- 20 Eylül 2017
- 2.380
- 9.391
- 158
- 38
- Konu Sahibi greengirll
-
- #141
Maalesef çok haklisiniz ama ben inanıyorum karşına gönlüne göre birisi cikicakNormal olan kocanız zaten ve o kadar az ki böylesi, ben daha çok inandım artık çok az olduklarına.
Kendi rızamla çalışıyorum, eşim defalarca çalışmam gerekmediğini böylede geçindiğimizi fakat bunca yıllık eğitimimi boşa harcamamam gerektiğini ifade etti, nerede bir sınav veya mülakat varsa hepsine gitmem için yardımcı oldu Allah a şükür memur olarak atandım. Şimdi evde elinden geldiğince yardımcı olur, çocukların bakımına her zaman destektir. Hafta sonu kahvaltıyı hazırlar, yemek yoksa dert etmez ya dışarı çıkarır yada kendi birşeyler hazırlar. Sürekli ilgisini sevgisini belli eder. Büyük meblağlı birşey almadığım sürece, alışveriş yaparken eşime sormam. Maaşımla ilk önce kendi kartımın borcunu yatırır daha sonra bir kısmını eşimin hesabına aktarırım diğer ödemeleri yapması İçin. Eşim her harcadığı kuruşun hesabını verir, tüm kartlarının şifrelerini bilirim. En son kendime bes açtırmam İçin bayağı ısrarcı oldu.
Her evliliğin dinamiği farklıdır, tüm evliliklerde kadınlar ezilecek gibi bir durum yok
Yani hayal edemedim şu an ama direkt bnde ona hakaret ederdim herhalde, sırf bu sebeple ayrılmazdık ama bnce devam etmezdi en ufak bir sorunda saygı perdesi kalktıgı için küfürler hakaretler havada ucusurdu ve biterdi eninde sonunda bence.Bir şey soracağım. Bunu da örnek olmanız dolayısıyla soruyorum; eşiniz size sevgiliyken hakaret etse ne tepki verirdiniz? Gerizekalı, salak aptal gibi mesela...
Esim anlatmisti. Annesi ile babasi hic gecinemezmis, hep kavga ederlermis. En sonunda bir gun demis e bosanin o zaman. Ondan sonra benim yanimda canim cicim oldular diyor. Ha ha. Yani o aglanan arkadaslarinin durumdan memnun olma ihtimalleri de var, unutmayasin.
Onun disinda ben calismamakta ozgurum diyemiyorum. Evet bir sorun yasasam istifa etsem biraz calismayacagim desem esim bisey demez. Hatta cocuklarda ilkinde ucretsiz izin kullandim, ikincide istifa ettim 2 yil calismadim. Ama daha fazlasina muhtemelen tepki gosterir. Hani maddiyatindan cok evde dellendigim icin olabilir. Esim de bir sorun yasarsa istifa edip evde issiz kalabilir, ben de belirli sure tolere ederim, sonrasinda durtuklerim.
Yuzde doksan oraninda toplumun kadin sunu yapar erkek bunu yapar kurallarindan farkli yuruttugumuz bir evliligimiz var. 2 erkek cocugum var, onlarda da bu yonden cinsiyet bilinci yok, anne de baba da yemek yapar, temizlik yapar, cocuk uyutur, bakar besler,... Bizim evde boyle, hatta muhtemelen benim cocuklar baska evlerde durumu garipsiyorlardir. Hayir hasta coxuguna bakamayan baba da babayim diyip geziyor, ben cok sasiriyorum. Veya kadin erkek calisiyor, eve ayni anda giriyorlar erkek tv karsisina geciyor kadin mutfaga, akil alir gibi degil gercekten.
