Hiç başlamayalım mı hayata, ben anlamadım?


Canım paraları yatır derken adamın sözünü dikkate al demek istedim bu kadar ilk anlamda anlayacağını düşünmedim
 
Türkiye'de verilen İktisat eğitimi berbat ötesi. Saçma olması da cabası. Bir sürü gerçekliği olmayan saçma teoriler. Ben yine şanslıyım ki son sene bazı hocalarımız sayesinde ucundan kıyısından yakaladım mantıklı ve gerçekçi kısmını. Bizim okul müfredatı değiştirecekmiş önümüzdeki seneden itibaren. Ekonomi öğretmeden ekonomi mezunu yapıyorlar insanları. Biz üç sene boyunca hep sıkıcı teorilerle uğraştık. Son bir sene gerçek İktisada girdik, güncel ekonomi ağırlıklıydı derslerimiz. FED'in faiz kararlarını, dünyada ve Türkiye'de yaşanan ekonomik gelişmeleri falan konuşup yorumladık. Şükür ki bu sene Türkiye Ekonomisi, Dünya Ekonomisi, Sermaye Piyasaları, Katılım Bankacılığı, Dış Ticaret ve Kambiyo falan filan gibi ayakları yere basan dersler alıyoruz. Zaten devletin başındakiler ekonomimiz çok iyi çok güzel dediği sürece bir gram yol alamayız. :) Teori de lazım ama benim düşüncem, bütün teori derslerini (tabi bir kısmını tamamen müfredattan kaldırmak koşuluyla) bir yıl içinde verip kalan 3 yıl içinde de gerçek ekonomi dersleri verilse çok daha bilinçli mezunlar verilir. Bence profesör onu benim dediğim anlamda söylemiştir çünkü imkansız yani profesörün İktisat'ın "hiçbir şey" olduğunu düşünmesi.
 
Canım paraları yatır derken adamın sözünü dikkate al demek istedim bu kadar ilk anlamda anlayacağını düşünmedim
Yo, doğru anladım. A grubu için iyi de bir kurs eğitimi lazım, ciddiyim. Tek başına olmaz. Adamın sözünü dikkate alacaksam kursa vs para harcamam lazım, bende de para yok onu diyorum. Aynı yola çıkıyor aslında.
 

Sen sanırım iktisat veya İİBF den bir bölüm okuyorsun. Biz bildiğin düz fizik okuduk bu kadar dert etmedik işsiz kalmayi. Şu devlete yamayin kendinizi fikrine sahip insanlar yüzünden ülke böyle zaten. Neyse sen de zaten bakış acılarında ki Saçmalığı görüyorsun. Niye bu kadar dert ediyorsun. Tamam motivasyonunu dusuruyorlar ama aynı zaman da hirslanabilirsin de.

Kaldık ki finans sektöründeki fırsatların faydalanmak istiyorsun. Süper bir şey. Devlet te çalışsan ne olacak. Brokrat olsan alacağın maaş belli. Özel sektöre inanıyorum ben. Sen de hedefleri olan, kendi farkındalıgi yüksek bir kıza benziyordu zaten. Sen özel sektörü dene. Sen is bulursun. Gerekirse ilk 4-5 ay stajyer pozisyonunda başla. Neyse yapabileceklerini biliyorsun fırsatları yakalaya yakalaya istediğini elde edeceğine inanıyorum :)
 
Siz bir ise baslayin, profesorun ne demek istedigini o zaman anlarsiniz.
Yazmayı unutmuşum bu arada, hani profesör demiş ya hiçbir şey olmayacaklar diye. Bir insan kendisine hiçbir şey olmamayı yakıştırıyorsa o insan hiçbir şey olamaz. Olmasın da zaten, ona müstehak. Yani 4 yıl boyunca bu bölümü okuduğu halde hiçbir şey kazanamadığını düşünüyorsa hiçbir şey olamaz zaten.
 

