Sinema Günlüğümüz

:)) ya biliyo musun ben de nette öyle bi haber okuduktan sonra rahatladım, madem böyle bi evrensel gerçeklik var, bunun da üzerine gidip çözmenin yolu var diyerek toparlanmaya başladım..

derdim de tam olarak ben bu filmlerin hepsini çoktan izlemiş olmalıydım, çok farklı bi noktada olmalıydım.. neyse şimdi daha iyiyim
o zaman topluca çekime çıkıyoruz:13:
 
Children of Men
2006 yapımı distopik bilim-kurgu. Aldığı yüksek puanlara isnaden izlediğim, distopik filmlerin özü gereği iç karartıcı atmosferi nedeniyle bunaldığım ve bilim-kurgu türünden de pek hoşlanmamam dolayısıyla ortalama bulduğum film. Bu türü sevenlerin başucu filmlerinden olacağına eminim lakin benim beklentimi karşılamadı. 5/10

Atlantis: 14
 
Son düzenleme:
selam ve günaydın kızlar. ayyy bu topikte kızlar demek daha hoş oldu sankilim öncelikle teşekkür ederim hepinize iyi dilekleriniz için.
sonrasındaysa dün dahil olamadığım konuya dalayım. emin olun hiç bir şey için geç kalmış değilsiniz. ben kararımı verip okuyacapım dediğimde 23 yaşımdaydım ve aniden girerek kazandım hem üniyi hem yetenek sınavlarını ayrıca aynı dönemdede nişanlandım. yetenek sınavı deyince hangi bölüm diyeceksiniz Türk halk Dansları Eğitmeniyim bende. ve bu kadarlada kalmadım 2. sınıftayken evlendim. eşiminde desteğiyle biraz daha ilerlemek için aynı zamanda enstruman kurslarınada gitmeye başladım ve o kadarlada kalmayıp birde üzerine antrenörlük belgesi aldım. Türkiye'nin ilk 10 dans antrenöründen biriyim. ve tüm bunları 4 sene içinde yaptım. son senemde birde hamile kaldım şu anda 28 yaşındayım ama anlık bir kararla pek çok şeyi birden başarmış durumdayım. yani karamsarlığa kapılmayın. tek bir şey yeterli kızlar ne istediğinizi bilin ve inanın.peki şimdi ne yapıyorsun derseniz sanırım o bilgiler beni yeterince doyurdu mesleğimden tamamen koptumda diyebilirim. çünkü bir tek şey vardı hayallerimde ve onuda oğlum doğmadan bir sene önce gerçekleştirdim. çok büyük bir hayaldi benim için bizim mesleğimizde 40'ından önce büyük ekipler yapıp sahneye hoca sıfatıyla çıkmak nerdeyse imkansızdır ve ben bunu yaptım. artık ordan alabileceğim hiç bir haz kalmadı. şimdiyse hedeflerim tamamen başka bir yönde ve yollarını arıyorum. ayrıca inanıyorumki günün birinde onuda gerçekleştiricem. ben yazmayı çok seviyorum. ufak denemelerim bir kaç yerden küçük ödüllerimde oldu şimdiye kadar fakat ertık hedefimlerim büyümeye başladı. ufak hikayerdi şimdiye kadar yazdıklarım bazılarını bir blogta toplamıştım ve farknda olmadan bir okuyucu kitlesi edindim. aynen şu hediye olayındaki gibi gerçekleşti olaylar ama sonra orayı kapattım şimdiyse ara ara KK da bir sayfaya yazmaya başladım isterseniz linkini veririm hatta. fakat burda henüz asıl hikayelerimi yayınlamadım.çünkü yıllar önce yaptığım bir hatayı tekrarlamak istemiyorum. teliflerini almadan hikayelerimi yayınlamıyorum bu yüzdende. neyse fazla uzattım.
son olarak fotoğrafçılıkla ilgilendiğinizi okudum benimde çorbada tuzum olsun isterim. bir gurup arkadaşım var amatör bir fotoğrafçı gurubu İstanbul'dalar arada farklı şehirlere falan turlar düzenliyorlar fikir paylaşımlarında bulunuyorlar. isterseniz aranızda köprü kurubilirim sizi tanıştırırım.
 