Sindirilmiş kadın o kadar cok ki insan en büyük kötülüğü yine kendine yapıyor
Ben çalışmıyorum eşim elinden geldiğince en iyi imkanları bana ve çocuklara sunmaya çalışıyor
Ailelerden iş dolayısıyla uzağız ama zaten bize ya da bana karışmazlar ben onlara onlar bana saygı duyarlar
Özgürlüğe gelince bekar hayatından daha fazla özgürüm baba evinde de beni cok kısıtlamazlardı ama şimdi daha rahatım istediğim gibi harcar istediğim kadar arkadaşlarımla görüşürüm kocam ayni zamanda arkadaşım anneme bile acamadigim şeyleri eşime anlatırım
Elbet bizimde ufak tefek tartışmalarımız oluyor ama büyütülecek şeyler degil
Bir birbirimize sığınacak liman olduk huzuru bulmaya çalışıyoruz birlikte evlilik böyle olmalı insanlar birbirinden korkmamalı,çekinmemeli
Kimse kimseyi yalan söylemeye zorlamamali
Ebeveyn oldugumuzda da yuku benden fazla sirtladi eşim belki benden daha çok hakkı geçmiştir çocuklarımıza
Uyuttu,doyurdu,yıkadı,bezlerini değiştirdi üstelik işten geldiğinde bile yapardı bunları
Aynı zamanda Büyütuldüğü ortam herşeyin kadına yuklenildigi ve görevi olarak görüldüğü erkeğin yaptığında ayipsandigi maalsef bunlara rağmen her zaman benim destekcimdi
Iyi insan iyi bir baba ama bazen dusunuyorum keşke daha ilgili romantik ozel gunleri unutmayan süprizleri seven yapısıda olsaydı
Sonra tartınca artilari daha agir basiyor terazimde bana değer verdiğini söyleyerek degil hissettirerek yapıyor aslında bu adam örnek veriyorum çerez yerken kajulari bana ayırarak son lokmayı bana bırakmaya çalışarak üşümeyeyim diye erken inip arabayı isitmaya çalıştırarak
Insanlar artık birbirini cabuk tüketiyor günümüz de herkes birbirini bi kalıba sokmaya çalışıyor,halbuki olduğu gibi kabullensek saygı duysak herşey çok daha güzel olacak
Bende burada okuyorum kadınların tüm calıstıklarını eslerine verdiklerini. Keza annem, babam emekli onların bütceleri bile ayrı. Masraflar paylasılmalı ve herkes kendi parasını yönetebilmeli sonucta.Bizde yeni evlendik biraz da borcumuz var Henüz calısmıyorum cünkü farklı birseyler yapmak istiyorum bunun için uygun zamanı kolluyorum ama calısmak zorunda oldugum hissettirilse bile değişik hissedebilirim(bence hayat içinde üretmek lazım zaten de)
Boşanmışlar da feleğin çarkından 10yüzbin defa geçmiş hallere giriyorlar ya
ben ööööfff diyorum, biz bekarlar
İşte bunu anlatmaya çalışıyorum erkek müsade etmezse kuramazlar neler yaşadım neler belkiçoğu insan dayanamaz ayrılırdı ama eşim destekEşinizle mıç mıç yaşayın da, kasttettiğim eş ailesi ile mıç mıç yaşamak. Daha doğrusu eş ailesinin sizin üzerinizde otorite kurması, onlara tabi olmak.
Kendi ayaklarımızın üzerinde duralım derken,adamları sırtımıza aldık cok net.Ay yok dayanamadım açacağım konu :) Kendi evliliğimden kurtuldum derken, milletin dert babası olma yolundayım. Herkes şikayetçi evliliğinden ama asla boşanmazlar ve mutlu imajı verirler. Burda benim çevremden bahsediyoruz, böyle olmayan ya olmadığını zanneden hemen çemkirmesin banı falan göze aldım çünkü haksızlığa gelemiyorum, hele ki çocuk ve kadınlara.
Şimdi olay şu, malum bankacıyız, genelde 30-40 yaş civarı, üniversite mezunu, aylık geliri 5-10 bin arası insanlardan oluşuyor çevrem. Ve hep aynı, çocuklara ya kv bakıyor, tüm yemekler orda yeniyor, eve yatmaya gidiliyor iş dışındaki tüm hayat eş ailesiyle geçiyor. Yada bakıcı var fakat bakıcıdır şudur budur hepsi kadının maaşından ödeniyor. Hatta bugün 8000 tl olan maaşını yattığı gibi eşine havale edip, ondan geri gelen 500 tl ile ay geçiren, kredi kartı borcunu bile tekrar ondan gelen parayla ödeyen meslektaşımla konuştum. Neden tüm para geldiği gibi adama gidiyor? Kadınlar erkeklerin tiranlığı altında sürekli neden?
