Sonunda anlatabiliyorum

Phalanx ne yapsın?

  • Affet

    OY: 21 10,9%
  • Sil gitsin

    OY: 171 89,1%

  • Ankete Katılan
    192
Nerden başlayacağımı bilemiyorum uzun süredir düşünüyordum ama sonunda cesaretimi topladım. Artık soyut olarak benle olan durum vücut bulacak. Konu uzun ve zor kafam karışık. Idrak yollarının konusu bana cesaret verdi sanırım. Bu 30 yılın birikimidir. Sizin fikrinizi merak ediyorum.
Yazı uzun okuyup yorumlarsanız sevinirim.
Beni babaannem büyütmüş 7 yaşında vefat edene kadar, ama o zamana kadar annem ve ağırlıklı olarak babaannem bakmış. Hatta annemi görünce bu kadın kim diye sormuşum. Babaannem ölüp temelli annemle yaşamaya başlayınca sorunlarda başladı. Annemle ve akrabaları ile hiç anlaşamadım bunlar bolca teyze ve dayı oluyor. Oturduğumuz evin alt katındaki daireyi annem onlara tuttu ve kiralarını ödeyip onlara baktı. Bu arada yaşları yakındır ama çalışmaz veya paralarını kendine harcayıp bizden geçinirlerdi. Hatta bu yüzden babamın kendi kardeşleriyle olan iş ortaklığı bozulup aralarıda bozuldu.
Ben bu akraba kişileri ile hiç anlaşamadım hep bizdelerdi hiç özelimiz yoktu. Hep bir sorunları vardı. Annem hiç bizle ilgilenmiyordu onlar yüzünden. Babamın zor kazandığı üç kuruşuda bizi zorda bırakma pahasına onlara yediriyordu annem. Hiç sevgi görmedim o akrabalardan (teyze veya dayı demek istemiyorum). Küçükken günlüğüme bunları yazardım bir gün annem bulup sana bunları yazmış diye dayıma söyledi. Hepsi başıma toplanıp sen nasıl dayını sevmezsin sen kimsin diye beni sıkıştırdılar. Bu bir örnek daha o kadar çok var ki. 8 yaşındayken bir teyzeme gönderdi annem 1 haftalığına kadın kendi kızına hiçbirşey yaptırmaz bana duvar sildirir, yer sildirirdi. Kızına kıyamaz beni bakkala gönderirdi, bakkal uzak kendi kızına bişey olur diye. Kızına kızsa beni döverdi sebepsiz.
10 yaşındayken bana kalem çalmışım gibi iftira attılar ve bende kaldıramayıp dedemin kalp ilaçlarını içip intihar ettim. Kurtuldum ölmedim ama annem yine bana kızgındı asla bana sahip çıkmıyordu. Olay babamdan gizlendi tabi.
Annem onlar yer içer hergün işlerini bana yaptırırdı hatta komşular yazık bu kıza nasıl yapsın daha çocuk derler annemde karışmayın diye azarlardı. Of liste o kadar uzun ki...
Lisedeyken hem okudum hem çalıştım ve kendi paramı kazandım çünkü annem babamın bana verdiği parayı vermiyordu. Ondan almadığım sürece nasıl para kazandığımı asla sormuyordu. Sorduğumda sana güvendiğimden sormadım dedi ben daha 14 yaşındaydım...
Neyse evlenmek istedim o zaman teyzeler evlenmemem için hergün kavga çıkardılar. Eşim evlenebilmek için milletvekili ile bile istemeye gelmek istedi. Babamla konuştu , babam sevmişti ama annem yine olmaz diye tutturdu. Eşimi tanımadan, eşim türk değil diye annemle birlik olup beni evden kovdular. Kovdukları gün kıyafetlerimi ayakkabılarımı eşyalarımı aralarında bölüşmüşler. Annem evden para çaldığım yalanını söylemiş herkese. Aradım neden bunu söyledin diye başta bulamamıştık sonra bulduk dedi. Midem bulanıyor yeniden bunlar aklıma gelince. Evlendik eşimle 3 ay sonra barıştılar kafalarına göre. Sanki ben evden kaçmışım gibi millete yalan söylemişler. Neden dedim cevap yok.
Asla annemi sevemedim bunun için kendimi suçlamakla geçti zamanım. Kendimde suç arıyordum nasıl bir insan annesini sevemez bende hata olmalıydı. (Aslında hala bunu duymak istiyorum birilerinin yanlış yapıyorsun iyi insan demesini umuyorum. )
Evlenince hepsinden uzağa taşındım ama babam bana yakın olmak için 20 yıllık evini bırakıp üst sokağımıza taşındı. Tek kızıyım sever beni.
Herkes bir şans hakeder dedim ama annem yine durulmadı. Kanamalı bir hamilelik geçirdim annem üst sokağımda olmasına rağmen 1 kere gelmedi. O da yetmez gibi sana bakmaya mecbur değilim dedi. Oğlum 6 aylık olana kadar arayıp sormadı. Oğlum 8 aylık doğmuştu en çok ihtiyacım olduğu zamanda yine yoktu. 10 gün yoğun bakımda kaldı oğlum ona rağmen umursamadı. Kardeşim o sırada eşime 100.000 dolarlık bir kazık attı. Ailem borç üstlerine kalır korkusuyla bana boşan diye baskı yaptılar ama dinlemedim. Eşimle başka ile taşınıp yine sıfırdan başladık. Eşim saolsun hiç yüzüme vurmadı bu durumu ama aileme çok kinlendi. Haklı olduğu için susuyorum. Ben üzülmeyim diye o da konuşmuyor bu beni daha da üzüyor keşke dışa vursa bu durumu. Neyse yine zaman geçti 2. çocuğa hamileydim 9-10 kere hastane de yattım yine annem gezmelerde gelmiyor. Doğuma 2 hafta kala millet ne der diye geldi. Sonra hemen kaçtı zaten. Giderken de eşimle kavga etti. Kızım şimdi 4 aylık 4 kere ancak aramıştır. Eşimle evlenmemi asla istemediler olmayınca sindiremedi. 11 yıllık evliyim hala boşanayım diye bekliyor. Eşimde onların yemeğini temizliğini bile yapardı, saygı gösterirdi.
Eşimle birbirimizi çok seviyoruz bana hep yardımcı olur. Sadece aynı evi değil aynı hayatıda paylaşırız. Beraber film izler eğleniriz. O yemek yapar ben temizlik. Üniversite ye gitmem için cesaretlendirdi ve şuan 3.sınıfım. O çocuklara bakar ben derse giderim. Yani eşimle mutluyum türk olmaması benim için asla sorun olmadı. Beraber avrupa da okula gittik beni destekledi. Şimdi maddi durumumuz iyi baya toparladık o olaydan sonra annem bunu da hazmedemiyor. Off acaba ben üvey evlat mıyım. Hep çocukluğum boyunca öyle olduğumu düşündüm. Bir anne bunu düşündürüyorsa sorun vardır.
Eşim aileme karşı çok sert. Hiç lafını esirgemiyor yeri gelince hatalarını yüzüne vuruyor. Onlar zaten hiç sevmedi.
Annemi hiç sevemediğim için ilk 5 yıl çocuk yapmadım. Şimdi evlatlarım sayesinde aşmaya başladım bu durumu. İçimde açtıkları bu boşluk beni derinden yaralıyor. Birbirine sarılan anne-kız görsem içim parçalanıyor. Ama asla yapamıyorum. Şimdi benden sevgi bekliyor neden bu kadar soğuksun diyor. Onu da sevemiyorum yerini de dolduramıyorum. Hayatıma bağlıyım çocuklarıma adadım kendimi. Benim için önce evlatlarım geliyor. Onun yaptığı hataları yapmamıyorum.
Şimdi görünce aşırı seviyor beni annem (maddi durumumum iyi olmasınında etkisi olabilir bilmiyorum, pişmanda olabilir). Aşırı düşkün görünüyor. Affetmeli miyim silmeli miyim bilmiyorum. Şimdiye kadar ararlarsa konuştum ama ben aramadım. Eşim sorunu çöz için rahatlasın diyor. Ya affet ya da sil diyor. Böyle var ile yok arası kendine zarar diyor. Siz ne düşünüyorsunuz?
Affedin büyüklük sizde kalsın. Ama adımlarınız temkinli olsun. Aileniz ne eşinize ne evliliğinize maddi manevi zarar veremesin. Evliliğiniz Allah ın bir lütfu gibi.
 
