Nerden başlayacağımı bilemiyorum uzun süredir düşünüyordum ama sonunda cesaretimi topladım. Artık soyut olarak benle olan durum vücut bulacak. Konu uzun ve zor kafam karışık. Idrak yollarının konusu bana cesaret verdi sanırım. Bu 30 yılın birikimidir. Sizin fikrinizi merak ediyorum.
Yazı uzun okuyup yorumlarsanız sevinirim.
Beni babaannem büyütmüş 7 yaşında vefat edene kadar, ama o zamana kadar annem ve ağırlıklı olarak babaannem bakmış. Hatta annemi görünce bu kadın kim diye sormuşum. Babaannem ölüp temelli annemle yaşamaya başlayınca sorunlarda başladı. Annemle ve akrabaları ile hiç anlaşamadım bunlar bolca teyze ve dayı oluyor. Oturduğumuz evin alt katındaki daireyi annem onlara tuttu ve kiralarını ödeyip onlara baktı. Bu arada yaşları yakındır ama çalışmaz veya paralarını kendine harcayıp bizden geçinirlerdi. Hatta bu yüzden babamın kendi kardeşleriyle olan iş ortaklığı bozulup aralarıda bozuldu.
Ben bu akraba kişileri ile hiç anlaşamadım hep bizdelerdi hiç özelimiz yoktu. Hep bir sorunları vardı. Annem hiç bizle ilgilenmiyordu onlar yüzünden. Babamın zor kazandığı üç kuruşuda bizi zorda bırakma pahasına onlara yediriyordu annem. Hiç sevgi görmedim o akrabalardan (teyze veya dayı demek istemiyorum). Küçükken günlüğüme bunları yazardım bir gün annem bulup sana bunları yazmış diye dayıma söyledi. Hepsi başıma toplanıp sen nasıl dayını sevmezsin sen kimsin diye beni sıkıştırdılar. Bu bir örnek daha o kadar çok var ki. 8 yaşındayken bir teyzeme gönderdi annem 1 haftalığına kadın kendi kızına hiçbirşey yaptırmaz bana duvar sildirir, yer sildirirdi. Kızına kıyamaz beni bakkala gönderirdi, bakkal uzak kendi kızına bişey olur diye. Kızına kızsa beni döverdi sebepsiz.
10 yaşındayken bana kalem çalmışım gibi iftira attılar ve bende kaldıramayıp dedemin kalp ilaçlarını içip intihar ettim. Kurtuldum ölmedim ama annem yine bana kızgındı asla bana sahip çıkmıyordu. Olay babamdan gizlendi tabi.
Annem onlar yer içer hergün işlerini bana yaptırırdı hatta komşular yazık bu kıza nasıl yapsın daha çocuk derler annemde karışmayın diye azarlardı. Of liste o kadar uzun ki...
Lisedeyken hem okudum hem çalıştım ve kendi paramı kazandım çünkü annem babamın bana verdiği parayı vermiyordu. Ondan almadığım sürece nasıl para kazandığımı asla sormuyordu. Sorduğumda sana güvendiğimden sormadım dedi ben daha 14 yaşındaydım...
Neyse evlenmek istedim o zaman teyzeler evlenmemem için hergün kavga çıkardılar. Eşim evlenebilmek için milletvekili ile bile istemeye gelmek istedi. Babamla konuştu , babam sevmişti ama annem yine olmaz diye tutturdu. Eşimi tanımadan, eşim türk değil diye annemle birlik olup beni evden kovdular. Kovdukları gün kıyafetlerimi ayakkabılarımı eşyalarımı aralarında bölüşmüşler. Annem evden para çaldığım yalanını söylemiş herkese. Aradım neden bunu söyledin diye başta bulamamıştık sonra bulduk dedi. Midem bulanıyor yeniden bunlar aklıma gelince. Evlendik eşimle 3 ay sonra barıştılar kafalarına göre. Sanki ben evden kaçmışım gibi millete yalan söylemişler. Neden dedim cevap yok.
