Boşuna kendinizi suçlamayın hamilelikte olağan şeyler bunlar çok istenerek oluşan gebeliklerde bile böyle durumlar görülebiliyor geçmişi unutun geleceğe odaklanın bebeğinizi kucağınıza alınca emin olun herşey çok daha güzel olacakMerhaba, bu forumu uzun süredir dışarıdan okuyordum ben de bir şey danışmak için üye olmaya karar verdim.
Hamileyim. İstediğim bir gebelik değildi. Çocuk sahibi olmak istemiyordum. Eşim istiyordu ama ben istemediğim için üzerime düşmeyi bırakmıştı.
Pandemi sürecinden hemen önce hamile olduğumu öğrendim. Şaşırdım, üzüldüm. Ama aldıramadım. Pek doğru gelmedi. İkimizin de iyi işleri var, sağlık problemimiz yok, iyi bir evliliğimiz var yani gözle görünür bir pürüz yok dolayısıyla bebeği aldırmak haksızlık olur gibi geldi. Zaten eşimin istediği bir bebekti. Onu da ikna edebileceğimi pek sanmıyordum yani etsem de mutsuz olacaktı. Kaldı.
Alışmaya çalıştım, mutlu olmaya çalıştım. Davranışlarımın da düşüncelerime etki edeceğine inanarak çevreye gülümsedim, hiç problem yokmuş gibi davrandım. Hareket edince, tekme atınca için gidecek falan dediler ben hareketleri hissedince daha tedirgin oldum. Cinsiyetini öğrenince çok heyecanlı olacak dediler ben hiçbir şey hissetmedim. Hiçbir bebek ürününe bakmadım. Sürekli eşim kıyafet, oyuncak bakıp durdu. Ben o süreçte hamilelik bitince giyerim diye beğendiğim kıyafetleri aldım.
Sürekli kontrollü davrandım, hiç mutsuzum demedim. Bir görev gibi doktora gittim, vitamin aldım. Sağlıklı beslendim. İlave şeker hiç kullanmadım. Karantina döneminde evin içinde bile her gün bir saat yürüdüm. İdeal anne gibi davranmaya çalıştım. Ama alışamadım. Mutsuzluğum sürekli arttı. Sabahları sanki başımın üzerinde bir kara bulutla uyanıyordum.
En sonunda geçen hafta patladım. Arkadaşlarımızla buluşmuştuk. Her şey güzel başladı, en sonunda konu hamileliğime geldi. Herkes heyecanlı heyecanlı bebekle ilgili konuşmaya başladı. İsmini tartıştılar, bakıcı önerileri vermeye başladılar. Kreşlerden, organik bebek kıyafetlerinden bahsettiler... Kendimi çok çok bunalmış hissettim. Bir noktada artık başım dönmeye, sesler uğultu gibi gelmeye başladı. "Susun, istemiyorum," diye bağırdığımı hatırlıyorum. Gözlerimi hastanede açtım. Sinir krizi geçirmişim. İstemiyorum ben bunu diye bağırmışım, ağlamışım. Kanamam olmuş hatta.
Şimdi artık gizlemeye çalışacak bir şey de kalmadı. 10 gün raporluyum. Evdeyim. Ve çok suçlu hissediyorum. Yani herkesin içinde öyle bir duruma düştüm. Eşim bir şey belli etmiyor ama üzüldüğüne eminim. Kırılacak bir eşya, cam bebek gibi davranıyor. Kısık sesle konuşuyor falan. Çok kötü hissediyorum. Zayıf bir insan olmadım hiç. Ama şu an zayıf bir insanım. Suçlu hissediyorum. Geceleri de uyuyamamaya başladım. Kabus görüyorum çünkü. Şu anda baya yaşamaktan bıktım. Benzer şeyler yaşayanlar var mı, fikir almak istedim.
