Biraz empati ve vicdan istiyoruz evet ama kendimize değil size. Bu yorumu yapacak kadar nasıl rezil bir durumdasınız acaba?Şu çocuğu olmayanlar millete musallat olmayı bi bıraksalar artık, inanın daha itici oluyorsunuz tövbe insanda ister istemez bu kadar kötü ve anlayışsız ruha rabbim bilerek vermiyor demek ki dedirtiyorsunuz. Biraz empati biraz vicdan!
Bütün konuyu okuyun ondan sonra cevap verin korunuyormuş zaten triplere girdiği falan yok dr.luk bi durum doktor bile demiş ki vericegim ilaç senin bu durumuna hafif kalır boş boş konuşuyorsunuz ancaİşte kimine allah vermez. Verende kıymet bilmez. Senin şu sahip oldugun duyguyu yaşamak için ne paralar döken insanlar var. Böyle triplere girceğine şükret ve bebeğine odaklan. Ayrıca istemiyorum ne yani. Ona göre davranıp onlemini alsaydın o zaman
Ben evli bir kadinim ama cocugum yok. Oncelikle ne kadar kibar ve sabirli bir hanimefendisiniz, herkese ne kadar saygiyla yaklasmissiniz bu zor zamaninizda tebrik etmek istedim. Benim annem de cok yeni evliyken hamile kalmis ve oldukca zor bir hamilelik gecirmis. Simdi annemle ben gercekten sizin yorumlarda belirttiginiz bir cok seyi beraber yapabiliyoruz. Mesela beraber spora gidiyorduk, beraber kitap okuyup uzerine tartisiyoruz. Annem bazen arkadaslariyla bulusacak olunca beni de cagirirlar hatta. Velhasil yillar gectikce ben eminimki sizin gibi akilli, saygili ve kibar bir kadin inanilmaz guzel bir cocuk buyutecektir. Sizin annelige olan bakis aciniz sizi daha az kadin yapmaz ne yazik ki toplum olarak bu tarz fikirlerin ustesinden gelemiyoruz. Birde bazi arkadaslarinda belirttigi bu ozellikle sosyal medyada maruz kalinan ideal anne ideal insan olma durumu var. Genel olarak mukemmelliyetci midir yapiniz bilmiyorum, bu da durumunuzu tetiklemis olabilir, yani anda kalma o ani anlama yargilamadan durumun farkinda olma yerine ideal hamilelikte yapilmasi gerekenleri is gibi siralamak yani sira hislerinizi paylasmamak sizi yormus olabilir. Paylasin, dusuncelerinizde kotu hic bir sey yok, merhametsiz degilsiniz gayet normal bir insansiniz. Cevrenizdeki insanlarin sizi yargilayacaklarindan korkuyorsaniz bakin burada size hak veren bir suru kadin var onlarla paylasabilirsiniz. Umarim yorumum minicikte olsa sizi hafifletmeye yarar. Siz her halukarda cok guzel ve ozel bir kadinsiniz.Merhaba, bu forumu uzun süredir dışarıdan okuyordum ben de bir şey danışmak için üye olmaya karar verdim.
Hamileyim. İstediğim bir gebelik değildi. Çocuk sahibi olmak istemiyordum. Eşim istiyordu ama ben istemediğim için üzerime düşmeyi bırakmıştı.
Pandemi sürecinden hemen önce hamile olduğumu öğrendim. Şaşırdım, üzüldüm. Ama aldıramadım. Pek doğru gelmedi. İkimizin de iyi işleri var, sağlık problemimiz yok, iyi bir evliliğimiz var yani gözle görünür bir pürüz yok dolayısıyla bebeği aldırmak haksızlık olur gibi geldi. Zaten eşimin istediği bir bebekti. Onu da ikna edebileceğimi pek sanmıyordum yani etsem de mutsuz olacaktı. Kaldı.
Alışmaya çalıştım, mutlu olmaya çalıştım. Davranışlarımın da düşüncelerime etki edeceğine inanarak çevreye gülümsedim, hiç problem yokmuş gibi davrandım. Hareket edince, tekme atınca için gidecek falan dediler ben hareketleri hissedince daha tedirgin oldum. Cinsiyetini öğrenince çok heyecanlı olacak dediler ben hiçbir şey hissetmedim. Hiçbir bebek ürününe bakmadım. Sürekli eşim kıyafet, oyuncak bakıp durdu. Ben o süreçte hamilelik bitince giyerim diye beğendiğim kıyafetleri aldım.
Sürekli kontrollü davrandım, hiç mutsuzum demedim. Bir görev gibi doktora gittim, vitamin aldım. Sağlıklı beslendim. İlave şeker hiç kullanmadım. Karantina döneminde evin içinde bile her gün bir saat yürüdüm. İdeal anne gibi davranmaya çalıştım. Ama alışamadım. Mutsuzluğum sürekli arttı. Sabahları sanki başımın üzerinde bir kara bulutla uyanıyordum.