Hayır ayrı değillerdi ama babamın iş saatleri çoktu bir de evde olduğu günlerde de dışarda zaman geçirirdi.
Artık sadece aradıklarında yabancı gibi konuşacağım arayıp sormayacağım. Kararımı verdim. İhtiyaçları olduklarında bakarım netice de 9 ay karnında taşımış doğurmuş ona hürmeten ama başka bişey yapmam. Derdi paraysa sorun değil ama manevi olarak artık karşılık bulamaz. Evladı hayattayken evlatsız kaldı daha büyük bir ceza olamaz insana.
İyi dilekleriniz için teşekkür ederim inşallah sizde hep mutlu olun
Parada verme .. tamamen sil
 
en zor zamanında destek olmamış biri ki anneden bahsediyoruz
şimdi rahata ermişken geriye bakmaya çalışıp acaba ile kendini kandırma

kıskanç fesat kadın, çocuklarına da zarar verebilir
hiç yakınlaşmaya görüşmeye gerek yok
başını kurtarmışken nefes al şükret

eşinizin yerinde olsam sizin telefon haricinde görüşmenize asla izin vermezdim
o kadın size ancak menfaat için yaklaşır
hatta siz kardeşinizin aldığı parayı hatırlatsanız haklı gibi üste çıkabilir
 
silin gitsin. sizin en ihtiyacınız olduğunuz zamanlarda eziyet etmiş, çocukluğunuzu en masum hallerinizi yoketmiş, kendi canınıza bile kastetmişsiniz. çektiğiniz eziyetleri unutamazsınız, kimbilir ne derin yaralar izler bırakmıştır.
ana baba hakkı gibi evlat hakkı da vardır. bizim büyüklerimiz işte bunu unutuyorlar.
eşinize evlatlarınıza sarılın, derman onlarda.
 
Cevabım net, sil gitsin...

Böyle anne olmaz olsun.

Sen düzenini kurup, rahata erdikten sonra, gel ben de sana annelik yaparım! Ne var ki bunda?
Herkes böyle anne olur.

Asıl annelik, evladının zor zamanında koşmakta, onu herkesten korumakta.
Siz de annesiniz artık, evlatlarınıza kuş tüyü değse içiniz gider.
Anneniz malesef anne değil ve hiç bir zaman size anne olamamış, bu saatten sonra da anne olmasını beklemeyin.

Şanslısınız ki sizi anlayan, değer veren, sizi destekleyen ve iyiye yönelten bir eşiniz var.
Bu bulunmaz bir nimet, sizin başkasına zaten ihtiyacınız yok inanın bana.
Silin atın annenizi... Öyle ana ancak zarar verir size.
 
