Peki bir yetişkinin üzülmesi ihtimali bir çocuğun üzülmesi ihtimalinden daha mı az önemli? Üzgünüm ama siz böyle yazdınız diye daha mutlu bir bebek olmadı o.Tesekkur ederim haklisiniz cocuklari cok seviyorum bir cocugun uzulecegi ihtimali bile beni gercekten cok uzdugu icin dan dan yazdim sanirim..ozur diliyorum kalp kirdiysam kusura bakmayin
Gerçekten sizin üzgün olmanızı gerektirecek bir durum yok. Bazı insanlar empati kurmaktan çok yoksun olabiliyorlar. Sarılmış kadar oldunuz inanın, siz de çok güzel bir insansınız. SevgilerimleKeşke şu forumda insanlara zalimce vicdansızca yorum yapanların üyeliği sonlandırılsa. Evinizde oturmuş, koltuğa yaslanmış, totonuzu devirmiş yaşamadığınız bir hayatın hükmünü nasıl bu kadar insafsızca veriyorsunuz anlamıyorum. Sizin umursamadan içinizdeki öfkelerin yaşanmışlıkların dışarı vurumundan ortaya çıkan sözler birinin belki de kalbini yaralayacak. Ulan harbiden şu forumda beni de sinirden delirttiniz ya birşey demiyorum. Çok üzgünüm konu sahibi çokkeşke imkan olsa da kötü yorumları silip okumana engel olabilsem. Şuan ne hislerle oturup kalkıyorsun bilmiyorum ama gerçekten hepsi geçecek. Ve şunu unutma bir insan neyi istemezse bir o kadar da istemedim kötü oldu dememek için de o şeyin üstüne daha çok düşer. İnan bana sen fazlasıyla iyisin. Eltisiyle sidik yarıştıran, kaynanaya nispet yapmak için, konu komşuya karnı gözüksün diye doğurup ideal anne pozları kesip adam akıllı ebeveyn olamayanların doğurduğu yavrular dolu ortalık. Seni çok ama çok iyi anlıyorum lütfen güçlü ol lütfen. Keşke imkan olsa da sana sarılsaydım. Lütfen okuma kötü yorumları kafanın içine alma. Ne diyeyim ne söyleyeyim bilmiyorum ama sen çok güzel bir insansın
Şu çocuğu olmayanlar millete musallat olmayı bi bıraksalar artık, inanın daha itici oluyorsunuz tövbe insanda ister istemez bu kadar kötü ve anlayışsız ruha rabbim bilerek vermiyor demek ki dedirtiyorsunuz. Biraz empati biraz vicdan!
Ne kadar güzel yazmışsınız, teşekkür ederim.Öncelikle kabullenmek ile başlıyor sanırım her şey.
Artık bir hamile olduğunuzu, bebeğiniz olacağını kabullenmek daha sonra hissettiklerinizin aslında çok ‘normal’ olduğunu kabullenmek.
Bu forumda mutsuz hamileler, çocuğundan dert yananlar hep taşlanır. Hep bi kınanır. Halbuki evde ne yakalar silkeliyor çocuklardan.
Çok isteyerek bebek sahibi oldum ama hep bi korku var hep bir acaba duruyor aklımın bir köşesinde. Kolay değil. Hele ki rahatınıza düşkün, özgürlüğü seven bir insansanız.
Ben mutlu Mesut aşıyorum kendimce hamileliğimi. Çünkü kabullendim ve istedim.
sizin de işe öncelikle kabullenerek başlamanızı tavsiye ediyorum. Hassas ince ve düşünceli insan olduğunuz her halinizden belli bence çocuğunuzun iyi ki benim annemsşn dediği annelerden olacaksınız. Zamana bırakın. Suçlamayın rol yapmayın sadece hislerim çok normal ve geçecek deyin :)
O bağı kuracağınıza eminim.
