• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Hissizliğin Sınırlarını Zorluyorum..

Benim çok eleştirdiğim insan tipi ,herkesin vardır çevresinde öyle insanlar , ve bana çok garip gelirdi ta ki bende öyle oluncaya kadar , ben buna duygularını kaybetmek diyorum bence bi tramva sonucu öyle oluyor ,ha insana ne gibi getirisi olduğu konusu tartışılır , bana sorarsan sizin gibi olmak çok daha iyi , insanın hayatında mutlu, mutsuz aşırıcı olmak hiç iyi değil , sonuç olarak herşey kararında iyi
 
Ben de senin gibiyim
Özellikle sevinilecek seylere çok tepki vermiyorum
Hamile kaldım 5 yıl sonra arkadaşlarım benden daha çok çığlık attı
Şimdi bebek doğacak
İnsanlar benden daha metalli heyecanlı

Ben eskiden böyle değildim sonradan oldum:)

Sadece annem eşim işen tartışırsam çok üzülüp aşırı tepki veriyorum

Eşim bazen sürprizler yapıyor mesela
Hiç öyle bağısın çağırıp çığlık atıp sevinç gösterilerim olmuyor😐😐
Allah düz kurtarsın bir avazda doğar inşallah :) Hangi olaydan sonra siz de benim gibi oldunuz acaba yoksa kendi kendine mi gelişti ? :D
 
Benim çok eleştirdiğim insan tipi ,herkesin vardır çevresinde öyle insanlar , ve bana çok garip gelirdi ta ki bende öyle oluncaya kadar , ben buna duygularını kaybetmek diyorum bence bi tramva sonucu öyle oluyor ,ha insana ne gibi getirisi olduğu konusu tartışılır , bana sorarsan sizin gibi olmak çok daha iyi , insanın hayatında mutlu, mutsuz aşırıcı olmak hiç iyi değil , sonuç olarak herşey kararında iyi
Travma sonucu demişsiniz, peki sizin başınıza ne geldi ?
 
Allah düz kurtarsın bir avazda doğar inşallah :) Hangi olaydan sonra siz de benim gibi oldunuz acaba yoksa kendi kendine mi gelişti ? :D
Amin 🙏
Yas aldıkça sanırım ya:)
35 den önce öyle değildim hatta müdürüm vardı
Sen Sevinç’ini de üzüntünü de ne kadar dışa vurarak yasıyorsun derdi
Şimdi mal gbi bakıyorum sevinecek ne var diye
 
Merhabalar hanımlar. Tam olarak nasıl ifade edeceğim bilmiyorum ama hayatımda genel olarak bir kayıtsızlık, heyecansızlık, meraksızlık hali var. Yaşadığım çoğu şey beni uç noktalardaki duygulara götürmüyor. Hiçbir zaman bir sevgi pıtırcığı ya da ağlak Necmiye olamıyorum. Örnek vermem gerekirse mesela ;

-Yakın zamanda hala olacağım fakat bunun için inanılmaz bir mutluluk ve heyecan duyamıyorum şu an. Bebek doğduktan sonra severim diye düşünüyorum. Muhtemelen doğunca da onu minnoş bir bebek olarak değil de dünyaya gelip yaşama tutunmaya çalışan bir insan olarak göreceğim.

-Çoğu arkadaşımın kazanmak için çok uğraştığı bir sınavı kazanıyorum. Fakat sırf bu yüzden çok mutlu olmuyorum. Çünkü zaten çalıştığım için bu sonuç bana normal geliyor.

-Yapılan anlık bir sürpriz bile beni çok heyecanlandırmıyor çünkü zaten haberim olmadan yapılan şeyler benim için emri vaki gibi geliyor ve ortamda huzursuz oluyorum:halay:

-Sadece olumlu duygulardan örnek vermişim ama mesela beni aşırı üzen bir olay da olmuyor. Örneğin sevgilimden ayrılıyorum, beni zaten üzüyordu böyle olması gerekiyordu deyip bir ayda unutuyorum. Ya da ailemden birinin başına bir şey geldiğinde aşırı üzülmek yerine 'herkes kendi tercihlerinden sorumludur, benim bu konuda yapabileceğim bir şey yok, kendimi de üzmeyeyim boşuna' diye düşünüyorum.