Çok bunaldım, istifa etmeyi düşünüyorum, konuşuyoruz herkes ama eşim izin vermez, zaten herşeyi ben ödüyorum diyor. Bir kadın fiziken ve ruhen yorulduğunda, ya da çocuğunu kendi yetiştirmek istediğinde veyahut meslek değişimi yapmak istediğinde neden korkuyor, çünkü kocası izin vermez. Daha yine bugün eşinin ailesiyle aynı apartmanda oturup, her planını onlara göre yapan arkadaşımın eşi kadının babasını istememiş evine. Bu nasıl bir bencillik?
Yani anlamıyorum biz mi aman yuva yıkılmasın diye bu adamları bu hale getiriyoruz?
Cidden var mı aranızda, eşimle maddi açıdan ortağız ya da çalışmak zorunda değilim ya da kendimize ait hayatımız hobimiz var ailelerle mıç mıç değiliz özgür ve mutluyum diyen? Nolur biri çıksın valla delireceğim . Hayır bişi desem adım boşanmış kadın mazallah yuva yıkıcı olurum, sinirden çatlıyor fakat kimseye bir şey söyleyemiyorum.
Ben varım.
Eşimin ailesi uzakta. Eşim benim şehrime geldi.
Eşimin ailesi ile genelde şeker bayramından şeker bayramına görüşürüm. Özel olarak onları ziyarete gitmem. Fakat o şehirde üniversite okudum. Yakın dostlarim ve ablam o şehirde. O sebeple oraya gidince onları da 1 saat kadar ziyaret ederim.
Onun haricinde arama sorma durumumuz yok. Bununlailgili darılan kırılan da yok.
Benim kendimce bir kazancım var. Fakat bu para tamamen benim hükmüm altında. Eşim paramı sormaz etmez.
Eşimin kredi kartı bende. Ondan istediğim kadar harcarım. Eşim bunun hesabını sormaz.
Eşim nereye gittiğime ve geldiğime karışmaz. Arabam var. Gece vakti gelebilirim
Kendisine habervermiş olmam yeterli.
Ve hakeza ben de onu sorgulamam.
Birlikte en severek yaptığımız şey piknik yapmak . Kış mevsiminde pek mümkün olmasa da yazın cok sık yapariz.
Birlikte dizi izleriz.
Ev işlerini genelde eşim yapar. Yemek konusunu da genelde ben yaparım.
Ama mesela makinede çamaşır varsa birbirimizi beklemeyiz. Kimin eline gelirse o asar.
2 buçuk senelik evliyim. Küçük küçük tartışmalarımız oldu ama bu evde sesler yükselmiyor genel olarak.
Eşim dünyanın en sakin insanıdır. Öfkesi uyuyor. Uyandırmıyorum
Birbirimize hayatı zorlastirmiyoruz.
Ben alt sokaktaki annemde kalmak istediğim zaman eşim bunu sorun etmiyor.
O yeğenlerine para vermek istediği zaman ben destek oluyorum.
Görümcem mağdur bir kadın. Elimde para varsa ona da veriyorum. Onun duası bana yetiyor.
Birbirimize karşı adil davranıyoruz. Birbirimizi zor durumda bırakmıyoruz.dayatmiyorz.
O benden tatli istersen yaparım. Bundan gocunmam.
O da camları siler gücü kuvveti yerinde. Bundan gocunmaz.
Evlilik birbiri ile iyi olmaktir. Biribirimize hayati dar etmek degildir.
Ben şanslıydım. Eşim cok iyi bir adam.
Babamin en büyük yardımcısı. Babama asla hayır demez. Babam da onu sever.
Annem de aynen öyle.
Ablam eşime hastadir. Pamuğum diyor ona çünkü sakindir. Sesi yükselmez.
Kötü huyu hic mi yok. Tabiki var.
Yazsam onlar da roman olur ama bir iki tane ekleyeyim.
Arabası ile aşk yaşıyor. Arabanin kapısını sert kapatirsak arabasinin kalbi kırıliyormuş .
Yeni aldığı elbisenin etiketini çıkardığı yere bırakıyor. Bi de soda şişesini.
Bunun haricinde corap filan ortada birakmaz
Sadece soda sisesi ve etiket.
Bilgisayarımı masanin uzerinde birakiyor. Onu orda bırakma dememe ragmen bırakıyor.
Böyle şeyleri var
Ama ben bunları hoşgoruyorum.
Böyle böyle geciniyoruz.
