- 19 Ağustos 2008
- 17.832
- 53.745
-
- Konu Sahibi Idrakyollariiltihabi
- #341
Sıfır hayat tecrübesi mi?
Hanfendi ben 18 yaşımdan beri çalışıyorum
Hemde ailemin tek çocuğuyum
Ailemin durumuda iyidir
İyi bir semtte doğdum büyüdüm .hayat standartım hep iyiydi çalışmasaydım da babam çalış Ne oturuyorsun demezdi bana
Ama okurken bile çalıştım ki ihtiyacım yoktu bile
Bu disiplindir.bu birey olmaktır hayatta
Evlensemde değişmez.evlenicepim insan zaten çalışma otur diyen biri olamaz.
Birey olmayı savunuyorum kimseyi aşağılamıyorum.burda bir sürü kadın konu sahibi için söylemiyorum dövüyor sövüyor piskolojik şiddet görüyorum aldatıldım şöyle böyle deyip evliliğine devam etmek zorunda kalıyor .siz de çıkıp boşan diyorsunuz okuyoruz Ya bu kadınlar nereye gitsin bunu düşünen yok.hep aynı kişiler bu kişiler şimdi gelmiş bana çalış dedim diye linç ediyor
Kusura bakmayın ya gerçekten çok ilginç düşünceleriniz var
Yarın çocuğum olursa tutarım bir bakıcı baktırırım .çocuk bakmak benim görevim değil bu hayatta
Kendim niye bakayım?böyle bir isteğim yok
Geleceğimi kimsenin ellerine bırakmam
Yap bu sana Allahin bir lutfu yapma diyemeyiz kaldi ki sen istemiyorsun..bana tabiiki sorma zira cevabim üreme olur..Haha şimdi de çocuk yapıp yapmama mı karışıyorsunuz??
Oldu size sorarım
O sözü söyleyenlerden biri de benim ve çok doğru bir söz söyledim. Maaşlı çalışan biri yıllık izninin izin verdiği kadar, kendi işini yapan da müşteri kaybedene kadar çıkıp yürüyüş yapıp kahve içebilir. Siz de pek uzun süre kendimi ofise kapatmak istemiyorum diyemezsiniz. Demem o ki -sizin için demiyorum yanlış anlamayın- çalışmayan kadına bağımlı diyen bazı kadınlar keşke aslında kendilerinin özgürlüğünün de çalışmaya (paraya) bağlı olduğu şuuruna sahip olsalar da boş boş hava atmasalar. Temel iktisat bilgisi yeter halbuki bu şuur için. Asıl özgür insan hayatta sınırsız olarak istediğini yapabilecek ve bunun için ömrü boyunca çalışmak zorunda olmayacak kadar parası olan insanlardır ki onların dünyadaki sayısı da forumlarda bulunamayacak kadar azdır.Biri yazmış gitme bakalım bugün işe noluyor diye
Ben mesela bugün gitmedimhava çok güzeldi kendimi ofise kapatmak istemedim.
Çıktım yürüyüş yaptım, kahvemi içtim bikaç mağza dolandım geldim.
Hiçde birşey olmadı
Kendi işim kimseye hesap vermem
İşleri bugün evden takip edicem diye haber veririm en fazla
Yoo isterim anne olmakYap bu sana Allahin bir lutfu yapma diyemeyiz kaldi ki sen istemiyorsun..bana tabiiki sorma zira cevabim üreme olur..
Özgür insan sorumsuz insan mı ?O sözü söyleyenlerden biri de benim ve çok doğru bir söz söyledim. Maaşlı çalışan biri yıllık izninin izin verdiği kadar, kendi işini yapan da müşteri kaybedene kadar çıkıp yürüyüş yapıp kahve içebilir. Siz de pek uzun süre kendimi ofise kapatmak istemiyorum diyemezsiniz. Demem o ki -sizin için demiyorum yanlış anlamayın- çalışmayan kadına bağımlı diyen bazı kadınlar keşke aslında kendilerinin özgürlüğünün de çalışmaya (paraya) bağlı olduğu şuuruna sahip olsalar da boş boş hava atmasalar. Temel iktisat bilgisi yeter halbuki bu şuur için. Asıl özgür insan hayatta sınırsız olarak istediğini yapabilecek ve bunun için ömrü boyunca çalışmak zorunda olmayacak kadar parası olan insanlardır ki onların dünyadaki sayısı da forumlarda bulunamayacak kadar azdır.
