Sinir Krizi, Suçlu Hissetmek

Tesekkur ederim haklisiniz cocuklari cok seviyorum bir cocugun uzulecegi ihtimali bile beni gercekten cok uzdugu icin dan dan yazdim sanirim..ozur diliyorum kalp kirdiysam kusura bakmayin
Peki bir yetişkinin üzülmesi ihtimali bir çocuğun üzülmesi ihtimalinden daha mı az önemli? Üzgünüm ama siz böyle yazdınız diye daha mutlu bir bebek olmadı o.
 
Gerçekten sizin üzgün olmanızı gerektirecek bir durum yok. Bazı insanlar empati kurmaktan çok yoksun olabiliyorlar. Sarılmış kadar oldunuz inanın, siz de çok güzel bir insansınız. Sevgilerimle
 

Aynı şeyi düşünüyorum sizinle. Ağzınıza sağlık.
 
Öncelikle kabullenmek ile başlıyor sanırım her şey.
Artık bir hamile olduğunuzu, bebeğiniz olacağını kabullenmek daha sonra hissettiklerinizin aslında çok ‘normal’ olduğunu kabullenmek.
Bu forumda mutsuz hamileler, çocuğundan dert yananlar hep taşlanır. Hep bi kınanır. Halbuki evde ne yakalar silkeliyor çocuklardan.
Çok isteyerek bebek sahibi oldum ama hep bi korku var hep bir acaba duruyor aklımın bir köşesinde. Kolay değil. Hele ki rahatınıza düşkün, özgürlüğü seven bir insansanız.
Ben mutlu Mesut aşıyorum kendimce hamileliğimi. Çünkü kabullendim ve istedim.
sizin de işe öncelikle kabullenerek başlamanızı tavsiye ediyorum. Hassas ince ve düşünceli insan olduğunuz her halinizden belli bence çocuğunuzun iyi ki benim annemsşn dediği annelerden olacaksınız. Zamana bırakın. Suçlamayın rol yapmayın sadece hislerim çok normal ve geçecek deyin :)
O bağı kuracağınıza eminim.
 
Ne kadar güzel yazmışsınız, teşekkür ederim.
 
O zaman nasipte varmış demek lazım ki spiralin de kayması beşte veya onda bir belki oda sizin başınıza gelmiş. Derler ya akacak kan damarda durmaz diye o misal olmuş.
Kul plan yaparken kader gülermiş bazen bazı şeyler elimizde olmadan gelişiyor.
 
Oncelikle yasadiklarinizin cok normal oldugunu,bebek istemiyorsunuz ya da anac degilsiniz diye tuhaf biri olmadiginizi bilin. Tum kadinlarin dogasinda anne olmak yok bence. Sanki boyle olmasi gerekiyormus gibi toplum tarafindan dayatilan bir algi olunca, en ufak bir negatif duygu sucluluga sebep oluyor, birikince de patlama yasaniyor. Cocuk sahibi olmayi ben de hic istemedim. Esime de daha sevgiliyken anne olmanin planlarim arasinda olmadigini soylemistim. Bebek buyutmek,bir insan yetistirmrk cok cok agir bsy gibi geldi bana hep. Bu sorumlulugu alacak biri degildim ben. Gezip tozmak,iyi vakit gecirmek, sadece esimle beraber olmak bana yetiyordu. Ama esim hep baba olmak istedi. Sonunda beni de bu fikre ikna etti ve hamile kaldim. Derken beklenmedik sekilde bebegimi kaybettim. Bu kisim bir travmaydi benim icin. Onu aslinda yeterince istemedigim icin gittigini dusundugum cok oldu. Bu kez tekrar anne olmayi isteyen bendim ve tekrar hamile kaldim. 9 ay kalp carpintisiyla gecti. Cok sukur oglum saglikla dunyaya geldi. 18 aylik su an. Onu cok seviyorum. Ama hala aman hasta oldu, aman kostu bi yerini incitti kaygilarim hat safhada. Cocuk ozellikle ilk 2 yil hayatinizi komple degistiriyor. Cocuk size ayak uydurur diyenler bence sonraki yillardan bahsediyor. Sik sik ondan onceki hayatimin rahatligini ozluyorum. Ama onu bi saat anneme biraktigimda da deli gibi ozluyorum. Garip bir duygu annelik. Benim icin bir delilik. Bunlari yazma sebebim onu kucaginiza alir almaz coook ulvi duygular beklemeyin. Hatta bnm gibi size tamamen bagimli vir birey, sekillendirilmek uzere elinizw verilen bi hamur oldugunu dusunmek kaygi duzeyinizuli iyice arttirabilir. Ama zamanla emeklerinizinnkarsiliguni gormek, size hic kimsenin bakamayacagi kdr ictenlikle gulumsemesi, bambaskq bir bag kurdugunuzu gormek tatmin edici olacak. Acele etmeyin. Zamana birakin. Destek almayi asla ihmal etmeyin. Yalniz olmadiginizi bilin
 
