Buradaki konulara bakınca herkes entelektüel, herkes kitap kurdu ancak veriler ortada. Türkiye gibi ülkelerde entelektüel alt yapı kişinin tamamen kendi inisiyatifinde olan bir durum ve kesinlikle lisede gelişimi başlıyor .Üniversite sadece imkan yaratıyor. İmkan yaratanlar da sadece büyük şehirde köklü üniversiteler. Ancak lisede hiç edebiyat, tiyatro ve sanat merakı olmayan bir insan üniversitede birden kitap kurdu olmadığını, entelektüel açıdan gelişmediği hatta lisede kazandığı o alışkanlığı bile kaybettiğini araştırmalar söylüyor zaten.
İnsanlar bu forum da dahil eğitime önem vermek adı altında resmen kast sistemini savunuyorlar ben bunu anlamıyorum. Eğitimin ederini de paraya eşitlemişler ve eğitimi kendi gibi olmayan insanların ise resmen üç kuruşa talim etmesini bekliyorlar. Dünyanın tüm gelişmiş ülkelerinde bir araba tamircisi ile öğretmen maaşı arasında aman aman bir fark yoktur. Birebir örneklemek gerekirse Almanya'da ortalama bir öğretmen 3000- 4000 euro maaş alırken, araba ustasının aylık geliri ise 3000-5000 euro arasındadır. İngiltere'de ikisininde ortalaması 4000 sterlin civarında gezer. Doktorlar eğer çok iyi özel bir uzman değilse bundan bir 1000 -1500 birim fazla kazanıyor o kadar. Zengin olanlar orada da ticaret yapan kişilerdir. Avrupa ülkelerinde bir temizlikçi için günlük en az 150-200 euro ödersiniz ancak onunda yapacak işleri bellidir öyle büyük temizlik falan yapmaz, onun için fazladan ücret alır, aylık ücreti siz hesaplayın. Bakıcı ücretleri daha fena. O yüzden Avrupalılar çalışsalar da evlerinin işini kendi yapar genelde ve en eğitimli olanından en eğitimsiz olanı kimse birbirine saygısızlık edemez, küçük göremez. Orada bakış açısı şudur, öğretmen olmak çalışılan ortam mesai saatleri açısından daha rahattır ondan tercih eder Hele hele bir öğretmeninin ya da sağlık personelinin hastası, velisi, öğrencisi için ya da bir mühendisin işçisi için böyle sözler kullanması ağır suçtur. Bizim millette üniversite bitirmiş insanlar önce toplumu kendileri bölüyor, en çok kızdığım bu. Gerçekten eğitimli hiçbir insan karşısındaki insana tepeden bakmaz. En çok maaşı kendine isterken, hizmet sektöründe çalışandan üç kuruşa sosyal güvencesi olmadan çalışmasını beklemek , başkasının maaşını diline dolamak eğitimli birinin yapacağı şeyler mi? Ya öğretmen, doktor şiddet görüyor, atan da cahil dedikleri eğitim seviyesi ondan düşük olanlar kadar kendi gibi eğitimli olanlar, onda bile şiddetten daha çok alınan maaşı konuşuyor meslektaşları. Sanki şiddetin bir ederi varmış gibi. Bizim ülkede üniversite mezunu, olan olmayan herkesin maaşı düşük arkadaşlar. Kendi mesleğim için örnek vermem gerekirse yeni başlayan avukat asgari ücret alıyor. Ona o maaşı layık gören de yanında çalıştığı meslektaşı, işçi Ahmet Amca değil