Elbette ayrilma bende calisan anne cocuguyum takdir ederim annemi emekli oldu kendi ayaklari ustunde bir kadindir sukur sebebim o benim.Tavriniz sert yanlis anlasilmaya musait bu nedenle bu elestiriler hayat bazen baska suprizlerle gelir kesin yargi ile yaklasmayalim..Dilerim herkes istedigi evliligi yapar ve mutlu cocuklar yapar.Yoo isterim anne olmak
Ama çocuğa bakıcam diye işimden niye ayrılayım ki
Bahane yapmam çocuğumu
Allah sana öyle kv, görümce, elti ve anneci bir koca versin ki, burada konu açama inşallah. Sanki görümce, kv derdi bir tek ev hanımlarının var. Çalışınca geline dokunmuyorlar öyle zannet.Hayatım boyunca çalıştım
Üniversitedeyken bile
Babamdan bile para almıyorum
Okumasaydım da girer bir yere bulaşıkçılık bile yapardım valla
Birilerinin eline bakıcağıma
Bana saldırıp duracağınıza okuyun çalışın eliniz ekmek tutsun maddi özgürlüğümüz olsun sonra kv görümce diye kafayı yemekten kurtulun
Ben sizin için söylüyorum
Kv epeyce doldurmus kizini es kisisine anlatin ve mesafe koyun hakki yok bu sekilde davranmayaNeyse yazıp öyle gideyim. Unuturum detayları. Dışarı çıkmam gerek cevap veremeyebilirim.
Görümcem aradı. Başta güzel güzel konuşmaya başladı. İşte bir süpürgeden kaçıyorsun nankörlük yapıyorsun bizim elimiz hep üzerinizde. Annem çok üzülüyor kırılıyor ben onun adına seninle konuşuyorum dedi.
Ben de annesi adına konuşmasına gerek olmadığını, iki koca insan olarak bizim iletişim kurabileceğimizi söyledim. Kusura bakma o benim annem üzmene müsaade etmem Merhametsizsin ve üzülüyor dedi. Merhametli olan sen misin peki dedim. Aylık gelirin benim gelirimin üstünde. Üzüldüğün hasta be yaşlı kadına neden bir temizlikçi tutmuyorsun? Ya da anne sen camları silme ben yaparım neden demiyorsun? Çalıştığın için mi? Ben çalışmıyorum evet ancak iş yüküm ve sorumluğum senden fazla. Şu muhabbeti yapmak bile beni rahatsız ediyor çünkü senin ne iş yapıp yapmadığın aslında beni ilgilendirmiyor. Sen bana müdahale ettiğin için savunma yapıyorum sadece dedim.
Ben senin yorulduğuna falan inanmıyorum dedi. O senin problemin dedim. Dikkat ettiysen beş yıllık evliliğimde ben hiç sana neden böylesin neden bunu yapmıyorsun neden şunu yapmıyorsun demedim. Ancak senin dilin hiç durmuyor. Sürekli beklenti ve müdahale içindesin dedim.
Benim annem üzüldüğünde karışırım dedi. Ben sizi olduğunuz gibi kabul ettim ama siz etmiyorsunuz beni dedim. Benim onları küçümsediğimi söyledi. Bütün gün evdesin sen kimsin bu ne kibir deyince sen de annenin uzantısı halinde yaşam sürüyorsun. 40 yaşında kadınsın zihniyetin hala 1900lü senelerde kalmış. Zerre gelişim göstermiyorsun dedim. Vay aşağılamışım. Ben aşağılamadım sen beni aşağılamaya çalıştın ben de aynı şekilde cevap verdim. Nasıl oluyormuş güzel mi? Dedim.
