işte illa ki bir açık bulmaya çalışılıyor. yeter ki bir açık bulsunlar... benim kendi hastalarım izinli olduğum tek gün yani pazar günleri arayıp neden çalışmıyorsunuz böyle olmaz diyip isyan ettikleri bile oldu. gece 11de aranıp ya benim şuyum vardı diyip hesap sorabiliyor. her gün ülkenin diğer ucuna gezmeye giden hastalara kargo çıkabiliyoruz. kavga etmeye geldim diyip kavga eden anama bacıma bana söven çook insan oldu...
benim tek sorum şuydu. bir öğretmenden ne beklemeliyiz? cevap net olmalı ama olmuyor
Ben bir doktordan hastalığımla ilgili kafamda bin soru işareti varken beni aydınlatacak iki cümle beklerim mesela.
Doğru ilaç yazmasını, doğru yönlendirmesini beklerim.
Kendince ben panikken espri patlatıp bana kötü hissettirmesini değil.
Çalışan insanım izin alıp muayeneye gidiyorsam eğer hasta almaya vaktinde başlasın isterim.
İzin günü onundur ne haddime.
İş günü pek çok ağrısı, sızısı olan insanı kapısı önünde yarım saat bekletip onu arayan yardımcısına '' Hayırdır neden aradın? '' diye pişkin pişkin sormasın. Bunu beklerim.
Siz bir öğretmenden ne beklemelisiniz?
O da duyguları olan bir insan, robot değil.
Bakıcı değil.
Her günü birbirine uymaz.
İstediğiniz her an ulaşabileceğiniz yerde durmaz.
İnsan kendini eşine bile kapatır bazen.
Beklentilerinizi bunları unutmadan oluşturmalısınız.
Size numarasını vermek zorunda değil.
Veren öğretmen bulduysanız öpün baş üstünde taşıyın.
Her telefonumu açmıyor, dönmüyor diye dert yanmak yerine.
Veli toplantısı yapıyor mu?
Ödevler üzerine notlar yazarak, ne yapmanız gerektiği konusunda sizi bilgilendiriyor mu?
Bunları bekleyin.
Özel görüşmeleri gerekli görse size bırakmaz zaten, kendisi yapar.
En en önemlisi bence çocuğunuz okula severek gidiyor mu?
Bunu bekleyin.
Sevmiyor, gitmek istemiyorsa konu açmanıza, öğretmene söylemenize gerek bile yok.
Direk sınıf ya da okul değişikliğine yönelin.