Yanliz gercekten o uyeyse insallah hamile degildir , ciddi ruhsal sorunlari var demektirBen konu sahibinin kendisine olumsuz cevap verenlere 'ponçik ponçik' cevap vermesinden biraz işkillensem de ikinci hatta üçüncü üyelik olabileceğini tahmin edemedim.
Ama çok şükür dedektif hatta ajan olacakken harcanmış, hanımlar var aramızda.
Siz sorumluluk alip yinede randevulara gitmissiniz.Eltim dussun diye kendini paraladi son aya kadar.Neler yapti neler.O hamilelik laflarina kanmayin.Suan cocugu kimselere vermiyo.Cok seviyo.Insan dogupta kucagina almadan nasil biseye sahip oldugunu anlayamiyo.Eminim seveceksiniz.Karninizda tasidiginizla kucaginiza aldiginiz farkli iki bebek gibi gelecek.Merhaba, bu forumu uzun süredir dışarıdan okuyordum ben de bir şey danışmak için üye olmaya karar verdim.
Hamileyim. İstediğim bir gebelik değildi. Çocuk sahibi olmak istemiyordum. Eşim istiyordu ama ben istemediğim için üzerime düşmeyi bırakmıştı.
Pandemi sürecinden hemen önce hamile olduğumu öğrendim. Şaşırdım, üzüldüm. Ama aldıramadım. Pek doğru gelmedi. İkimizin de iyi işleri var, sağlık problemimiz yok, iyi bir evliliğimiz var yani gözle görünür bir pürüz yok dolayısıyla bebeği aldırmak haksızlık olur gibi geldi. Zaten eşimin istediği bir bebekti. Onu da ikna edebileceğimi pek sanmıyordum yani etsem de mutsuz olacaktı. Kaldı.
Alışmaya çalıştım, mutlu olmaya çalıştım. Davranışlarımın da düşüncelerime etki edeceğine inanarak çevreye gülümsedim, hiç problem yokmuş gibi davrandım. Hareket edince, tekme atınca için gidecek falan dediler ben hareketleri hissedince daha tedirgin oldum. Cinsiyetini öğrenince çok heyecanlı olacak dediler ben hiçbir şey hissetmedim. Hiçbir bebek ürününe bakmadım. Sürekli eşim kıyafet, oyuncak bakıp durdu. Ben o süreçte hamilelik bitince giyerim diye beğendiğim kıyafetleri aldım.
Sürekli kontrollü davrandım, hiç mutsuzum demedim. Bir görev gibi doktora gittim, vitamin aldım. Sağlıklı beslendim. İlave şeker hiç kullanmadım. Karantina döneminde evin içinde bile her gün bir saat yürüdüm. İdeal anne gibi davranmaya çalıştım. Ama alışamadım. Mutsuzluğum sürekli arttı. Sabahları sanki başımın üzerinde bir kara bulutla uyanıyordum.
En sonunda geçen hafta patladım. Arkadaşlarımızla buluşmuştuk. Her şey güzel başladı, en sonunda konu hamileliğime geldi. Herkes heyecanlı heyecanlı bebekle ilgili konuşmaya başladı. İsmini tartıştılar, bakıcı önerileri vermeye başladılar. Kreşlerden, organik bebek kıyafetlerinden bahsettiler... Kendimi çok çok bunalmış hissettim. Bir noktada artık başım dönmeye, sesler uğultu gibi gelmeye başladı. "Susun, istemiyorum," diye bağırdığımı hatırlıyorum. Gözlerimi hastanede açtım. Sinir krizi geçirmişim. İstemiyorum ben bunu diye bağırmışım, ağlamışım. Kanamam olmuş hatta.