O zaman nasipte varmış demek lazım ki spiralin de kayması beşte veya onda bir belki oda sizin başınıza gelmiş. Derler ya akacak kan damarda durmaz diye o misal olmuş.Haklısınız evlenmeden önce konuşulması lazımdı ama hiç konuşmadık. İkimiz de bulutların üzerindeydik o dönem çocuk hiç aklımızın ucundan geçmedi. Maalesef öyle bir hata yaptık. Daha sonra evliliğin üzerinden zaman geçince o istemeye başladı ben istemiyordum. Baba olmak onun da hakkı olduğu için boşanmayı teklif ettim başka biriyle evlenip çocuk sahibi olabilir diye ama o bunu istemedi. Daha sonra da çocuk konusunu hiç açmadık ta ki hamile kalana kadar.
Merhaba, bu forumu uzun süredir dışarıdan okuyordum ben de bir şey danışmak için üye olmaya karar verdim.
Hamileyim. İstediğim bir gebelik değildi. Çocuk sahibi olmak istemiyordum. Eşim istiyordu ama ben istemediğim için üzerime düşmeyi bırakmıştı.
Pandemi sürecinden hemen önce hamile olduğumu öğrendim. Şaşırdım, üzüldüm. Ama aldıramadım. Pek doğru gelmedi. İkimizin de iyi işleri var, sağlık problemimiz yok, iyi bir evliliğimiz var yani gözle görünür bir pürüz yok dolayısıyla bebeği aldırmak haksızlık olur gibi geldi. Zaten eşimin istediği bir bebekti. Onu da ikna edebileceğimi pek sanmıyordum yani etsem de mutsuz olacaktı. Kaldı.
Alışmaya çalıştım, mutlu olmaya çalıştım. Davranışlarımın da düşüncelerime etki edeceğine inanarak çevreye gülümsedim, hiç problem yokmuş gibi davrandım. Hareket edince, tekme atınca için gidecek falan dediler ben hareketleri hissedince daha tedirgin oldum. Cinsiyetini öğrenince çok heyecanlı olacak dediler ben hiçbir şey hissetmedim. Hiçbir bebek ürününe bakmadım. Sürekli eşim kıyafet, oyuncak bakıp durdu. Ben o süreçte hamilelik bitince giyerim diye beğendiğim kıyafetleri aldım.
Sürekli kontrollü davrandım, hiç mutsuzum demedim. Bir görev gibi doktora gittim, vitamin aldım. Sağlıklı beslendim. İlave şeker hiç kullanmadım. Karantina döneminde evin içinde bile her gün bir saat yürüdüm. İdeal anne gibi davranmaya çalıştım. Ama alışamadım. Mutsuzluğum sürekli arttı. Sabahları sanki başımın üzerinde bir kara bulutla uyanıyordum.
En sonunda geçen hafta patladım. Arkadaşlarımızla buluşmuştuk. Her şey güzel başladı, en sonunda konu hamileliğime geldi. Herkes heyecanlı heyecanlı bebekle ilgili konuşmaya başladı. İsmini tartıştılar, bakıcı önerileri vermeye başladılar. Kreşlerden, organik bebek kıyafetlerinden bahsettiler... Kendimi çok çok bunalmış hissettim. Bir noktada artık başım dönmeye, sesler uğultu gibi gelmeye başladı. "Susun, istemiyorum," diye bağırdığımı hatırlıyorum. Gözlerimi hastanede açtım. Sinir krizi geçirmişim. İstemiyorum ben bunu diye bağırmışım, ağlamışım. Kanamam olmuş hatta.
Şimdi artık gizlemeye çalışacak bir şey de kalmadı. 10 gün raporluyum. Evdeyim. Ve çok suçlu hissediyorum. Yani herkesin içinde öyle bir duruma düştüm. Eşim bir şey belli etmiyor ama üzüldüğüne eminim. Kırılacak bir eşya, cam bebek gibi davranıyor. Kısık sesle konuşuyor falan. Çok kötü hissediyorum. Zayıf bir insan olmadım hiç. Ama şu an zayıf bir insanım. Suçlu hissediyorum. Geceleri de uyuyamamaya başladım. Kabus görüyorum çünkü. Şu anda baya yaşamaktan bıktım. Benzer şeyler yaşayanlar var mı, fikir almak istedim.