İstanbul'dayım canım, bigün buluşucaz
Çok güzel olur gerçekten ya çok isterim ben
selam ve günaydın kızlar. ayyy bu topikte kızlar demek daha hoş oldu sankilim öncelikle teşekkür ederim hepinize iyi dilekleriniz için.
Öncelikle herkese günaydın :80:

Revolucion canım azmine hayran kaldım. Ne güzel şeyler yapmışsın bu yaşına kadar imrenmedim desem yalan olur :)
Azim ve başarı senden yana olduğu sürece sen tüm hayallerini gerçekleştirirsin arkadaşım :) Eminim de öyle olur.

Bende azimliyimdir ama bir kere hevesim kırılınca yaptığım şeyden çabuk soğuyorum ve bu huyumdan nefret ediyorum. Kendimle savaş halindeyim bu konuda. Yazdıklarını görünce kendimden utandım yemin ederim.

Anladığım kadarıyla herkes fotoğrafla ilgileniyor. Toplanalım bir gün ne güzel olur.
Demek ki burada şöyle bir genelleme yapsak yanlış olmaz.
Sinemayla ilgilenenlerin bir çoğu fotoğrafla da ilgelniyor. E ana fikir hemen hemen aynı,
Demek ki hepimiz film izlerken kadrajın, çekim açısının, ışığın rengine kaptırabiliyoruz kendimizi :)
Tek bir gözle değl bir çok gözle izliyoruz demek ki. Mutlu oldum şahsen. Paylaşacak daha çok şeyimiz var diye düşünüyorum. Burayı keşfetmem güzel oldu :) Birlikte istersek bir çok şey yapabiliriz :)
 
Kolera Günlerinde Aşk

Nobel ödüllü marquez'ib bütün romanlarını okumuş biri olarak söyleyebilirimki marquez'in büyülü anlatımı bazı küçük masalsı öğeler, ilginç ve devamlılığı olan karakterler filme çok güzel yansıtılmış.
Film 50 yıllık bir dönemi kapsıyor.Karakterler değişip yaşlandıkça devir de değişiyor elektrik ve sinema icat ediliyor buda araya serpiştirilmiş.
50 yıl süren platonik bir aşk ve buna dayanabilmek için bazen deliliğe vuran çabalar.
javier bardem'i ilk kez izledim.başroldeki kadın da Jody Foster mı değilmi diye zaman zaman düşündüm çünkü çok benziyordu ama değildi.
Bazı harika sahneler Colombia nın bakir coğrafyaları yerel müzikler eşliğinde harikaydı.

Liza 3.
 
Dün söylüyordun izledin yani
Ben de önce kitabı okumak istiyorum, duygular daha yoğun hissettiriliyor, sonra film de üzerine cila oluyor :)
 
Son düzenleme:
bu sabahta iki film birden yapmayı başardım. biri hayranı olduğum Paulo Chello'nun bir romanında uyarlama olan Veronika ölmek istiyor. kiatpla gerçekten çok yakın ama o ruh yok malesef filmde yazarın başka bir kitabında neden veryansın ettiğinide anlamış oldum filmi izleyince 10/2 herhalde verdiğim en düşük puan olucak.
ayrıca bilim kurguyu duyunca dayanamayıp atlamıştım atlantis bahsettiğin filme Children of Men ancak bende seninle aynı fikirdeyim. hatta bilim kurgu bile diyemedim sadece gereksiz melodramlarla dolu sahneler kesinlikle sana katılıyorum canım hatta daha acımasız davranıcam puan konusunda 10/3
 