Bunların dışında genel olarak mutlu bir insanım. Çok şükür severek yaptığım bir işim, hala hayatta olan bir ailem ve güzel arkadaşlarım var. Fakat hayattaki hiçbir şeyin beni aşırı mutlu etmemesi ya da aşırı üzmemesi beni ara ara korkutuyor. Acaba bir psikolojik problemim mi var diye ara ara düşünüyorum. Arkadaşlarım ve ailem de bu durumun biraz farkında. Annem bunu meraksızlık ve duygusuzluk olarak yorumlasa da arkadaşlarım bunun karakterimin sonucu olduğunu düşünüyorlar. Bazen sanki bu durumum bencillik boyutuna varıyormuş gibi gözükse de kesinlikle bilerek yapmıyorum.

Evet sizler ne düşünüyorsunuz, çevrenizde böyle benim gibi yaratıklar var mı, ben mi anormalim bir türlü çözemiyorum :KK17:
Sevgilimden ayrıldığımda zaten üzüyordu diye düşünüp üzülmeme durumu keşle hayatta yaşadığım çoğu şey karşısında bende de olsa. Ben de her şeye çok üzülüyorum
 
Amin 🙏
Yas aldıkça sanırım ya:)
35 den önce öyle değildim hatta müdürüm vardı
Sen Sevinç’ini de üzüntünü de ne kadar dışa vurarak yasıyorsun derdi
Şimdi mal gbi bakıyorum sevinecek ne var diye
Heh ben de henüz 24 yaşındayım ve sevinecek ne var diye mal gibi bakıyorum yıllardır :D
 
Sevgilimden ayrıldığımda zaten üzüyordu diye düşünüp üzülmeme durumu keşle hayatta yaşadığım çoğu şey karşısında bende de olsa. Ben de her şeye çok üzülüyorum
Aslında hepimiz birey ve insan olarak çok değerliyiz. Bu yüzden elimizde olmayan nedenlerle başımıza gelenlere üzülmemeliyiz. Çünkü bizden bir tane var ve yaşayacak sadece bir tane ömrümüz var :)
 
Ve aslında genel olarak ben de öyleydim. Hep mantığım öndeydi benim için. Daha doğrusu duyguları çok dışa vurmamakla da alakalı olabilir. Evet bu durum dışardan donuk olarak görülebiliyor insanlara. Mesela eşim rahatsız olurdu bu durumdan, ne kadar moskof sun derdi hep 😀 aslında güzel bir durum. Ama doğumdan sonra değişti, duygular ön plana gelmeye başladı. Artık her şeye çok çabuk üzülebiliyorum
 
Siz yaşlanmazsınız. =)) Genel olarak mutlu bir insansanız, ortada bir sorun da yoktur. Ben duygularını çok yoğun yaşayan bir insanım ve bu gayet yorucu bir durum. Kendinizi olduğunuz gibi kabullenin, böyle iyisiniz bence.
 
Uclarda yasamak dogru degil ama hissizlesmek de iyi degil gibi.
Bu durumunuz degismez ve memnunsaniz sorun yok.
Kimi insan Dogustan kimi insansa Yorgunluktan bu halde oluyor.
Fakat caresizlik oyle bir sey ki o zaman uzulmek zorunda kalirsiniz.
Insan sadece yasadigi olaylar hakkinda konusabilir bir olay yasayip kendinize sasabilirsiniz.
Hakkinizda hayirlisi olsun...
 
Ben içimde gayet de duygularıyla, iniş çıkışlarıyla yaşayan bir tip olmama rağmen dışarıya genelde senin gibiyimdir. Hissizlik değil bu, bence tam anlamıyla mantık da değil. Hayatımdaki seçimleri hiç de mantıkla yapmadım ama sahip olduğum herşeyin de hakkını vermek için ciddi çaba sarfediyorum. Bunları yaparken çok yaygara koparmıyorum hepsi o. Mesela sevdiklerim, arkadaşlarım için herşeyi yapabilirim ama hiç o anında bıcır bıcır samimi olan insanlardan olmadım. Ailemin dertlerine ben de soğukkanlılıkla yaklaşıyorum artık iyice, ben de genelde herkes için 'kendi tercihlerinin sonucu' diye düşünüyorum. Mesela düşünmeden maddi yardım yaparım varsa ama arayıp saatlerce derdini dinlemem. İnancım, tahammülüm de azaldı tabii insanlara o da var ame eskiden de çözüm odaklıydım, dert anası değildim.
 
