Galiba ruh hastasıyım

Sanırım bende ruh hastasıyım. Tatile gideceğim zaman aracımla 250 km yolu baska bir şehire, aileme (benimki kuş ama aldığımda yem bile yiyemiyordu şırıngalara mama yapıp verdim başından ayrılmadım yem kirana kadar) birakiyorum. Göz bebeğim o. Tatilimi yapip hemen tekrar o kadar yolu kuşumu almaya gidiyorum, çünkü ailem dışında baska kimseye emanet edemem. O yüzden cok iyi anliyorum sizi. Rahatsiz olacagi aklinizin kalacağı yere gitmesini istemiyorsunuz. Zaten kedilerde değişikliği pek sevmiyor. Ama ailenize nasil kal diyeceksiniz ki, kuzen nasil güvenilir birimi?
 
Evlenip coluk coguga karıssanz keşke
 
hayvanlarla aranda görünmez bi sevgi şevkat bağı oluyor
 
Önce annem sonra eşim istemediği için hiç kedi köpek sahiplenemedim ama çok cok severim. Bence onlar da küçük birer çocuktan farksız. Ben sizin ruh hastası falan olduğunuzu da düşünmedim çünkü benim evcil bir hayvanım olsa onun güvenliğini her açıdan düşünürüm. Çünkü siz onun bir nevi annesi oluyorsunuz. inşallah probleminizi en mantıklı ve onu güvende tutacak yoldan çözersiniz.
 
Çok yabancı film izliyorsun
 
Kedi ev kedisi değil mi?
Maması,suyu,kumu,oyuncakları evin içinde yani yazliktaki kedilerden endişeleniyorsanız ve kuzenden de haz etmiyorsanız 3 4 aylığına aileniz titiz bir şekilde yazlıkta bakacak kediye ve dışarı çıkartmayacak.
Ben yanında olmadığım zamanlar balkona bile çıkartmam,camları açmam neden başıma dert açayım ki?
Aslında çok büyük bir sorun yok ortada, tanımadığı birine baktırmak kedinin psikolojisini de bozar.Bence aileniz bakmaya devam etmeli.Evin giriş katta olması vs onemli değil,kedi evde olacak ve dikkatli bakacaklar o kadar.
 

Anlayışlı mesajınız için teşekkürler,

Açıkcası ben buraya gelmeden önce ailem ile bu durumu konuşmuş ve kendisini yanıma getirmek istediğimi söylemiştim. Geçici lojmanda kalacağım iki ay için yanlarına bırakmıştım, evi ayarladıktan 14 gün sonra da yaşadığım ülkede ve dünyada önlemler artmaya başladı. Yani normal koşullarda ben şu an evimde kedimle beraber olacaktım. Onları da sıkıntıya sokmak istemiyorum ama içimden bir canavar çıkıyor bu belirsiz süreçte.

Köpeğimiz öldüğünde, şansıma dersten erken çıkıp veterinerine gitmiştim ve birbirimize veda edebilmiştik (kendisini sevip öptükten, bir kaç dakika sonra organ yetmezliğinden vefat etti). Sanırım herkesden uzağa tek başıma taşındığım için anksiyetem her yerden fırtlıyor çünkü sevdiklerimizi ne zaman kaybedeceğimiz malesef belirsiz.
 
Bence acilen psikolojik destek almanız lazım. Şımarıklık yapıyorsunuz evet ama bu şekilde açıklanabilecek kadar basit bir durum değil yaşadığınız ve insanlara yaşattığınız. Kedinin sorumluluğu sizde ailenizin bulduğu iki öneri de mantıklı. İkisi de kedinin yararına ama siz istiyorsunuz ki insanlar sizin kediniz için aylarını feda edip eve kapansın. Dahası kedinin başına gelebilecek senaryoların hepsini kafanızda kurmuşsunuz.
 
Yorumunuzdaki ithamınızı tam anlayamamkla beraber evet çok fazla farklı ülkelerin filmlerini izlediğim doğrudur.
Çok fazla takıntı yapıyorsun. Tamamen psikolojik aynı benim temizlik hastalığım gibi. Mesela bende eve kılı dökülür diye asla eve kedi köpek alamam. Tik olurum. Normal şartlarda gerekirse halının üstünü 10 kere süpürür eve misafir bile almam kirletir diye. Bende temizlikte senin kadar tikliyim.
 


Yani evet belki bir şımarıklık ama aile evimizde sonuçta zindan değil, eli yüzü düzgün dört başı mamur bir ev. Sonuçta bir iki aya uluslararası ulaşım kuralları az çok belli olur, ona göre yolumuz çizilir. Ben sadece kural kaltığı gibi sorumluluğu başkasına atmalarını istemiyorum çünkü takıntılarımdan dolayı kedimize o sürede bi olay olursa kendimi tutamam, kalp kırarım. Kalp kırmayı istemiyorum.
 