Herkes gelişmiş ülke örneklerinde olduğu gibi birbiri arasında uçurum olmayan maaş miktarları ile, insan gibi yaşamayı hak ediyor. Eğitim seviyesi sadece senin refah seviyeni mezun olduğun meslek grubuna göre belki bir tık yükseltir o kadar. Eğitim asıl çalışma şartlarının rahatlığı, çalışılan ortam için önemlidir. Bu ülke sizin o cahil dediğiniz insanlarla eğitimli insanların yan yana mücadelesi ile kuruldu. Cumhuriyet'in kurucuları önce işçi sınıfının, çiftçinin insan gibi çalışma koşullarında yaşaması için uğraştı. Kurulan tüm devlet fabrikalarında işçilerin bir sürü sosyal imkan verildi. Yaşam koşulları iyileştirildi. İşçi eğitimli yönetici çocukları yan yana lojmanlarda yaşadı, çocukları aynı okullarda okudu. Kaldı ki o zaman üniversite eğitimi olan çok az insan varken, onlar kendilerine imtiyaz istemek yerine bunu destekledi. Siz şimdi toplumda her 10 kişiden biri üniversite mezunu olmuşken, barajı geçenin hatta son iki yıldır buna bile gerek kalmadan bırakın iki yıllık yüksek okulları, dört yıllık fakülteye girerken, üniversiteye gitmek için artık tek kriter ailenin bunu desteklemesi olmuşken, sınıfsal ayrım yaratmaya çalışmanın, karşındakini ötekileştirerek konuşmanın toplumu getirdiği yer ortada. Toplumda ciddi olarak mavi yaka beyaz yaka kavgası olacak yakında. Mavi yaka dedikleriniz size göre eğitimsiz oldukları için öyle ancak eğitimli insanlar neden böyle yapıyor anlamak güç, sen karşındaki insanı küçümser, alt sınıf olarak görürsen, ondan da sana güller gelmesini bekleme . Kaldı ki ülkedeki kültürel zevkler ortada iken iki tarafında entelektüel olarak birbirinden farkının olmadığı ortada.
Buradaki konulardan görüldüğü üzere de güya eğitimli erkeklerin eşlerine muamelesi de belli iken kafayı çarpım tablosu ile bozmanın, tanımadığınız konuşmasına birebir şahit olmadığınız bir insan hakkında lise bitirmiş ama cahil cahil, çarpım tablosunu da kesin bilemedi diye ahkam kesmenin faydası ne onu da bilmiyorum. Kaldı ki 12 sene eğitim gören ve diploma verilen adam gerçekten bunu bilmediği fikrine bir öğretmen olarak ilk olarak onların karşı çıkması gerekir. Zira böyle birşey varsa ve bu çocuk eğer bu durum tespit edilmeden bu kadar okul ve öğretmenden başarılı denilerek mezun edilmiş ise öğretmen olsam ben utanırım yani, ülkede öğretmenlerin kalitesinden. Burada adamın 12 sene hatta ana okulu da varsa 13 sene eğitimden sonra onları bilmediği fikrini en kolay kabul eden meslek grubu öğretmenler ise zaten ülkedeki eğitim kalitesi için birşey söylemeye gerek bile yok. Birileri işini yapmıyor demek ki.
Bence sevgilisi konu sahibine değer ve öncelik
member: 235334"]
Liseden bozma üni derken yeterince açıklamıştım aslında…
ilişkiye ilk başladığımda henüz öğrenciydim ve aklımda evlilik, geçim sıkıntısı gibi meseleler hiç yoktu. Şu an 25 yaşında bir mezun olarak planım yine evlilik değil. İlk olarak meslek edinmek ekonomik bağımsızlık elde etmek istiyorum. Bunu erkek arkadaşım da biliyor zaten ve destekliyor. Ben atandıktan sonra artık ciddi adımlar atmak istediğini her seferinde dile getiriyor. Bende bunu ailemle çevreyle paylaştığımda aldığım dönütlerin kafamı karıştırdığını söyledim. Bunları ciddiye almalı mıyım ilerde ciddi sorunlar olur mu bu durumu yaşayan ya da fikri olan var mı onu öğrenmek istemiştim.
Birinin kendi dengiyle evlenmek istemesinden daha doğal çok az şey var, 2 yıl dediğiniz zaten konu sahibi kişiliğinin oturmaya başladığı zaman diliminde ilişkisi başlamış, yani kadın 28 miş de şimdi 30 olmuş gibi konuşmak anlamsız. Ki o zaman bile normal, 2 yılda dünya değişiyor, bi tane küçük insanın fikirleri, dünya görüşü falan değişmiş çok değil. Sonra boşanılacağına hiç evlenilmesin. Evlenene de neden bile göre evlendin diyoruz.
çünkü komik geliyor bu durum 