Kpss dersanesine gitmediğin için bilmezsin dersane hiç bir işe yaramaz oturup kendin çalışman gerekiyor. Neyse sen çok inatçı bi kıza benziyorsun allah hakkından hayırlısını versin.. Önemli olan mutlu olmak özelde ya da devlette olması farketmez. Ben işimi severek yapıyorum devletde çalışıyorum sayılır ama sırtımı da bir yere dayamıyorum kendi yeteneğim ve becerimden başka.
 

Anlamadiniz ki profesoru. Neyse, iyi geceler diliyorum.
 
Okurken okuduğum yerde staj tarzı bişey bulamadım, stajdan kasıtları sadece telefonlara bakmak ve çay kahve taşımaktı. Zaten ufak bir yerdeyim. Ama mezuniyet sonrası düşünüyorum birşeyler. Bir iki tanıdık var onlarla irtibata geçerim. Bunaldım sadece, konu açayım dedim. Normalde başkaları etkilemez beni pek ama karamsarlık da bi yere kadar. Özel sektörün devamına inanıyorum ve kendime inanıyorum açıkçası. Özel sektör bitebilir gibi bir anlayışa katılmıyorum doğal olarak, Türkiye gibi bir ülkede imkanı yok özel sektörün bitmesinin. Ve asıl bütün yük kamuya atılırsa o zaman daha kötü olur ki eskiden bunları çok yaşadık. Eskiden kamu açıklarının kamu kaynaklarıyla finanse edilmesi sorunu vardı mesela. Şimdi de özel kesimin tasarruf açığı ve dışa bağımlılık sorunlarımız var. Ama diğeri daha tehlikeli bir durumdu.
 

Konu suna dondu: Sanki biz konu sahibinin okudugu bolumun ise yaramaz oldugunu soyluyoruz da konu sahibi de bolum savunmasi yapiyor.
 
Konu suna dondu: Sanki biz konu sahibinin okudugu bolumun ise yaramaz oldugunu soyluyoruz da konu sahibi de bolum savunmasi yapiyor.
Anlatın o zaman profesörün olayını da biz de bilelim, madem yanlış anlaşılma var onu düzeltelim. Sanki'si falan yok, İktisat işe yaramaz diyen biri varsa ben onu ciddiye almam zaten. Hukuk işe yaramaz demek gibi bişey bu. İşe yaramaz deniliyorsa neye göre yaramaz? Ne açıdan yaramaz? Siz ne anladınız da ben anlamadım merak ediyorum.
 
Gitmediğin için bilemezsin mi?
Ben kpss dersanesine hiç gitmedim diye bişey demedim ki. Nerden ulaştınız bu sonuca? Belki gitmişimdir geçen sene? Keşke böyle kesin bir yargıya ulaşmasaydınız.
Sırtını dayama lafından rahatsız olmuşsunuz ama ben sırt dayama konusu yapmıyorum ki. Genel algı bu yönde evet ama o da o insanların düşüncesi. Ben sadece insanların başka alternatif yokmuş gibi ve sanki ÇOK KOLAYmış gibi yorum yapmaları ve ısrar etmeleri, olaylara çok taraflı ve karamsar bakmalarından yakındım. Hiç fırsat maliyeti yokmuş gibi konuşmalarından rahatsızlık duyuyorum yoksa ben memurlara laf atmadım, bana ne sonuçta.
 
Bunu demek haddime düşer mi bilmem ama tipik İİBF hocaları diye yorumlayacağım Genelde fakülte hocalarının ancak %10'u akademisyenliğe ya da özele yönlendirebilecek kadar açık görüşlü ve idealist kalabiliyor ne yazık ki. İdealizmin çok törpülendiği bir alan aslında, bazı hocalar bir süre sonra KPSS kursu hocası gibi yaklaşmaya başlıyor durumlara maalesef.