Terbiyesiz, kötü kalpli, merhametsiz, garip gibi hakaretler edip bir de annenin uzantısı lafını hakaret olarak algılayıp beni suçladı.
He bir de meğer ben eltime ben kitap okuyorum demişim ajsjsjsj. Asla böyle bir şey demedim ve konuyla ne alakası var bilmiyorum da. Böyle algıladıysan üzülürüm çünkü kimseyi küçümseme gibi bir derdim yok. Aksine sen ev hanımısın yapmak zorundasın küçümsemesine karşı kendimi savunuyorum dedim.
Konuşmayı kusura bakma senin yaşadığın evde sağlıklı biri olduğun elin ayağın tuttuğu için hiçbir iş yapmıyorum. Bundan sonra böyle. Bak gayet net şekilde söylüyorum. Yapmıyorum ve yapmıycam bunu yapmak senin görevin, benim değil dedim.
Bundan sonra annem ölse su bile vermeyeceksin istemiyorum dedi. Bak yine sınır ve had bilme konusunda sorun yaşıyorsun. Bu seni zerre kadar ilgilendirmez. İster can ciğer olurum ister görüşmem. Sen evlatlığını yap geri çekil. Ben sana 40 yaşından sonra had öğretecek değilim, benim sınırlarıma bulaşma kafi dedim.
Benim apartmanımda kurallara uyacaksın dedi. Pardon ne ara senin apartmanın oldu burası, gittikçe komik bir hal alıyor konuşma burası senin değil dedim.
Madem sen kötü, merhametsiz ve garip bir insan olduğumu düşünüyorsun ben olsam böyle bir insandan uzak dururum. Sen de öyle yap dedim.
Velhasılı ne ölüme ne dirime diyerek telefonu kapattı. Vedası bile ağa kıvamında. Sinirlerim bozuldu valla kendime gelemedim henüz.
Gül idrak, sadece kahkahalarla gül.Neyse yazıp öyle gideyim. Unuturum detayları. Dışarı çıkmam gerek cevap veremeyebilirim.
Görümcem aradı. Başta güzel güzel konuşmaya başladı. İşte bir süpürgeden kaçıyorsun nankörlük yapıyorsun bizim elimiz hep üzerinizde. Annem çok üzülüyor kırılıyor ben onun adına seninle konuşuyorum dedi.
Ben de annesi adına konuşmasına gerek olmadığını, iki koca insan olarak bizim iletişim kurabileceğimizi söyledim. Kusura bakma o benim annem üzmene müsaade etmem Merhametsizsin ve üzülüyor dedi. Merhametli olan sen misin peki dedim. Aylık gelirin benim gelirimin üstünde. Üzüldüğün hasta be yaşlı kadına neden bir temizlikçi tutmuyorsun? Ya da anne sen camları silme ben yaparım neden demiyorsun? Çalıştığın için mi? Ben çalışmıyorum evet ancak iş yüküm ve sorumluğum senden fazla. Şu muhabbeti yapmak bile beni rahatsız ediyor çünkü senin ne iş yapıp yapmadığın aslında beni ilgilendirmiyor. Sen bana müdahale ettiğin için savunma yapıyorum sadece dedim.
Ben senin yorulduğuna falan inanmıyorum dedi. O senin problemin dedim. Dikkat ettiysen beş yıllık evliliğimde ben hiç sana neden böylesin neden bunu yapmıyorsun neden şunu yapmıyorsun demedim. Ancak senin dilin hiç durmuyor. Sürekli beklenti ve müdahale içindesin dedim.
Benim annem üzüldüğünde karışırım dedi. Ben sizi olduğunuz gibi kabul ettim ama siz etmiyorsunuz beni dedim. Benim onları küçümsediğimi söyledi. Bütün gün evdesin sen kimsin bu ne kibir deyince sen de annenin uzantısı halinde yaşam sürüyorsun. 40 yaşında kadınsın zihniyetin hala 1900lü senelerde kalmış. Zerre gelişim göstermiyorsun dedim. Vay aşağılamışım. Ben aşağılamadım sen beni aşağılamaya çalıştın ben de aynı şekilde cevap verdim. Nasıl oluyormuş güzel mi? Dedim.