Emin olun çocuk doğduktan 1 yıl sonra ben neler düşünmüşüm diye kendinize kızacaksınız kabuslarınız için bir reçetem var uygularsanız geçeceğine eminim 1 bardak suya 3 kez La Havle Vela Kuvvete İlla Billahi , 3 Kez Ayet el Kürsü , 3 Kez Felak ve 3 Nas süresini okuyup yatmadan önce için emin olun bitecek kabuslarınız denenmiştir tarafımca :)
 
Öncelikle bebeğinizi saglıkla kucagınıza almanızı dilerim.

Kabullenmeyi deneme aşamasında yaşadığınız hisler gayet normal geldi bana.

İstemezken birden hamile olduğunuzu öğrenmek ciddi bir sıkıntı oluşturmuş olabilir ama aldırmayı düşünmüyorsanız eğer bu hayatı kendinize zindan ederek geçirmenizi asla tavsiye etmiyorum, sizden götürür, yıpratır.

Saglıklı bir şekilde hamilelik yaşamak bile bir lütuf. Bu tarafından da bakmayı deneyin. Karnınızda sizin onu istemediğinizden habersiz olan bir canlının dünyaya gelmesine vesile olacaksınız ve eminim ki çok güzel bir anne ve çok güzel bir babayla yetişecek o çocuk.

İşin bir de diğer tarafından bakmayı deneyin..Üremek için biyolojik saatinizin gelmediğini düşünsenizde size bahşedilmiş bir güzelliğe sahip olacaksınız..

Özgürlüğünüzün kısıtlanacak olması ve sonrasında neler olacak kaygısı ile bu hislere kapılmanızın gayet olağan olduğunu bilerek kendinizi demoralize etmekten bir an önce kurtarıp sürekli telkin edecek daha farklı şeylere odaklanın mesela.
 
Altını çizdiğim kısım anahtar nokta bence, sorunun sebebini buz dağının altındaki gerçek sebebini bulursanız çözüme daha kolay ulaşırsınız
 
Haklısınız bu konuda ben de çok şükrediyorum fiziksel anlamda çok rahat geçiyor, midem bile bulanmadı. Bir de bu bebeğin her şeyi hissediyor olması sorunsalı kafamı karıştırıyor. Şimdi bu çocuk biliyor mu benim istemediğimi bilmiyor mu?
Bir de hamilelik boyunca depresif ve stresli olan annelerin çocuklarının daha melankolik, duygu durum bozukluklarına daha yatkın olduğu söyleniyor. Dolayısıyla bu da beni demoralize ediyor ve artık her düşündüğüm her yaptığım bebeğe zarar gibi gelmeye başladı.
 
Altını çizdiğim kısım anahtar nokta bence, sorunun sebebini buz dağının altındaki gerçek sebebini bulursanız çözüme daha kolay ulaşırsınız
Öyle travmatik bir çocukluk yaşamadım ben aslında. Kötü bir ailede de büyümedim. Annem babam beni çok seviyor ve benimle ilgileniyorlardı ama bazen annem çok kontrolcü davranıyordu. "Perdelerini aç böyle daha iyi, o renk sana daha çok yakışıyor onu giy, onu içme bunu iç daha iyi..." bir noktada bunaltıyor. Ben büyüdükçe bu huyundan vazgeçti yavaş yavaş. Ama ben o dönemde anladım ki ben pek kısıtlamaya gelemiyorum. Dediğim gibi annelik duyguları da pek içimde yok.
 
Ben de mesela korkuyorum hasta olsa naparım diye. Sizin bu durumda hisleriniz ve tepkileriniz nasıl oluyor? Tam olarak ne zaman benimsediniz çocuğu, ne zaman sevdiniz?
 
Evet bu şekilde bazı fikirler ortaya atılmış ama dogruluğundan emin olamasakta sen yine de dogruymuş gibi içini ferah tutmayı dene ve kabullenmeye odaklan arkadaşım.

İnan seni anlıyorum.

İsteyerek çocuk yaptık ve aynı kaygılar bende de oluşmuştu zamanla atlattım. Çocugum ne zor ne de kolay bir bebekti orta şekerliydi yani ama en nihayetinde bu bebek.

Eğer inançlıysan dua et bol bol, değilsen de evrene olumlu mesajlar göndermeyi dene..

Ferah ol..

Saglıklısın, eşin saglıklı.