Tüm bunlar olurken baban ne yapıyordu? Hiç mi fark etmedi durumu?
 
Nerden başlayacağımı bilemiyorum uzun süredir düşünüyordum ama sonunda cesaretimi topladım. Artık soyut olarak benle olan durum vücut bulacak. Konu uzun ve zor kafam karışık. Idrak yollarının konusu bana cesaret verdi sanırım. Bu 30 yılın birikimidir. Sizin fikrinizi merak ediyorum.
Yazı uzun okuyup yorumlarsanız sevinirim.
Beni babaannem büyütmüş 7 yaşında vefat edene kadar, ama o zamana kadar annem ve ağırlıklı olarak babaannem bakmış. Hatta annemi görünce bu kadın kim diye sormuşum. Babaannem ölüp temelli annemle yaşamaya başlayınca sorunlarda başladı. Annemle ve akrabaları ile hiç anlaşamadım bunlar bolca teyze ve dayı oluyor. Oturduğumuz evin alt katındaki daireyi annem onlara tuttu ve kiralarını ödeyip onlara baktı. Bu arada yaşları yakındır ama çalışmaz veya paralarını kendine harcayıp bizden geçinirlerdi. Hatta bu yüzden babamın kendi kardeşleriyle olan iş ortaklığı bozulup aralarıda bozuldu.
Ben bu akraba kişileri ile hiç anlaşamadım hep bizdelerdi hiç özelimiz yoktu. Hep bir sorunları vardı. Annem hiç bizle ilgilenmiyordu onlar yüzünden. Babamın zor kazandığı üç kuruşuda bizi zorda bırakma pahasına onlara yediriyordu annem. Hiç sevgi görmedim o akrabalardan (teyze veya dayı demek istemiyorum). Küçükken günlüğüme bunları yazardım bir gün annem bulup sana bunları yazmış diye dayıma söyledi. Hepsi başıma toplanıp sen nasıl dayını sevmezsin sen kimsin diye beni sıkıştırdılar. Bu bir örnek daha o kadar çok var ki. 8 yaşındayken bir teyzeme gönderdi annem 1 haftalığına kadın kendi kızına hiçbirşey yaptırmaz bana duvar sildirir, yer sildirirdi. Kızına kıyamaz beni bakkala gönderirdi, bakkal uzak kendi kızına bişey olur diye. Kızına kızsa beni döverdi sebepsiz.
10 yaşındayken bana kalem çalmışım gibi iftira attılar ve bende kaldıramayıp dedemin kalp ilaçlarını içip intihar ettim. Kurtuldum ölmedim ama annem yine bana kızgındı asla bana sahip çıkmıyordu. Olay babamdan gizlendi tabi.
Annem onlar yer içer hergün işlerini bana yaptırırdı hatta komşular yazık bu kıza nasıl yapsın daha çocuk derler annemde karışmayın diye azarlardı. Of liste o kadar uzun ki...
Lisedeyken hem okudum hem çalıştım ve kendi paramı kazandım çünkü annem babamın bana verdiği parayı vermiyordu. Ondan almadığım sürece nasıl para kazandığımı asla sormuyordu. Sorduğumda sana güvendiğimden sormadım dedi ben daha 14 yaşındaydım...
Neyse evlenmek istedim o zaman teyzeler evlenmemem için hergün kavga çıkardılar. Eşim evlenebilmek için milletvekili ile bile istemeye gelmek istedi. Babamla konuştu , babam sevmişti ama annem yine olmaz diye tutturdu. Eşimi tanımadan, eşim türk değil diye annemle birlik olup beni evden kovdular. Kovdukları gün kıyafetlerimi ayakkabılarımı eşyalarımı aralarında bölüşmüşler. Annem evden para çaldığım yalanını söylemiş herkese. Aradım neden bunu söyledin diye başta bulamamıştık sonra bulduk dedi. Midem bulanıyor yeniden bunlar aklıma gelince. Evlendik eşimle 3 ay sonra barıştılar kafalarına göre. Sanki ben evden kaçmışım gibi millete yalan söylemişler. Neden dedim cevap yok.
Asla annemi sevemedim bunun için kendimi suçlamakla geçti zamanım. Kendimde suç arıyordum nasıl bir insan annesini sevemez bende hata olmalıydı. (Aslında hala bunu duymak istiyorum birilerinin yanlış yapıyorsun iyi insan demesini umuyorum. )
Evlenince hepsinden uzağa taşındım ama babam bana yakın olmak için 20 yıllık evini bırakıp üst sokağımıza taşındı. Tek kızıyım sever beni.
Herkes bir şans hakeder dedim ama annem yine durulmadı. Kanamalı bir hamilelik geçirdim annem üst sokağımda olmasına rağmen 1 kere gelmedi. O da yetmez gibi sana bakmaya mecbur değilim dedi. Oğlum 6 aylık olana kadar arayıp sormadı. Oğlum 8 aylık doğmuştu en çok ihtiyacım olduğu zamanda yine yoktu. 10 gün yoğun bakımda kaldı oğlum ona rağmen umursamadı. Kardeşim o sırada eşime 100.000 dolarlık bir kazık attı. Ailem borç üstlerine kalır korkusuyla bana boşan diye baskı yaptılar ama dinlemedim. Eşimle başka ile taşınıp yine sıfırdan başladık. Eşim saolsun hiç yüzüme vurmadı bu durumu ama aileme çok kinlendi. Haklı olduğu için susuyorum. Ben üzülmeyim diye o da konuşmuyor bu beni daha da üzüyor keşke dışa vursa bu durumu. Neyse yine zaman geçti 2. çocuğa hamileydim 9-10 kere hastane de yattım yine annem gezmelerde gelmiyor. Doğuma 2 hafta kala millet ne der diye geldi. Sonra hemen kaçtı zaten. Giderken de eşimle kavga etti. Kızım şimdi 4 aylık 4 kere ancak aramıştır. Eşimle evlenmemi asla istemediler olmayınca sindiremedi. 11 yıllık evliyim hala boşanayım diye bekliyor. Eşimde onların yemeğini temizliğini bile yapardı, saygı gösterirdi.
Eşimle birbirimizi çok seviyoruz bana hep yardımcı olur. Sadece aynı evi değil aynı hayatıda paylaşırız. Beraber film izler eğleniriz. O yemek yapar ben temizlik. Üniversite ye gitmem için cesaretlendirdi ve şuan 3.sınıfım. O çocuklara bakar ben derse giderim. Yani eşimle mutluyum türk olmaması benim için asla sorun olmadı. Beraber avrupa da okula gittik beni destekledi. Şimdi maddi durumumuz iyi baya toparladık o olaydan sonra annem bunu da hazmedemiyor. Off acaba ben üvey evlat mıyım. Hep çocukluğum boyunca öyle olduğumu düşündüm. Bir anne bunu düşündürüyorsa sorun vardır.
Eşim aileme karşı çok sert. Hiç lafını esirgemiyor yeri gelince hatalarını yüzüne vuruyor. Onlar zaten hiç sevmedi.
Annemi hiç sevemediğim için ilk 5 yıl çocuk yapmadım. Şimdi evlatlarım sayesinde aşmaya başladım bu durumu. İçimde açtıkları bu boşluk beni derinden yaralıyor. Birbirine sarılan anne-kız görsem içim parçalanıyor. Ama asla yapamıyorum. Şimdi benden sevgi bekliyor neden bu kadar soğuksun diyor. Onu da sevemiyorum yerini de dolduramıyorum. Hayatıma bağlıyım çocuklarıma adadım kendimi. Benim için önce evlatlarım geliyor. Onun yaptığı hataları yapmamıyorum.
Şimdi görünce aşırı seviyor beni annem (maddi durumumum iyi olmasınında etkisi olabilir bilmiyorum, pişmanda olabilir). Aşırı düşkün görünüyor. Affetmeli miyim silmeli miyim bilmiyorum. Şimdiye kadar ararlarsa konuştum ama ben aramadım. Eşim sorunu çöz için rahatlasın diyor. Ya affet ya da sil diyor. Böyle var ile yok arası kendine zarar diyor. Siz ne düşünüyorsunuz?