Merhabalar hanımlar. Tam olarak nasıl ifade edeceğim bilmiyorum ama hayatımda genel olarak bir kayıtsızlık, heyecansızlık, meraksızlık hali var. Yaşadığım çoğu şey beni uç noktalardaki duygulara götürmüyor. Hiçbir zaman bir sevgi pıtırcığı ya da ağlak Necmiye olamıyorum. Örnek vermem gerekirse mesela ;

-Yakın zamanda hala olacağım fakat bunun için inanılmaz bir mutluluk ve heyecan duyamıyorum şu an. Bebek doğduktan sonra severim diye düşünüyorum. Muhtemelen doğunca da onu minnoş bir bebek olarak değil de dünyaya gelip yaşama tutunmaya çalışan bir insan olarak göreceğim.

-Çoğu arkadaşımın kazanmak için çok uğraştığı bir sınavı kazanıyorum. Fakat sırf bu yüzden çok mutlu olmuyorum. Çünkü zaten çalıştığım için bu sonuç bana normal geliyor.

-Yapılan anlık bir sürpriz bile beni çok heyecanlandırmıyor çünkü zaten haberim olmadan yapılan şeyler benim için emri vaki gibi geliyor ve ortamda huzursuz oluyorum:halay:

-Sadece olumlu duygulardan örnek vermişim ama mesela beni aşırı üzen bir olay da olmuyor. Örneğin sevgilimden ayrılıyorum, beni zaten üzüyordu böyle olması gerekiyordu deyip bir ayda unutuyorum. Ya da ailemden birinin başına bir şey geldiğinde aşırı üzülmek yerine 'herkes kendi tercihlerinden sorumludur, benim bu konuda yapabileceğim bir şey yok, kendimi de üzmeyeyim boşuna' diye düşünüyorum.

Bunların dışında genel olarak mutlu bir insanım. Çok şükür severek yaptığım bir işim, hala hayatta olan bir ailem ve güzel arkadaşlarım var. Fakat hayattaki hiçbir şeyin beni aşırı mutlu etmemesi ya da aşırı üzmemesi beni ara ara korkutuyor. Acaba bir psikolojik problemim mi var diye ara ara düşünüyorum. Arkadaşlarım ve ailem de bu durumun biraz farkında. Annem bunu meraksızlık ve duygusuzluk olarak yorumlasa da arkadaşlarım bunun karakterimin sonucu olduğunu düşünüyorlar. Bazen sanki bu durumum bencillik boyutuna varıyormuş gibi gözükse de kesinlikle bilerek yapmıyorum.

Evet sizler ne düşünüyorsunuz, çevrenizde böyle benim gibi yaratıklar var mı, ben mi anormalim bir türlü çözemiyorum :KK17:
Tam da beni anlatmışsınız.Ben de merak ettim:işsiz:Beni de tatmin edecek bir yorum bekliyorum.😄
 
Duygularını çok uçta yaşayan bir annenin
kızı olarak böyle olmamayı,
acı çocukluk deneyimlerimden öğrendim diyebilirim.
Üzerine uyumsuz ve yüksek dozda çatışmalı ebeveynlerle büyüyünce,bir anlamda erken olgunlaşmak zorunda kaldım.
Burcumun da etkisi olduğunu düşünüyorum, Teraziyim.

Yaş aldıkça ve hayatın sonuna doğru ilerledikçe de insan,neyin,ne kadar üzülmeye değer olduğunu daha çok sorguluyor.
Etrafınızda daha fazla hastalık ve ölüm oluyor,
siz de sağlıklıysam,evimde huzur varsa gerisi hallolur moduna geçiyorsunuz.
Maneviyat güçlendikçe,hayatta önem kazanan veya önemi artan durumlar da değişiyor.