Üzülmemeye çalış..

Olmuşla ölmüşe çare yoktur...

İstemesende sana bahşedilmiş bu güzelliğin hayatına belki daha olumlu olabileceği hususunda düşüncelere de odaklanmaya çalış..

Annem 4. çocuguna hamile kaldığında hiç istememişti mesela..

Ama suan tek dediği iyi ki olmuş.

Hepimiz gelin olduk gittik :) O kaldı suan yanında ve atlattıgı saglık süreçlerinde çok faydası dokundu anneme. Eli ayağı gibi oldu kadının.
 
Çok güzel şeyler yazmışsınız çok teşekkür ederim
 
Yaşanan bazı sıradan şeyler farkında olmadan bizi derinden etkileyebiliyor. Travmatik olmasa da ilk çocukluk anıları dünyaya bakışımızı ve kişiliğimizi oluşturuyor. Psikolojik destek alırsanız zaten psikoloğunuzun bu konuyu irdeleyeceğini düşünüyorum.

Annelik büyük sorumluluk,kökten değişiklikleri gerektiriyor. Az çok en istekli kadınların bile aynı kaygıları yaşadığını düşünüyorum. O bir anlık tüm dünyam değişecek ve asla eskisi gibi olmayacak kaygısı gerçekten ürkütücü, siz sadece daha yoğun hissediyorsunuz. Çünkü çocuk istemediğinize karar vermişsiniz. Nasıl hissettiğinizi anlıyorum diyemem ama duygularınızı kabul edip kendinizi suçlamayın. Bu yola girmişsiniz en güzel şekilde kendinizce bir düzen oluşturacağınıza inanın.

Kucağınıza alınca farklı hissedeceksiniz muhtemelen ama zorluklarına da hazırlıklı olun. Yeniden doğup büyüdüğünüz bir süreç aslında çok heyecan verici.

Dünyadaki en keyifli şeyler en çok emek verdiklerimiz değil mi?
 
Hissettikleriniz çok normal. Büyük çocuğuma aniden hamile kaldım. Üstelik hala nasıl olduğunu anlamıyorum. Ama oldu işte. Aşırı beklentili, sürekli çocuklarını kontrol eden, giydiği kıyafetlerin rengine bile karışan bir ailem vardı. Hayatımın iplerini elime almıştım. Güzel bir üniversite bitirdim.. Çok iyi para kazanmaya başlamıştım. Evliliğimin 3 yılı gezmekle geçmişti. 4. yılında doğum yaptım. Hastaneyi doktoru eşim seçmişti. Düşünün. Her doktora gittiğimde kendimi yokluyordum. Bu sefer daha çok benimsedim mi diye. Saçma saçma düşünceler işte. Hasta olsa bakabilecekmiyim. Ya büyük bir hata yaparsam. Ya birşeyi atlatsam. Bunların hepsi kontrolü elden bırakmamaktan kaynaklanıyor.
Doğumdan sonra içimde ona karşı çoook büyük bir şevkat, Sevgi,ilgi belirdi. Zamanla daha da artıyor tabi.
Şimdi büyük çocuğum 8 yaşında küçük çocuğum 4... 2 gün önce biraz rahatsızlandım bana yatağa kahvaltı hazırlamış. Kuzum balım yaaa. Dün salçalı makarna istedi. Yedikten sonra diyorki senin gibisi yok anne hayatımda yediğim en güzel makarnayı yapıyorsun. 2. sınıfa geçti. Özel bir okulda. 1.dönemin sonunda İngilizce bir tiyatroda rolü vardı. Hepi topu 3 dakika durdu sahnede. Ben ağlamaktan izleyemedim bile.
Böyle zamanla evladına karşı içinde inanılmaz duygular oluşacak. Sevgi, şevkat, merhamet... Tüm iyi duyguların harekete geçecek. Ona emek verdikçe nasıl bir şey olduğunu anlayacaksın.
Şu anda hislerin normal. Herşey aynı şekilde aynı şeyleri hissetmiyor tabi. Keşke içinizde tutmasaydınız paylaşsaydınız.
 
Bebek hasreti çeken ve anne olan hanımlar,
bazılarınızın birbirine söyledikleri çok nahoş, Allah dileyene isteyene bebek sahibi olmayı nasip etsin
inşallah fakat hamile olup da hamilelik depresyonuna giren insanların varlığını da kabul etmelisiniz artık, her kadın hamilelik ve bebek sahibi olmayla ilgili aynı hisleri taşımayabilir, bu onu kötü ve zalim bir anne de yapmaz zira bu sitede bile doğuma kadar hamilelik depresyonu geçirip doğumdan sonra bebeğine çok iyi anne olan kadınlar var.

