Başka bir açıdan bakmak isterim ben de.. Tabi yine sonuç değişmeyecek benim için de.. Ancak önce bir bakayım istedim..
Abim bir gün gelip evleneceğim dedi sevindik kız arkadaşını davet ettik tanışmak için kız gelmedi.
Bu arada ailem küçük bir ilde yaşıyor. Ablam davet etti yine gelmedi neymiş ortada resmi bir şey yokken gelmesi uygun değilmiş.
Bunu diyen bir kişi mutasıp düşünen biri olması lazım ama bu kız tam tersi abimle gece yarıların kadar özgürce gezebilen biri (yanlış anlaşılmasın eleştirmek için yazmıyorum çünkü ben de öyle düşünen biri değilim) .
Bu, gelininizin normal tavrı olabilir. Burada bir şey yok. Resmiyet olmadan gelip gitmeyi ben de tasvip etmiyorum. Üstelik bunu kendi burnumun büyüklüğünden değil, eşimin ailesi ile henüz hiçbir ortak paylaşımımız olmadığı için "yüz göz" olmamak için yapmıştım. Zira ne kadar modern olursam olayım benim muhatabım eşim olacak kişidir. Ailesinin muhatabı ailem. Benimle tanışmak istedikleri zaman, başımın üstlerinde yeri vardır, görmeye gelirler.. Seve seve ağırlarız ailemle.. Hem de kendilerine uygun muhattap da bulmuş olurlar. Yaşı yaşına, huyu huyuna, insan insana olmuş olur..
Bunlara rağmen peki dedik kızın ailesi zaten küçük yerde yaşadığımız için tanıyoruz duyanların hepsi abiniz o kızla evlenirse hayatı biter. Ailesi araştırıldı hoş şeyler duyulmadı. Kızın babası emekli müdür çalıştığı kurumu dolandırmış, abisi kumar oynuyor, gelinleri başka bir adamla görüşüyormuş v.s. iç durumu karışık bir aile buna rağmen sevdiği için kimse sesini çıkarmadı. Abimle kız sevgiliyken kızın babasının fatura yatırma bürosu vardı. Eniştem gitmiş telefon faturasını yatırmış bir ay sonra telefon kapanmış aradıklarında borcun ödenmediği söylenmiş. Eniştem de faturayı yatırdığı büroya gitmiş kusura bakmayın yanlışlık olmuş falan diyip düzeltmişler. Aynı şey bir daha olmuş bu sefer eniştem sinirlenmiş orada çalışan bayana kızmış. Bir müddet sonra o büro kapandı meğer aldıkları parayı kullanıyorlarmış çoğu kişin fatura paraları yanmış. Babası hapse falan girdi zaten girdiği hapis ne ilk ne sondu. Kız abime söylemiş eniştemin gidip dükkanda bağırdığını tabi bizler suçlu olduk.
Nasıl ki kimse, kimsenin günahı için zerre sorumlu olmayacaksa, bu kızcağız da ailesinin saçmalıklarından sorumlu değildir. Yüksek ihtimal biraz da bu yüzden abinize çok düşkün bile olabilir. Hatta çok iyi bir ev hanımı olacak da olabilir. Karaktersizlik, genlerle geçen bir hastalık değildir, şükür. Hatta karaktersiz bir babanın evladı, sorunlu olur ancak bir başka taraftan "sorumluluk sahibi de olur".. İyi yönler ve kötü yönler vardır içinde sürekli savaşan.. Ama eşini severse, baba yerine koyarsa, çok da tatlı bir hanım olur.. Umut daima vardır.. Sizinle geçinemez... Korkar... Ailesinden utanır... Dolayısıyla onları içgüdüsel olarak korumak da isteyeceğinden, söyleyeceğiniz her laf ters gelir.. Çok zor bir durumda aslında.. Ayrıca gelinin başka adamla görüşmesi ve abinin kumar oynamasının da sizin gelinle hiçbir ilgisi yok.. Şimdi buraya yazmak istemiyorum, Allah ondan razı olsun, bizim gelinimizin de sıkıntılı bir ailesi var.. Yavrucağın suçu ne? Tüm o kompleksler, kaprisler, son buluyor bir yerde.. Tıpkı üvey babasını/annesini deneyen bir çocuk gibi geldiği aileyi dener yaralı gelinler.. Ne yaparsam beni dışlarlar diye sonuna kadar sınırları zorlarlar.. Karşısında herşeye rağmen, bir anne, bir abla bulursa... Sınırları zorladığı halde asla terkedilmezse.. kedi gibi gelir, kendisine sunulan sevginin tadını çıkarır.. Yine haşin olduğu zamanlar olur.. Zor bir çocukluk geçirdiyse... Ama terslemek neden hemen? O vakit ona duyulan sevgi "yalandır"... Bu durumda gelin haklıdır... Sevilmediği yerde insan, sevilmeyecek hareketler yapabilir.. Enişteniz dükkanda bağırabilir elbette.. Haklı adam... Kız da kendince ailesini savunmak istemiş... Belki de babasının suçunu örtmek için üste çıkmaya çalıştı... Bilindik normal insan tavrı... (Şimdilerde bu normal oluyor, o açıdan) Böyle terslikler olabilir. Hoş mu? Değil elbette..
