Onları erkek anneleri yeniliyor.
1 mesaja insanlar toplanıp 7 sayfa yazdı ve o şu an burada yok.Konu sahibine ne oldu?
Siz evlenince bunlardan cok cekersınız gıbı geliyor oturup ıyı bir dusunun ayrılmasanız bile evlenince belli bir sure cocuk yapmayınMerhaba. İçerisinde olduğum ve beni üzen bir durumu anlatıp yerimde olsanız ne yapardınız diye sormak istiyorum. Geçtiğimiz sene nişanlandım. Nişanlandıktan sonra nişanlımla birlikte evi boyattık, tadilat işlerini yaptırdık, temel eşyalarımızı alıp yerleştirdik. Bu süre zarfında kayınvalidem ve kayınbabam bir kere olsun çıkıp evin son durumunu merak edip bakmadılar, bir ihtiyacınız var mı diye sormadılar malesef, maddi beklenti anlamında değil, manevi destek anlamında da birşey göremedik. Herşey için ben ve nişanlım koşuşturduk. Nişanlım askere gitti daha sonra. Geçtiğimiz hafta kayınvalidem nişanlımı aramış. Ben işe gidip geliyorum, evdekilere korona bulaşmasın, sizin evde kalayım karantinaya alayım kendimi demiş. Ki hani işten de ayrılmadı hala işe devam ediyor yani korona ne zaman biterse artık. Ancak sorun şu ki "evde doğalgaz, musluk bataryası, ocak, beyaz eşya vs" hiçbir şey yok bir tek duşakabinin bir tane muslugu var yani mecbur kendi evine gidecek yine bazı günlerde. Oturma odası takımı ve yatak odası takımı var. Bir de perde diktirmiştim 3 ay peşine koştuk yanlışlık çıktı sürekli diye, onları da bazanın altına kaldırdım düğüne daha var diye, camlara gazete yapıştırdık.
Neyse kayınvalidem arıyor nişanlımı. Birlikte karar veriyorlar kayınvalidemin evlenince oturacağımız evde kalmasına. Ben karar alındıktan sonra haberdar oluyorum. Saygıyla karşıladım kötüye yormak istemedim hatta bir ihtiyacınız olursa haber verin getireyim vs. dedim. Yinede insan bekliyor kızım durum bu bu rızan var mı diye sorulmasını ama sorulmadı.
Güneşlik var mı evde diye beni aradı kayınvalidem. Ben de ben onları evlenene kadar asmayacağım camlardada gazete var dedim. Tamam dedi kapattı telefonu eve yerleşmesine daha 2 gün vardı. Herhalde perde ya da bi örtü alır gelir cama perde istiyorsa diye düşündüm. Eve geldiği gün beni aradı, 5dkya gelde bana hangi perdenin neresinin olduğunu göster dedi. Şok oldum. Kırmamak için tekrardan nazikçe ben evlenene kadar asılmasını istemiyorum dedim. O işi geç, bu ev güneşliksiz olmaz parası neyse veririm ya da aynisini diktiririm dedi (bunca zaman hiçbir şeye destek olmayıp bunu demesi ayri birsey) .. Pencerede gazeteler var diyip olayı kapattım ve telefonları kapattık.. Sonra markete giderken bir de ne göreyim.. Perdeleri bazanın altından çıkartıp asmış... Nişanlımı aradım daha sonra böyle böyle oldu demek için, bir daha kayınvalidemle yüz göz olmak istemedim, nişanlıma evde sigara içilmemesini söylemesini istemiştim konuşurlarken laf arasında, astımım var ev bir daha boyanmayacak koku sinmesin diye. Annesine anne perdeleri zaten asmışsın artık birşey diyemiyorum ona ama senden ricam evde sigara içmesen dediğindede suratına telefonu kapatmış kayınvalidem. Ki benim astımım oldugunu da biliyor. Yok evide terkedecegim buraya da perde takacagim vs demiş -ki ben evde kalmasina birsey demedim, esyaya onem veriyor olsaydim koltuga da oturmasin dolabimida kullanmasin derdim- .. Sonra da kayınvalidem ve nişanlımın erkek kardeşi nişanlıma bir ton sayıp 1hafta boyunca nişanlımla konuşmadılar.. Nişanlımda kendi ailesine ağırlığını koyamayıp bana "bir perdenin lafını mı ettin, ben senin ailene boyle yapmazdım" dedi. Bende olayın perde olmadıgıni yok sayılmak oldugunu soyledim anlamadı yinede.. Benim ailem zaten ne eve girerdi ben girmeden, ne de çeyizlik eşyalara dokunurdu sormadan dedim.. Nişanlımda "perdeleri birlikte aldık evin eşyası sayılıyor çeyizin sayılmıyor, çeyizin olsa zaten dokunmazdı" dedi.. Bu cümlesinde de parasını biz verdik anlamında birşey hissettim.. Ancak evlilik masraflarini maaşı+ dedesinin evi dosememiz icin verdigi parayla doseyebildik. Anne babasinin dedigim gibi ne maddi ne manevi bir katkisi yoktu.. Napacağımı bilmiyorum yerimde olsanız ne yapardınız.. Kayınvalidem hala o evde kalıyor bu arada.. Geçen sokağa çıkma yasağı gelince kendi evine gitmiş duş alıp oturmuş yatmış, bu nasıl karantina anlamadım zaten..
ben zaten senin konularını okudukça kendi toyluğumu görüyorumO kadar bensinki o kadarmi benzer.bende bohcami kendim yaptim resmen.ben hakkimj esim dahil hicbirine helal etmiyorum.Allah ailesinede kendisinede sorun haram zikkim olsun diyorum hep.bosanamiyorumda adam yakamdan dusmuyor
yok canım, dünyanın en harika insanları kendilerine sorsanSizinkiler level atlamış arsizlikta maşallah ağzım açık kaldı.