Allah hepimizi iyi insanlarla karsilastirsin. Allah bugunumuzu aratmasin.
Iyi kavrami göreceli bir kavram çok sevdiğim çikolata
Senin iyi kavramın burdaki arkadaşların yuzde 85lik bir kısmına mükemmel gelebilir.
Bak sana bir tecrübemi anlatayım. Benim instagramda ufak çaplı bir işletme hesabim var. Sattığım ürünler ise çoğunlukla kadınlara hitap edebilecek ürünler. Erkekler müşteri Çok nadir olabilir.
Sayfamda paylaştığım bir mutfak masa örtüsü ve bir örnek havlusu varr. Masa örtüsü bir müşteri için hazırlanmıştı . Ve sahibine verilmişti. Ve fakat oldukça yorulmuştum o siparişle. Örtüyü sayfaya koydum .
Tabiki mesajlar yorumlar. Klasik fiyat nedir yorumları filan.
Bi kadın dm den bana yazdı. Bu örtüyü istiyorum diye. Ben de dedim ki bu örtüde desen uzun kenarlar yapılmıştı. Ve ben çok yorulduğum için deseni sadece kısa kenara koyarım dedim.
Kadın öldür Allah ikna olmuyor. Birebir aynısını istiyor. Watsapta kendisine ses kaydı attım.
Örtünün uzun kenarina çalışmayacağım. 10 bin lira teklif etseniz de olmaz. Çünkü cok yiprandim. Lütfen ısrar etmeyin dedim.
Kadın kısa kenara ikna oldu. Çünkü aşık olmuş illaki istoyormis.
Desen de 4 farklı kaktüsten ololuşuyor hic basit bi is değil.
Masasının ölçülerini rica ettim. Kısa kenar 1 metre. Uzun kenar 1 metre dedi.
Yani masanız kare dedim
Hayır değil dedi.
Dedim su durumda ölçü belirlemeden yapmam mümkün değil.
Dediki görseldeki boyutlarda çalışın.
Kocaman yemek odasının masasına 90 cm lik olmaz .bu örtü oraya konulmaz yapmayın lütfen dedim. Boyunu uzun tutabilirsiniz. Boyunun uzaması kisa kenardaki desenei etkilemez dedim.
O zaman daha yüksek fiyat dersiniz dedi.
Hayir dedim. Kisa kenara gelen desenin dikdörtgen bir masa örtüsünün boyu ile ilgisi yok. Fiyat sabittir dedim.
Dedim de dedim...
Kadın böyle böyle beni saatlerce. uğraştırdı .
En son dedim ki. Siparisinizi netlestiriyorum ve sizi siraya aliyorum.
Eşime bir sorayım dedi
Eşine sormuş. Eşi benim el emeği ürünüme "değmez" demiş.
Bana dedi ki, sonuçta parayi esim ödüyor. O da degmez diyor. Su durumda ben bi şey yapamam.
Çok öfkelendim. Kadina engeli bastım.
Evet sevgili cikolata. Bu kadın belki de burdaki müşterilerden biriydi. Bilemiyorum. Burdan çok müşterim var.
Ve eminim kendisine sorsak çok iyi kocası vardir
Ama bizim açımızdan bakılınca gerçekten cok sevdiği bir masa örtüsünü bile izinsiz alamıyor. Hatta izin alarak bile alamıyor.
Bu işi yapmadan önce bazi kadınların masa örtüsü almadan önce eşlerinin rızasını beklediğini bilmiyordum.
Ben masaya örtü almışım .. almamışım. Eşimin umrunda bile degildir.
Ve ben herhangi birseyi çok istersem onun pahasina bakmadan alırım. Ve esim de asla alma demez.(bu benim kazancım yokken de böyleydi)
Bence normali bu. Ama inan ki çoğunluk böyle değil.
Bana fiyat soranların çoğu "eşime sorayim size haber veririm" diyor. Ve böyle diyenlerin de sipariş verdiğini hiç görmedim.
Bi sebeple her iyi diyeni iyi sanma.
Neticede bu ülkede dövmeyen sövmeyen aç açık bırakmayan adam geçer not alıyor.