Şimdi artık gizlemeye çalışacak bir şey de kalmadı. 10 gün raporluyum. Evdeyim. Ve çok suçlu hissediyorum. Yani herkesin içinde öyle bir duruma düştüm. Eşim bir şey belli etmiyor ama üzüldüğüne eminim. Kırılacak bir eşya, cam bebek gibi davranıyor. Kısık sesle konuşuyor falan. Çok kötü hissediyorum. Zayıf bir insan olmadım hiç. Ama şu an zayıf bir insanım. Suçlu hissediyorum. Geceleri de uyuyamamaya başladım. Kabus görüyorum çünkü. Şu anda baya yaşamaktan bıktım. Benzer şeyler yaşayanlar var mı, fikir almak istedim.
Pek bana göre değil. Ben pek anaç bir karakter de değilim. Kariyerimde ilerleyeyim, eşimle ve arkadaşlarımla vakit geçireyim, gezeyim tozayım... Zaten çok kontrolcü bir anneyle büyüdüm. Şimdi tam hayatımın iplerini elime almışken bana bağımlı bir canlı fikri korkutucu geliyor.
Aslında çok kontrolcü bir anneyle büyüdüm demişsiniz.Bu bebeğiniz sizin için bir fırsat.Siz tam tersini yapıp geçmişin izlerinden kurtulabilirsiniz.Siz rahat ve doğal bir anne olursunuz bebeğinizi sıkmazsınız vs.Ama en büyük önceliğiniz bir yardım almak olsun ki korkularınızın asıl nedenini öğrenebilin.Merhaba, bu forumu uzun süredir dışarıdan okuyordum ben de bir şey danışmak için üye olmaya karar verdim.
Hamileyim. İstediğim bir gebelik değildi. Çocuk sahibi olmak istemiyordum. Eşim istiyordu ama ben istemediğim için üzerime düşmeyi bırakmıştı.
Pandemi sürecinden hemen önce hamile olduğumu öğrendim. Şaşırdım, üzüldüm. Ama aldıramadım. Pek doğru gelmedi. İkimizin de iyi işleri var, sağlık problemimiz yok, iyi bir evliliğimiz var yani gözle görünür bir pürüz yok dolayısıyla bebeği aldırmak haksızlık olur gibi geldi. Zaten eşimin istediği bir bebekti. Onu da ikna edebileceğimi pek sanmıyordum yani etsem de mutsuz olacaktı. Kaldı.
Alışmaya çalıştım, mutlu olmaya çalıştım. Davranışlarımın da düşüncelerime etki edeceğine inanarak çevreye gülümsedim, hiç problem yokmuş gibi davrandım. Hareket edince, tekme atınca için gidecek falan dediler ben hareketleri hissedince daha tedirgin oldum. Cinsiyetini öğrenince çok heyecanlı olacak dediler ben hiçbir şey hissetmedim. Hiçbir bebek ürününe bakmadım. Sürekli eşim kıyafet, oyuncak bakıp durdu. Ben o süreçte hamilelik bitince giyerim diye beğendiğim kıyafetleri aldım.
Sürekli kontrollü davrandım, hiç mutsuzum demedim. Bir görev gibi doktora gittim, vitamin aldım. Sağlıklı beslendim. İlave şeker hiç kullanmadım. Karantina döneminde evin içinde bile her gün bir saat yürüdüm. İdeal anne gibi davranmaya çalıştım. Ama alışamadım. Mutsuzluğum sürekli arttı. Sabahları sanki başımın üzerinde bir kara bulutla uyanıyordum.
En sonunda geçen hafta patladım. Arkadaşlarımızla buluşmuştuk. Her şey güzel başladı, en sonunda konu hamileliğime geldi. Herkes heyecanlı heyecanlı bebekle ilgili konuşmaya başladı. İsmini tartıştılar, bakıcı önerileri vermeye başladılar. Kreşlerden, organik bebek kıyafetlerinden bahsettiler... Kendimi çok çok bunalmış hissettim. Bir noktada artık başım dönmeye, sesler uğultu gibi gelmeye başladı. "Susun, istemiyorum," diye bağırdığımı hatırlıyorum. Gözlerimi hastanede açtım. Sinir krizi geçirmişim. İstemiyorum ben bunu diye bağırmışım, ağlamışım. Kanamam olmuş hatta.