Anne olmaktan önce insan olamamış kusura bakmayın ama artık kendi aileniz var ben hiç iyi şeyler hissetmedim anneniz hakkında yuvanızı bozmadan rahat etmiyecekmiş gibi hissediyorum lütfen uzak durun
 
Bana da onun çocuğu değilmişsiniz gibi geldi. 7 yaşınıza kadar babaanne bakmış bir de. Gerçi böyle olsa bin kere vururlardı yüzünüze ama bilemedim.
Bu zamana kadar dayanabilmişsiniz. Allah bir yerden almış bir yerden vermiş. Çok iyi bir eş bulmuşsunuz. Ben de silin gitsin derim.
 
Sevgili kardeşim ( nedense kardeşim demek istedim. ) bizim durumumuz seninkinin bir değiştiği. Ben de anne tarafından nefret ediyorum. Detaya girmek istemiyorum ama sadece şunu söyleyeyim. Annem 5ay önce vefat etti. Cenazesine bile zor yetiştik. Geç haber verdi dayı denen kişi. O kadar çok pişmanlık yaşıyorum ki keşke annemi onların içinden çekip alsaydım. Ama maddi durumum yoktu. Sen de pişmanlık yaşamamak istiyorsan affet ama mesafeli ol. Tekrar tekme yersen annenden üzülme diye. O annelik görevini yapmamış ama sen evlatlık görevini yap. Geri baktığında benim gibi içinde kalmasın
 
Bana da onun çocuğu değilmişsiniz gibi geldi. 7 yaşınıza kadar babaanne bakmış bir de. Gerçi böyle olsa bin kere vururlardı yüzünüze ama bilemedim.
Bu zamana kadar dayanabilmişsiniz. Allah bir yerden almış bir yerden vermiş. Çok iyi bir eş bulmuşsunuz. Ben de silin gitsin derim.
Öyle anneler var maalesef. Babaanne bakmış diye çocuğunu sevmeyen. Mesela 22 yaşında bir kk üyesi yazmış ki annesi kızla görüşmek istemiyormuş. Babasına benziyor diye. Allah hayırlı anne nasip etsin demek lazım. Her anne bir olmuyor.
 
Ben annenizin tamamen menfaati için size yakın davrandığını düşünüyorum.
E malum yaşlanıyor sizinde maddi durum iyiymiş bana ilerde bakar diye düşünüyordur .

Açıkçası halen beklenti icinde olmanız yanlış onun da sizden beklenti icinde olması yanlış.
Bariz bi kopukluk var çünkü aranızda istesenizde affedemezsiniz bence.

Hayır siz affetseniz eşinizle arası kötü bu sefer evliliginize zarar verecektir.
Her şeyi geçtim ben olsam iki evladimdan da uzak durmasını isterdim.
Dolayısıyla çoktan silerdim.
 