Gebelik, kürtaj, annelik duygularıyla alakalı konularda birbirinizi aşağılayıp "Böyleleri anne olmayı hak etmiyor" "Allah bilerek size bebek vermemiş" "Bunca yıl bebeğin olmamış bundan sonra da olmasın" gibi vicdan ve merhamet duygularından yoksun yorumlar yapmak yerine, ki şu sıralar forumun çeşitli bölümlerinde bu yorumları sıkça görür oldum, bir kadın olarak okurken utandım, birbirinize pozitif yaklaşsanız hem incinmezsiniz, hem incitilmezsiniz.

Birbirinizi tanımıyorsunuz bile, tanımadığınız insanları nasıl böyle yaralıyorsunuz aklım almıyor maalesef.

@strawberry swing sizinle aynı hisleri paylaşan arkadaşlarımız oldu burada, muhtemelen hamilelik depresyonu geçiriyorsunuz, bunların hepsi geçecek sözü size şimdi ütopik gelse de doğum sonrası bebeğinizi kabullenmeye başladığınızdan itibaren her şey düzelecek, eğer çok şiddetli bir şekilde istemiyor olsaydınız bebeği eşinize rağmen aldırırdınız, bu bocalamaları doğal buluyorum, mesela bir erkeğe çok aşık oluruz, evlenmek isteriz ama nikah gününe yakın zamanda bile evlilik korkusu kaplar içimizi, doğru yapıp yapmadığımıza emin olamayız, evlendikten sonra alışma sürecinde hala tereddütlerimiz vardır, hamilelikte de öyle, bir çocuk sahibi olmak isteyen kadınları bile korku kaplar, yetememe, iyi bir anne olamazsam endişesi olur, bir bebeğin ömür boyu sorumluluğunu alma fikri korkutur, ben korkmuştum, bunu sizin gibi bir süreç yaşayan her arkadaşımın topiğine yazdım, başlarda inkar modundaydım, karmakarışık duygular yaşadım, şimdi 25 yaşında olan kızımı büyütürken hep acabalarım oldu.

Sizin de korkularınız var belli ki, en göze çarpan korkunuzda eşinizin ilgisinin sevgisinin bebeğe yönelmesi ve sizin 2. plana atılmanızla ilgili olan korkunuz.

Bir eşle bir bebeğin sevgisi aynı değildir, bebeğiniz doğup o alışma, alışırken bocalama dönemini atlatınca göreceksiniz ki eşi bir başka evladı bir başka seviyor insan, ikisine duyulan aşk o kadar farklı ki, yaşadıkça tecrübe edeceksiniz, lakin şu süreçte kafanızı biraz dağıtın, kendinizi zorlamayın, niye sevemiyorum diye sorgulamayın zamana bırakın ve kesinlikle hamilelik depresyonu üzerine çalışmış bir uzman yardımı alın.
 

Bir arkadaşım eşiyle ayrılık aşamasındayken hamile olduğunu öğrenmişti. Sezaryena girerken bebeği istemediği için ağladım demişti. Sonuç: dünya tatlısı bir kızı var ve onu kimseye değişmez..

Yaşadığınız şeylerde hormonlarınızın etkisi var. Annelik duygusu hamileyken gelmiyor. Bebeğinizi kucağınıza alıyorsunuz ve emin olun hamileyken ettiğiniz o beylik lafların, bebek büyütenler ne kadar abartıyor, ne kadar pimpirikliler gibi laflarım hepsini yutuyorsunuz. Kendinizden başka kimse bebeğiniz konusunda daha iyisini bilemez gibi geliyor.Öyle bir bağ oluşuyor ki o sizin kolunuz bacağınız gibi geliyor. Uyuyana kadar yoruluyorsunuz uyusun diye çabalıyorsunuz, uyuyunca kokusunu özlüyorsunuz. Bu laflar bana abartı geliyordu, hamileyken dahi bunu anlamıyorsunuz. Bebeği kucağınıza aldığınız anda böyle oluyorsunuz. Ben bebeğimi kucağıma aldım hala böyle olmadı derseniz zamanla olacak emin olun.
Hormonlarınız sizinle oyun oynuyor. Bu oyun Doğum olduğunda da bir süre devam edebilir ama bebeğe aşırı korumacı bir hal almış biçimine dönerek devam edebilir. Sizi doğurup büyüten annenize bile öyle yapma böyle yap diyebiliyorsunuz bebek konusunda öyle bir çılgın ruh hali lohusalık.Ama hepsi zamanla geçiyor ve normale dönüyorsunuz.

Sabredin. Minik prens ya da prenses size armağan olarak geldi ve mutluluk getirecek inşallah.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…