Şimdi artık gizlemeye çalışacak bir şey de kalmadı. 10 gün raporluyum. Evdeyim. Ve çok suçlu hissediyorum. Yani herkesin içinde öyle bir duruma düştüm. Eşim bir şey belli etmiyor ama üzüldüğüne eminim. Kırılacak bir eşya, cam bebek gibi davranıyor. Kısık sesle konuşuyor falan. Çok kötü hissediyorum. Zayıf bir insan olmadım hiç. Ama şu an zayıf bir insanım. Suçlu hissediyorum. Geceleri de uyuyamamaya başladım. Kabus görüyorum çünkü. Şu anda baya yaşamaktan bıktım. Benzer şeyler yaşayanlar var mı, fikir almak istedim.
o konu fake miydi ? ya iyi kandırılmışız öyleyse ben cidden inanmıştım.Mistragagnantken düşük yapmış tiyatrocu bu konuda hamilelik depresyonuna girmiş avukat olmuş.Yaşanmayan şeyleri yazmaktan ne keyif alırlar anlamam
Simdi size bir seyler yazacam hee bende bunu duymak istiodum diyeceksiniz ama..İnanin plansiz gebeligimde bende aynen siz gibi dogdugu ana kadar kabullenemedim.Gorev gibi gordum her seyi.Ama dogdugu saniye aglamasi,getirip yuzunu yuzume sürmeleri Allahim diodum bir an once temizlesinler versinler onu bana diodumMerhaba, bu forumu uzun süredir dışarıdan okuyordum ben de bir şey danışmak için üye olmaya karar verdim.
Hamileyim. İstediğim bir gebelik değildi. Çocuk sahibi olmak istemiyordum. Eşim istiyordu ama ben istemediğim için üzerime düşmeyi bırakmıştı.
Pandemi sürecinden hemen önce hamile olduğumu öğrendim. Şaşırdım, üzüldüm. Ama aldıramadım. Pek doğru gelmedi. İkimizin de iyi işleri var, sağlık problemimiz yok, iyi bir evliliğimiz var yani gözle görünür bir pürüz yok dolayısıyla bebeği aldırmak haksızlık olur gibi geldi. Zaten eşimin istediği bir bebekti. Onu da ikna edebileceğimi pek sanmıyordum yani etsem de mutsuz olacaktı. Kaldı.
Alışmaya çalıştım, mutlu olmaya çalıştım. Davranışlarımın da düşüncelerime etki edeceğine inanarak çevreye gülümsedim, hiç problem yokmuş gibi davrandım. Hareket edince, tekme atınca için gidecek falan dediler ben hareketleri hissedince daha tedirgin oldum. Cinsiyetini öğrenince çok heyecanlı olacak dediler ben hiçbir şey hissetmedim. Hiçbir bebek ürününe bakmadım. Sürekli eşim kıyafet, oyuncak bakıp durdu. Ben o süreçte hamilelik bitince giyerim diye beğendiğim kıyafetleri aldım.
Sürekli kontrollü davrandım, hiç mutsuzum demedim. Bir görev gibi doktora gittim, vitamin aldım. Sağlıklı beslendim. İlave şeker hiç kullanmadım. Karantina döneminde evin içinde bile her gün bir saat yürüdüm. İdeal anne gibi davranmaya çalıştım. Ama alışamadım. Mutsuzluğum sürekli arttı. Sabahları sanki başımın üzerinde bir kara bulutla uyanıyordum.