Altını çizdiğim kısım anahtar nokta bence, sorunun sebebini buz dağının altındaki gerçek sebebini bulursanız çözüme daha kolay ulaşırsınızPek bana göre değil. Ben pek anaç bir karakter de değilim. Kariyerimde ilerleyeyim, eşimle ve arkadaşlarımla vakit geçireyim, gezeyim tozayım... Zaten çok kontrolcü bir anneyle büyüdüm. Şimdi tam hayatımın iplerini elime almışken bana bağımlı bir canlı fikri korkutucu geliyor.
Haklısınız bu konuda ben de çok şükrediyorum fiziksel anlamda çok rahat geçiyor, midem bile bulanmadı. Bir de bu bebeğin her şeyi hissediyor olması sorunsalı kafamı karıştırıyor. Şimdi bu çocuk biliyor mu benim istemediğimi bilmiyor mu?Öncelikle bebeğinizi saglıkla kucagınıza almanızı dilerim.
Kabullenmeyi deneme aşamasında yaşadığınız hisler gayet normal geldi bana.
İstemezken birden hamile olduğunuzu öğrenmek ciddi bir sıkıntı oluşturmuş olabilir ama aldırmayı düşünmüyorsanız eğer bu hayatı kendinize zindan ederek geçirmenizi asla tavsiye etmiyorum, sizden götürür, yıpratır.
Saglıklı bir şekilde hamilelik yaşamak bile bir lütuf. Bu tarafından da bakmayı deneyin. Karnınızda sizin onu istemediğinizden habersiz olan bir canlının dünyaya gelmesine vesile olacaksınız ve eminim ki çok güzel bir anne ve çok güzel bir babayla yetişecek o çocuk.
İşin bir de diğer tarafından bakmayı deneyin..Üremek için biyolojik saatinizin gelmediğini düşünsenizde size bahşedilmiş bir güzelliğe sahip olacaksınız..
Özgürlüğünüzün kısıtlanacak olması ve sonrasında neler olacak kaygısı ile bu hislere kapılmanızın gayet olağan olduğunu bilerek kendinizi demoralize etmekten bir an önce kurtarıp sürekli telkin edecek daha farklı şeylere odaklanın mesela.
Öyle travmatik bir çocukluk yaşamadım ben aslında. Kötü bir ailede de büyümedim. Annem babam beni çok seviyor ve benimle ilgileniyorlardı ama bazen annem çok kontrolcü davranıyordu. "Perdelerini aç böyle daha iyi, o renk sana daha çok yakışıyor onu giy, onu içme bunu iç daha iyi..." bir noktada bunaltıyor. Ben büyüdükçe bu huyundan vazgeçti yavaş yavaş. Ama ben o dönemde anladım ki ben pek kısıtlamaya gelemiyorum. Dediğim gibi annelik duyguları da pek içimde yok.Altını çizdiğim kısım anahtar nokta bence, sorunun sebebini buz dağının altındaki gerçek sebebini bulursanız çözüme daha kolay ulaşırsınız
Ben de mesela korkuyorum hasta olsa naparım diye. Sizin bu durumda hisleriniz ve tepkileriniz nasıl oluyor? Tam olarak ne zaman benimsediniz çocuğu, ne zaman sevdiniz?Oncelikle yasadiklarinizin cok normal oldugunu,bebek istemiyorsunuz ya da anac degilsiniz diye tuhaf biri olmadiginizi bilin. Tum kadinlarin dogasinda anne olmak yok bence. Sanki boyle olmasi gerekiyormus gibi toplum tarafindan dayatilan bir algi olunca, en ufak bir negatif duygu sucluluga sebep oluyor, birikince de patlama yasaniyor. Cocuk sahibi olmayi ben de hic istemedim. Esime de daha sevgiliyken anne olmanin planlarim arasinda olmadigini soylemistim. Bebek buyutmek,bir insan yetistirmrk cok cok agir bsy gibi geldi bana hep. Bu sorumlulugu alacak biri degildim ben. Gezip tozmak,iyi vakit gecirmek, sadece esimle beraber olmak bana yetiyordu. Ama esim hep baba olmak istedi. Sonunda beni de bu fikre ikna etti ve hamile kaldim. Derken beklenmedik sekilde bebegimi kaybettim. Bu kisim bir travmaydi benim icin. Onu aslinda yeterince istemedigim icin gittigini dusundugum cok oldu. Bu kez tekrar anne olmayi isteyen bendim ve tekrar hamile kaldim. 