Duygucum biraz farklı açılardan bakıyoruz siz çekimlerle bense hikayeleriyle ilgileniyorum anlatılmak istenilenler beni daha çok ilgilendiriyor filmlerde. ancak genellemede buluşuyoruz filmler.bu topiği açtığı için teşşekür borç oldu artık guvastanema arkadaşımıza.
bu arada canım ben azmetmek olarak bakmıyorum başarının sırrının yanındaki insanlarda olduğunu öğrendim. Beethoven'ın çok sevdiğim bir sözü vardır ve ışık tutmuştu bana. ne zaman yeni bir atılımda bulunacak yeni bir şeylere el atıcak olsam onu söylerim kendi kendime. " ihtiyacım olan tek şey bana neler yapabileceğimi gösterecek birinin olması " demiş ünlü besteci.ve sanırım ben bu konuda aşnslıydım. önce ailem sonra eşim şimdiyse farkında olmadan oğlum hem yanımda hemde ilham kaynaklarım oluyorlar.birde madem silkinip kendine gelmek istiyorsun benden sana bir tavsiye bakmak herkezin yapabildiği bir şeydir ama herkes göremez görmeyi öğren. hani bir topikten bahsetmiştim size yakında bazı okuduğum kitaplardan yaptığım başucu cümlelerim olarak not aldığım cümleleri yazıcam göz atarsın. eminim yardımı olacaktır. bana her zaman oldu.
 
Duygucum biraz farklı açılardan bakıyoruz...
Tabii ki hikayelerle de ilgineniyorum bende ama farklı açılar görünce de çok ilgimi çekiyor filmi izleme hazzım daha çok artıyor. Bunu kastettim bende :)

Evet topic çok güzel oldu hem keyifli birşeyler yapıyoruz hemde düşünce paylaşıyoruz, bende çok mutluyum sizleri tanıdığıma.

Ne güzel söylemişsin başarıının sırrı yanındaki insanlarda diye. Ama biraz da kendinde ve bakış açısında diye düşünüyorum. Bir karar verdiğinde seni destekleyecek yol gösterecek insanların olması çok güzel ve gurur verici birşey. Evet kendimi geliştirmek istemem konusundaki kaygılarımda bunlardan ibaret, karar verirken cesaretli ve atak olmak istiyorum. Yani ben biraz garanticiyim sanırım. O işin sonunu göremiyorsam o kararı verirken çok cesaretli olamıyorum.

Tavsiyelerini mutlaka dikkate alırım. Ve böyle yönlendirici cesaret verici biriyle tanıştığım için şanslı hissettim bende kendimi :) Bu arada okuduğun kitapları da öğrenmek isterim. Bende sanırım 24-25 yaş krizine giriyorum. Gelecek kaygısı ve bunca zamanı boşa geçirdiğim hissiyatı var. Aşmam gerek kendimi.
 



Veronika Ölmek İstiyor kitabının sinemaya uyarlanacağını söyleniyordu lakin filmin çekildiğini bilmiyordum. Kitabı okuduğumda lisedeydim, o dönem Paulo Coelho ilgiyle takip ettiğim bir yazardı, ancak son kitaplarını alınca fark ettim ki kendini tekrarlayan, aynı konular etrafında dönen, çok da kendi içinde yenilik getiremeyen bir yazar yine de filme dair olumlu bir yorum olsaydı izlerdim, güzel kitaptı ama 2 puan tüm izleme şevkimi kaçırıyor

Children of men çeşitli sinema sitelerinde çok övgü alan, puanı yüksek bir filmdir, izlerken çoğu zaman ben yanlış filmi mi izliyorum sorusunu da sordum sanırım haddinden fazla övülen filmlerden biri ya da biz diğerlerinin gördüğünü göremedik
 

Günaydın Duygu:)

