Misafir ağırlarken kendinizi harap ediyor musunuz?

Annem böyle olmadığı halde ben de böyleyim maalesef. Tek çocukla ve hamile halimle iftarda 10 kişi ağırlayacam diye iki günüm hazırlıkla geçti en son. Buna kendimi mecbur hissetmemin sebebi bn gittiğimde de aynı hazırlıkların yapılmasından kaynaklı sanırım. Gerçi artık nasıl üzerime yapıştıysa bu durum bana yapmayanlara karşı bile "amaan ben de uğraşmayacağım, dışardan alırım koyarım" dememe rağmen gün sonunda kendimi 4,5 çeşit yapmış olarak buluyorum. Memnun muyum bu durumdan? Değilim valla. Sırf bu yüzden misafir işi külfet geliyor.
 
Ben de böyleyim ama yavaş yavaş aştım. Annemin sevgi dili bir şey yedirmekti. Sanırım benim de öyle olmuş. Evime kim gelirse gelsin lezzetli ve çeşitli şeyler pişirmem gerekiyor gibi hissediyorum.
Aslında idrak etmemiz gereken bir şey var. Son saatte haber veren insan zaten o kadar ayakta kalmayın diye haber verme işini o saate bırakıyor. Kimse kimsenin evine bir şey yemeye gelmez. Ha özenle ve çeşit çeşit hazırlanmamız gereken misafir de olur ama her seferinde bunu yaşamak normal değil aslında.
 
ben de öncesinde menü çıkarırım, ona göre alışveriş yaparım, temizlikçi ablayı ona göre çağırırım bir gün öncesinde ama benim misafirlerim hep kendi tarafım ve yatılı gelirler.
öyle çaya pek misafirim gelmez, zaten bu tarz işler için vaktim de yok, çalışan bi anneyim.
eskiden çok telaşlı olurdum ama artık çocuktan sonra daha rahatım.
 
Ya kek atmaya ben de cesaret edemedim. Deneyen birisi varsa aslinda anlatsa keske :)
 
Yok artik, benimde basima bir kere boylesi geldi ki asla onlarin evinde 1 cesit yemekten fazlasini gormemistim. Bir daha da onlara ozel birsey yapmadım, gittim bakkaldan biskuvi, kek aldim koydum onlerine. Herkes hak ettigini yer icer.
 
Okurken bile bi rahatlama geldi
:) Ben arada sosyal medyadan ev ahalisine yaptığım hamur işlerini, waffle vs. gibi şeyleri paylaşırım.
Bir tane arkadaşım var, ne zaman atsam hemen süner. Ben de geleyim mi diye darlar. Zıkkım ye diyesim geliyor. Eli ayağı tutan herkes yapabilir bir pizzayı bence. Ama bu kız ne zaman görse hemen beğenir, sulanır.
Ama daha bir kere bile davet etmedim. Ev ahalisine yaptığım şeyi dağıtacak halim yok. Rahmetli babaannem bir yemek yapar, tüm mahalleye dağıtırdı. Gıcık olurdum ona. Benim gibi bir kadın hamur yoğuracaksa ancak ailesi için yoğurur. :)
 
Çocuk olmadan önce aniden gelen misafire bile okeydim. Evim her zaman temiz, toplu ve buzluğumda her daim misafirler için kek poğaça tatlı türü bulunurdu. Seviyorum misafir ağırlamayı. Çocuk olduktan sonra misafir çağıracaksam birkaç gün önceden söylüyorum ya da bana da o şekilde söylenmesini bekliyorum. Ani misafir ya da 1 gün önce haberli kabul etmiyorum. Bebeğimin sağı solu belli olmuyor çünkü. Hazırlığımı yine eksiksiz yapıyorum ama artık gırla insan kabul etmiyorum. Bebeğim kalabalık sevmiyor. Sadece samimi olduklarım. O da ayda 1 . Kayınvalidem komşularıyla gelmek istiyor 1 senedir. Hayır dedim kapattım mevzuyu. Çünkü ne ikram hazırlığına yardım eder ne başka bir şeye. Üzerine bir de dedikodumu yapar. Kendinizi harap etmeyin. Her şeyin mükemmel olmasına gerek yok. Önceliğiniz çocuğunuz olsun. Ben artık bebeğimin konforuna göre yapıyorum. Ondan ve sizden değerli değil hiç kimse. Maksimum arkanızdan konuşurlar.
 
