendromum yok, olsaydı adamdan faydalanırdım zaten her dediğine peki der evlenince de çatır çatır parasını yerdim. Lüks restoranlara gitmeyi talep ederdim. Pahalı hediyeler isterdim falan. Benim derdim, sevgi bağı.
 
Son düzenleme:
Şimdi boyleyse ilerde tahmin ettiğin hepsi olucak adam bildiğin psikolojik baskı uyguluyor birde netten pasif saldirganlik konuşa bak derim adam aynısı sanki KESİNLİKLE BARIŞMA hayat felsefenin bile farklı her zaman önceliğin kendin olmalı bunu kesinlikle unutma canim
 
Bunların tam tersi düşünce de ve sizin sevdiğiniz ,istediğiniz hiç bir şeye neredeyse hiç saygısı anlayışı yok ve daima kısıtlanan taraf olarak nereye kadar gidebilirdi ki zaten ,olmayanı oldurmak da ızdırap.
Tedavi şart gibi , çadır konusunda da bir nevi üstelemeniz doğru değil sonuç da buda onun kıramayacağı fobiler .
Sürekli ayrılık'dan bahsetmek bile bana kalırsa ayrılma nedenidir, ikinizin de tahammülü yok gibi ortak payda da buluşmak adına ve sürdürmek bu ilişkiyi sadece zaman kaybı fikrimce...
 
Fobiler derken daha önce çadırda kalmış hoşuna gitmediği için kalmak istemiyormuş bir şeyden rahatsız olduğundan da değil aslında. Ben zaten kumsalda kamp severim böcü börtüden uzak. Daha önce kalıp "beğenmediğini" söylediği için üsteledim biraz sonra öyle kıvırdı konuyu.

Gerçekten, sevdiğim herşeye karşı alerjisi var. Mesela animasyon filmleri severim, biz yeni yeni çıkarken nötr'dü şimdi sevmiyor. Ben sahile gitmeyi severdim, hava sıcak olmasına rağmen avm'ye geçiyoruz. Bu eskiden böyle değildi. Yeni yeni huyları türüyor. Dışarıdan normalde ayıptır söylemesi fast food, et falan yerdi. Geçen ay ben dışarıdan hiç et yemiyorum iki yıldır bilmiyor musun dedi. Beni mi delirtmeye çalışıyor anlamadım.. Eskiden ne güzel gezerdik tozardık kendi derdi hatta hadi şunu bunu yapalım. Şimdi buluşmaları bir bahane bulup ekiyor. Filmleri o seçer hep, bana sadece şu filme gidelim der fikrimi bile sormaz.

Bana kalırsa da ayrılıktan bahsetmek ayrılma nedenidir ama bu kadar sevmesem şu ana kadar ayrılıktan bahsettiğinde çekip gitmiştim. Ben o kadar kolay silemiyorum.
Teşekkür ederim.. Ailem arkadaş çevrem sürekli iyi insan geçinip gidersiniz bir şekilde, bunaldığından öyle yapıyordur diyorlar. 2 yıldır mı bunalıyor? Benimle sorun var demek ki..

Benim en büyük hatam bu. Kendimi hiç düşünmem, sadece korku gibi anlarda kendimi düşünürüm o da ailem üzülür diye...
 
Erkeğin ayrılmak istemeyeni makbuldür. Salın gitsin nereye giderse.
Güldürdünüz beni :)) Allah razı olsun iki gündür gülemiyorum. O kadar hastayım ki 2-3 gün boyunca toplam 10 saat bile uyumamışımdır burun tıkanıklığından, ateşle sızıp kalıyorum anca. Buna rağmen gel af dile demesi çok koydu. Bir hatam da yok af dileyecek bana göre, normal bir cümle kurdum ona göre ise sanki sövdüm saydım.
 
naranta insanlar dışardan gördüğü kadarıyla bilir sen hayatına sürdüreceksin insanlar değil aslında herşeyde başta insanlar belli eder ama bizim gibi insanlar kabul etmez ve kabul ettiğimizde iş işten geçmiş olur baksana yapıp yapıp yapmadım diyor kampı sevmiyor adam bunu yerine bahane turetiyor sende baski uyguluyorsunuz evliliğini cam fanus un içinde geçmesini istermisin cvbi hayırsa adamla barışma 2. Olarak araca binme fobilerimiz ilgili terapi al derim ücretsiz 153 ara 3 1 tuşla hem kendin için iyilik yapmış olursun
 