Bireysel psikolojinin kurucusu Alfred Adler her insanın eksiklik duygusu ile dünyaya geldiğini ve bu hissin insanın kendini gerçekleştirmek ve kendini keşfedebilmek için tetikleyici olduğu görüşündedir. Ne yapıyorum, ne yapmak istiyorum sorularını sormazsan isteklerinin de farkına varamazsın ve eksik hissetmezsen de adım atamazsın, sadece bu hiçlik duygusu bile bazen insana yaşadığını hissettirmeye yetiyor bence zira öylesine yaşamak, akışa kapılmak yerine sorguluyor, kendine ulaşmaya çalışıyorsun. 25 yaş krizini ise yine telkinlerle kendi kendine aşabilirsin, en azından genel-geçer bir sorun olduğunu ve her koşulda sona ereceğini biliyor olmak üzerine çok da kafa yormamanı sağlabilir=))
 
Duygu yapma nolur ben böle sözlere gelemem şımarırım bak şaka bi yana daha tavsiye verecek kadar büyümedim aslına bakarsan daha çok fırın ekmek yemem lazım.
atlantis evet yazar biraz yoksunlaşmaya başladı bencede ama ilham kaynağının yüzyıllar önce ölmüş olmasından kaynaklanıyo olabilir. neyse bunu kitap bölümünde tartışırız. film gerçekten çok yavan ama yani okuduktan sonra izlenmez ancak izledikten sonra okunursa belki oda idare eder. film Türkiye'de hiç gösterime girmemiş ve girmeyecekmişte canım üstelik sadece iki dilde gösterilmiş biri orjinal dili İspanyolca diğeri ise İngilizce birde bazı sitelerde kötü bir Türkçe çevirisi var. fakat baştan uyarmalıyım İngilizce'ye çevrilirken çok şey eğiştirilmiş yada kötüde olsa Türkçe izlenmeli yada biliyorsan İspanyolca'sını tavsiye ederim en azından biraz daha anlaşılır.
Children of men filmi için şunu söylemeliyimki heralde bizde bi sorun var. yada hani çok bilinen kral çıplak hikayesi vardır ya kimse cesaret edemez doğruyu söylemeye öle bi durum söz konusu
 

bu sözler ancak alkışlanır.
 

bu sözler ancak alkışlanır.
 


Çevirisini tahmin edebiliyorum canım, üstünkörü yapılmış çeviriler filmde aktarılmak istenen duyguyu bile tam anlamı ile kavramayı engelliyor. İzlemeyeceğim muhtemelen filmi
 
Günaydın kızlar,
dün bişi izleyemedim, ufacık tefecik güzel yeğenim yüzünden:)
bizi böyle kaynaşmış görmek nası mutlu etti anlatamam
ben de fikir anası 'kadınların kitap mekanını' hazırlayan arkadaşım Maip'e çok teşekkür ediyorum
 
23 Kasım – 23 Aralık 2010


Sinema Günlüğü Katılımcısı - İzlediği Film Sayısı


  1. guvastanema ......12......
  2. Revolucion .........9......
  3. PrensesPeri ........4.......
  4. atlantis .............14.......
  5. deren1907 .........1.......
  6. MKT .................1.......
  7. Liv ...................5........
  8. Duygu.C ............3.........
  9. Liza ..................3.........

 
çok doğru atlantis.. ve de bu hissi yaşamayan insanlar olduğunu, azımsanmayacak sayıda olduğunu düşünürsek aslında bir adım önde olduğumuzun farkında olmalıyız. ama farkında olmakla da üstüsünden gelinmiyo kendimden biliyorum:) burada revolucion'ın dediği devreye giriyo işte, çevrendeki insanlar.. özele girmişi olucam ama erkek arkadaşım çok yoğun temposuna rağmen o kadar çok kitap okur film izler ki ona bakınca ben yoruluyorum:S hayatındaki insan ister istemez seni de etkiliyo, ona yetişmek istiyorsun haliyle sen de adım atmış oluyorsun.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…