Ben annenizin tamamen menfaati için size yakın davrandığını düşünüyorum.
E malum yaşlanıyor sizinde maddi durum iyiymiş bana ilerde bakar diye düşünüyordur .

Açıkçası halen beklenti icinde olmanız yanlış onun da sizden beklenti icinde olması yanlış.
Bariz bi kopukluk var çünkü aranızda istesenizde affedemezsiniz bence.

Hayır siz affetseniz eşinizle arası kötü bu sefer evliliginize zarar verecektir.
Her şeyi geçtim ben olsam iki evladimdan da uzak durmasını isterdim.
Dolayısıyla çoktan silerdim.
Ben halama düşkünüm annem gibidir. Hergün arar sen benim ilk çocuğum gibisin der. Kızımı görüntülü görmek ister. Onlara gittiğimde çeşit çeşit yemek yapar. Organ nakli olduğunda ziyaretine gittim onda bile kalkıp sevdiğim şeyleri yapmış. Nasıl sevilmez bu insan. Eşime saygı gösterir. Bende halamı severim anneler gününde arar İstanbul’a gittiğimde onda kalırım. Annem de halamı kıskanır. Hatta bir ara o kadar takmıştı ki ona başka biriyle ilişkisi var diye iftira bile atmıştı ben azarladım sonra bir daha konusunu açamadı. Halamla aramı bozmak için bunu bile denedi.
Halamın çocukları da bana çok düşkündür kendi kardeşimden daha yakındırlar. Annem onlarla aram bozulsa rahatlayacak. Ama eline fırsat vermiyorum.
Halama sarılırken gördü diye odasından çıkmadı 2 gün. Öyle de gariptir.
 
Bakın ne güzel az da olsa annelik hissi yaşatan biri olmuş hayatınızda. Bu hisse tamamen yabancı değilsiniz yani.
Bakın bnm çok yakın arkadaşlarımdan biri evlatlık. Evlat edinen kişi yani annesi öyle seviyor öyle titriyor ki söylemeseler anlamazsın evlatlık olduğunu. Şimdi bu kadının kanı değil dokuz ay karnında taşımadı. Yani ne demek bu annelik karnında taşımayla sanciyla şunla bunla olmuyor.
Anneniz bile demek istemediğim bu kadın size nasıl travmalar yaşatmış bu yaş olmuş hala ruh emici gibi mutsuzluğunu boşanmanizi bekliyor, babanızla ilişkinize bile hasar vermiş, eşinize yapılan dolandırıcılığı bahsetmiyorum bile.. tüm bunlari düşününce ilişkinizin seyrini artık siz düşünmemelisiniz. Bırakın anneniz eğer kalp falan yetiştirirse içinde bunca zaman sonra sizden özür dilesin yada sizin iyiligijizi dusunemiyorsa uzak olsun.
 
