Yazın okullarda kurslar açılıyor. O size batan iki aylık süreyi kurslarda geçirdik geçen yaz ama inanın verim sıfır. Öğrenciler Temmuz-Ağustos aylarında okula gelip ders dinlemek istemiyor. Zaten başta 30 kişi olan sınıf mevcutları devam zorunluluğu olmadığı için tek haneli sayılara düşüyor. Konya’da fındık yetiştirmeye çalışmak ne kadar başarıya ulaşabilir ki?
Türkiye’nin en iyi üniversitelerinden birinden mezun oldum. Yüksek lisans öğrencisiyim, tez yazıyorum. Yurt içinde ve yurt dışında birçok yeri gezdim, geziyorum. TÜBİTAK projelerine katılıyorum. Bir edebiyat dergisinde illüstrasyon tarzında resimler çiziyorum. Kütüphanemdeki kadar kitabı aynı anda bir arada görebileceğinizi düşünmüyorum. Kısacası halim vaktim yerinde. Doğuda terör tehlikesi olan bölgelerde, Anadolu’nun ücra köy okullarında “mücadele” eden arkadaşlarımdan değilim.
Ama şu öğretmen olacak kadar basit bir insan değilim cümlenizi okuduğumda var ya, sizin adınıza utandım. Sizi yetiştiren, emek veren öğretmenler adına, aslında başka bir işe girip para kazanabilme ihtimali de varken sırf mesleğini yapamadığı için intiharı göze alan meslektaşlarım adına, Aybüke ve Necmettin adına, Mustafa Kemal Atatürk adına...
Konudaki gibi mesleğini sevmeyen, dayakçı, beceriksiz öğretmenlerin yetiştirdiği insanlardansınız sanırım. Bu cahilliğin, bu kıroluğun başka bir izahı olamaz çünkü.