9 ay kalp carpintisiyla gecti. Cok sukur oglum saglikla dunyaya geldi. 18 aylik su an. Onu cok seviyorum. Ama hala aman hasta oldu, aman kostu bi yerini incitti kaygilarim hat safhada. Cocuk ozellikle ilk 2 yil hayatinizi komple degistiriyor. Cocuk size ayak uydurur diyenler bence sonraki yillardan bahsediyor. Sik sik ondan onceki hayatimin rahatligini ozluyorum. Ama onu bi saat anneme biraktigimda da deli gibi ozluyorum. Garip bir duygu annelik. Benim icin bir delilik. Bunlari yazma sebebim onu kucaginiza alir almaz coook ulvi duygular beklemeyin. Hatta bnm gibi size tamamen bagimli vir birey, sekillendirilmek uzere elinizw verilen bi hamur oldugunu dusunmek kaygi duzeyinizuli iyice arttirabilir. Ama zamanla emeklerinizinnkarsiliguni gormek, size hic kimsenin bakamayacagi kdr ictenlikle gulumsemesi, bambaskq bir bag kurdugunuzu gormek tatmin edici olacak. Acele etmeyin. Zamana birakin. Destek almayi asla ihmal etmeyin. Yalniz olmadiginizi bilin
Evet bu şekilde bazı fikirler ortaya atılmış ama dogruluğundan emin olamasakta sen yine de dogruymuş gibi içini ferah tutmayı dene ve kabullenmeye odaklan arkadaşım.Haklısınız bu konuda ben de çok şükrediyorum fiziksel anlamda çok rahat geçiyor, midem bile bulanmadı. Bir de bu bebeğin her şeyi hissediyor olması sorunsalı kafamı karıştırıyor. Şimdi bu çocuk biliyor mu benim istemediğimi bilmiyor mu?
Bir de hamilelik boyunca depresif ve stresli olan annelerin çocuklarının daha melankolik, duygu durum bozukluklarına daha yatkın olduğu söyleniyor. Dolayısıyla bu da beni demoralize ediyor ve artık her düşündüğüm her yaptığım bebeğe zarar gibi gelmeye başladı.
Çok güzel şeyler yazmışsınız çok teşekkür ederimEvet bu şekilde bazı fikirler ortaya atılmış ama dogruluğundan emin olamasakta sen yine de dogruymuş gibi içini ferah tutmayı dene ve kabullenmeye odaklan arkadaşım.
İnan seni anlıyorum.
İsteyerek çocuk yaptık ve aynı kaygılar bende de oluşmuştu zamanla atlattım. Çocugum ne zor ne de kolay bir bebekti orta şekerliydi yani ama en nihayetinde bu bebek.
Eğer inançlıysan dua et bol bol, değilsen de evrene olumlu mesajlar göndermeyi dene..
Ferah ol..
Saglıklısın, eşin saglıklı.
Üzülmemeye çalış..
Olmuşla ölmüşe çare yoktur...
İstemesende sana bahşedilmiş bu güzelliğin hayatına belki daha olumlu olabileceği hususunda düşüncelere de odaklanmaya çalış..
Annem 4. çocuguna hamile kaldığında hiç istememişti mesela..
Ama suan tek dediği iyi ki olmuş.
Hepimiz gelin olduk gittik :) O kaldı suan yanında ve atlattıgı saglık süreçlerinde çok faydası dokundu anneme. Eli ayağı gibi oldu kadının.