Psikolog seansta şey demişti bu biraz da içten içe bir takdir görme arzusu. En azından kendim için böyleydi. Sonra şu farkındalığa erştim: çeşitli ve çok lezzetli şeyler yaptığım için takdir edilmesem de değerliyim ben". Küçük bebeğe rağmen yapıyorsunuz ve takdir ediyorsunuz bu sizin egonuzu besliyor ve böylece içten içe iyi hissettiriyor olabilir
 
Ben de çocuktan önce baya özenirdim. Şimdi şimdi saldım hafif. Bi çeşit ben yaparsam bi çeşit hazır alirim. Temizliğe yine dikkat etmeye çalışıyorum. Seviyorum misafiri de yaptığım ikramları yemek benim de hoşuma gidiyor Ama zaten çalıştığım için ve akraba yönünden epey fakir bi ilde yaşadığım için kendi istediğim zaman istediğim kişileri çağırıyorum. Sorun olmuyor.
 
buzluğa atma işini ben de yapmak istiyorum, ki şu sıralar artık hiç mutfaktan çıkamaz olduğum için pratik olması açısından bazı şeyleri buzluğa atmak stiyorum ama cesaret edemiyorum

mesela poğaça hamurunu nasıl saklıyorsunuz? yoğurup mayalandırıp direkt buzluğa mı atıyorsunuz ama kapladığınız şeye yapışmıyor mu hamur mesela?

kızartmayı nasıl atıyorsunuz buzluğa, çıkardığınızda aynı lezzette oluyor mu ki

sizden de tavsiye alsam dondurucuya neleri nasıl atıyorsunuz acaba
 
püf nokta şu
o gelenler de sizi böyle ağırlıyor mu?

yıllarca böyle hazırlandım herşey tam olsun diye kendimi yırttım kızımı bile ihmal ettim zaman zaman
son 6 7 yıldır hem elim hızlandı daha hızlı hallediyorum hem de bir amaaan olduğu kadar hali geldi
kınayan kınasın

eğer size gelenler böyle yapmıyorsa çırpınmayın hele çocuğu sakın ihmal etmeyin
gerginlikle bağırıp çağırmayın vs

utanmayın kv ile aranız iyiyse yardım da isteyebilirsiniz
 
Aile evim çok sık misafir gelen bir ev değildi, benim ergenlik, genç kızlık dönemlerim annemin çalışması gereken zamanlara denk geldi. O yüzden görmedim pek bir şey iş, güç anlamında da. Çalışan kadındım zaten 3,5 ay öncesine kadar. Her neyse düşüncemi söyleyip geçeyim ben gittiğim yerde mükemmel ağırlanmayı beklemem eşim de ben de çok yemek, maydanoz, dere otu falan seçeriz illa ki gittiğimiz yerde yemediğimiz bir şeyler olur. Birisi beni ısrar kıyamet alttan küsme tehdidiyle davet ediyorsa o zaman isterim beni güzel ağırlasın, karnımı doyursun Bana gelecek olan da kusura bakacaksa baksın napıyım, iki sohbet etmeye değil de açık aramaya geliyorsa o onun karakteri. Şimdi de bebeğim var ben uzunca bir süre sizin gibi olmayı beceremem gibi. Geçti o işler benden, olduğu kadar.
 
10 yıl kayın aileyle oturdum o kadar çok çatkapı olayı sabahtan gelip gece yarısına kadar oturmalı olaya maruz kaldım ki 4 senedir evime çok mecbur olmadıkça misafir almıyorum çalışıyorum zamanım olmuyor diyorum.. öf gelecekse çay sohbet yeter ne diye elli çeşit yapıp ağırlayıp işkembelerini dolduracağım diye evladımla eşimle geçireceğim zamanı ziyan edeceğim ki...
 
Bir de şu var, eski nesil annelerde tuhaf bir elalem saplantısı var.
Benim annem öyle en azından. Evinden markete çıkarken bir kirli bardak bile bırakamaz tezgaha. Neymiş acil bir durum kaza olsa birileri evine gelmek zorunda kalsa kınarmış. Yani ben hastaneye düştüğümde gelip kusur arayan insan zaten yine kusur bulur. O da onun ayıbı. Ben hiç takmıyorum bu durumu.
Haftasonu mesela bazen arkadaşım geliyor ailesiyle. Her yer oyuncak oluyor. Temiz ama dağınık oluyor ben takmıyorum bu durumu. Maksat çocuklar oynasın biz sohbet edelim. Annem amaaan salondaki oyuncakları kaldırdın mı? Öyle misafir mi ağırlanır. İnsan düzenli olur. Bir sürü laf
Bence eski nesilin bu eve ve ağırlamaya verdiği saplantı derecesinde önem bitmeli.
İnsanlar evi denetlemeye, yemeklerimizi puanlamaya gelmiyor. Ona gelen insan da gelmesin bana zaten.
Ben rahat ettiğim evlere misafir olmak isterim. Gittiğim evde Güleryüz varsa güzel sohbet varsa hiç bir şeye dikkat etmem. Bana da öyle insanlar gelsin isterim.
 
çıkarınca aynı tazelikte aynı lezzette oluyor mu ki

Şöyle yaptığı veya kalan keki elinle veya rondodan geçirerek ufalıyor

sonrasında truff zaten yumuşak olduğu için çıkan kek ıslak ıslak olsada anlaşılmıyor dolaptan olduğu

kremayı az ılıtıp içine çikolatayı atıp eritiyor .

Sonra gerektiği kadar kek kırıntısı atıyor. O yuvarlanacak hale gelince yuvarlayıp

sonra hindistan cevizine buluyor.

İsterseniz içine ceviz fındık v.s.

Kahve yanı en basit , lezzetli bir tatlı 10 -15 dk hazır oluyor.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…