En sonunda geçen hafta patladım. Arkadaşlarımızla buluşmuştuk. Her şey güzel başladı, en sonunda konu hamileliğime geldi. Herkes heyecanlı heyecanlı bebekle ilgili konuşmaya başladı. İsmini tartıştılar, bakıcı önerileri vermeye başladılar. Kreşlerden, organik bebek kıyafetlerinden bahsettiler... Kendimi çok çok bunalmış hissettim. Bir noktada artık başım dönmeye, sesler uğultu gibi gelmeye başladı. "Susun, istemiyorum," diye bağırdığımı hatırlıyorum. Gözlerimi hastanede açtım. Sinir krizi geçirmişim. İstemiyorum ben bunu diye bağırmışım, ağlamışım. Kanamam olmuş hatta.
Şimdi artık gizlemeye çalışacak bir şey de kalmadı. 10 gün raporluyum. Evdeyim. Ve çok suçlu hissediyorum. Yani herkesin içinde öyle bir duruma düştüm. Eşim bir şey belli etmiyor ama üzüldüğüne eminim. Kırılacak bir eşya, cam bebek gibi davranıyor. Kısık sesle konuşuyor falan. Çok kötü hissediyorum. Zayıf bir insan olmadım hiç. Ama şu an zayıf bir insanım. Suçlu hissediyorum. Geceleri de uyuyamamaya başladım. Kabus görüyorum çünkü. Şu anda baya yaşamaktan bıktım. Benzer şeyler yaşayanlar var mı, fikir almak istedim.
Mesela bakın bu da benim kafamı çok karıştıran bir konu. Bir kısım insan diyor ki doğumdan sonra yanında pek kimse olmasın her kafadan bir ses çıkıyor panik yapıyorsun, bir kısım da diyor ki alışana kadar yanında mutlaka yardım edecek biri olsun. Ve ikisi de mantıklı geliyor şimdi hangisi en doğrusu?Ben isteyerek hamile kaldığım halde ne hamilelik döneminde ne de lohusalığımda anneliği hissedemedim. Hani bazı anneler diyor ya "bebeğimi kucağıma alır almaz aşık oldum" diye. Değil aşık olmak kucağıma almak bile istemedim. Sonraki üç ay da çok zor geçti. Muhtemelen siz de buna benzer bir sürecten gececeksiniz. Size tavsiyem destek ve yardım alın. Dogumdan sonra da bebeğe alışıncaya kadar yanınızda biri olsun.
Demek böyle hisseden yalnız ben değilmişim. Kalp atışı, tekme, cinsiyet hiçbiri beni heyecanlandırmadı veya anneyim ben dedirtmedi. Hâlâ da hareket ettiğinde, tekme attığında tedirgin oluyorum. İsmini bile düşünmedim. Cinsiyetini öğrendik eşim araştırıyordu "Can nasıl?" diye sordu, "Tamam bu olsun," dedim. Zerre annelik duygusu yok içimde.Zaten hiç istemediğiniz için ağır gelmiş
Ama gerçekten hiç hiç istemeseniz o yaptıklarınızı size kimse yaptıramaz
Ben hamileyken aşırı sağlıklı ve düzenli beslenirken şimdi kilo vermem gerektiği halde beslenemiyorum
Ben isteyerek hamile kaldım ama aaa hareketlerini hisset anne olduğunu anlarsın falan diye bir şey de hissetmedim
Ben anne olduğumu kendi annem yanimdan ayrılınca hissettim tüm sorumluluk bana geçince hissettim
Keşke. Bu konudaki en büyük pişmanlığım.Keşke korkularinizi insanlarla paylasip guzel hikayeler ve guzel oneriler dinleseydiniz de icinizde tutup kriz geçirmeseydiniz..
Tam olarak bu durum. Herkes herkes sürekli bebekten bahsediyor ve boğulacak gibi hissediyorum.Doğana kadar bende hiç istemedim aynı sizin gibi düşünüyordum biri yanımda bebekten bahsederken boğasım geliyordu resmen ama bir doğdu şimdi en ufak bi canı acısa canım gidiyor melek gibi uyurken o günlerim o düşüncelerim aklıma geliyor kahroluyorum ve çok korkuyorum bişey olursa diye kesinlikle hamileliginiz doğumun tadını çıkarın sonradan çok pişman olunuyor inanın 2.yi asla düşünmüyorum bu yüzden herşey içimde ukde kaldı merak etmeyin gecicek bu düşünceler sağlıkla gelsin bebiş
Demek böyle hisseden yalnız ben değilmişim. Kalp atışı, tekme, cinsiyet hiçbiri beni heyecanlandırmadı veya anneyim ben dedirtmedi. Hâlâ da hareket ettiğinde, tekme attığında tedirgin oluyorum. İsmini bile düşünmedim. Cinsiyetini öğrendik eşim araştırıyordu "Can nasıl?" diye sordu, "Tamam bu olsun," dedim. Zerre annelik duygusu yok içimde.
