Yani konunuzu okuyunca tek cocuk oldugunuzu da asiri simartildiginizi da anladim hemen , sizin gibi insanlar var cevremde , dedigim gibi en azindan bunun farkindasiniz , aksiyon alin , yasiniz 27 henuz geç degil
Duzgun bir psikolog bulun , terapi alin , size bu isin uzmani yol gosterecektirTam olarak nereden başlamam gerektiğini bilmiyorum, eleştiriye/değerlendirilmeye garip tepkilerim olabiliyor bu da sanırım büyürken mikroskop altında gibi ailem tarafından incelenmemden ötürü.
Herşeyi kontrol edemiyoruz maalesef bunun sonucunda doğuyor kaygı bozukluğu yani insanın hayatını zorlaştırıyor bence şu koronoda online terapi alma şansı varken alın derim
Duzgun bir psikolog bulun , terapi alin , size bu isin uzmani yol gosterecektir
Merak etme onlarıda çok mantıklı kişiler aramıyor asıl yardıma ihtiyacı olanlar çekiniyor. Planlamasını yapıyorlardırAçıkcası düşündüğüm ama eyleme koymadığım bir öneri. Ne bileyim millettin türlü türlü derdi var, daha sonra da çözüm arayabileceğim bir dertmiş gibi. Bu günlerde daha çok ihtiyacı olan bir insanın görüşme saatini elinden almak istemiyorum. Ancak görmezden gelip, konuları çözmeden kaptma eğilim olduğu için belki de kolaya kaçıyorumdur :/
Sanırım bende ruh hastasıyım
Kedime çok bagliyim bir gün onun olmayacağını öleceğini bile düşünmek istemem ama öyle birşey olsa da güçlü kalırım böyle garip benim ki
Hatta bazen nefes alıyor mu diye bakarım
Benimkinin sebebi belli de gene çok sahiplenmemek gerekiyor
Merak etme onlarıda çok mantıklı kişiler aramıyor asıl yardıma ihtiyacı olanlar çekiniyor. Planlamasını yapıyorlardır
Yurtdışında yasiyorsunuz su anda degil mi?Bu başlı başına bir dert, günümüzde bir sürü şarlatan doğru diplomaları olmadığı halde psikolog ünvanı ile her yerde malesef.
Yurtdışında yasiyorsunuz su anda degil mi?
Bende yurtdisindayim , size ozel mesaj atiyorum
Istemez olur mu tam bir sevgi delisiSizi anladığımı düşünüyorum çünkü aynı şeyleri ben de yapıyordum buraya gelmeden önce. Ama insanın elinden çok bir şey gelmiyor sanırım bu konularda. Ayrıca fotoğraftaki minnoşa da bayıldım, benim için de sevin (tabii kendisi de isterse)
Istemez olur mu tam bir sevgi delisi
Benim bu ruh hastalığım kedimden de kaynaklaniyor bana aşırı bağlı ve bensiz yasayamayacagini düşündürüyor bana
Bugün markete giderken peşime takıldı dönmedi o derece sürekli dibimde
Bir de 5 ay önce gençlik hastalığı atlattı ölecekti bu yüzden de fazla bir bağımiz var aramızda ☺
Sizin için aynı şeyleri diliyorum teşekkür ederimSağlığına kavuşmasına ve sevilmeyi seven bir kedi olmasına çok sevindim. Sağlıklı ve mutlu ömürleriniz olsun beraber.
dilerim her şey gönlünüze göre olur kendinizi ruh hastası olarak insanların bazen elinden gelebileceği hiç bişi yoktur ama kaygılarınız için bir psikayatıra görünün isterseniz
Herkese merhaba,
Öncelikle fazla detaylı ve uzun yazdım, okumak istemeyen veya özet geç diyenlere göre göre bir konu değil. Konumuz kayınvalide/görümce/elti/koca problemi de değil. Konumuz büyük ihtimalle 3 yaşındaki bir çocuk gibi kaprisli olan bir insan olmam (27 yaşındayım) veya düz takıntılı bir ruh hastası olmam ve bunun kedimiz üzerinden siyaret etmesi. Okuyan herkese şimdiden teşekkürler.
Sorunum kedim, ailem ve sanırım ruh hastası olmam. En başından başlamak gerekirse her şey 5 yıl önce köpeğimiz yaşlılığa bağlı öldüğünde başladı. Kendisi çok ani ve hızlı bir şekilde hastalanmış ve ölmüştü. Hayvanları ne kadar sevsem de uzun bir süre başka bir evcil edinmeyi istemedim, ki en büyük isteğim bir kediyle beraber yaşamaktı. Her neyse, bundan yaklaşık 2.5 yıl önce annem evimize bir kedi yavrusu getirdi ve benden beklendiği gibi kendisine aşırı bağlandım.