Yaşanan bazı sıradan şeyler farkında olmadan bizi derinden etkileyebiliyor. Travmatik olmasa da ilk çocukluk anıları dünyaya bakışımızı ve kişiliğimizi oluşturuyor. Psikolojik destek alırsanız zaten psikoloğunuzun bu konuyu irdeleyeceğini düşünüyorum.Öyle travmatik bir çocukluk yaşamadım ben aslında. Kötü bir ailede de büyümedim. Annem babam beni çok seviyor ve benimle ilgileniyorlardı ama bazen annem çok kontrolcü davranıyordu. "Perdelerini aç böyle daha iyi, o renk sana daha çok yakışıyor onu giy, onu içme bunu iç daha iyi..." bir noktada bunaltıyor. Ben büyüdükçe bu huyundan vazgeçti yavaş yavaş. Ama ben o dönemde anladım ki ben pek kısıtlamaya gelemiyorum. Dediğim gibi annelik duyguları da pek içimde yok.
Merhaba, bu forumu uzun süredir dışarıdan okuyordum ben de bir şey danışmak için üye olmaya karar verdim.
Hamileyim. İstediğim bir gebelik değildi. Çocuk sahibi olmak istemiyordum. Eşim istiyordu ama ben istemediğim için üzerime düşmeyi bırakmıştı.
Pandemi sürecinden hemen önce hamile olduğumu öğrendim. Şaşırdım, üzüldüm. Ama aldıramadım. Pek doğru gelmedi. İkimizin de iyi işleri var, sağlık problemimiz yok, iyi bir evliliğimiz var yani gözle görünür bir pürüz yok dolayısıyla bebeği aldırmak haksızlık olur gibi geldi. Zaten eşimin istediği bir bebekti. Onu da ikna edebileceğimi pek sanmıyordum yani etsem de mutsuz olacaktı. Kaldı.
Alışmaya çalıştım, mutlu olmaya çalıştım. Davranışlarımın da düşüncelerime etki edeceğine inanarak çevreye gülümsedim, hiç problem yokmuş gibi davrandım. Hareket edince, tekme atınca için gidecek falan dediler ben hareketleri hissedince daha tedirgin oldum. Cinsiyetini öğrenince çok heyecanlı olacak dediler ben hiçbir şey hissetmedim. Hiçbir bebek ürününe bakmadım. Sürekli eşim kıyafet, oyuncak bakıp durdu. Ben o süreçte hamilelik bitince giyerim diye beğendiğim kıyafetleri aldım.
Sürekli kontrollü davrandım, hiç mutsuzum demedim. Bir görev gibi doktora gittim, vitamin aldım. Sağlıklı beslendim. İlave şeker hiç kullanmadım. Karantina döneminde evin içinde bile her gün bir saat yürüdüm. İdeal anne gibi davranmaya çalıştım. Ama alışamadım. Mutsuzluğum sürekli arttı. Sabahları sanki başımın üzerinde bir kara bulutla uyanıyordum.
En sonunda geçen hafta patladım. Arkadaşlarımızla buluşmuştuk. Her şey güzel başladı, en sonunda konu hamileliğime geldi. Herkes heyecanlı heyecanlı bebekle ilgili konuşmaya başladı. İsmini tartıştılar, bakıcı önerileri vermeye başladılar. Kreşlerden, organik bebek kıyafetlerinden bahsettiler... Kendimi çok çok bunalmış hissettim. Bir noktada artık başım dönmeye, sesler uğultu gibi gelmeye başladı. "Susun, istemiyorum," diye bağırdığımı hatırlıyorum. Gözlerimi hastanede açtım. Sinir krizi geçirmişim. İstemiyorum ben bunu diye bağırmışım, ağlamışım. Kanamam olmuş hatta.
Şimdi artık gizlemeye çalışacak bir şey de kalmadı. 10 gün raporluyum. Evdeyim. Ve çok suçlu hissediyorum. Yani herkesin içinde öyle bir duruma düştüm. Eşim bir şey belli etmiyor ama üzüldüğüne eminim. Kırılacak bir eşya, cam bebek gibi davranıyor. Kısık sesle konuşuyor falan. Çok kötü hissediyorum. Zayıf bir insan olmadım hiç. Ama şu an zayıf bir insanım. Suçlu hissediyorum. Geceleri de uyuyamamaya başladım. Kabus görüyorum çünkü. Şu anda baya yaşamaktan bıktım. Benzer şeyler yaşayanlar var mı, fikir almak istedim.