- 18 Ekim 2018
- 7.899
- 32.706
- 548
Aaaa ben de ben de!Bir de o diziyi ben ciktiginda izlememistim.
Gecen sene filan oturup izlemiştim aksamlari devamli youtubedan izliyordum, eşim de goruyordu duyuyordu dizyi ve Hürremin yuzugunu gosterip laf atmiştim gözlerime çok yakisirdi degil mi diye.O aklinda kalmiş.
Örnek bir kavga cikartmadan bir şey istemek işte.
Bir cicek alip getirmeyen veya illa kavgayla bir şey yaptiracagim birini ben de yanimda tutmam. Butcemizin yetmeyecegi bir seyi zaten istemem.
Aaaa ben de ben de!
İlk defa geçen sene izledim o diziyi.
O da 60. Bölümde kaldım, daha devamını da izlemek nasip olmadı.
Bile bile izlemiyorum.İzleyin mutlaka, sonlara doğru ayri bi duygulandim.
Konu sahibinin gözlerimini mantikli bulurken bi anda aydınlanma yaşattınız bu cevaplaÖyle biri mi olmak isterdiniz? Ne sacma ya,ozendiginiz şeye bakın.
Konuya gelince iki kız arasındaki farkı söyleyeyim , biri kendisini seviyor - her şeyin en iyisine layık olduğunu düşünüyor.
Adam hesap ödedi diye gece uyuyamayan da içten içe ezik, para harcanmaya layık olmadığını düşünüyor. Hal boyle olunca kendine değer veren insan tabii ki diğerleri tarafından da mutlu edilmeye çalışıyor,ama kendine değer vermeyen insan 'ona ne gerek var,bu hiç lazım degil' diye kendini önemsiz görmeye basladikca insanlar da bir süre sonra 'ya hakkaten ona ne gerek var, o sorun etmez' diye kişinin ihtiyacını gozardi etmeye çalışıyor.
Cevap bu kadar basit.
Ben kendimi çok severim ve gerçekten güzel bir hayat yaşamak icin elimden geleni yaparım, ama erkekleri söğüşleyerek değil.yine de güzel bir hayatım var, hiç bir erkekten bir şey talep etmedim ama sevgililerim gayet kiymet bilen insanlar olmuşlardır.
İş yani bir şeyler istemekte vs değil kendine değer vermekte.
Ders niteliğinde bir yorum.Hiç bir şeyi kendinize layik gormezseniz, onu istemem bunu istemem yeter ki evlilik olsun kafasiyla haraket edip size yapilan alinan en ufak şeyi buyuturseniz. Deger gormezsiniz bu da cok normal.
Çok doğru tespit. Durumları yok diye birşey istemedim yapmadılarda. başlarına da kakmadım. Fakat hiç bir dar günümde yanımda olmadılar. Manevi olarak yanımda hiç olmadılar. Zor günlerim oldu. Keser döner hesap döner muhabbeti oldu. Hastanede yattı aramadım. Sadece 2 kez ziyaretine gittim. Onu bile yapmam ödül onlara. çünkü onlar yapmadı bana. Wp durumlarında sürekli laf vuruyor. Kadın ne yaptın ki karşılık bekliyorsun. Yine sinir oldumBenim ailem ne aldirabilirsen evlenmeden once aldir, evlendikten sonra yapmazlar. Onu iste bunu iste demisti. Bende olur mu oyle sey, tek emekli maasiyla geciniyorlar, nasil isterim, herseyi biz yapariz falan demistim. Hic bisey de talep etmedim. Eger egitim seviyesi dusuk, kollarindaki bileziklerle statü sahibi olunacagini dusunen bir aileye gelin gidiyorsaniz birsey talep etmemek "kiz tarafinin kizi kakalamasi, kizlarini umursamamasi" olarak goruluyor.
Gelin ne kadar zor alinirsa o kadar kiymetli oluyormus. Herkes ayni degil tabiiki benim gordugim çevre oyleydiÇok doğru tespit. Durumları yok diye birşey istemedim yapmadılarda. başlarına da kakmadım. Fakat hiç bir dar günümde yanımda olmadılar. Manevi olarak yanımda hiç olmadılar. Zor günlerim oldu. Keser döner hesap döner muhabbeti oldu. Hastanede yattı aramadım. Sadece 2 kez ziyaretine gittim. Onu bile yapmam ödül onlara. çünkü onlar yapmadı bana. Wp durumlarında sürekli laf vuruyor. Kadın ne yaptın ki karşılık bekliyorsun. Yine sinir oldum
Erkek kadın fark etmez; Değer görmek, yatırım yapmak, emek harcamak bunlar karşındakinin hak ettiğini düşündüğün için ve karşındaki de sana bunu dusundurdugu için yapılan şeylerdir. Kendine neyi layık görürsen karşındaki de kendine değer verdiğin için seni ona layık görür.Öncelikle baştan söylemek isterim, bir erkek arkadaşım veya hoşlandığım biri yok. Zaten içinde bulunduğum kaos ortamı buna pek müsait değil şu an. "Maddi yatırım" ifadesini de ne anlamda kullandığım anlaşılmıştır. Yoksa bizler elbette parasını verip haklarını alabilecekleri birer eşya değiliz.