Nerden başlayacağımı bilemiyorum uzun süredir düşünüyordum ama sonunda cesaretimi topladım. Artık soyut olarak benle olan durum vücut bulacak. Konu uzun ve zor kafam karışık. Idrak yollarının konusu bana cesaret verdi sanırım. Bu 30 yılın birikimidir. Sizin fikrinizi merak ediyorum.
Yazı uzun okuyup yorumlarsanız sevinirim.
Beni babaannem büyütmüş 7 yaşında vefat edene kadar, ama o zamana kadar annem ve ağırlıklı olarak babaannem bakmış. Hatta annemi görünce bu kadın kim diye sormuşum. Babaannem ölüp temelli annemle yaşamaya başlayınca sorunlarda başladı. Annemle ve akrabaları ile hiç anlaşamadım bunlar bolca teyze ve dayı oluyor. Oturduğumuz evin alt katındaki daireyi annem onlara tuttu ve kiralarını ödeyip onlara baktı. Bu arada yaşları yakındır ama çalışmaz veya paralarını kendine harcayıp bizden geçinirlerdi. Hatta bu yüzden babamın kendi kardeşleriyle olan iş ortaklığı bozulup aralarıda bozuldu.
Ben bu akraba kişileri ile hiç anlaşamadım hep bizdelerdi hiç özelimiz yoktu. Hep bir sorunları vardı. Annem hiç bizle ilgilenmiyordu onlar yüzünden. Babamın zor kazandığı üç kuruşuda bizi zorda bırakma pahasına onlara yediriyordu annem. Hiç sevgi görmedim o akrabalardan (teyze veya dayı demek istemiyorum). Küçükken günlüğüme bunları yazardım bir gün annem bulup sana bunları yazmış diye dayıma söyledi. Hepsi başıma toplanıp sen nasıl dayını sevmezsin sen kimsin diye beni sıkıştırdılar. Bu bir örnek daha o kadar çok var ki. 8 yaşındayken bir teyzeme gönderdi annem 1 haftalığına kadın kendi kızına hiçbirşey yaptırmaz bana duvar sildirir, yer sildirirdi. Kızına kıyamaz beni bakkala gönderirdi, bakkal uzak kendi kızına bişey olur diye. Kızına kızsa beni döverdi sebepsiz.
10 yaşındayken bana kalem çalmışım gibi iftira attılar ve bende kaldıramayıp dedemin kalp ilaçlarını içip intihar ettim. Kurtuldum ölmedim ama annem yine bana kızgındı asla bana sahip çıkmıyordu. Olay babamdan gizlendi tabi.
Annem onlar yer içer hergün işlerini bana yaptırırdı hatta komşular yazık bu kıza nasıl yapsın daha çocuk derler annemde karışmayın diye azarlardı. Of liste o kadar uzun ki...
Lisedeyken hem okudum hem çalıştım ve kendi paramı kazandım çünkü annem babamın bana verdiği parayı vermiyordu. Ondan almadığım sürece nasıl para kazandığımı asla sormuyordu. Sorduğumda sana güvendiğimden sormadım dedi ben daha 14 yaşındaydım...
Neyse evlenmek istedim o zaman teyzeler evlenmemem için hergün kavga çıkardılar. Eşim evlenebilmek için milletvekili ile bile istemeye gelmek istedi. Babamla konuştu , babam sevmişti ama annem yine olmaz diye tutturdu. Eşimi tanımadan, eşim türk değil diye annemle birlik olup beni evden kovdular. Kovdukları gün kıyafetlerimi ayakkabılarımı eşyalarımı aralarında bölüşmüşler. Annem evden para çaldığım yalanını söylemiş herkese. Aradım neden bunu söyledin diye başta bulamamıştık sonra bulduk dedi. Midem bulanıyor yeniden bunlar aklıma gelince. Evlendik eşimle 3 ay sonra barıştılar kafalarına göre. Sanki ben evden kaçmışım gibi millete yalan söylemişler. Neden dedim cevap yok.
Asla annemi sevemedim bunun için kendimi suçlamakla geçti zamanım. Kendimde suç arıyordum nasıl bir insan annesini sevemez bende hata olmalıydı. (Aslında hala bunu duymak istiyorum birilerinin yanlış yapıyorsun iyi insan demesini umuyorum. )
Evlenince hepsinden uzağa taşındım ama babam bana yakın olmak için 20 yıllık evini bırakıp üst sokağımıza taşındı. Tek kızıyım sever beni.
Herkes bir şans hakeder dedim ama annem yine durulmadı. Kanamalı bir hamilelik geçirdim annem üst sokağımda olmasına rağmen 1 kere gelmedi. O da yetmez gibi sana bakmaya mecbur değilim dedi. Oğlum 6 aylık olana kadar arayıp sormadı. Oğlum 8 aylık doğmuştu en çok ihtiyacım olduğu zamanda yine yoktu. 10 gün yoğun bakımda kaldı oğlum ona rağmen umursamadı. Kardeşim o sırada eşime 100.000 dolarlık bir kazık attı. Ailem borç üstlerine kalır korkusuyla bana boşan diye baskı yaptılar ama dinlemedim. Eşimle başka ile taşınıp yine sıfırdan başladık. Eşim saolsun hiç yüzüme vurmadı bu durumu ama aileme çok kinlendi. Haklı olduğu için susuyorum. Ben üzülmeyim diye o da konuşmuyor bu beni daha da üzüyor keşke dışa vursa bu durumu. Neyse yine zaman geçti 2. çocuğa hamileydim 9-10 kere hastane de yattım yine annem gezmelerde gelmiyor. Doğuma 2 hafta kala millet ne der diye geldi. Sonra hemen kaçtı zaten. Giderken de eşimle kavga etti. Kızım şimdi 4 aylık 4 kere ancak aramıştır. Eşimle evlenmemi asla istemediler olmayınca sindiremedi. 11 yıllık evliyim hala boşanayım diye bekliyor. Eşimde onların yemeğini temizliğini bile yapardı, saygı gösterirdi.
Eşimle birbirimizi çok seviyoruz bana hep yardımcı olur. Sadece aynı evi değil aynı hayatıda paylaşırız. Beraber film izler eğleniriz. O yemek yapar ben temizlik. Üniversite ye gitmem için cesaretlendirdi ve şuan 3.sınıfım. O çocuklara bakar ben derse giderim. Yani eşimle mutluyum türk olmaması benim için asla sorun olmadı. Beraber avrupa da okula gittik beni destekledi. Şimdi maddi durumumuz iyi baya toparladık o olaydan sonra annem bunu da hazmedemiyor. Off acaba ben üvey evlat mıyım. Hep çocukluğum boyunca öyle olduğumu düşündüm. Bir anne bunu düşündürüyorsa sorun vardır.
Eşim aileme karşı çok sert. Hiç lafını esirgemiyor yeri gelince hatalarını yüzüne vuruyor. Onlar zaten hiç sevmedi.
Annemi hiç sevemediğim için ilk 5 yıl çocuk yapmadım. Şimdi evlatlarım sayesinde aşmaya başladım bu durumu. İçimde açtıkları bu boşluk beni derinden yaralıyor. Birbirine sarılan anne-kız görsem içim parçalanıyor. Ama asla yapamıyorum. Şimdi benden sevgi bekliyor neden bu kadar soğuksun diyor. Onu da sevemiyorum yerini de dolduramıyorum. Hayatıma bağlıyım çocuklarıma adadım kendimi. Benim için önce evlatlarım geliyor. Onun yaptığı hataları yapmamıyorum.
Şimdi görünce aşırı seviyor beni annem (maddi durumumum iyi olmasınında etkisi olabilir bilmiyorum, pişmanda olabilir). Aşırı düşkün görünüyor. Affetmeli miyim silmeli miyim bilmiyorum. Şimdiye kadar ararlarsa konuştum ama ben aramadım. Eşim sorunu çöz için rahatlasın diyor. Ya affet ya da sil diyor. Böyle var ile yok arası kendine zarar diyor. Siz ne düşünüyorsunuz?
Yazdıkların burnumun diregini sızlattı normalde affet derdim ama sil gitsin dedim ben...
Evladinda anne baba üzerinde hakkı var...
Görüş ama ailene yaklaştırma derim ben hele eşinle arana sakın musallat etme...
Evlatlarina odaklan ınşallah onlar sana tutkun olur canım.
Herşey gönlünce olsun...
 