Kızın nişandan sonra nikah istemesi... Anladığım kadarıyla kapağı hemen atıp evlenmek istedi.. Yuva arıyormuş, bulunduğu ortamdan kaçmak istiyormuş anlaşılan.. Yüksek ihtimal mesajlaşırken, konuşurken, tüm bu eksikliklerini zaten abiyle paylaşmıştır. Abi hepsinden haberdardır.. Tepkinizi kestirdiği için abin bunu size söylememiştir sadece.. gelinle sevgiliyken nasıl anlaştıklarını yalnızca abin bilir.. Hanımının nedenlerini bilen odur... Ve belki kuvvetli nedenlerdir.. Kim bilir?
Gelinin ailesinin borçlarını ödemesi... Sorumsuz bir baba... Anlaşılan kendisi hariç sorumsuz bir sürü de evlad var evde.. Belli.. Abi de kumarbaz.. Anneye acıyarak geçirilen bir genç kızlık evresi düşünüyorum şu an onun için.. Sıkıntılı, sorunlu.. Arkada dayanabileceği kimse yok.. Kadın için bu çok zordur... Allah yardımcısı olsun.. Eminim yalnızca annenin hatırı için zamanında maaşının yarısını, istemeyerek de olsa borca bağlamıştır.. Hatalı olduğu konu, elbette kardeşine yardım edecek abin.. Elbette iki çocuk için yardımda bulunacak.. Bu konuda onu çok haksız görüyorum. Nasıl bir psikolojik örgü varsa artık beyninde... Allah kolaylık versin..
Kızın annesinin arayıp da "Çocuklarını annesine ver sen niye bakıyorsun" diye çıkıştığı (!?) konusunda, beni yanlış anlamayın, çekimserim.. Bir insanın çok mesafe katetmiş olması lazım karşılıklı, bu seviyede bir tepki gerçekleştirebilmesi için.. Bir de laf değişir.. Çıkıştığını sanmıyorum.. Ama tahmin ediyorum haddini aşıp akıl vermeye kalkmış olabilir.. Üslup normal olsa bile bir babaanne için torunlar canından kıymetlidir, ters gelmiştir.. E zaten takık da anladığım kadarıyla biraz... Dolayısıyla o da sert bir tepki vermiş olabilir.. Her ikisi de hatalı bence...
Türklerde adet biraz enteresan, ya da bazı yerlerinde Türkiye'nin, bilemiyorum... Kültür farkı anladığım kadarıyla.. Ben de tüm altınlarımı neden olduğunu hala anlamadığım bir sebeple eşimin annesine verdim =) Halbuki onun kendi altınları da duruyor, onlar neden kayınvalidesinde değil, onu da anlamadım.. Ama altın bu, konuşmak bile ayıp yani.. Oldu bitti.. Benim ailemde bu altın konusu konuşulmaz bile.. Söz, nişan, nikah takısı kadınındır, namus gibi emanet edilir, lafı edilmez.. Biz böyle büyüdük gördük.. Hatta herşeyin en iyisini yaptık gelinimize de.. çünkü erkek kendini her zaman kurtarır.. Ama ya kadın? Ya Allah korusun tekrardan başlaması gerekirse hayata... Tatlı kaprisleri olmadı mı kızımızın.. Kırılmaya kalksak, yapıştırılacak yerimiz kalmazdı.. Ben de gelinliğini bile seçerken görmemiştim.. Ama lafını bile etmem, sadece örnektir bu.. Biz büyüğüz, anlamak zorundayız... Çocukla çocuk olunursa... İş inatlaşmaya.. küsüşmeye.. ve ardından düşmanlaşmaya kadar varır.. Ne gerek var.. Evlad o da...
Tüm bu olanlardan sonra gelin hanım anneyle beraber oturmak istememiş olabilir. Zira geçim bozulmuş... Artık olmaz zaten..
İnatlaşmışsınız hep.. Öfkelenmeyi seçmişsiniz anlamak yerine.. Suç biraz da sizde... Hele ailesi yüzünden gelini yargılamak.. baştan hata yapılmış.. Abini orada kaybetmişsiniz.. Çünkü abin aslında sizin göremediklerinizi de gördü kızda ve ailesinde.. Gezdi, dolaştı, dinledi... yanında oldu.. Size de abinizin yanında olmak, ona herşeye rağmen güvenmek düşerdi...
Düğün günü tavrınızı koymuşsunuz zaten "Benim için yoksun sen" diyerek.. Gelin de buna "Bilmukabele" demiş anlaşılan...
Gelin sorunlu bir ailede yetişmiş... Ancak ailede ki kimsenin günahı sizin gelininizin boynuna da değil.. Sabırla bekleseydiniz... Bir iki sene alttan alaydınız... Hem abin, hem gelin yanaşacak limanı bilirlerdi o vakit...
Benim yorumumu beğenmeyebilirsiniz,
ben farklı bir şeyler yazmak istedim,
Allah tez zamanda hayır etsin bu durumu inşallah,
Selamlar