Durumunuz bana garip veya düzeltilemesi gereken bir şey gibi gelmedi.
Mizacın da etkisi var hayata bakışımızda.
Durumunuz sizi rahatsız etmiyorsa ve yaşam kalitenizi etkilemiyorsa,etrafın yorumlarına çok takılmayın derim.
 
Bu bende de var ve benim bildigim iyi birsey degil. Cevrede olan bitene karşı duyarsız olmaktansa, bütün duygularimi olması gerektiği şekilde yaşamayı tercih ederdim.
Duyarsızlığın kökeni çocukluğumuz bu arada. Örnek vermem gerekirse, güven duyduğumuz sığındığımız ebeveynimiz çocukluğumuzda duygularımızı incitiyor olsun.Yani bağırarak veya hırpalayarak şiddet gösteriyor olsun. Basta içimizde fırtınalar kopar,kendimizi aşağılanmış hissederiz. Gözlerimizi kaçırır korkar aglar yüzlerine bakamayız. Bu sürekli tekrarlandığında çocuk duyarsızlasir hatta gözlerini kaçırmadan direk ebeveynin gözlerine bakar. Nefret,degersizlik hissi duyar. Aileden dış dünyaya geçtiğinde bu tohum sayesinde duyarsızlığı devam eder
 
Merhabalar hanımlar. Tam olarak nasıl ifade edeceğim bilmiyorum ama hayatımda genel olarak bir kayıtsızlık, heyecansızlık, meraksızlık hali var. Yaşadığım çoğu şey beni uç noktalardaki duygulara götürmüyor. Hiçbir zaman bir sevgi pıtırcığı ya da ağlak Necmiye olamıyorum. Örnek vermem gerekirse mesela ;

-Yakın zamanda hala olacağım fakat bunun için inanılmaz bir mutluluk ve heyecan duyamıyorum şu an. Bebek doğduktan sonra severim diye düşünüyorum. Muhtemelen doğunca da onu minnoş bir bebek olarak değil de dünyaya gelip yaşama tutunmaya çalışan bir insan olarak göreceğim.

-Çoğu arkadaşımın kazanmak için çok uğraştığı bir sınavı kazanıyorum. Fakat sırf bu yüzden çok mutlu olmuyorum. Çünkü zaten çalıştığım için bu sonuç bana normal geliyor.

-Yapılan anlık bir sürpriz bile beni çok heyecanlandırmıyor çünkü zaten haberim olmadan yapılan şeyler benim için emri vaki gibi geliyor ve ortamda huzursuz oluyorum:halay:

-Sadece olumlu duygulardan örnek vermişim ama mesela beni aşırı üzen bir olay da olmuyor. Örneğin sevgilimden ayrılıyorum, beni zaten üzüyordu böyle olması gerekiyordu deyip bir ayda unutuyorum. Ya da ailemden birinin başına bir şey geldiğinde aşırı üzülmek yerine 'herkes kendi tercihlerinden sorumludur, benim bu konuda yapabileceğim bir şey yok, kendimi de üzmeyeyim boşuna' diye düşünüyorum.

Bunların dışında genel olarak mutlu bir insanım. Çok şükür severek yaptığım bir işim, hala hayatta olan bir ailem ve güzel arkadaşlarım var. Fakat hayattaki hiçbir şeyin beni aşırı mutlu etmemesi ya da aşırı üzmemesi beni ara ara korkutuyor. Acaba bir psikolojik problemim mi var diye ara ara düşünüyorum. Arkadaşlarım ve ailem de bu durumun biraz farkında. Annem bunu meraksızlık ve duygusuzluk olarak yorumlasa da arkadaşlarım bunun karakterimin sonucu olduğunu düşünüyorlar. Bazen sanki bu durumum bencillik boyutuna varıyormuş gibi gözükse de kesinlikle bilerek yapmıyorum.

Evet sizler ne düşünüyorsunuz, çevrenizde böyle benim gibi yaratıklar var mı, ben mi anormalim bir türlü çözemiyorum :KK17:
Bence gayet normal. Ben de senin gibiydim. Vurdumduymazligin ve öfkenin dibine vurduğumda psikiyatriye gittim su an ilaç kullanıyorum. Bu halime geri döndüm. Ille aşırı heyecan, mincik mıncık sevgi pişirdiği olmaya gerek yok:))
 
Back