Ben halama düşkünüm annem gibidir. Hergün arar sen benim ilk çocuğum gibisin der. Kızımı görüntülü görmek ister. Onlara gittiğimde çeşit çeşit yemek yapar. Organ nakli olduğunda ziyaretine gittim onda bile kalkıp sevdiğim şeyleri yapmış. Nasıl sevilmez bu insan. Eşime saygı gösterir. Bende halamı severim anneler gününde arar İstanbul’a gittiğimde onda kalırım. Annem de halamı kıskanır. Hatta bir ara o kadar takmıştı ki ona başka biriyle ilişkisi var diye iftira bile atmıştı ben azarladım sonra bir daha konusunu açamadı. Halamla aramı bozmak için bunu bile denedi.
Halamın çocukları da bana çok düşkündür kendi kardeşimden daha yakındırlar. Annem onlarla aram bozulsa rahatlayacak. Ama eline fırsat vermiyorum.
Halama sarılırken gördü diye odasından çıkmadı 2 gün. Öyle de gariptir.
Çünkü anneniz kıskanç, bencil, fesat.
Sizin iyi ve mutlu olmanız ona batıyor.
 
10 yasindaki cocugunu intihara surukleyen olaylara neden olan ve bu durumu duzeltmek kizina yardim etmek icin kilini kipirdatmayan birini affetmeyin. Dogurmus olmasi bir sey degistirmiyor.
 
tamamını okudum ve cok üzüldüm bazı anneleri anlayamıyorum.
ama çok şükürki eşiniz cok iyiymiş sizinde bi aileniz var ve siz öyle bi anne olmıcaksınız hiç bi zaman :)
bi tek babacıgınıza üzüldüm sizinle görüşemiyor belliki bu durumlardan.
bn szin yerinizde olsam napardım bilemiyorum silemez insan heralde ama bence de çok içli dışlı olmayın maddi manevi zarar görmemek adına.
 
Bence sen eşin iyi ,baban tarafı iyi, annen tarafı kötü diye zihninde kalıba sokmuşsun. Şöyle ki her insanın iyi yanı da olur kötü yanı da. Doğru yaptığı şeyler de olur yanlış yaptığı şeyler de. Bence annenin hep kötü taraflarına odaklamışsın. Anlaşamıyorsan mesafe koy ama hepten silme taraftarı değilim. Sonrasında pişman olabilirsin. Hayatta kapıları kapatmamak lazım diye düşünüyorum. Kafanda bir şeyleri netleştirmen iyi olur ama bunu ya hep ya hiç mantığı ile yapma. Belki de annenle konuşsan kafan netleşir.
 