Evli değil nişanlıyım ama 1,5 yıldır beraber yaşıyoruz. Bütün para nişanlımın geçmiş birikimi dahil benim hesabımda. Adam benden harçlık alıyor. Kendisi böyle istiyor. Aileler ile aramız harikadır ama mıçmıç değiliz. Benimkileri ayda 2 onunkileri mesafe sebebiyle 3 ayda 1 falan görürüz. Gelip yatılı kalırlar haliyle. Zorla tutarım 3 gün sonra rahatsızlık vermeyelim der giderler..
Çalışmama durumunu henüz tecrübe etmedim. Ama para kazanamayacağım bir kaç işe kalkıştım destekledi hatta teşvik etti. Benim ideallerim o yönde olduğu için.
Bu arada ciddi denebilecek sorunlarımız oldu oluyor ama sizin söyledikleriniz yok bizde. Cebimizdeki 5 lirayı da paylaşırız.
Hiç bir ilişki mükemmel olmuyor heralde. Ama yine de umut var. İyi adamlar da var. Allah iyilerle karşılaştırsın. Bir de kimseyi fişeklemeyin boşan diye, sonra sizi suçlarlar mutlaka. Hatta kendi boşandığı için bizi de ayırmaya çalışıyor derler
sevgili G greengirll galiba evlenip çalışmamayı, her türlü finanse edilmeyi ve eşinin ailesiyle de görüşmemeyi istiyorsun.
konularına vakıfım. yorum da yaptım genellikle.
her evliliğin dinamiği farklı. önemli olan dengeyi tutturmak ve bu denge içinde de kendini sıkışmış, kendinden vazgeçmiş hissetmemek.
kimin ne yaptığına değil de, ne yapmak ve ne yapmamak istediğine odaklan.
herkesin ilişkisi dışarıdan göründüğü gibi, ya da anlatıldığı gibi değil.
ayrıca herkes bir şeylerden şikayet eder ama alışkanlıklarını, düzenini korumayı sever. ya da düzenini bozmaya cesaret edemez, "konfor alanı"nın dışına çıkmak istemez. bu yüzden çevrendekiler için"evliliği böyle ama neden devam ediyor" diye düşünme.
sürekli kadın-erkek ilişkileri, evlilikler üzerine düşünme.
odak değiştir.
sevgili G greengirll galiba evlenip çalışmamayı, her türlü finanse edilmeyi ve eşinin ailesiyle de görüşmemeyi istiyorsun.
konularına vakıfım. yorum da yaptım genellikle.
her evliliğin dinamiği farklı. önemli olan dengeyi tutturmak ve bu denge içinde de kendini sıkışmış, kendinden vazgeçmiş hissetmemek.
kimin ne yaptığına değil de, ne yapmak ve ne yapmamak istediğine odaklan.
herkesin ilişkisi dışarıdan göründüğü gibi, ya da anlatıldığı gibi değil.
ayrıca herkes bir şeylerden şikayet eder ama alışkanlıklarını, düzenini korumayı sever. ya da düzenini bozmaya cesaret edemez, "konfor alanı"nın dışına çıkmak istemez. bu yüzden çevrendekiler için"evliliği böyle ama neden devam ediyor" diye düşünme.
sürekli kadın-erkek ilişkileri, evlilikler üzerine düşünme.
odak değiştir.
Var sevgili konu sahibi, o dinamikte ilişkiler çok var.
Ne yazık ki bütün kötü örnekler etrafınızda toplanmış. Benim ilkokul mezunu annemden başlıyor evi/evliliği çekip çeviren kadınlardan oluşan çevrem. Babamın maaşını büyük oranda annem yönetirdi, harçlıkları annemden alırdık.
Büyüdük 4 kız çocuğu, 4 ümüzün de evliliği bu şekilde. Herkes eşininin ailesiyle gerektiği seviyede beraber ve mutlu, en yakın arkadaşlarım bu şekilde, evlilikleri şeffaf ve net, kimse birbirine bağımlı değil.
Hepsi doğru adam/kadınla birlikte olduğunu düşünüyor. Bu da tüm bu saydıklarınızı yok ediyor işte. Sizin için doğru insan yanınızdaysa, karşınızda dağ olsa duramaz.
Burada yalnızca "çalışmak zorunda değilim" kısmına takıldım sanırım, çalışmak, üretmek hele ki bir meslek varsa elde kimse için değil kendimiz için yapılmalı. Ama dediğiniz zihniyetteki adamlar insanı bundan da soğutur haklısınız.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?