Bu, aslında yıllardan beri çok merak ettiğim bir konu. Geçen Instagram'da keşfette dolaşırken popüler bir psikoloğun bir konuşmasına denk geldim (seven sevmeyen vardır, ben tanımıyorum.). "Erkek yatırım yaptığı kadını sever." diyordu. Bu aslında yıllardan beri yaptığım bir gözlemin özet cümlesi gibi oldu.
Evlenen arkadaşlarım var örneğin. Hani bizim 'görgüsüzlük' olarak ifade ettiğimiz bazı davranışlar vardır. Mesela evlilik arifesi "İlla şu kadar takı alınacak. " diyen, eksik gördüğü yerde olaylar çıkartan. Ya da bir arkadaşım vardı mesela. Erkek arkadaşının evlilik teklifi için aldığı yüzüğü maddi açıdan yetersiz buldu. Kendisine, maddi değeri çok fazla olan beş taş bir yüzük aldırıp en baştan evlilik teklifi ettirdi. Bir başka tanıdığım, kendi ailesinin maddi durumu kötü. Ama erkek arkadaşı sıradan bir mekana yemeğe götürdüğünde saatlerce trip atıyor. Hayatında görmediği lüks mekanları bulup "Bu hafta beni buraya götür." diyor. Kuzenim evleneceği zaman düğün için ayarlanan mekanı 'ucuz' buldu. Nişanlısından ayrıldı. Adam kapılarda yattı "Gel, tamam. Nereyi istiyorsan orayı tutacağım." diye. Ve istediği o lüks mekanı tutturup orada düğün yaptırdı gibi gibi... Ve garip bir şekilde bu şekilde davranan kadınların hepsi mutlu ve el üstünde tutuluyor. Hani kendi hemcinsimiz diye durup bir baktığımızda çok ucuz hareketler, naiflikten, kaliteden çok uzak davranışlar olarak görünüyor. Ama derler ya neticeye bakmak lazım diye. İlişki içinde yine bunlar değer görüyor, tapılan o kadınlar oluyorlar.
Bir diğer taraftan hiç böyle olaylara girmeyen kadınlar var. Mesela hesabı karşı taraf ödediğinde gece gözüne uyku girmeyen, aman kimse üzülmesin sıkıntı çıkmasın diye birçok lüks bile sayılmayan sıradan şeyleri dahi istemeyen kadınlar. Bunlar da hiç değer görmüyor. Örneğin bir başka arkadaşım, kendi ailesi çok varlıklı insanlar. Kendisine çok görkemli bir nişan töreni yaptılar. Ama adamın ailesi biraz sorunlu bir tipti. Arkadaşım "Aman nikah neye yetmiyor, ben düğün istemiyorum." dedi. Ucuz olsun diye saçma sapan bir gelinlik giydi. Evleneli birkaç ay olmuştu ki aldatıldığını öğrendi.
Elbette aramızda çıkıp "Yoo, hiç öyle değil. Ben şöyle yaptım şöyle oldu." diyenler olacaktır. Ama benim yaptığım gözlemler hep bu şekilde oluyor.
Şimdi kendime baktığımda ben ailemden bir defa harçlık almadan yıllarca okudum. Kazandığım başarı bursları ile kendi kendime hep yettim, kimseden bir çorap bile istemedim. Ben de değer görmedim o ayrı tabi.Ama bakıyorum benim gibi olan insanlar nasıl birinin kendisine maddi emek harcamasını sağlayabilir ki, çok imkansız görünüyor.
Sizce ilişkilerde mutlu sona ulaşmak için biraz gurursuz mu olmak gerekiyor?
Bir evin bir kızıyım eşimin bir dikili taşı yoktur evlenirkende düğünümüzü ailem, nikah gelinlik damatlık ve nikah sonrası yemek masraflarını biz eşimle ikimiz yaptık. Düğün ailemin isteğiydi kırmadık , eşimin ailesinin de durumu yoktu ne eşimden ne onlardan birşey beklemedik ne ben ne ailem ama takı vs kendi çaplarında yaptılar birşeyler. Ama eşim bana hediye aldığında pahalı hediyeler alır özel günlerimi unutmaz , aldatma vs hiç olmadı başka konulardan anlaşamadığımız noktalar olmuştur ama sevgimiz daimidir.Öncelikle baştan söylemek isterim, bir erkek arkadaşım veya hoşlandığım biri yok. Zaten içinde bulunduğum kaos ortamı buna pek müsait değil şu an. "Maddi yatırım" ifadesini de ne anlamda kullandığım anlaşılmıştır. Yoksa bizler elbette parasını verip haklarını alabilecekleri birer eşya değiliz.