En sonunda geçen hafta patladım. Arkadaşlarımızla buluşmuştuk. Her şey güzel başladı, en sonunda konu hamileliğime geldi. Herkes heyecanlı heyecanlı bebekle ilgili konuşmaya başladı. İsmini tartıştılar, bakıcı önerileri vermeye başladılar. Kreşlerden, organik bebek kıyafetlerinden bahsettiler... Kendimi çok çok bunalmış hissettim. Bir noktada artık başım dönmeye, sesler uğultu gibi gelmeye başladı. "Susun, istemiyorum," diye bağırdığımı hatırlıyorum. Gözlerimi hastanede açtım. Sinir krizi geçirmişim. İstemiyorum ben bunu diye bağırmışım, ağlamışım. Kanamam olmuş hatta.
Şimdi artık gizlemeye çalışacak bir şey de kalmadı. 10 gün raporluyum. Evdeyim. Ve çok suçlu hissediyorum. Yani herkesin içinde öyle bir duruma düştüm. Eşim bir şey belli etmiyor ama üzüldüğüne eminim. Kırılacak bir eşya, cam bebek gibi davranıyor. Kısık sesle konuşuyor falan. Çok kötü hissediyorum. Zayıf bir insan olmadım hiç. Ama şu an zayıf bir insanım. Suçlu hissediyorum. Geceleri de uyuyamamaya başladım. Kabus görüyorum çünkü. Şu anda baya yaşamaktan bıktım. Benzer şeyler yaşayanlar var mı, fikir almak istedim.
Büyük ihtimal fake birden fazla üyelikleri çıktı.Mistralgagnat ile bu kişi aynıymışo konu fake miydi ? ya iyi kandırılmışız öyleyse ben cidden inanmıştım.
Ilk duydum agladim..Allahim hazir degilim ben nasil dogurucam dedim.kalp atiisini duydum hissizdim..kipirdadi tekme atti herkes duygusal askla bagliyken ben atmasin istiyordum ama zaman yaklastikca merak etmeye basladim.kime benziyor ses tonu nasil ? Bana mi babasima mi? Derkennnmn dogdugu an hayatta basima gelen en guzel seydi..9 aylik kizim inan baslarda bile oyle baglilik yoktu ama zaman gectikce bambaska hissetmeye basladim..eskiden olmekten cok korkardim arik oyle bir korkum yok evladim icim canimi veririm...annelik duygusu tam olarak yasadikca ona bakmaya basladikca onu korudukca besledikce izledikce her gecen gun benimle buyudukce gelisti.yasim 30 yanlis anlasilmasin :) her anneye annelik anne karninda yuklenmiyor ama bunlari hissetmis biri olarak diyorumki cok seveceksin zaman gectikce onun icin yasayacaksin.inan bana.Merhaba, bu forumu uzun süredir dışarıdan okuyordum ben de bir şey danışmak için üye olmaya karar verdim.
Hamileyim. İstediğim bir gebelik değildi. Çocuk sahibi olmak istemiyordum. Eşim istiyordu ama ben istemediğim için üzerime düşmeyi bırakmıştı.
Pandemi sürecinden hemen önce hamile olduğumu öğrendim. Şaşırdım, üzüldüm. Ama aldıramadım. Pek doğru gelmedi. İkimizin de iyi işleri var, sağlık problemimiz yok, iyi bir evliliğimiz var yani gözle görünür bir pürüz yok dolayısıyla bebeği aldırmak haksızlık olur gibi geldi. Zaten eşimin istediği bir bebekti. Onu da ikna edebileceğimi pek sanmıyordum yani etsem de mutsuz olacaktı. Kaldı.
Alışmaya çalıştım, mutlu olmaya çalıştım. Davranışlarımın da düşüncelerime etki edeceğine inanarak çevreye gülümsedim, hiç problem yokmuş gibi davrandım. Hareket edince, tekme atınca için gidecek falan dediler ben hareketleri hissedince daha tedirgin oldum. Cinsiyetini öğrenince çok heyecanlı olacak dediler ben hiçbir şey hissetmedim. Hiçbir bebek ürününe bakmadım. Sürekli eşim kıyafet, oyuncak bakıp durdu. Ben o süreçte hamilelik bitince giyerim diye beğendiğim kıyafetleri aldım.