Terbiyesiz, kötü kalpli, merhametsiz, garip gibi hakaretler edip bir de annenin uzantısı lafını hakaret olarak algılayıp beni suçladı.
He bir de meğer ben eltime ben kitap okuyorum demişim ajsjsjsj. Asla böyle bir şey demedim ve konuyla ne alakası var bilmiyorum da. Böyle algıladıysan üzülürüm çünkü kimseyi küçümseme gibi bir derdim yok. Aksine sen ev hanımısın yapmak zorundasın küçümsemesine karşı kendimi savunuyorum dedim.
Konuşmayı kusura bakma senin yaşadığın evde sağlıklı biri olduğun elin ayağın tuttuğu için hiçbir iş yapmıyorum. Bundan sonra böyle. Bak gayet net şekilde söylüyorum. Yapmıyorum ve yapmıycam bunu yapmak senin görevin, benim değil dedim.
Bundan sonra annem ölse su bile vermeyeceksin istemiyorum dedi. Bak yine sınır ve had bilme konusunda sorun yaşıyorsun. Bu seni zerre kadar ilgilendirmez. İster can ciğer olurum ister görüşmem. Sen evlatlığını yap geri çekil. Ben sana 40 yaşından sonra had öğretecek değilim, benim sınırlarıma bulaşma kafi dedim.
Benim apartmanımda kurallara uyacaksın dedi. Pardon ne ara senin apartmanın oldu burası, gittikçe komik bir hal alıyor konuşma burası senin değil dedim.
Madem sen kötü, merhametsiz ve garip bir insan olduğumu düşünüyorsun ben olsam böyle bir insandan uzak dururum. Sen de öyle yap dedim.
Velhasılı ne ölüme ne dirime diyerek telefonu kapattı. Vedası bile ağa kıvamında. Sinirlerim bozuldu valla kendime gelemedim henüz.
Sen beni tanımadan birey olmadığımı nerden biliyorsun?Yine söylüyorum sıfır hayat tecrubesi....
Ailenin premses kızı...
Kimse kadın çalışmasın demedi o fikirde olsam ömrümü çalışarak geçirmezdim
Bak çalışıyorsun ama birey olamamışsın, kendini yetiştirmek, birey olmak böyle bir şey değil
Hele içinde olmadığın, yaşamadığın evlilik ve annelik kurumuna ait bu kadar ahkam kesmek tecrübesizliğin son noktası daha yazılanı idrak edemiyorsun o yüzden iyi forumlar dilerim, hoşçakal.
Neyse yazıp öyle gideyim. Unuturum detayları. Dışarı çıkmam gerek cevap veremeyebilirim.
Görümcem aradı. Başta güzel güzel konuşmaya başladı. İşte bir süpürgeden kaçıyorsun nankörlük yapıyorsun bizim elimiz hep üzerinizde. Annem çok üzülüyor kırılıyor ben onun adına seninle konuşuyorum dedi.
Ben de annesi adına konuşmasına gerek olmadığını, iki koca insan olarak bizim iletişim kurabileceğimizi söyledim. Kusura bakma o benim annem üzmene müsaade etmem Merhametsizsin ve üzülüyor dedi. Merhametli olan sen misin peki dedim. Aylık gelirin benim gelirimin üstünde. Üzüldüğün hasta be yaşlı kadına neden bir temizlikçi tutmuyorsun? Ya da anne sen camları silme ben yaparım neden demiyorsun? Çalıştığın için mi? Ben çalışmıyorum evet ancak iş yüküm ve sorumluğum senden fazla. Şu muhabbeti yapmak bile beni rahatsız ediyor çünkü senin ne iş yapıp yapmadığın aslında beni ilgilendirmiyor. Sen bana müdahale ettiğin için savunma yapıyorum sadece dedim.