Asla annemi sevemedim bunun için kendimi suçlamakla geçti zamanım. Kendimde suç arıyordum nasıl bir insan annesini sevemez bende hata olmalıydı. (Aslında hala bunu duymak istiyorum birilerinin yanlış yapıyorsun iyi insan demesini umuyorum. )
Evlenince hepsinden uzağa taşındım ama babam bana yakın olmak için 20 yıllık evini bırakıp üst sokağımıza taşındı. Tek kızıyım sever beni.
Herkes bir şans hakeder dedim ama annem yine durulmadı. Kanamalı bir hamilelik geçirdim annem üst sokağımda olmasına rağmen 1 kere gelmedi. O da yetmez gibi sana bakmaya mecbur değilim dedi. Oğlum 6 aylık olana kadar arayıp sormadı. Oğlum 8 aylık doğmuştu en çok ihtiyacım olduğu zamanda yine yoktu. 10 gün yoğun bakımda kaldı oğlum ona rağmen umursamadı. Kardeşim o sırada eşime 100.000 dolarlık bir kazık attı. Ailem borç üstlerine kalır korkusuyla bana boşan diye baskı yaptılar ama dinlemedim. Eşimle başka ile taşınıp yine sıfırdan başladık. Eşim saolsun hiç yüzüme vurmadı bu durumu ama aileme çok kinlendi. Haklı olduğu için susuyorum. Ben üzülmeyim diye o da konuşmuyor bu beni daha da üzüyor keşke dışa vursa bu durumu. Neyse yine zaman geçti 2. çocuğa hamileydim 9-10 kere hastane de yattım yine annem gezmelerde gelmiyor. Doğuma 2 hafta kala millet ne der diye geldi. Sonra hemen kaçtı zaten. Giderken de eşimle kavga etti. Kızım şimdi 4 aylık 4 kere ancak aramıştır. Eşimle evlenmemi asla istemediler olmayınca sindiremedi. 11 yıllık evliyim hala boşanayım diye bekliyor. Eşimde onların yemeğini temizliğini bile yapardı, saygı gösterirdi.
Eşimle birbirimizi çok seviyoruz bana hep yardımcı olur. Sadece aynı evi değil aynı hayatıda paylaşırız. Beraber film izler eğleniriz. O yemek yapar ben temizlik. Üniversite ye gitmem için cesaretlendirdi ve şuan 3.sınıfım. O çocuklara bakar ben derse giderim. Yani eşimle mutluyum türk olmaması benim için asla sorun olmadı. Beraber avrupa da okula gittik beni destekledi. Şimdi maddi durumumuz iyi baya toparladık o olaydan sonra annem bunu da hazmedemiyor. Off acaba ben üvey evlat mıyım. Hep çocukluğum boyunca öyle olduğumu düşündüm. Bir anne bunu düşündürüyorsa sorun vardır.
Eşim aileme karşı çok sert. Hiç lafını esirgemiyor yeri gelince hatalarını yüzüne vuruyor. Onlar zaten hiç sevmedi.
Annemi hiç sevemediğim için ilk 5 yıl çocuk yapmadım. Şimdi evlatlarım sayesinde aşmaya başladım bu durumu. İçimde açtıkları bu boşluk beni derinden yaralıyor. Birbirine sarılan anne-kız görsem içim parçalanıyor. Ama asla yapamıyorum. Şimdi benden sevgi bekliyor neden bu kadar soğuksun diyor. Onu da sevemiyorum yerini de dolduramıyorum. Hayatıma bağlıyım çocuklarıma adadım kendimi. Benim için önce evlatlarım geliyor. Onun yaptığı hataları yapmamıyorum.
Şimdi görünce aşırı seviyor beni annem (maddi durumumum iyi olmasınında etkisi olabilir bilmiyorum, pişmanda olabilir). Aşırı düşkün görünüyor. Affetmeli miyim silmeli miyim bilmiyorum. Şimdiye kadar ararlarsa konuştum ama ben aramadım. Eşim sorunu çöz için rahatlasın diyor. Ya affet ya da sil diyor. Böyle var ile yok arası kendine zarar diyor. Siz ne düşünüyorsunuz?