Sürekli kontrollü davrandım, hiç mutsuzum demedim. Bir görev gibi doktora gittim, vitamin aldım. Sağlıklı beslendim. İlave şeker hiç kullanmadım. Karantina döneminde evin içinde bile her gün bir saat yürüdüm. İdeal anne gibi davranmaya çalıştım. Ama alışamadım. Mutsuzluğum sürekli arttı. Sabahları sanki başımın üzerinde bir kara bulutla uyanıyordum.
En sonunda geçen hafta patladım. Arkadaşlarımızla buluşmuştuk. Her şey güzel başladı, en sonunda konu hamileliğime geldi. Herkes heyecanlı heyecanlı bebekle ilgili konuşmaya başladı. İsmini tartıştılar, bakıcı önerileri vermeye başladılar. Kreşlerden, organik bebek kıyafetlerinden bahsettiler... Kendimi çok çok bunalmış hissettim. Bir noktada artık başım dönmeye, sesler uğultu gibi gelmeye başladı. "Susun, istemiyorum," diye bağırdığımı hatırlıyorum. Gözlerimi hastanede açtım. Sinir krizi geçirmişim. İstemiyorum ben bunu diye bağırmışım, ağlamışım. Kanamam olmuş hatta.
Şimdi artık gizlemeye çalışacak bir şey de kalmadı. 10 gün raporluyum. Evdeyim. Ve çok suçlu hissediyorum. Yani herkesin içinde öyle bir duruma düştüm. Eşim bir şey belli etmiyor ama üzüldüğüne eminim. Kırılacak bir eşya, cam bebek gibi davranıyor. Kısık sesle konuşuyor falan. Çok kötü hissediyorum. Zayıf bir insan olmadım hiç. Ama şu an zayıf bir insanım. Suçlu hissediyorum. Geceleri de uyuyamamaya başladım. Kabus görüyorum çünkü. Şu anda baya yaşamaktan bıktım. Benzer şeyler yaşayanlar var mı, fikir almak istedim.
Ek bir korunma yontemi yoktu dimi yaaa tam spirale karar verirken su konulari gorunce vazgecesim geliyo kac yil korudu siziDüzenli olarak gittim. Ama iki kontrol arası süreçte kaymış, bu benim kontrolümde olan bir durum değil maalesef.
Ölmekten çok daha korkuyor insan yavrum nolur diyeIlk duydum agladim..Allahim hazir degilim ben nasil dogurucam dedim.kalp atiisini duydum hissizdim..kipirdadi tekme atti herkes duygusal askla bagliyken ben atmasin istiyordum ama zaman yaklastikca merak etmeye basladim.kime benziyor ses tonu nasil ? Bana mi babasima mi? Derkennnmn dogdugu an hayatta basima gelen en guzel seydi..9 aylik kizim inan baslarda bile oyle baglilik yoktu ama zaman gectikce bambaska hissetmeye basladim..eskiden olmekten cok korkardim arik oyle bir korkum yok evladim icim canimi veririm...annelik duygusu tam olarak yasadikca ona bakmaya basladikca onu korudukca besledikce izledikce her gecen gun benimle buyudukce gelisti.yasim 30 yanlis anlasilmasin :) her anneye annelik anne karninda yuklenmiyor ama bunlari hissetmis biri olarak diyorumki cok seveceksin zaman gectikce onun icin yasayacaksin.inan bana.
