Bir önceki konuyu okudum. Bunu da okudum. Bir zamanlar ben de senin gibi aşırı kıskanç biriydim. Kıskançlığın dozunu kaçırıyordum. Konuştuğum kişinin mailleri de dahil tüm şifrelerini ister, telefonunu en ince detayına kadar kurcalardım. Karşı tarafta aynı şekilde ve daha fazlasını yapmaya başladı, bir sabah uyandım, sosyal medya hesaplarımdan ailemi, akrabalarımı, arkadaşlarımı silmiş.
Ne yapıyorsun sen dedim , kızlar dışında kimseyi ekleyemezsin, aileni ekleyebilirsin deyip sadece istediği kişileri eklerdi. Ama kendinden hiç kimsenin silinmesini vs istemezdi. Zar zor silerdi. Ama bu aşırı kıskançlıklar daha kötü sonuçlar doğurdu, kız arkadaşlarıyla görüşür söylemez, gece yarısı bana uyuduğunj söyleyip kız arkadaşını arar saatlerce konuşurmuş bunu telefon dökümüne bakıp yakalamıştım. Birde sürekli ayrılıp barışmak ister, tüm işlerini bana yaptırmaya çalışırdı, ben de deli gibi aşık, her işini yapar, bütün kağıt kürek işlerini hallederdim. Ama karşılığını gördüm mü hayır, psikolojik olarak o kadar zarar verdi ki bana, 4 yılım çöp oldu. Ayrılamadım, her seferinde geri döndüm, sonra dedim ki ben ne yapıyorum böyle kendime, her şeyi geri ver, bitsin bu eziyet. Psikopatın tekiydi birde.
Aşırı kıskançlık, güvensizlik varsa o ilişki devam etmez ve etmemeli. Sonu hüsran olur. Ben şuanda o zamanlardaki halime acıyor ve üzülüyorum. Boşu boşuna 4 yılımı harcamışım diyorum, ne saçma olaylar yaşamışım. O zamanlardaki halimden eser yok şimdi. Zaman her şeyin ilacı. Evleneceğin kişi eninde sonunda çıkıyor karşına. Hiç ummadığın zamanda oluyor.