Hiçbişey dilemeyin ya. Siz de bi bireysiniz sizinde duygularınız var. Kadınsınız bi kere 2 kat hassas davranması lazım. İlerde evlenirseniz daha kötü olur bak bunu çok ciddi söylüyorum. Ben olsam ayrılırım bu kadar ters tepmeye. Gelirse peşimden beni seviyordur ama gelmez üstüne başka kızlarla konuşuyorsa ki geneli böyle yapıyor beni hak etmemiş der yoluma bakardım. 2 sene uzun bi süre gibi gözükse de değil, millet 20 senelik evliliğini bitiriyor. lutfen değerli olduğunuzu unutmayın ve sizi bastirmasina izin vermeyin.
 
Merhaba İSADEM var yakınımda ücretsiz Psikolojik Danışmanlık hizmeti veriyor aynı zamanda ailevi sorunlarım ve zor geçmiş bir 20 yılım var. Muhtemelen psikiyatra yönlendirileceğim. Adam bunları bildiği halde ailem bana ne yaşatıyorsa benzerlerini yaşatıyor. Bazen benim kaderim mi bu diye saatlerce sinir krizi geçiriyorum, zaten tedavi almam gerek. Ama 153 tavsiyenizi de aklıma not ettim. Neden bilerek mi yapıyor farkında değil mi neden yapıyor ki...
Düşünceleriniz için çok teşekkür ederim, bir kere yine ayrılma konusu açmıştı bundan 7 ay önce. Sinirlerim tepeme çıkmıştı ve hiçbir şey demeden her yerden engellemiştim. 1 hafta sonra gelmişti, ben de sevdiğine kanaat getirmiştim. Tabii "yapmayacağım bundan sonra vs." dedi sözler verdi ama 1-2 ay sonra yine durum aynı oldu. Zaten sonrasında yurtdışına çıktım uzaktan yürüttük o arada 3-5 kere yine bu mevzular döndü, beni ziyaret etmesi ve sana bilet alıyorum İstanbul'a gel demesiyle 6 ayda 2 kere görüşebildik ki bileti istememiştim aslında yük olmuş oluyorum diye. Zaten bunları yaptı ama bin pişman da etti gelmesini de ben istememiştim, istiyordum tabii ama baskı kurmadım hiç. 6 ay orada yaşadığımı bile bile valizimin yarısını kaplayacak bir şey sipariş ediyordu! Ve engelledim sipariş etmesini diye bana "Sen ne vicdansızsın? Sende hiç vefa yok mu? Getirmek zorundasın" vs saydı da saydı ve yine o zaman da ayrılığa getirdi. Ülkeye dönüş yapınca sorunları çözeriz sanıyordum ama ben geleli 1 ay oluyor bir kere görüştük sadece. Diğer buluşmaları ekti.

Haklısınız millet 20 senelik evliliğini bitiriyor. 2 sene bunun yanında devede kulak... Ama insan yine de üzülüyor işte.
 

Sadece şunu sormak istiyorum. Bu adamla bi ömür geçirebilir misiniz dürüst olun özellikle kendinize. Sonuçta erkekler çok rolcü kişiler seviyorum der başkasına da gider.
 
Çok zor çok. Yarın bir gün evlenince de boşanalım diyip duracak. Birkaç gün bekle bakalım adım atmazsa hiç gitme üstüne.
Bi arkadasım senin gibi, çok emek verdi evlendi, oğlan 3 sene sonra seni sevmiyorum istemiyorum dedi boşandı. ( onun da böyle takıntıları vardı okb hastasıydı)
Hakkında hayırlısı olsun ama baştan ayrılması en iyisi olabilir
 
Sadece şunu sormak istiyorum. Bu adamla bi ömür geçirebilir misiniz dürüst olun özellikle kendinize. Sonuçta erkekler çok rolcü kişiler seviyorum der başkasına da gider.
Zor bir insan... Bu soruyu kendime çok sordum. Mantık hayır kalp evet diyor. Mantık sadece seviyorsun aşık değilsin zaten diyor, kalp sadece sevgi de yeter diyor.
Teşekkürler.. Okb hastası değil ama okb olma yolunda koşuyor resmen... Dediğiniz gibi birkaç gün bekleyeceğim.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…