Ayrıca iş hayatı elbette kolay değil, ama her dönemin de kendine göre zorluğu var nihayetinde. İnsan iş hayatına girince "Üniversitedeyken dert sandıklarım da neymiş, keşke tüm dertlerim öyle olsa hala" diyor gerçekten. Ama bunu genelde eski arkadaşlarla bir araya gelince tatlı tatlı diyor, yani kahırlık bir durum olmuyor. Çünkü iş hayatına da alışıyor insan sonuçta. Hem her yaşın kendine göre zorluğu var, başka şehirde okuma sıkıntısı zaten bir üniversite öğrencesinin sınırlarını fazla fazla zorlar. Ama hayata atılıp da tecrübe kazandıkça, iş hayatında gördüğü sıkıntılarla da baş etme becerisi ediniyor her insan muhakkak. Nasıl ki sen şimdi 1'nci sınıfın toyluğunda değilsin, iş hayatında birkaç yılın ardından da farklı olacaksın. bu açıdan hiç gözün korkmasın. Neticede hayatın zaman zaman zorlaşmadığı bir dönemi yok. Ama bu söylemler gerçekten yersiz. İlk okuma yazma öğrenen çocuğun karşısına geçip de "Ah bu da bir şey mi? Sen bir de üniversiteyi gör," demek kadar tuhaf geliyor bana bu örnekler gerçekten. Her yaşın her dönemin kendine göre ağır sıkıntıları, dönüşüm ve değişim sancıları var neticede...

Sen farkındaysan, ne istediğini az çok biliyorsan, başkalarının ne dediği de mühim değil, elbette isteklerin zamanla değişebilir de, ama bir gerçek var ki çoğunluk gibi düşünmeyince insan hep huzursuz edilir, ama o huzursuzluk iyidir, seni ideallerine daha da bağlar genelde.

Umarım her şey senin için istediğin gibi olur
 
İlk konu sahibinin yazdıklarına göre yorum yapmıştım, ama ortalık yine niye karışmış ki öyle
Bugünlerde forumda bir tuhaflık var ama neyse
 

Bu kadar özel sektör istediğini görünce kpss dersanesinde hayal edemedim kusura bakma. Sen bence sana söylediklerimizde haklı olmamızdan korkuyorsun. Bu konuda ise yapacak birsey yok. Tr sartları yani.
 
Çok doğru. 4 yıldır yurttayım, ne günler gördüm. Kolay değil bir odada kaç kişiyle kalmak, yaşamak, uyum sağlamak. Herkesin harcı değil. 2 gündür odamda hiç kimse yok, hepsi evine gitti, öyle rahat öyle huzurluyum ki... Benim annem çok söyler o lafı, ne zaman yurttan yakınsam "iş hayatında ne manyaklar var bi bilsen" der. Doğru olabilir ama ben onu algılayabilecek durum içinde değilim şu an doğal olarak. Yurtta bir sorun yaşadığım zaman kendimi "iş hayatında daha büyük sorunlarım olacak bunlar bişey değil aslında" diyerek avutamıyorum, olmuyor. Çünkü onu deneyimlememişim, ne olduğunu bilmiyorum şu an. Yorumunuzun virgülüne de, tırnak işaretine de katılıyorum. Çok teşekkür ederim :)
 
İlk konu sahibinin yazdıklarına göre yorum yapmıştım, ama ortalık yine niye karışmış ki öyle
Bugünlerde forumda bir tuhaflık var ama neyse
Birisi bir profesörün dediği bir lafı söyledi, ben de söylenen şeyden ne anladığımı söyledim. Bence şunu demek istemiştir dedim. Daha sonra başka birisi iş hayatına girince anlarsın dedi. Sen profesörü anlamamışsın falan dedi, ben de anlatın o zaman dedim. Ardından birisi de kpss dershanesine gitmediğin için bilemezsin falan dedi, ben de gitmediğimi nerden biliyorsunuz ki dedim. Sonra aynı kişi "memurlar sırtını devlete dayıyor" algısından rahatsız olmuş sanırım ben de öyle demediğimi sadece çevremdeki insanların sığ düşüncesinden rahatsız olduğumu söyledim. Öyle.
 