Ben senin yorulduğuna falan inanmıyorum dedi. O senin problemin dedim. Dikkat ettiysen beş yıllık evliliğimde ben hiç sana neden böylesin neden bunu yapmıyorsun neden şunu yapmıyorsun demedim. Ancak senin dilin hiç durmuyor. Sürekli beklenti ve müdahale içindesin dedim.
Benim annem üzüldüğünde karışırım dedi. Ben sizi olduğunuz gibi kabul ettim ama siz etmiyorsunuz beni dedim. Benim onları küçümsediğimi söyledi. Bütün gün evdesin sen kimsin bu ne kibir deyince sen de annenin uzantısı halinde yaşam sürüyorsun. 40 yaşında kadınsın zihniyetin hala 1900lü senelerde kalmış. Zerre gelişim göstermiyorsun dedim. Vay aşağılamışım. Ben aşağılamadım sen beni aşağılamaya çalıştın ben de aynı şekilde cevap verdim. Nasıl oluyormuş güzel mi? Dedim.
Terbiyesiz, kötü kalpli, merhametsiz, garip gibi hakaretler edip bir de annenin uzantısı lafını hakaret olarak algılayıp beni suçladı.
He bir de meğer ben eltime ben kitap okuyorum demişim ajsjsjsj. Asla böyle bir şey demedim ve konuyla ne alakası var bilmiyorum da. Böyle algıladıysan üzülürüm çünkü kimseyi küçümseme gibi bir derdim yok. Aksine sen ev hanımısın yapmak zorundasın küçümsemesine karşı kendimi savunuyorum dedim.
Konuşmayı kusura bakma senin yaşadığın evde sağlıklı biri olduğun elin ayağın tuttuğu için hiçbir iş yapmıyorum. Bundan sonra böyle. Bak gayet net şekilde söylüyorum. Yapmıyorum ve yapmıycam bunu yapmak senin görevin, benim değil dedim.
Bundan sonra annem ölse su bile vermeyeceksin istemiyorum dedi. Bak yine sınır ve had bilme konusunda sorun yaşıyorsun. Bu seni zerre kadar ilgilendirmez. İster can ciğer olurum ister görüşmem. Sen evlatlığını yap geri çekil. Ben sana 40 yaşından sonra had öğretecek değilim, benim sınırlarıma bulaşma kafi dedim.
Benim apartmanımda kurallara uyacaksın dedi. Pardon ne ara senin apartmanın oldu burası, gittikçe komik bir hal alıyor konuşma burası senin değil dedim.
Madem sen kötü, merhametsiz ve garip bir insan olduğumu düşünüyorsun ben olsam böyle bir insandan uzak dururum. Sen de öyle yap dedim.
Velhasılı ne ölüme ne dirime diyerek telefonu kapattı. Vedası bile ağa kıvamında. Sinirlerim bozuldu valla kendime gelemedim henüz.
Sen beni tanımadan birey olmadığımı nerden biliyorsun?
Ben birey olamamışsam zaten siz hiç yoksunuz bile
Neyse ben artık sıkıldım
Hakaretleriniz bittiyse gidiyorum
Beddualar hakaretler kendini savunmakta aciz insanların içinde durmam
Gerek yok
Vakit kaybı
Gül idrak, sadece kahkahalarla gül.
Gül ve geç, artık konu sonuca bağlanmış ve saçma sapan şeylerle senin kapın çalınmayacak.
Sen beni tanımadan birey olmadığımı nerden biliyorsun?
Ben birey olamamışsam zaten siz hiç yoksunuz bile
Neyse ben artık sıkıldım
Hakaretleriniz bittiyse gidiyorum
Beddualar hakaretler kendini savunmakta aciz insanların içinde durmam
Gerek yok
Vakit kaybı
Helal kız idrakNeyse yazıp öyle gideyim. Unuturum detayları. Dışarı çıkmam gerek cevap veremeyebilirim.
Görümcem aradı. Başta güzel güzel konuşmaya başladı. İşte bir süpürgeden kaçıyorsun nankörlük yapıyorsun bizim elimiz hep üzerinizde. Annem çok üzülüyor kırılıyor ben onun adına seninle konuşuyorum dedi.