Bu endişelerinizi uzman yardımıyla hafifletebilirsiniz. Yoksa herkes korkar sevdiklerini kaybetmekten. Kediyi aileniz yazlığa götürüp balkona cama çıkarmasınlar. Bahçeyle temasını engellesinler. Yine en çok güvenilecek kişi bence anne ve babanız.
 

Haklısınız, takıntı yapıyorum çünkü büyürken takıntılılık ile sorumluluk arasındaki farkı öğrenemedim. Şımarık olarak değerlendirilebilirim ama asla sorumsuz bir çocuk olmadım. Umarım ikimiz de hayatta bizi geriye çeken takıntılarımızı en kısa zamanda sağlıklı bir şekilde aşıp, tek sefer geldiğimiz bu hayattan keyif alabiliriz :)
 

Sorun şu ki asla kapının sinekliğini kapamayıp, eve diğer kedilerin, tarla farelerinin vs girmesine sebep olup sonra bana balkona tabak taşırken (2 sn bile olsa) niye kapıyı açık bıraktın diyebilen kişiler. Çok dikkatli değiller ve bi iş yanlış gittiğinde başkasını/bir birlerini suçlamaya meyilliler. Ben kediyi yanınızda götürün desem, götürseler, o da kaçsa aile dramı çıkar.
 

Sizde elinizde olan veya olmayan sebeplerden ötürü sorumluluğu bir başkasına atmışsınız. İnsanların hayatına müdahale etme, sınırlandırma dahası ben kendimi tutamam kalp kırarım demek gibi bir hakkınız yok kusura bakmayın. İstemiyorsanız kalp kırmazsınız. Yetişkin bir insan davranışlarını kontrol edebilir eğer siz edemiyorsanız çok bile geç kalmışsınız destek almak için. Keşke kedi oteline falan yerleştirseydiniz
 
birini dertleriyle itham etmek saygısızlıktır
 

Kuzen konusunda haklısın ne kadar iyi olsa da kediler özel dikkat istiyor, pencerelere, balkon kapılarına dikkat gibi. Hayvan bakmayan insanlara bu detay tuhaf geliyor ama çocuk gibiler iki dk gözünden ayıramıyorsun hemen bir muzurluk peşindeler.
Pansiyonlara geçen yıl baktım, huysuz kedileri özel odalarda bakan bakıcılar var, armut.com dan bulmuştum ama tabi pipirikli ben bırakamadım kedimi, tatile gitmekten vazgeçtim
Kuzeni sıkı sıkı tembihleyip, detayları anlatsanız ciddiye alıp dikkat eder mi?
Ailenizle gitmemeli Fıp çok çok büyük bir risk ve kedi dışarı çıkmasa da hastalığı insanlar içeriye taşıyabilir, asla alınacak risk değil
 
Kuzenle kalamaz mı? Dikkatsiz midir o da?
 

Katılıyorum, ben de bir arkadaşıma öneri veya telkin versem bunları derim. Ancak eğri oturup doğru konuşalım, kimse mükemmel değil ve fevri davranabiliyoruz kimi zaman. Malesef ben daha çok fevri bir insanım, bunu törpülemenin yolunu da kimseye benim için mühim olan işleri yıkamamaya/yüklememeye çalışarak çözmeye çalıştım ergenlik yıllarımdan sonra.

Kedimi normalde bu zamana kadar yanıma getirebilmiş olacaktım ama covid-19 salgını bütün planlarımı alt üst etti. Kendimi ve ailemi tanıyorum, onları ne kadar sevsem ve saygı duysam da, huylarını biliyorum o yüzden bu sorumluluğu onlara bırakmak istemedim. Çünkü uzun vaadede ne onlar ne de ben, bu durumu idare edebiliriz.

Kedi oteli konusunda, kedim aşırı hareketli ve başka hayvanların varlığından memnuniyetsiz. Kendisinin mutsuz olacağını az çok kestirebiliyorum. Hepsinden öte kuzenimin de açıkcası bir hayvana bağlı kalmasını istemiyorum. Ya iş/master/phd kabulü alırsa yakın zamanda şehir dışında/yurt dışında? O zaman ne olacak? Her ne kadar da anlaşamadığımız konular olsa da kendisini seviyorum ve mutlu olmasını istiyorum. Böyle bir sorumluluğu genç bir birey yerine bir kaç aylığına daha olgun birinin alması daha doğru değil mi?
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…