Çok istememe rağmen ilk gebeliğimi öğrendiğimde hiçbi şey eskisi gibi olmuycak, nasıl bakıcam, nasıl büyütücem gibi gibi zibilyon tane korkum oluştu. Zor da geçirdim gebeliğimi. Neyse doğdu, Allah Allah dedim bu benim mi? Neden yoğun bir sevgi hissetmiyorum? Tabi koruma içgüdüsü, merhamet gibi duygularım vardı fakat sevgim evladıma emek verdikçe, onu tanıdıkça, alışıp bağlandıkça oluştu.Merhametsiz miyim acaba diye düşünmeye başladım. Yani 19.haftaya girdik ben hâlâ sevdiğimi hissetmiyorum.
Merhaba, bu forumu uzun süredir dışarıdan okuyordum ben de bir şey danışmak için üye olmaya karar verdim.
Hamileyim. İstediğim bir gebelik değildi. Çocuk sahibi olmak istemiyordum. Eşim istiyordu ama ben istemediğim için üzerime düşmeyi bırakmıştı.
Pandemi sürecinden hemen önce hamile olduğumu öğrendim. Şaşırdım, üzüldüm. Ama aldıramadım. Pek doğru gelmedi. İkimizin de iyi işleri var, sağlık problemimiz yok, iyi bir evliliğimiz var yani gözle görünür bir pürüz yok dolayısıyla bebeği aldırmak haksızlık olur gibi geldi. Zaten eşimin istediği bir bebekti. Onu da ikna edebileceğimi pek sanmıyordum yani etsem de mutsuz olacaktı. Kaldı.
Alışmaya çalıştım, mutlu olmaya çalıştım. Davranışlarımın da düşüncelerime etki edeceğine inanarak çevreye gülümsedim, hiç problem yokmuş gibi davrandım. Hareket edince, tekme atınca için gidecek falan dediler ben hareketleri hissedince daha tedirgin oldum. Cinsiyetini öğrenince çok heyecanlı olacak dediler ben hiçbir şey hissetmedim. Hiçbir bebek ürününe bakmadım. Sürekli eşim kıyafet, oyuncak bakıp durdu. Ben o süreçte hamilelik bitince giyerim diye beğendiğim kıyafetleri aldım.
Sürekli kontrollü davrandım, hiç mutsuzum demedim. Bir görev gibi doktora gittim, vitamin aldım. Sağlıklı beslendim. İlave şeker hiç kullanmadım. Karantina döneminde evin içinde bile her gün bir saat yürüdüm. İdeal anne gibi davranmaya çalıştım. Ama alışamadım. Mutsuzluğum sürekli arttı. Sabahları sanki başımın üzerinde bir kara bulutla uyanıyordum.
En sonunda geçen hafta patladım. Arkadaşlarımızla buluşmuştuk. Her şey güzel başladı, en sonunda konu hamileliğime geldi. Herkes heyecanlı heyecanlı bebekle ilgili konuşmaya başladı. İsmini tartıştılar, bakıcı önerileri vermeye başladılar. Kreşlerden, organik bebek kıyafetlerinden bahsettiler... Kendimi çok çok bunalmış hissettim. Bir noktada artık başım dönmeye, sesler uğultu gibi gelmeye başladı. "Susun, istemiyorum," diye bağırdığımı hatırlıyorum. Gözlerimi hastanede açtım. Sinir krizi geçirmişim. İstemiyorum ben bunu diye bağırmışım, ağlamışım. Kanamam olmuş hatta.
Şimdi artık gizlemeye çalışacak bir şey de kalmadı. 10 gün raporluyum. Evdeyim. Ve çok suçlu hissediyorum. Yani herkesin içinde öyle bir duruma düştüm. Eşim bir şey belli etmiyor ama üzüldüğüne eminim. Kırılacak bir eşya, cam bebek gibi davranıyor. Kısık sesle konuşuyor falan. Çok kötü hissediyorum. Zayıf bir insan olmadım hiç. Ama şu an zayıf bir insanım. Suçlu hissediyorum. Geceleri de uyuyamamaya başladım. Kabus görüyorum çünkü. Şu anda baya yaşamaktan bıktım. Benzer şeyler yaşayanlar var mı, fikir almak istedim.