Siz niye hala bu iğrenç insanlarla berabersiniz? Yazık. Ben kurtuldunuz diye sonuna kadar okudum. Çok üzüldüm.
Bu site beni sınır hastası edecek vallahi billahi . Allah sizede sabır versin .sizde kaçın kurtulun lütfen
Ben bu siteye 2012 de üye oldum bu sıkıntılar yüzünden. Ama cesaret edip yazamadım. Sonra her şey yoluna girdi sandım çünkü para istemeleri falan azalmıştı. O kadar salağım ki ne şanslıyım diyordum. Haftada bir iki kez evlerine gitmemle yetiniyorlar, beni evlerine çağırıp ev işi yap demiyorlar falan diye salakça düşünüyordum. İşte kalp saflığı iyidir ama akıl saflığı değil. Neyse çocuk oldu sonra. Ve lohusalıkta bunlar o kadar cozuttular ki anlatamam. Aylarca ağladım ya. Şimdi hem çocuktan dolayı cesaret edemiyorum hem o kadar özgüvenim gitti ki nasıl yaparım bilmiyorum hem eşim eskisi kadar rahat değil hemen carlıyorum hem de onlarla iletişimi en aza indirdim, görüştüğümde de yüzlerine bakmıyorum. Bilmiyorum bunlar yeterli mi evliliği sürdürmeye? Bir de aile terapistimiz eşimi hatalı bulmakla birlikte asla ayrılmamı tavsiye etmiyor, boşanmanın komplikasyonu daha çok diyor, bir şey yaptıklarında kavga etmeden tepkini koy diyorHala evli misiniz?
Boşanma psikolojisi de kolay değildir elbet ama siz mutlu musunuz bu evlilikte? Şu an her şey yolundaysa, mutluysanız, geçmişte kaldıysa tamam ama aynen devamsa insan hasta olur üzüntüden nereye kadar çekebilirsiniz ki?Ben bu siteye 2012 de üye oldum bu sıkıntılar yüzünden. Ama cesaret edip yazamadım. Sonra her şey yoluna girdi sandım çünkü para istemeleri falan azalmıştı. O kadar salağım ki ne şanslıyım diyordum. Haftada bir iki kez evlerine gitmemle yetiniyorlar, beni evlerine çağırıp ev işi yap demiyorlar falan diye salakça düşünüyordum. İşte kalp saflığı iyidir ama akıl saflığı değil. Neyse çocuk oldu sonra. Ve lohusalıkta bunlar o kadar cozuttular ki anlatamam. Aylarca ağladım ya. Şimdi hem çocuktan dolayı cesaret edemiyorum hem o kadar özgüvenim gitti ki nasıl yaparım bilmiyorum hem eşim eskisi kadar rahat değil hemen carlıyorum hem de onlarla iletişimi en aza indirdim, görüştüğümde de yüzlerine bakmıyorum. Bilmiyorum bunlar yeterli mi evliliği sürdürmeye? Bir de aile terapistimiz eşimi hatalı bulmakla birlikte asla ayrılmamı tavsiye etmiyor, boşanmanın komplikasyonu daha çok diyor, bir şey yaptıklarında kavga etmeden tepkini koy diyor
tabii ki her şey aynı değil, aslında ben değilim.Boşanma psikolojisi de kolay değildir elbet ama siz mutlu musunuz bu evlilikte? Şu an her şey yolundaysa, mutluysanız, geçmişte kaldıysa tamam ama aynen devamsa insan hasta olur üzüntüden nereye kadar çekebilirsiniz ki?
İleride annem babam yaşlı, evde kalsın, bakalım dediklerinde tek çözüm bakıcı bulup maaşlarını bakıcıya bağlamak. Yıllar geçtikçe farklı sorunlar oluyor. Allah yardımcınız olsun. Kendinize ben aptalım vs diyerek haksızlık etmeyin. Ne çektiğinizi, siz bilirsiniz.tabii ki her şey aynı değil, aslında ben değilim.
ben aynı kalsaydım onlar dünden hazır aynı terbiyesizliklere.
ama en aptal insan olsam da tepki veriyorum artık.
ama işte geçmiş unutulmuyor.
yakın zamanda lohusayken yine beni sinir edecek bir şey yapmışlar. eşimi haşladım defalarca, burnundan getirdim. anasını babasını arayıp ayar çektim. aradan bir ay geçti bu sefer de babası diyor ki bize para verin ortak parsel alıp ortak ev yapıp oturalım, deprem için.
istemiyorum ortak bir şey diye bir kızdım. iyi biz yaparız sizi de almayız diyor. aramıyorum, sormuyorum, açmıyorum telefonlarını daha ne yapayım bilmem ki. bu kadarı yetersiz mi sizce
Bu konuda büyük konuşmak istemiyorum ama benim annem yaşlı ve tek yaşıyor. Ramazanda defalarca yemeğe davet etti bizi, eşim gitmek istemedi, sen git ya da buraya çağır iftar için dedi. Annem de eşini yalnız bırakıp gelme dedi. Şimdi benim anneme bunu layık görenin ailesi de beni bağlamazİleride annem babam yaşlı, evde kalsın, bakalım dediklerinde tek çözüm bakıcı bulup maaşlarını bakıcıya bağlamak. Yıllar geçtikçe farklı sorunlar oluyor. Allah yardımcınız olsun. Kendinize ben aptalım vs diyerek haksızlık etmeyin. Ne çektiğinizi, siz bilirsiniz.
Istemsizce guldummm oysa aglancak haljmeee hshshshshshben zaten senin konularını okudukça kendi toyluğumu görüyorum
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?