Ben de annesi adına konuşmasına gerek olmadığını, iki koca insan olarak bizim iletişim kurabileceğimizi söyledim. Kusura bakma o benim annem üzmene müsaade etmem Merhametsizsin ve üzülüyor dedi. Merhametli olan sen misin peki dedim. Aylık gelirin benim gelirimin üstünde. Üzüldüğün hasta be yaşlı kadına neden bir temizlikçi tutmuyorsun? Ya da anne sen camları silme ben yaparım neden demiyorsun? Çalıştığın için mi? Ben çalışmıyorum evet ancak iş yüküm ve sorumluğum senden fazla. Şu muhabbeti yapmak bile beni rahatsız ediyor çünkü senin ne iş yapıp yapmadığın aslında beni ilgilendirmiyor. Sen bana müdahale ettiğin için savunma yapıyorum sadece dedim.
Ben senin yorulduğuna falan inanmıyorum dedi. O senin problemin dedim. Dikkat ettiysen beş yıllık evliliğimde ben hiç sana neden böylesin neden bunu yapmıyorsun neden şunu yapmıyorsun demedim. Ancak senin dilin hiç durmuyor. Sürekli beklenti ve müdahale içindesin dedim.
Benim annem üzüldüğünde karışırım dedi. Ben sizi olduğunuz gibi kabul ettim ama siz etmiyorsunuz beni dedim. Benim onları küçümsediğimi söyledi. Bütün gün evdesin sen kimsin bu ne kibir deyince sen de annenin uzantısı halinde yaşam sürüyorsun. 40 yaşında kadınsın zihniyetin hala 1900lü senelerde kalmış. Zerre gelişim göstermiyorsun dedim. Vay aşağılamışım. Ben aşağılamadım sen beni aşağılamaya çalıştın ben de aynı şekilde cevap verdim. Nasıl oluyormuş güzel mi? Dedim.
Terbiyesiz, kötü kalpli, merhametsiz, garip gibi hakaretler edip bir de annenin uzantısı lafını hakaret olarak algılayıp beni suçladı.
He bir de meğer ben eltime ben kitap okuyorum demişim ajsjsjsj. Asla böyle bir şey demedim ve konuyla ne alakası var bilmiyorum da. Böyle algıladıysan üzülürüm çünkü kimseyi küçümseme gibi bir derdim yok. Aksine sen ev hanımısın yapmak zorundasın küçümsemesine karşı kendimi savunuyorum dedim.
Kusura bakma senin yaşadığın evde sağlıklı biri olduğun elin ayağın tuttuğu için hiçbir iş yapmıyorum. Bundan sonra böyle. Bak gayet net şekilde söylüyorum. Yapmıyorum ve yapmıycam bunu yapmak senin görevin, benim değil dedim.
Bundan sonra annem ölse su bile vermeyeceksin istemiyorum dedi. Bak yine sınır ve had bilme konusunda sorun yaşıyorsun. Bu seni zerre kadar ilgilendirmez. İster can ciğer olurum ister görüşmem. Sen evlatlığını yap geri çekil. Ben sana 40 yaşından sonra had öğretecek değilim, benim sınırlarıma bulaşma kafi dedim.
Benim apartmanımda kurallara uyacaksın dedi. Pardon ne ara senin apartmanın oldu burası, gittikçe komik bir hal alıyor konuşma burası senin değil dedim.
Madem sen kötü, merhametsiz ve garip bir insan olduğumu düşünüyorsun ben olsam böyle bir insandan uzak dururum. Sen de öyle yap dedim.
Velhasılı ne ölüme ne dirime diyerek telefonu kapattı. Vedası bile ağa kıvamında. Sinirlerim bozuldu valla kendime gelemedim henüz.
Çok güzel, yerli yerinde sakince konuşmuşsun İdrakçım vallahi bravo.
"Benim apartmanımda kurallara uyacaksın" dediği noktada "Hoşt"u çeker hızımı alamazdım ben olsam. :))
Tam doğru noktada iletişimi kesmişsin.