Nerden başlayacağımı bilemiyorum uzun süredir düşünüyordum ama sonunda cesaretimi topladım. Artık soyut olarak benle olan durum vücut bulacak. Konu uzun ve zor kafam karışık. Idrak yollarının konusu bana cesaret verdi sanırım. Bu 30 yılın birikimidir. Sizin fikrinizi merak ediyorum.
Yazı uzun okuyup yorumlarsanız sevinirim.
Beni babaannem büyütmüş 7 yaşında vefat edene kadar, ama o zamana kadar annem ve ağırlıklı olarak babaannem bakmış. Hatta annemi görünce bu kadın kim diye sormuşum. Babaannem ölüp temelli annemle yaşamaya başlayınca sorunlarda başladı. Annemle ve akrabaları ile hiç anlaşamadım bunlar bolca teyze ve dayı oluyor. Oturduğumuz evin alt katındaki daireyi annem onlara tuttu ve kiralarını ödeyip onlara baktı. Bu arada yaşları yakındır ama çalışmaz veya paralarını kendine harcayıp bizden geçinirlerdi. Hatta bu yüzden babamın kendi kardeşleriyle olan iş ortaklığı bozulup aralarıda bozuldu.
Ben bu akraba kişileri ile hiç anlaşamadım hep bizdelerdi hiç özelimiz yoktu. Hep bir sorunları vardı. Annem hiç bizle ilgilenmiyordu onlar yüzünden. Babamın zor kazandığı üç kuruşuda bizi zorda bırakma pahasına onlara yediriyordu annem. Hiç sevgi görmedim o akrabalardan (teyze veya dayı demek istemiyorum). Küçükken günlüğüme bunları yazardım bir gün annem bulup sana bunları yazmış diye dayıma söyledi. Hepsi başıma toplanıp sen nasıl dayını sevmezsin sen kimsin diye beni sıkıştırdılar. Bu bir örnek daha o kadar çok var ki. 8 yaşındayken bir teyzeme gönderdi annem 1 haftalığına kadın kendi kızına hiçbirşey yaptırmaz bana duvar sildirir, yer sildirirdi. Kızına kıyamaz beni bakkala gönderirdi, bakkal uzak kendi kızına bişey olur diye. Kızına kızsa beni döverdi sebepsiz.
10 yaşındayken bana kalem çalmışım gibi iftira attılar ve bende kaldıramayıp dedemin kalp ilaçlarını içip intihar ettim. Kurtuldum ölmedim ama annem yine bana kızgındı asla bana sahip çıkmıyordu. Olay babamdan gizlendi tabi.
Annem onlar yer içer hergün işlerini bana yaptırırdı hatta komşular yazık bu kıza nasıl yapsın daha çocuk derler annemde karışmayın diye azarlardı. Of liste o kadar uzun ki...
Lisedeyken hem okudum hem çalıştım ve kendi paramı kazandım çünkü annem babamın bana verdiği parayı vermiyordu. Ondan almadığım sürece nasıl para kazandığımı asla sormuyordu. Sorduğumda sana güvendiğimden sormadım dedi ben daha 14 yaşındaydım...
Neyse evlenmek istedim o zaman teyzeler evlenmemem için hergün kavga çıkardılar. Eşim evlenebilmek için milletvekili ile bile istemeye gelmek istedi. Babamla konuştu , babam sevmişti ama annem yine olmaz diye tutturdu. Eşimi tanımadan, eşim türk değil diye annemle birlik olup beni evden kovdular. Kovdukları gün kıyafetlerimi ayakkabılarımı eşyalarımı aralarında bölüşmüşler. Annem evden para çaldığım yalanını söylemiş herkese. Aradım neden bunu söyledin diye başta bulamamıştık sonra bulduk dedi. Midem bulanıyor yeniden bunlar aklıma gelince. Evlendik eşimle 3 ay sonra barıştılar kafalarına göre. Sanki ben evden kaçmışım gibi millete yalan söylemişler. Neden dedim cevap yok.
Asla annemi sevemedim bunun için kendimi suçlamakla geçti zamanım. Kendimde suç arıyordum nasıl bir insan annesini sevemez bende hata olmalıydı. (Aslında hala bunu duymak istiyorum birilerinin yanlış yapıyorsun iyi insan demesini umuyorum. )
Evlenince hepsinden uzağa taşındım ama babam bana yakın olmak için 20 yıllık evini bırakıp üst sokağımıza taşındı. Tek kızıyım sever beni.
Herkes bir şans hakeder dedim ama annem yine durulmadı. Kanamalı bir hamilelik geçirdim annem üst sokağımda olmasına rağmen 1 kere gelmedi. O da yetmez gibi sana bakmaya mecbur değilim dedi. Oğlum 6 aylık olana kadar arayıp sormadı. Oğlum 8 aylık doğmuştu en çok ihtiyacım olduğu zamanda yine yoktu. 10 gün yoğun bakımda kaldı oğlum ona rağmen umursamadı. Kardeşim o sırada eşime 100.000 dolarlık bir kazık attı. Ailem borç üstlerine kalır korkusuyla bana boşan diye baskı yaptılar ama dinlemedim. Eşimle başka ile taşınıp yine sıfırdan başladık. Eşim saolsun hiç yüzüme vurmadı bu durumu ama aileme çok kinlendi. Haklı olduğu için susuyorum. Ben üzülmeyim diye o da konuşmuyor bu beni daha da üzüyor keşke dışa vursa bu durumu. Neyse yine zaman geçti 2. çocuğa hamileydim 9-10 kere hastane de yattım yine annem gezmelerde gelmiyor. Doğuma 2 hafta kala millet ne der diye geldi. Sonra hemen kaçtı zaten. Giderken de eşimle kavga etti. Kızım şimdi 4 aylık 4 kere ancak aramıştır. Eşimle evlenmemi asla istemediler olmayınca sindiremedi. 11 yıllık evliyim hala boşanayım diye bekliyor. Eşimde onların yemeğini temizliğini bile yapardı, saygı gösterirdi.
Eşimle birbirimizi çok seviyoruz bana hep yardımcı olur. Sadece aynı evi değil aynı hayatıda paylaşırız. Beraber film izler eğleniriz. O yemek yapar ben temizlik. Üniversite ye gitmem için cesaretlendirdi ve şuan 3.sınıfım. O çocuklara bakar ben derse giderim. Yani eşimle mutluyum türk olmaması benim için asla sorun olmadı. Beraber avrupa da okula gittik beni destekledi. Şimdi maddi durumumuz iyi baya toparladık o olaydan sonra annem bunu da hazmedemiyor. Off acaba ben üvey evlat mıyım. Hep çocukluğum boyunca öyle olduğumu düşündüm. Bir anne bunu düşündürüyorsa sorun vardır.
Eşim aileme karşı çok sert. Hiç lafını esirgemiyor yeri gelince hatalarını yüzüne vuruyor. Onlar zaten hiç sevmedi.
Annemi hiç sevemediğim için ilk 5 yıl çocuk yapmadım. Şimdi evlatlarım sayesinde aşmaya başladım bu durumu. İçimde açtıkları bu boşluk beni derinden yaralıyor. Birbirine sarılan anne-kız görsem içim parçalanıyor. Ama asla yapamıyorum. Şimdi benden sevgi bekliyor neden bu kadar soğuksun diyor. Onu da sevemiyorum yerini de dolduramıyorum. Hayatıma bağlıyım çocuklarıma adadım kendimi. Benim için önce evlatlarım geliyor. Onun yaptığı hataları yapmamıyorum.
Şimdi görünce aşırı seviyor beni annem (maddi durumumum iyi olmasınında etkisi olabilir bilmiyorum, pişmanda olabilir). Aşırı düşkün görünüyor. Affetmeli miyim silmeli miyim bilmiyorum. Şimdiye kadar ararlarsa konuştum ama ben aramadım. Eşim sorunu çöz için rahatlasın diyor. Ya affet ya da sil diyor. Böyle var ile yok arası kendine zarar diyor. Siz ne düşünüyorsunuz?
ne de olsa anne diye bişey yok benim lügatımda. zatenn şu anda da sizi değil maddi durumunuzu seviyor bence. ben olsam silerdim.ama merak ettiğim şu var bütün bunlar olurken babanız napıyodu?
 
X