Tamam yani ne diyeyim.Bence bencilsiniz soyleyecek bisi yok baska .
Çok teşekkür ederim, çok güzel iltifatlar etmişsiniz, teveccühünüz. Evet biraz mükemmeliyetçi bir yapım var.Ben evli bir kadinim ama cocugum yok. Oncelikle ne kadar kibar ve sabirli bir hanimefendisiniz, herkese ne kadar saygiyla yaklasmissiniz bu zor zamaninizda tebrik etmek istedim. Benim annem de cok yeni evliyken hamile kalmis ve oldukca zor bir hamilelik gecirmis. Simdi annemle ben gercekten sizin yorumlarda belirttiginiz bir cok seyi beraber yapabiliyoruz. Mesela beraber spora gidiyorduk, beraber kitap okuyup uzerine tartisiyoruz. Annem bazen arkadaslariyla bulusacak olunca beni de cagirirlar hatta. Velhasil yillar gectikce ben eminimki sizin gibi akilli, saygili ve kibar bir kadin inanilmaz guzel bir cocuk buyutecektir. Sizin annelige olan bakis aciniz sizi daha az kadin yapmaz ne yazik ki toplum olarak bu tarz fikirlerin ustesinden gelemiyoruz. Birde bazi arkadaslarinda belirttigi bu ozellikle sosyal medyada maruz kalinan ideal anne ideal insan olma durumu var. Genel olarak mukemmelliyetci midir yapiniz bilmiyorum, bu da durumunuzu tetiklemis olabilir, yani anda kalma o ani anlama yargilamadan durumun farkinda olma yerine ideal hamilelikte yapilmasi gerekenleri is gibi siralamak yani sira hislerinizi paylasmamak sizi yormus olabilir. Paylasin, dusuncelerinizde kotu hic bir sey yok, merhametsiz degilsiniz gayet normal bir insansiniz. Cevrenizdeki insanlarin sizi yargilayacaklarindan korkuyorsaniz bakin burada size hak veren bir suru kadin var onlarla paylasabilirsiniz. Umarim yorumum minicikte olsa sizi hafifletmeye yarar. Siz her halukarda cok guzel ve ozel bir kadinsiniz.
Alışana kadar bir kişi yanınızda olsun, bence mümkünse anneniz. Sizi sakinleştirecek birisi olmalı aynı zamanda. Doğar doğmaz aşık olanlardan değilim ben de, ağlayınca susturamayacağim sanarsiniz ilk an'larda, bu sizin sinirlerinizi biraz daha yipratabilir, o an sizi gevşetecek ve bebekten anlayıp onu sakinleştirecek tek bir kişiye ihtiyacınız olur. Bir de erken falan demeyin, doğumdan 2-3 gün sonra, heleki normal doğum olursa, her gün bir 20-30 dk dışarı atın kendinizi, yavas yavaş yürüyüp gelin, kafanız dağılır, ben 2 günlükten sonra çıktım her gün, çok iyi geldi.Bebeğin ilk zamanları zor, doğum olunca pat diye kesilmeyecek maalesef depresif durumlar. Zor günleri geçince, gülümsemeye başlayinca sizin de kalbiniz ona yanasacak, ama bu 6 ayı bile alabilir, benim öyle oldu, şimdi 12 aylık bebeğim, aşk yaşıyoruz.zamana ihtiyaciniz var, kendinize acımasızlık etmeden yol almaya bakın. Her şey zamanla yoluna girecek.Mesela bakın bu da benim kafamı çok karıştıran bir konu. Bir kısım insan diyor ki doğumdan sonra yanında pek kimse olmasın her kafadan bir ses çıkıyor panik yapıyorsun, bir kısım da diyor ki alışana kadar yanında mutlaka yardım edecek biri olsun. Ve ikisi de mantıklı geliyor şimdi hangisi en doğrusu?
Çok teşekkür ederim, çok güzel iltifatlar etmişsiniz, teveccühünüz. Evet biraz mükemmeliyetçi bir yapım var.
Pek bana göre değil. Ben pek anaç bir karakter de değilim. Kariyerimde ilerleyeyim, eşimle ve arkadaşlarımla vakit geçireyim, gezeyim tozayım... Zaten çok kontrolcü bir anneyle büyüdüm. Şimdi tam hayatımın iplerini elime almışken bana bağımlı bir canlı fikri korkutucu geliyor.