Bu kadar özel sektör istediğini görünce kpss dersanesinde hayal edemedim kusura bakma. Sen bence sana söylediklerimizde haklı olmamızdan korkuyorsun. Bu konuda ise yapacak birsey yok. Tr sartları yani.
Hayır neden korkayım ki? Haklı da olabilirsiniz. Haklı olmasaydınız (bence) haksızsınız derdim. Ben deli gibi özel sektör istemiyorum ki. Yazdığım mesajları gözden kaçırdınız ya da bakmadınız galiba. Ben dedim ki duruma göre bakacağım kpss benim b planım olur muhtemelen dedim. Çok şükür gencim, ben o sınavın altından girer üstünden çıkarım. Çevremdekiler diyor ki 1-1,5 senenizi kpss'ye adayın ama bunu söylerken şunu hiç düşünmüyorlar: Bu insanın bunu yapacak durumu var mı? Mesela bazılarının ailesi "hayır evde oturmayacaksın para getireceksin" diyor. Herkes buna uygun olmayabilir. Sınav kazanılmadığı takdire 1 sene boşa gitmiş olacak. Bu 1 sene Ayşe için sorun değildir belki misal ama Zeynep için sorundur. İnsanların içinde bulunduğu şartları bilmeden ısrarla bu yönde tavsiye verip diğer seçenekler için heves kırmak sizce doğru mu? Tavsiyeni ver ve çekil öyle değil mi... Ben bazı insanların tutumundan rahatsız oldum. Çok dar bir bakış açısı bence. Evet Türkiye şartları ama Türkiye şartlarını da düzeltebilmek için de biraz uğraşmak lazım, herkes topu başkasına atınca Türkiye'nin aleyhine oluyor. Neyse bu konu derin buna girmeyeyim.
 
Rica ederim... Anneciğini artık idare edeceksin, yapacak bir şey yok

Devlet - özel konusunda da bence insanlar anlayamadığı şeyi eleştiriyorlar. Hele ki onların seçimlerine sırtını dönersen bazen insanlar bunu kişisel algılayabildiğinden eleştiriler sertleşebiliyor. Sadece burası için demiyorum. Dışarıda da buna hep hazır ve dayanıklı olmaya çalış. İktisat mezununu çevirmen olarak söylüyorum sana bunu Ne istiyorsan git peşinden, ama önce kendi kişilik özelliklerini tanı. Hırslı isen özelde, finans sektöründe başarılı olma ihtimalin çok daha fazladır, hele ki fazla mesailere tamam dersen, stres altında çalışabilirsen - ki bazı insanlar daha başarılı oluyor stres altında - biçilmiş kaftandır sana, daha rahat yükselirsin de... Ama dersen ki benim iş saatim belli olsun, ben öyle o kadar rekabet ve strese gelemem, o zaman tamam, memuriyet.

İnsanlar keşke biraz buna göre yönlendirse yeni hayata atılacak olan gençleri. Her insana memuriyet olur mu? Birinin mutlu olduğu yerde diğeri bağlasan durmaz, ama sanki hepimiz bir örnekmişiz gibi yaklaşılıyor bu konularda genelde. Memuriyetin mutsuz edeceği insanlar olabilir desek, savunma hemen: önemli olan gelir ve şartlar diye gelir, sorulur hemen, hangi iş sevilerek yapılıyor ki? diye - ki ben buna inanmıyorum. Ayrıca sanki özelde çalışan kimse evine ekmek götüremiyor

Neyse, daha fazla uzatmayayım, tekrar bol şans..
 
Herkes devlete gecemeyecegi gibi herkes ozelde de yukselemeyecek.
Bu isler hirsla calismayla olmuyor artik bu devirde.
Olay karamsarlik degil gercekcilik.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…