Kedimiz 7 aylıkken, ailemin dikkatsizliği de yüzünden, 3. kattaki evimizin balkonundan düştü ve ben gece geç saatte eve geldiğimde fark ettim. Gece 3e kadar sokaklarda ağlaya ağlaya aradım ve bulamadığımım için ertesi gün gideceğimiz yurt dışı turuna katılmamaya karar verip evimizde kaldım. Bir hafta boyunca sabah akşam kendisini sokaklarda aradım ve çok şanslıyım ki sağ salim bir şekilde buldum. Bu olaydan sonra kendisine olan bağlılığım sanırım sağlıksız halini almaya başladı, sürekli başına kötü şeyler gelmesinden korkar bir şekilde buldum kendimi. Sonrasındaki 2 ay boyunca sürekli balkondan düşüp kaçtığını gördüğüm rüyalar gördüm, ki hala da görmeye devam ediyorum.
Sorun şu ki ben eğitimim sebebiyle 4 ay öncesinde yurt dışına taşındım, ev kiralamayı ve kedinin evrak işlerini halledene kadar da aileme bıraktım. Ancak tahmin edersiniz ki covid-19 yüzünden hem kedimin evrak işleri gecikti, hem de getirebileceğim tarih belirsizleşti. Bugün ailemle görüntülü konuşurken annemlerin Türkiyede'ki önlemlerin esnetildiği ilk anda yazlığımıza gitmek istediğini öğrendim ve sinir krizi geçirttiren ve ruh sağlığımı sorgulatan olaylar gerçekleşti. Annemlerin iki önerisi var, birincisi kediyi evimizde bırakıp yaşıtım olan kuzenimin kedi ile bizim evde kalması diğeri de yazlığımıza götürmeleri.
Ancak iki öneriyi de kabul etmek istemiyorum. Yazlık evin bahçesinde bir sürü FIP hastası sokak kedimiz var ve evin dibi yol. Sarhoş araba kullananı, fast and furious sitili araba kullanan dolmuşu vs gece gündüz sokakta. Kedimizi araba ezebilir veya kendisi malesef tedavisi olmayan FIP'i diğer kedilerden kapabilir. Kuzenim konusu ise bambaşka uzun bir hikaye. Eğer bu planla devam edilirse kendisi bizim evde master'ı bitene kadar yaşayacak ve bu dönemde ailem yeni aldıkları eve çıkacak. Bu yeni alınan ev de giriş kat ve işlek bir sokak yanında, o yüzden ailem kediyi diğer evde kuzenime bırakmayı düşünüyor. Ve dananın kuyruğu da burada kopuyor benim için. Ben kuzenimden çok hoşlanmıyorum, hem kendi özgüvensizliklerim (yaşıt olduğumuz için kıyasa dolayı oluşan rekabet) hem de her ne kadar kabul etmek istemesem de gereksiz kıskanç olabilişim. Aklımdaki sorular ya kediye iyi bakamazsa, ya yine kaçarsa ve en utanç vericisi ya benden çok onu/kız arkadaşını/ev arkadaşını severse ve de beni artık sevmezse.
2-3 yaş çocuğu gibi kıskançlık krizine girdiğimin ya da ruh hastası gibi düşündüğümün farkındayım. Benim isteğim 3 ay boyunca evimizde dönüşümlü olarak kedi ile annem babam kalsa, hiç kediyi kuzenime bırakmasalar ve ben biraz önümüzü görebildiğimizde kediyi getirebilmem. Manas detanının rekorunu kırmadan sormak istediğim sorular şunlar: Sizce en makul çözüm ne, ben ruh hastası mıyım veya bildiğin düz şımarık mıyım? Dünyanın en özgüvenli insanı sayılamam ve 2 aydır full karantina sürecinde iyice garip bir ruh haline girdim. Mantıklı düşünemiyorum ve yardımınızı istiyorum.
Biliyorum herkesin derdi başından aşkın, ancak benim de derdim bu. Bu sorunun altındaki daha büyük sıkıntılarımın da farkındayım, evet psikolojik yardıma ihtiyacım var. Şimdilik bu sorunumu, uzun vadede de özgüvensilik/paranoyaklık/kabul edilme ihtiyacımı çözmek istiyor, bu konularda fikirlerinizi bekliyorum.
Endişelerinde gayet haklısın
Bunu ancak kediyle yaşayan insanlar anlar
Hasta kedilerin arasına giremez
Bakmayı beceremeyecek kuzenle de kalamaz
Bir kedinin yaşadığı evde dikkatsizlik yüzünden balkondan düşmesi insanda anksiyete yaratmaya yeterde artar.
Kedi pansiyonu çözüm olabilir, profesyonel bakım sağlayan yerler var onları deneyebilirsin
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?