Bu, aslında yıllardan beri çok merak ettiğim bir konu. Geçen Instagram'da keşfette dolaşırken popüler bir psikoloğun bir konuşmasına denk geldim (seven sevmeyen vardır, ben tanımıyorum.). "Erkek yatırım yaptığı kadını sever." diyordu. Bu aslında yıllardan beri yaptığım bir gözlemin özet cümlesi gibi oldu.
Evlenen arkadaşlarım var örneğin. Hani bizim 'görgüsüzlük' olarak ifade ettiğimiz bazı davranışlar vardır. Mesela evlilik arifesi "İlla şu kadar takı alınacak. " diyen, eksik gördüğü yerde olaylar çıkartan. Ya da bir arkadaşım vardı mesela. Erkek arkadaşının evlilik teklifi için aldığı yüzüğü maddi açıdan yetersiz buldu. Kendisine, maddi değeri çok fazla olan beş taş bir yüzük aldırıp en baştan evlilik teklifi ettirdi. Bir başka tanıdığım, kendi ailesinin maddi durumu kötü. Ama erkek arkadaşı sıradan bir mekana yemeğe götürdüğünde saatlerce trip atıyor. Hayatında görmediği lüks mekanları bulup "Bu hafta beni buraya götür." diyor. Kuzenim evleneceği zaman düğün için ayarlanan mekanı 'ucuz' buldu. Nişanlısından ayrıldı. Adam kapılarda yattı "Gel, tamam. Nereyi istiyorsan orayı tutacağım." diye. Ve istediği o lüks mekanı tutturup orada düğün yaptırdı gibi gibi... Ve garip bir şekilde bu şekilde davranan kadınların hepsi mutlu ve el üstünde tutuluyor. Hani kendi hemcinsimiz diye durup bir baktığımızda çok ucuz hareketler, naiflikten, kaliteden çok uzak davranışlar olarak görünüyor. Ama derler ya neticeye bakmak lazım diye. İlişki içinde yine bunlar değer görüyor, tapılan o kadınlar oluyorlar.
Bir diğer taraftan hiç böyle olaylara girmeyen kadınlar var. Mesela hesabı karşı taraf ödediğinde gece gözüne uyku girmeyen, aman kimse üzülmesin sıkıntı çıkmasın diye birçok lüks bile sayılmayan sıradan şeyleri dahi istemeyen kadınlar. Bunlar da hiç değer görmüyor. Örneğin bir başka arkadaşım, kendi ailesi çok varlıklı insanlar. Kendisine çok görkemli bir nişan töreni yaptılar. Ama adamın ailesi biraz sorunlu bir tipti. Arkadaşım "Aman nikah neye yetmiyor, ben düğün istemiyorum." dedi. Ucuz olsun diye saçma sapan bir gelinlik giydi. Evleneli birkaç ay olmuştu ki aldatıldığını öğrendi.
Elbette aramızda çıkıp "Yoo, hiç öyle değil. Ben şöyle yaptım şöyle oldu." diyenler olacaktır. Ama benim yaptığım gözlemler hep bu şekilde oluyor.
Şimdi kendime baktığımda ben ailemden bir defa harçlık almadan yıllarca okudum. Kazandığım başarı bursları ile kendi kendime hep yettim, kimseden bir çorap bile istemedim. Ben de değer görmedim o ayrı tabi.Ama bakıyorum benim gibi olan insanlar nasıl birinin kendisine maddi emek harcamasını sağlayabilir ki, çok imkansız görünüyor.
Sizce ilişkilerde mutlu sona ulaşmak için biraz gurursuz mu olmak gerekiyor?
Benim ilk evliligimde seks hayatımız cok iyiydi ama yetmedi, hersey seks degil evet, bicok parametreden bir tanesi
Sonra ayrılıp yeniden mi evlendiniz? Evlenmeden önce bu sorunundan hiç bahsetmedi mi?Benim ilk evliliğimde eşim iktidarsızdı ben bakire ayrıldım, adam kendi yapamadıkça beni maddiyatla cezalandırdı, eve gelen kadından tüm ihtiyaçlarıma kadar kendim karşılıyordum. Hediye almamaya başladı. Tatil parasını kendi paramı kendi ödetti vs ama ilk başta herşeyi o ödüyordu. Markete gidince kendi birası vb hariç bir sebze alsam ne çok şey alıyorsun diyordu.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?